Katalog

16 OCAK 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sezer'in yeni yıl resepsiyomı • ANKARA (AA)- Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve eşi Senua Sezer'in verecekleri 'Yeni Yıl Resepsiyonu'nun ilk bölümü, bu akşam gerçekleştirilecek. Ikinci bölümü yann akşam verilecek 'Yeni Yıl Resepsiyonu'na toplam 2000 dolayında kişinin davet edildiği öğrenildi. Resepsiyonun bu akşam saat 19.00'daÇankaya Köşkü'ndeki 'Büyük Resepsiyon Salonu'nda verilecek bölümü, 'protokol' ağırlıklı olacak. TBMM Başkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, yüksek yargı organlannın başkanlan, bakanlar, kuvvet komutanlan ve milletvekillerinin davetli olduğu ilk gün, yaklaşık İOOO kışi ağırlanacak. Perez, Esenyurru ziyaret edecek • tstanbul Haber Servisi - Küba Dışişleri Bakanı Felipe Perez, 18 Ocak Perşembe günü Esenyurt'u ziyaret ederek Jose Martin Anıü'na çelenk koyacak. Esenyurt Belediyesı'nden yapılan açıklamaya göre, Dışişleri Bakanı Ismail Cem ile resmi görüşme yapmak üzere yann Türkiye'ye gelecek olan Felipe Perez, Perşembe günü de Esenkent'e gelecek. 15poUshakkmda dava • lZMİR(Cumhuriyet Bûrosu) - tstanbul'da iki polis memurunun şehit edilmesi olayını protesto amacıyla Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nden Izmir Valiliği'ne kadar yürüyen, biri müdür yardımcısı 15 polis hakkında dava açıldı. Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısının, olay sırasında çekilen video bantlar ve gazetelerdeki resimler üzerinde yapılan inceleme sonucunda, Çevik Kuvvet Şubesi 2. Müdürü Osman Ipek ile polis memurlan Neşet Bodur, Bülent Kanlıman, Bülent Beyaz, Cengiz Ayman, Alaattın Çıtır, Fatih Yücel, Erol Özçelik, Mustafa Göktaş, Mevlüt Ansoy, Ismail Hacı Ancıoğlu, Yener Gürbüz, Yüksel Canikli, Bülent Çetinkaya ve Savaş Gündoğan hakkında 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefetten dava açtığı öğrenıldi. Emekli maaş farklam • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emekli Sandığf ndan aylık alan emekli, dul ve yetımknn 15 Aralık 2000 tarihinden geçerlı aylık artışlanile 1 Ocak 2001 tarihinden itibaren ilk altı aylık süreyi kapsayan artışlara ilişkin aylık fark çalışmalan tamamlandı. Bunagöre 1 Ocak 2001 tarihı itibanyla en düşük emekli ayhğı 164 milyon 420 bin lira olurken, genel müdür yardımcısı ayhğı ise 388 milyon 476 bin liraya çıkartıldı. Emekli maaşlan ise 1 Şubat'tan itibaren ödenmeye başlayacak. Yapılan tüm aylık artışı ve fark çalışmalan sonucunda 1 milyon 348 bin 36 kişiye toplam 70 trilyon 52 milyar 727 milyon 240 bin lira ödeme yapılacak. Anayasa Mahkemesi, 'şartla salıverme yasası'nı esastan görüşecek Affin genişlemesi gündemdeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, kamuoyunda af yasası olarak bilinen şartla sahverme ve cezalann ertelenmesine ilişkin yasanın bazı hükümlerinin iptali istemiyle 3 ay- n mahkemeden gelen başvurularda ilk incelemeyi yaptı. Yüksek mahkeme, baş- vurularda herhangı bir eksiklik bulmaya- rak, iptal isteminin esastan görüşülmesi- ne karar verdi. Mahkemenin iptal istemi- ni yerinde görmesi durumunda afFın kap- samı, bu maddeler yönünden genişleye- cek. Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Küıç, yaklaşık 2.5 saat süren top- iantının ardından gündeme ilişkin bilgi verdi. Kamuoyunu yakından ilgilendiren af yasasının bazı maddelerinin anayasaya aykınlığıyla ılgıli 3 ayn dava geldiğini anımsatan Kıhç, bu davalarda ilk incele- menin yapıldığını söyledi. Kıhç, Kahramanmaraş 2. Asliye Ce- za Mahkemesi'nden, Türk Ceza Yasa- sı'nın (TCY) "tehdh" suçunu düzenle- yen 191. maddesi ile yasadaki "bu ka- nunun yûrürlüğe girmesinden itibaren 1 ay içinde resmi mercilere başvurup teslim olmadıklan takdirde bu madde hûkümlerinden yararianamaziar" bö- lümünün anayasaya aykırıhğmı ileri sürdüğunü belirtti. Mardin 2. Ağır Ceza Mahkeme- si'nden, daha önce şartla salıvermeden yararlandıktan sonra suç işleyerek ceza- evinde bulunan sanığın son yasadan ya- rarlandınlmamasma ilişkin hükmün anayasaya aykınhğınm öne sürüldüğü- nü kaydeden Kıhç, Inebolu Ağır Ceza Mahkemesi'nden de kapsam dışında ka- lan TCY'nin "patiayıcı maddelere" iliş- kin fiilleri düzenleyen 264. maddesinin anayasaya aykınhğınm ileri sürüldügü- nü belirtti. Haşim Kıhç, her üç başvuruda da ya- pılan ilk inceleme sonucunda 1 'e karşı 10 üyenin oyuyla iptal isteminin esastan görüşülmesine karar verildiğini bildir- di. Kıhç, af yasasının diğer maddeleri- ne yönelik bugüne kadar başka bir baş- vurunun Anayasa Mahkemesi'ne ulaş- madığını söyledi. Her üç başvuruda da gerek kapsam dı- şında bırakma, gerekse diğer düzenle- melerin anayasanın "esiüik"ve "hukuk devteti'' ilkelerine aykın olduğu öne sü- rülüyor. Anayasa Mahkemesi, başvurulan, ra- portörün hazırlayacağı rapordan sonra esastan görüşerek karara bağlayacak. Eğer yüksek mahkeme, başvurulan yerinde görür ve iptal ederse af yasası- nın kapsamı, bu maddeler yönünden ge- nişleyecek. Enerji Bakanı Cumhur Ersumer 'Istifamıgerektiren birdurumyok' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - "Beyaz Ener- ji" operasyonunun ardın- dan ortaya çıkan iddialann odağındakı isimlerden Enerji ve Tabiı Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersü- mer, hukuken ve ahlaken istifa etmesini gerektiren bir konunun hâlâ belirlen- mediğini öne sürdü. Ersü- mer, bakanlığına ilişkin hiçbir raporda "tek keli- meyle yolsuzhık" iddiası bulunmadıgını savundu. Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanı Cumhur Ersü- mer, CNN Türk'te Çiğ- dem Anat'ın sorulannı ya- nıtladı. Görevden aldığı bürok- ratlarla ilgilı hiçbir yerden talimat almadığını belirten Ersümer, raporlar doğrul- tusunda bürokratlan gö- revden aldığını söyledi. Ersümer, "Şimdi bana dö- oüp de 'vay efendim sen bu bürokratlan görevden almadın' demek ne kadar kolay değfl mi?" dedi. Cumhur Ersümer, tartış- malann jandarma operas- yonundan sonra başladığı- nı savunarak "Olan kısmı var, olmayan kısmı var. Be- nim daha önceyapöğım iş- leri de görmezlikten gelmiş ohırsunuz- CMan kısmı an- laüyorum, görevden ahn- düar diyonım. Aym müfet- riş raporuyla suçlanan ge- nel müdürü görevden al- dım. Genel müdür iade edfldi diyorum" diye ko- nuştu. Ersümer, 8 bürok- ratm isminin geçtiğinin ve bunlann yerlerinde durdu- ğunun anımsatılması üze- rine, "Ben bürokratlan 3 ay dmkyebflseydim gözal- tına ahp sorgulayabilsey- dim_ Benim yetkim mey- dandadır. Ben ancak mü- fcttişkri kullanarak bu iş- leri yapabüme hakkına sa- hibim. Bu netkeler kono- sunda bilgi sahibi olunca da gözümü kupmadım" dedi. Yolsuzluk iddialannın sürdüğünün belirtihnesi üzerine Ersümer, ne birin- ci ne de ikinci raporda yol- suzluk iddiası olmadığını savundu. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART \ m.kart@superonline.com.tr Hizbullah'ın 26 tetikçisi belirlendi Haşim Alabahk DÎYARBAKIR (Cumhuri- yetBürosu)- Dıyarbakır Emni- yeti, Güneydoğu'da çok sayıda cinayet işleyen Hizbullah'm 26 tetıkçisinı belirledi. Diyarba- kır Valisi Cemil Serhadh Hiz- bullah'la mücadelenin devam ettiğirü belirterek"15vılyend- önda olan bir teşkflatm bir se- ne içinde kökünü kazımak ola- naksız"dedi. Diyarbakır Valisi Cemil Ser- hadlı, dün Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ve bazı daire müdürlüri ile birlikte 2000 yı- lırun değerlendirmesini yaptı. Hizbullah'a yönelik olarak gerçekleştirilen operasyonlar- da toplam 150 faili mechul ola- ym aydınlatıldığını belirten Vali Serhadlı, örgüte büyük darbe vurulduğunu, ancak "bittidemenin mümkünohna- dtğuu" söyledi. Serhadlı, şeri- atçı örgütle mücadelenin de- vam ettiğini bildirdi. 15 yıl boyunca yeraltmda ça- lışmış örgütün, bir sene içinde tamamen kökünün kazındığını belirtmenin yanlış olacağını ıfade eden Serhadlı şunlan söyledi: "Bu yüzden mücadele de- vam edecek. Bu örgütie müca- dele ederken Diyarbakır'da ild arkadaşnnızt şehit verdik. Bu işi daha iyi taldp etmemiz la- zun. Daha ete geçirmediğimiz askeri kanattan elemanlar var. Bunlaryakalanana kadar hem Diyarbakır'da hem de bölgede operasyonlar arahksız süre- cek." Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ise geçen yıl Hizbullah ve PKK ile bağlan- tılı 1424 kişinin gözaltına ahn- dığııu, bunlardan 674'ünün tu- tuklandığını belirtti. Diyarba- kır'da Hizbullah'a ait 6 hücre evinin ortaya çıkanldığına dik- kat çeken Okkan, bu evlerde yapılan aramalarda 21 uzun namlulu silah, 126 tabanca, 5 bin 912 adet mermi, 34 adet el bombası, 900 gram TNT pat- layıcı, 16 adet funye ve 2 adet de telsiz ele geçınldiğını söy- ledi. Tetikçfler Okkan, Hizbullah adına te- tikçilik yapan 26 kişinin tek tek tespit edildiğini de açık- ladı. Okkan'm verdiği listede yer alan Hizbullahçılar ve kimlik bilgileri şöyle: Nurullah Gülsever: Meh- met Fadıl oğlu, 1972 Diyar- bakır- Bismil. Abdulvahap Ekinci: Ab- durrahman oğlu, 1971 Mar- dın. Mehmet Guli Kınay: Isma- il oğlu, 1976 Diyarbakır. Ahmet Yeşil: Mehmet oğlu 1974Silvan. Ahmet Bozkır: Abdullah oğlu, 1975 Diyarbakır. Adem Ceylan: Sabri oğlu, 1973Diyarbakır-Kulp. Hasan Sanağaç: Abdulka- dir oğlu, 1966 Diyarbakır. Mehmet Sait Fidancı: Meh- met oğlu, 1969Silvan. Murat Aktaş: Veysi oğlu, 1976Diyarbakır. Şahin Çeribaşı: Muhıttin oğlu, 1974 Diyarbalur. Hizbullah Girişen: Abdul- lah oğlu. 1979 Diyarbakır Kemal Kızar: Memduh oğ- lu, 1979Batman. Kemalettin Şanh: Mehmet Tevfik oğlu, 1963 Diyarbakır Ergani. Necmertin Şanh: Mehmet Tevfik oğlu, 1969 Diyarba- kır Mehmet Çiçek: Ibrahım oğlu 1971 Diyarbakır Haydar Solmaz: Zülküf oğ- lu, 1966Elazığ. Ferit Kudat: Abdulhalim oğlu, 1970 Diyarbakır Bis- mil. Edip Bahk: tsmet oğlu, 1973 Diyarbakır-Bismil. Mehmet Fidancı: H. îzzet- tinoğlu, 1972Silvan. Kazun Azarkan: Cevdet oğlu, 1968 Silvan. Nizamertin Gökçe: Hüse- yin oğlu, 1974 Elazığ. M. Yasm Aydın: Hacı Ah- met oğlu, 1970-Diyarbakır. Ramazan Ehnas: Hacı oğ- lu, 1972 Diyarbakır- Çınar. Muzaffer Abdukaya: Ke- mal oğlu, 1966 Diyarbakır. Haşim Alabahk: Abdullah oğlu, 1975 Diyarbakır. Hüseyin Sanağaç: Abdul- kadiroğlu, 1968 Çınar. IRMIKIAYDEV ENGtN aengin@doruk.net.tr Cehaletimden olsa gerek, şu fokur fokur kaynayan, şa- kır şukur çalkalanan ülkede, kimin neden yana, kimin ne- ye, neden karşı, kimin nere- de, kiminle birlikte olduğunu artık çıkaramaz, akıl erdire- mez oldum. Hayır hayır.. akıl erdireme- diğim, "darbe mi, postmo- dem darbe mi" tartışması fi- lan.değil. Paşa'nın emeklisi bile yağıp gürlediğinde süt dökmüş kediye dönen mes- lektaşlanmızın "hal-i pûrme- lâli" hiç değil. Bunlara akıl erdirmek için akıllı olmak bile gerekmiyor. Sorun şu: Anımsayacaksınız, Avrupa Birliği, "yol haritamızı" çizip önümüze koyduydu. Şimdi top bizde. Bu yol haritasında gösterilen yolda ilerlerken neler yapacağımızı gösteren bir "ulusal program" hazırla- yıp Avrupa Birliği'nin önüne koymamız gerek. Aslında ulusal programın aralık ayı başında (yanılmıyorsam 7 Aralık'ta) hazır olması gereki- 'Hııı' ya da 'I-ıh' Günlerinde... yordu. Borsa krizi, bankalar operasyonu, bayram tatili, yılbaşı molası bahanesi ile bugüne dek geldi. Ulusal programın taslağını hazırlamakla görevli Devlet Planlama Örgütü işini (aslın- da çoktan) bitirdi ve yaklaşık 5 bin sayfalık, kerpiç kalınlı- ğında bir "metin" liderlerin önüne kondu. Şimdi ne olacak? Valla çok şey olacak. Idam cezası (siz bunu Abdullah Öcalan'ın asılıp asılmaması konusu diye anlayın) karara bağlanacak. Kürtçe teievizyon karara bağlanacak. MGK'nin siyasal erkteki ağırlığının azattılıp, bir danış- ma organına dönüştürülüp dönüştürülmemesi karara bağianacak... Lozan'da bir azınlık olarak tanımlanmayan Kürtlere, dil- lerini ve kültürlerini geliştir- meleri için devlet desteği sağlanıp sağlanmayacağı ka- rara bağlanacak. Daha sayalım mı ? Olağanüstü Hal Bölgesi hukukunun tümüyle elden geçirilip geçirilmeyeceği ka- rara bağlanacak... Gözaltı süre ve kurallannda Avrupa hukuku kurallannın geçerli kılınıp kılınmaması ka- rara bağlanacak... Falan filan... Peki bunları kim karara bağlayacak? Hükümet. Tabii hükümet bu karan tek başına vermeyecek. MGK'de, komutanların da görüşleri alınacak. Sonra, ki- mi değişiklikler yasa, hatta anayasa değişikliği gerektiri- yor. öyleyse Meclis'te muta- bakatlar aranacak. Peki hükümeti oluşturan partiler, MGK'nin askerkana- dı, Meclis'teki muhalefet par- tileri önlerine ulusal program taslağı konunoa ne diyecek- ler? Hayır öyle "Türkiye'nin Av- rupa Biriiğine tam üye olma- sından yanayım " açıklamala- n beni kesmiyor. Ben somut soru(n)lara somut yanıtlardan yanayım. Yukanda ulusal programda yeralması kaçınılmazolanla- nn belli başlılanndan bir seç- kiyi madde madde yazdım. Içinden istediğinizi seçin. örneğin alın MGK'nin sa- dece danışma organına indir- genmesini. Sizce askerler buna "hııı" mı diyecek, "ı-ıh" mı? Alın Kürtçe teievizyon so- rununu. Sizce askerler, MHP, DSP, DYP, hatta ANAP buna "hııı" mı diyecek, "ı-ıh" mı? ' Alın, idam cezasının (yani Abdullah Öcalan'ın idam ce- zasının da) kaldınlmasını. Bu- na MHP, DYP, Fazilet "hııı" mı diyecek, "/-/rT mı? Alın 312'li, 311'li, 159'lu Türk Ceza Yasası'nın Avrupa hukukuna uyumlu kılınması- nı. Buna askerler, MHP, DSP, DYP "hııı" mı diyecek, "ı-ıh" mı? ••• Nedir yanıtlannız? Eğer sizinkiler de benimki- ler gibiyse Türkiye'nin önün- de birkaç seçenek var Ya "Vazgeçtik kardeşim, biz Avrupa Birliği'ne girmiyo- ruz" denecek. Ya "Valla bizi üyeliğe şim- di olduğumuz gibi alırsanız alırsınız, yoksa yok" dene- cek. Ya "Zaten Avrupa bize 2010 yılmdan önce üyelik müyelik yok dedi. Biz şimdi öylesine bir ulusal program çırpıştınverelim. 2010 yılına kadar kim öleeee, kim kala" üön©C0K... Ya... Ya'sı kalmadı. Ben başka seçenek bulamıyorum. Diyelim benimki cehaJetim- den kaynaklanıyor.. Peki sizce başka seçe- nek(ler) var mı ? POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Fırtma Hava sıcaklığı tüm yurtta düştü. Marmara'nın ku- zey kesiminde karyağışı başladı. Fırtına, Bandırma ve Çanakkkale'de etkisini gösterdi... Bu arada 'Fırtına Operasyonu' bitti, 'Mavi Akım Projesi' mercek altına alındı. 'Beyaz Enerji Operas- yonu'nda dört tutuklama karan verildi. 'Hasat Ope- rasyonu 'ndadaönemligelişmeleroldu. Bursa Dev- tet Tıyatrosu'nda başlatılan 'Birinci Perde Operas- yonu' Ankara'ya dek uzandı. Devlet Tıyatroları Ge- nel Müdürü Rahmi Dilligil gözaltına alındı... Sabah evden çıktım. Tam köşede üç çocuk çöp bidonlannı kanştırıyordu... Yaşlan on iki-on üç arasında olan çocuklar so- ğuktan üşümüştü. Üçü de yağmur altında sırılsık- lamdı; üçünün de üzerinde gömlek vardı... Yanlannayaklaştığımızda korktular. Biri "Kâğıt top- luyoruz" dedi. Öteki, ellerini göğsünde birleştirmişti. Soğuktan titriyordu... Uçüncüsü, "Abi" dedi, "biz her sabah buraya ge- liyonjz, yanlış anlaşılmasın." Ardından iki arkadaşı- na dönüp seslendi: "Haydi gidiyoruz!" Onlar çöp btdonunun yanından uzaklaşınca biz de otomobile bindik... Yolsuzluklar, usulsüzlükler günlerdir Türkiye'nin gündemindeydi. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, ar- kadaşımız Leyia Tavşanoğlu'na ilginç açıklamalar- da bulunmuştu: "Toplum eğitimi göz ardı edilmiştir. Toplum eğiti- mi olmayınca da yurttaşlık bilinci ait düzeylere inmış- tir..." Türkiye'nin asıl sorunu buydu!.. Yurttaşlık bilinci gelişmemiş ülkelerde ne de- mokrasiyi ne de insan haklannı geliştirebilirdiniz!.. Kırlardan kentiere göç ytllardır sürüyordu; Istan- bul'da Hazine aianları çeteler tarafından parsellenip satılıyordu... Yıllann sorunuydu bu!.. Yerel yönetimler, ister muhafazakâr ister sosyal demokrat olsun kırlardan kentlere göçü yillarca des- teklememişler miydi? ••• 'Beyaz Enerji Operasyonu' rtereye dek uzanacak şimdilik kestirmek zor ama, birilerinin paniklediği ve soruşturmayı saptrmak için yeni yeni senaryola- nn yazıldığı bir gerçek... Tüm bunlar olurken gözden kaçan bir başka önemli gelişme de 'bor maden/eri'nin özelleştirme kapsamına almacağı haberleri karşısında toplu* mun sessizliği... Siyasilerden ilktepki CHP lideri Deniz Baykal'dan geldi. Nedense Baykal'ın bu önemli açıklaması ga- zete ve TV'lerde pek fazla yer almadı... Baykal diyor ki: "Şimdi tüm kesimlenn karşı çıkmasına karşın Tür- kiye, boraks madenlerini TBMM adına IMF'ye taah- hût etmiştir. Onlar ne yapılacağını faksla bildinyor- lar, bizimkilerde 'hay hay' deyipyennegetihyohar..." Bu arada Denetim Elemanlan Demeği Genel Baş- kanı Atilla Ergüven çok önemli bir açıklama yaptı... Dediki: "Sor madeni işletmelerinin özelleştirilmesi Turki- ye'yi yan sömürge ülke yapacaktır..." Dünya bor üretiminde ABD'deki US Boraks yüz- de 37, Türkiye'deki Eti Holding AŞ yüzde 31 paya sahip!.. Türkiye her taraftan kuşatılıyor... Içeride yolsuzluk ve usulsüzlükler, dışanda ise ekonomikkıskaç... Işçi, memur, dul, yetim, esnaf, üretici perişan!.. Büyük kentlerin varoşlannda onbinlerce işsiz genç!.. Terör böyle ortamlarda boy verir, çaresizlik genç in- sanlan çıkmaz sokağa sürükler... ••• Kar, fırtına, tipi, yağmur... Balina, Fırtına, Beyaz Enerji, Hasat... Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, yine gazete- lere, gazetecilere çattı... Ah şu köşe yazârlan!.. Demokrasi düşmanı bunlann çoğu!.. Ekranlarda bir kadının çığlığını duydunuz mu? Tu- tuklanan eski Devlet Bakanı Birsel Sönmez'in eşi Engln Sönmez'in çığlığı sızi düşündürdü mu? Bürokratlar içeride ama asıl suçlular sanırım hep dışanda kalacak!.. Peki, tüm bu olup bitenler karşısında TBMM ne ya- pryor; RP ve DYP nasıl bir tutum izliyor? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer hakkında gensoru verecekler!.. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci'nin iddialan da yenilir yutulur cinsten değil!.. Mesut Yılmaz ve ailesi tutuklu işadamı Doğan Ka- radeniz'in özel uçağını yurtiçi ve yurtdışı gezilerde kullanıyormuş!.. Canım, eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de kaçak işadamı Cavrt Çağlar'ın özel uçağını kul- lanmıyor muydu? Murat Demirel'in Egebank'ından 'özel gazetecilere' kredi kartı dağıtılmamış mıydı? Ortalık toz duman... Sahi Küttür Bakanı istemihan Talay Devlet Tıyat- roları'ndaki yolsuzluğu biliyor muydu yoksa bilmiyor muydu? Deniyor ki: "DSP Bursa Milletvekili AN Arabacı altı ay önce, yolsuzluk dosyasını Bakan Talay'a vermişti..." DSP'li Arabacı da bunu kamuoyuna açıkladı, Bakalım, Türkiye 'temiz toplum' olabilecek mi?.. hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 9ü 98 CHP'de iç çekişme bitmiyor 4 Yeni bir parti' tartışması MUTLU SERELt ANKARA-CHP Ge- nel Başkanı Deniz Bay- kal'ın geçen cumartesi günü yapılan il başkan- lan toplantısın- da, parti içindeki gruplara dönük olarak "Parti ki kavgayı ya uzta- şarakyadagere- keni yaparak bitirece- ğiz" sözleri, kunıltaydan sonra ortaya atılan "ye- ni sol parti" tartışmala- nnı alevlendirdi. Parti kulislerinde, Baykal "ın sözleri "Yeni bir parti CHP oluşumuna çanak tut- mak" olarak değerlen- dirilırken CHP Merkez Yönetim Kurulu üyesi Yıunaz Ateş, yeni bir parti kurmanın anlamlı olmadığını, Tür- kiye'de yeni parti- ye gereksinim bu- lunmadıgını söy- ledi. Yeni bir sol par- ti oluşumunda adı ge- çenlerden eski Adalet Bakanı Sevfi Oktay ise "Her yerde bu ihtiyaç konuşuluyor, ama somut bir adıra ben bugüne ka- dar görmedim" dedi.