Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5EYLUL2000SAU
DIZI
Jandarma Genel Komutanlığı'nın 1989 yılında yayımladığı emir, doktor muayenesi karmaşasına son veriyor
'Muhafiz dışarıda beldemeK'
J . f l
Tüisirierl
iıricn cjr.c
2.
-.&i y.-ji-lnc.-.rtır.
Vİİİ3 y<*»', y:r-, cd; asmrsv.U -.a» üu t" fciirds X-h Jandar», s-a-yor.c »i.-î
sınd.- it;pırar. SiÇioî.-.feeil«ycc«Xiîtrt ;ır/!:jrcc;«ır.
3. «ui*er.e e-ir.snar. 4ı*r.r:yi ^i;;r. ptmtrs^i v:r*:. v- bi.i- «i?ı«îr. cr-.ra.yot tea
fcırı 3le: ü5kî.rj r^vc-jtı:, ürjh=f« «arıî-.rss hes >ipınır. aıcıada aca ae n»3jr«ne
tsie •.l-ic.-.ktır.
4. üuayer.* »dssıri.-î ^-.pii;;-. B-JJK aı^-rıy; Ç'.Siîi v:rta v« d ı j r n d ; ecr.ıyc!
t«dbiri alss ioitSaı yoS» bu trfctiröv aubsfıî ;ÎM.-^SÖ nu3?«:.-.e od-sırj gıroeo*
:>Jf
5. i=îr sî-rsl- riB.- s»r<. :•-• rikct •.•Cilocsı.iı r.c- vicrıc, ı
srrii, JSUSS
3 i 1 - ;
ugûn bir bel-
8
e
yayımlı-
yoruz. 1989
yılından kal-
ma bir belge.
Eğer hâlâ yürürlûkteyse,
hapıshane hastalanna sağ-
lık hizmeti verilememesi-
ni, hapishanelenn ölüm-
cül hastalarla dolup taş-
masını bıçak gibi önleye-
bilecek bir talimatın bel-
gesi. Jandarma Genel Ko-
mutanlığı tarafından Kur-
may Başkanı Korgeneral
İsrnail Sekn imzasıyla 10
Ocak 1989 tarihve 0621-
13-89/Asyş.Ç.ASAYİŞ
(92) sayılı bir emirden söz
ediyoruz.
Sorunşu:
Cezaevlerindeki hü-
kûmlü ve tutuklulann has-
talıklanna tanı konması,
tanı konmuş hastalıklann
tedavisi sırasında çıkan so-
runlann belki de en büyû-
ğû doktor muayenesi sıra-
sında görevüjandarmarun
da odada bulunmak için ıs-
rar etmesi. Ankara Numu-
ne Hastanesi'nde çalışan
bir hekimin tamkhğı bu ol-
gunun ne kadar çarpıcı ve
ne kadar belirleyici oldu-
ğunun kanıtı. Sözûnü etti-
ğimiz hekim, Cumhuri-
yet' e yazdığı mektupta ay-
nen şöyle diyor
u
_£ümdenyûzlerceİM-
pishan« hastaageçtL Hiç
duraksamadaıı söyteyebi-
firim ki tutukhı ve hükûm-
lûkrin tedavisi sırasında
çıkan bütün sorunlann,
bunlann cezaevferineyan-
sıması sonucu padak veren
bütün olaylann ve çaOş-
malann yüzde 85'inin te-
melinde, jandarmanın
doktor ik hastaıun yanın-
da bulunmaktaid ısrann-
dandır_"
Özellikle kadın "hapis-
hane hastalan"jandarma-
lann yanında soyunmak-
tan, doktorla kadmca sağ-
lık sonmlannı paylaşmak-
tan kaçınıyor ve ölümcûl
sonuçlar da verse muaye-
ne ve tedaviyi reddediyor-
lar. Bu tutum *insan onu-
runu çiğneyen bir davra-
mş" olduğû gerekçesiyle
erkek hapıshane hastalan
için de büyük ölçüde ge-
çerli.
Oysa
u
JandarmaGenel
Komutanı emriyle" diye
noktalanan ve 67 ilin
(1989'da Tûrkiye'de 67 il
vardı) jandarma alay ko-
mutanlıklanna dağıtılan
aynca bilgi için 9 Jandar-
ma Bölge Komutanlığı'na
iletüen emir,jandarmanın
hangı koşullarda, ne yapa-
cağını hiçbir yanlış anla-
maya yer bırakmayan bir
açıİdıkla belirtiyor, tanım-
lıyor ve öngörûyor.
"Hükümlü ve Tutukhı
Muayenekrinde Alınacak
Emniyet Tedbirleri" baş-
lıklı beş maddelik kısa
emrin uygulanması duru-
munda artık kangrenleş-
miş olan hasta-doktor-jan-
darma ilişkisi kesinlikle
çözülecek.
Emir aynen şöyle:
"1. Muayene için jan-
darma muhafazasında
sağhkkuruiuşlanna götü-
riilen hükümlü ve tutuklu-
lann, muayeneodalannda
doktor tarafindan muaye-
ne edilmeieri sırasında
meydana gelebilecek fırar
olaylannı önlemek üzere
ahnacak emniyet tedbirle-
ri aşağıda belirtikn esas-
lar Hnhflinrip yapılarfl^fjr
2. Muayene odasından,
kapuıın dtşuıda firara ya-
rayacak pencere veya baş-
ka bir çılaş yoksa, yani o-
da muhafazah ise, bu tak-
dirde muhafiz jandarma,
mua>ene sırasmda kapuun
dışırıda bekleyecek, içeri
girmeyecektir.
3. Muayene odasının dı-
şanya bakan penceresi
varsa ve bina dışında em-
niyet tedbiri abna imkânı
mevcutsa, muhafiz jan-
darma hem kapmın dışm-
da, hem de muayene oda-
sını görecek şeiaİde dışan-
da tedbir alacakbr.
4.Muayene odasmın ka-
pıdan başka dışanya çıkı-
p varsa ve dışanda emni-
yet tedbiri alma imkânı
yoksa, bu takdirde muha-
fiz jandarma muayene
odasına girecek, ancak
doktorun muayeneyaptığı
paravanah böhnenin uza-
ğında emniyet tedbiri ala-
cakûr.
5. Emir esaslanna göre
hareket edibnesini rica
ederim".
Eğer bu emir hâlâ ge-
çerliyse, hem il jandarma
alay komutanlıkJanna bir
kez daha hatırlatılması,
hem de hapıshane hastala-
nnın getirildiği hastanele-
rin bu bölümlerine herke-
sin (jandarmanın, hekimin
ve hastarun) görebileceği
bir yere asılırsa çok ciddi
bir sorun çok kolay çözü-
lecek. Yok bu emir artık
yürürlükten kalktıysa, bu-
nu bilmek hapıshane has-
talannın, hekimlerin ve
kamuoyunun hakkı olsa
gerek.
\ \
ve •t
A Y D I N E N G I N M I H R I B A N C I C I
hasta
^ 1 î * * l < l »» • ! < î
Cezaevlerindekî lıasta hükümlü ve tııtııklıılamı listesi
C€BZECEZAEVİ
Erdal Doğan: '96 SAG direnişçisi, şi-
zofren ve kronik Hepatit-B.
Hactr Bozkurt: Bel fıtığı, siyarik, kro-
nik Hepatıt-B
Adem Kcpenekoglu: Kr.ş. Hepatit-B
Selim Ünal: Kronik Hepatit-B
Hasan Sevim: Kronik Hepatit-B, göz-
de görme bozukluğu.
Yusuf Polat: Kronik Hepatit-B
MuzafTer Delibaş: Kr.ş Hepatit-B.
Elif Metin: Kronik Hepatit-B
Fuat Erdem: Kronik Hepatit-B
Haydar Çevik: Kronik Hepatit-B.
Ismail \'ayiç: Bel fıtığı, mıde ülseri, iş-
kenceden dolayı boynunda ve kollann-
da sürekli uyuşma ve ağnlar var.
Semiray V ılmaz: '96 yılı ölûm orucu
direnişinden vûcutta dengesizlik
Ali Hıdır Polat: Kronik Hepatit-B, ış-
kenceden dolayı kollannda sürekli
uyuşma var.
Kamile Kayın: Ölüm orucu direnişçi-
si. Sûreklı tialsızlik, yorgunluk, bacak
kaslannda ağn. ağızda kuruluk, terle-
me. görme ve duyma kaybı.
Sevgi Saymaz: '97 yılı başında verem
tedavisi görmeye başladı. Ölüm orucu
dırenişçilennden. Halsızlık, bitkinlik,
yorgunluk.
Gülümser TOSUD: Ölüm orucu direniş-
çilerinden. şiddetlibaşağrısı.halSLZİik.
çabuk yonılma. eklem romatizması.
Türkan Özen: Sürekli halsızlık. kas
ağnlan, kilo kaybı, mide şikâyetleri var.
Leyia Alp: Crogenıtal enfeksiyon tanı-
sı ve görme problemleri var.
Nurgûl Ersoy: '96 yılında tüberküloz
geçirdi, özellikle bacaklarda ve yüzler-
de nedeni bilinmeyen ileri derecede ö-
dem oluşuyor.
Gölsevea Öztürk: Bel ağnsı, sinüzit,
yorgunluk, halsızlık.
Hatice öğöt: Verem şüphesiyle tedavi-
yi bekliyor.
Emel Şahanoğlu: Duyma kaybı.
Bema Buzkan: Sık sık boğaz enfeksi-
yonu geciriyor, kulaklannda ağn olu-
yor.
Sibel Sansoy: Soluma şikâyetleri, bel
ağnsı var.
Murat Yücesu: ' % SAG direnişçisi..
mide şikâyetleri oldukça yoğun, faran-
jit başlangıcı var.
Bilal Şimşek: tşkenceden dolayı kol
çıkması. bel ağnlan ve nefes darlığı.
Erkan Tepeli: Görme bozukluğu var.
Mehmet Doğan: Görme bozukluğu ve
. mıde ülseri.
Hasan Çatal: Ayağı kınk, sürekli şiş-
me ve yürümede zorlanma var.
Tahir Laçin: Böbreklerde taş, işkence-
den dolayı rahatsızlık.
Nabi Kımn: Görmede bozukiuk, işit-
mede zoriuk ve mide ülseri.
Kazım Kfiröm: Astım hastası.
Güler Küçökemre: SAG direnişçisi.
Ülser ve buna bağlı rahatsızlıklar.
Suzan Baran: SAG-ÖO genel direni-
şinde ÖO direnişçisi. Buna bağlı olarak
ülseri var. sık sık mide kanaması geçi-
nyor.
Meltem Knnıhan: Mide ülseri var, sık
sık mıde kanaması geciriyor.
Arzu Yiğh: Bronşit, siyatik ağnlan, ka-
dın hastalıklan. bacaklarda vans.
Seyit Ali Uğur: Kronik bronşit, aclık
grevi nedeniyle kabızlık var.
Muhammet Akyol: Kansızlık, migren
ağnlan.
Mehmet Çömüt: Astım ve çarpuıU, gö-
ğüs ağnsı. terleme ve kalp çarpmtısı.
Cengiz Tnran: Kronik tüberküloz, ne-
fes alıp vermede zoriuk. böbrek fonksi-
yonlannda bozukiuk. mide ülseri, aler-
jik hastalıklar.
Kayhan Ancan: Karaciğerde kist.
Levent Çapa: Kronik bronşit, kulak za-
n yırtılması.
Saglık ve Sosyal Hizmet Emekcileri Sendikası'nın derlemesi
Hastanede hapıshane hastası
Sağhk ve Sosyal Hizmet Emekcileri Sendıkası (SES)
üyelerinin "hapkhaae hastalan^yla ilgüenen sağlık
emekçilerinin deneyimlerinden bir derleme yaptı. Orta-
ya bırakmız gazete okuyucusunu, tutuklu ve hükümlü ya-
kınlannm bile yakından bilmediği bir tablo çıktı. Ürkû-
tûcü bir tablo. Hapishaneden bir hastaneye ulaşabilmiş
olan bir tutuklu ya da hükümlüyü bekleyen sorunlar ge-
nellıkle hasta ya da yakınlan tarafindan anlaühr. Oysa
hastanedeki sağhk çalışanlarmın (hemşıre, doktor) has-
talarla ilgıli gözlemlen. karşılaşüğı zoriuklar pek bılin-
mez. Bu taruklığı okurlanrruza sunuyoruz
Normal bir polıklınık hizmeti verilirken "çat kapt"
içeri gıren rütbelı asker, hapishaneden geldiğini, muaye-
ne olacak hasta olduğunu belirtir. Sağhk çalışanı hem
hastayı, hem de güvenlik görevlilerini düşünerek önce-
lık tanır. Güvenlikten sorumlu askerler eğer gelen has-
ta "ayasT ise ya da daha kötüsü "böfâcn terorist" ise
özellikle sağlık çakşanını uyanr. "Baaziterorist Mbnem
kaçldştamkatirya da "bamemDeörgütnaûn bölge so-
ranhBU, dfldcatM ohm" ya da "hastahk namaraa yapı-
yor" der. Hastarun elleri bağlı iken bile polikliniğin kü-
çük pencerelerinden kaçacagı uyansı ile odanın içi bir
anda güvenlikten sorumlu askerlerle dolar.
Birinci yargıiam»
Birinci yargılama kapıda bekleyen öteki hasta ve ya-
kınlannca yapılır. Bu kişiler gördükleri kişının hasta de-
ğiLcezalandınlması gereken bir kişi olduguna karar ve-
rir.Yargılan kesindir. Bu hasta medya aracıhğı ile gör-
düğü terorisöir. Bunlar tedaviyi hak eönemektedirler.
Sağhk çahşaru ise bu ortamda görev yapmaya hazırlan-
malrfarfır Polıklınıkten içeri gıren hâpishane hastasına
hemşire, doktor nasıl davranacaknr? Hastanın elleri ke-
lepçeli ya sedyede ya da tekeriekli iskemlededir. Ellerin
çözühnesi istenir ve bu ya zorlukla kabul edilir ya da edil-
mez. Üsteük o sağlık çalışanı, o teröriste dışanda acdı,
ıstıraplı, kuyruklarda bekleyen "BormaT' hastalann sı-
rasrnı vermıştır.
tkjnd yargılann»
Ikinci yargılama sağhk çalışanı tarafindan yapümak-
tadır. Etkilenmenin sonucunda o da hastasına iyi davra-
namayacaktır. Hemşireük yeminini ya da Hipokrat ye-
tnınını eğer halıriarsa, o zaman da sağlık çalışanı ile gü-
venlik görevlikri arasında sorunlarbaşlayacaktır. Kelep-
çenin açılması. hastanın yalnız kalması, üzerinin sovul-
ması, işkence görüp görmediğinın sorulması, gızli kal-
ması gereken hasta sırlannın korunması, tanı ve tedavi
aşamalannın planlanması gibi sorunlar... Sağlık çalışa-
nı bu sorunlarla nasıl baş edecektir? Sonunda "hapBİıa-
ne hastası*' gereklı özen göstenlmeden muayene edilir
(!) ve tedavisi (!) yapılarak cezaevine yollanır.
Hapıshane hastası, eğer yatmasına karar verilmişse
ve eğer varsa mahkûm koğuşuna yatınlacaktır. Bu yer-
ler, geneUikle göz önünden uzakta izbe ve karanuk yer-
lerdtr. Buradaki sağlık çalışanlan da genellıkle hastane
tarafindan bir şekilde cezalandrnlmış ınsanlardır. Görev-
lerinı bu duygulaıia yaptıklanndan çoğu zaman mesle-
ki yeminler unutulur. Eğer unutmayanlarvarsa görev ye-
ri degiştirilir ve bu koğuştan uzaklaştınlır. Göz önün-
den uzakta olan hastaya ne gûnlûk doktor vizitleri yapı-
br ne de tanı-tedavi değişiklikleri zamanında yapılır.
Konsültasyonlar gecıkır; laboratuvar tetiaklen uzar; rönt-
genrandevulan aksar; ameliyat Ustelerinde güvenlik ne-
deniyle hep ikinci sırada yer alır, ameliyat sonrası pan-
sumanları aksar; dışandan alınacak malzeme ya da ilaç-
lar için günlerce hastane ile Adelet Bakanhğı arasında
yazışmalar sürer; taburcu işlemleri sorunludur.
Eğer hâpishane hastası normal koguşta yatıyorsa.
ayaklar zincuiidir. Kapıda bekleyen askerler vardır. Sağ-
lık çalışanı bu ortamda görev yapar.
ODCC mahkûm, sonra hasta
Hâpishane hastasının zıyaretçilen ya da refakatçilen
olmaz. Çünkü bu yasaktır. Hastanın psıkolojisi, ameli-
yat öncesı ve sonrası bakım...Bunlann önemi yoktur.
Çünkü hâpishane hastası "önce mahkûm, sonra has-
öı"dır. Hâpishane hastası yoğun bakımda ise, suni solu-
num cihazına da bağlı olsa kollannda serumlar, sonda-
lar, drenler de bulunsa, hatta şuuru kapalı. komada da ol-
sa ayaklan zincirlidir. Bu şartlar altında sağlık çalışanı-
nın görev yapması zorlaşmaktadır. Inandığı hasta hak-
lannffl, mesleğının kutsallıgını tek başına savunmasınm
sadece sağlık çahşanının görev i ohnadığına inanır. Etti-
ği yeminleri unutur. Ve meslek ılkelenne yabancılaşır.
Sonuç olarak cezaevindeki hastanın tedavisi "hapis-
kme hastaa-guvnıMk görevuleri-sağuk çahşam" üçge-
ninden çıkanlmalı, cezaevi hastalan-Adalet Bakanlığı-
Sağlık Bakanhğı ve tabip odalan, hemşiremeslek örgüt-
leri, sendikalar arasında yapılan bir protokolle saptan-
mah ve bütün taraflara bildirilmelidir.
Böylelıkle ne kurbanlar, ne vatan haınlen, ne de kah-
ramanlar yaratılacaktır.
Son söz: Sağhk çalışanı için hastanın dini, dili, ırkı,
cinsıyeti ve siyasi göıüşü yoktur. Her şeyden önce o has-
tadır ve ınsandır!
Fırat Can: Tanımlanamayan alerjik
kaşıntılar
Haydar Karataş: ' % yılı ÖO direniş-
çisi. Boğazda iltıhaplanma.
Tonguç Ok: Hemoroit hastası, mide
ülseri var.
Necip Baysai: Hemoroit hastası ve mi-
de ülseri var.
Mohammet Şahi: Hemoroit hastası.
Ali Rıza Dermanlı: Sırtta ve vûcutta
ekimozlar, lezyokollarda ödem.
Birsen Dennank: Yüzde ekimoz, gaz
zehirlenmesi.
Filiz Gülokun Sırt, ense, kollarda ve
başında darp izleri.
AYDIN E TtPİ CEZAEVt
Aöz Özdemir: Kalp rahatsızlığı. bel
fıtığı. boğazda kist oluşumu.
Aydın Bor: Böbrek rahatsızlığı, damar
tıkanıkiığı. bel ağnlan.
Baki Akbay: Astım ve kalp rabatsızlı-
tı.
Kahraman Oktay: Deri altında tümör.
sol tarafta uyuşma.
M. Şirin Gümüş: Kas fıtığı.
Nevzat Eren: Zatürree.
H. Hüseyin Reyhan: Hipertansiyoo,
kalp rahatsızlığı.
Mehmet Okay: Hipertansiyon, kuy-
ruksokumunda kemik erimesi.
Yışar Elbir: Kalp romatizması.
llhami Gülmez: Guatr.
Remzj Özçelik: Artlaj
Metin Tuncel: Sağ göğsünde ağn ve k-
ist toplanması. kalp rahatsızlığı.
Davut Kaya: Eklem romatizması, sol
bileğinde kist, kalp rahatsızlığı.
Mesut Gülmez: Safra kesesi bölgesın-
de ağn. mıde ülseri.
Abdulkerim Yalçın: Akciğer rahatsız-
lığı, mide ülseri.
Bedrettin Yaiçıa: Hipertansiyon.
Mehmet Birkan: Hipertansiyon. gu-
atr.
Mehmet Aydın: Kalp sıkışması, mig-
ren, nefes darlığı, böbrek rahatsızlığı,
mide ve onikiparmakbağırsağında ül-
ser.
Hasan Crün: Şızofreni.
Sever Altun: Bel fıtığı, migren, mide
ülseri.
Heyyat Kaya: Kalp kaslannda geril-
me.
Mevtüt Usanmaz: Bel fıtığı, migren.
Rauf Yıldız: Kroniklesmiş ishal.
Hasan Baraçkılıç: Safra kesesi ve böb-
reklerde taş var.
SJUeyman Akay: Kronik bronşit.
Vahit Ooğra: Mide ülseri.
Fazıl Ala: Mide ve bağırsak ülseri.
Ferhat Korkut: Mide ülseri.
Bahattin Şahin: Mide ûlseri.
Kazım Türkan: Mide ülseri.
Mehmet Eryılmaz: Mide ülseri.
Feyzullah Başakçı: Bağırsak hastalık-
lan.
Abbas Yasak: Astım
Rıza Tan: ldrar yollannda tıkanma.
Nurettin Soncııl: Burunda et oluşumu.
Sedat Bakır: Bağırsak ülseri.
Hanefı Eralan: Mide ve bel ağnlan.
Şehmuz Yüksel: Mide ülseri.
M. Kerim Okatan: Kalıcı baş ağnlan,
tüberküloz. paranörativite.
Murat Güneş: Sedef hastaiığı.
Necati Gönenç: Kalp kapakçığında ka-
panma bozukluğu.
Girfaan Tamer: Damar tıkanıkiığı ve
Hepatit-C.
Murat Çoban: Diş sorunlan, sınüzıt.
dizlerde menüsküs.
Bans Kaya: Beyın damarlannda zede-
lerune. kalp çarpmtısı, tansiyon düşük-
lügü, nefes darlığı.
Etbem Can Bakır: Nefes alıp verme-
de düzensızlik. el ve yüzde yanmalar,
uyumada zoriuk, bronşit.
Deniz Karahan: Kollan büyük oranda
ışlevsız. bağırsak ve mide rahatsızlığı
var.
Savaş Yetim: Kronik bademcik ıltıhap-
lanması, diş rahatsızlığı, nefes alma so-
runu.
Sâleyman Gökçen BUgeoğln: Göz ra-
hatsızlığı, vûcutta çıbanlar. sinüzit.
Saat Karabulut: Göz bozukluğu, ba-
caklarda vans. sınduim zorluğu, cığer-
lerde su toplanması.
Sinan Eren: Dizlerde lif zedelenme-
sınden kaynaklanan kilitlenme, duedo-
num ülseri ve gözlerde yanma.
Mehmet Göcekli: Sinüzit, kansızlık,
taşikardi.
Ali Teke: Alerjik nezle, ileri derecede
görme bozukluğu, denge kurmada bo-
zukiuk, hafıza kaybı, tat-doku hissizli-
îlhanan Demirel: Gözde astıgmat. bron-
şit, kulakta yutılma, vûcutta yanma, ne-
fes almada zoriuk.
Gnrfean Hızmay: Sinüzit. sol kolda kı-
nk, akciğerde rahatsızlık, sürekli hal-
sızlık, bel, sırt ve gögüste ağnlar, ıştah-
sızlık, mide rahatsızlığı, görmede bo-
zukiuk, baş ağnsı.
Abbas Pektas: Romatizma, resitizm
ağnlan, eklem ağnlan, bel ağnsı, he-
moroit, mide, bağırsak rahatsızlıklan,
ayakta mantar,
Erkin Zeogin: Mide, sinüzit, baş ağn-
sı, boyun ve sırtta tutulma. göz ve ku-
lak rahatsızlığı var.. bumu kınk.
Devrûn Demir: El ve ayakta uyuşma,
böbrek ve bel ağnsı, baş dönmesi, mi-
de ağnsı, ellerde agzimatör.
Recep Dcrya Demir: Bel ağnsı.
Idris Ay: Kafa travması, ıç hastalıklar.
Esin Kart: Oreme kanallannda kana-
ma. bel ve bacak rahatsızlığı. kafa trav -
ması, faranjıt. vans, diş çürümesi.
Rıza Doğru: Beyinde zedelenme. bel-
de kınlma, lif kopukluğu.
Halil Bozkurt: Göz rahatsızlığı, mıde-
de ülser. ayakta mantar. kaslarda zede-
lenme.
Mnrat Karakmş: Tansiyon düşüklüğü,
eklem ağnlan, sinüzit. mide rahatsızlı-
Ali Nazik: Sağ kasık bölgesınde fıtık.
sindırim bozukluğu, bronşit, mantar, si-
nüzit.
Ersin Aydın: Nefes darlığı. bağırsak
ve mide rahatsızlığı.
Murat Mengirkaan: Sağ göz görmü-
yor, sindirim bozukluğu, tüberküloz
var.
Yavnz Mamac: Sinüzit. bağırsak tem-
bellığı, kabızlık, ayakta mantar.
Vedat Savaş: Omuzda kalıcı rahatsız-
lık, diş, göz, kulak ve mide rahatsızlığı.
Hasan Cansız Erdemli: Mide ülsen,
kronik bronşit, kalp spazmı. nevrotik
histamini, romatizma, işitme zorluğu.
Utku Deniz Sirkeci: Polen alerjısı. mi-
de rahatsızlığı, vücut dengesizliği.
Bahadır Özertem: Astım. migren, ro-
matizma, mide ülseri.
Taran Sivik: Sağ dizde sakatlık, sol
omuzda çıkma, sindirim sisteminde bo-
zukiuk.
Mesut Koca: Kronik bronşit, duedo-
num ülseri, faranjıt, sinüzit, baş ağnsı,
göz bozukluğu.
Murat Özdemir: Kronik sinüzit, sağ
dizde ağn.
Türker Sueo: Kafa, göz ve el yaralan-
malanna bağlı rahatsızlıklar
Sinan Doğan: Mide rahatsızlığı.
Koray Ömûrlü: Mide rahatsızlığı.
Ismail Gökçe: Göz. bel ve ayakta ra-
hatsızlıklar, kronik bronşit faranjit.
M. Şahin lşık: Romatoıd artrid, duedo-
nim ülseri. bel kemiğinde ve sağ dizin-
de eğrilik, sinüzit, faranjit, sol baldınn-
da kas erimesi.
Akın Demirci: Kulak, burun. boğaz,
mide. böbrek rahatsızlığı. kronik bron-
şit, göz, diş rahatsızlığı, hemoroit.
Mustafa Ali Kanmaz: Düşûk tansi-
yon. göz rahatsızlığı.
Mnstafa Öz Çiftci: Göz bozukluğu, diş
ağnsı. vans.
Osman Erol: Anemı, bronşit, göz bu-
lanması.
BayTam Içler: Nerefıbroma. irili ufak-
lı tümörler, gözde bozukiuk, baş ağnsı.
Hüseyin Aligünay: Sırtta açık yara ve
ekimoz.
M. Devrim Şenses: Sırtta açık yara ve
ekimoz, yüzde ekimoz ve ödem.
Murat Cadar: Kafada travma, sırtta
ekimoz ve ödem.
Emre Güneş: Vûcutta şış ve sıynk, eki-
moz.
Ali Arslan: Bilgi alınamıyor.
Ahmet Gün: Sol gözde hemetom ve
ekimoz, kafa travması, zehirlenme.
Osman Ali Çöpal: Alt dudak ve alın-
da kesik, vûcutta ekimoz.
Banş Gönülşen: Zehirlenme. travma
nedeniyle göğüs ağnlan.
Cavit Temur: Sol bacakta ve sırtta yo-
ğun ekimoz, yüzde doku kaybı.
Selahattin Hıra: Bilgi alınamıyor.
Mustafa Hıra: Kafada şişlik, vûcutta
ekimoz.
Yasar Çavıış: Bilgi alınamıyor.
Yana: ANKARA. BURSA. ELBİSTAN.
IHYARBAKIR, SELENDİ, ADANA.
ELA&6, ERMENEK. Nİ6OE. YOZCAT.
ZİLE, tSKENDERUN Cezaoleri
SAU
ORHAN BURSALI
Memur Kim?"Devlete sızmış/sızdınlmış" ve şimdi "temiz-
lenmek istenen" "rejim düşmanlan"n\, sayısı
olarak, "En çok 1000" kestiriminde bulunmuş-
tum. Genelkurmay Başkanı bu sayıyı "Binlerce"
sözcüğüyle rakamlandırdı. Fakat bu da sadece
göz korkutuyor. Ortada "tutulan bir çetete" var-
sa bile açıklanmıyor. Adaiet Bakanı haklı olarak,
McCarthy döneminde olduğu gibi, bir cadı ka-
zanı kaynatmanın gereği olmadığını söyledi.
1950'lerin Amerikası'nda Einstein bile "komü-
nist ajan" olarak görülüyordu!
Ülkelerin tarihinde böyle anlar gelip çatar. ör-
neğin 1970'lerde de Almanya'da "Radikalen Er-
lass" fırtınası esmiş ve devlet örgütünü kendi
amaçlan doğrultusunda kullanan radikal solcu
ve sağcılar "devletten temizlenmişti".
Bu ülkede "devletin fikrine" uymayan solcusu
sağcısıyla milyonlarca insan yaşadığına göre,
bunlann devlet içinde güçlü bir izdüşümü olma-
sı doğal ve kaçınılmazdır. Unutmayalım ki, ülke-
miz nüfusunun yaklaşık yüzde 4'ü devlet me-
murudur.
Devlet memurluğu kamusal bir görev veya
zorunluluktur. Memurlann ücretleri, çalışan ve
üretenin vergilerinden karşılanır.
• • •
Devlet, öncelikle Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı
olan herkese yasalann tarafsız uygulanması hiz-
metini verir ve bunun denetimini yapar.
Devlet memurunun çalışmasının bir mihenk
taşı olması gerekirse, bu öncelikle, yasalan ay-
nm yapmadan herkese uygulayıp uygulamadığı
ve memurluğunu kişisel amaçlı olarak kötüye
kullanıp kullanmadığıdır.
Hizmette ve yasalan uygulamada, örneğin
kendine veya tanıdıklanna ayncalık mı yapryor?
Veya siyasal ve ideolojik görüşleri doğrultu-
sunda, yine bir kayırma mı yapıyor?
Devlet içinde, bu amaçla gizli bir örgütlenme-
ye mi gidiyor?
Devlet olanaklannı kendi örgütüne, çetesine
mi peşkeş çekiyor?
Devlet olanaklannı kullanarak, demokratik or-
tamı yok edecek bir iktidar mücadelesi mi sür-
dürüyor?
Bu konuda, sadece Silahlı Kuvvetler değil,
eşit hizmet bekleyen bütün yurttaşlar duyarlı ol-
malıdır.
Yukandaki tanımlara uyan, gerçekten de bin-
lerce kişi olabilir devlet içinde.
Bunlann yasalar çerçevesinde "hizmet dışı"
bırakılması doğaldır.
Ancak, bu tanımlar içine girenler ve "temizlen-
mesi" gerekenler sadece "gerici ve bölücüler"
midir?
Halkın yanı sıra siyasetçilerin de en azından
laf olarak destek verdiği "temiz devlet" kampan-
yalannın amacı ve hedefı neydi?
Devlet içindeki "hırsızlar, avantacılar, yüzdeci-
ler vb. çeteleri"n\n devlet ve rejim dostu olarak
görülüp görülmediklerini merak ediyoruz.
Bu yolda hiçbir açıklama görmediğimiz için
de doğrusu endişe içindeyiz!
"Gericilerin" halk ve devlet içinde en büyük
dayanaklannın, devleti parselleyip kendi amaç-
lan doğrultusunda kullanan, daha çok bu iktisa-
di ve siyasi çeteler ve bunlann uygulamalan ol-
duğunu gönneyen hiçbir düşünce ve eylem, ül-
kemizde orta vadeli bile olsa olumlu ürünler ve-
remeyecektir.
Bana tercihimi sorarsanız, evet gericiler yasa-
lar çerçevesinde devletten atılmalıdır, ancak on-
lardan daha önce veya onlaria biriikte, siyasi ve
ekonomik amaçlı çetelerin temizlenmesi daha
büyük önem taşıyor.
Çünkü Türkiye' nin demokratik, şeffaf, çağ-
daş, kalkınmış bir ülke olmasının önünde en bü-
yük engel ikincilerdir.
BİR BAHAR DALI
DAHA KIRILDJ...
Yiğidimiz
KAMER
TEYHANİ'Vİ
(1947-....)
kaybettik.
Onu 6 Eylül 2000, Çarşamba
günü saat 12.00'de Esenkent
Rıfat llgaz Kültür Merkezi
önünden alıp, Esenyurt
Mezarlığı'nda toprağa vereceğiz.
AİLESİ ve ARKADAŞLARI
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük
Bizim Gazete
Ülke soaınlanna ilişkin raporianyla, araştırmalanyla,
köşe yazılanyta, tarafsız haberienyle sivil toplumlann
gazetesi.
Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212. 511 08 75
KARŞIYAKA 2. SULH HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
Esas: 2000/112
Davacı Emin Ank vekili Av. Sultan Oktay ta-
rafindan davalı Fennen Çelik Inşaat ve Imalat
Ltd. Şti. aleyhine Çiğli llçesi, Balatçık Mahal-
lesi, 33591 ada, 5 parselde kayıtlı taşınmazın
ortaklığının giderilrnesi için açılan davanın ya-
pılan açık yargılamasında davalı Fennen Çelik
Inşaat ve Imalat Ltd. Şti. adına çıkanlan tebli-
gatlar bila tebliğ iade edilmiş, yapılan aramala-
ra rağmen adresi tespit edilememiş olmakla
mahkemece adı geçen davalıya ilanen tebligat
yapılmasına karar verildiğinden davalı Fennen
Çelik tnşaat ve Imalat Ltd. Şti.'nin duruşmanın
atılı bulunduğu 5.9.2000 günü saat 09.30'da
mahkememizde hazır bulunması veya kendisi-
ni bir vekil ile temsil ettirmesi, aksi takdirde da-
vanın yokluğunda devam edilip karar verilece-
ği hususu ilanen tebliğ olunur. 10.7.2000
Basın: 40144