Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 KASIM 2001 ÇARŞAMBA
10 D U N Y 4 V E T U R K I Y E dishab@cumhuriyet.com.tr
Dışişleri Bakanı Harrazi, Türkiye'nin birlik gönderme kararım kınadı
Tahran'la göriiş aynlığı
X2arrazi'nin
Ankara
ziyaretinde,
Afganistan
operasyonu ve
uluslararası
terorizmle
mücadele
konulannda
görüş
aynlıkları
aşılamadı.
ANKARA (Cumhuriv«Bürosu)
-Türkiye ile tran, Afganistan ope-
rasyonu ve bölgeye asker gönder-
me konulannda anlaşamadı.
îran Dışişleri Bakanı Kemal
Harrazi'nin dünkü ziyaretinde,
ikili ilişkilerin geliştirilmesine dö-
nük olumlu adımlar atılırken, Af-
ganistan operasyonu konusunda
görüş farklılıklan aşılamadı. Ön-
ce Dışişleri Bakanı İsmail Cem ile
bir araya gelen Harrazi. Cumhur-
başkanı Ahınet Necdet Sezer, Baş-
bakan Bülent Ecevit ve Meclis Baş-
kanı Ömerlzgi tarafından ayn ay-
n kabul edildi. Cem ve Harrazi, gö-
rûşmelerinin ardından basuı top-
lantısı düzenlediler.
Harrazi konuşmasında, ABD'nin
Afganistan operasyonuna eleşti-
riler yönelttı. "Afganlar kendi iş-
lerinekanşdmasmıisteoıey«nmsan-
lardır. Afganistan sorununu, Af-
gan halkırun kendisinin çözmesi
gerekü-"diyen İranlı Bakan, Tür-
kiye'nin asker gönderme karanna
ilişkin bir soru üzerine de"Yaban-
cı güçlerin Afganistan'a müdaha-
lesi sorunu daha vahim hale geti-
rir" uyansmda bulundu.
Konuk bakan, "Biz, İslam iiJke-
lerine herhangi bir gücün ya da
devletin saktarmasmdan yana de-
ğjfiz" diye konuştu.
Cem, Harrazi'nin Türk askeri-
nin bölgeye gönderilmesi konsun-
daki eleştirilerine "Bonlar, Sayın
Harrazi'nin kendi düşünceleridir.
Bazıkonularda farh yonımlanmız
olabilir. Türk askeri. Afganistan'a
sakhracakbir güç değildir, tam ak-
sine Afgan halkının terorizmden
kurtulmasına katkıda buhınacak
bir güç olacakür" yanıtmı verdi.
Ecevit, Harrazi'yi kabulünde
tran'ın terörle mücadele konusun-
da son dönemde gösterdiği işbir-
liğinden memnuniyetini dile geti-
Diplomatların yorumu:
Türkiye'nin
giiçlenmesı
korkutuyor
• Ankara'ya göre Tahran, ABD
operasyonunun ardından bölgede
dengelerin kendi aleyhine
gelişeceğinden endişeli.
AYHAN ŞfcVIŞEK
ANKARA - Afganistan operasyonu-
na destek konusunda anlaşamayan Tür-
kiye ve Iran, bu ülkenin geleceği konu-
sunda ise yakın göriişleri paylaştı. Öci
ülke, Talebarfın iktidardan uzaklaştınl-
ması üzerinde uzlaşırken, tüm gruplan
temsil edecek bir yönetimin işbaşına gel-
mesi gerekliliği üzerinde durdu.
tran Dışişleri Bakanı Kemal Harra-
zi'nin Türkiye'nin Afganistan'a asker
gönderme karannı eleştirmesi, Anka-
ra'da "Iran, Türkiye'nin Afganistan'm ge-
leceğinde daha etkin olmasından endişe
duyuyor. Müslüman ülke olarak rakip
Türkiye modeünin bölgede güçlenmesin-
den kâygdı" şekJinde değerlendirildi.
'ABD'yk tarihsel düşmanlık'
tran' ın Afganistan operasyonuna kar-
şı çıkması da, ABD ile "tarihsel düş-
manJık" ve Tahran yönetiminin operas-
yonun ardından kendi aleyhine değişe-
bilecek bölgesel dengelerden kaçınma-
sı olarak yorumlandı.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem ile Har-
razi'nın görüşmesinde Cem'in AB ile
tslam Konferansı Örgürü (tKÖ) arasın-
da gerçekleştirilmesini önerdiği "Me-
deniyeüerin Uyumu" konferansı da ele
alındı. Türk tarafı, Cumhurbaşkanı Mu-
hammed Hatemi'nin bir"Medeniyederm
Diyaloğu" tezine büyük değer verdiğini
vurgularken. Ankara'nın girişiminin si-
yasi yam daha ağır basan yeni bir uygu-
lama olduğunu anlatmaya çalıştı.
HARRAZİ ANKARA'DAYDI - tsmail Cem'le görüşen Kemal Harrazi, Afganistan'da
bütün gruplann şemsiyesi altmda oluşturulacak bir yönetimin işbaşına gehnesinin, Tür-
kiye ve tran'ın ortak düşüncesi olduğunu söyledi (Fotoğraf: AA)
rirken, "Terorizmintamamenön-
lenmesirçingerekenteryapdmah'*
uyansmda bulundu.Türİdye'nin
birliğine yönelik hareketleri ber-
taraf etmek için ellerinden geleni
yaphklannı söyleyen Harrazi ise
buna örnek olarak. bir süre önce
bir grup PKK'liyi Türkiye'ye tes-
lim etmelerini gösterdi.
•Şorumlu Suudi Arabistan'
Harrazi, Taleban'dan lran'ın da
çok çektiğini, Afganistan'm bu-
günkü durumundan Taleban'a des-
tek veren Suudi Arabistan'ın so-
rumlu olduğunu söyledi.
Hava harekâtınm hiçbir işe ya-
ramadığının görüldügünü öne sü-
ren Harrazi, "Operasymdabm ka-
dar srvil öldü, hiçbir başan sağ-
lanamadı. Kara harekâtı olma-
dan başan sağlanamaz. Bunun
için de Kuzey ittifakı daha çok
destekknmeir dedi.
Harrazi, Sezer tarafından kabu-
lünde tran Cumhurbaşkanı Mu-
hammed Hatemi'nin davetini yi-
neledi. Sezer'in uygun bir za-
manda tran'ı ziyaret edeceği öğ-
renildi. Sezer'in, iki ülke ilişki-
lerinin ve güven ortamının son dö-
nemde "içişlerine kanşmama"
ilkesi temelinde her alanda geliş-
mesinden duyduğu memnuniye-
ti dile getirdiği; içinde bulunulan
uluslararası koşullarda da güven-
lik alanındaki işbirliği düzenek-
lerinden etkili biçimde yararlanıl-
masının ayn bir önem kazandı-
ğuu vurguladığı kaydedildi.
Türkiye-Iran tş Konseyi'nin
kurulmasına ilişkin protokol, Har-
razi'nın ziyareti sırasnıda imza-
landı. tki ülke arasında ekono-
mik işbirliğinin güçlendirecek an-
laşma ile ticaret hacminin yıl so-
nuna kadar 2 milyar dolann üze-
rine çıkanhnası hedefleniyor.
Cumhurbaşkanı 'nın Tacikistan ve Gürcistan gezisi bugün başlıyor
Sezer'den iki kritikziyaret
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer'in Tacikistan ve Gürcistan 'ı
kapsayan 3 günlük gezisi bugün
başlıyor. Afganistan operasyonu
nedeniyle önem kazanan
Tacikistan'da Afganistan'm devrik
hükümet başkanı Burhaneddin
Rabbani ile de görüşmesi beklenen
Sezer, Rusya ile gergin günler
yaşayan Gürcistan'a da destek
ziyaretinde bulunacak. Sezer, 7-8
Kasım günlerinde Duşanbe'de, 8-9
Kasım günlerinde de Tiflis'te
görüşmeler yapacak. Sezer'in
Tacikistan gündemini Afganistan
operasyonu oluşturuyor.
Tacikistan'da Devlet Başkanı
tmamaB Rahmanov ile bir araya
gelecek olan Sezer, Türkiye'nin
desteğini iletecek.
RabbanPyfe görûşme
Sezer'in Duşanbe'de yaşayan
devrik Afganistan Başkanı
Rabbani ile de bir araya gelmesi
bekleniyor. Sezer'in Rabbani ile
görüşmesi durumunda Taleban
sonrasında ülkede oluşturulacak
geniş tabanlı hükümet gündeme
gelecek. Cumhurbaşkanı,
Gürcistan'da Devlet Başkanı
Eduard Şevardnadze ile bir araya
gelecek. Rusya ile gerginlik
yaşayan Şevardnadze, geçen hafta
kabineyi değiştirmişti. tki ülke
liderinin, Kafkasya'daki
gelişmeler, petrol ve doğalgazm
dünya pazarlanna taşınması, Kars-
Tiflis demiryolu ve 3. sınır
kapısının açılması konulannı da
ele almalan bekleniyor.
ÖRÜŞ/Prof. Dr. t. REŞAT ÖZKAN (EmekliMüsteşar)
Bakan Cem bu anlatımıyla bize bu
izlenimi vermeye çalışıyor, ama asıl
anlatmak istediği başka. Konuya iliş-
kin olarak Türkiye açısından vermeye ça-
lıştığı izlenim şu: "Biz; Türkiye olarak te-
rörden çok çektik; bu nedenle terörle
mücadele, öncelikle, bizim mücadele-
mizdir." Bize, Türkiye'ye, vermeye çalış-
tığı izlenim, sanınz, işte budur.
Konu, ABD'nin çıkarlan açısından alın-
dığında ise anlatılmaya çalışılan şudur:
"ABD bir saldınya uğradı. Bu doğrudan
bize de yapılmış bir saldındır; böyle bir
durumda ABD nereye, biz oraya. Biz
Türkiye 'den dünyaya bu gözlerle bakıyo-
ruz." İşte, bu da ABD kamuoyu ve yöne-
timi nezdinde vermeye çalıştığı izlenim.
Neden böyle bir açıklama yapma ge-
reğini duyduğunu söytemek Bakan Cem'e
düşüyor. Bizim, bunun ötesinde, söyle-
yeceğimiz, yalnızca bir spekülasyon olur
Asker Gönderme Karan ve Gerçekler (2)
ve biz de bunu yapmak istemiyoruz. Gö-
rüldüğü gibi oldukça çok yönlü ve kur-
nazca bir açıklama, ancak yeterince do-
yurucu ve zekice değil.
Defalarca yazdık ve de söyledik: 11 Ey-
lül saldırısı acımasız ve tüyler ürpertici
bir terörist eylemdir. Gerekçesi ve ama-
cının neler olduğu, bu saldınnın tanımlan-
ması konusunda, kesinlikle söz konusu
edilemez... Kutsal yaşam hakkını ortadan
kaldıran ve masum insanların acı çek-
melerini hedefleyen hiçbir eylem, ne ad
ile gelirse gelsin, koaınmayı hak etmez,
edemez. Tüm insanlık olarak bu türden
eylemlere karşı çıkmadıkça, dünyada hiç
kimseye rahat, huzur yoktur.
Türkiye de, terorizmle savaşım konu-
sunda, uluslararası boyuttayapılacakolan
çalışmalara, elbette, destek vermeli, üs-
tüne düşenleri yapmalıdır, ancak bu ge-
rekliliğin, ABD'nin başını çektiği bir sava-
şın kendi savaşımız gibi algılanması ve bu
savaşa kendi askerimizin gönderilmesi
yoluyla doğrudan katılmak biçiminde yo-
rumlanması hiçbir btçimde kabul edilemez.
Kurtuluş Savaşı'nın sonunda gelen ut-
ku, bağımsızlık ve özgürlük umudunun
aydınlattığı yurtseverlik destanlan ve bü-
yük özverilerle dolu bir yolda azim, karar-
lılık ve kahramanlıklarla sürdürülen şanlı
bir yürüyüşle elde edilmiştir. Mustafa Ke-
mal "Bağımsızlık benim karakterimdir"
derken bağımsızlığını yeterince gözetip ko-
ruyamayan bir milletin ileride ne türlü bü-
yük sorunlar, dış talepler ve baskıiarla kar-
şı karşıya kalabileceği gerçeğinin ve teh-
gündemindeki IMF çıkışlı parasalcı po-
ütikalarla -ekonomik politika değil- çok
büyük ölçüde dışa bağımlı bir hale geti-
rilmiştir. Alınmış olan bu asker gönderme
karannın altındaki gerçek de işte budur.
Türkiye, bu noktaya, kendi olanaklan-
na yeterince eğilmemekten, kaynaklannı
kendi ulusal çıkarlan doğrultusunda kul-
lanamamaktan, kendi ulusal çıkarlannı ih-
mal etmekten dolayı geldi. Içinedüştüğü-
müz bu durumdan kurtulmanın yolu, ay-
nı çizgiyi izlemekten, bağımlılığımızı da-
ha da arttırmaktan geçmiyor. Alınan bu son
karar ve bu kararın gerekçesi bağlamın-
da yapılan açıklamalar ise bu çizgide her-
hangi bir değişikliği işaret etmiyor. Asıl
düşünmemiz gereken sorun. işte budur.
BİTTİ
MERHABA
NECATİ DOGRU
Turgut Ozalla
Berzah Âlemi'nden Röportaj!
Gazeteci: Alo... Alo...
Biiipp... Biiipp... Biiipp...
Hay Allah, hatlar meşgul...
Tinn... Tinn... Tinn...
Gazeteci: AJo... Ben Cumhuriyetten
arıyorum... Sayın Turgut Özal ile gö-
rüşmek isterim...
Özal: Buyurun benim...
Gazeteci: Siz misiniz... Çok şaşır-
dım... Telefonlara da siz mi çıkıyor-
sunuz... Ben özel kalem sekreteri
sanmıştım.
Özal: Burada öyle özel kalem, özel
uçak. Göcek denizi, işadamı yatı yok...
Burası öbür dünya...
Gazeteci: Bu yüzden aramıştım...
Özal: Ne istiyorsun?
Gazeteci: Eeee... Nereden başla-
sam? Şaşırdım. Istanbul'a kış geldi,
yağmur, çamur. soğuk... Cehennem-
de havalar nasıl? Soğuyor mu?
Özal: Ben nereden bileyim?
Gazeteci: Orası cehennem değil
mi? Ben cehennemi aramıştım.
Özal: Siz gazeteciler hiç değişme-
yeceksiniz. Hepyarım bilgiyleyetinir-
siniz. Ben şimdi Berzah Alemi'nde-
yim. önce kıyamet kopacak... Sonra
Mahkeme-i Kübra (Büyük Mahkeme)
kurulacak. Huzur-u ilahi'nin hesabına
çekileceğiz... Sonra cehenneme...
Gazeteci: Amerikalı gazeteci Wil-
liam Safire diye birisi cep telefonuy-
la cehenneme bağlandı... Dünyadan
göçmüş eski ABD başkanı Richard Ni-
xon'la konuştu... Ben de telefon nu-
marasını ondan aldım... Yani Hıristiyan
ABD'li başkanlar ölünce cehenneme
gidiyorlar. Peki bizim Müslüman cum-
hurbaşkanlan ölünce niçin Berzah Âle-
mi'nde kalıyor? öbür dünyada da mı
zengin ülke - fakir ülke aynmı var?
Özal: Hiç olur mu, iki gözüm, VVilli-
am Safire yanlış yazmış. Hem o Willi-
am Safire, çanakçı birgazetecidir, ben
Semra ile ABD'ye gittiğimde, Prezi-
dent Bush bizi onunla tanıştırmıştı...
Gazeteci: Nasıl çanak yani?
Özal: Anla işte... Beyaz Saray'a ya-
kın gazeteci... Başkan'ın kulağına üfür-
düklerini, özel haber aldım diyeyazar...
Kamuoyu oluşturur. Halkı uyutur. Biz
de de vardı onlardan benim döne-
mımde... Köşk gazetecileri diyorlardı
onlara... Konuşurduk...
Gazeteci: Yeni Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer, çanak gazeteci-
liği bitirdi. öyle orta yerde, merdiven
başında. kapı aralığında, otel odasın-
daj konuşmuyor.
Özal: Neyse... Konuya gel... Ni-
xon ne demiş ABD'li gazeteciye te-
lefonda?..
Gazeteci: Türk kartı demiş!
Özal: Anladım, eski hikâye...
Gazeteci: Nereden anladınız?
Özal: İki gözüm, Türk askerinin Ku-
zey Irak'agirmesi, Musul'u, Kerkük'ü
alması... Orada bir bağımsız Kürt dev-
leti kurulması... Hep ABD'nin bizi gö-
türmek istediği noktadır... Benim za-
manımda da önermişlerdi... Ben de bu-
nu kendi fikrım gibi siz gazetecilere ve
Türk halkına yutturmuş, hatta "Musul
ve Kerkük bölgesinden günde 2 mil-
yon varil petrol çıkar. Türk ordusu da
Kuzey Irak'a girerse, Ortadoğu hari-
tasını değiştiririz. Türkiye'nin bolpet-
rolü olur. Birkoyup, üç almış oluruz"
demiştim. Ve kendimi tutamayıp Ge-
nel kurmay Başkanı Necip Tbrum-
tay'a Sür Mehmetçik'i Kuzey Irak'a"
diye baskı yapmıştım. Paşa da "Ben
Amerikan dolduruşuna gelip ülkemi
kanlı, pis, kimsenin ne olacağını kes-
tiremediği maceraya atamam demiş,"
istifa etmişti.
Gazeteci: Peki ABD ne yapmaya
çalışıyor?
Özal: Lüfere karides koyuyor.
Gazeteci: Ne demek şimdi bu?
Özal: Musul ile Kerkük, lüferin
önüne asılmış karides gibi duruyor.
Lüfer dayanamıyor, haaam diye yu-
tuyor karidesi ve tabii içinde de zo-
kayı... Çekiyorlar lüferi yukarıya...
Lüferin ölümü... Orada o kadar zen-
gin petrol varken, ABD verir mi bu
bölgeyi Türkiye'ye? Verecekmiş gi-
bi yapar, bizi karidese iştahlanan alık
lüfer durumuna düşürür, Kürt dev-
letini kurdurur. Böylece Ortadoğu'da
Israil gibi Arap olmayan ve kendisi-
ne yüzde yüz bağımlı ikinci bir kuk-
la devleti oluşturur. Yani kendimizi
asacağımız ipi, yine bize ördürtmek
istiyoriar.
Gazeteci: Yani bizi de sürecekler
Kuzey Irak'a, ne olacağı belli olmayan
binbirbelanın, batağın içine ,öyle mi?
Özal: Aynen öyle...
Gazeteci: Ama siz koşu bandı üze-
rinde kalp krizi geçirip, öbür dünya-
ya gitmeden önce böyle konuşmuyor-
dunuz. Bu generaller korkak... Girsin
bizim ordu Kuzey Irak'a... 1 koyup 3
alalım diyordunuz...
Özal: Evet öyle diyordum... Çok sı-
kışmıştım... Halkı uyutacak bir milli
heyecan peşindeydim... Benim par-
tinin oyları yüzde 21'e inmişti... De-
mirel çok kötü sıkıştınyor, halkı ar-
kasına alıyordu. Mesut da sinsi sinsi
altımı oyuyordu. Burada gerçeği gör-
düm. Ayrıca Atatürk'e rastladım... Bu
yüzden benimle konuşmadı.
Gazeteci: Ne oldu?
Özal: Berzah Âlemi'ne ilk geldiğim
sıralardayürüyüşyapıyordum birgün...
Baktım karşıdan gözleri çakmak çak-
mak Mustafa Kemal geliyor... Hemen
"Merhaba Paşam..." diyerek yanına
sokuldum...
Gazeteci: Ne yaptı?
Özal: Hiç yüzüme bakmadan yürü-
dü... Üçadımönümde, sırtıbanadö-
nük durdu... Herkesin duyacağı şekil-
de; "Bazı şaşkınlann ihtiraslan akılla-
nnın 500 karış üstünde... Bunlar, sü-
reklişekil, biçim, taktik, strateji değiş-
tirerek dünyanın egemeni olarak kal-
mayı planlamış büyük devlet lerin
tuzaklanna kolayca düşerler. ..Bizbo-
şuna mı 'Yurta Barış... Cihanda Ba-
rış...' dedik diye konuştu...
Gazeteci: Siz de mosmor olmuş-
sunuzdur... Öyle mi?
Biipp... Biipp... Biipp...
Alo... Alo... Sayın Özal...
Hay Allah... Kesildi yine...
Ekonomiyi de soracaktım, Demirel
2 ayda düzeltirim, Tansu Çiller 3 ay-
da.. düzeltirim diyor... Siz kaç ayda?
diyecektim...
Koray Aydın'ın îsmi Yok! Cismi Çok!
20 trilyon liralık yolsuzluğa ko-
nu olan "Vurgun Operasyonu
lddianamesi"nde eski Bayındır-
lık Bakanı MHP'Iİ Koray Ay-
dın'ın ismi geçmiyor diye adı
temiz ilan edildi. Partisi MHP,
onu ödüllendirecek. Evet iddi-
anamede ismi yok. Ama cismi
çok. Iddianamenin pek çok yerinde iha-
lelere fesat karıştınlmasında bakanın
da en azından haberli olduğu izleni-
mini veren cümlelervar. Müsteşar Yar-
dımcısı Sedat Aban'ın, "Bakan bize
firma ismi söyleyerek ihaleleri yön-
lendiriyordu" suçlaması var. Bakan
Koray Aydın'ın babası ile kayınpede-
rinin üzerine kurulan şirketten bakan-
lık ihalelerini kazanan müteahhitlerin
mal almaya yöniendirildikleri de...
Koray Aydın'ın ismi yok.
Cismi var.
Ayncadiyelim ki, Koray Aydın'ın ba-
PCfRMETRE
kanlık ihalelerinde, eski Fazilet
Partili, şimdi ortada Anakent Be-
lediye Başkanı Ali Müfit Gürtu-
na'nın, önce Faziletli, şimdi AK
Partili Recep Tayyip Erdoğan ın
Albayrak fırmasına verilen ihale-
lerde, eski Enerji Bakanı Cum-
hur Ersümer'in de "Beyaz Ener-
ji Dosyası" rüşvet çarkında hiçbir
suçlan yok. Diyelim ki, tertemizler.
Fakat bunların beraber çalıştıkları
yüksek mevki memurları, müsteşar-
lar, genel müdürler, yardımcılan içe-
riye atıhyoriar. Bunların olandan bi-
tenden haberi yok...
Sormazlar mı?
Niçin uykudaydın Aydınım?
Niçin uykudaydın Müfitim?
Niçin uykudaydın Tayyipim?
Niçin uykudaydın Ersümerim?
Savcılar halkı aptal yerine koyuyor.
Büyük kirlenme var.
E-posta: necatidogru@superonline.com
Faks:0212 513 90 98
KIRMIZ3 BAUK
ÇOCUKEVt & KULÜBÜ
"Terör Olayları ve
Çocukların Yorumlan"
Kafilımlı Anne Baba Forumu
Yönetici: Dr. Erdal ATABEK
Yer : Kjrmızı Balık - FENERBAHÇE
Tarih : II Kasım2001 Pazar 12.00-14.00
fllgi dnyan herkes çağnlıdır.)
0-6 yaş - Bostancı :02164P 16 36-Telefaks: 0 216 366 1431
0-6 >aş - Mecıiyeköv • 0 212 213 95 88 - Telefaks: 0 212 213 87 40
3-12 yaş - Fenerfcahçe : 0 216 414 62 92 - Telefaks: 0 216 414 62 61
e-mail: kirmizibalik a supenmliw.com
www.kirmizibalik.com
r CumhuriYet
^ kitapkulübü
IMZA GUNU
TUYAP 20. İSTANBUL KİTAP FUARI'ND»
7 Kasım Çarşamba (Bugün)
MAMSAU
16.00-17.30 18.00-19.00
A Katı 6. Sokak (Alt kat) Tüyap Sergı Salonu Tepebaşı / Istanbul
DENÎZ bebek hoşgeldin
Teyzen
2 Kasım 2001
Nüfus cüzdanımı ve
askeri kimiiğimi
kaybettim.
AHMET YILMAZ
Başka Türkiye Yok
I-îaydi Fidan Dikelim
ORMAN B.\KANUCl
ACAÇLANDDÎMA \T EROZYON
KONTROLC GENEL MÎ'DCRLÛCÜ
İZMİR AHKÂMIŞAHSİYE 4. STJLH HUKUK
MAHKEMESİ
SAT1Ş MEMURLUĞÜ'NDAN
DosyaNo: 2001 38 Satış
Mahkemece satışına karar verilen ve satışı IlK'nin ilgili hükümlerince yapılacak
olan taşınmazlar:
lzmir ili.Konak ilçesi. Köprü Mah., 1229 sayfa, 13 cilt, 2726 ada. 38 parsel sa>ıh
taşmmazın 2 24 arsa payh çatı katı 12 No'lu bağımsız bölümü olup 154 Sk. No: 38
D: 12 HATAYİ2MİR adresinde bulunmaktadır. Taşınmaz 75 m2 alanlı olup 2 oda.
1 salon. hol. banyo. ve mutfak ile VVC'den ibarettir. tabanlar boydan boya halı ile
kaplı, duvarlar saten boya ile boyalı. kat kaloriferlı. ahşap doğramalıdır.
Muhammen bedeli: 27.000.000.000 TL.
Satış şartlan: lzmir Ahkâmı Şahsıye 4. Sulh Hukuk Mahkemesi Kalemi'nde yapı-
lacaktır.
Birinci ihalesi: 24.12.2001 gûnü saat: 14.30-14.45 arasında yapılacaktır. Bu ihale-
de taşınmaz masraflan ile birlikte muhammen bedelın yüzde 75"i altında satılmaya-
caktır. Bu ihalede taşınmaz masraflan ile birlikte muhammen bedelin yüzde 75'ini
bulmaz veya alıcısı çıkmaz ise taşınmazın ikinci ihalesi aynı yerde ve aynı saatte 10
gün sonraya bırakılacaktır.
tkıncı thalesı: 03.01.2002 günü saat 14.30 - 14.45 arasında yapılacaktır. Taşınmaz
masraflan ile birlikte yüzde 40 altmda satılmayacaktır. Satışa gırmek isteyenler her
taşınmaz için muhammen bedelin yüzde 20'si kadar nakdi teminatlannı Türkiye Va-
kıflar Bankası Yeni Adliye Sarayı Bürosu'na bu dosya adma açılacak satış hesabına
yatırmak zorundadır. Alıcı ihale bedelınden başka alım harcı. ihale damga vergisi ve
katma değer vergısıni yatırmak zorundadır. Ihaleye gırecekler satış şartnamesini
okumuş ve kapsamını aynen kabul etmış sayılırlar. Satış şartnamesi ilan tarihinden
itibaren herkese açıktır, ilan olunur. 31.10.2001. Basın: 64943
Kamil Çatak
1960-7 Kasım 2000
Acm ve hasretindir içimia yakan
Seni yalnız biz sevdik gerisi yalan
Seni çok özledik
Eda&Necla Çatak
Gerçek bir cumhuriyet aydını
ve kadını olan
BERİN NADİ'yi
yitirmiş olmanın acısıru tüm dostlan ve
Cumhuriyet okurlanyla paylaşıyoruz.
RUHİSUKÜLTÜRVE
SANATVAKFI