Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4TEMMUZ2000SAU CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
Denizer davası
Yargrtay'öa
• ZONGULDAK
(Cıımhuriyet) - Türk-Iş
Genel Sekreteri ve Genel
Maden-lş Sendikası eski
Genel Başkanı Şemsi
Denizer'in ailesinin
avukatı Nusret Senem,
Burdur Ağa Ceza
Mahkemesi'nin verdiğı
karan temyiz etti. Senem,
başvurusunda Denizer'in
katili CengLZ Bahk'a
verilen karann hem usul
hem de esas açısından
hatalı olduğunu belırterek
"Biz baştan beri olayın
siyasi boyutu konusunda
mahkemeyi ikna etmeye
çalıştık. Fakat mahkeme
dosyada bulunan çok
sayıda deüle rağmen farklı
bir sonuca vardı" dedi.
Zorunlu
tasamıf hesah
• ANKARA (AA)-
Kamuoyunda 'zorunlu
tasarruf hesabı' olarak
bilinen Çalışanlann
Tasarruflannı Teşvik
Hesabı'nda, 3r Mayıs
itibanyla, 4 katrifyon
217.5 trilyon lira birikti.
Hazine
Müsteşarlığı 'ndan
yapılan yazılı açıklamaya
göre, hesabın
oluşturuldugu 1 Nisan
1988 tarihinden 2000
Mayıs ayı sonuna kadar
geçen sûrede hesabın
nemalandırma oraru da
kümûlarif olarak yûzde
259.62'ye ulaştı.
BnekHtep de
• tZMtR (Cumhuriyet
Ege Bürosa) - Emekliler
Haftası çeşitli etkinliklerle
sûrerken Tüm Emekliler
Derneği (TÜMED) Genel
Başkanı Izzet Yıldız,
emeklilerin açlık sınırında
yaşamlannı sürdürmeye
çalıştıklannı belirterek
'Kıyak Emeklilik
Yasası'nı çıkaranlan
halkın önûnde bir TV
kanalında tartışmaya
çağırdı. Cumhuriyet
Alanı'ndaki Atatürk Amtı
önünde bir araya gelen
TÜMED üyeleri, her
geçen gün artan enflasyon
karşısında aldıklan emekli
maaşlanyla
geçinemediklerini
söyleyerek hükümeti
Atatürk'e şikâyet ettiler.
GençHk kampları
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Gençlik ve Spor
Genel Müdürlüğû,
Uluslararası Gençlik
Kamplan Projesi'nin
ulusal ayağını Tûrkiye'de
yaşama geçiriyor. 81 ilde
düzenlenecek gençlik
kamplannda 40 bin
öğrenci toplumsal
projelerde
görevlendirilerek, üreterek
tatil yapma olanağı elde
edecek. Spordan sorumlu
Devlet Bakanı Fikret Ünlü,
"Ulusal Gençlik Kamplan,
gençlere ûlkelerini
ansıklopedılerden değil,
bizzat görerek ve
yasayarak öğrenmelerini
sağlayacak" dedi.
Doğalgaz Ihtiyacı
• ANKARA (AA) - Enerjı
ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı, 2020 yıhnda
Tûrkiye'de doğalgaz
kullanımının 82 milyar
metreküpe kadar
ulaşacağını belirtti.
Bakanhk, müsteşar
Yurdakul Yiğitgûden'in
Izmır'dekı bir konferansta
söjlediklerinin, basında
'Müsteşardan Acı Itiraf'
başlığıyla yer alması
üzerine dün bir açıklama
yaptı. Açıklamada,
prcjelenn ilerlediği
behrtilerek "Şu anda yılda
622 milyar metreküpe
kadar ulaşacak miktarda
doğalgaz alımı anlaşmalan
baptlanmış
dırumdadır" denildi.
Altan Öyı^en'den, HADEP'i kullanarak CHP'yi suçlayan Başbakan'a eleştiri
'Ecevit söylecliğhıi ımutııyor'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosuj- CHP Genel Başkanı Al-
tan Oymen, partisinın HADEP
ile işbirliği yapmak istediğini id-
dia eden Başbakan Bûleot Ece-
vit'i eleştırdı. Ecevit'in yaptığı
açıklamanın başbakanlık göre-
vinin gerekleriyle bağdaşmadı-
ğını belirten Altan Ö>TOen, "Biz
Tûrkiye'nin her yerinde aynı şe-
yi söylüyoruz. Sayın Ecevh Di-
yarbakır'da söytüyor,Ankara'da
unntuyor" diye konuştu. Öy-
men, "Evet, siyasi partiler ara-
smda işbiıüğinin sakmcab oJdu-
ğu dunımlar vanhr. Birbirieri
hakkmdaki yolsuzluk
iddialarmıhasıraraetti-
rerek aklama-paklama
hedefine yönetik işbiıü-
gi iüşkileri, derookrasi-
nin ahlak ölçûleriyle
bağdaşmaz" dedi.
Altan öymen, Başba-
kan Ecevit'in CHP'ye
yönelik sözlerine sert
yanıt verdi. CHP'nin
hiçbir siyasi partiyle si-
yasi işbirliği içinde ol-
madığını, ama tüm siya-
si partilerle demokratik
diyalog içinde olmayı
yeğlediğmi vurgulayan
öymen, "HADEP de
bupartflertfcnbiridirve
bfldiğimiz kadanyla ya-
sal bir partidir. Befirti 0
veflçeterdebefcttiye bas-
kanlan vardır, devlet
protokolünde ve Uler
protokotünde yeri var-
dır" dıye konuştu. öy-
men, Ecevit'in "istihba-
rl bflgflere" dayandığını
iddia ettığiru ve devletin
bazı birimlerinin o par-
tiden kaygı duyduğunu
öne sürdüğünü anımsa-
tarak "Ancak,demokra-
tik ülkelerde partfler
arası Uişkilerde böyle
kayguann yerininotaıa-
ması gereidr. Hde ba$-
bakanlarm bu gibi kay-
guansiyasi matzemehâ-
Kne getinneJeri hiç adet
ohnamışbr" dedi.
Siyasi partilerin bazı
konularda işbirliği yap-
• CHP Genel Başkanı Altan Öymen, "Esas, partilerin
birbirieri hakkındaki yolsuzluk iddialannı aklama-paklama
hedefine yönelik işbirliği ilişkileri, demokrasinin ahlak ölçûleriyle
' bağdaşmaz" dedi.
masında hiçbir sakınca olmadı-
ğmı vurgulayan Öymen,
CHP'nin, demokratikleşme yo-
lunda mümkün olduğu kadarge-
niş partiler arası işbırliğinin sağ-
lanmasını istediğini kaydetti.
Altan Oymen, bu yöndeki bir iş-
birliğinin Türkiye'ye büyük ya-
rar sağlayacağma dikkat çeke-
rek şunlan söyledi:
"Tabii şu da unurulmamab-
dır: Partiler arasında işbirnginin
sakjncalı olduğu alanlar da var-
dır. Mesela, birbiri hakkındaki
yolsuzluk iddialannı hasıraJüet-
tirerek aklama-paklama işletn-
lerinin tamanüanması hedefine
yönelik işbirtiğiflişkikri,demok-
rasinin siyasi ahlak ölçûleri ile
bağdaşmaz. Bunlar elbette sa-
kmcabdır. Biz bu çeşit isbirfikle-
rine hiçbirzaman ginneviz. Ama
demokrasi konusunda, insan
hakian konusunda, laikttkkonu-
sunda, ülke kaUanması konu-
sunda siyasi partilerle de, srvil
toplum örgüderiyle de işbirliği
yapma imkânıortayaçıkarsa bu-
nun gereklerini her zaman yeri-
negetirmektetereddütetmeyiz."
ÇÎZMEDEN YUKARI MUSAKART
Cemiyeti
basan
polisler
yargılandı
İstanbul Haber Servisi -1996
yıhnda cezaevlerinde yapılan
açlık grevlerini protesto eden
tutuklu ve hükümlü ailelerinin
eylemini izleyen gazetecilere
müdahale eden ve gazetecileri
kovalayıp Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti'ne (TGC) girerek
gözaltına alan polislerin
yargılanmasına devam edildi.
İstanbul 12. Asliye Ceza
Mahkemesi'ndeki oturuma sanık
polis memurlan Zeki Eşiyok,
Zafer Dursan ve Fuat Ankan
katılmadı. TGC'nin avukatlannm
hazır bulunduğu oturumda
davanm müştekıleri Şaban
Dayanan ve Sevil Erdoğan
kendilerine saldıranlan teşhıs
edemediklerini belirttiler. Hâkim,
sanık polis memuru Zeki
Eşiyok'un görevli olduğu yerin
belirlenmesi için Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne yazı yazılmasuıı
kararlaştırdı. Polis memuru Zafer
Dursun'un da tanık olarak
ifadesinin alınmasına karar veren
mahkeme oturumu erteledi.
Başbakan Ecevit'in, bu konu-
da bir açıklama yapabileceği yö-
nündeki sözlerinin anımsanlma-
sı üzerine de Öymen, "Yapsm
bakahm. Yaparsa isabeth* ohır.
Bu söyienenleri ortada bırak-
mak doğru bir şey değfldir. Bi-
zim sakmacak hiçbir şeyimiz
yok" yanıtını verdi. Altan Öy-
men, CHP'nin Tûrkiye'nin her
tarafinda aynı şeyleri söylediği-
ni, "Gfineydoğuda başka, baoda
başka" konuşmadığını vurgu-
larken "Tûrkrye'nüı demokra-
tikleşmeye ihtivacı vardır, tam
bir iç barışa ihtiyaç vardır. Biz
bunlan açık bir şekilde söy-
lüyoruz.Biz,Avrupa'nm yo-
hı Tûrkiye'den geçer diyo-
ruz. Sayın Ecevit Dfyarba-
kır'da söylüyor, Ankara'da
unutuyor" değerlendırme-
smiyapn.
Genel Başkan Yardnncısı
Yaşar Seyman da, Ecevit'in
sözlennin yahıız CHP'li ke-
simde değil, tüm toplumda
şaşkınlıkyarattığını belirte-
rek "Hangi gereksinimk,
hangi nedenk söyleyebfldi-
ğüüanlayabihnekiçinancak
Sayın Ecevit gibi hayakri dû-
şünmek gerekiyor'' dedi.
Başbakan Ecevit'in, Doğu
ve Güneydoğu Anadolu
bölgelerinde CHP'nin son
aylarda yaptığı olumlu ça-
lışmalanndan rahatsızlık
duymuş olabıleceğine ışaret
eden Seyman, bu nedenle
"knçûk besaplara" başvur-
maya başladığmı kaydetti.
Seyman, "Hem demokra-
tikleşme, hem hukukun üs-
tûnlûğü edebiyaü \apacak-
smız hem de İnı Ukeİere ve
buna yönelik cahşnudara
önem veren partiler üzerin-
de kuşkular yaratmaya kal-
kacaksımz. Bunlan arük
künseyutmaz.Birhalksözû
var, 'Kustan korkan, dan ek-
mez'. Sayın Ecevit'i cumho-
riyetin temel niteüklerine,
her partiden fazla sahip çt-
kan, CHP için bütün bfldik-
lerini açıklamaj'a ve söyle-
meye çağmyoruz" diye
konuştu.
#
CHP'nin il ve bölgelerde sürdürdüğü tüzük toplantılan sona erdi
Orgüt, gençlik kotası istiyor
MUTLUSERELİ
ANKARA - CHP örgütü,
"tûzük çerçeve taslağı
n
nda yer
alan "Seçünlerde başansızolan
yönetim istifa eder" maddesın-
deki başan ölçütünün ne olaca-
ğı tartışmalanna son noktayı
koydu. Yaklaşık 4 aydır süren
toplantılarda tüzük çerçeve tas-
lağını tartışan CHP örgütünün
büyük bölümü, bir önceki se-
çimden daha düşük oy alınma-
sının "başanstzhk" olarak ka-
bul edilmesi gerektiği yönünde
görüş aktardı. Orgüt birimleri-
nin çoğunun en az yüzde 10
oranında gençlik kotası istedi-
ği, özelUkle Doğu ve Güneydo-
ğu Anadolu örgütünün, bölge-
de kadın üyenin azlıgı nedeniy-
le yüzde 25 'lik kadın kotasının
pratikte uygulanmasuıın zor
olacağı yönünde görüş aktar-
dığı öğrenildi.
CHP'nin, tüzük değişikliği
çalışmalan için yaklaşık 4 ay-
dır 81 ilde ve 16 bölgede sür-
dürdüp toplantılar, önceki gün
Gaziantep'te gerçekJeştirilen
toplantı ile sona erdi. Partihle-
rin bu toplantılarda dile getir-
diği önerıler taslak haline geti-
rilecek ve MYK'nin değeTlen-
dirmesınden sonra ise PM'ye
sunulacak.
Toplantılarda, örgütün. bazı
konulardayeni öneriler getirir-
ken bazı konulara daha fazla
açıklık getirilmesinı istediği
öğrenildi. Örgüt birimlerinin
le getirilmesi istendi.
• Partinin gençlere açılması
gerektiği. pek çok örgüt birimi
tarafindan vurgulandı. Bunun
çözümü için tıpkı kadın kotası
gibi, gençler için de kota uygu-
laması getirilebileceği belirtil-
di. Gençhk kotasuun en az yüz-
de 10 oranındauygulanması ıs-
tendi.
CHP'nin, tüzük değişikliği
çalışmalan için yaklaşık 4 aydır
81 ilde ve 16 bölgede sürdürdüğü
toplantılar, önceki gün sona erdi.
toplantılarda ağırlıkh olarak di-
le getirdiği ve GHP'nin yeni tü-
züğünde yer almasını istediği
görüş ve önerilerden bazılan
şöyle:
• Parti içi eğitimin partinin
her yönden gelişmesi için son
derece önemlı olduğu belirti-
lirken partinin başlatmış oldu-
ğu eğıtim çalışmalan son dere-
ce olumlu karşılandı. Bu çahş-
malann kesintiye uğramadan
sürmesi, kalıcı ve kurumsal ha-
• Genel merkezin hazn-ladı-
ğı tüzük çeTçeve taslağmda yer
alan etik ilkeler, örgütün gene-
li tarafindan benimsenmesine
karşın bazı örgüt birimleri bu
ilkelerin tüzükte yer almasma
' gerek olmadığını savundu. Se-
çim başansı elde edilememesi
durumunda genel başkan ve
yönetimin görevden aynhnası
ükesindeki başan ölçütünün
netlestirihnesi istendi. "Birön-
ceki seçimden daha düşük oy
ahuuuır başansızlık ölçütü
olarak kabul edilebileceği be-
lirtildi.
• Doğu ve Güneydoğu Ana-
dolu örgütünün, bölgede kadın
üyenin azhğı nedeniyle yüzde
25 kadın kotasuun uygulana-
mayacağı yönünde görüş ak-
tardığı kaydedildi. Az sayıda
ohnakla birlikte, kadnı kotası-
nı istemeyen örgüt birimlerinin
bulunduğu belirtikü.
• "Ocak" yapılanmasmın
yeniden yaşama geçirihnesinin
gene! olarak benimsendiği, an-
cak "ülkü ocaklan"nı çağnştı-
rabilir düşüncesiyle isim deği-
şikliği önenldığı bildirildi.
• Ust birimlerin alt birimle-
ri görevden alamaması yönün-
deki hükmün de genel olarak
kabul edildiği kaydedildi.
• Onseçimlerin tüm üyelerin
katümııyla yapılması istenir-
ken parti yöneticilerinin kon-
tenjandan aday gösterilememe-
si, bir kişinin bir kereden fazla
kontenjan adayı olamaması,
kontenjan adaylığınm 2. sua-
dan sonra kullanıhnası, örgü-
tün istekleri arasında yer aldı.
IRMIKIAYDEV ENGİN £iengin@doruk.nettr
Ah, ah!..
Ben ne zaman gerçek bir
"köşeyazan'olacağım acaba?
Hani, yılda bir iki kez, köşe-
sinde, o günkü yazı yerine "Ya-
zanmızyıllıkizninin bir bölümü-
nû kullandığından, yazılanna
bir süre ara vermiştir" diye ya-
zılır ya, işte öyle bir yazar ne
zaman olacağım?
Hiç umut yok.
Siz farkında bile değilsiniz.
Ben tam on bir gündür "yıllık iz-
nimin bir bölümünü" kullan-
maktay(mış)ım.
Tabii "Cumhuriyetusu/ö'izm
kullanmaktayım.
On gün kadar önce bizim ya-
zıişlerinin komutanı Ibrahim
YıMız'ın karşjsına dikildim. En
dokunaklı, en aondıncı sesimi
kullanıp başladım:
- İki yıldır izin yapmadım.
Haftada aitı Tırmık yetmedi;
Dûnya'da ve Türidye'de beni
yollamadığınız yer kalmadı.
Oradan oraya kunı yaprak mi-
Yıllık İzninin Bir Bölümünü...
salisürüklenmekten yoruldum,
tükendim, bittim. Son olarak
Siirt'ten döndüm Beıiin'e uç-
tum. Üç gün sosyal demokrat-
lan dinleyip, sosyal demokrasi
konuşup, sosyal demokrasi
yazdım. Ruh sağlığım bozuldu.
Döndüm geldim, ayağımın to-
zuyla Moskova-Leningrad tu-
runa çıktım. Döndüğümûn er-
tesi günü, daha şöyle oturup
bir soluklanamadan Kandıra
yohmda F tipi cezaevi teftişine
yollandım... Artık yıllık iznimin
bir bölümünü...
Sözümü kesti ama hayrettir
reddetmedi. Tersine anlayışlı
bir sesle sordu:
- Yani izin istiyorsun?
Yanıtımı bıle beklemeden
sürdürdü:
- Ayıp ettin abi. Tabii. Çok
yoruldunsen. Hemenyanndan
itibaren çık izne. İki hafta mı
demiştin?
Aman Allahım, inanılacakgi-
bi değil.
- Evet, on beş güncük!..
- On beş gün az abi. Sen en
iyisi üç haftalığına izne çık.
Ohhh, gidersin Marmara Ada-
sı'na... Deniz, balık, güneş...
Sağlama bağlamak istedim:
- Yani çıkayım mı izne? Sa-
hiden mi?
^
- Tabii abi. Hemen yanndan
itibaren çık. N'olacak, Tırmık'ı
adadan yolladıktan sonra ıznin
hiç sakıncası yok. Keyfine bak.
Öyleyattığın yerden yazar, yol-
larsın...
Nasıl?
Gördüğünüz gibi on gündür
"yattığım yerden" yazıp yollu-
yorum. Zaten gazete yazısı de-
diğin nedir ki, boyacı küpü gi-
bi daldır çıkar, tamam bitti.
Ben bu gazeteyi nasıl sev-
mem; bu gazetenin yöneticile-
riyle nasıl övünmem?..
Işi yazı yazmak olan adama,
yıllık iznini verirken "Yazılan git-
tiğin yerden yolladıktan sonra
dilediğin kadarizin yap" diyor-
lar; sonra da "Bu kıyağımızı da
unutmazsın artık" dercesine
suratına bakıyorlar...
Ah, ah... Büyüyüp gerçek bir
köşe yazan olunca gösterece-
ğim ben onlara...
• • •
iznin ilk on gününde, F tipi
cezaevleriydi, Fethullah Gü-
len'in okullanydı derken "yafft-
ğı yerden yazmak" formülü iş-
ledi ama artık zorlanmaya baş-
ladım.
Aşağıda baştan çıkancı bir
deniz. Dışanda ağustos böcek-
lerinin bitmeyen konseri. Ak-
şamüstüne doğru Turan
Abi'yle tavia maçı. Daha da ak-
şamüstü olunca İskorpiti file-
to çıkanp tava mı yapmalı, yok-
sa kırlangıçla birleştirip balık
çorbasına mıyatırmalı? Çoban
salatasına limon yerine koruk
ekşisi koyacağım ama sarmı-
sakiki diş mi olsun, üç diş mi?"
gibi ciddi ve derin felsefi soru-
lara yanıt aramak varken oda-
ya tıkılıp yazı yazmak...
Sonuç: "...yıllık izninin bir
bölümünü kullandığı için yazı-
lanna ara veremeyen" yazan-
nız, hiç olmazsa bir günlüğüne
içi de boş, dtşı da boş bir Tır-
mık çırpıştınp "denize koşma
özgürlüğü"nü, ne pahasına
olursa olsun gerçekleştirmek
karanndadır.
Cumhuriyet okurunun da
"özgüriüklere" son derece du-
yartı ve saygılı olduğunu bil-
mektedir. O yüzden de şu oku-
duklarınızı "bugünkü Tırmık"
diye gazeteye yollamakta bir
sakınca görmemektedir.
POIİTtKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇEjtNKAYA
Neler Olııyor?..
Önce hangisindepbaşlasak acaba? . ' •
Derse besmeleyle başlayan Çukurova Unıversıte-
si Tiyatro Bölümü ö§retim üyesınden mı, yoksa Tûr-
kiye'nin Belçika'yı 2-0 yenip Avrupa Kupası çeyrek
finaline çıktığı akşafn Ayvalık'ta betediye hoparlör-
lerinden Kuran okutan belediye başkanından mı?
önümde duran notlara bakıyorum...
Üniversitelerde reKtör seçimleri yapılıyor; Atatürk
Üniversitesi'nde Fethullahçılar oylannı üç aday
üzerinde bölüştürüyor-
Akıllı adamlar şu fethullahçılar...
Dicle Üniversitesi'nde bazı öğretim üyeleri, dört yıl
sonra seçimleri yeniden kazanan Rektör Mehmet
Özaydın'a soruyor:
"1- Dinci gazeteler sabah saat 08.30'da fakülte-
lerin giriş yerierindeki kubbelerde ücretsiz olarak
dağıtılıyor, hiçbir engsllemeyle karşılaşmadan bisik-
letli kuryeler tarafindan lojmanlara götürülüyor, ne-
den?
2- Sayın rektör, 27 Haziran 2000'de yapılan rek-
töriükseçiminde sırfoylannı arttırmakiçin 40'ın üze-
rinde yardımcı doçent atamasının akademik ilanını
nisan ayı sonunda verdiğini belirterek doğruyu söy-
lemiyor. Çünkü, ilan mayıs ayında (13.05.2000) ya-
yımlanmıştır. Neden?
3- Mehmet Ali Altındağ, yaptırdığı caminin (Al-
tındağ El Fetih Camii) tabelasını rektöriüğün habe-
ri olmadan asabilir mi?"
Atatürkçü, demokrat, yurtsever öğretim üyeleri bu
sorulan yönelttikten sonra bir isim verelim: Yardım-
cı Doçent Mehmet Vanhoğlu...
26 Haziran 2000'de Fen-Edebiyat Fakültesi Fars
Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne atanan Vanlıoğlu'nun
görevine Rektör özaydın neden son verdi?
Sık sık Iran'a gidipjjeldiğı bılinen, daha önce Ata-
türk ve Kınkkale Üniversitesi'nde görev yapan
Vanlıoğlu'nun hangi güçlerce Dıcle Üniversitesi'ne
alındığı, bir gün sonra görevine son verildiği merak
konusu...
Acaba Özaydın, Vanlıoğlu'nun kimi özelliklenni bil-
miyor muydu?
•••
Çukurova Clniversitesi Devlet Konservatuvan Ti-
yatro Bölümü'nde yaşananlara ne diyorsunuz?
Azeri uyruklu, sözleşmeli öğretim görevlisi Cihan-
gir Nevnız, derslere 'besmele' çekerek başlıyor,
sonra da Kuran okuyor...
Çukurova Ünıversrtesi Rektörü Prof. Dr. Can Öz-
şahinoğlu, bu konuda bir komisyon kurmuş...
Diyorki:
İddialan ciddibulduk. Gerekirsesoruşturmaaça-
cağız!.."
Bir de Yardımcı Doçent Dr. Ayla Kapan Ezici var...
Görevi tiyatro bölümü başkanlığı, ama o, öğren-
cileri ezmekle görevli...
Ayla Kapan Ezıcı, kısa etek, askılı bluz giyen, takı
takan, makyaj yapan kız öğrencilere göz açtırmı-
yor...
Ayla Hanım, iddialara göre kız oğrendlere şöyle di-
yor:
"Türkiye Müslüman ülkedir, istediğinizgibigiyine-
mezsinizf'
Tüm bu olup bitenlere bakbkça ben Cezayiri
anımsıyorum...
Orada da önce eğitim kurumlannı ele geçirmişler-
di dinciler...
Sonra ne oldu?
Cezayir bir kan gölüne dönüştü...
Türkiye laik, demokratik bir ülke ama din pazar-
lamacılan üniversıtelen kuşatmış...
Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde de benzeri olay-
lara tanık olmuştuk geçmişte...
Atatürk Üniversitesi'nde de rektör adaylan belli ol-
du...
Nurcular gerçekten işini çok iyi biliyor...
Üç adayın oylanna bir bakalım:
Prof. Dr. Cevat Gemi 157, Prof. Dr. Şevki Özde-
mir 129, Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz 103...
Bu üç ismi YÖK araştırdı mı?
• • •
Bir okurumuz Ayvalık'tan yazıyor
"Hizbullah 'ın neden camileri örgüt evi olarak kul-
landığını, oralarda eğitim verdiğini Ayvalık'taki tati-
lim sırasında daha iyianladım. Türkiye-Belçika ulu-
sal maçını 2-0 kazanınca belediye hoparlörterinden
gecenin bir yansı Kuran okunmaya başlandı. Ar-
dından marşlar çaldı. Kendimi Iran 'da sandım. Öğ-
rendim ki, Galatasaray UEFA Kupası'nı kazanınca da
aynı şeyler olmuş. *
Laik, demokratikbirülkede, üstelikAyvalıkgibige-
lişmiş bir ilcede bunlar oiuyorsa Anadolu'da ne-
ler olmuyor..."
Anadolu'da neler yaşandığını zaman zaman ak-
tarmaya çalışıyoruz...
Dicle ve Çukurova üniversitelerinde yaşananlar,
tarikatlann siyasi ve devlet erki içindeki bağlantıla-
nndan kaynaklanmıyor mu?
Dinci örgütlenme tepeden tımağa eğitim kurum-
lannı kuşatıyor...
Olup bitenlen sadece izfiyoruzJ..
Islam faşizmınin ayak sesleri yaklaşıyor ama pek
de duyan olmuyor!..
Bunun adı sadece 'iröca' değil!..
hikmetcetinkayato cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
y pmn
ÇAİININ TANIĞI ÜÇ YAZM
2 BASI
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
SMCIU YILLAR KU$ATILMI$
f|Z|POSTUNDAKUItT
IHklM SANA DA BUUJTI KAN
IARONÜMÜN KAZLAJH
* ^ ı : KAOIMUU» $OKA6I
SEVDANIN ADRESİ BEL1İ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN$EYTANÜÇ6ENİ
ZLERİNPOYMZ
Cumhunyet Kılap Kulubu Çağ Pazariama A Ş Tiffkoc
No.39/41(34334)Cağa
|gğ
|u
.)st3nbu
|T e
^ ^
ı Cad