Katalog

SAYPA CUMHURİYET 5OCAK2001CUMA HABERLER Saylan'dan hükümete mektup • Istanbul Haber Servisi - Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, Başbakan Bülent Ecevit ve bakanlara gönderdiği mektupta, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'le 'hasım' olmaktan vazgeçerek dostça, içten bir diyalog kurmalan çağnsında bulundu. Prof. Saylan, hükümetin ûlke sorunlannın çözûmü için sivil toplum örgütleri ve uztnan kişilerle bir araya gelerek ortak çözümler bulması gerektiğini belirtti." DışiştePi Bakanlığında grev karan • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Dışışlen Bakanlığı'nda çalışan 140 işçi adına yürütülen toplu iş sözleşmesi göriişmelerinde uzlaşma sağlanamaması üzerine grev karan alındı. Kamu işveren sendikası TÜHlS'in, Tez Koop-Iş Sendikası'nın yüzde 30'luk zam önerisine karşılık hiçbir artış önerisinde bulunmadığı bildirildi. Prof. Özgü yaşamım kaybetti • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Türk ve Alman tiyatrosu üzerine çok sayıda çalışması bulunan Prof. Dr. Melahat Özgü yaşamıru yitirdi. Özgü, bugün saat 13.00'te Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nde (DTCF) yapılacak tören ve Kocatepe Camii'nde kılınacak ikindi namazının ardından Cebecı Asri Mezarlığı'na defhedilecek. Ymesoba faciast: 4 ölü • ANKARA (AA)- Sincan'da aynı aileden 4 kişi, sobadan sızan gazdan zehirlenerek hayatmı kaybetti. Mareşal Fevzi Çakmak Mahallesi Polath Caddesi Idil Sokak'taki evde yanan sobadan sızan gazın yoğun sis nedeniyle evin içine dolması sonucu bir aile faciası yaşandı. Sanaslan ailesinden anne Fatma (35), çocuklan Havva (17), Songül (7) ve Serdar (13)gazdan zehirlenerek hayatlannı kaybettiler. Uzıın yol şoförü olduğu belirtilen baba Hacı Mehmet Sanaslan, eve geldiğinde eşi ve çocuklannın cesetleriyle karşılaşınca sinir krizleri geçirdi. Yatağan yeniden devredışı • MUĞLA(AA)- Muğla'nın Yatağan ilçesindeki termik santraldan kaynaklanan gazlann ilçenin üzerine çökmesi üzerine, termik santral yeniden devre dışı bırakıldı. Yatağan ilçe merkeziyle çevresinde, termik santralın baca gazlannın oluşturduğu hava kirliliğinin, saat 15.00'te yapılan ölçümlerde sınır değerlerini aşması üzerine üretim, 2 ünitede dün ikinci kez durduruldu. Trilyonluk akaryakıt yolsuzluğunda gözaltma alınanlann sayısı 13'e yükseldi Tntma' operasyoraı büyüyorANTALYA(Cumhuriyet)- Emniyet Genel Müdürlügü, Kaçakçılık ve Or- ganize Suçlarla Mücadele Daire Baş- kanhğı'nın, 100 trih/on liraya ulaşabi- lecek akaryakıt yolsuzluğuna yönelik olarak tt Fırünar ' adıyla başlattığı ope- rasyonla gözaltma alınanlann sayısı 13'e ulaştı. Antalya Emniyet Müdürü Mehmet Yaaa, ilk belirlemeye göre akaryakıt kaçakçılığında 1080 ton ma- zotun iç piyasaya satıldığının saptan- dığını söyledi. Kemer'debatan "Pati" adlı mülteci ge- misinin de acentesi olan Ray Denizci- lik'i inceleme altına alan emniyet birim- • Antalya'da bulunan Bölünmez Petrol isimli akaryakıt dolum tesisinden yabancı bandıralı gemilere verilmek üzere alınan akaryakıtın, sahte belgeler düzenlendikten sonra kent içindeki petrol istasyonlanna satıldığı saptandı. leri, şirketin müdürü Tayfun Yelken ile çalışanlanndan Dervani Yurtsever'in ifadeleri doğrultusunda trilyonluk akar- yakıt vurgununu genişletti. Antalya Serbest Bölgesi'nin arkasın- da bulunan Bölünmez Petrol isimli akar- yakıt dolum tesisinden, yabancı bandı- ralı gemilere verilmek üzere alınan akar- yakıtın, sahte belgeler düzenlendikten sonra kent içindeki petrol istasyonlan- na satıldığıi saptandı. Antalya Cumhuriyet Başsavcıhğı'nca sürdürülen soruşturmanın genişletilme- si ile Yelken ve Yurtsever'in dışında, Bö- lünmez Petrol'ün sahibi Süleyman Bö- lünmez ile dolum tesisinde görevli Se- iami Şahin, Mustafa Akın, Cemal Yur- dakul, Yficel Yurdakul ve Dursun Ça- hşkan gözaltma alındı. Dolum tesisinden petrol alıp satan Hancı Petrol'ün sahibi Cemakmn ve Ce- büettin Hana kardeşler ile aynı petrol istasyonunda görevli AB Naki Eren de gözaltında bulunuyor. îstanbul'da da Mehmet l mit Korkut ile Serhat Ahır- cı adlı kişilerin gözaltma ahndığı ve sorgulanmak için Antarya'ya getirilece- ği öğrenildi. Basm mensuplanmn sorularını ya- nıtlayan Antalya Emniyet Müdürü Meh- met Yazıcı, Ray Denizcilik şirketinin 2 aydır izlenmeye alındığını ve Kemer'de batan geminin de acenteliğini bu şirke- tin yapması dolayısıyla operasyonu öne aldıklanm belirtti. Demirkoly anayasa hukuku dersinin tekhocası oldiL Tanör'ünyerine Prof. Centelgetirüdi Alemdaroğlu tepkileri dinlemiyorIÜ Rektörü Alemdaroğlu, Aliyev'e karşı darbe girişimine kanştığı belirtilen Yrd. Doç. Dr. Ferman Demirkol'u, anayasa hukuku dersini tek başına vermek üzere görevlendirdi. Derse dönüşümlü giren hocalardan Prof. Yüzbaşıoğlu, buna tepki göstererek tÜ'den aynlma karan aldı. YUSUFZtYAAY Istanbul Üniversitesi (IÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Akm- daroğhı, Hukuk Fakültesi Ana- yasa Hukuku Aûabilim Da- lı'nda, Azerbaycan'daki darbe girişimine adı kanştığı iddi- asıyla tepki çeken Yrd. Doç. Dr. Ferman Demirkol'u, di- ğer öğretim üyeleriyle dönü- şümlü verdiği anayasa huku- ku dersinin sürekli ve tek ho- cası olarak görevlendirdi. Der- se dönüşümlü giren hocalar- dan Prof. Dr. Necmi Yüzbaşı- ogju, buna tepki göstererek ÎU'den aynlma karan aldı. Rektör, Yüzbaşıoğlu'nun ge- çen ay istifasından sonra Hu- kuk Fakültesi Anayasa Huku- ku Anabilim Dalı Başkanlı- ğı'na 2'ye karşı 3 oyla yeni- den seçilen Prof. Dr. BülentTa- nör'ün yerine iş hukuku hoca- sı olan Hukuk Fakültesi Deka- nı Prof. Dr. Tankut CenteTi ge- rirdi. Centel, bu görevi dekan- lıkla birlikte yürütecek. IÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Susurluk rapo- runda Azerbaycan Devlet Baş- kanı Haydar Ahyev'e karşı Hekimlerden arkadaşhmna saldmyı pmtesto SSK Istanbul Hastanesi Adl Şervisi önfinde 2 Ocak tarihinde Dr. Ozkan Erdoğan ve Dr. Fatih Öner Kaya'ya yapdan sakun hekimler tarafindan protesto ediüyor. Hekinüerin can güvenüğinin sağianması için olayın meydana geldiği SSK İstanbul Hastanesi bahçesmde toplanan İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyeJeri ve bir grup hekfan, "Bu kaçma? Yeter arnk", "Sabnmız kalmadı", "Hekhnleri hedef gösterenler utansu" yazdı dövizieri açarak alkışlı protesto gösterisi yapülar. Tabip Odası Temsiidsi Dr. Cengiz Konuksal, Ud hekhnin, kronik obstruktif akciğer hastahğı ve kaip yermezKği nedeniyle tedavi gören Yusuf Ozışık isimli hastamn yaşamım yitirmesi üzerine yakınlan tarafindan sakhnya uğradıklarmı soyledi. Konuksal, sakurganlann dahiliye asistanı Erdoğan'ı kafasmdan yere ve duvara vurarak darp etâklermi, Kaya'yı da yumnıkladUdannı anlatn. Bilinci olay sırasında kapanan Erdoğan"ın kafatası kemiğinde kınk saptandığıru beiirten Konuksal, Kaya'nın da dudağma 8 dikiş aûldığını ifade ettL Konuksal, şöyfc devam etti: "Hekime sakhnnm asıl sorumhılan, toplumun büyük kesimmin karşı çıkmasma karşm şartia sabvenneye iliskin yasayı çıkaran hükümet, sağhğa yülardır Afrika ülkeJerinin gerisinde bütçe ayıran ve IMF politikalannamahkûmolanhükünietkrve vıak vıcık popülizm kokan jcraaüanyla Sağhk fle Çalişma ve Sosyal Güvenlik bakankklandır." Sakünnın şarüı tahliye yasası kapsaımnda cezaevinden yeni çıkmış bir kişinin de içlerinde bulunduğu hasta yakınlan tarafindan yapıldığı beiiriendi Rektör Rıza Ayhan'ın üniversitede ülkücü kadrolaşmaya gittiği belirtildi GtPde dekanlar istifa ediyorANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Mıllı- yetçi-sağ çizgideki görüşleriyle tanınan Ga- zi Üniversitesi (GÜ) Rektörü Prof. Dr. Rıza Ayhan. "kadrolaşma\'aghtiği''gerekçesiyle dekanlann tepkısını çektı. Dün GÜ Tıp Fa- kültesi'nde dekan, dekan yardımcılan, yö- netim kurulu ve fakülte kurulu üyelerinin toplu istifa yönünde karar alması, üniversi- tedeki tansiyonu yükseltti. istifa dılekçesi almadığını söyleyen Ayhan, kadrolaşmaya git- mesinin mümkün olmadığını öne sürdü. Gazi Üniversitesi'nderektörRıza Ayhan'ın göreve başlamasının ardından GÜ Fen Bilim- leri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Süleyman PampaL GÜ tktisadi ve Idari Bilimler Fakül- tesi Dekanı Prof. Dr. Nejat Tenker istifa et- ti. GÜ Mühendıslık Fakültesi Dekam Prof. Dr. Esen Onat da ikinci dönemde istifa et- me yönünde karar alırken dün GÜ Tıp Fa- kültesi'nde sıcak saatler yaşandı. GÜ Tıp Fakültesi Dekam, dekan yardımcılan, bö- lüm başkanlan, dekanlık kurulu ve yönetim kurulu üyeleri görevlerinden aynlma yönün- de görüşbirliğine vardılar. Bugün Prof. Dr. Rıza Ayhan ile görüşecek olan Dekan Prof. Dr. SeJçukBölükbaşı'nın kadro ilanına çıkar- ken rektörün kendisinden görüş almamasın- dan rahatsız olduğu öğrenildi. Resmi Gazete'nin dünkü sayısı ile üniver- site öğretim üyeliği için 175 kişilik kadro ila- nına çıkan rektörlük, GÜ Tıp Fakültesi'nde- ki sulan kızıstırdı. 175 kişilik kadrodan 25 'inin tıp fakültesi için aynlmasına karşın rektörlü- ğün dekanhktan görüş istememesi büyük tep- kiye neden oldu. Ayhan'ın üp fakültesinde "ûl- kücü kadrolaşmayı'' oluşturarak çalişma or- tamını yok etmesinden korkan yönetim ku- rulu üyeleri ve dekanlık bırimleri, dün öğle saatlerinde olağanüstü toplandı. Görevlerin- den aynlma yönünde görüş açıklayan yöne- tim kurulu üyelerinin, istifa dilekçelerini bu- gün rektörlüğe sunması bekleniyor. darbe girişimine kanştığı id- diasıyla tartışma yaratan Yrd. Doç. Dr. Ferman Demırkoru, öğrenci ve öğretim üyelerinin yoğun tepkisine karşın Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı'nda anayasa hukuku dersini tek başına ver- mek üzere görevlendirdi. Prof. Dr. Bülent Tanör, Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu, Prof. Dr. Burhan Kuzu ve Yrd. Doç. Dr. Ferman De- mirkol'un dönüşümlü olarak girdiği anayasa hukuku dersinin De- mirkol'a verilmesi, De- mirkol ve Kuzu dışuı- daki öğretim üyeleri- nin tepkisine neden ol- du. Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Ana- bilim Dalı başkanıyken geçen ay rektörün De- mirkol'la birükte derse girerek tepki gösteren öğrencilen ikna etme- si talimatı üzerine gö- revinden istifa eden Prof. Dr. Necmi Yüz- başıoğlu, Demirkol'un dersin tek hocası yapıl- ması üzerine ünıversi- teden de aynlmaya ka- rar verdi. Yüzbaşıoğlu'nun is- tıfasının ardından Prof. Dr. Bülent Tanör'ün se- çildiği Anayasa Huku- ku Anabilim Dalı Baş- kanhğı'nı da Hukuk Fa- kültesi Dekanlığı gö- reviyle birlikte yürüt- meye başlayan Prof. Dr. Tankut CenteFe "Bu- nun sorumhüuğu size aitohn"" diyerek üniver- siteden aynlma karan alan Yüzbaşıoğlu, kür- sünün diğer hocası Yrd. Doç. Dr. Korkut Ka- nadoğhı ile Galatasa- ray Üniversıtesi 'ne geç- mek için başvurdu. Yüzbaşıoğlu ve Ka- nadoğlu'nun aynlma- sı durumundaAnayasa Hukuku Kürsüsü'nde Tanör, Kuzu ve Demir- kol kalmış olacak. BÎRBAKIMA SERVER TANtLLİ Tikir Nesnesiz, Toplum da Tasansc'dıp... Yeni girdiğimiz yüzyıl, kronolojik olarak 1 Ocak 2001 'de başlasa da, onun doğuşunu 1990'lara ka- dar uzatabilırsınız: 1989'da Beriin Duvan yıkılırken, beraberinde bir şeylerin de çöktüğünün işaretini ve- riyordu. Nitekim, çok geçfröden her şey çorap sö- küğügibiaktı... Ancak, daha başlannda olduğumuz için yeni yüz- yıl üstüne hemen hiçbir deneyimimiz yok, fikrimiz de yok. Elimizde olanlar, 20. yüzyılda edindiklerimiz. Belki uzun bir süre ölçütlerimiz onlar olacak; yolu- muzu onlara göre çizeceğiz. Haytr, htçbiri de yabana atılacak şeyler değildir Küçüklerini bir yana bırakırsanız, arka arkaya iki dünya savaşının insanlığa neye mal olduğunu bil- diğimiz için, banştan yanayız; diktatörlükler ve to- taliterliklere tanık olduğumuz için, demokrasi taraf- lısıyız. Özgürlüğe ve eşitliğe inanıyoruz. Bütün eser- ler yok olsa, yalnız 10 Aralık 1948 tarihli Insan Hak- lan Evrensel Bildirisi kalsa elimizde, sadece ona dayanarak ınsanca bir toplum yaratmamız mümkün. Yani insanlık fikir ve tasan yoksulu değil. öyleyken, hemen bütün dünya, ölçüsü birtoplum- dan ötekine değişse de, bir rahatsızlığın içinde: Ça- tışmalar var, dışlamaiar var, hoşgörüsüzlük eksik değil, yolsuzluklar adım başında... Niçin? - - • Çünkü, tarihin yapıcı güçlerinin yant sıra, çürütü- cü güçleri de işbaşındadır ve 9O'lı yıllar onlann ege- menliğinde geçti, bugün de sürüyor etkileri, daha da sürecek gibi. Ondan olacak, 90'lann eşiğinde, Fransızlann bir aydınlık kafası, Claude Julien, Avrupa toplumlan- nın durumuna bakıp şunlan söylüyordu: "Gelecek için çizilen bütün renkli tablolara kar- şın, Avrupa'nın ileri sanayi ûlkelerinde, sanayi üre- timinin, emeğin, giderek kültürün yolunda gittiği söylenemez. özelleştirmeler sayesinde 'halk kapi- talizmi'n/n yannlar için büyük umutlar verdiği tek- rartanıp dursa da, bu toplumlann pusulalannda ters- likler olduğu da bir gerçek. Bir büyük kültür buna- lımının işaretleri görülüyor. Iktisadî ve sosyal olay- lar, hiçbir zaman doğai felaketlere bağlı değildirter; belli bir bilgi birikiminden, bir dünya görüşünden, bir değenerhiyerarşisinden, bir önceliklersıralama- sından, kısacasıyaşanan zamanın meydan okuma- sına az çok uyan bir kültürden esinlenen insanlann karariannın ürünüdürler. Tarihte onca hastalığı, acı- yı ve yoksulluğu yenen de işte bu özgür belirleme olmuştur. Avrupa toplumlannın gelip durduklan noktada ise, ükir nesnesiz, toplum da tasansız'd/r " Ve ekliyordu: "Ne istediğini söyleyemeyen bir top- lumun, politikasından çok kûltürü hastadır." Bu yakınma, Türkiye için de geçerii değil midir? • Yirminci yüzyılın ilk çeyreğine bir devrimle başla- yan bir ülke, dünyaya, özellikle Müslüman toplum- lar için geçerli bir "uygahık tasansı" ilan ediyordu. Sadece ilanla da kalmadı; o tasanyi yaşama geçir- di ve kısa bir zamanda insanlık ailesinin onurlu dev- letleri arasında yerini aldı. Ama aynı devlet, yeni bir yüzyılın başJannda ne- fes nefesedir. Karşı-devnmin yıkıcı güçteri, her şe- yin altından gınp üstünden çıkmışlardır. Devrimin il- keleri ve kurallan çiğnenmiş, toplum bir yolsuzluk- lar batağına sürükienmıştir Ülkemızde, bir süre var ki, "fikir nesnesiz, toplum da tasanstz"ö\r. Böyte bir ortamda ilkeien hatırlatmak, kurallara dikkatleri çe- kip topluma aydınlık bir tasanyı yeniden sunmak- tan daha doğru ne olabilir? Türkiye Barolar Bırliğı'nin, 9-13 Ocak 2001 tarih- leri arasında Ankara'da düzenlediğı "Uluslararası Anayasa Hukuku Kurultayı", toplumun beklentisi- ne, anayasa sorunlannı tarbşmaya açmakla yanıt ver- meye çalışacak. Söz konusu toplantı, ülkemizde yüzyılımızın ilk bilimsel şöleni olmakla kalmayacak, pek yaşamsal bir konuda gelişmeleri de hızlandıra- caktr. Çünkü, bir yirmi yıl var ki, devlet ve toplum, anayasa adına bir kışla talimnamesi ya da bir polis tüzüğü niteliğinde bir metinle yönetıliyor. Tartışma- lar, ülkemize ve çağımıza yakışır bir anayasanın na- sıl olması gerektiği konusunda da bizleri aydınlata- cak ve Parlamento üzerinde -ıster istemez- uyancı biretkidebulunacaktırki, unutulmaz bir hizmettir ya- pılan. Türkiye Barolar Birliği'ni girişiminden dolayı can- dan kutluyorum. Medya ve gönüllü kuruluşlar, olaya gereken ilgiyi göstermelidirler. Fikir hayatımız ve geleceğimiz için -vaatlerle dolu- pek önemli bir gelişmedir bu... BAŞSAĞLIĞI Satış Müdürümüz sayın Fazilet Kuza'nın ağabeyi METtN KUZA'nm ölümünü üzüntüyle öğrendik. Kendisine Allah'tan rahmet, arkadaşımıza, Kuza ailesi ve yakınlanna başsağlığı dileriz. CUMHURİYET VEFAT Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Alman Dılı ve Edebıyatı Tıyatro Bölümü Kürsü Başkanı Prof. MELAHAT ÖZGÜ'yü 4 Ocak 2001 Perşembe günü kaybetnuş bulunuyoruz. Aziz naaşı 5 Ocak 2001 Cuma günü fakültede yapılacak törenin ardından Ankara Kocatepe Camii'nde kılınacak ikındi namazını müteakıp Cebecı Aıle Kabristanı'na demedilecektir. Kendisine Tann'dan rahmet, sevenlenne sabır niyaz ederiz. AİLESİ ADEVA FATMA ALTAY SAYTM NEDENİYLE KAPANAN TAKSÎM SERGİ SALONUMUZ AÇILMIŞTIR. Cumhuriyet kitap kulübü tsdklal Cad (Franaz Konsoksh^u yam) Taksm Tel: 252 38 81/82 30 Arahk 1999 tarihinde yitirdiğimiz Türk Ecza Kooperatifçiliği hareketinin büyük önderi, Edak Ecza Kooperatifî'nin kurucusu, mükemmel insan, ideal dost Eczacı NURIŞIK BOYACIGÎLLER'İ ölümünün birinci yıldönümünde, Sabancı Kültür Merkezi'nde anıyoruz. EDAK ECZA KOOP. Yer : Sabancı Kültür Merkezi - Büyük Salon Tarih : 6 Ocak 2001 Saat : 20.30 Tüm üyelerimiz davetlidir.