Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 OCAK 2001 PERŞEMBE CUMHURfYET SAYFA
HABERLER
Üç gencin avukatı Bilgiç, davanın Türk kamuoyunda örneği olmadığııu ve Avrupa'ıun yanıt istediğini söyledi
Tîşörüeıi hapîste gîyecelderİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-
Izmir'de çocuk yaşta, 2 tisört ve 400
bin lira gasp ettikleri iddiasıyla 77 yıla
mahkûm edilen, ancak Yargıtay tara-
findan "eksiksoruşturma" gerekçesiy-
le bozulan davanın yeniden başlayan
duruşmalannda 3 genç için aynı ceza-
lar istendi. Gençlenn avukatı KemaJ
Bilgiç, bu davayı yalnız Türkkamuoyu-
nun değil Avrupa'nın da ızlediğini be-
lirtirken "Avrupa, ikitişörtve400binli-
ra paradan dolayı nasü ohır da 77 yıl
ağırhapiscezaaverildiğininyanıönıis-
tiyor"dedi.
31 Temmuz 1999'da Izmir'in Kara-
bağlar semtinde Ayhan Olcay(21), &A.
(18) ve AJJ. (17) adındakı gençler, ar-
kadaşlan T.K (17) ve E.Y.'nin (17) bo-
ğazına jilet dayayarak iki tişört ve 400
bin lira para gasp ettikleri iddiasıyla tz-
• 3 genç Izmir'de 2 tişört ve 400 bin lira para gasp ettikleri gerekçesiyle 77 yıla mahkûm
edilmişti. Yargıtay, karan "eksik soruşturma" gerekçesiyle bozunca dava yeniden başladı.
Şimdi gençler hakkında aynı cezalar istendi.
mir 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yar-
güanmış, gençlerden S.A. 33 yü, Ayhan
Olcay ile A.B 22'şer yıl ağır hapis ce-
zasına çarptınlmıştı.
Mahkemenin verdıği karara gençle-
rin avukatı Kemal Bilgiç Yaıgıtay'a baş-
vurarak itiraz etti. Dosyayı inceleyen
Yargıtay 6 Ceza Dairesi, mahkemenin,
"sanıklar &A. ve A3. hakkında ferkb
uygulama]aryapağı,sanık&A.hakkm-
da yaşmm küçûklûğûnden doiayı ceza-
smdan yapdan indirimde hükmün esa-
smı oluşturan kısa kararda uygulama
maddesmin gösterflmediği*' gerekçele-
riyle karan usulden bozarak dosyayı il-
gili mahkemeye gen gönderdi.
Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nin bozma
karannın ardından gençler îzmir 3.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargıç
Önüne çıktı. Mahkeme heyeti Yargı-
tay'ın bozma karannı okudu. Sanık-
lar Yargıtay'ın bozma karanna uyul-
masmı istediler. Sanıklar savunmala-
nnda, T.K. (17) ve E.Y.'nin (17) arka-
daşlan olduğunu ve olay gûnü düğün-
de giyinmek üzere pazardan aldıkla-
n tişörtleri ödünç olarak istediklerini
belirterek beraatlanna karar verilme-
sini talep ettiler. Sanıklann savunma-
lannın ardmdan duruşma savcısı esas
hakkındaki görüşünü bildırdı. Savcı
esas hakkındaki görüşünde, "Bozma-
dan önce verdiğimiz esas haJckmdaki
görüşümüzü,bozma ilamı ışığında yi-
neüyoruz. Her üç samk mağduriara
karşısUahhgaspeytemigerçekleşmiş-
tir. EyJemkrine uyan TCK'nin Ogfli
maddeierine göre cezalandmbnalan
mütalaa ohır" dedı.
Savcının esas hakkındaki görüşünü
okumasından sonra söz alan gençlenn
avukatı Kemal Bilgiç, savunma yap-
malan için süre istedi. Mahkeme heye-
ti ara karannda sanıklar ve savunma
avukatının son savunmalannı yapmala-
n için duruşmayı erteledi.
Duruşma sonunda avukat Kemal Bıl-
gıç, davanın başından beri müvekkille-
rınin, karakolda olduğu gibı yargılama
sürecinde de suçlamalan kabul etme-
diklerini söyledi. Avukat Bilgiç, şu gö-
rüşlere yer verdi:
"Müvekkfllerim, dosyadaid bdgefere
göre,tûm sorgu aşamalarmda üzerieri-
ne aülan suçlamalan kabul etmedOer.
Mağdur çocuklann kendi arkadaşlan
olduklanm, tişörtleri müvekküTerime
kendi isteklerifleverdiklerini anlamlar.
Mahkeme bu savunmalara karşm mü-
vekkuTerimi ağırcezalaraçarpördı. Ka-
ran temyiz ettik, Yargıtay karan boza-
rakdosyayıgeri gönderdi, şimdiyenibir
süreç başladL Bu sûreç büyûk bir ihti-
maOeönümüzdeki duruşmada mahke-
menin verecegi kararia somıçlanacak."
Avukat Bilgiç, bu davayla yalnız
Türkkamuoyunun değıl Avrupa'nm da
ilgilendiğini behitti.
İcisleri'ne tazminat davası acıldı
İşkenceye
viagralı tedavi
DtYARBAKIR (AN-
KA) - Gözaltına alındık-
tan sonra gördüğu işken-
ce sonucu erkekliğini yi-
tirdığini ilen sürerek Içiş-
leri Bakanlığı aleyhine
toplam 100 milyar lıralık
tazminat davası açan ber-
ber Hasan Irmak'ı, uygu-
lanan bır aylık vıagra te-
davisi de eski haline dön-
düremedi.
Dıyarbakır'da berberlik
yaparak yaşamını kaza-
nan 7 çocuk babası Hasan
Irmak, geçen yıl hazıran
ayında gözaltında tutul-
duğu sırada işkence gör-
düğünü iddıa etti. tşken-
cenin üzerindeki etkilen-
ni "Hayalanm sıkılarak
işkencegördügüm için er-
kekliğimi yitirdim. Yani
penisim serdeşmiyor"
sözleriyle dıle getiren Ir-
mak, serbest bırakılması-
nın ardından doktora git-
tiğini, kendisinı vıagra ile
tedavi etmeye çalışan
ürolog Abdullah Ge-
dik'in uyguladığı tedavi-
den bir sonuç alamadığı-
m dile getirdi.
Irmak'ın doktoru üro-
log Abdullah Gedik de
hastasımn eski sağlığına
kavuşabilmesi için dene-
diklen bırçok yöntemden
sonuç alamadıklarmı söy-
ledi. Irmak'a ılkın penisi
sertleştiren ığne papare
ampul yapıldığını, daha
sonra da vıagra tedavısi
uyguladıklannı anlatan
Dr. Gedik, "Bu tedavi de
sonuç vennedL Psikolojik
nedenleri hesaplayarak
onu psUdyatrise gönder-
dim. Umanmbu sonuç ve-
rir. Aksi durumda yeniden
viagrah tedavi uygulayaca-
ğan, Yine sonuç vermezse
bizim yapacağuıuz bir şey
kalmaz" diye konuştu.
PKK üyesi olmakla suçlanıyorlardı
Viranşehir'de 8 çocuk
daha serbest bırakıldı
DtYARBAKIR (Cum-
huriyet Bürosu) - Vıran-
şehır'deTKKlehineslo-
gan atüklan" gerekçesiy-
le tutuklanan 27 çocuktan
Ş , ^ ^
AJX,H.Y.,T.G. veLS.de
avukatlarının itirazı üze-
rinde dün tahliye edildi.
Önceki gün de 14 çocuk
tahliye edilmişti.
Şanlıurfa'nın Viranşe-
hirilçesınde "PKK üyesi
oimakla" suçlanan ço-
cuklar 10 Ocak'ta da ru-
tukJanmışIardı. İtiraz
üzerine inceleme başlatan
DiyarbakırlNo'luDGM
Yedek Hâkimliği çocuk-
lardan Ş.K., S.K., Y.K.,
H.K., A.D., H.Y., T.G. ve
I.S.'nin de tahliye edilme-
sini kararlaştırdı. Karar
üzerine çocuklar dün ak-
şam saatlerinde cezaevin-
den salıverildiler.
Umudayolcııhığıın sonıı
Türkiye, Ortadoğu, Afrika ve Asya'dan getip Avrupa Buügi üyesi
ülkelere ghmek için yaşamlan pahasaıa da oba voflara kovulan kaçak
göcmenlerm geçiş noktası otanaktan kurtulamıyor. Geçen pazar günü
de 30'nn ûzerinde FHistin, Iran, Irak, Bangİadfş veHadi göçmcn
Edirı»e'o^saklandıklanbu-sığınaktayakalandı.EdinıeüzeriiKİen
Yunanistan'a gttmeyi pbuüarkenjandarma eJdpierince yakalanan
kaçak göçmenler basnun görüntülemesi için soğuk laş günlerinde
kinde saktaDdıldan yüak binaya geri getinknler. Başka bir deyişle
jandarma basm için tatbikat yapn. Geçen yıl içmde Türkive'den
geçmeye çataşjrken yakalanan yn da çeşttS tetaffikelerle karşüasan, hatta
canmdan olan kaçak göçmen sa>isı knçfiıiMaımeyecek kadar fazbt
TURtZMPE 2001 SEZONUNUN SLOGANI OLARAK BELİRLENDİ
Arap müziği yasaklanıyor
• Turizm merkezlerinin
belediye başkanlan
Mugla'da yapılan bir
toplantıyla bir araya geldi.
Toplanüda, turizmde
kalitenin yakalanması için
ahnacak önlemler
değerlendırildi. Işyerlerinin
sınırlandınlması
gerektiğinin altının çizildiği
görüşmelerde, Arap
müziğinin turizme katkısı
olmadığı vurgulandı.
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - Turizm merkezlen-
nin belediye başkanlan ve kayma-
kamlanyla sektör temsücilerini
Mugla'da toplayan Muğla Valisi
Lftfi Yigenoğhı, turizmde kalite-
nin yakalanması için bu yıl işyer-
lerinın kesmlikle suıırlandınlaca-
ğını söyledi. Ispanya'da Ingiüz
müziğiyle Ispanyol gecesi yapıhp
yapılmadığnıı soran Yiğenoğlu,
"Arap müziğiyle oynayan dansö-
zünTürkturizminebiçbirfaydası
olamaz.Dansözo>
r
navacaksaTürk
müziğiyle oynar" dedı.
Vah Yiğenoğlu, ilçe turizm ko-
misyonlannın ardmdan, il tunzm
komisyonunu harekete geçirdi.
Turizmde kalitenin yakalanması
için ahnan önlemlerin değerlendı-
rildığı dünkü toplantıda konuşan
Yiğenoğlu, kaymakamlara bu yıl
hanutçuluğun il çapında kökünün
kazüması talünatını ve/di. Yiğe-
noğlu, "Tahdide ağıriık vererek
kaüte düşükhlğü ve haksz rekabet
engfflfnme&lçJdKyerlereemniyEt
kanşıyor.31 Arahk2000tarihiiti-
banyla biz yeni ruhsat vermiyo-
ruz. Digerişyerierinde de belediye
başkanlan izin vermesin" dıye ko-
nuştu. Yiğenoğlu konuşmasında,
eğınmlı çalışanın önemını vurgu-
ladı. 2001 sezonu sloganunn, *^u-
rizmde kafite" olduğunu vurgula-
yan Yiğenoğlu, "Hiçkimsenintu-
rizmi bahalamaya hakkı yok. Ko-
naklaması 5 yıldızb, tesis çevresi
tek yıldıziı turizm yapamazsınız.
ÇevTesiz turizm, turizmsiz çevre
oimaz" dedi.
J \ LAR
M H T A Y A !
"Pazarlama. reklam ve medya dunyasının çalışanları ıçın hazırladığımız meslekı eğıtım programına
ılginç konular ve konuşmac/larla yıne okulda devam edıyoruz. IAA ile Okulda Gır &uri adını
verdığımız bu programda kontenjanımız sınırlı olducjundan. başvurularınızı öncelık sırasına göre
kabul edeceğız. Yapacağmız tek şey aşacjıdakı numaralardan bir günlük unıversıte kaydmızt
yaptırarak derse yet\%rr\ek
IAA ile Okulda Bir Oün I 5
11 Ocak 2001 Cumartesi
9:00-10:00 Koy/t
I.Ders 10:00-11:15
"û-erçek mi? 3ilim Kurgu mu? Internet
ve Hayat"
3abür Özden / lxir
LDers 11^5-13:00
"lyi reklamın ardında yatan:
Ajans - 'Reklamveren"
Jeffi Medina I Medina/Turgul
3.Vers 1H:00- 15:15
~ö"özler yalan söylemez: Vücut dili
evrenseldir."
Şerif Izgören / Akademi International
H. Ders 15X5 - /7.-00
'"Politik Süpermarkette Inenler*
Çıkanlar Politik 'Reklam"
fAehmei Ural I YorunrPublicis
Başvurular IAA Türkiye Bö/umü SekreterlıŞı
Tel 02/2 325 37 SS Fa
ks 0 212 325 37 91
Elektrontk-posta laafurkeychaptsuperonlınecom
27 Ocak 200/ Cumartesi
ITU Yabana Vıller Ydksek Okukı - Maçka
(Eski Maçka fAaden Fakültesı)
Bu //an Oufrtharıyet O~azetesı nın katkılanyla sız/ere u/aştırı/m/şfı ruuirt
6EMCUK
ctutu
Marmaris
Ençok
îngilizler
suç işliyor
MEHMETEMtN
BERBER
MARMARİS - Çağdaş
Hukukçular Demeği
(ÇHD) Marmans Şubesi
Turizm Çalışma Gru-
bu'nca yapılan araşbrma-
da, Marmaris'e gelen ya-
bancılar arasında, adlıye-
ye yansryan suç işleme
oranuıda Ingilizlerin önde
olduğu belırlendi.
Turizm Çalışma Grubu
sözcüsü Avukat Ahmet
Hür, yaptığı açıklamada,
2000 yılında turist sayısm-
da büyük bir artış olduğu-
na dikkat çekti. Suç ora-
nında da önemli bir artış
görüldüğünü, yıl içinde
hırsızlnc suçlannın ilk sı-
rayı aldığına dikkat çeken
Avukat Hür, yabancılann
suç işleme oranının da art-
tığını belirtti.
Araşnrmada, yabancıla-
nn, Marmaris'te fuhuş
sektörü içinde önemli bır
yer tuttuğuna dikkat çekil-
di. Marmaris Cumhuriyet
Başsavcılığı tarafından
adli işleme tabi tutulan
yabancılann sayısı 258
olarak belirlenırken suç
işleme oranında Ingilizle-
ri, Romanyalılar ve Al-
manlar takip etti.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Vatanım Sevmek
Son dönemlerde bu konuya fena halde takmış
bulunuyorum. Doğrusunu isterseniz bu duygu ve
düşüncelerimin kökeninde, herhangi bir "Sevrpa-
ranoyası" yok. (Ya da ben öyle düşünüyorum.) Fa-
kat öylesine ilginç ve insanı sinirlendiren şeyler
yaşıyoruz ki; zaman zaman bu konuya dönmeye
mecbur kalıyoruz.
Kimileri, kendi halkından söz ederken 3. tekil
şahıs kipini kullanıyorlar. "Türkler şundem anlar...
Türklerböyle davranır..." vb. gibi. Sanki adamlar
ve hanımlar, uzaydan yazıp Türkiye'yi değerlendi-
riyorlar. Hoş, bir zamanlar, "Türk Insanından..."
söz eden, bilim insanı bir başbakanımız olmadı
mı?
•••
Ben ve benim gibi düşünenler, benimle benze-
şen duygulan olanlar; bazı insanlann bu türden
yaklaşımlanna kızıyoruz ama, yaşım 60'lara yak-
laştığında, haksızlık ettiğimizi ve yanlışlık içinde ol-
duğumuzu anladım.
Bizim hatamız, bazı temel kavramlarda bu in-
sanlaria aynı düşuncede olduğumuzu varsaymak-
tan geçiyor. örnegin, "vatan" sözcüğü, bana bir
başka şeyi ifade ediyor, bir başkasına bambaşka
bir şeyi ifade ediyor. Aynı şeyi, bayrak için vb. söy-
leyebiliriz.
"Vatan", kutsal bir kavram mıdır? Bence, evet.
Neden kutealdır? Bunu anlatmak zor şey, belki de
olanaksız. Ama bu bir duygu, bir düşünce. Eğer
karşımdaki insan bu duyguya uzaksa, ne yapar-
sam yapayım, anlatamam. Aynı biçimde bayrak,
bir "bezparçası mı?". Bence, değil. Bence bunun
çok çok ötesinde anlamlan var. Fakat eğer bir baş-
kası böyle düşünmüyorsa, onu ikna etmem de
pek mümkün görünmüyor.
Ve işte bu türden, "ortak paydası" olmayan in-
sanlar arasında, ortak birtakım duygular bekle-
mek boş ve "aoes" bir şey... Ve biz işte bu hatayı
yıllardır yapıyoruz.
• • •
Adamın "vatan" anlayışı ile benimki farklı. Suç
mu bu? Elbette değil. Ayıp mı? Bilemiyorum, ola-
bilir de, olmayabilir de. Galiba bu, bir "altyapı" so-
runu. Bir insanın yurtsever olması ya da olmama-
sı; kafasında "vatan" kavramının olması ya da ol-
maması vb. gibisinden duygu ve düşünceler, bel-
li birtoplumsal ve ekonomik altyapıya bağlı. Ve in-
sanlan, böyle bir altyapıya sahip olmak ya da ol-
mamakla suçlamanın anlamı da yok.
Fakat eğer biz, düşüncemizin doğru ve duygu-
lanmızın da insana yakışır yüce duygular olduğu-
na inanıyorsak; o insanlan, farklı duygu ve düşün-
ceteri olan insanlan "kazanabiliriz". Ama asla hor-
lamadan ve suçlamadan.
• • •
Fakat kimileri var ki; toplumumuzun "özgüveni-
ni" sarsmak ve köleleştirme egılımlerini tahrik et-
mek için, ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. "Biz
adam değiliz" ve "Biz adam olmayız" gibisinden
görüşler, tam bir "bombardıman" biçiminde, top-
luma sunuimak isteniyor. Ve maalesef etkili ve
Inandlncı olabillyon ' •" • '-•""" ^"
Kurtuluş Savaşımız sırasında, mütareke Istan-
bul'u basınının satılık kalemleri, "Bizkim oluyonız
da Ingiltere'ye karşı çıkıyoruz" diye yazıyorlardı.
"Savaş sırasında Almanya ile bihikteyken yene-
mediğimız Ingilizleri şimdi mi yeneceğiz?.."
Günümuzde de kimi kalemler benzer şeyleri ya-
zıyorlar. "Avnıpa Bihiği bizi adam edecek" diyen
utanmazlar da var. "Avnıpa Bitiiği'nin koşullannı
kabul etmek istemeyenler, aslında demokrasiyi
istemeyenlerdir. Bunlar sömürû düzenlerini sûr-
dünvek isteyenlerdir..." diyenler de. Bu satırtan ya-
zanlara bakıyorum, ne AB'nin ülkeyi nasıl esir et-
mek istediğının farkında, ne bundan gocunuyor-
lar. Hele "sömürû düzeninden" kendilennin mi,
yoksa AB koşullanna karşı çıkanlann mı yararlan-
dtğı sorusu, tümüyfe yanrtsız...
•••
özellikle gençlerimize yönelik panel ve konfe-
ranslanmda, çocuklanmızın kendilerine ve ülkele-
rine olan güvenlerini pekıştirmek için, "Çokkısa bir
süre öncesine kadar kendi yiyeceğini ve giyece-
ğini kendi koşullanyla sağlayabılen birkaç devlet-
ten birinin Türkiye olduğunu" anlatınm.
Yukandan beri sözünü ettiğim "muhteremler-
den " bazılannın, bu türden yaklaşımlara, "Nerden
çıktı bu kendi kendine yetme?" gibisinden itiraz-
lar dile getirdiklerini duydum ve okudum.
Pes yahu... Bu bir "yorum" ya da "dilek" değil
ki.
Açarsınız Türkiye'nin ithalat istatistiklerini, çok
yakın bir döneme kadar Türkiye'nin ithal ettiği gı-
da maddesinin olup olmadığını görürsünüz.
Gıda sanayiinde kullanılan kimi hammaddeler
bulabilirsiniz ama, bir ülkenin "kendini doyurabil-
mesi" söz konusu olduğu zaman, bunlar olsa da
olur, olmasa da. Aynı şey, giyim kuşamda da söz
konusudur.
Aksini ısraria dile getirenler, bunlan bilmezler
mi? Sanıyorum bilirter ya da bilmeleri gerekir. Fa-
kat bilmezden gelirier. Zira kendine guvenen bir
toplumun bunlan değeriendirmesi, kendileri açı-
sından pek de hayıriı olmaz.
Bu korkuyu içlerinden çıkaramazlar...
Bebek Rotary Kulübü
Meslek Hizmeti Ödülü
Akmen ve Kıvanç'a
istanbHİHaberServisi
- Bebek Rotary Kulübü,
mesleğinde yüksek ahla-
ki değerleri koruyan ba-
şanh meslek adamlanna
verilen 'Meslek Hizmeti
Ödühl'nü, gazetemızın
müessese müdürü Üstün
Akmen ile sunucu HaKt
Krvanç'a verdi. Pera Pa-
las Oteli'nde yapılan tö-
rende konuşan Kulüp
Başkanı tbrahim Kalafa-
togfu, mesleklerindeki
yüksek başanlan ve bu-
nu toplumla paylaşmala-
n nedeniyle Kıvanç ve
Akmen'e'lOOO-lOOlDö-
nemi Meslek Hizmeti
Ödûlleri'nı sundu. Ak-
men, bu ödülle birlikte
2001 yüının kendisuıe u-
mut verdiğini söyledi.
Kıvanç da, "Yüzûnüz
hep gûJsün,zenginBğin en
büyüğü dosrJuklardır"
diyerek kulüp üyelerine
teşekkür etti.