Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T-AĞUSTOS 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Ş Oenizep'in
olumununi.yıtı
• ZONGULDAK
(Ctımhuriyet) - Ugradığı
silahlı saldın sonucu
hayatmı kaybeden eski
Türk-Iş Genel Sekreteri
ve Genel Maden Işçileri
Sendikası (GMIS) Genel
Başkanı Şemsi Denizer,
ölümünün 1. yılında
anıldı. Türk-Iş Genel
Teşkilatlandırma
Sekreteri ve GMİS Genel
Başkanı Çetin Altun,
sendika yöneticileri ve
maden ışçileri,
Denizer'in öldürüldüğü
Bahçehevler Mahallesi
Sendika Sokağı'ndakı
evinin önünde toplanarak
karanfıller bıraktılar ve
sloganlar attılar. Sendika
yöneticileri daha sonra
Denizer'in Çaycuma
ilçesi Gökçehatipler
Köyü'ndeki mezannı
zıyaret ederek karanfıl
bıraktılar. Altun,
Denizer'in
öldühilmesinin arkasında
bulunanlann tarihin
karanlıklannda
kalmamasıru istediklerini
söyledi.
Denktaş:
Teknokratiar
hükümeti şart
• ANKARA
(CumhuriyetBürosu)-
KKTC Cumhurbaşkaru
Rauf Denktaş, dün akşam
NTV'de canlı yayına
T^ahlarak KKTC'de
.,yaşanan son gelişmeleri
,4eğerlendirdı. Denktaş, .
KKTC'nin bugünkü
durumundan kurtulması
içın acı, ama inandıncı
reçeteleri uygulayacak
teknokratlar hûkümetinin
şart olduğunu söyledi.
Başbakan Derviş
Eroğlu'nun dönüşte
kendisini karşılamaya
gelmernesini de eleştiren
Denktaş, "Ben küs
değilim, küslük yapmam.
Ama bu kadar
dedıkodudan sonra bir
başbakanın ne olduğunu
gelip görmesini
beklerdim" dedi.
FFden memır
kararnamesine
tepki
• lstanbul Haber Servisi
- FP Genel Başkan
Yardımcısı Teoman Rıza
Güneri, memurlarla ilgili
kanun hükmünde
kararnamenin "memuru,
insanlık dışı,
antıdemokratik bir
uygulamaya tabi tutmak"
anlamına geldiğini
savunarak
Cımhurbaşkanı'nın bu
kararnameyi
imzalamaması
gerektığini ıfade etti.
Güıen, 3 yıldır TBMM
konisyonlanna dahi
gefemeyen kararnamenin
buyıl bir "oldubittiye"
getrildiğinı belırtti.
kmufturırimaz'
• VEVŞEHİR
(Omhuriyet) - Susurluk'ta
niftdana gelen kazanın
ar<mdan TBMM'de
kvrulan ve görevini
tamamlayan Susurluk
kcoisyonunun başkanı ve
FINevşehir Milletvekili
fVİhmet Elkatnuş, "Yeşil"
k«i adıyla bilinen
N4hmut Yıldınm'ın
Ttkiye'de yaşadıgına dair
ctvumlann yoğunlaştığını
r>«rterek "Yeşil
y-£alansa bile
ks*ıuşturulnıayacak" dedi.
Eıatmış, resmi
KGkamlarca Yeşil'in
cWüğü yolunda açıklama
y-almadıgııu, ancak
y-adığına dair kendisine
ç=c çeşıtli kaynaklardan
banler geldiğini iddia etti.
Türkiye Diyanet Vakfı, çıkardığı 'Müslümanın ElKitabinda Türk Silahlı Kuvvetleri'ni hedef aldı
4
Mflletin değfl, cephenin ordusu'• Kitapta, laiklik, demokrasi ve parlamento gibi
kurumlann toplumun sorunlanna çözüm için değil,
Batılılaşmak için getirildiği ve toplum tarafından da
benimsenmediği savunuldu.
ANKARA (ANKA) - Kadınlann
hangi durumlarda, hangi ölçülerde
dövülebıleceğıni anlatan "Müslü-
manm £1 Kitabi" adlı ilmıhalin ya-
yımcılığını yapan Türkiye Diyanet
Vakfi, yayımladığı başka bir kitap-
ta da orduyu hedef aldı. "Baüh Bü-
gjnin Eleştirisi İzerine" adlı kitap-
ta, Türk ordusu, "milletin değil, bir
cepbenin ordusu" olarak nıtelenir-
ken Kazak ve Kırgız ordulanna ben-
zetildi.
Korkut Tuna'nın "Banlı Büginin
Eleştirisi Üzerine" adlı kıtabı, Tür-
kiye Diyanet Vakfı Yayın Danışma
Kunılu'nca 10 1.1998 tarihinde
"yararn göriUerek" Ocak 2000 tari-
hinde ilk kez basıldı. Kitapta, Tür-
kiye'nin Batılılaşma çabalan ve so-
nuçlan üzerinde durulurken "Tûrk
toplumu, tek gerçek olarak kabul
edilen BaO toplum modeHne ve bu
modelin gereklerine göre düzeıuen-
meye ve değiştirümeye çahşdryor"
deniliyor. Batılılaşma çabasının, te-
peden inmeci bir anlayışla gerçek-
leştirilmeye çalışıldığının savunul-
duğu kitapta, "Baoh hayat tarzuun
tüm gereklerini yerine getirmek için
yukandan aşağı birdüzenleme faali-
yeti iie toplum karşı karşıya gehniş-
tir. Bu yapıhrken Baülı bir kühfirün
Türkkültürüfleuyuşup uyuşmama-
sı, onu değiştirip bozacağı hiç göz
önfine alınmadan. uygarhğa kaül-
mamız ve çağdaşlaşma adına ve ta-
bii bilimlerin yol göstericiliğinde, bi-
iimseltik adına, biitün boyutian ve
hayat tarzı anlayışlan ile aktanlma-
ya çataşılacakveiçerkk dısa karsı yü-
rütûlecek itişkflerde farklı tutum ve
sivaset izJemesi arzu edümeyen bir
toplum >araolmak istenecektir" de-
ğerlendırmesı yer aldı.
Türk toplumunun, Batüı modele
göre yenıden düzenlenmesi çahş-
malartnın, dilden üniversiteye, as-
kerlikten üretım anlayışına kadar et-
kili oldugu ve bu kurumlann süreç-
ten kimliklerini kaybederek çıktığı
savunuldu. Bu sürecin, askeri yapı
üzenndekı etkisı de şöyle anlatıldı:
"Sahrave teknik taümatnameter-
de en baat konularm dahi yabancı
askeri talimatnamelerden çevrUmiş
olması yanında önûmüzdeki araç-
gereç ve sflahlann ingOizce bümeden
kullarulması söz konusu değildir. Son
olarak, kullanüan işaretler ve küık
kıyafetlerdeki değişikiiklerordunun
bir milletin değil, bir cephenin ordu-
su olduğunu göstennektedir. Tıpla
bugünkü Kazak, Kırgız ve diğerieri-
nin askeri kryafetierinin de eskiden
yer aldıklan cephenin askeri kryafe-
tinin aynı olması gftri."
Türkıye'nın, Batılı kurumlan, o
toplumların yapısuıı ve kültürünü
dikkate almadan aynen almaya ça-
lışüğı, bu kapsama laiklik, demok-
rasi ve parlamento gibi kurumlann
da gırdiğı belirtilırken "Laiklik,par-
lamento, demokrasi ve benzeri gjbi
kurum ve bunlaıia Ogfli siyasetve uy-
gulamalann belli bir soruna çözüm
olarak değü,fcapettiği için, yani Ba-
onlaşmak, büim vesaireadına gerek-
tiği için kabul edilmiş şeyler oldugu
anlaşılmaktadır. Vetoplum, sorunve
açmazlan ile doğrudan bağlantıs ol-
madığı veya kurulamadıgı için yan-
daşlan da bunun gerektirdiği Idşi-
lerle suurlı kalmaktadır" denıldı.
Bu gibi kurumlara toplumun bü-
yük kesiminin "kafasının yatmadı-
ğı" savunulurken "Bu durum, bir
yanda belli bir amaçla yön verilmek
istenikn toplum Ue devleti arasında
beUikopukluklara yol açarken diğer
yanda ortaya konan ısrar ve dayat-
malar genel olarak bir yabancılaş-
maya ve betirii bir kleoJojik tutum-
lara yol açmaJOadır" görüşüne yer
verildi.
Cezayir örneği
Batılılaşma çabalannın, Türk top-
lumunun sorunlanna çözüm olmadı-
ğı, toplum ile kurumlar arasında sür-
tüşmelere neden olacak gelişmelere
yol açabileceği savunulan kitapta,
"OrneğinbirCeza>irolayı,anbttığı-
nuz ve kurdugıımuz bağlantılar çer-
çevesmde, bu ordular Idmin ordub-
ndır sorusunu akla getirmektedir.
Yann bu hükümetier, bu parlamen-
tohır, bu üniversiteler, bu aydmlarId-
mindir sorusunu akla getirecek bir-
çok obyia karşdaşmayacağıınızı da
kinısegarantiedemez"denıldi /
Kavşaklar hariç, cadde ve sokak aydınlatmalan yan yanya azaltılacak, vitrinler karanyor
TEDAŞ'ın açığmın faturası halka
'Kamusal
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türki-
ye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ) kamu-be-
ledıye ve özel sektörden borçlanm tahsil
edemezken, bu açığıru kapatmak için fatu-
rayı halka kesmeye hazırlanıyor. Konutlar-
da aylık elektrik tüketımının 150 kilovatsa-
ati (kvvh) aşması durumunda, aşan kısma
yüzde 50 zam uygulanması karanyla TE-
DAŞ, açığım kapatmayı hedefliyor.
TEDAŞ'ın alacaklan toplamı, 200 tril-
yon lırası kamu kurum ve kuruluşlanndan,
55 trilyon lirası da ertelenen sulama alacak-
Enerji tasarrufu
lanndan olmak üzere toplam 426 trilyon li-
rayı buldu. Türkiye Elektrik Üretim-lletim
AŞ'nin (TEAŞ) TEDAŞ'tan alacağı ise 370
trilyon liraya ulaştı.
Yap-işlet-devret yöntemiyle yaptınlan ve
geçen yıl ortalannda hızmete giren santral-
lann geri ödemelennın ilk 5 yılda olması ne-
deniyle, TEAŞ'm elektrik maliyetinin 3.5
cent'ten 4.5 cent'e yükseldiği savunuluyor.
ilk etapta BOTAŞ'm TEAŞ'tan alacaklan-
nın tahsılı ve uluslararası taahhütlerinı ye-
rine getırmek amacıyla bir üçlü protokol
imzalandı. Protokol uyannca Hazine Müs-
teşarlığı TEAŞ'm dış borçlannı üstleniyor.
TEAŞ'ın BOTAŞ'a 300 trilyon lira borcu
bulunuyor.
Yap-işlet-devret yöntemiyle yaptınlan ve
devreye giren 3 santralın, kredi gen ödeme-
sinden dolayı ilk 5 yıldaki elektnk satış fi-
yatınm yüksek olması nedeniyle maliyetle-
ri artan TEAŞ, yılda 3 katrilyon gideri ol-
masına rağmen ancak 2 katrilyon 350 tril-
yon lira gelir sağlayabıliyor. Yani yap-işlet-
devret yöntemiyle yaptınlan santrallar ne-
deniyle yılda 650 triryon lira açık veriyor.
Protokol uyannca Hazine TEDAŞ'a gö-
rev zaran olarak 3.2 trilyon lira kaynak ak-
taracak. BOTAŞ'ın TEDAŞ'a, TEDAŞ'ın
TEAŞ'a ve TEAŞ'm BOTAŞ'a karşı olan
borcu için de bu hafta mahsuplaşma yapı-
lacak.
Bu mahsuplaşmamn ardından Hazine'den
alrnan para, TEAŞ' ın borcuna karşılık BO-
TAŞ'a aktanlacak. TEDAŞ'm acilen 100
trilyon liralık bir kaynağa ıhtıyacı oldugu da
edınılen bılgiler arasında.
ayıph' i
Ucuz elektrik
için öneriler
• EMO Izmir Şubesi Başkanı Mutaf
"Ev kadınlan küçük noktalara dikkat
ederlerse maaşlı işte çalışıyormuş gibi
afle bütçesine katkı sağlarlar",dedv ,,, .r
,
IZıMİR (AA) - Ağus- a>dınlatma araçlan kul-
tos ayuıdan ıtıbaren 150
kilovatsaatın üzerinde
elektrik kullanan konut-
lara yüzde 50 zamlı tari-
fe uygulanacak olması,
elektrik tasarrufunu ye-
niden gündeme getirdi.
TMMOB Elektrik
Mühendisleri Odası Iz-
mir Şubesi Başkanı Ma-
chiVlutaf. zamlı tarife ile
200 kilovatsaat kulla-
nanlann faturalannın
yüzde 15 artacağmı be-
lirterek
u
Ev kadınlan
küçük noktalara dikkat
ederlerse bir işte çabşı-
yormuş gibi aile bütçesi-
ne katkı sağtarlar" dedi.
Enerji tasarrufunun
temelinde, enerjiyi doğ-
ru ve verimli kullanma-
nm yattığını belirten
Macit Mutaf, hükümetin
en kısa sürede alternatif
enerji kaynaklanna yö-
nelmesı gerektiğini bil-
dirdi.
Q n e r a e r
Konutlarda verimlili-
ğe yönelık odaklann
kampanyalarla duyurul-
ması gerektiğini belirten
Macit Mutaf, konutlarda
enerji tasarrufu için şu
önerilerde bulundu:
• Gündüz saatlerinde
günes ısığı a>dınhğının
yeterii oldugu alanlarda
hnıhnamah.
• Işık verimi yüksek
ampullar kullanılmalı-
du".
• Çok sayıda küçük
ampul yerine büyük,
güçlü, az sayıda ampul
kullanıbnaİKfar.
• Kısa süreli de olsa
odadan çıkarken lamba-
lar söndürülmeli.
•Gereksizyerea>dın-
latma yapılmamah, çah-
şırkenmasalambasıkul-
İanıhnaİMnr.
• Yiyecekler buzdola-
bına sıcak konulmamalı.
• Çamaşır, kiriüik de-
recesine uygun SKakhkta
>ıkanmahdır.
• Ütüleme işine ara
verildiğinde ütünün fîşi
çekilmelidir.
• \T>ecekkr pişerken
finn kapağı sık sık açu-
mamabdır.
Macit Mutaf, sanayi
için önerilerini ise şöyle
• Aydınlatma arrna-
türieri düzenü arahklar-
la temizlenmeli, verimi
düşükampullerkullanıl-
mabdır.
• Gün ışığmda en faz-
la yararlanılacak mima-
ri tasanmlara özen gös-
terilmelidir.
• Duvar ve tavan açık
renk tercih edilmeBdir.
TlRM
Erdyes'in2125metreyüksektiğindeki TekirYaylasındadüzenlenen"11.ErciyesZaferKurultayı"nakaüiunazotdtı.
MHP lideri Devlet Bahçeli, Erciyes Zafer Kurultayı'nda konuştu
' Yoksufluk taıilıe gömiümeli
9
RECEPBULUT
KAYSERİ - Başbakan Yardrmcısı ve
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
"miDibirKkvedirnğe karşı alerjisiolan-
lann" eylemlerine karşın, kendi bildik-
leri yolda emin adımlarla yürümeye ka-
rarlı olduklanm söyledi.
Bahçeli, Erciyes'in 2125 metre yük-
sekliğmdeki Tekir Yaylası'nda düzenle-
nen "11. Erciyes Zafer KundtayTnda,
dünyadaki yeni şartlann incelendiğin-
de, bu mücadelede öne çıkacak millet-
lerin sanayileşmesini tamamlamış, bil-
gi toplumuna giden süreci kavramış,
ekonomisi güçlü, milli birliği sağlam
ve dayanışma gücü yüksek milletler ola-
cağım belirtti. Bahçeli, Türkiye'nin
yoksulluk ve yolsuzluk ayıbuu tarihe
gömmedigi sürece, siyasetçilerin kendi-
lenni başanlı kabul edemeyeceğini be-
lirtti.
Bazı kesimlerin her fırsatta Türkiye
karşjü çevrelerin avukaö gibi davrandı-
ğmı söyleyen Bahçeli, bu kesimlerin,
milliyetçi hareken'n "hakMıgını" ortaya
koyduğunu ıddia etti. Bahçeli, MHP'ye
yöneltilen eleşririlerin kendilerini en-
gellemeyeceğini, hatta hedeflerine biraz
daha yaklaşmalanna aracı olacağını öne
sürdü. 11. Erciyes Zafer Kurultayı'na
Devlet Bakanlan Şuayip Üşenmez, Fa-
ruk Bal, Tunca Toskay, Milli Savunma
Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu, Ba-
yındırlık ve tskân Bakanı Koray Aydm,
Sanayi ve Ticaret Bakanı AhmetKenan
Tannkulu, Tanm ve Köyişleri Bakanı
Hüsnü Yusuf Gökalp, Sağlık Bakanı
Osman Durmuş, Ulaşrırma Bakanı E-
nis Oksiiz ile çok sayıda milletvekili ka-
tıldı. Kurultayda Kınkkale Belediyesi
Mehter Takımı bir konser verdi. Türk
Halk Müziği Sanatçısı Ismafl Türüt de
Devlet Bahçeli 'nin konuşmasmdan ön-
ce kurultay etkinliklerine kaülanlan tür-
küleriyle coşturdu. Kurultayda aynca
atlarla "Ergenekon'dan 2000'e" adı al-
tmda bir gösten de yapıldı.
İZMİR - AB'ye tam üyelik -
sürecınde Türkiye'nin elektrik, \
su, doğalgaz, teiefon gibi ka- •
musal hizmetlerinin "ayıph" ol- .
maması ve bu konudakı AB
standartlannın bir an önce Tür-
kiye'de de yaşama geçırilmesi >
istendi. Türkiye'de sadece cep
telefonundakı sabıt ücretin ipta-
li için mahkemelere başvuran
40 binin üzerinde yurttaş oldu-
ğunu anımsatan Tüketiciyi Ko-
ruma Derneği (TÜKODER)
Genel Başkanı MehmetSevnn,
"AB'de kamusal hizmetkrle fl-
gffi yaptlan sözkşmeler tüketki
aleybine iştemez. TürkJye'd* •
ttyyph bizmet vmyorsa devletie
de ağraşdmah" dedi.
Türkiye'nin, henüz ayıph ka-
mu hizmetlerinden vazgeçme- •
dıgı ve bu kapsamda tüketicisi- •
ni koruyamadığı vurgulanarak •'*
AB üyeliği yolunda gerçeldeş-
tirmesi gereİcen bırçok düzenle-
me bulunduğu belirtıldi.
Türkiye-AB Türkiye Karma
Istişare Komıtesi Üyesi Ken-
oettı VValker tarafindan hazırla-
nan "Hizmetkrin Serbesöeşti-
rflmesJ" konulu rapor taslağm-
da telekomünikasyon, elektrik-
su-gaz, malı, sigorta, e-ticaret,
hukuk, ulaşım, yayıncılık-med-
ya ve eğlence gibi birçok sek-
törde Türkiye'nin, mevcut alt-
yapısını iyileştirmesi istendi.
Rapor taslağında, hükümet-
lerin görevlerinin yurttaşlan
sahtecilikten, kötü temsil ve kö-
tü yönetimlerden korumak ve
piyasadaki işletmecılerin belir-
li ve seviyeli bir "oyun alara-
na" sahip olmasını sağlamak
oldugu belirtilerek "Yapdacak
düzenlemelerdeki hedefler, ulu-
salvetoplulukbukukıındaacık-
ya tnnımlanınahHır Ftkinır4tıt-
bette tüketicilerHi çıkarlan ko-
runmah ve gerefctiği durumlar-
da evrensel (asgari) hianet yö-
kümlülüğü getirilmdkfir'' de-
nildi.
Türkiye'de elektrik, ulaşım,
teiefon gibi kamusal hizmetle-
rin ayıph olmaması için uzun
yıllardır mücadele verdiklerini
belirten TÜKODER Genel ;'
Başkanı Mehmet Sevim, sade-
ce cep telefonundakisabitücre- ;
tin kaldınlması için mahkeme-
lere başvuran 40 bin yurttaş bu-
lunduğuna dikkat çekti.
7AT/AYDINENGtN aengin@doruk.net.tr.
Biliyorum, içinizden bazılan yazının baş-
lığına bile itiraz edecek. Çatışmanın aslın-
da Çankaya ile hükümet arasında olduğu-
nu söyleyecekler; Çankaya'nın itirazının
hukuk temeline dayanmasına bakıp "Ta-
mam, ama ozaman da olsa olsa birhukuk-
hükümet çatışmasından sözedilebilir. Dev-
let bunun neresinde?" diyecekler.
Bizse başlığı savunacak. başltğa yansı-
yan mantıkta ısrar edeceğiz.
KHK kısaltması ile anılan "Kanun Hûk-
mûnde Karamame"den söz ediyoruz.
Hükümet, siyasal düzeni şeriat temelin-
de kurmak için kolları sıvamış, köktendın-
ci terör örgütü üyelerinden devlet memuru
olanları ayıklamak için kanun hükmünde
bir kararname çıkarmak istiyor. Çanka-
ya'nın yeni konuğu, yargıç Ahmet Necdet
Sezer ise amaca ve hedefe itiraz etmeksi-
zin yöntemi sorguluyor, hukuka aykınlığının
artını çizip hükümete kanun koyucu gibi
çalışma yetkisi veren bu kararnameyi im-
zalamakta ayak diriyor.
Bu satırlar yazılırken KHK Çankaya'da,
top da Ahmet Necdet Sezer'deydi.
Yine ve Yeni BirHukuk - Devlet Çatışması: KHK
Çankaya'ya takılıp kalan KHK aslında
yeni değil; taa 28 Şubat günlerinden kal-
ma.
28 Şubat malum, vurgun olanaklanndan
başı dönen Tansu Çiller'in, ne pahasına
olursa olsun iktidann bir ucuna yapışmak
için koalisyon kurup Erbakan Molla'yı baş-
bakanlığa taşıdığı o karanlık günlerde, si-
yasal Islamın ürkütücü tırmanışını "askeri
yöntemlerie" önlemek isteyen ordunun, kı-
lıcını masanın üstüne attığı bir dayatmay-
dı.
28 Şubat kararlan çerçevesinde bir dizi
önlem alındı. Salt sonuçlarta ölçersek; de-
mokratik parlamentarizm geleneklerini,
çağdaş devleti tanımlayan hukukun üstün-
lüğü ilkesini tartışma dışı bırakırsak, 28 Şu-
bat hedeflerine büyük ölçüde ulaşıldı da.
Refah önce iktidardan uzaklaştınldı; ardın-
dan Anayasa Mahkemesi'nce kapatıldı;
Refah'ın kadro kaynağı imam-hatip lisele-
ri tırpanlandı; sekiz yıllık zorunlu temel eği-
timle imam-hatiplere öğrenci akımı iyice
durduruldu; yapılan seçimlerde Refah'ın
(ardılı Fazilet'in) oylan ciddi oranda gerile-
tildi; Erbakan gibi kıdemli, Recep Tayyip
Erdoğan gibi potansiyel liderierin yolu tı-
kandı...
Ama kamu görevlerine sızdınlmış kök-
tendinci kadrolann ya da kamu görevlisi
iken köktendinci örgütlere "militan" olma-
yı yeğlemiş devlet memuriannın ayıklan-
ması, atılmalan ve geri dönüşterinin önünün
kesilmesi sağlanamadı.
Bugün tartışılan KHK de işte bu hedefe
yöneliyor.
Hukuksal sakıncalan, anayasaya aykın-
lığı, demokratik ayıp oluşturan nitelikleri bir
yana bırakılırsa, bu KHK yukanda özette-
diğimiz hedefine ulaşabilir mi?
Valla galiba ulaşır!
12 Eylül cuntasının (kara)ünlü 1402 sa-
yılı yasası, üniversiteleri "zarariı" unsuriar-
dan ne kadar arrttıysa, ülke eğrtimine ne ka-
dar çağdaş bir görünüm kazandırdıysa;
YÖK düzeni, 1402 üstöne ne kadar gör-
kemli bir tüy diktiyse, hükümetin çıkarmak
için, Çankaya'nın imzalamamak için ayak
diredikleri KHK de kamu görevlerine sızmış
köktendinci kadrolan o kadar iyi ve kesin
ayıklar. antır.
Peki Cumhunbaşkanı Ahmet Necdet Se-
zer niye ayak diriyor? Devletin başkanı,
devleti şeriatçı kadrolardan koruyacak bir
KHK'ye neden karşı çıkar?
Devletin istediği açık. Devlet bunu, 28
Şubaftan beri hükümetlerden istiyor. Bu
hükümete kadar hiçbiri beceremedi. Bu ise
devlet tapıncının en güçlü oldugu iki siya-
si partiden kurulu bir hükümet. Koalısyo-
nun stepnesi ANAP'ın mızıldanmalan, hık-
mıklannı umursamaksızın KHK'nin imza-
lanması için diretiyor.
Aslında KHK imzadan çıkmasa, koalis-
yon ortaklan canlannı dişlerine takıp karar-
nameyi bir yasa tasansına dönüştürüp,
Meclis'e indirip yasalaştırsalar, elde edile-
ceksonuç farklı olmayacak. Bu kararname
ile devlet kadrolan köktendinci öğelerden
ne kadar antılabilirseyasa ile de o kadar an-
tılacak.
Ama yasa çıkarmak zahmetli. Muhalefe-
tin engellemek için bin türiü yöntemi var.
Oysa devletin acelesi var. 28 Şubat'ta
nasıl yasalarla, Meclıs tartışmaları ile, içtü-
zük hükümlen ile oyalanmadan, kestimne-
den sonuca gidildiyse, şimdi de aynı yol
denenmekte.
Devlet, geleneklere dayanan bir alışkan-
lıkla "hukukun devlete uymasım" istiyor.
Çankaya'dakı yargıç ise "devletin huku-
ka uymasında" diretiyor.
Yani gündemdeki KHK tartışması aslın-
da bal gibi devlet ile hukukun çatışması.
Işe bakın kı Ahmet Necdet Sezer yeni se-
çildi. önünde daha beş yıl var. İlk yılının ilk
aylannda önce rektör atamalannda, ardın-
dan şu KHK konusunda "hukuk-devlet ça-
tışması" patlak verdiğine göre, önûmüz-
deki beş yıl çok zor geçecek besbelli.
Çokzor...