22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 KASIM 2001 P/LZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR kuftur(Ş cumhuriyet.com.tr 13 Son dönemde ülkenıizde yaşanan yasaklamalar üzerine TYS'nin bildiıisi ve çeşitli görüşler bizeçok tanıdık!BLRCIGÜMİŞEV/ MELTEMKERRAR Geçen ay Türkıye, The New \brk TT- mes"ınpazarekıne kzapakoldu! Ülkemi- zin turistık bır cennet olduğu ya da içı- mızden çıkan genç bir müzısyerun başa- nsı degıldı konu. Binnci yılını dolduran ölüm oruçlanydı kapağa taşınan haber. Adj "HayataDönüş* konulan operasyon- da yaşamıru yıtırenlerle bırlıkte şımdiye kadar 7 3 kjşının can % erdığı ölüm oruç- lan hâlâ süni\or, Türk medvasında 'ök' yok. Oysa bızı anlatan, tanhimızi oluştu- ran. elbette sunduğu ışıltıJı \e ıkiyüzlü televole kültüriiyle medyamız değil, tür- külerimız, o}Wlarımız, fîlmlenmiz, re- simlerimız. yontulanmız olacak. Öte yandan yaşananlann duyulmasırjı. göriil- mesinı ve uslanmızda yer etmesini ıste- tneyenler. gerçekJeri müzığe. oyuna dö- nüştürenlerin seslerini de yasakJarla, giz- Ji ya da açık engellerîe kısmaya devam ediyor. İlk yasak. Giijıeş Tıyatrosu'nun Ahmed Aıîf ın şiırlerinden derlediğı 'Terketmedi Sevdan Beni' adlı oyununa geldi. Kars. Bitlis. HaJdcân ve Van vali- likJeri oyunun sahnefenmesıni engelledi. Ardından Cunıa BoyiHikara'nın kaleme aJdığı \ e 20. yılını bu ülkede yaşanan ger- çekJen anlatarak gende bırakan Bizım Tiyatro"da Zafer Diper tarafindan sahne- yekonulan 'Ötüm UykudavdT Merzıfon Kaymakamı taraîîndan yasakJandı. Son olarak Grup Ybrum'un başhca teması ölüm oruçlan olan 'Feda' adü albümü, Js- tanbul Cunıhunyet Başsa\ cılığj tarafın- dan albümün 'kamu diizeni mifli güven- Kk. genel asaıiş, kamu yararuıa uygun o\- maması' gerekçe göstenlerek toplatıldı. Yasak sözcüğü ne bu ülkeye ne de bu yeryüzüne vabancı Ve hiçbırşeyin. özel- lüde de sanatın. yaşanun her alanına ge- tiriJen yasaklard'an bağışık olması ola- nakJı değiJ. Guneş. Tivatrosu'ndan yapı- lan açıklamada dendıği eibi: "Güneşlive sanatlı günler dilcğiv leî** YILMAZ OCUT / Mitos Boyut Tiyatro Yayınları Ülkenıizde yönetıcilenn, tıyatroya kar- şı bir savunma mekanizması işletmeleri neredeyseBan tıyatrosunun ülkemızege- lişiyleyaşıt. 'VatonYâhutSiKstre'oyunu- nun sahnelenmesinden sonra İVanukKe- malın başına gelenleri (1873). "Çerkez ÖzdenlerT oyununa kızan AbdüJha- mit'ın, oyunu yasaklamayla kalmayıp Gedikpaşa Tivatro binasını yıktırtması aşananlann duyulmasını, görülmesini ve uslanmızda yer etmesini istemeyenler. gerçekleri müziğe, oyuna dönüştürenlerin seslerini de yasakJarla, gizli ya da açık engellerîe kısmaya devam ediyor. olayuıı (1884) ne yazık ki cumhuriyet dö- neminde de sayısız ilgınç olay izlemiştir. 'Ölüm lykudaydT oyunu işkenceye kar- şı olan bir eser. Dünyada uygar her ınsa- nın tartışmasız benimseyip savaınduğu bir ılke var: "İşkence insanhk suçudur." Yabancı bırülkede, baskıcı biryönetimin işkence yaptığı dört insanın bu işkence- ye dirençlerini anlatan oyun, konusu ve rnesajı bakımından evrensel bir temayı işlemekte. Işkenceyı görmezdengelmek. bu iğrençliği saviınmak anlamına geldi- ği ıçın oyunu yayımladık. RUTKAY AZİZ/ AST ve ÇASOD adına Yıllardır tıyatromuz bu taJihsızliği, bu hüznü, bu utancı yaşamıştır. Yasakçı yak- Iaşımlar bir an olsun yakamızdan düşme- mış, genci. yok edicı uygulamalar çağ- daşlık \e uygarhk savaşımında kıyıcı maskını her an gündemde tutmuştur. Bu- gün savaşan dünyamızda acı çığlıkJannın gıderek daha da büyümesı yolunda ner- deyse özel uğraşlar venlirken, tiyatro sa- natırun banşçıl sevdasına savaş açmak hiçbir toplumun geleceğıne umudun ve mutluluğun habercisi olamaz. Bırkez da- ha bıkarak ama yıJmadan kınıyor. de- mokrası kültürünün oluşumu doğrultu- sunda uğraş verenlere de güç diliyorum. ANKARA EKİN TİYATROSU Demokratik bır ülkede yaşadığımızı iddia edenlerin bu tür haberleri daha ya- kınen olcumalanaı tavsiye ediyorum. Türkiye'de zaten tiyatro sayısı çok az. Bunlan, bu az sayıda kişıyı bu işlerinden caydırmak ıçin yapılan bu tür ginşimle- n şıddetle kınıyoruz, ama her şeye rağ- menyolumuzda devam edeceğiz. AHMET LEVENDOĞLU Türkiye'de 'sistem' hâlâ ve bütün çürü- müşlüfüne karşın değişmemekte direni- yor. De\ let, kendi ıçindeki kirliliği gider- meye çabalayacağına, bildık baskı ve ya- sak yöntemlenyle sanata çullanmayı sür- dürüyor. Hal bu iken. gereklistandartlar vakalanarak" AB 'ye girileceğınden söz edilıyor. Çağdışılık bır yana, acınası bir ahmaklık. Son yasaklamaya hedef olan Cuma Boynukara ile Zafer Dıper'e "geç- mişobun"değıl, "kofa\'gebin"diyorum. Onlar. bu ülkede söylenecek sözü olan. tivatro eylemmın bu cenderelerden geç- meden yapılamayacağını bılenJerdendir ve işlenru sürdüreceklerdır. FERHAN 5ENS0Y Çagdışı buluyorum. Günümüzde hâlâ tiyatro yasaklanıyor olmasıru kjruyorum. Türkiye, .AB'ye girmek istiyorsa önce so- racakiardır, kaç tane tıyatronuz var diye! Tabiı kı tiyatrocularbirliktehareket etme- lı. Çeşitli dernekJerkuruluyorama ne ya- zık kı tıyatrocular bırlikte hareket ede- mjyorlar. CEMCO ERKAL Bazı şevler kabul edile edile ola|anJa- şıyor, şaşırtıcıhğını kaybediyor. O tazeli- ğı, o karşı çıkışı korumamızgerekir. Yer- leşik bır tiyatro, Istanbul'da ya da Anka- ra'da herhangi bir yerden bir izin almak zonmda değil. Tumeye gıttiğı zamansa oranın mülki amirinden izın ahnak zo- runda Bu. eskı faşist ttalya'dan. Musso- Bni zamanındakı ceza yasasından aluıma maddelerden geliyor. İzin almayı yönlen- direcek olan kişiler genellikJe o yerel merkezin emniyetamırükleri. Metni oku- yorlar. ama o metni anlayıp değeriendır- melerine olanak yok. Üstelık yasal ola- rak ülkede sansür yok, ama dolaylı san- sür her zaman var. Dava açmak, Daruş- tay'dan yürütmeyi durdurma karan al- mak lazım. Danıştay hep tıyatroculara hak v erdi. Ama o arada tiyatrolar o kadar büyük maddı zararlara uğruyorlar ki, as- lında özendinlmesi gereken biriş yaptık- lan halde cezalandınhyorlar. Sonra "A- man başıma bir şey gefir" diye otosansür başlıyor. Oyun seçiminde "şununyasak- lanma ihtinıali var" diyerek kendini geri çekmeye başlıyor. Kısırdöngü, bir yer- den kınlması gerekir. CÜNEŞ TtYATROSU Valiliklerin 'suç işleme olasıJ^ı" baha- nesiyle tebliğ ettıkJeri yasak kararlan bir tiyatro oyunundan ve se>ircileri ile buluş- masından ürken biranlayışm kararlandır. Bu anlayış Güneş Tiyatrosu olarak bizk- ri v e Ahmed Arif sev enlerini zan altında bırakmakîan başka bir şey değildir. 0>Tianmamış birovoında suç işlenece- ğine dair birönseziyle hareket eden Kars, Bitlis. Hakkâri ve Van valilikleri. Ahmed .Arif - in ve Güneş Tiyatrosu'nun seyirci- leri ile buluşmasını engellemiştir. Kültür Bakanlığı "nın v e LT^SCO'nun 2002 yı- lını 'ıNâzunHikmetVıb' olarak belirledi- ği ve çeşitli etkinliklerin planlandığı bir zamanda, yine bu ülkenin yetiştirdiği önemli şairlerden bin olan Ahmed Arif'ın bu engellerîe karşılaşması şaşır- hcıdır. Ahmed Arif'in şiirinde dediği gi- bi "Biz bu ülkenin yüzakıyız, umudu ve sevindjTA..'' Güneşli ve şe'nlıldi bır dün- ya için tıyatroya merhaba diyelim! TÜRKİYE YAZARİAR SENPtKASI Türkjye Yazarlar Sendikası üyesı, oyun yazan Cuma Boynukara'nın ikı yıldan bu yana Istanbul'un çeşitli sahnelennde seyirci önüne çıkan ve kitap halinde ya- yımlanan 'OKim Uykudaydı' adlı yapıtı, haber aldığımıza göre Merzifon Kayma- kamı tarafindan yasaklanmış. Sayın kay- makamınhiçbirdayanag] olmayan bu ka- ranru kınıyor, değişen anayasamrzın dü- şünce, fikır v e sanat alanına getirmek is- tediği özgürlükçü anlayışla taban tabana zıt bu uvgulamanın durdurulması içın Sa- yın {çişleri Bakanımızı göreve çağınyo- ruz. Dünyayı fotoğrafla anlamak... Mîzah dergilerinin kapaklan sergi oldu • Kültür Servisi - Karikatürcüler Demeği Zonguldak Şubesi tarafindan 3 Kasım'da açılan 'Mizah Dergiciliğimizin Yüz Yılı' adlı sergi, mizah dergiciliğinin Cem'den Karagöz'e, Akbaba'dan Tef'e, Gırgır'dan Leman'a uzanan serüvenini gözler önüne seriyor. 'Zonguldak Sanat Günleri' kapsamında düzenlenen 45 mizah dergisinin kapağının yer aldığı sergi, aynı zarnanda Türkiye'nin kısa bir görsel tanhi niteliği de taşıyor. Karikatünst Kürşat Coşkun'un koleksiyonundan derlenen yapıtlar, 11 Kasım'a kadar Sergi Odası'nda görülebilecek. 'Kardeş Türküler'den konserler • Kûltûr Servisi - Kardeş Türküler' müzik grubu bugün tzmir Ismet Inönü Sanat Merkezi'nde, yann ve 6-7 Kasım tarihJerinde de Ankara Ulus 100. Yıl Külrür Merkezi'nde bir dizi konser verecek. Yılmaz Erdo|an'ın Vizontele adlı filminin özgün müzikJerini hazırlayan ve bu çalışmasıyla 38. Antalya Altın Portakal Film Yanşması'nda 'En lyi Fılm Müziği Ödülü' alan Kardeş Türküler grubu, 1993 yılında Boğaziçi Universitesi FolklorKulübü'nün üveleri tarafindan kuruldu. Anadolu halk şarkılannı onjınal dılleriyle yorumJamaya çalışan grup, 'kardeşhk ıçınde bir arada yaşama' ilkesine dayanarak halklar arasında yaratılmaya çalışılan kuruplaşma ve gerilime müzikal düzlemde cevaplar gelıştırmeye çalışıyor. Istanbul Şehir rıyatroları TÜYAP'ta • Kültür Servisi - 20. TÜYAP Istanbul Kitap Fuan'na Istanbul Büyükşehir Tiyatrosu ilk kez bu yıl katıhyor. Istanbul Şehır Tiyatrolan'mn Zihni Göktay, Suna Pekuysal, Erol Keskin, Savaş Dinçel, Ayşegül DevTİm, Ihsan Devrim, Ayla Algan, Taner Barlas, Tomris încer, Yavuz Şeker, Murat Daltaban, Hüseyin Köroğlu, Şenay Saçbüker, Şevket Avşar, Betül Anm, Hale Akınlı, Hülya Karakaş, Merin Çekmez gibi ünlü sanatçılan, her gün dönüşümlü olarak üst kat 2. Sokak'takı standda izleyicileriyle buluşacak. Sanatçılar fuarda fotoğraflannı, oyun afişlerinı ve program dergiciklerini imzalayacaklar. BÜGUN • BtLGt ÜNTVTRSÎTESİ KUŞTEPE KAMPLSU'nda saat 14.00 te R. W: Fassbinder'in yönertiği 'The Marriage of Maria Braun/Maria Braunun EvKKgi' adlı film gösterilecek. (0212 293 5010) • CEMAJL REŞİT RE Y KONSER SALONUnda saat 15.30'da 'Shankar Bhattacharva ve Grubu'nun ve saat 20.00'de Taşkuı Sava^ Müzik Topluluğu'nun 'Nefes ve Semah' adlı gösterileri izlenebilir. (0212 232 98 30) • AR-EL KOLEJİ'nde saat 19.30'da Arif Sağ'ın konseri dinlenebilır. (0212 550 49 30) • BABYLON'dasaat20.00'de 'Stefla Chiweshe'üı performansı izlenebilir. (0212 292 73 68) Külrür Servisi - Yaşamı ve yaşam üs- tüne avnntıları bulunduklan yerden çe- kip çıkarmak. yaşamın sonsuz akışının gerirdiğı değişimleri belgelemek.. Şalcir Eczacıbaşı'nın en büyük rutkusu. Bu rutkuvıı fotoğrafla somutlaştıran Eczacıbaşı. dünyayı "fotoğrafça" tanıma ve anlama tutkusu peşinde 37 yılı gende bırakırken bu serüvenin önemJi bır kesı- mını, İş Sanat Kibele Sanat Galerisi 'nde- kı "Kapılar-Pencerefer" sergisıyle sanat- severlerle paylaşıyor Kapılar ve pence- relerin ülkemiz ve Akdeniz coğrafyasın- dakı seruvenını. bütünleştıkJeri kültürel dokunun ızJen eşlığmde aktaran bu ser- îide. Eczacıbaşı a\TU zamanda kültürel :engınlıklenmızı olumsüzleştiriyor, biz- eri her bın bırer gızemli dünya olan ka- »ılar v e pencerelenn ardındakilen keşfe ağınyor. Sergi 30 Kasırn'a dek izlene- ilecek. - 'Kapılar-Pencereler' projesi nasıldoğ- u? ŞAKİR ECZACIBAŞI - Önceden ve- Imış, bellı kararlarla fotoğraf çekmıyo- rum. Birçok Türk fotoğrafçısı gibi. so- kaklara çıkıp karşılaştığtm nesne, kişi ya da olayın bana göre en etkilevici, en duy- gulandıncı, en açıklayıcı ânını yakaia- maya çalışıyorum. "Kapılar-Pencereler" konusuna da bir sergi açmak ıçin eğilme- dım. 1960'lardan bu yana Istanbul'da, Anadolu 'nun her köşesinde çektiğim fo- toğraflar arasında kapılar da pencereler de önemli bıryer alıyordu. Bunlardan iyi bır sergi düzenlenebıleceğını düşündüm. Kapılar, pencereler estetik açıdan ya- pılann, özellikle evlenn en etkileyicı öğeleri olduklan gıbı, onlann ardında ya- şayan insanların kimliklenni. yaşam bi- çımlerinı. gizemleriru yansıtan görüntü- lerdirde. Herkapı ya da pencere yeni bır buJuş, başka bir öykü, bir coşkuydu be- nim içın... O kapı, pencere görünrülerin- de ben de varım elbet... Içimdeki biri- kımler. duyarlılıklar, coşkular ya da hü- zünlerdegörülüro fotoğraflarda... Ger- çekte her fotoğraf, çeken kişiyı de yan- sıtır. - Sergi kitabında fotoğrallann >anj sı- ra usta ozanlann şiirlerine yer ^ermişsi- niz. Şiir vefotoğraf arasındaki Uişkivı na- sıl tanımlarsuuz? ECZ.4CIBAŞI - Bana göre şıırle fo- toğraf, birbirlerine çok yakın sanat dal- lan... Şıirde izlenımlerinizi. açıldamak istedıklennizı. duygulannızı en etkili yoldan, çok az bir sözcük dızisiyle anlat- malısınız. Fotoğraf çekerken de tepkile- rinızi, coşkulannızı bir dörtgen ya da dik- dörtgen içınde. yoğun bir bıçimde yan- sıtmak durumundasınız. "Bir göriintü, bin kelimedir" bir Çin atasözüne göre... Serginin kitabı için, sevdiğim on altı oza- nın, kapılar ve pencereler üstüne en an- lamlı, benı en çok duygulandıran dizele- rini seçtim. -Birsöyleşinizde fotoğrafi 'dünyajı an- lama ve tanmıa çabası' olarak tanımlı- yorsunıız. Fotoğraf,dünya>ı anlamamıza nasıl katkıda bulunuyor? ECZ.ACIBAŞI - Sokaklara çıkarsuuz, koşuşan insanlara, hızla geçip giden ya da sıkışan trafıkte duran araçlara ya da o- lay çıkaran topluluklara bakarsınız; ama Ç kJ akir Eczacıbaşı, dünyayı 'fotoğrafça' tanıma ve anlama tutkusu peşinde 37 yılı geride bırakırken bu serüvenin önemli bir bölümünü İş Sanat Kibele Sanat Galerisi'ndeaçtığı 'Kapılar-Pencereler' başlıklı sergisinde sunuyor. gerçekte hiçbir şey görmez, anlamazsı- nız. Bakmak, görmek değildir... Oysa fo- toğraf makinesinin vızöründen bakınca gördüğünüz nesne ya da kişiye yoğunla- şırsıruz: Göriintü giderek anlam kazarur. kendini açıklamaya başlar, aynntılar or- taya çıkar... Mimar Frank lİoyd "Tann aynnülardayatar" diyor... Içinizdeki bi- rikimler. anılar, duyarlılıklar birden iliş- ki kurar çektiğiniz nesnelerle... Fotoğraf çekerek dünyayı daha yakından tamdığı- mz gibi, iç dünyanızı da ızleyicilere yan- sıtırsınız. EmileZola, "Bir şe>1n fotoğra- nnı çekene kadar onu gerçekten görmüş olduğumuzu söylev'emeyiz" diyor. - Gündeminizde yeni projeler, yeni fo- toğrafyolculuklan var mı? ECZACIBAŞI-Buncayıldırçektiğim fotoğraflardan sayısız sergi ve kitap olu- şabilır... "Kapılar- Pencereler" sergisin- den önce "Sokaklar" konulu bir sergim düzenlenmişti. Gelecek yıl için 100 sa- natçı dostumun portrelerinden oluşan "Yüzler'ce*' adında bir sergi tasarhyo- rum. YAPI KREDİ KÜLTÜR MERKEZİ'NDE bu hafta3 Kasım 2001, 16.00 Cumartesi Konuşmaları Imgesel Yerier Söz!ü|ü Enis Batur Alberto Manguel Semnet Çıfter AraştjrTna Kütüphanesi Sergi Salonu 5 Kasım 2001, 16.30 Okumanın Tanhı Alberto Manguel TÜYAP, Tepebaşı, B Salonu SergUer 9 Kasım - 29 Aralık 2001; Kazm Taşlcent Sanat Ga'ensi Su Resimleri: Süleyman Seyyid'den Güniimüze Türk Resminde Suluboya Sergisi 3 Ekım - 28 Aralık 2001; Vedat Nedım Tör Müzesı Alâeddin'in Lambası: Anadolu'da Selçuklu Çağı Sanatı ve Alâeddin Keykubâd Sergisi YAPİ>TKREDI KÜLTÜR SANAT 6 Kasım 2001, 18.30 Salı Toplantıları Öryaşamöyküm Cahit Uçuk Yöneten: Saadet Baykal Sermet Çifter Arajtırma Kütüphanesi Salonu Istiklal Caddesi, No:285/287, Beyoğ/u, Tel: (212) 252 47 00 www.yapikrecliyayinlan.com • yfcku/tung'ykykuttur.com.tr • vww.estore.com.tr/txjNar/yky
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle