Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 a AĞUSTOS 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA
DEPREM DOSYASI
17Ağustos Marmara depreminin birinciyüdönümü Yalovalılar için acıların tazelendiği birgüne dönüştü
Katüleri asla affetmeyecekierALPER TURGUT
BERTAN AĞANOÖLU
\ALOVA- YalovaSSK
Hastanesi'nin önünde saat
02.30 sıralannda toplanmaya
başlayan Yalovalılar.
depremın Şaşamlannı yerie
foirettiği'saat03.02>
de45
saniye saygı duruşunda
bulundu. Saygı duruşu
sırasında vapurlar ve
fabrikalar sirenlerini, araçlar
kornalannı çaldı. Topluluk
beledıyece sağlanan
otobüsten dua okunmasının
ardından Gazipaşa'da Yalova
Belediyesi'nce yaptınlan
deprem anıtına doğru
yürüyüşe geçtı. •'Sorumlular
yargüansuı", "17 Ağustos'u
unutmadık,
unutturmayacağız'* yazılı
siyah tışörtler de giyen ve 5
binı aşkm kışıden oluşan
• Yalovalılann düzenlediği duygu dolu kitlesel yürüyüşte çiçek ve meşaleler taşınırken belediye
tarafından yaptınlan anıtmezarda yakınlannın adlannı gören depremzedelerin feryatlan yürekleri
yeniden yaraladı... Gözyaşlarına karşın Yalovalı inatçı. Davasına sahip çıkıyor.
kortejin önünde çelenk
bulunurken ÇYDD Yalova
Şubesi de meşaleler taşıdı.
Düdük ve ıslık çalan, alkışla
tempo tutan yurttaşlar
yaklaşık bir buçuk kilometre
yürüdükten sonra deprem
enkazından alınan
molozlarla oluşturulan dolgu
alanı üzerinde düzenlenen
'Yaşar Okuyan ParkT
içindeki anıta ulaştı.
Yürüyüş sırasında tekbir
getıren bir grup,
depremzedelerin tepkisıni
çekti. Deprem anıtına çelenk
bırakan depremzedeler daha
sonra üzerinde depremde
yaşamını yıtiren yaklaşık 3
bin kişmin adının kazılı
bulunduğu mermer kalıplar
ıle üzennden gözyaşını
sımgeleyen su akan metal
direkten olnşan anıtı zıyaret
etti.
Afliama duvarı
Ellerindekı mumlan.
çiçekleri ve siyah
kurdeleleri, yakınlannın
adlanmn kazılı bulunduğu
mermer kalıplara ıliştiren
depremzedeler. anıtı adeta
"ağlama duvanna" çevırdi
Yakınlannın adlannı mermer
kahplar üzerinde arayan
depremzedelerin adlan
bulduklan anki feryatlan ıse
yüreklen burktu. Mermer
kalıpların üzenne
kapaklanan, sevdiklennın
adlannı 'okşayan'.
gözyaşlanna boğulan kımı
depremzedeler daha sakın
olmaya çabalayan yakınları
tarafından güçlükle teskin
edildı. Bazı depremzedeler
yakınlannın adının
bulunduğu mermer
kalıplann önünden
dakikalarca aynlamazken
fenalık geçıren yurttaşlar
ambülansla hastaneye
kaldınldı. Depremzedelerin
anıtı zıyareti sırasında
belediyenin otobüsünden
sürekli dua okundu. Anıtın
ziyaretı sırasında görüntü
alma yanşına giren basın
mensuplannın kalabalığın
azalmasının ardından
izledıklen tutum ise meslek
etiğinı yeniden tartışmaya
açacak düzeydeydi
Medyaya tepkl
17 Ağustos'un yıldönümü
nedeniyle deprem bölgesi
basın mensuplannın
akınına uğrarken
depremzedeler "reyting
peşindesiniz" diye canlı
yayın yapan bazı televizyon
ekiplerine tepki gösterdi.
Depremde babasını ve
kardcşini yitiren 12
yaşındakı Muhammet e
anıtın önünde deprem anını
anlattıran bir meslektaşımız,
"Burada babanın ve
kardeşinin adını görünce
neler hissettin' gıbı yanıtı
bilınen bir soruyu
yöneltirken deprem
bölgesinde konuşlanan ve
magazinel haberleriyle
ünlü bir televizyoncu da
anma etkinliklerini
'kutlama' olarak
nitelendirdi. Galiba deprem
ve yıldönümü'televole
medyasT için reyting
kutlaması anlamına
geliyordu.... Yalovalı 17
Ağustos gecesi sokaktaydı.
Gözyaşlanna karşın
Yalovalı inatçı. Davasına
sahip çıkıyor. Yaşamlannı
yıkan katil müteahhitleri ve
ona göz yumanlan
unutmuyor, unutacak
gibi de görünmüyor.
Katilleri affetmeyecekier..
Esi ve iki çocuğunu yitiren Türkçe öğretmeni ayakta durmaya çalışıyor
'Bu güzel insanlara nasıl kıyılır'
GÜLŞAH DURAK
ADAPAZARI - 17 Ağustos'ta oğlu
Lftık u. kızı Bircan Sevil ı ve eşi Gö-
nûlü kaybettı Ertan Aydm. Ertan Ay-
dın, Dr. Nuri Bayar tİköğretim Oku-
lu'nda Türkçe öğretmeni. Ertan Hoca
diğer Adapazarlılardan farklı olarak ge-
ce saat 03.02'de kent merkezindeki ka-
labalığa kanşmıyor. O yıkılan evinin
bulunduğu yerde kendine özel bir an-
ma düzenledi. Gece saat 03.02'de göz-
yaşlan içinde fotoğraflardan gözlerini
ayırmadan mumlan yaktı...
Ertan Hoca Depremzede Derne-
ği'nin Yeni Cami'den
başlattığı yürüyüşte en
önde elinde kızının, oğ-
lunun, eşinin fotoğrafiy-
la dimdik yürüyor. Onu
daha sonra Eğitim-
Sen'in Atatürk Bulva-
n'nda depremde yaşamı-
nı yitiren sendika üyele-
ri için kurduğu köşede
buluyoruz. Öğrenciler buradakı defte-
re öğretmenlerine olan vefa borçlannı
yazarken fotoğraflann başında dikilen
Ertan Hoca'ya da karanfıller vererek
acısını paylaşmaya çalışıyorlar.
Bir an ortadan kaybolan Ertan Ho-
ca'yı daha sonra yıkılan evinin bulun-
duğu boş arazide buluyoruz.
Ertan Hoca tüm ailesini yitirdiği ye-
re, tam da o odanın bulunduğu yere kı-
zınm, oğlunun ve eşinin fotoğraflannı
koymuş. Ertan hoca fotoğraflan mum-
• Ertan Aydın
için zaman bir yıl
önce durdu. Onun
içinhâlâ oğlu 16,
kızı 11 ve eşi 43
yaşında...
larla, karanfillerle süslemiş.
O diğer Adapazarlılardan farklı ola-
rak saat 03.02'yi kent merkezınde ge-
çirmıyor. Emek sitesindeki yıkılan evi-
nin boş arazisinde yalnız olarak ailesi-
nin fotoğraflannın karşısına oturup
kendine özel anma töreni düzenliyor.
Ertan Hoca'nın yalnızlığına Depremze-
de Derneği üyeleri ve komşulan ortak
oluyor. Ertan Hoca gözlenni fotoğraf-
lardan ayırmadan anlatmaya başhyor:
"Oğlum Lftık Atatürk Süper Lise-
sfnde 2. suuf öğrencBİydL Kreım Bircan
Sevil ise Atatürk İlköğretim okulunda
öğrenci. TETRAPAKtan ödûl abn na-
diröğrencilerdendLEşirnGo-
nül de Atatürk İlköğretim
Okuhı'nda smıf öğretmenrv-
di. Hayatımdaflkkeztatilegrt-
miştim o gece. Bodrum'day-
dım ve 17 Ağustos tatiümin
songünüydû. Depremiöğren-
dikten sonra Bodrum'dan an-
cak 10 saatte geJebüdim. So-
kak başına gektiğimde başı-
ma taşlar düştü. Baygmlık geçirmişim.
Ama sonra bunun çare olmadığjnı anbt-
yıp çocuklanmı çıkarmaya çakşnm."
Ertan Hoca saat 03.02 oldugunda da
bir yandan mumlan yakıp bir yandan da
"Bu kadar güzel insanlara nasıl kryınr"
diyor. Sessızliğın gözyaşlanna kanştığı
anda Ertan Hoca birden ortadan kaybo-
luyor. Sonra öğrendik ki mezarlığa git-
miş. Gece saat 03.30 ve Ertan Hoca me-
zarhkta yabıız gibi gözükse de ailesine
kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor... Ertan Aydm, çocuklan ve eşinin fotoğrafiyla Depremzede Derneği'nin başlattığı yürüyüşte en öndeydL
Gece saat 03.02'degözyaşlanna boğulan Gölcüklüler, düdük ve klakson çalarak acılannı haykırdı
'Yaralar sarılsın, sorumlular yargılansın'
• Gölcüklüler Kavaklı sahilinde aradılar anılannı. 17 Ağustos
1999, Kavaklı sahilini yutmuş, onlarca bina sular altında
kalmıştı. Daha bir dakika önce insanlann dolaştığı, çay içtiği.
köfte ekmek yediği sahil, 03.02'de yüzlerce canla birlikte bir
anda kaybolup gitmişti.
HATİCE TUNCER
GÖLCÜK/DEĞİRMENDERE -
Gölcüklüler dün gece uyumadı.
Gölcüklü gençler zaman zaman
depremin yaralan sanlsuı'
sloganlanyla yürüyüş yaptı,
Barbaros Hayrettin Paşa Lisesi
bahçesınde anma toplantısı
düzenledi. Toplu gösteriler yerine
küçük gruplar halinde Kavaklı
sahilinde dolaşarak, ateş yakarak
Anıtpark'ta mevlüt dinleyerek ve
TV'lerin canlı yayınlannda
sorunlannı dile getirerek anma
saatini bekleyen Gölcüklüler, saat
tam 03.02'de ise gözyaşlanna
boğuldu. düdük ve klakson çalarak
acılannı haykırdı. Gölcüklüler henüz
yapımı tamamlanmamış sahılde
taşlann, tozun toprağın arasında
Körfez'in ışıklannı seyrettiler.
yürüyüş yaptılar. Üzerlerinde siyah
renkli 'Sorumlular yargılansın'
yazılı tişörtler, gözlerde hüzün,
boğazlarda düğüm vardı. Gölcük
Beledıyesı'nın düzenlediği anma
töreni için Anıtpark"ta toplanan
yurttaşlar o korkunç anın
yıldönümünü tasavvuf müziği
dinleyerek beklediler. Saat 03.02'de.
önce çahnmaya başlayan düdükler
çığlık sesleri gibi yükseldi
Feryatlar blrbirine karıştı
O an yeniden anımsandı. Tam bir yıl
önceydi. Kulaklan sağır eden
gürültüyle binalann katlan ıskambil
kâğıtlan gıbı bırbinnin üzenne
yığılmış. anneler, babalar kardeşler.
sevgililer enkaz altında kalmıştı
Ağlamaya frrsat bile olmamıştı.
Enkaz altındakilerin acı çığlıklan,
yakınlannı kurtarmaya çalışanlann
feryatlan bırbınne kanşmıştı. tşte
bir yıl sonra Anıtpark'ta o ana
benzer bir ses yükseldi. Parkı çoluk
çocuk dolduran yüzlerce Gölcüklü
depremi yeniden yaşadı neredeyse.
Gölcük Barbaros Hayrettin Paşa
Lisesi öğrencileri Kavaklı sahilinde
siyah bayrak ve giysileriyle isyanı
haykırdı. "Uyuma Gökükhl
hesap sor" sloganlanyla yürüyen
gençler daha sonra okulun
bahçesinde toplandılar. Lise
mezunlan adına konuşan bir genç.
Gölcük'te 42 okuldan 500
öğrencinın hayatını kaybettiğinı ve
birçoğundan da haber
alınamadığını söyledi. Okullanndan
hayatını kaybeden 50 arkadaşlannm
isimlerini mumlarla aydınlatan
gençler saygı duruşundan sonra bir
süre okul bahçesinde oturdular.
Gölcük'te gençler zaman zaman
toplanarak yaptıklan yürüyüşlerde
gece boyunca ısyanlannı
haykırdılar, kayıplannı asla
unutmayacak bir kuşak
olduklannı gösterdiler.
Değirmendere Belediyesi ve
Depremzedeler Derneği'nin
Çınarlı Meydanı'nda düzenlediklen
anma töreninde de yine gözyaşı
vardı. Değirmendereliler
depremde yaşamlannı
kaybedenlerin anısına dev
bir raum yaktı, meşalelerle
yürüdü. "Unutma Türkiye, ben
unutmayacağun" diye
haykırdı Değirmendereliler...
Deprem eğitimi de vurdu
Dün Adapazan Serdivan Mezarnğu 1 yd önce yakınlannı yitirenlerle doldu.
tstanbul Haber Servisi - Marmara
Bölgesi 'nde onbınlerce yurttaşın ölü-
müne ve yaralanmasına neden olan
17 Ağustos depremi. bölgedeki eği-
tım sisteminı de etkiledi. 156 eğitım-
cinin yaşamını yitirdiği deprem böl-
gesinde okul sayısı bin 215'ten bin
26'ya düştü. 17 Ağustos depremın-
den sonra 3 bin 240 öğretmen artık
görev yapmıyor. Eğitim-Sen'den ya-
pılan yazılı açıklamada, atamalarda
deprem bölgesıne öncelık tanınması.
eğıtımcilere kalıcı konut sorunu çö-
zülünceye dek kira yardımı yapılma-
sı, psikolojik destek programı uygu-
lanması ve öğrencilere burs sağlan-
ması gerektiğı vurgulandı
Enkaz altında kalan kışılere devle-
tin ulaşamadığı belirtilen açıklama-
da. depremzedelere ilk yardım elinin
sivil toplum kuruluşlannca uzatıldı-
ğına dikkat çekildi.
17 Ağustos 1999'da yaşanan fela-
ketten, kaçak yapılaşmaya göz yuman
yerel yönetimler, "imar afn adı altın-
da, yağma ve yotsuzluklann kapısmı
araJayan" hükümetler ve insan yaşa-
mına önem vermeyen anlayış sorum-
lu tutuldu. Açıklamada, eğıtim emek-
çılennin bannma. sağlık, özlük hak-
lan ve ekonomik sorunlan olduğuna
dikkat çekilerek, kesilen deprem taz-
mınatlannın verilmeye devam edil-
mesı gerektıği ifade edildı. Askerlik
görevinı yapmayan öğretmenlerin de
çalıştıklan okullarda asker öğretmen
olarak görevlendırilmelen önerilen
açıklamada, deprem bölgesi çalışan-
lannın zorunlu tasarruf anapara ve
nemalannın. Konut Edındırme Fo-
nu'ndakı bınkımlenyle birlikte hak
sahiplerine ödenmesi gerektiği belır-
tildi. Kocaeli'nde deprem öncesinde
237 bin 206 olan ögrenci sayısının
219 bin 340'a düştüğü belirtilen açık-
lamada, Düzce, Bolu, Yalova, Sakar-
ya'da da dunımun farklı olmadığı di-
le getirildı. Açıklamaya göre en bü-
yük hasann 416'dan 264'e düşen okul
sayısıyla Kocaeli'nde yaşandığı gö-
rüldü. 94 prefabrike okulun kuruldu-
ğu deprem bölgesinde 156 eğitimci-
nin hayatını kaybettiği belirlendi. 17
Ağustos öncesi deprem bölgesinde 19
bin 956 eğitimci görevliyken bu sayı
16bin716'yadüştü.
Eğıtim- Sen 7 No'lu Şube Başka-
nı Şaziye Köse, Istanbul'da deprem-
den etkilenen bölgelerde kapalı tutu-
lan okullann verilen raporlar doğrul-
tusunda derhal tamır ve güçlendirme
çalışmalannın başlatılmasmı isteye-
rek öğrenci ve öğretmenlerin çağdaş
eğitim ve öğretimle bağdaşmayan
göçebelikten kurtanhnası gerektiği-
ni söyledi.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Gönül Hamm'ın
Trablus Seferi...
En sonra söyleyeceğimi, yazının başında kayda
geçirmekten kendimi alamadım.
Seksen yıllık onurlu bir geçmişe sahip Türkiye
Büyük Millet Meclisi'nde, milletvekillerimizin de-
mokratik kültürtennı daha da arttırabilmek amacıy-
la karşılıklı alışveriş yapmadıkları ülke olarak Lib-
ya Halk Cemahiriyesi Meclisi mi kalmıştı da, bu
ağustos sıcağında bir parlamento heyetimiz Trab-
lusgarp gezisine çıkma gereğini duydu?
Tabii, bu Libya aşkı, bizim Meclis'te temsil edi-
len her gruptan birer milletvekilinin onurlandırdığı
bu gezinin, vatandaşlara yönelen her iki sözünden
birisi mutlaka "Aman tasamıfa dikkat edin" olan
Maliye Bakanının uyanlanna karşın, devlet kese-
sinden yapıldığını söylemeye bile gerek yok.
Ankara-Trablusgarp gidiş dönüş uçak biletleri,
günlük dış seyahat harcırahlan ve varsa öteki ge-
rekli harcamalann karşılığını döviz olarak cüzdan-
lanna yerleştırmiş olan milletvekilleri heyetinin res-
mi tanıtım kimlikleri, "Türk-LJbya Dostluk Grubu"
olarak açıklanıyor.
Libya'da da görünüşe göre bir parlamento el-
bette var. Albay Kaddafi, yönetime darbe iie el
koyduktan sonra ülkede öyle bir demokrasi kur-
mayı tasarlamış olmalı ki, yeryüzünde var olan
köklü demokratik rejimlerin yüzüne bile bakma
gereğini duymayan ve "Biz bize benzeriz" ılkesı-
ni bayrak yapıp, yalnız kendisinin dediğini dedik
kabul edenlerden oluşan bu sözde parlamento,
kâğıt üzerinde "üyelerinin doğnıdan doğruya halk
tarafından belihendiği" bildirilen Arap Sosyalist
Birtiği adındaki partinin egemen olduğu "Genel
Halk Kongresi" adını taşır.
Cemahiriyenin, yani (kitlelerin devletinin) başın-
daki adamın ruhsal yapısını bir türlü kavrayama-
yanın sadece -allah selamet versin- Necmettin
Erbakan olduğunu sanıyordum.
Yanılmışım. Meğer DSP Amasya Milletvekilı Gö-
nül Saray Alphan başkanlığındaki parlamento
heyetimiz, o çadır skandalından hiç mı hiç ders al-
madığını ortaya koymak için, devletin onca dövi-
zini çarçur edip Trablusa gitmeyi ulusal bir görev
bilmişler!
Ülke gündeminin bunca yükü arasında gazete
sayfalanna yansıyan haberierden öğrenıyoruz ki,
Sayın Alphan, yolculuğa mavi boncuk armağan-
lan ile çıkmış. Heyetimiz orada, Türkiye Büyük El-
çisi Müfit Özdeş'e de sıkıntılı anlar yaşatacak yan-
lışlıklar yapmış. Aslında asıl büyük gafların sahi-
besinin, heyet başkanı Saray Hanım olduğu, öte-
ki milletvekillerinin bu gaflan tamir için bayağı güç
durumda kaldıklan da söylenilebilir.
Saray Hanım, elbette Albay Kaddafi ile görüşe-
memiş. Yine de Kaddafi'nin eşini, bilinmez hangi
yetki ile, Türkiye'ye davet ederek, Türkiye Cum-
hurbaşkanlığı'nı güç duaımda bırakmış! Bununla
da yetinilmemiş. Kaddafi'nin çadırının kapılan he-
yetimize açılmayınca "Orada bakanlıklann unva-
nı sekreterolmalı" nın kapısı çalınmış. Başan sağ-
lanamayınca, son gün ancak Afrika llışkilerınden
Sorumlu Devlet Sekreteri Ettreki tarafından kabul
edilme onuru kazanılmış!
Tüm bu sergüzeştler sırasında Türkiye Cumhu-
riyeti'nin übya'daki resmi temsilcisi Müfıt Özdeş
devre dışı bırakılmış. Kendisini öğrencilik yılların-
dan tanıdığım Büyükelçi, sabıriı birtakip ile Gönül
Saray Hanım'ın izini sürüp olup biteni öğrenebil-
mek zorunda kalmış!
Ve bu hazin seyahat filminin son karelerinde,
Türk-Libya Dostluk Grubu Başkanı Gönül Saray
Alphan, Genel Halk Kongresi Başkanı'nın huzuru-
na kabul edilirken, Müfrt Özdeş'i devre dışında bı-
rakmak istemiş. Bununla da kalınılmamış, heyet-
teki öteki milletvekillerini de atlatma yolu seçilmış!
Bunca mişli nakiller, çeşitli gazeteler adına ge-
ziyi izledikleri anlaşılan meslektaşlanmızın verdik-
leri haberierden dertendi.
Bu deriemeden ortaya çıkan durum, gezinin tam
bir skandal olduğunu ortaya koymaktadır.
Skandalın baş kahramanı, elbette bu sefer-i he-
yetin başkanlığını omuzlayan Saray Hanım olma-
lıdır. Bakalım, partisi ve özellikle grubunun yöne-
ticileri, kendisine gerekli uyarılan yapacak mıdır?
Ama Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin Sayın Baş-
kanı Yıldınm Akbulut'a da sanınm küçük de ol-
sa bir görev düşmektedir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin herhangi bir
üyesinin, Kaddafi Ubyası'ndan öğreneceği hiçbir
şey olmadığını, bir daha kendisinden öyle bir ge-
zi için harcırah beyannamelerini onay için rande-
vu isteyenlere anlatmalıdır.
Her ne kadar, ekim ayında TBMM açılır açılmaz
gündemde yeni başkan seçimi olsa da!
Faks:0212-677 07 62
E-mail: obirgitie-kolay net
Bakanlar Kurulu kararı
Afetzedeye yardım
miktarı arttırıldı
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Doğal
afetlerde yaşamlannı
yitirenlerin yakmlanna,
sakat kalanlara, konut
ve işyerleri zarar gören-
lere Sosyal Yardunlaş-
ma ve Dayanışma Fo-
nu'ndan yapılacak yar-
dım miktarlan arttınl-
dı. 17 Ağustos depre-
minde zarar görenlere
uygulanan yardımlann
aynısı Çankın ve civa-
nnda meydana gelen
depremde zarar gören-
lere de uygulanacak.
Resmi Gazete'nin
dünkü sayısmda yayım-
lanan Bakanlar Kurulu
karanyla, deprem, su
baskını, heyelan, çığ gi-
bi doğal afetlerde yaşa-
mını yiteren kişilerin
birinci derece yakınla-
nna yapılacak yardım
miktan 400 milyon li-
radan 750 milyon liraya
yükseltildi. Birinci de-
recede sakatlık halinde
ödenecek yardım mik-
tan 240 milyon liradan
500 milyon liraya, ikin-
ci derecede sakatlık için
160 milyon liradan 300
milyon liraya çıkanldı.
Oturduklan konut ve
kullandıklan işyeri za-
rar görenlere yapılacak
yardımlar da şöyle art-
tırıldı:"Yardım rutaıia-
n, yıkık ve ağu- hasarlı
olanlarda 300 mihon li-
radan 500 mihon lira-
ya, orta hasarta olanlar-
da 200 mihon liradan
350 milyon Sraya, hafıf
hasarta olanlarda 100
mihon liradan 200 mil-
yon liraj a çıkü."