Katalog

Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Ibrahim Yıldız • Sp- rumlu Müdür- Fikret II- kiz • Haber Merke- zi Müdürü: HakanKara lstıhbarat Ccngiz Yıldınm 0 Ekonomı Özlem Yüzak • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Vücelman 9 Makaleler Sami Karaören • Duzeltme AbdullahYaacı«Fotoğraf Erdoğan Köseoğla •Bılgı- Belge Edibe Buera % Yurt Haberlen Mehmet Faraç • Avrupa Temsucısı Güray Öz Yayın Kunılu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erioç, Hikmet Çetinkaya, Şflkran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsucısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125,Kat 4.Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352S.23Tel 4411220, Faks 4419117»AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, lnönü Cd. 119 S. No:l Kat:l, Tel. 363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Mudüıû Üstün Akmen 0 ICoordınatör Abmet Korulsan 9 Muhasebe Bülent Yener • tdare Höseyin Gürer • Satış FazUetKuza MEOYA C: • Yönetun Kımılu Başkanı - ûenel Müdür Gülbin Erduran • Koordınaıör Rtka işıtnun • Genel Mudur'r antancısı Se\da Çoban Tel 514 07 53 - 5139580-5H84«^61.Faks 5138463 Ya\ımla\an \e Basan ^ı enı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yaytncılık A Ş Turkoıağı Cad 39 4! Cagaloğlu 34334 Istanbul PK 246 - Sı'ıfcecı 34435 Istanbul Tel (0212)51205 05 (20 hat) Faks i(U2\l) 513 85 95 www cumhunyet.com tr 21OCAK2001 tmsak-5.45 Güneş:7.17 Öğle: 12.22 Ikindi: 14.51 Akşam: 17.15 Yatsı: 18.40 Çatı'üa tango keyfi • Istanbul Haber Servisi - Taksim Orhan A. Apaydın Sokak'ta bulunan Çatı Restoran'da 'Tango Geceleri' başladı. Yaklaşık20yılhkbir geçmişe sahip restoranın sahibi Hasan Özen, ilki 17 Ocak'ta gerçekleştirilea Latin Danslan ve Tango Geceleri etkınliklerinin, yaza kadar her çarşamba günü tekrarlanacağını söyledı. Gecede, tangonun duayenı Ümit tris-Scval çıftınin danslan ilgı ve keyifle 'izlendı. Cazseverter Habbecik'le coştu • tstanbul Haber Servisi- Caz muzığını Türk ezgıleriyle harmanlayan Habbecik grubu, önceki gece Cemal Reşit Rey'de sevenleriyle buluştu. Türkıye'nin önde gelen ama 5n planda yer almayan müzisyenleri Levent Altındağ, Cengiz Özdemir, Berç Yerenyan, Eylem Pclit, Volkan Ökten ve Cem Erman'dan oluşan grubun üyeleri müzikaluyum ve kendilerine özgü espnlenyle, konser salonunu dolduran cazseverlerin beğeni ve sempatisini topladılar. Yaklaşık 2 saat sahnede kalan grubun konsen coşkuyla sona erdı. Escada iıuürim gürteni • tstanbul Haber Servisi - Escada Giyım, Sonbahar- Kış 2000 koleksıyonuna ındınm uyguluyor. "Rahat şıklık, genç şıklık" temalanyla spor çızgüen yansıtan 2000 koleksiyonuna uygulanan indırim marta kadar sürecek. Restoranda çalışan genç kızlardan zührevi hastalık muayenesi istenmesine tepki Vesika baslosuıda yaşam HATİCETUNCER Geçen gûnlerde bir res- toranda çalışan genç kız- lann u çalışma belgele- ri"nin olmaması nedeniy- le işyerlerinin kapatılma- sı ve genç kızlardan züh- revi hastalık muayenesı istenmesi, yıllardır nere- deyse "ahşılnuş" olanbır uygulama olmasına rağ- men tepkiyle karşılandı. Işletmecı. garson, barma- Cazetecİ Ayşe DÜZkan: Uygulama, devletin masaya tuzluk getiren kızla fahişeyi ayırt edememesinden kaynaklanıyor. AVllkat AyŞ69ÜI Kaya: Yasa eski ve yaşamdan kopuk. İŞletmed Vildan Erozan. Utanç verici uygulamaya karşı bütün kadınlar dava açmalı. Oryantal AİGV: Bir kadının istediği şeyi yapamaması ne kadar kötü. id, şarkıcı, oryantal. kısa- cası gece ve içkili yerler- de çalışan tüm kadınlar yıllardır 'vesika' baskısı altrnda yaşıyor. Avukat Ayşegûl Kaya. uygulamanın "PblisVazi- fe ve Selahiyetleri Yasa- sı"nın 12. maddesıne da- yandınldığını belirtti. Avukat Kaya, iki genç kı- zın, bir barda müzisyen- lik yapmak için "bdge" engeliyle karşılaşınca da- va açmak istediklerini an- cak işsiz kalmaktan ve ya- şam boyu "vesikalı" ol- maktan çekinerek vazgeç- tiklerini anlattı. Avukat Kaya, "Kadınlar zaten mümkün olduğu kadar ABDkarştiı gösterfye polls engeü Güney Kore'nin başkenti SeuTde ABD karşıti gösteri yapan finiversite öğrencikriyle poiis arasında çaoşma çıkti. Pbös, tanınmamak için yüzkrine maske takan öğrencilerin ABD Büyükelciliği'ne yürâmekrine izin vermedL Oğrenciler, Güney Kore'dekiABD btrtiklerinin çekümesini ve KoreSrâşTndaABD askerlerinin Non Gun Ri köyünde sivilleri öJdürmesnie ilgüi soruşturmaoın yeniden açılmasını isrivorlar. (Fotoğraf: REUTERS) •• •• Atatürk Universitesi Oğretim Görevlisi Jale Alcan'ın araştırması Kadınlar 'lakaplarla'çağnhyorERZURUM (Cumburiyet)-Kad] nakendi adından çok bazı lakaplarlahitap edıldığı, bunlann ba- zılannın kadınlan küçük düşürü- cü ifadeler olduğu kaydedildi. Atatürk Universitesi tletişim Fakültesi öğretim görevlisi Jale Alcan, "Kadmlargenekk hor gö- rühır. ÜIkemizdeki kadıntarm sa- dece bir mflyonu hakkını koruya- bibyor. Diğerierinin durumu ise nınhım, Gûnümüzde kadınlann çoğu, kendi adlan yerine değişik lakaplarla çağnbyor. Bunlardan bazüan 'canım, hayatım, sulta- nım' gibigönülokşayıct,amaba- zılarise 'şeytan, kahkağız, avrat' • Atatürk Universitesi îletişim Fakültesi öğretim görevlisi Jale Alcan, kadınlara takılan şeytan, kalık ağız, fettan gibi ifadelerin aşağılayıcı olduğunu belirtti. gibi küçük düşürücü ifadeler" diye konuştu. Jale Alcan, uzun süredir de- vam eden çalışmasından sonra or- taya çıkan kadın lakaplannı şöy- le sıraladı: "Ebnanın vansL, hayaüm, ha- yatın süsu, evin gülü, tarlam, gü- lüm. anm. nankörkedi,cadı, şe>- tan, akrep, avrat, ayTan kanşbran, babanun gelini, bahtryar, baldın çıplak, beddah, bizimki, bizim paşa, hatun, boğaz ortağı, cana- SL,cannn, can yaşladım,bUanem, cilveci, çorbacı, ço- luk, dahiliye naan, dilber, dırdır mald- nesi, evimin direği, ev sahibi, eksiketek, evoşağı, kadınım, ev vıkan, famil- ya, fettan, gecco, gırgır. goncam, göz ağnsı, hanım, hayat arkada- şı, hoyrat, höDükseren, iç ağnsı, kahk ağız, kasadar, kann ağnsı, kaşık düşmanı, kepçe tutan, kö- poğlu, körtülmüş,küldöken, miş- miş, ömür söken, ömür törpüsû, sevgilim, saçı uzun, şekerim, şey- tanım, suttan, taksim amiri, ya- vuklu, yer meteği, zavalh, zcnne, zevce, zebunum,yosmam, canısı, fisük, kısrağim, yavrum, karun, gözbebeğimr eve kapatılmak istenKor. Eğer çalışıyorsa kontrole tabi tutmak gerekiyor, manükbudur" dedi. Uy- gulamanm polisin takdi- rıne kalmış olduğunu an- latan Avukat Kaya, "Po- Hsbir andapek çok popü- ler kadın şarkıcıdan da 'belge' isteyebiMr" dedi. 'Yaşamdan kopuk bir yasa' Yasanrn eski ve yaşam- dan kopuk olduğunu be- lirten Avukat Kaya, "Ya- sada değjşikük için mağ- duriann da\'a açarak mü- cadeketmesj gerek.Örne- ğin bir kadın bunun ana- yasaya a>kın bir hüküm olduğunu ileri sürerek da- va acabilir" dedi. Pazartesi Dergisi Yazı- işlen Müdürü Ayşe Düz- kan ise olayın "devletin ruhuşyapüanyerleyvmek yenilen yeri ayıramama- smdan" kaynaklandığını belırterek "Devlet masa- ya tuzluk getiren garson kızla fahişeiikvapanı ayırt edemiyor. HavaÛerleotel- dük-turizm meslekokul- lanndan mezun genç kız- brçakşmakisteyince, ve- sika' atanalangerektiğini öğreniyorlar" dıye ko- nuştu. Oryantal Alev'in yıllar önce dans ettiğı kulübü basan polis, "Sutyen ve külotla dans ederken ya- kalandı" diye yazmış. Şimdilerde butik işleten ve beş yıldızlı bir otelde Türk Geceleri'ne çıkan oryantal Alev.u Bir kadı- nm istediği şeyi yapama- masıne kadar kötü" diye konuşuyor. 'Utanç verici bir uygulama' lşletmeci Vildan Ero- zan, gece çalışan kadınla- nn "potansiv el fuhuş sek- törüyk bağtannb" olarak görüldüğünü behrterek "tzmir Fuan'nda yıllar önce ünlü bir kadın şarkı- cıdan bu belge istenmiş- ti" dedi. Kendi sahibi ol- duğu turistik işletmede çalışan genç bir kızm bir gece emnıyette tutuldu- ğunu anlatan Erozan. *lş- letme de bir anda kapaü- labilir. Bu utanç verici uy- gulamayla karşı karşıya kalmış bütün kadınlann dava açması gerek" dedi. AL GÖZÜMSEYREYLE / IŞIL ÖZGENTÜRK Aykırı bir iki söz Bundanon yıl önce ekmek aslanın ağzındaydı, daha sonra midesine in- di ve son yaşadığımız krizden beri ekmek yok artık. Yetmiş müyonluk koskoca bu- ülke hemen her iş dalın- da ışsizliğın kıskacma girmiş du- rumda. Şöyle oldu; önce niteliksiz iş- çiler işsız kaldılar. ardından kalifı- ye olanlar ve sıra çalışanlann kaymak tabakasına, beyaz yakahlara geldi. Ve beyaz yakahlann en çok para kaza- nan kesimine; reklamcılara, televiz- yon çalışanlanna, basının kast ıçin- de yer almayan emekçılerine sıra geldı. Ve tabii anlı şanlı reklamlarla ortaya çıkan diziler ve bu dizilerde çalışanlar da işsizlık rüzgânndan et- kilenmeye başladılar. Şimdilik sahibinrn sesi on banka devlete geçti ve en az on reklam şir- keti, basın ve televizyon kanallan bundan büyük bir gelir kaybına uğ- radılar. Çünkü her türlü fiyatın fev- kalâde abartıldığı bu pıyasalann en büyük kaynağı, bankalann birbir- leriyle yanş edercesine yayımladık- lan reklam filmleri ve yazıh basın metinleriydi. Şimdı bunlar yok. Ve bu alanda eskiden beri mevcut olan kıran kırana rekabet artık diz- ginlenemez bir boyuta ulaşmış du- rumda. Binlerce dolarla ıfade edi- len aylıklar, oyuncu paralan bun- dan böyle azalarak inişe geçecek. Bu böyle. Bunu görmek için çok büyük ekonomist olmaya gerek yok. Şöy- le bir ortalığa çıkıp dolaşmak yeter. Eğer bu ülkede doğru dürüst bır pi- yasa oluşacaksa, patronlann da ar- tık el kesesinden (sizin, benim ke- semden) hovardalık yapmayı bir ya- na bırakmalan gerekecek. Artık ver- gi vTirgunu pek olmayacak, hava- dan gelen para olmayacak. Ne der- ler, ürettiğin kadar alacaksuı. Bu manzaraıçinde, kımselerin tek bır olumsuz söz söylemeye cesaret edemediği Ikincı Bahar hakkında, bendenizin birkaç naçizane sözü olacak. Oluşturulan muhteşem ba- şan hakkında söz söylemeye kal- kıştığım için bazılan bana kızacak, kıskandı diyecekler ve tabii ilerde hasbelkader.bana yapılacak iş tek- lifleri de asla yapılmayacak Yazı- rrun başlığını da "Aykuı bir iki söz" olarak attım zaten. Gelelim ne söy- leyeceğime: Ben, Ikınci Bahar'ı sevdiğim iki üç arkadaşım orada oynadığı için arada sırada seyredenlerdenim. Arif Erkin'in baba karakteri, Meral Okay'ın kasabı ve ABSârmen'in An- tep ağzı olmasa da becermeye ça- lıştığı dıyalektli konuşma, şu karan- lık gûnlerde beni oldukça neşelen- dirmişti,ne de olsa Antepliyim. Ama diziyle ilgili kopanlan bu kızılca kı- yameti doğrusu pek anlayamadım. Elbette bir kanal, yaşaması içm ge- rekli olan her şeyi, reklamı, belli öl- çülerde yapacakür. Yapmahdır da. Bir yapımcı da ilerde yapacağı ve şimdi yaptığı her şey için gerekli reklam yatınmını yapmahdır. Bun- lar bu iş dalında yapılması gerekli şeyler. Ama Türkiye'de her şeyin suyu çıkanldığından. diziyı efsane- leştirmek amacıyla yapılan övgü çalışmalan ve özellikle bu konuda- ki Siyaset Meydanı, bence dızinin aleyhine oldu. Bu arada dıziyi ger- çek anlamda tartışmak amacıyla oraya gelmiş öğrenciler ve sosyolog- lar, doğrusu ağızlannın payını aldı- lar. Keşke konuşabilselerdi. Dizi nedir? Popüler, amndatüke- tilenbir gösteri. Dizilerçoğunluk ger- çek yaşamın tam karşısında durur. Masal anlatır ve insanlar da masal sevdikleri için dizileri seyrederler. Öyle mesaj aldıklan, iyi olmak is- tedikleri için fılan değil. Ya da geç- mişe özlem duyduklan için degil. Va- kit geçirmeleri, söylenecek birkaç söz bulmalan için diziler gereklidir. Diziler ınsanı dinlendirir, konu açar, iletişim sağlar. Ama hıçbir dizı bi- zim anlı şanlı sinema eleştirmenle- rimizin ve hayatlannda bir kez bıle Türk Fılmi ızlemeyen entelektüelle- rimizin söyledıği gibi Türkıye'nin insan karakten üstüne oyun oynamaz. Etki yapmaz. Yapsaydı, bunca yıl Tûrk filmlenndeki ıyilik unsuru- nun hepimızı etkilemiş olması ve birbirimize biraz daha hoşgörülü davranmamız gerektirdi, yok böy- le şey. lyilerin kazandığı bir dünya, yolsuzluklann birbiri ardına ortaya çıktığı, köşe dönmecenin esas oldu- ğu bu toplumda sadece masal ola- rak seyrediliyor. Mesaj fılan yok. Neyse ki Yavuz Turgul'un yazı ku- rulundaki oğlu, Ikinci Bahar'la ilgi- li yapılan ayınde dürüst davranıp mesaj vermek gibi bir kaygılannın olmadığını söyledi. Doğrusu ne var- sa gençlerde var. Gelelim bu diziye verilen "emek" meselesine. Çünkü Siyaset Meyda- nı'ndahiç durmadansöylendi. "Emek de emek!" Gerçekten şaşılacak şey! Türk sinemasının ışıkçılan, kame- ramanlan, setçıleri, oyunculan her zaman, dizide, her filmde ınanılmaz • Devamı 19. sayfada isoz50(âhotmail.com ND-FRDST BU|DOLAB1 ALMAK İSTİYDR DILEDIBINIZ MDDELİ SEÇİN M 6 3 7 R 3*7 EKRAN TV HEDİYE EDELİM. YA DA ESKİ BUZDGLABINIZI GETİRİN, 9G MİLYDNA SAYALIM YERİNE YEPYENİ BİR ND-FRDST BUZDDLABI VERELİM. TEK VE ÇİFT KAPILI BUZDDLAPLARI İÇİN 7 7 MİLYON TL OECERİNDE BKS 9 5 6 5 ELEKTRİKLİ 5ÜPÜRGE HEDİYEDİR. ÛCRETSIZ TÜKtTİCi D ı Ğ E R H A T ' J i M S ' . " * HA >-<S 423 42 0/ 8u ka-TTOnva 16 Ocak - 28 Şubat 2001 larihten -arasmda geçerj-dir • Bu kampanya"Sanayi ve Tıcar et Bakaniıği'nm 25.5.1994 tarihli, 21940 şayılı "•.•:•• - •' -\ .•-•---.,--' tFivatia^aKDVdahıltfr.• Vergioranlarındaoiabıiecekdeğişıkıiklerfiyatiaraaynenyansıtı'ir• Orun • laVhmrz mahfuzdur • Bu kampanyaya tezgâh seviyesi ve iistten kapakiı deep freeze'ier ve îezgâh Jb M f e " ' 7 V Şb 0800 261 85 .vw beko.com tr 'ge. Jubat, Mertveffenâ'. :•"' TL, BKS 9565 5üpürger y g 537 R TV Şubat ve Mart ayiannda teslim edi'ecektır. .on TL'dir. • Süpürgentn garanti süresı 1 yıldır. Bir dunya markası