Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 OCAK 2001 CUMARTESİ
8 HABERLERIN DEVAM
m m
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
H Baştarafi 1. Sayfada
Gazetelerimize göre, Davos'tan Türkiye'ye övgüler
yağıyor".
Ne ki, raporun başlığı bu denli övgülerin nedenini açık-
hyor
"Bir fırsatlar ûlkesi Türkiye".
Türkiye'nin Avaıpa'nın en hızlı gelişen ekonomisi ol-
duğu ve bölgede beyaz eşya ile otomobil üretiminde li-
der konumuna geldiği vurgulanıyor.
Getecek 10 yılda yüzde 5.5 büyüyeceğimize değinili-
yor.
"Neden ftrsatlar ve cazip olanaklar ülkesi" diye övül-
düğüne baktığımızda -uzun süredir aleyhimize olduğu-
na inanarak- tartıştığımız kimi temel öğeler karşımıza çı-
kıyor.
Raporda yabancı çevrelerin iştahasını uyandıracak
yabnm alanlan da yazılı.
Bir köşeye sıkışan küçük habene göre; raporu Davos
toptantılannı organize eden Klaus Schwap, "Mesut
Vİonat'dan istedi" ve "redaksiyonunu bizzat üstlendi".
Enerji Bakanı ile bağlantılı yolsuzluk tartışmalanndan
yorgun çıkan Mesut Yılmaz (daha önce Dünya Ekono-
mik Forumu toplantılanna katılan iki cumhurbaşkanın-
dan sonra) Başbakan Yardımcısı olarak bugünlerde Da-
vos'ta
HertialdeyabancılarlaTürkiye'deki fırsatlan kaçırma-
malannı salık veren görüşmeler yapıyor.
Rapoaın bir bölümü ilginç mi ilginç. Ülkemize kazanç
açtstndan yabancı sermayenin güvenmesindeki "beş
temel nedeni" yazıyor.
(1) Işgücü maliyeti birçok Avrupa ülkesine göre düşük-
tür. (Hem Türkiye'de hem de Türkiye'de üretip dışarda
pahatıya satacağınız ürünleri çok ucuza mal eder, bol ka-
zanırsınız.)
(2) Türkiye, AB ile gümrük birliğı anlaşması nedeniy-
legümrükvergısiz mal satabilmektedir. (AB'den beş ku-
ruş almaksızın Avrupa ülketerine gümrük birliği olanak-
lan tanıyan başka bir ülke bulamazsınız.)
(3) AB'ye aday ülkeler arasında en büyük pazara sa-
hiptir. (Bir AB araştırmasına göre Türkiye'de daha pa-
halı olduğu halde Avrupa malını kendi ürettiği ucuz rnal-
larayeğleyen, gezen, tozan, eğlenen 5 mityonayakın in-
san çılgınca tüketiyor.)
(4) Aynca Türkiye; Asya, Avrupa ve Ortadoğu pazar-
lanna ulaşım açısından stratejik noktada bulunmakta-
dır. (Bu duyarlı coğrafı nedenden, sıralanan temel öğe-
leıie birlikte yararlanmayacak Batılı var mıdır?)
Son madde "Türkiye'nin (devlet adamlanmızın ifti-
haria sıksıkyinelediği) Avrupa 'nın en genç nüfusuna sa-
hip olduğunu" vurguluyor.
Gerçekte raporun başlığı "Enayi olmayın; haydi ftrsa-
ta" olmak gerekirdi ama; ne de olsa Batılılar nazik insan-
lar.
"iA//ngan"Türkiye'yi kışkırtmak istemiyor, bağcıyı döv-
meden üzüm yemenin gereğını elbette çok iyi biliyoriar.
Ya bu araştırma neyin nesi?
Peki ama cazip fırsatlar ülkesinde; TÜBİTAK gibi cid-
di bir kuruluşun aynı gün yayımladığı araştırmadaki yü-
rekter acısı rakamsal saptamalan ne yapacağız?
Araşbrma, (4 kişilik bir aılede gıda gereksiniminin 177
milyon, asgari ücretin net 102 milyon olduğu) Türkiye'de
nüfusun yüzde 41.9'unun 150 milyon liranın altında ge-
lire sahip olduğunu ilan etti.
150 ile 300 milyon gelirli orta-alt grubu nüfusun yüz-
de 33.1 'i. Üst-orta grup yüzde 7.9. Ama dikkat; yaşa-
mın kaymağını yiyen üst gelir grubu yüzde 2.8!
Şimdi manşetimizi atalırrv. TUBİTAK nüfusun yansmın
ayda 150, en çok 300 milyon lıradan (nüfusun yüzde 75'l)
dûşük gelirie -tabii buna yaşamak deniliyorsa- yaşadı-
ğını açıklarken, Davos'tan pembe tablo.
Bu manşeti Başbakan'a beğendırebılene aşkolsun! Is-
terseniz deneyin ve (geçende söylediği gibi) alın yanıtı:
"Sotvnlan gerçek boyutlanndan fazla abartarak ruh-
lannızdaki karanlığı topluma yansıtmayınız."
Zira ona göre, "her yer karanlık olsa da pûr nur Baş-
bakanlık".
Mutlu yaşama yeter de artar bile! ^ -.
Ajanlı günler başhyor
ANKARA (Cumhuri-
yet Bfirosu) - Çetelerle
mücadele çerçevesinde
Çikanlan yönetmelik, a-
jan kullanılması ile yurti-
çi ve yurtdışındaki tüm
görüsmelerin dinlenebil-
mesine olanak sağlıyor.
Cumhunyet savcılannın
izin ve denetiminde yapı-
lacak telefon dinleme ve
izlemeler, emniyet güçle-
rini, suç işlemesınden
"şüphe" edilen kişilerin
tûm iletişim araçlannın
dinlenmesmde yetkıh kı-
byor. Yönetmelıkte "giz-
ligörevti" olarak adlandı-
nlan ajanlar, suç işlediğı-
ne ilişkin güçlü belirtiler
olan kışınin "her faaüye-
tini" teknik araçlarla gö-
zetleyecekler.
Çıkar Amaçh Suç Ör-
gütleriyle Mücadele Ya-
sası'nın Uygulanmasına
İlişkin Yönetmelik, Res-
mi Gazete'nin dünkü sa-
yısında yayımlandı. Yö-
netmelik ve yasanın ikin-
ci maddesindeki "iletişi-
min dinknmesi veya tes-
piti'' ile 10. maddesinde-
ki "gfatitiğin ihlali yetkili-
lerin sorumluluğu ve ce-
zalandmlması"na ilişkin
kararlann alınması ve
bunlann uygulanmasın-
da uyulacak esas ve usul-
ler belirlendi.
Buna göre, iletişimin
dinlenmesi veya tespiti
talep ve kararlannda,
"iletişimidmlenecekveya
tespit edilecekkişiıün eğer
bfimiyorsa kimliği, ileti-
şün araçjanna aittür, nu-
mara, frekans gibi bflgi-
ler, karann hangi suçun
sorusturulması için isten-
diğivebusuçaUişkinkuv-
vetli bdirtflerin neler ol-
duğu, dinleme veya tespit
süresi, gerekli hallerde ile-
tişim aracına ait ve iletişi-
min içeriği dtşında kalan
kayıtiann da tespit edile-
bileceği, gerekli hallerde
iletişim araeuun bulun-
duğu yerin tespiti ve baş-
ka bir tedbir ile faifin be-
tirlenınesi, ele geçirUmesi
veya suç delillerinin eWe
edilmesinin mümkün ol-
madığı hakkmdaki açık-
lama" hususlan yer ala-
cak. Yönetmelikte, ahna-
cak "tedbirierin" kapsa-
mı çok genış tutuldu.
Yurtdışı görüşmeleri
de dinknebilecek
Yönetmehğe göre, din-
lenilen iletişim araçlan-
nın dinlenilmesi öngörü-
len kişiye ait olması koşu-
lu aranmayacak. Dinleme
karan, yurtdışı görüşme-
lerini de kapsayabilecek.
Yönetmeliğe göre dinlen-
me, iletişimin kayda alın-
ması suretiyle yapılacak
ve gizlilik kurallanna
"tam olarak" uyulacak.
Dinlenmeye son verildi-
ğinde bir tutanakla tespi-
tin sonuçlandığı belirtile-
cek. Kanunda öngörülen
suçun veya suçlann izle-
nen kişi tarafindan işlen-
diğine ilişkin şüphenin
ortadan kalktığı hallerde
tedbirin uygulanması so-
nucu elde edilen verileT,
cumhuriyet savcısının de-
netime altında ve en çok
10 gün içinde kolluk tara-
findan yok edilecek. Izle-
nen kişinin yaşamının ne-
redeyse her anı izlenebi-
lecek. Gizli izlenen kişi-
nin her türlü faaliyeti tek-
nik araçlarla gizli olarak
gözetlenecek, izlenecek,
ses ve görüntü kaydı alı-
nabilecek.
Gizli görevli kullanıl-
ması talebi, kanunda ön-
görülen diğer tedbirierin
yeterli olmadığının anla-
şılması halinde kolluk ta-
rafından cumhuriyet sav-
cısına iletilecek.
Camîde gîzlendiler
• Baştarafi 1. Sayfada
laşnikof a ait olduğu belirlen-
di. Aynca bulunan 45 adet Ba-
rabellum mermisinin de koru-
malarca atıldığı anlaşıldı.
Diyarbakır Emniyet Müdürü
Okkan ile özel kalem müdürü
Mehmet Kamah, korumalar
Mefamet Sepetçi, Mustafa Din-
çer,AtiDaDurmuş ve Selahattin
Baysoy'un şehıt olduğu silahlı
salduıyla ilgili soruşturmarun
ilk sonuçlan ortaya çıkmaya
başladı. Saldınnın gerçekleştiği
yerde olay yeri inceleme ekip-
lerince yapılan araştırmanın ar-
dından, 200 metrelik alanda, 3
ayn noktada 466 mermi kovanı
bulundu. Saldırganlannbu alan
içinde beşerli gruplar halinde
gizlenip çapraz ateş açtıklafı ve
olaydan çok kısa bir süre önce
saldm noktalanna dağıldıklan
belirlendi. Balistik incelemele-
rinin ardmdan mermilerin 15
farklı Kalaşnikof'tan çıktığı be-
ürlenirkenböylece saldınyı ger-
çekleştirenlerin sayısuım 15 ol-
duğu varsayımı ağırlık kazandı.
Saldırganlann, suikastın ar-
dından olay yerinin birkaç met-
re ilerisindeki Şehitlik Ca-
mii'nde gizlendikleri anlaşıldı.
Bu cami, Hizbullah'ın Diyarba-
kır'da bir dönem etkin olduğu
camiler arasmdayer alıyor. Sal-
dırganlann el bombasıyla yak-
laşık 185 mermiyi de camiden
attıklan belirlendi. Olay yerin-
de bulunan Makarov silahı ile
buna ait 3 mermi kovanı dışın-
da başka silah da ele geçirildi.
Okkan'ın aracının yalnızca ka-
portasında 44 kurşun deliği sa-
yıldı. Olay yerinde bulunan ko-
vanlar arasından bazılannın, ka-
rakoldaki nöbetçinin kullandığı
Kalaşnikof a ait olduğu belir-
lendi. Aynca bulunan 45 Bara-
bellum mermisinin de koruma-
larca atıldığı anlaşıldı.
Emniyet Genel Müdürlü-
ğü'nden bölgeye gönderilen
özel ekibi ve operasyonu eski
Diyarbakır Emniyet Müdürü,
Emniyet Genel Müdür Yardım-
cısı Ramazan Er'in koordine et-
tiği bildirildi. Kentte operasyon
başlatan güvenlik güçleri, yüz-
lerce kişiyi gözaltına aldı. Bun-
lardan 41 'i Hizbullah uzmanla-
nnca sorgulanıyor. Suikast ye-
rinde bulunan saldırganlara ait
1 Kalaşnikof un Hizbullah tara-
findan daha önce bir cinayette
kullanıldığı belirlendi.
'Elinde Kalaşnikof vardı'
Olay yerinin yakınında bulu-
nan berber SerdalBarasi "Silah
seslerinin yanı sıra bomba sede-
ri de gekü Sonra biz hemen içe-
ri girdik. O sırada tammadığımız
bir kişi tçeri girdi. Elinde Kalaş-
nikof vanü. Bizi yere yaünh. O
sırada eü tetiğe değdivesflah pat-
ladL Sonra dükkândan çıkıp git-
û. Bir ara telsiz duydum" dedi.
Yarah poüsler anlattyor
Saldm sırasında yaralanan
polisler Fatih Gökçek, Musta-
fa Dinçer, Nuri Bozkurt ve Ve-
h Göztepe'nnı Dıcle Üniversi-
tesi Tıp Fakültesi Hastane-
si'ndekı tedavisi ise sürüyor.
Sağlık durumlan iyiye giden
polis memurlan AA'ya yaptık-
lan açıklamada saldiıyı şöyle
anlattılar: "Emniyet Müdürlü-
ğü'nden çıküktan sonra Sezai
Karakoç Bulvan'nda seyret-
meyebaşladık. Vaüliğe gidi\ or-
duk. Önde motorize ekipler bu-
lunuyordu. Bizler önce gider-
ken birden arkadan silah sesle-
ri duyduk. Şehh olan arkada-
şım emniyet müdürümüze sal-
dın olduğunu söyledL Biz de
hemen döndük. 3 kişiyi gör-
dük; 3'ü de sakalh, içlerinden
biri ise şalvarhydL 3 kişi gör-
dük. ancak. her taraftan ateş
açdıyordu. Biz de yere yaüp ateş
etmeye başladık, Ateş açanlar
en az 10-15 kişiydL Önden, ar-
kadan yandan ateş ediüy ordu.
Ortalık adeta cehenneme dön-
mûştû. Biz yerimizden kalkıp
tam olarak yanlanna yaklaş-
maya çahşük. Bu sırada bom-
ba atnlar. O sırada yaralandık.
Daha sonra ara sokaklara doğ-
ru kaçtdar."
Bu arada, Diyarbakır Valiliği
yaptığı yazılı açıklamayla Em-
niyet Müdürü Okkan ve arka-
daşlannı şehit eden teröristlerin
bildirümesi için ihbartelefonla-
nnı duyurdu. Ihbarda bulunula-
bilecek telefon numaralan şöy-
le sıralandı: 04122247487/0412
2248844/0412 23389 02/0412
2338903/0412 2338904/155
Bursa'da araç soruşturması
Saldmnuı hemen ardmdan o-
lay yerinden uzaklaşan araçla il-
gili araştırma da devam ediyor.
Olayda kullanıldığı iddia edilen
16 YT 375 plakah otomobil
hakkkmda, Bursa Emniyet Mü-
dürlüğü ön soruşturma başlattı.
Bursa Emniyet Müdürü Aydın
Genç Bursa plakah bordo renk-
li Ford marka otomobilin, Al-
manya'da işçi olarak çalışan
Nazmi Kaplan'a ait olduğunu
belirlediklerini bildirdi.
Tetikçilerin adları
ana iddianamede
DhARBAKm(CumhuriyetBûro-
su)- Diyarbakjr Emniyet Müdürü Afi
Gaffio' Okkan ve 5 arkadaşını şehit
ettiği belirlenen Hizbullahçı terörist-
lerden Hüseyin Sanağaç, Ramazan
Elmas ve Haydar Soimaz'm adlan,
Okkan tarafindan açıklanan 26 kişi-
lik tetikçi listesinde yer aüyordu. Te-
tikçilerden bazılarının adlan aynca,
örgütün üst düzey siyasi kanat yöne-
ticisi EdipGûmûş ve askeri kanat so-
rumlusu Cemal Tutar'ın da yargılan-
dığı 15 sanıkiı dava dosyasındaki ey-
lemlerde geçiyor. Iddianameye göre
tetikçi Elmas, Sanağaç ve Solmaz
İ994 yıhnda Güneydoğu'da işlenen
çok sayıda cinayet eyleminde yer
alıyordu. 1994 yılmda Kaynartepe
semtinde Elmas'm, Bahri Tekin ve
Abdulhalim Aitunal'm silahlı saldın
sonucu olay yerinde, Mehmet Aü As-
lan'ın da kaçınlıp sorgulanmasından
sonra Ergani yolu üzerinde öldürül-
mesı olaylanna kanştığı iddianamede
yer alıyordu.
Talimatİsa
Altsoy'dan mı?
Haber Merkezi - Diyarbakır tl
Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'a
yönelik silahlı saldınyla ilgili ola-
rak Almanya'nm günlük siyasi ga-
zetelerinden Der Tagesspiegel,
ölüm emrinin Almanya'dan gehniş
olabileceğinı yazdı. Istanbul Emni-
yet Müdürü Kazım Abanoz da su-
ikast emrinin Almanya'da bulun-
duğu öne sürülen ve Hüseyin Xe&-
oğlu'nun öldürülmesinin ardmdan
şeriatçı terör örgütü Hizbullah'ın
en önemli ismi Isa AHsoy tarafin-
dan verildığı ihtimali üzerinde du-
rulduğunu belirtti.
Almanya'nm günlük siyasi ga-
zetelerinden Der Tagesspiegel'de
Susanne Güsten imzasıyla yayım-
lanan haber-yorumda, Türk gû-
verdik güçlerinin, örgütün yeni li-
den Isa Altaoy üzerinde durdukla-
nnı yazan gazete, bu kişinin yak-
laşık 1 yıl önce sahte pasaportla Al-
manya'ya kaçtığı şeklinde bilgi bu-
lunduğunu kaydetti.
Sağlık Bakanı
Durmuş'a tepki i
HaberMerkezi-Dıyarbakır'dauğradı- '
ğı saldın sonucu şehit olan polis memu-
ru Atflla Durmuş'un cenazesıne katılan
Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un, terör
örgütü DHKP-C'nin AlevüeT adınaterör
yaptığı şeklindeki açıklaması, yurttaşla-
raı büyük tepkisini topladı. Durmuş, ba-
zı siyasi partilere yönelik suçlamalarda
dabulunarak "FarkhsiyTasipartieremen-
sup ohnak PKK'ye hoş görünmenin ge-
rekçesi oiamaz, DHKP-C'yi arkalarma
ahnanın gerekcesi oiamaz" dedi.
Bakan Durmuş'un yakuıı poüs memu-
ru Atilla Durmuş'un cenazesı, dün Kı-
nkkale'de düzenlenen törenle toprağa
venldi. Durmuş,
u
Ate\ikardeşiennvbK-
ler sizi seviyoruz. Ahmet Yesevi Oca-
ğı'ndan, Haa Bcktaş Ocağı'ndan yetişen
herkesi soiyonız. Hz. Ali'yi seviyoruz,
Ehübeyti seviyoruz, ama sLan adınıza te-
rör yapan, sizi aldatmaya çahşan o
DHKP-C denenleri sevmiyoruz" dedi.
Durmuş'un konuşmasını televizyonlar-
dan izleyen çok sayıda yurttaş, gazetemi-
zi arayarak tepkilerini dile getirdi.
Gaffar Okkan
9
a hüzünlü tören
Ytart Haberleri Servisi - Hiz-
bullah tarafindan katledilen Di-
yarbakır Emniyet Müdürü Gaf-
far Okkan dün memleketı Hen-
dek'te düzenlenen görkemli bir
törenle toprağa verildi. Binlerce
kişinin katıldığı törende terör
nefretle kınandı. Muhafazakâr
bir kesimin oturduğu Hendek'te,
"Kahrolsun Hizbullah" pan-
kartlan açıldı.
Gaffar Okkan için dün mem-
leketi Hendek'te Cumhuriyet
Alanı'nda düzenlenen törene
tçişleri Bakanı Sadettin Tantan,
Çahşma ve Sosyal GüvenUk Ba-
kanı Yaşar Okuyan, Emniyet
Genel Müdürü Turan Genç, es-
ki tçışlen Bakanı Mehmet Ağar
ile eski Ulaştırma Bakanı Nec-
det Menzir, Sakarya Valisi Ca-
hit Kıraç, Diyarbaİar Valisi Ce-
mil Serhadh ile 40 ilın valileri ve
emniyet müdürleri katıldı. Tö-
rende Okkan'ın "Fahri Başka-
nı" olduğu Diyarbakırspor tam
kadro olarak törene kaüldı. Çev-
re kentlerde yaşayan Diyarba-
lorlılar da Hendek'teki cenaze
törenine kaüldılar.
Tören öncesinde Tantan,
Genç, Serhadlı ile il emniyet
müdürleri, şehit emniyet müdü-
rü Okkan'm babasının evine ge-
lerek ailesine ve yakınlanna
başsağhğı dilediler. Okkan'm
naaşı tören alannıa götürüknek
üzere evden çıkanlırken Sakar-
ya II Müftüsü Ahmet Şark dua
etti. Daha sonra Okkan'ın naaşı,
tekbir sesleri arasmda yurttaşla-
nn omuzlannda tören alanına
kadar taşmdı. Bu sırada törene
katılanlar gözyaşlanm tutama-
dılar. Okkan'ın cenazesinin tö-
ren alanına taşınması sırasında
yurttaşlar, "Kahrolsun PKK,
kahrokun terör", "PoKse uza-
nan eDer kuTİsuı" sloganlannı
attılar. Yurttaşlar aynca "Senöl-
medin kaDbimizdesin, terör or-
tammda beslenenler,bu miOeter
geç yakanıza yapışacaktır",
"Katiller yakalansuı, şehitkrin
kanıyerdekahnasm" yazılı pan-
kartlar da taşıdılar. En çok dik-
kati ise "Kahrolsun Hizbullah"
pankartı çekti. Aynca ilçede
yurttaşlar, kepenklerini kapata-
rak camlanna "Şehitcenazemiz-
den dolayı işyerimiz kapahdır"
yazılan astılar. Araçlara ve iş-
yerlerine siyah kurdele takıldı.
Ilçenin çeşitli yerlerine siyah
bez üzerine yazılı "Başunız sa-
ğolsun" pankartlan ile binalara
Okkan'm resimleri asıldı.
Öğrencüer karneterine
fotoğrafinıyapıştırdı
Karne alan öğrencilerin kar-
nelerinin üzerine Okkan'm fo-
toğrafinı yapıştırmalan dikkat
çekti. Saygı duruşu ve lstiklal
Marşı'nm okunmasıyla başla-
nan törende, Okkan'ın özgeçmi-
şi okundu. Içişleri Bakanı Sa-
dettin Tantan, "Sakarva vadisin-
de yetişen insanlara, aikterinm,
ülkeye hizmet etmenin ibadet ol-
duğunu aşıladığuu, şehit emni-
yet müdürü Okkan'ın da bu dû-
şünceterieyetiştirildiğini" söyle-
di. Okkan'm hızmetı ibadet sa-
yarak çalıştığını, böylelikle hal-
kın sevgisini kazandığını anla-
tan Tantan, "Kendisine yapdan
saldınnın nefreti bütün ülkeye
yayıku. Diyarbakır'da dün yaşa-
nan sahne, halkuı teröre tepldsi-
ni, nefretini gösteriyor" dedi.
Gaffar Okkan'm yetişmiş "en
nitelikli, en cesur, en iyi emniyet
müdürü olduğunu" ıfade eden
Tantan, "O çok üstün görevlere
faytk bir kardeşimizdi. Diyarba-
ku-'da biraz daha kahnak iste-
mesi, oraya hizmet etinesi, o in-
sanlara karşı büyük sevgisinin
ifadesiydi" diye konuştu.
Emniyet Genel Müdürü Tu-
ran Genç de katillerin bir an ön-
ce bulunacağını ve adalete tes-
lim edileceklerıni söyledi.
DSP VE MHP'LtLER MÜKERRER OY KULLANINCAİZGİ TOPLANTTYI SONA ERDtRDt
TBMM'de 'yoklama' sahtekârbgL
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Üctidar partilerince ha-
zırlanan ve TBMM'de muhale-
fetin gücünü zayıflatan içtüzük
değişikliği, TBMM Genel Ku-
rulu'nda kavgaya neden oldu.
Muhalefet sözcüleri sık sık ka-
rar yeter sayısı aranmasını iste-
yerek engelleme yapmaya çalı-
şırken baza DSP ve MHP millet-
vekillerinin yoklama sırasında
mükerrer oy kullandıklan sap-
tanınca oturumu yöneten TB-
MM Başkanı Ömer İzgi toplan-
tıyı kapattı. Ancak genel kuru-
lun kapanması kavgayı önleme-
di. FP ve MHP'liler arasmda i-
tiş kakışa varan sert tartışmalar
yaşandı. FP Rize milletvekili
Mehmet Bekaroğlu, MHP'lile-
rin "silahlanna davrandıklan-
nı" savunarak "Eşkıya bunlar.
Hepsinin beUnde sflah var" di-
ye bağırdı. tktidar partileri, iç-
tüzük değişikliğiyle, yasa gö-
rüşmeleri sırasında muhalefetin
soru sorması ve önerge verme-
sine kısıtlama getirmeyi amaç-
lıyor.
TBMM'de daha önce 12
maddesi kabul edilen ancak
muhalefetin engellemeleri ne-
deniyle görüşmeler uzaymca
Anayasa Komisyonu'na geri
çekilerek 58 maddeden 8 mad-
deye indirilip yeniden düzenle-
nen içtüzük değişikliği, dün gö-
rüşülmeye başlandı. Iktidar ve
muhalefet milletvekilleri ara-
smda sert tartışmalara neden
olan içtüzük değişikliğinin 1.
maddesiyle ilgili bir önergenin
oylaması sırasında bazı MHP ve
DSP milletvekillerinin müker-
rer oy kullandıklan saptandı.
Bunun üzerine oturumu yöne-
ten TBMM Başkanı İzgi "Tees-
süf ederim. Bir daha böyie bir
şey ohırsabu yola başvuranlann
KÜnlerini tek tek açıklarun" di-
yerek toplantıyı sona erdırdi.
Genel kurul salonundaki oyla-
ma sırasında tırmanan gerilim,
bu olay üzerine FP ve MHP'li-
ler arasmda kavgaya dönüştü.
Genel kurulun kapanmasına
karşın milletvekilleri salondan
aynhnayarak kavgayı sürdürdü.
FP'den Mehmet Bekaroğlu, Az-
mi Ateş, Lütfü Yahnan, NazbIb-
cak, MHP'den ise Mustafa Ver-
kaya, Mustafa Zorhı ve Nidai Se-
ven başta olmak üzere çok sayı-
da milletvekilinin katıldığı tar-
tışma itiş kakışa dönüşürken ba-
zı milletvekillerinin ve idare
amirlerinin devreye girmesiyle
kavga güçlükle önlendi.
Görüşmeler sırasmda ANAP
Grup Başkanvekili Zeki Çakan
ve MHP Grup Başkanvekili ts-
mail Köse muhalefetin suiıstı-
malleri nedeniyle böyle bir dü-
zenlemeye gereksinim duyuldu-
ğunu savundular. FP ve DYP
milletvekilleri, iktidar sözcüleri-
ni sıra kapaklanna vurarak pro-
testo edince, izgi sık sık "Söz
ahn,bağınp çağarnayın.Beni 68.
maddeyi uygulamakzorunda tn-
rakmayuı" uyansında bulundu.
FP Grup Başkanvekili Bülent
Annç, görüşmeler devam eder-
ken düzenlediği basm toplantı-
suıda "TBMM'de bir hukuk fa-
dası yaşanryor, bir cinayet işieni-
yor. Muhalefetin görevini yap-
ması, değisiklik önergesi verme-
si, soru sorması engelleniyor.
Adeta Takrir-i Sükûn Yasası ç>-
kanlaraksöylenilenlereitirazet-
meyen bir meclis ve halk istetû-
yor" diye konuştu. Annç, içtü-
zük değişikliği önerisinin " yûz
kızardcı,utançverici" olduğunu
savundu.
W V
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
harcadığı çabadan emniyet müdürlüğünün yanı
sıra belediye başkanı, milletin vekili gibi hareket et-
mesine kadar onlarca güzellik var. Bütün bunlann
yanında bir gerçek daha van
Okkan son derece vahşi bir saldın sonucu öldü-
rüldü.
Bunu gerçekleştiren örgütün önümüzdeki dönem
hedefi ne?
Okkan'ın halkla kaynaşma, topluma güven verme
yolunda dikkat etmesi gerekenler yok muydu?
Terör örgütünün böylesine profesyonel bir eylemi
gerçekleştirebilmesi için Okkan'ın Emniyetten çıkı-
şını ya da programını öğrenmiş olması gerekmiyor
mu?
Biryıldır Hizbullah operasyonlan sürüyor, alınan y-
ol nedir? Hizbullah'ın belini kırdık diyenler şimdi ne
diyor?
Olaydan çıkan olan yakın-uzak komşulanmız-müt-
tefiklerimiz var mı?
Okkan'ın katlinin ardmdan oluşan duygusallıklann
yanı sıra, yukandaki soru-gerçeklerin de dikkate alın-
ması gerekiyor.
•••
Diyarbakır olayı karşısında FP'lilerin takındığı tu-
tum manidar. Önceki gün ve dün Meclis çatısı altın-
daki FP'lilerden terörü kınamanın ötesinde degerien-
dirmeler geldi! Milli Eğitim Komisyonu'ndaki FP'lile-
re göre, terörle Hizbullah adını aynı anda anmamak
gerekiyor...
Dün bir basın toplantısı düzenleyen FP'li Suat Pa-
mukçu'nun yorumu da şu oldu:
Terör olaylannın ardında manevi eğitim eksikliği
yatıyor..."
FP, gelişmeleri hâlâ salt kendi penceresinden de-
ğerlendirmeye devam ediyor!
•••
Söz FP'den açılmışken bu partinin içindeki arayış-
lara da değinelim. Partinin sistemle oynamaya bayı-
lanlanndan Recep Tayyip Erdoğan, yasaklı olup ol-
madığını saptamak üzere yeni bir yöntem geliştirdi.
Buna göre, Erdoğan'ın durumuna uygun bir kişi si-
yasete atılıp öne geçecek. Bu kişiye izin verilirse,
"Demek ki benim deyasağım kalkmış" deyip "Ya Al-
lah" nidalanyla fıriayacak.
Sözün kısası Erdoğan, mayın eşeği anyor...
Demokrasiyı, kendisini istediği yere götürecek bir
tramvaya benzeten Erdoğan, anlaşılan hukuku da
mayına benzetiyor.
Yap-mayın!
•••
Beyaz Enerji Operasyonu, Diyarbakır olaylannın
ve anayasa değişikliği tartışmalannın gölgesinde kal-
dı. Bu operasyonun etrafında, sıstemi karaya değil
de rayına oturmuş bir ülkede "olmaz, oiamaz" de-
necek şeyler dönüyor.
Ikisini paylaşalım... İlk aşamada gözattına alınıp
sorgulanan, ardmdan salıverilen Enerji Bakanlığı
Özelleştirme Dairesi Başkanı Seçkin Ülgen, önce-
ki gün Meclis'teydi. Elektrik Piyasası Yasa Tasansı
görüşülürken Bakan Ersümer'in hemen arkasında
görev yaptı. Beyaz Enerji Operasyonu çerçevesinde
hakkında soruşturma yapılanlar için "suçlu" dene-
mez. Kaldı ki davanın nasıl açılacağı, kimleri kapsa-
yacağı da belli değil. Ancak, soruşturma kapsamın-
da olan bir kişinin aktif görevini sürdürmesi, bakan-
lığın operasyona bakışının cıddıyetinı ortaya koyuyor.
Ersürnen,affedersınız Ersümer hakkmdaki gen-
soru görüşülürken topu Danıştay'a atmış, "TEAŞ
Genel Müdürü Zeki Köseoğlu'nun görevden alın-
ması için Danıştay'a başvurdum, işlem yapmadılar"
demişti. Buna Danıştay'ın en tepesinden, Başkan
Nuri Alan'dan yanıt geldi:
"İddia doğru değil, tersine, bakanlıktan gelenya-
zı Köseoğlu hakkında işlemyapılmaması yönûndey-
di..."
Yargı önyargıya karşı!
* • •
Fransa'nın 18 Ocakta oybirliğiyle yasalaştırdığı
soykınmı ıddiasına tepkiler sürüyor.
Son olarak Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar
Aliyev'ın Fransa gezisinde olaya yeterince değin-
mediği iddia edildi. Haberlere dikkatli bakıldığında
Aliyev'in gerekli yerde gerekli şeyleri söylediği anla-
şılıyordu, ama Hk haberin yarattığı kınklık devam et-
ti...
öteki Orta Asya cumhuriyetlerindense pek ses
yok...
Ister misıniz, Türk cumhuriyetleriyle aramıza bir de
Ermenistan girsin!
ankcum@ttnetnettr
FP dcıvcısı haftaya
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Anaya-
sa Mahkemesi, FP'nin
kapatılması istemiyle
açılan davayı 30 Ocak
Salı günkü gündemine
aldı. Yüksek Mahke-
me, Yargıtay Cumhu-
riyet Başsavcıhğı'nca
FP kongresiyle ilgili
gönderilen kasetlerin
kanıt olarak kabul edi-
lip edilmeyeceğini de-
ğerlendirecek.
Yüksek Mahkeme,
FP'nin 14 Mayıs 2000
tarihinde yapılan 1.
Olağan Kongresi'nde
hükümet komiseri ta-
rafindan tutulan rapo-
run onaylı örneğinin
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı'ndan is-
tenmesini de karar al-
tına ahnıştı. Başsavcı-
lık, mahkemenin bu is-
teklerini 22 Ocak Pa-
zartesi günü Anayasa
Mahkemesi'ne ilet-
mişti.
Anayasa Mahkeme-
si Başkanı Mustafa
Bumin daha önce yap-
tığı açıklamada, baş-
savcılıktan gelen bilgi
ve belgeler doğrultu-
sunda FP kongresine
ilişkin söz konusu
bantlann kanıt olarak
kabul edilip edihneye-
ceğinin değerlendirile-
ceğini bildirmişti.
Ankara Yeşil Kuşak
Projesi içinde yer alan
Anayasa Mahkemesi
Başkanlığı ile Sayıştay
Başkanlığı tarafından
oluşturulacak hatıra
ormam fidan dikim tö-
renine Anayasa Mah-
kemesi Başkanı Mus-
tafa Bumin, Sayıştay
Başkanı Mehmet Ka-
mil Mutluer ve Orman
Bakanı Nami Çağan
katıldı.
Bumin, bir gazeteci-
nin "Anayasa değişik-
liği yapıhrsa Adalet Ba-
kanımız,bunun FP'nin
işine yarayacağmı söy-
ledL Bunu nasıl değer-
lendirryorsunuz" soru-
suna, "Ne kadar uğraş-
samz beni, birkaç gün-
dür tartıştığımız konu-
lara çekemezsiniz"
karşılığmı verdi.
FP'nin kapatıhnası-
na ilişkin sürecin hız-
landınhp hızlandınl-
mayacağma ilişkin so-
ru üzerine Bumin, "Bu
olaylann bizim süreci-
mizüzerinde olumhıya
da olumsuz bir etkisi
olmaz" dedi. Anayasa
Mahkemesi, Şartla Sa-
lıverme ve Cezalann
Ertelenmesine İlişkin
Yasa'nın bazı madde
ve düzenlemelerinin
iptali istemiyle yerel
mahkemelerden yapı-
lan başvurularda ilk in-
celemeyi de yapacak.