18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 ŞUBAT 2001 ÇABŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JjlS H Â B E R L E K [email protected] 11 Dışişleri Bakanı Cem: Muharnmed Hatemi'nin önderliğindeki îran'la ilişkileri geliştireceğiz Hateııırye açık destek• Iran'ın Tûrkiye üzerinden AB'ye, Türkiye'nin de tran üzerinden Orta Asya'ya ulaşabileceğini anlatan Cem, "Bugün hem ekonomi hem siyasette çok şeyi birlikte yapabileceğimiz bir dönemin eşiğindeyiz" diye konuştu. SERKANDEMtRTAŞ TAHRAN -Tüıkiye, reformcu lider Iran Cumhurbaşkanı Mu- hammed Hatemi önderliğindeki îran'la ilişkilerin siyasi, ekono- mik ve güvenlik boyutlannda ge- lişeceğini kaydetti. Dışişleri Ba- kanı tsmail Cem, iki ülke arasın- daki iyi siyasi ilişkilerin ekonomi alanına da yansıması gerektiğini belirterek "tran Türkiye üzerin- den Avrupa'ya, Türkiye de Iran üzerinden Orta Asya'ya ulaşabilir. Iran'm, Türkiye'nin AB üe imzaladığı gümrük birliği anlaşmasından yararianabilmesini sağlayacak düzaıfcnıeferideyapmalıyE'' dedi. Cem ve îran Dışişleri Bakanı KemalHarrazi kültürel de- ğişim programmı imzaladılar. Cem, iki ülke ilişkilerinin önemli bir aşama- dan geçtiği bir dönemdeki gezisini dün ta- mamladı. Cem, sabah Cumhurbaşkanı 1 .Yar- dımcısı Habibi ile görüştü. Cem-Habibi gö- rüşmesinde Ortadoğu banş süreci ve Ariel Şa- ron'un seçimleri kazanması değerlendirildi. İRAN BASINI CEM'İN ZtYARETİNE OLUMLU YAKLAŞTI 'AB Türkiye'yi Iran 5 a doğru itiyor 5 TAHRAN (AA) - Dışişleri Bakanı tsmail Cem'in îran zıyaretinin, dinamik ikili ilişkilerin önündeki engelleri kaldıracağı ve yeni bir dönemin başlangıcı olacağı belirtüdi. Îran resmi haber ajansı ÎRNA'nın Genel Müdürü Feridıın Verdinejad, dün ajans tarafından yayımlanan îran Daıly gazetesindeki başyazısında, Cem'in îran'ı ziyaretinin, iki ülkenin de saglam ikili ilişkiler kurma konusunda yeni çabalar içinde olduklanm gösterdiğıni belirtti. Verdinejad, ilişkilerde son dönemdeki sıkıntılann, iki ülkeye de günümüzün karmaşık global dengelerinde birbirlerinin konumunu yeniden değerlendirme imkânı sağladığını, iki komşu ülkenin şimdi daha gûvenli ve istikrarh ortamda bir dizi yeni görüşme sürdürdüğünü belirterek "Ankara ve Tahran, çok uzak obnayan geçmişte alnn firsatiar kaçırdıklannı ve bir daha böyle firsatiar kaçırmayı kakuramayacakianm büiyortar" dedi. Ankara'run siyasi açıdan özellikle AB'nin kendisine karşı davramşmdan hoşnut olmaması nedeniyle, îran ve Türkiye arasmda daha verimli anlaşmalar sağlanacağı konusunda ıyımser olunabileceği belirtilen başyazıda, AB'nin tavnnın, Türkiye'nin bölgesel polıtikalannda daha kararlı olmasına yol açacağı tahmininde bulunuldu. Tehran Thnes gazetesi ise "Cem'in dinamik ikili ilişküerin önündeld engefleri kaldıracağı konusunda iyinuer okraklannT belirtti. 'Ankara Israfl'e önem veriyor' Muhafazakâr gazetede dün yayonlanan makalede, Türkiye'nin Îran polıtikalannda ciddi veya samimi olmadığı, Ankara'run îsrail ile ilişkilerine daha çok önem verdiği, Îsrail 'in Türkiye'nin siyasetlerinin belirlenmesinde etkdli olduğu ve îran karşıtı politikalarda bunun etkili olduğu ıddialanna da yer verildi. Makalede, Türk basınmdaki Îran karşıtı yaymlann durdurulması da istendi. Cem daha sonra Îran Ticaret Odası'nda Türk ve Iranh işadamlanna bir konuşma yaptı. İki ülke ilişkilerinin ekonomi ve dış politika alan- lannda yeni bir örneği temsil ettigini anlatan Cem, "Bugün hem ekonomi hem siyasette çok şeyi büükte yapabileceğimiz bir dönemin eş> ğjndeviz" dedi. Cem, Türkiye'nin şikâyetleri arasmda Türk kamyonlannın Iran gümrüğün- de bekletilmesi, vergi alınması gibi örnekle- ri saydı. Transit ticaret sayesınde tran'ın Tür- kiye üzerinden AB'ye, Türkiye'nin de Iran üzerinden Orta Asya'ya ulaşabileceğini anla- tan Cem, her iki ülkenin ortak üretim yoluy- la üçüncü ülkelere satış yapabileceklerini söy- ledi. Cem, Türkiye'nin en önemli duyarhhğı- nm ticaret dengesinin Türkiye aleyhine büyük açıklar vermesi olduğunu bildirdi. Cem, söz- lerini şöyle tamamladı; "Hem tran'uı Hate- mi öndertiğinde yaptığı yenileşme hareketk- ri, hem Türkiye'nin ekonomik gelisme iddiası hem de küresel ortam Türkiye ve İran'a yeni imkânlar yarattı. Bu ortam ild ülkenin ekono- mikortak obnası obnağmı da getirdL Bunu hep beraber yaparsak banş, istikrar ve ekonomik geüşmeye büyük katkı getirebile- ceğk." Cem bu sözleriyle haziran- da yapılacak devlet başkanlığı se- çimleri öncesinde henüz adaylıgı- nı ilan etmeyen Hatemı'ye de Tür- kiye'nin desteğini teyit etmiş ol- du. Cem ve Harrazi ikinci tur gö- rüşmelerde bölgesel konulan ele aldı. Tahran inkâr politikasını sûrdürûyor Tahran yönetimi, Türk makam- lannın, terör örgütü Hizbullah'uı, Iran bağlantılanna ilişikin dos- yasına yanıt verdiğini açıkladı. Türkiye'nin bilgi ve belgelere da- yanan dosyasınm içeriğinin "yer- siz ve mesnetsiz dayanaklar oldu- ğunu" savunan Tahran yönetimi, PKK'ye de hiçbir zaman destek vermediklerini savundu. Tahran yönetimi, güvenlik konulannda yürüttüğü inkâr politikasını, Dı- şişleri Bakanı Ismail Cem'in son gezisinde de sürdürdü. Dışişleri Bakanı Cem ve Iran- lı karşıtı Kemal Harrazi'nin dü- zenledikleri ortak basın toplantısında, güven- lik konulan ön plana çıktı. Basın toplantısın- da Harrazi, iki ülke arasındaki güvenlik me- kanizmalannın işlediğini ve bir sorun olma- dığını savundu. Harrazi bir soru üzerine, ül- kesinin PKK'yi hiçbir zaman desteklemedi- ğini, ancak smırlardan sızmalar nedeniyle ba- zı unsurlann Iran topraklannı kullanmaya ça- lışabileceğini ileri sürdü. Harrazi, "Eğerşika- yeüer varsa, bunlar, iki ülkenin kuracağı me- rrta görüşüleceklir T! dedi. D E P R E M Endonezya: 7.3 B Sahrador: 6.1 • Haber Merkezi- Endonezya'nın Sumatra adasında, Richter ölçeğine göre 7.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Sismoloji uzmanlan, depremm Sumatra'dakı kentlerde ciddi hasara ve denizde büyük dalgaya neden olabilecek büyüklükte olduğunu belırttıler. El Salvador'u vuran depremde ise ölenlerm sayısının 9O'ı, yaralılann sayısının ise 800'ü aştığı bildirildi. Endonezya'nın Sumatra Adası'nda, Avustralya Jeolojı Gözlem Kurumu'nun bildirdiğine göreTSl21:28'de7.3 büyüklüğünde bir sarsmtı meydana geldi. Depremin merkez üssünün Hint Okyanusu olduğu bildirildi. El Salvador'da dün meydana gelen 6.1 büyüklüğündeki depremde ise ilk belirlemelere göre 90'dan fazla kişı ölürken yarah sayısı bini aştı. Merkez üssünün, başkent San Salvador'un yaklaşık 50 kılometre güneydoğusunda olduğu kaydedıldı. Devlet Başkanlığı Sözcüsü Luis Lopez PbrtiDo, ölü sayısının artmasuıdan endişe edildığini söyledi. Kurtarma ekipleri, depremden en çok Chicontepec yanardağının yakınuıdaki 50 bin nüfuslu Sen Vincente kentınin etkilendiğini, toprak kaymalannın meydana geldiğini bildırdiler. Basın mensuplan ve kurtarma ekipleri, San Vicente kentınde 200'den fazla konut, kilise ve kamu binasuun yıkıldığını haber verdiler. Bu kent ile ulaşım ve iletişımin kesik olduğu, kentte su ve elektrik bulunmadığı, yardım ekıplerinin ancak helikopterle buraya ulaşabildikleri belirtüdi. Kentte en az 3 okulun öğrenciler ıçindeyken yıkıldığı, enkaz rialine gelen bir anaokulunda öğretmenin öldüğü, 32 çocuğun ise yaralı kurtulduğu bildirildi. Genel grevkana bulandı Bangladeş'in başkenti Dakka'da, muhalefetin çağnsıyla genel grev yapan göstericilerle polis arasmda çıkan çatışmalarda l'i poUs, 4 kişi ökhl ve çok sayıda Idşi yaralandı. Polis, öldüriUenJerin muhalif göstericiler tarafindan vurulduğumı iddia ederken muhalefet hükümet yanhsı eykmdleri suçladL BangbdeşHeld 4 partinin omşturduğu muhalefet ittifak^ikiliderierinin tutuldanmasmm ardmdan başbakanm istifası ve erken seçbn yapdması tatebiyle genel grev çağnsmda buhmmustu. (Fotoğraf: REUTERS) Ayyad'ın Hizbullah ajanı olduğu öne sürülürken 14 yaşmdaki bir çocuk da öldürüldü Arafat'ın korumasuıa suikast Mofaz bugün geliyor Barışa 'güvenlik' katkısı ANKARA(Cumhuriyet Bü- rosu)-Îsrail Genelkurmay Baş- kanı Şaul Mofaz bugün Anka- ra'ya geliyor. Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğ- hı ve Genelkurmay Başkaru Or- general Hûseyin Krvnkoğhı ile görüşecek olan Mofaz, terör- le mücadele konulannda istih- barat alışverişinde bulunacaL Mofaz'm ziyaretinde askeri işbirliği, banş süreci ve Türki- ye'nin banşa katkı olanaklan- nın ele ahnması bekleniyor. Zi- yarette, Türkiye'nin güvenlik alanmdaki olası katkılan da gündeme gelecek. îki ülke yet- kflileri, Iran ve Suriye kaynak- lı terorizm konusunda istihba- rat ahşverişinde bulunacaklar. Bir diğer önemli gündem mad- desini, Ermeni soykınmını ka- bul eden Fransa'ya yönelik yap- tınmlar nedeniyle îsrail'i umut- landıran savunma ihaleleri oluş- turacak. 250 müyon dolarlık casus uydu ihalesinde Fransız Alcatel'le imzalanan sözleşme- nin iptal edilmesinin ardmdan Israil'in şansı yeniden arttı. îs- rail, M-60 tankı modemizas- yonu projesinde de iddialı. Dış Haberler Servisi - îsrail Başbaka- nı Ariel Şaron ile selefi Ehud Barak'ın, ulusal bırlık hükümeti kurmaya > akın ol- duklan ilen sürülürken îsrail, Filistin li- deri YaserArafat'ın korumalanndan bi- rine, Hizbullah militanı olduğu iddiasıy- la suikast düzenledi. îki îsrail helikopteri, Gazze Şeri- di'nin kuzeyindeki Cabaliya yakinla- nnda seyreden araca 4 roket firlattı. Araçta bulunan 50 yaşındaki Yüzbaşı Mesud Ayyad öldü. Ayyad'ın, Force- 17 (Kuvvet 17) olarak da bilinen ve Arafat'ı korumakla görevli Önleyici Güvenlik Servisi'nin üyelerinden oldu- ğu belirtüdi. El Fetih üyesi de olan Ay- yad'ın, Force 17 üyesi oğlu Nasır, iki hafta önce îsraü tarafından tutuklanmış- ü. Saldında, füzenin vurduğu aracın • tsrail'de Likud Partisi'yle Işçi Partisi'nin koalisyon hükümeti kurmak üzere olduklan öne sürüldü. arkasındaki araçta bulunan 4 kişi de yaralandı. Îsrail Ordu Sözcüsü Tuğge- neral RonKhrey, Ayyad'ın Lübnan'da- ki Hizbullah örgütünün ajanı olduğu- nu öne sürdü. Ayyad'ın Gazze Şeri- di'nde tt HizbuUah'abağh.Filistinliteb- HkeH bir örgütü yönettiğr ıfade edıldi. 'Bu devlet terörûdûr' Orduya göre Ayyad, Gazze Şeri- di'ndeki Yahudi yerleşimi Netzarim'e yönelik havantopu saldınlannın da ara- lannda bulunduğu çok sayıda saldın dü- zenledi. Filistin Adalet Bakanı Freyh Ebu Meddeyn ise saldınyı kınayarak "Bu devlet terörûdûr. Uhıslararası hu- Savaş, El Halil'li çocuklarm yaşamımn bir parçasL (Fotoğraf: REUTERS) kuka göre savaş suçudur" dedi. Gazze Şeridi'nde bir Îsrail uçağının bir araca roket arnğı da bildirildi. Görgü ta- nıklanna göre saldında bir kişi yaralan- dı. Netzarim yakınlannda 14 yaşındaki Filistinli Bflal Ramazan, îsrail askerle- ri tarafmdan göğsünden vurularak öl- dürüldü. Îsrail askerlerinin ateş açtığı su^da çatışma ohnadığı belirtüdi. öte yandan Barak, Israü'in "terörbt eylemlere kanşnuüda" suçlanan Filis- tinlilerin öldürülmesi siyaseti izlediği- ni açıkladı. Yüksek Mahkeme'den sı- zan belgelere göre Batı Şena'da öldürü- len Filistinli yetkili Sabit Sabit'ın eşinin mahkemeye başvurması üzerine, Yük- sek Mahkeme'ye önceki gün me- saj gönderen Barak, bu siyasetin "uhıslararası hukuka dayandığmı'' beürtti. Barak, mesajında, "Ulusia- rarası hukukun, Îsrail hedeflerine karşı sakhn düzenlemeye haznian- dığı kesumkk behrlenen kişflerin operasyonlarda vurulmasına izin verdiğiııi'' ifade etti. lsraü'in aşın sağcı "şahin" Baş- bakanı Şaron'un sözcüsü Raanan Gissin, olası hükümetin kuruluş tasla&nın yazıldığını söyledi. Gis- sin, Işçi Partisi'nden yetkililer ve Likud Partilüer taranndan hazu-la- nan hükümet taslağını, bazı deği- şiklüderi gözden geçirmek için Barak'ın görmek istediğini söyle- yerek "Son dakikada Barak bir sürpriz yapmazsa, anlaşma oldu" dedi. Şaron Işçi Partisi'ne savun- ma, dışişleri ve maliye bakanlık- lanndan ikisini önermişti. Taraflar dünkü görüşmelerde de bakanlık- lar konusunu ele aldılar. BIÇAK SIRTI EROL MANtSALI Sanayimiz Çöküyor, Kulak Verin Birütkenin sanayileşme politikası, o ülkenin mil- li gelirinin büyümesini, dış ticaretinin olumlu yön- de gelişmesini, içeride istihdamın artmasını sağ- lamak için uygulanır. Bunun için de orta ve uzun vadeli politikalar belirienir. Türkîye'de ise bir sanayileşme politikamız bulun- mamaktadır. Son 7-8 yıl içindeki gelişmelere ba- kıldığında hükümetler ihracat değil, ithalatı özen- dirici uygulamalar içindedirier; sanayi yatınmlan- nın milli gelir içindeki payı azalmaktadır. Türk giri- şimcisi, yerini yavaş yavaş "yabancı girişimcilere terk etmektedir". Gıda, otomotiv, ilaç, tekstil, inşaat malzemesi, ev aletleri, makine-teçhizat gibi sektörler göz önüne alındığında şöyle bir sonuç çıkıyor; bu dallarda ya- tınmlar azalıyor, ihracat değil ithalat artıyor, yerli gi- rişimci yerine yavaş yavaş yabancılar giriyor. Bunlar, Avrupa Birliği ile kurulan tek yanlı ve bo- zuk ilişki düzeninin sonuçlan. Türkiye, bu ilişki dü- zeni sonucu bir "sanayi politikası" belirieyemiyor. AB'nin, eski sömürgelerinde olduğu gibi, "açık pazan" durumuna gelmiş. Artık politikanın mer- kezi, "beyin" Brüksel olmuş. Avrupa'nın girişim- ctsi ve Brüksel, "birlikte" Türk ekonomisine ege- men oluyor. Bazı sayılar ve korkunç tablo Imalat sanayiinde bazı sektörleri ete aldığımız za- man Türk ekonomisinin nasıl sömürgeleştirilmek- te olduğu da açık olarak görülüyor. 1) İlaç sektörü: İhracat 1995'te de, 1999'da da 100 milyon dolar dolayında. Buna karşılık ilaç sek- törü ithalatı aynı dönem içinde 730 milyon dolar- dan 1 milyar 337 milyon dolara yükselmiş. Bu bü- yük artış içinde, "mamul ilaçlar" ağırtık taşıyor. Es- kiden yerli üretici, lisans yolu ile yerli talebin he- men hemen tamamını karşılarken artık yabancı ilaç firmalan lisans vermiyoriar. Patent yasası ile Türkiye'nin eli-kolu bağlanmış; dışanda, kendi fabrikalannda ürettikleri ilacı Tür- kiye'ye sokuyorlar; yerli sanayi ya fabrikalan ka- patıyor ya da yok fiyata yabancılara satıyor. Yerli yatınm yok; işte, olmayan sanayi politikamızın so- nucu; azalan yatınm, artan ithalat ve hızla büyü- yen işsizlik. Ve dağ gibi yığılan dış borç. 2) Tekstil sektörü): Türkiye'nin ihracatının yüzde 45'ini bu sektör oluşturuyor. AB'ye ihracattaki pa- yı ise yüzde 65. 1995'te imzalanan gümrük birliği sonucu bu sek- tör de AB'nin esiri olmuş durumda, eli kolu bağlı, kıpırdayamıyor. AB yeni ortaklan ile, üçüncü dün- ya ülkeleriyte yaptığı imtiyazlı anlaşmalarda, AB pa- zarında Türkiye'nin önünü kapatıyor. Yarın için hiç umut yok. AB teknolojisini yeniliyor, Türkiye'de ise yatınm yok. AB düzenlemeleri sonucu, bu sektörde kullanı- lan kumaşta, ithal girdinin payı yüzde 30'dan yüz- de 77'ye çıkmış, yerli fabrikalar çalışamaz hale gelmiş, işsizlik artmış. - 3) Otomotiv sektörü; AB Türkiye'ye okkalı bir kazık atmış. Gümrük biriiğinin sonucu iç tüketim- de ithal otonun payı yüzde 35'ten yüzde 67'ye yükselmiş. Içerde üretilen otolarda da dış girdi ora- nı yükselmiş. Yerli sanılan otonun bile yuzde 60 - 70 parçası dışandan gelmeye başlamış. Reel sektör ve makro dengeler... Yukanda sayılan sektörlerdekı gelişmeler gıda- da, ev aletlerinde, tanm araç ve gereçlerinde, ma- kine-teçhizatta. hepsinde de aynen geçerii. Anka- ra'da yapılan reel sektör toplantılannda vergi bor- cu ertelemeleri, kur vs. politikalan ile yukanda be- lirtilen korkunç tablo değişır mi? Cumhuriyet'te geçen cuma yazmıştım; biz cam pariatıyoruz, kapı cilalıyoruz; yukanda belirttiğim kötü gidişi durduramamamız, "bazı raylann değiş- tirilmesine" bağlıdır. Sanayileşme politikası demek, iç yatınmlan, iç üretimi, dış pazarpayını, istihdamı arttıran, gelir bö- lüşümünü düzelten politikalar demektır. Türkiye ise AB ve IMF'nin denetimi altına sokulmuş, ken- di ulusal sanayileşme politikası olmayan bir yan- lış zeminde sürükleniyor. Şimdi Ankara'da, "AB'ye uyum için" hazırlan- makta olan ve adı da içeriğine zıt olarak "ulusalprog- ram" olan metin, Türk ekonomisinin AB egemen- liği altına sokulmasından başka ne anlam taşıyor ki! Fiili gelişmeler ortada, sayılarla su yüzüne çıkan korkunç tablo ortada; inanmayanlar sektör ilgilile- rine, işçilere sorsunlar. Hepsi kan ağlıyor. Yaşadığımız sanayi krizi kon- jonktürel bir kriz değildir; tamamen yapısal bir kriz- dir. Lordlarla soykırım toplantısı 'îngiltere hükümeti özür borçlu' LONDRA (AA) - Sözde Ermeni soykın- mınailişkin iddialar, în- gütere'nin Lordlar Ka- marasrnda yapılan top- lanhda, FP Milletveki- li Prof. Nevzat Yaiçın- taş ve Emekli Büyükel- çi Şükrü Elekdağ tara- fından yanıtlandı. Toplantıda kürsüye gelen Emekli Büyükel- çi Şükrü Elekdağ, îngil- tere'del916yılındaba- süan ve Ermenilere soy- kınm uygulandığına da- ir sahte iddialar içeren hükümetin resmı kitabı- nın ortaya çıktığını belir- terek, Ingıliz hükümet yayınının içenğinin tü- müyle sahte belgeve ifa- delere dayalı olduğunun ve Ingilizlenn savaş pro- pogandası olarak yazıl- dığının ABD'li tarihçi Justin McCarty tara- fından dakanıtlanyla or- taya konulduğunu hatır- lattı. Ingüizlerin "Blue Book-Ma\iKitap"de- dikleri 100 yıllık hükü- met yayınlannın Ingiliz hükümetinin resmi ya- yını olduğunu ve bugün ortaya çıkan pek çok sı- kıntının başlıca sebebi- ni oluşturduğunu belir- ten Elekdağ, sözlerinin son bölümünde, "Bu Id- tap Türkiye ve Türk halkına karşı hala ze- hir saçmava devam edi- yor. Bu nedenle de bu- günkü Ingiliz hüküme- ti ve Ingiliz parlamen- tosunun mahkemede delil olarak kabul edi- lemeyen bu sahte yayın veiçerdiği sahte belge- lerden dolayı 1 ürk hal- kına özür borçlu oldu- ğunu düşünüyorum" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle