Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 OCAK 2001 PAZAR
HABERLER
DÜN^ADA BUGUN
ALİ SÎRMEN
Sadullah Usumi
Sevgili,
Cumhuriyet okuriarının, Cumhuriyet'te tanm
üreticisinin ve ülke tanmının sorunlannı irdele-
yen "Çiftçi Dostu" köşesinden tanıdıklan Sa-
dullah Usumi ciddi bir ameliyatı başan ile ge-
çirdi. Sanınm okurianylayeniden buluşması pek
fazla zaman almayacak.
Tabii ki ülkedeki bütün günlük gazeteleri izle-
yebilmek olanağına sahip değilim. Ama bilebil-
diğim kadanyla, bir günlük gazetede tanm ko-
nulannı devamlı izleyen uzmanlaşmış tek gaze-
tecio.
Bu konuda ilginç de bir anım var. Bizim köy-
den (Orhangazi ilçesi'nin Keramet Köyü) bir
dost ile söyleşiyorduk. Laf tabii ki dönüp dola-
şıp medyaya geldi.
Komşum yakındı:
- Basın da bizim sorunlanmıza ilgi göstermi-
yor, bizim zorluklanmızı yazmıyor.
Haksızdı. Tam da o hafta Sadullah Usumi,
zeytin üreticisinin sorunlannı, ilaçlamayı işle-
mişti.
Ben de fırsatı kaçırmadım:
- Haksızsın, dedim, bizim gazetede Sadullah
Usumi her hafta köşesinde sizi işliyor, hem de
bu hafta zeytin üreticisini konu almıştı.
Aslında bizim köyde de her gün iki - üç Cum-
huriyet satılıyor, ama alanlar çiftçi değil.
Yani Usumi fazla gazete okuma alışkanlığı ol-
mayan bir kesimin sorunlannı dile getiriyor, po-
pülarite kaygısı taşımadan.
Ama ne gariptir ki gazete okuma alışkanlığı
fazla olmayan bu kesim, yine de Türkiye'nin
dört bir yanında "Çiftçi Dostu "nu bağnna ba-
sıyor.
• • •
Benim Sadullah Usumi ile tanışıklığım, otuz
yıl öncesine dayanır. O hem bir gazetenin yazı-
işleri müdürü hem de Türkiye Gazeteciler Ce-
miyeti'nin o dönemdeki yöneticilerinden biriy-
di.
12 Mart günü tutuklandığımızda, hemen em-
niyete koşup, bize yardıma çahştığını, bu ara-
da yakınlanmızla görüşmemizi sağlamak için
çaba harcadığını sonradan öğrenecektim.
Ama 23 Haziran akşamüstü, o zamanlar Sir-
keci'de olan 1. Şube'den Ankara'ya gitmek
üzere, otobüse bindirildiğimizde, ön tarafa yü-
rüyüp, yüzünü cama dayayıp, bizi izleyen Usu-
mi'yi görünce, içimi nasıl sıcaklık kapladığını
hiç unutmam.
Sirkeci'den araba vapuru hareket ederken,
nhtımda bize el sallayan Sadullah Usumi'nin
görüntüsü hep aklımdadır.
••• r
Sevgili, . "-'-ı -. •--^rs'. ..v
1
Sana bu değenTrheslektaşımdan ve eski dos-
tumdan söz etmemin nedeni, salt bu eski unu-
tulmaz anı değil. Daha çok, Usumi'nin toplumu-
muzda pek görülmeyen bir yapıya sahip olma-
sı.
Geçen yıl yitirdiğimiz, değerli gazeteci yazar
dostum ibrahim Çamlı, o coşkulu ve mizah
dolu üslubuyla hep,
- Bizim toplumda herkes generaldir, ben ise
bir çavuş sabn ve tıtizliğiyle ışıni yapmayı yeğ-
leyen bir adamım, derdi.
Boş böbürlenmeler, şişinmelerin bol olduğu
bir toplumda yaşıyorduk o zaman da, ama da-
ha henüz bugünkü gibi "En büyük ben, başka
büyükyok" aşamasına gelmemiştik.
Usumi ise genel eğilimin tam tersine, işini
sessiz yapan, alçakgönüllü, öne çıkmaya hiç
gerek duymadan nice işler beceren bir kişiydi.
Hiç kuşkun olmasın ki, 1971 Haziranı'ndaki
çabalannı, başka bir yerden duymamış olsay-
dım, kendisi asla anlatmazdı.
Cumhuriyet'tekı işı de öyle. Herkesin yalnız
yaşının değil, kişıliğinin de doğurduğu bir say-
gı yüzünden "Sadullah Abi" dediği Usumi, san-
ki o yazılan yazan, o mücadeleyi veren kendisi
değilmışçesine bir tevazu içindedir hep.
Bir dönem CHP'den milletvekili seçildi. Ama
parlamenterlık gorevi bittikten sonra bile, o hep
seçmeninin sıkıntısının, derdinin peşinde oldu.
Bir gün bile "Eh artık benim bu işim bitti" de-
medi.
Çiftçi ile olan dostluğu oy hesabına dayanmı-
yordu. O yüzden de hâlâ devam ediyor.
Işte sana güzel memleketimin güzel insanla-
nndan biri.
BÎLDtRİLER ÎRAN'DA BASBLDI
Müslümanlara
ayaklanma çağnsı
ANK4RA (Cumhu-
riyet Bünosu) - Diyar-
bakır Emnıyet Müdürü
Gaffar Okkan ile 5 po-
lis memurunun şehıt
edilmesıyle ilgili ola-
rak başlatılan operas-
yonlarda yeni ipuçlan-
na ulaşıldı. Bir Hizbul-
lah militanının evinde
ele geçirilen belgede,
Türkiye'deki Müslü-
manlara ayaklanma
çağnsı yapıhyor.
Iran'da basıldığı belir-
lenen bildiriler, Iran-
Hizbullah bağlantısmı
yeniden gündeme ge-
tirdi.
Saldınnın ardmdan
başlatılan operasyon-
lar sürdürülürken her
geçen gün yeni ipuçla-
nna ulaşıhyor. Güven-
lik güçleri, Hizbullah
militanı Mehmet AM
Ergûl'ün evinde yap-
tıklan aramalarda çok
sayıda bildiri ele geçir-
di. Iran'dabasıldığı be-
lirlenen bıldirilerin,
Türkiye'de dağıtılmak
amacıyla hazırlandığı
öğrenildi. 'Müslüman-
lara' başlığını taşıyan
bildiri, Türkiye'deki
Müslümanlara ayak-
lanma çağnsı yapıyor.
Bu arada istihbarat
birimlerince hazırla-
nan son raporda da,
Hızbullah'ın toparlan-
ma içerisine girdiği ve
çalışmalannı hızlan-
dırdığına işaret edili-
yor.
Iliik yakalanırsa çözülecek
Emniyet kaynaklanna göre tsa Altsoy'un verdiği 6polisin şehit edilmesi talimatı, örgütün
Türkiye'deki üst düzeyyöneticilerinden Sülhaddin Ülükaracılığıyla teröristlere iletildi
DtYARBAKR (Cumhuriyet Bü-
rosu)-HüseyinVeBoğhı'nun öldürül-
mesinin ardından Hizbullah'ın başı-
na geçen şûra üyelennden Isa Alt-
soy'un, Emniyet Müdürü Gaffar Ok-
kan'a saldın emrini veren kişi oldu-
ğu tahminediliyor. Emniyet kaynak-
lanna göre 6 polisin şehit edilmesi
talimatı, örgütün Türkiye'deki so-
rumlusu Sülhaddin Ülük aracılığıy-
la teröristlere iletildi. Ülük'ün yaka-
lanması halinde suıkastın çözülece-
ği belirtiliyor.
17 Ocak'ta Istanbul Beykoz'da
gerçekleştirilen operasyonda Hüse-
yin Velioğlu'nun öldürülmesinin ar-
dından örgütün liderliğine Velioğ-
lu'nun hemşerisi olan ve kendisine
en yakın kişi olarak tanınan "Abdül-
kerim" kod adlı tsa Altsoy getirildi.
Altsoy'un tabanı içerisinde prestij
kaybeden örgütün yeniden canlan-
ması için "kanakan" anlayışıyla Di-
yarbakır'daki saldın emrini verdiği
belirtildi.
Emniyet kaynaklan bir süre Ak-
deniz sorumluluğu yapan Isa Alt-
soy'un örgüte yönelik yoğun operas-
yonlar sonrasında yurtdışına kaçtığı-
nı ve Almanya'yı üs tuttuğunu bildir-
di. Kaynaklar Altsoy'un yurt gene-
linde süren Hizbullah operasyonla-
nnda art arda üst düzey yöneticile-
rin yakalanması nedeniyle uzun sü-
re iletişim güçlüğü çektiğini, geçen
yılın ortalanndan sonra örgütün ka-
sası olarak bilmen Sülhaddin Ülükie
irtibata geçebildığini anlattılar.
1980 yılnıda Batman'da devlet
memuru olan îsa Altsoy, bir süre
sonra Hüseyin Velioğlu'yla irtibata
geçerek kayıplara kanşrı.
Hizbullah'ın bir süre için Akdeniz
bölge sorumluluğu görevini yürüten
Altsoy, örgütün kuruluş aşamasmda
Hüseyin Velioğlu ve diğer adamla-
nyla birlikte hareket etti ve kanlı ey-
lemlerin başlatıbnası için karar alan
5 kişilik ekibin içinde yer aldı. Alt-
soy ve Velioğlu; 1980 yılnıda Milli
Türk Talebe Birliği'nin (MTTB) ka-
patıhnasuıdan sonra Hizbullah'ı bir-
likte kurdular.
Örgütün yeni lideri Îsa Altsoy ile
Hizbullah'ın Türkiye'deki militanla-
n arasındaki koordinasyonu ise yine
üst düzey yöneticilerden Sülhaddin
Ülük üstlendi. Hızbullah'ın mali iş-
lerden sorumlu yöneticisi olduğu be-
lirlenen Mardin'in Mazıdağ ilçesi
nüfusuna kayıth Sülhaddin Ülük,
1992 yılında Diyarbakır 2 No'lu
Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde
Terörle Mücadele Yasası uyannca 3
yıla kadar hapis ve para cezası iste-
miyle yargılandı. Ülük tutuklu ola-
rak yapılan yargılanması sırasında
Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1 yıl
kadar kaldı. Diyarbakır 2 No'lu
DGM, yapılan yargılama sonrasında
yasadışı örgütlere üye olmak suçun-
dan Ülük'ü 1 yıl hapis ile 100 mil-
yon lira da para cezasına çarptırdı.
Mahkeme karannda Ülük'ün E tipi
cezaevinde tutuklu kaldığı süreyi
göz önüne alarak tahliye edılmesine
karar verdi. Dosya bu kararla Yargı-
tay 9'uncu Ceza Dairesi'ne gönderil-
di. Dosyanrn Yargıtay'daki incele-
mesinde, Ülük'ün yasadışı örgüt
üyesi olmakla suçlandığı, ancak han-
gi örgüt olduğunun dava dosyasında
yer almadığı gerekçesiyle hakkında
verilen karar bozuldu. Yargıtay
Ülük'ün, PİK (Partiya Islamiya Kur-
distan/Kürdistan Islami Partisi) üye-
si ohnak iddiasıyla yargılanması ge-
rektiğini belirterek bozulan dosyayı
yeniden^erel mahkemeye gönderdi.
Ancak Ulük kayıplara kanştı.
Uzmanlar ibadet yerlerinin Hizbullah'ın üssü olarak kullanıldığına dikkat çekiyorlar
Camilerdeki örgütlenme sürüyor
• Dinci teröristlerin
Okkan ve 5 polis
memurunu vurduktan
sonra gizlendikleri
Şehitlik Camii'nin eski
imamı Ubeydullah
Dalar da 20 Aralık
1992'de Hizbullah'ın
Ilimciler kanadınca
öldürûlmüştü. Camide
geçen yıl müezzinlik
yapan Mehmet Nuri
Yaz'ın da örgüt
bağlantısı nedeniyle
görevden alındığı
öğrenildi.
Yurt Haberieri Servisi -
Diyarbakır Emniyet Mü-
dürü Gaffar Okkan ve 5
polis memurunu şehit eden
teröristlerin eylem planınm
yapılmasında vegızknme-
de camilen kullandıklan-
nın açıklanması dikkatleri
örgütün ibadet merkezle-
rindeki yapılanmalanna
çekti. Okkan, öldürülme-
den önce yaptığı açıklama-
da, Diyarbakır'da 96 camı-
deki örgüt denetiminin yok
edildiğini açıklamıştı. An-
cak uzmanlara göre örgü-
tün cami yapılanması sü-
rüyor.
Teröristlerin Okkan'ı
vurduktan sonra gizlendik-
leri Şehitlik Camii'nin es-
ki imamı UbeyduDah Da-
lar da 20 Arahk 1992'de
Hizbullah'ın Ilimciler ka-
nadınca öldürülmüştü. Ca-
mide geçen yıl müezzinlik
yapan Mehmet Nuri Yaz'ın
da örgüt bağlantısı nede-
niyle görevden alındığı öğ-
renildi.
Caminin imamlığını sür-
düren Mehmet İhsan Elen
ise Okkan ve 5 polisin öl-
dürühnesi nedeniyle polise
ve müftülüğe ifade verdi.
Elen, katilleri cami avlu-
sunda görmediğini öne sü-
rerek "Patiama oldu. Trafo
patlaması sandım. Sonra
poüse ateş edildiğini gör-
dünT dedi.
Hizbullah bölgede yak-
laşık 15 yıldır camileri kul-
lanıyor. Orgüt özellikle kü-
çük yaşta çocuklan Kuran
/lizbuüah'm
SOvan'a bağh
Yolaç(Suse)
köyü 8 yıl önce
PKK'titerin
sakünsma
uğnutu^ı.
kursu adı altında buralarda
eğitiyor. Hizbullah'ın de-
netim sağladığı camilerin
büyük bölümü Batman ve
Diyarbakır'da. Batman'da
100, Diyarbakır'dada 150
kadar camide örgütlenen
Hizbullah aynı yapıyı Şan-
lıurfa, Mardin ve Gazian-
tep'te de sürdürdü.
Hizbullah'ın yakalanan
çok sayıda militanı DGM
ifadelerinde örgütlenme
için camileri kullandıklan-
nı, imamlan tehdıt ederek
etkisiz hale getirdiklerlni
ve bazen eylem sonrası si-
lahlan da buralarda sakla-
dıklannı anlatmışlardı.
Polis operasyonundan
kaçmak ve dikkat çekme-
mek için camileri hücre e-
vi olarak kullanan Hizbul-
lahçılar, camileri kendıle-
rine teslim etmeyen çok sa-
yıda imam ve müezzine
yönelik de saldınlar düzen-
ledi. Özellikle Batman ve
Diyarbakır'daki saldınlar-
da 14 imam yaşamuıı yitir-
di. Örgüt, Batman'da kaçff-
dığı bir cami yaptırma der-
neğı başkanını 11 ay bo-
yunca yeraltuıdaki sığuıak-
larda tutmuş daha sonra
serbest bırakmıştı.
Okkan başlatü
Cami örgütlenmelerinin
artması üzerine güvenlik
birimleri 1999 yılı içinde
camilere yönelik bir ope-
rasyonbaşlattı. Bir Hizbul-
lah itirafçısının anlatımla-
nndan yola çıkılarak Gaf-
far Okkan'm talimatıyla
Hizbullahçı
öldürülmüş,
birçoğuda
yaralanrmştL
KöydekiYolaç
Camii'nin
altında da
Hizbullah'ın
bir stğınağı
beürlenmiştL
Jandarma bu
sığmaktaçok
sayıda
yurttaşm
sorgubuHhğuu
saptanuşb.
Diyarbakır'da Suriçi ve
Bağlar beldelenndeki 11
camiye 1999'un son ayın-
da operasyon düzenlendı.
Üç gün süreyle düzenlenen
baskınlarda 250 kişi gözal-
tına alındı. Diyarbakır Em-
niyet Müdürlüğü yetkilile-
ri, operasyonlann yatsı na-
mazuıdan sonra gerçekleş-
tirildiğini belirterek şu bil-
gileri vermişlerdi:
"Yatsı namazlannı ce-
maaüe kıhnakisteyen sıra-
dan vatandaşlar, daha son-
ra evlerine çetdp gidiyor.
Ancak namazâardan sonra
gece bazı camiilerde geç sa-
atiere kadar kalan grupfau*
var. Operasyonlar bunlara
yönelik dûzenlendL Gözaü-
nnaahnan 250 kişiyatsı na-
mazlanndan sonra cami-
lerde kahp toplanti yapan
Hizbullahçüar. Ancak bu
faaülyedere kesinfikle izin
verihneyecek."
Güneydoğu'daki operas-
yonlann ardından güvenlik
güçleri camileri denetim
altında tutmaya başladılar.
llk başlarda Diyarbakır'da-
ki 44 camide sivil polisler
görevlendirildi. Camiler
yatsı namazlanndan sonra
kapatıldı. Bu şekilde örgü-
tün cami çalışmalan engel-
lendi. Gaffar Okkan'm yo-
ğun çabasıyla başlatılan
cami operasyonlannda yal-
nızca Diyarbakır'da 96 ca-
minin örgütün denetimin-
den çıkanldığı açıklanmış-
tı. Okkan da öldürülmeden
önce Hizbullahçılann cami
çalışmalannın önemli ölçü-
de gidenldığını söylemişti.
Diyarbakır Valısi Cemfl
Serhadk, örgütün cami ça-
lışmalannı geçen yıl Cum-
huriyet'e şöyle anlatmıştı:
"Hizbullah'ın sokaklar-
da ya da camilerde propa-
ganda yapma imkânı elm-
den ahiKh, ancak her yerde
değiL Biz şündi devletin bû-
tün camOerini kontrol ede-
miyoruz. Evet Diyarba-
kır'daki bütün camiler ve
bazı ilçelerdeki camiler
kontrol ediliyor, bu doğru,
ama diğerflkrdekicamüer
veva köylerdeki camiler,
larsal alanlardaki camiler
konrol edilebiliyor mu?
Tam kontrol sağlanmışör
diyemiyorum. Propaganda
faaByetieri, ev toplantüan
ve ziyaretkrde de oluyor.
Dokümanlarda bu bilgi
yer abyor. Bunlar izleniyor
tabü. Aynca kontrol edüen
camilerdebannamayan ör-
güt mensuplan,bu kontrol-
lerden uzaklaşmak için
kontrolü sağtanmamış di-
ğer Ulerdeki ve Uçelerdeki
larsal alanlardaki camilere
de gidiyor olabiBr. Bu ko-
nuda hepinüzin duyarh ol-
ması lazûn. Biz gerekK uya-
n w çağnlan illere ve ilçe-
lere yaptik."
Hizbullah'ın camilerde-
ki etkinliğinin azalması
üzerine çalışmalannı köy
ve ev toplanhlanna yönlen-
dirdiği açıklanmıştı.
MHP'li Bal, Okkan'a saldırıyı değerlendirdi
'Terördedönüm noktası'
SEKIAÇEŞ
ANKARA - Diyarbakır Emni-
yet Müdürü Gaffar Okkan'a yö-
nelik saldınyı değerlendiren
MHP'li Devlet Bakanı FarukBal.
olaym terör açısından bir dönüm
noktası olduğunu söyledi. Terör
örgütlerinin hiçbirinin Diyarba-
kır'daki eylem tarzını daha önce
kullanmadığını kaydeden Bal,
"Ya mevcut terör örgütleri yön-
tem değiştirdi ya da yeni bir terör
örgütü ile karşı karşıyayız" dedi.
Devlet Bakanı Bal, Diyarbakır
Emniyet Müdürü Okkan'a yöne-
lik saldınyı değerlendirdi. Türki-
ye'de eylem yapan mevcut terör
örgütlerinin şimdiye kadar böyle
bir yöntem kullanmadıklannı di-
le getiren Bal, şöyle konuştu:
"PKK daha çok kırsalda eylem
yapardı. Köyleri basar, insanlan
katkderdL Ya da karakollara yö-
neliksakunlarda bulunurdu. Hiz-
bullah hiçbir zaman bu rür e> lem
içine ginnedL Hasun gördükleri-
ni arkadan tek kurşunla veya sa-
orla ökJürürdü. Bir başka yöntem
olarakkaçırdığı insanlara vahşice
işkence yapryordu. Diğer sol ör-
gütier bombalama ya da uzaktan
silahla tarama eylemlerine girişi-
yor. Burada olay çok profesyonel-
ce gerçekleştirihniş."
Eylemin terör açısından bu: dö-
nüm noktası olduğunu kaydeden
Bal, "Ya mevcut örgütler yöntem
değiştirdi ya da yeni bir terör ör-
gütüile karşı karşryayız. Bu soruş-
turmadan sonra ayduılanacak"
değerlendirmesini yaptı.
Doğan: Emperyalist güçler harekete geçti
'Hizbullah taşeron' savı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - FP Grup Başkanvekili Avni
Doğan, Diyarbakır Emniyet Mü-
dürü Gaffar Okkan ve 5 polis me-
murunun öldürülmesme yol açan
terör olayının "ülkede yeni bir te-
rör dalgasmı başlatacağı'' kaygı-
sını dile getirdı. Doğan, "Hizbul-
lah; eli kanh terör örgütü olaym
içinde, ama taşeron olarak kuîla-
nıhnış olabiMr" dedi.
Avni Doğan, Diyarbakır'daki
olayın "potansiyel olarak
PKK'den daha tehlikeli, yedeğin-
de kanh olaylan birlikte getirebi-
lecek bir terör olayı olduğunu"
söyledi.
Türkiye'de yeni bir terör dalga-
sınm başlamasından kaygı duy-
duklannı kaydeden Doğan, ''Te-
röristlerin camide saklandıklan
haberierivar. Bu terördençok da-
havahim bir hadisedir. Halkcami-
lerinibu teröristlere karşı koruya-
cakbr. Ama devietimiz milktin
mabeüerini bu kirli güruhtan
mutlaka korumahdır" diye ko-
nuştu.
FP Grup Başkanvekili Doğan
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Emperyalist güçler harekete
geçmişlerdir, terör lobisi onlara
yardun etmektedir. Türkiye'nin
son 30 yıhnda kanh terör olaylan,
e\ lemler yaşandL Ancak bu son o-
lay basit bir terör hadisesi değiL
Bu, devletin resmen çökerttiğmi
açıkladığı bir örgütün tek başına
gerçekleştirebileceği bir eylem de-
ğiL Hizbullah; eli kanhterörörgü-
tü olaym içinde, ama taşeron o-
larak kuuaînhnış olabiBr.
w
vali serhadlı
'Saldunda
20süah
kuUanûdı'
MAHMUTORAL
Dh'ARBAKIR-Dıyarbakır Va-
lisi Ahmet Cemfl Serhadk, saldı-
nda 20 kadar silahın kullanıldığı-
nın kesinleştiğini açıkladı. Serhad-
h, silahlardan ikısinin daha önce
de iki faili meçhul olayda kulla-
nıldığınuı balistik raporlanyla or-
taya çıktığını belirterek "Soruştur-
mada somut deüUere ulaşıyoruz"
dedi.
Robot resimleri çızilen saldır-
ganlarla ilgili Ankara Emniyet
Müdürlüğü'ne ve Diyarbakır Va-
liliğı'nin açıkladığı telefon numa-
ralanna sayısız ihbar yapıldığı ve
bunlann tamamının değerlendiril-
diği bildirildi. Diyarbakır'da çok
sayıda hücreevıne baskın düzen-
Uı
leyen güvenlik güçleri, Şehitlik
Mahallesi'nde yakaladıklan bir ki-
şiyi emniyette sorguluyor. Gözal-
tındaki 400 kişiyle ilgili inceleme
ise sürüyor.
Diyarbakır Valisi Serhadlı, sal-
dınnın ardından gelişmeleri değer-
lendirmek üzere dün bir basın top-
lantısı düzenledi. Vali Serhadlı.
saldınnın yapıldığı çatışma alanın-
da 16 Kalaşnikofa ait 469, 2 Ma-
karof marka tabancaya aıt 10 ve 9
mm. çapındaki 4 tabancaya ait de
48 adet boş kovan ele geçirildiği-
ni söyledi.
Serhadlı, bir soru üzerine olayın
hemen öncesmde Şehitlik Mahal-
lesi'nin elektrik trafosuna sabotaj
dûzenlediği iddialanru yalanladı.
Serhadh, olay sırasında elektrik
kesintisi olmadığının TEDAŞ ra-
porlanyla saptandığını. iddianın
bölgedeki birkaç elektrik lambası-
nın yanmamasından kaynakladı-
ğım savundu.
Saldırganlann sayısı konusunda
kesin bir rakam söylemekten kaçı-
nan Serhadh, "Oiayda kuUandan
16Kalaşnikoftan 15'i teröristierta-
rafindan kuUanıhnış, aynca iki
Makaroftabanca kullandnuş, bun-
lardan biri olay yerinde bulundu,
diğerlerinindekovanlanelegecirB-
dL Siiahiann sayısına bakıkuğmda
17 kişi de olabüir, ama sayi söyle-
mek doğru ohnaz" diye konuştu.
Saldınnın ardından Diyarba-
kır'da başlatılan operasyonlar ge-
niş çaph sürdürülüyor. Güvenlik
birimleri, tüm ihbarlan tek tek de-
ğerlendirirken henüz tetıkçilere
ulaşılamadı. Diyarbalor'daki ope-
rasyonlan Emniyet Genel Müdür
Yardımcısı Ramazan Er, Terörle
Mücadele Daire Başkanı Süley-
man Eldzer, Diyarbakır Vali Yar-
dımcısı Hüseyin Nafl Atay, Terör-
le Mücadeleden sorumlu Emniyet
Müdür Yardımcısı BurhanGümüş
ve Terörle Mücadele Şube Müdü-
rü Büknt Yavaşoğhı koordine edi-
yor. Serhadh, Hizbullah'a yönelik
operasyonlan özellikle son 2 yıl-
da çok yoğun ve aralıksız sürdür-
düklerini belirterek "Bu çahşma-
lanmızda daha çok istihbarat bfl-
gflerine ağırhk verildi. Maalesef
buradabizimbeklediğimizm dışın-
da bir geh'şme oldu. Şimdi tüm
bunlan değerlendiriyoruz" dedi.
Öte yandan Mardin'den Diyar-
bakır merkezine gelen yolcu mini-
büsünden şüphelenen polis, aracı
uzun süre takibe aldı. Durdurulan
araçtaki, durumlan şüpheli bulu-
nan 7 kişi gözaltına alındı. Gözal-
tı sayısınuı 400'ün üzerinde ol-
duğu kaydedildi.