Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1SEYLÖL 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA
17
Çağm
meslekleri
Istanbul'da Eminönü
Halk Eğitim Merkezi,
kapısına duyuru
asmış; "Bilgi
çağında çağın
mesleklerini
bizde öğrenin"
diyor... Yeni
yüzyılla biriikte bilgi
çağını yakalamak
isteyenler için
Eminönü Halk Eğitim
Merkezi'nin
düzenlediği meslek
kurslanndan bazılan:
Kilim dokuma... Biçki
dikiş... Osmanlıca...
Bağlama öğretimi...
Ud çalma tekniği...
Cittçilik sanat...
Kaiorifer ateşçiliği...
Bilgi çağında buyrun
burdan yakın!
Dörtgenç
Yalova'dan
üniverstte
sınavinı kazanan
1
depremzede dört
genç için eğitim bursu
aramyor... Yıldız
Teknik Üniversitesi
Makina Mühendisliği,
Bolu Izzet Baysal
Üniversitesi Işletme,
Kahramanmaraş
Şütçü Imam
Üniversitesi Coğrafya
Öğretmenliği, Istanbul
Üniversitesi Kamu
Yönetimi'ni kazanan
gençlerle iletişim için
Yatova Atatürkçü
Düşünce Oerneği'nin
telefonu:
0.226.813 9104.
Etektronik posta: som4iposta.cunhuriyetcom.tr Tei: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Hizbullah, mezarevferini
taşeronlara kazdırmış...
"/hafevte mi!"
T
ürkiye Eğitim Görriillüleri Vakfı Yönetim Ku-
rulu Başkanı Ibrahim Betil, vakfın yayın or-
ganı "Eğitim Gönüllüleri"nde, ilköğretim ki-
taplannın yeniden yazımı konusunda üni-
versite bünyesindeki eğitim, bilimciler ve iletişim uz-
manlarından oluşturduklan bilimsel kurulun çalışma-
lannı titizlikle sürdürdüğünü anlatırken şunları yazıyor:
"Tüm çabalarımıza rağmen bu yolda ilerlemek ol-
dukça zor ve külfetli oluyor.
Birkaç yıl önce kitap taslaklanmızı Ankara'ya gu-
ruria sunduğumuzda sonucu öğrenmek için altı ay
heyecanla, sabırsızlıkla bekledik.
Ancak aldığımız cevap ne yazık ki hepimizi büyük
bir düş kınklığına uğrattı. Ret gerekçesi olarak 'ki-
taplann üçüncü sayfasındaki resimde bayrağı dire-
ğe çeken ipin iki milimetre kısa olması' gösterilmiş-
ti. Bir baskı hatası olarak kısa çıkan ipin iki milimet-
re daha uzaması sağlanmış ve kitaplanmıza sonra-
dan onay almıştık.
Y'nin kuynuğuBu kez hazırtanan yeni kitap taslaklarımızın ilk
aşama çalışmalannın tamamlanıp onay için Talim Ter-
biye Kurulu'na yollanmasının üzerinden yine bir hay-
fi zaman geçti. Bayrağı direğe çeken ipi de uzattı-
ğımıza göre acaba yanlışımız neredeydi?
Geçenlerde, onayın niçin uzadığını sorduk. Ancak
cevap yine düş kınklığı oldu. Sonuç yine olumsuz-
du. Kurulun bu kez gerekçesi farklıydı:
Kitaplanmızdaki küçük harf 'y'lerin kuyruklan ye-
teri kadar kıvrık değilmiş.
Aslında gerek ülkemizde gerek dünyada kullanı-
lan küçük harf 'y'lerin aynısı kitaplanmızda da kul-
lanılmakla biriikte, yönetmelikler değişmiş ve Bakan-
lık nedense bu tür 'y'leri kabul etmiyormuş. İlköğ-
retim çağındaki çocuklann okuduğu kitaplarda 'y'le-
rin 'u' harfi gibi yapılıp kuyruklarının da iyice yuvar-
latılarak kıvnlması zorunluymuş.
'Y'lerin nasıl olması gerektiğini bilgisayanmdaki tüm
punto örneklennde aradım. Bakanlığın istediği tür-
den bir 'y' harfi hiçbiryazı türünde olmadığı için bu-
rada okura örneklemem mümkün olmuyor. Göste-
remediğim için özür diliyorum. Okuduğum kitaplar-
da, gazetelerde de rasöanan bir y olmadığı için, oku-
run hayal gücüne teslim oluyorum.
Kısaca, bizler şimdi 'y'lerin kuyruklannı kıvınp ki-
tap taslaklanmızı yeniden Bakanlığa sunmak üzere
hazırianıyoruz."
Zaten bu memleketin başına ne geliyorsa kitap-
larda kuyruğu yeteri kadar kıvnlmamış y'ler yüzün-
den geliyor...
Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu soruna parmak bas-
masını takdiıie karşıiıyor; Bakan Metin Bostancı-
oğlu'ndan, soyadındaki 'ğ'nin kuyruğu konusunda
da aynı hassasiyeti göstermesini bekliyoruz!
Yûksek Yerilim Hatb
Erdinç UTKU
WAP dediğin bilişim teknolojisinde DVD kulak!
Küba'da cuma namazı kılan Müslümanlar
Toronto'daki arkadaşımız Engin Aş-
kın, merkezi Suudi Arabistan'da bu-
lunan Müslüman Dünya Biıiiği'nin ba-
tı üniversitelerinde dağıtılan aylık ya-
yın organından aktanyor:
Radikal Islamcı örgütün genel sek-
reter yardımcısı Şeyh Muhammed
Nasır-ei Abudi geçenlerde bir heyet-
le Küba'ya gitmiş...
Heyet, Havana'daki Arab Evi adlıu
müze"yi ziyaret etmiş...
Cuma günleri mescit olarak kulla-
nılan "müze" Arab Evi'ne Müslüman
olsa da Kübalıların girişine izin veril-
miyormuş...
"Müze"de yalnızca cuma günleri
Küba'daki Müslüman diplomattarna-
maza durabiliyormuş...
Arab Evi'nde namaz kılan 40 kadar
diplomat arasında Türkiye,
Cumhuriyeti Büyükelçili-
ği'nden de bir kişi varmış... T ^
örgütün genel sekreter yar-
J
L
dımcısı Abudi, Küba'da içinde Is-
lami eğitim de veren bir cami inşa et-
mek için gereken tüm maddi yardımı
sağlamaya hazır olduklannı söylemiş
ancak Küba'da taşınmaz maJlann ka-
muya ait olması nedeniyle dinsel ya-
pılara izin verilmiyormuş...
Abudi, görüştüğü KübaJı bir yetki-
liye, Islam dünyası ile Küba arasında-
ki ilişkilerin geliştirilmesi açısından
cami önerisinin hükümete iletilmesi-
ni istemiş ancak yine de olumsuz ya-
nrt almış...
Şeyh Abudi'nin başaramadığını
umanz bizim diplomat başarıri
GENİŞ AÇI
HİKMET BİLA
Genel Başkan Atatürk
CHP yine kıpır kıpır. Siyasal
tarihimizin en hareketli parti-
si, yine sancılar içinde. Genel
Başkan Altan Oymen, ola-
ğanüstü kurultayın 30 Eylül'de
toplanacağını açıkladı.
CHP'yle ilgili gelişmelerin ay-
nhtılanriı ve öymen'in açıkla-
malarını Cumnuriyet'in haber
sayfalarında okuyacaksınız;
ancak kısaca özetlemek ge-
rekirse, "dün olan", CHP için-
de "hep olan'm tekranndan
başka bir şey değildi.
Parti içi iktidar mücadetesin-
de bardağın ağzına kadar doi-
ması... Sonra küçük bir baha-
ne ile kavganın patlaması...
MYK toplantılarında, ardın-
dan Parti Meclisi'ndesaflann
çizilip kozların masaya sürül-
mesi... Ve olağanüstü kurul-
tay karannın açıklanması... Bir
yandan Genel Merkez'de, bir
yandan özel bürolarda, evler-
de ardı arkası kesilmeyen ku-
lis çalışmalan... Kurultayın top-
ianması, kavgalar, çatışma-
lar... Seçimlerin yapılması, ye-
ni yönetimin oluşturulması...
Ertesi gün yeni kavgalar için
kollann sıvanması...
CHP bu şekilde Meclis dı-
şında kaldı.
* • •
CHP herhangi bir parti de-
ğil. CHP'nin bu duruma düş-
mesini karşıtları bile içlerine
sindiremediler. Çünkü CHP,
Türkiye'nin bütün dönüm nok-
talanna damgasını vurmuş bir
partiydi.
CHP neler yaptı?
Önce Kurtuluş Savaşı'nı
yaptı. CHP'nin çekirdeği, Kur-
tuluş Savaşı'nı başlatan Ana-
dolu ve Rumeli Müdafaa-i Hu-
kuk Cemiyeti'ydi. Dünyada
emperyalizme karşı ilk kurtu-
luş savaşının, bağımsızltğın
kahramanı CHP'dir. Demok-
rasinin temeli Türkiye Büyük
Millet Meclisi'ni kuran da
CHP'dir.
CHP başka ne yaptı?
Cumhuriyet devrimini yap-
tı. Çağdaş uygarlığın iki yüz-
yıl gerisinde kalan toplumu,
aydınlanma devrimiyle çağa
ulaştıran da CHP'dir. Insanı,
kul olmaktan çıkanp birey ha-
line, yurttaş haline getiren de
CHP'dir. Egemenliği, gökler-
den yere indirip halkın eline ve-
ren de, kadına insanlığını ve
eşitliğini kazandıran da
CHP'dir.
' CHP başka ne yaptı?
Demokrasiyi getirdi. Siyase-
ti çok partili yaşama dönüş-
türen CHP'dir. Kendi kurduğu
sistemte seçimleri kaybedip ik-
tidarı devreden ve muhalefet
dersi veren de CHP'dir. Poli-
tikalannı ve kadrolannı mu-
halefete göre yenileyebilen
parti de CHP'dir.
CHP başka ne yaptı?
Refahı tabana yayma poli-
tikasının öncülüğünü yaptı.
Siyasal katılımı arttıracak
adımları attı. Sosyal demok-
rasinin de kapısını açtı. Bu
özelliğiyte kendi sağındaki par-
tilere bile "sosyal" gerçeği ka-
bul ettirdi. Siyaseti genlş halk
kitleleriyle buluşturan parti de
CHP'dir, aydınlara siyaseti öğ-
reten parti de CHP'dir.
Bu CHP'ye ne oldu da bu
hale düştü? Sayısız neden sa-
yılabilir. Ancak temel neden,
CHP'nin adıyla çelişmesi,
adından uzaklaşması oldu.
CHP'nin adında üç sözcük
var: "Cumhuriyet", "Halk",
"Parti"... CHP, cumhuriyet il-
kelerinden, halktan ve parti
olma özelliğinden uzaklaştık-
ça, kurduğu Meclis'ten de,
seçmenden de uzak düştü.
CHP'nin Meclis'ten ve si-
yasetten düşmesinde çıkarı
olanlar, parti içindeki yandaş-
lanyla el ele verip bu dev par-
tiyi küçülttüler, belirleyici siya-
setin dışına ittiler.
• • •
Anlaşılan, kurduğu Meclis'in
dışına atılması CHP'ye yete-
rince ders olmadı. Anlaşılan,
seçimlerden bu yana geçen bir
buçukyıl içinde, partiyi adına
yakışır yere getirmek için ça-
lışılmamış, parti içi iktidar kav-
gası alttan alta sürüp gitmiş.
Yüzde 8'le baraja takılmak
CHP için ders olmazsa, ne
olur?
Yine kurultay, yine seçim
var. Yine çekişmeli bir kurul-
tay izleyeceğiz. Adaylar orta-
ya çıkacak, kurultaydayanşa-
cak ve CHP yeniden yöneti-
mini seçecek. Ve yine CHP
ile ilgili şu yorum yapılacak:
"Bu CHP için son fırsat..."
Altan öymen, CHP'nin ku-
ruluş yıldönümünde Anıtka-
bir özel defterini imzalarken
Atatürk'e "Sayın Genel Baş-
kanım..." diye yazmış...
Hangi partide bu özellikvar?
Hangi partinin Genel Baş-
kanı Atatürk?
Kurultayda kim seçilirse se-
çllsin, bir gerçeği göz önüne
almak zorunda: Bu partinin
Genel Başkanı Atatürk...
hikiTMtb@ntv.com.tr
KİM KtME DUM DUMA BEHIÇAK behicak(a turk.net
ÇtZGlLlK KÂMİL MASARACI
KEDt LEVO APTÜUKA
TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN lSEylül
İLK TANKLAR..
1316'DA BU6ÛN, TANKLAR İUC KEZ&AVAŞT*
KUUAH/L&I.I.IMJHYA SAVA& S/KASIHOA, f'N6İ-
Lİ2 VSFKAXSULA#,SArtCEPH£SİND£ AL-
MANLA&* KABŞI ÇABPtÇU&eEN, İNSİLİZ YAPt-
Ml *MA*K*T#iKLAIİt SAVAŞA Gİ&YOKOO.
,SOMMB 2AVA?INOA,OHLAfH
MM eötÜNCM PAHftB KAPIt-
MOOSL SEL/ÇTI-
İA/fHİLSCSK, "O/Çf* VE •%!**£*:• TİPUA/Of
YAPtLMAXTr. 'PİŞİ', 6M4KİNAU TÜFSK;
^ ' İ 4HAKİAL İİ
S8mfh'UK2rop TmjıyACAKty. tu /
ALirnp
Kalbinizi koruyunuz.
TÜRKKALPVAKFI
Muayene ve kontrol için
19 Mayıs Cd. No: 8 Şişli/İSTANBUL
Tel:(0212j2i2 0707(pbx)
Faks: (02)2)2126835
KÜÇÜKÇEKMECE 3. ASLİYE HUKL'K MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2000/320
Davaci Erol Şirin vekili tarafından davall Zübeyde Şirin aleyhine açılan boşanma davası sebebiyle, verilen ara kararı gereğınce;
Davahnın Şeyh Resmi Mah. Yusuf Ziya Pa^a Sok. 35 D. 11 Fatih-Istânbul «dresine duruşm» günü blldınr teblıgatlaı- çıkanlmış atıcak
davalının burada bulunmaması nedeniyle tebligatlaf bıla ıkmal dönmüş, adfes araştırılmast yapılnuş, adresı tespit oluntmadığından da-
valı Zübeyde Şirin'e ılanen teblıgat yapılmasına karar verılmiştir.
Adı geçen davalının duruşma günü olan 20.10.2000 günü saat 9.30'da mahkememızde hazır bulunması veyfl kendisini bir vekille tefli'
sil ettinnesi aksı takdirde duruşmaya gıyabında devam edilecegi ve dava dılekçesinin kendisine teblij olunacağı hususu ilari olunur.
06.09.2000 Basın, 50565
ANKARA...ANKA...
MUŞERREF HEKİMOGLU
Okurlarla
Bir dostum telefon etti sesi gülüyor.
- Ecevit'in Cottarelli'yi uyarması iyi oldu. Ana
başlıkta yer aldı en azından!
Yanıt vermedim, belki de toplumdaki beklenti
doğrultusunda böyle konuşuyor dostum.
Geçmiş yıllan anımsıyorum. Sayın Ecevit, parla-
mento kürsüsünde sert çıkışlar yapar arada bir.
Kimi CHP'liler gülümseyerek dınler, Genel Başkan
gruba sesleniyor, derlerdi. Cottarelli'yi uyarmasını
bu doğrultuda yorumlayanlar da var, haksız değil-
ler. iki gün geçmedi, Cottarelli ile Başbakan'ın ay-
nı görüşte, uyum içinde olduğu açıklandı, Cotta-
relli'nin tüm istekleri de gerçekleşiverdi değil mi!
Bir okurumuz da Edremit'ten sesleniyor. Kör-
fez'de art arda kutlanan kurtuluş günlerinde Cot-
tarelli'nin yerini saptıyor. Bağımsızlık savaşınaters
düşen politikalar doğrultusunda, aynntı sayılan bir
olayın büyüteçle yansıtılmasını doğru yorumla-
maktan söz ediyor. Ne güzel okurlanmız var, ne gü-
zel ınsanlarımız. Güç koşullara, darboğazlara kar-
şın itici gücümüz onlar. Kurtuluş günlerine karşın
kurtarılamayan doğamızın, antik çağlardan bugü-
ne uzanan kültür vaıiığımızın güvencesi onlar. Ana-
dolu'yu öksüz bırakmazlar! Kurtuluş günlerinde
şehitler, gaziler de konuştu kimi zaman. Körfez
köylerinde, kahvelerinde masal türü anılarla deldi-
ler karanlığı.
Son depremler boşuna değil, toprak uyanyor,
uyuyanlan sallıyor diyor bir başka okur. Ama kimi
çevreler çok derin, altını çiziyorum uykudalar.
Tepkilere, uyarılara karşı duyarsızlık sürüyor ama
nereye kadar. Savaşı devler kazanmıyor her zaman.
Cücelerin de soluğu var. Ağaç değil, orman onlar.
Yan yana, can cana dimdik ayakta...
•••
Kimi dostlanm gülümsüyor, karşı da çıkıyor ama
iyimserliğimi koruyorum ben. Dahası görevimiz bu
diye düşünüyorum. Güç bir görev ama başaraca-
ğız. Umut değil inanç bu. Çarpık politikalara tep-
kisini belirtenlerden, sayısı giderek artan sivil top-
lum örgütlerinden, Körfez'de kurtuluş günlerinde
yapılan söyleşilerden somut örneklerden kaynak-
lanıyor inancım.
Işte Bergamalılar! Siyanürlü altın arayıcılann önü-
nü keserek dünyaya örnek oldular. Oztopraklan-
mızın ötesinde komşu topraklann korunmasına da
güzel bir yol açtılar. Ölüme değil, yaşama bir yol.
Bilge dostum Ida da yeşil ışık yakıyor yolculara.
•••
Bana "Körfez Ana" adını veren bir okurumdan
söz ettim geçen yazımda. Uzun süredir görme-
dim, nerelerde diye sordum. Yanıtı geldi Akçay'dan.
Okur-yazar ilişkismin güzel boyutlannı yansıtıyor.
Elbet çok duygulandım ve onurlandım. Körfez Ana
adını hak ettim mi bilmem ama bu son mektup ay-
nca soluklandırdı beni. Mektup değil genç bir fi-
dana ağıt, bir terapi de denebilir. Ama terapi sözü
okur kadar yazar için de geçerli bence.
Ali Gemicioğlu 11 yaşındaki yeğeni Kenan'ı yi-
tiriyor Marmara depreminde. Doğanın hoyratlığın-
dan söz ediyor ama yitik canlann, yıkık evlerin, so-
• lan umutlann,toararanufuklann tek sorumlusu do-
ğa mı acaba? Bozuk düzenin, çarpık politikanın ürü-
nü değil mi başımıza gelenler.
Paranın en yüce değer olduğu bir ortamda kişi-
ler de, kuruluşlar, yönetimler de düzey yitiriyor dur-
madan.
Depremin acı faturasında en çarpıcı gerçek bu.
Sayın Gemicioğlu'nun mektubu çok etkiledi be-
ni. Bir akşamüstü Akçay'a gittim, onu bulmak, ko-
nuşmak istedim ama başaramadım. PTTdekiler şa-
şırdı nerdeyse, uzun süredir orda oturan birini ta-
nımıyorlar. Aradığımı Tahtakuşlar'da buldum, tele-
fonla ulaştım sayın okurumuza. İzin aldım, o mek-
tubu yayımlayacağım bir gün. Genç birfidana boy
veren, renk veren çabalann gizemini okurianma
da duyurmak istiyorum.
Güzel ürünler sevgiyle oluşuyor her zaman. Yl-
tirmenin acısı da eşdüzeyde derinleşiyor. Sayın
Gemicioğlu'nun acısını içten paylaşıyor, aynca kut-
luyorum. Dünyamızdan ayrılsalar da günümüzde,
gecemizde yaşıyor yitik sevgililer, yeni boyutlara ula-
şıyor. Onlan tanımadan, sevmeden, daha mutsuz
olmaz mıydık acaba? Daha yalnız kalmaz mıydık?
Yaşam mezariığa dönüşse de taşa dönüşmüyor o
sevgililer.
Ölümün gizemi de bu galiba. Yok etmiyor var edi-
yor, öldükten sonra yeniden doğuyor, daha çok ya-
şıyor tüm sevgililer.
B U L M A C A SEDAT YAŞAYA1V
1 2 3 4 5 6
1
1 2 3 4 5 6 7
SOLDANSAĞA:
1/Kurutularak
ufalanmış ha-
murdan yapı- 2
lan bir tür çor- 3
ba. 2/ Ispan-
yolların sevinç
ünlemi... "Ci- 5
hat—":Res-
samımız. 3/
Üçtelli bağla-
ma... Bir nota.
4/ Eti yenen
bir deniz ka-
buklusu. 5 / " — P a -
cino": ABD'li sine- 1 fİ<
ma oyuncusu... Türk 2
müziğindebirmakam. 3
6/ Üstü kapalı olarak 4
anlatma... tskambil
oyunlannda kâğıt at-
ma sırası. II Eski Yu-
nan kentlerinde pazar
yeri... Kötü, çirkin. 8/ .
Oçgenkatlanıpbükü-
9
I
Ierek başa bağlanan yemeni. 9/ Bir işi yerine ge-
tirme... Halk dilinde bademe verilen ad.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Yogurtlu bulgur çorbası... Bayağı, »ıradafl. II
Telefon sözü... Takımlar grubu, küme. 3/ " — al-
dı özge âteşimizden şerâb ü gül/Peymâne soylesün
bunu gülzâr soylesün" (Yahya Kemal)... Toplum ya-
şamınagirengeçiciyenilik. 4/Taşıtlardayükünyük-
»eklık ölçüsü. 5/ Toprak, kum, saman elemeye ya-
rayan iri delıklı kalbur... Yığıt, kahraman. 6/ Di-
yarbakır yöresine özgü, sütle yapılan bir hamur tat-
lısi...Rusçada"evet". 7/Biryüzeyölçüsübirimi..,
lnce giyinmiş. 8/ Tane, sayı... "Bir güzel bilirim
bir daha bilmenv'Onda gör cilve nedir -— nedir"
(C.S.Tarancı), 9/ Bellı bir alan içinde yaşayan tüm
cahlıları. fiziksel çevrelerini ve aralanndaki her
türlü karşılıklı ilışkıyı içeren ka\ram,