Katalog

ÇumhuriyeC İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: fbrahim Yıldız • Sp- rumlu Müdür: Fikret 11- kiz 9 Haber Merke- zı Müdürü: HakanKara lstıhbarat Cengiz \ ıldırım 0 Ekonomı Özlem Yüzak • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Vücelman 0 Makaleler Sami Karaörcn 0 Düzeltme AbdullaJı V azıcı 0 Fotoğraf Erdoğao Koseoğlu 0 Bılgı- Belge Edibe Bugra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç 0 Avropa Temsılcısı Gûray Öz Yayın Kurulu. tlhan Selçuk (Başkan), Orban Erioç, Hikmet Çetinkava, ŞOkran Soner, Ibrahim Yildız, Orban Bursalı, Mustafa Balbav, HakanKara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav Ataturk Bulvan No 125,Kat4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 0 Izmır Temsıkısı Serdar Kınk, H ZıyaBK 1352S 2/3Tel 4411220, Faks 44191170AdanaTemsücısı Çetin Yigenoğlu, Inonu Cd 119 S No 1 Kat 1, Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Müessese Mudurû Üstün Akmen 0 Koordmatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener 01dare Hüseyin Gflrer 0 Satış FaziletKuza MED^A C: • Yönetım Kunılı Başkanı - Genel Müdür Gvlbiı Erdurın # Koordınator Rrtıı Işttmaıı • Genel MudürYardımosı Se\d»Çob«ıı Tel 514 07 53 5139580-513846<>61.Faks 513846C Ysyımla>aa ye Basan: \em Gün Haber \janM Basın \ e l aMnulık \ !> Turkocagı Cad 39 41 Cagaloglu 343^4 Istanbu! PK 246 - Sırkecı '4435 lstanbul Tel Faks (0212)51385 95 www cumhunyet com tr 27OCAK2001 Imsak:5.42 Güneş:?.13 Öğle: 12.24 flandı: 14.57 Akşam: 17.22 Yatsı: 18.46 Irelanırı paylaşaımyoplar I Çeviri Servisi - Hollywood starlan Kım Basınger ve Alec Baldwin'ın 1993'te büyük aşkla evlendiler. Ancak New York Long Island'da bir cafenin kapısında yaptıklan ka\ga, yedı yılhk evlılığe son noktayı koydu. Basınger, oturduklan çıftlık evinden yatak hanç tüm eşyalan ve kızını alarak Los Angeles'agıttı ve boşanma davası açtı. Büyük aşk böylece "kavga dövüşle" bıtmış oldu. Boşanmak üzere olan çifbn şimdıkı sorunlan ıse Ireland"ın velayetinı kımin alacağı. v SevimH Akdeniz fokJanı' • ANKARA (AA) - Çe\Te Bakanlığı, bütün dünyada nesli tehlıke altında bulıman türler içinde yer alan ve Türkıye sulannda da 50-100 arasında olduğu tahmin edılen Akdeniz foklannın tanıtılması ve konınması ıçuı vıdeo kaset hazırladı Çevre Bakanlığı, kasetı behrli aralıklarla yayımlanmak üzere televızyon kuruluşlanna gönderdı. Akdeniz foklannı tehdit eden faktörler arasında "Yaşam alanlannın ınşaat ve yol yapım çalışmalan sonucu yok edılmesı, aşın balıkçılık yoluyla balık stoklannın azalması gıbı etkenler bulunuyor. Uzmanlara göre gelişme çağmdaki çocuklann kilo almasının nedeni yanlış beslenme ve hareketsizlik Cençler lııziaşişmanfayor• "Özel ve devlet okulundaki adölesan dönemi çocuklann beslenme alışkanlıklannın karşılaştınlması" başlıklı araştırma sonuçlarına göre devlet okulundaki öğrencilerde şişmanlık oranı daha fazla. FİGENATALAY Şişmanlık. gençler arasında hızla yaygmlaşıyor. Büyüme ça- ğındaki gençler, yanlış ve den- gesız beslenme ıle bilgısayar kullanımına bağlı hareketsizlik yüzünden şışmanhyor. Marmara Unıversıtesi Sağlık Eğitım Fakültesı Sağlık Eğıtımı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Emel Alphan. aynı fakültenın öğretım üyesi Yrd. Doç. Dr. YaşarKes- kin ve Dr. Lütfi Kırdar Eğıtim ve Araştırma Hastanesı'nde Tıb- bı Teknologolan Fatma Tath tarafindan "Özel ve devlet oku- tundaki adölesan dönemi çocuk- lann beslenme ahşkanlıklannın karşılaşünlmasr başlığı altın- da bir araştırma yaptılar. 12-18 yaş grubunda özel okuldan 272, devlet okulundan 251 olmak üzere toplam 487 öğrenci ile görüşüldü. Devlet okulundaki öğrenci- lerde şişmanlık oranının, özel okuldakilere oranla daha çok olduğunu belirleyen uzmanlar, bu konuda şunlan söylediler: "Bunu, devlet okulunda en fazla tahılgrubu vefast-food tar- zıyiyecekleıintükenlmesiııebağ- layabiiriz. Busonuçlar,endişeve- ricidir ve şişmanlığın gençler arasında giderek yaygnılastığt- nı göstermektediıf Önerüer • Ruhsal ve bedensel yönden önemli gelişmelerin yaşandığı adölesan döneminde, beslenme üzerindetitiziikfedunıhnah.Bü- yümenin ve gelişmenin yeterli olabflmesiiçin üç öğûn yemekye- menin veproteinligtdalarm öne- mi anlafılmalı • Beslenme dersleri konul- malı. • Aileler,sağMhbeslenme,ye- mek planlama, hazniama, pi- şirme kurallan konulannda bü- gflendirilmeü. • Okul kantınleri ve okul çev- resinde, besin ve ıçecek saüşı ya- pan yerler denetlenerek besin değeri yüksek besrn ve içecek- ler satüması sağlanmalı. • Fast-food tarzı beslenme sürdûrülecekse eksik olan öge- ler sağjanarak yeterli ve denge- li beslenme uygulanmah. • Öğün aralannda süt ürün- leri tüketıhnesı özendınlmeli. • Okullarda spor akthiteieri için olanak sağlanmah. Ünlüleringirfi 'DlövüşKuliibiV Ünlü aktörler Brad Pitt fle Edward Norton'uı rol aldığı "Dövüş Kulübü- Fight Club" fılmi ^rçek oldu. Hoü> 7 wood ünlülerinin. rock efsanesi Bob Dylan'ın sahip olduğu ve yerini hiç kunsenm bitanediği boks ringinde bir araya gelerek anrrenman yapûğı ortaya çıkti. Warner Bros, şirketinin resmi mternet sitesi u entertaindom"da yer alan habere göre "gerçek dövûş kulübü", Santa Monka'da bulunuyor. Boks ringine Antonio Banderas, RobertpeNiro,WDI Smittı gibi meşhur oyuncular ile tanuınuş top model Naomi Campbell'ın da gittiği beiirtildL ÇevTecilervehayvanseverlertasanm- alannrjaşuııağntacake\1emlerdüzenleme>«devamedi\T>rlar.HongKong'da- ki moda haftasında deri kullanımına tepküertni u çıplak" olarak gösteren ey- lemdler, bu hafta da Roma'da, ama 'yan çıplak' olarak işbaşında. Roma Mo- da Haftası'nın >apıldığı sergi saravının kapısına yan çıplak gelen grup, defi- lelere giden insanlara hakarefler yağdınyor. "Kürk dışan sevgi içeri" yazıb kalp şeklinde pankarüar taşryan protestocular, bundan sonrald moda hafta- larûıda da boy göstenneye nrvetü gibi görûnüyorlar. (REUTERS) e-posta : tan (« prizma. net. tr MESELA DEDIK ERDAL ATABEK Fransa'ya Fransız kalmak... 77'ransa'nın Ermeni soykınm ± tasansını kabul etmesinin tepkilere yol açması doğaldır. Yıllar öncesinde yaşanmış, tam olarak ne olduğu bilinmeyen konulan bugünün suçlamalan yapmak elbette ki başka amaç- lar güden bir harekettir. Ajncak bu olayı protesto etmek için abartıya kaçan tepki biçimleri olayı hafıfletir, anlamını da azal- tır. Her zaman olduğu gibi öl- çüyü kaçınrsak hem etkisi olmaz hem de kendimizi aşın telaşlı bir duruma getirmiş oluruz. Bu ba- kımdan olayı bu açıdan da gö- relim istedik. Fransızcayı yasaklayalım mı? / T"'amam, bu olaya kızdık, tep- J. kimizi gösteriyoruz, gös- terelim de.. ama Fransızcayı ya- saklayalım mı? Diyelim ki ki- tapçılarda satılan Fransızca söz- lükleıin saüşını yasakladık, Fran- sızca kurslarmı boykot ettik, Fransızca eğitim yapan okullar- daki Türk çocuklannı okuldan aldık. Hatta Galatasaray'da bi- le Fransızca eğitimine, bu dil- de konuşmalara ara verdik Bun- dan kim zarar görecektir? Bu olay bize yaptıklanmızın tam tersini yapmamız gerektiğini göstermiyor mu? Eğer Fransa'da güçlü bir Ermeni lobisi varsa neden güçlü bir Türk lobisi ol- madığını kendimize sormama- lı mıyız? Bu olaya bakınca ek- sikliklerimizi görüp de kapatma- ya çalışmak yerine tepki göste- riyoruz diye bütün ilişkimizi kesmemn kime yaran olur? El- bette gene Türkiye'nin aleyhi- ne çahşanlara değil mi? Bura- da siyasal bir olay vardır, tepki de siyasal olmalıdır, ticari iliş- kiler de buna eklenmelidir. Ama kültürel ilişkilerimizi değil kes- mek, hatta artnrmalıyız. Doğnı- su bu değil mi? Ermeni pilakislnden vaz mı geçelim?.. T Tele de bu olaya kızıp da £~L Ermeni vatandaşlanmıza yürek soğurursak çok daha bü- yükbir yanlış yapmışoluruz. Er- meni vatandaşlarımız bu top- raklarda doğup büyümüş, biz- den birileri olmuş İcader ortak- lanmızdır. Onlarburada azınlık olarak yaşarken bizlerin onlan her türlü uyuşmazhğın dışında tutmarruz gerekır. Bu olaylarm en kötü yam içimizde, aynlık- lara, duygu uzlaşmazlıklanna dönüşmesidir. Birtoplumunuy- gar olup olmaması, içindeki azırdıklara gösterdiği tutumdan belli olur. Bizgüçlü olduğumuz yerde haksızlıkyaparsak, zayıf olduğumuz yerde bir şey söy- leme hakkımız olmaz. Bunu unutmayalım. Ermeni asıllı va- tandaşlanmızaböyle zamanlar- da daha çok kucak açalım, on- lan bu sorunlann dışmda tuta- lım. Kendi içimizde ne denli adaletli, ne denli bütünlük için- de olursak her davamızda o ka- dar güçlü oluruz. Ermeni olayı sevr'ln bahanesl D u "Ermenikatfiamı" konu- İJ sunun şimdi neden ortaya atıldığı da dönen dolaplan or- taya koymuyor mu? Hangi ulu- sun ötekini yargılamaya hakkı var, bunun tarihi nedir? Fran- sa'nın Cezayir'de yaptıklan, es- ki Hindiçini'nde yaptıklan yar- gılanırsa ortaya nelerçıkar? In- giltere'nin îrlanda'ya, Alman- lann Yahudilere ve azınlıklara yaptıklan ortada değil mi? Os- manlı Imparatorluğu içinde de karşılıklı yaşanan pek çok olay olmuştur. Ermeniler de ölmüş ve öldürmüştür. Bunlann şim- di ortaya atılıp geçmişin hesa- bı olarak görülmesinin altında Sevr'in diriltilmesini görme- mek aptalhktır. Batı yeniden SevrAntlaşması'nı tarinin çöp- lüğunden çıkarmaya çahşmak- tadır. Bilmemiz gereken de bu- dur, neyle uğraştığımızı anla- mak da budur. Onun için her olayı kendi içinde değerlendi- rip gerekeni yapmalıyız. Uzun süredir Türkiye'nin karşı kar- şıya kaldığı sorunlann kayna- ğmda da bu durum görühnek- tedir. Bize düşen de küsüp kızmak değil, bağlan sıkılaştınp hede- fimizi anlatmak olmalıdır. Ne dersiniz?