Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 TEMMUZ 2000 ÇARŞAMBA
8 HABERLER
TGC'nin 'basın özgürtiiğü'ödülünü alan Prof. Dr. loannaKuçuradi, çalışmalannı anlatt
'InsanhaMaiı eğitimi yetersiz'• Insan Haklan Eğitimi On Yılı
Ulusal Komitesi Başkanı Prof.
Dr. loanna Kuçuradi, işkencenin
münferit bir olay olarak
görülmesinin yanlışhğına dikkat
çekti. Kuçuradi, "Pratik sorun,
bu tür muamelelerin çok alt
düzeylerde örtbas ediliyor
olmasıdır. Böylece üst
makamlara bilgi hiç ulaşmıyor ya
da çelişkili bilgi ulaşıyor" dedi.
TÜREYKÖSE
ANKARA-Türkrye Gazeteciler Cemi-
yeti'nin geleneksel "basın özgürlüğü"
ödûlünün bu yılki sahıbı, tnsan Haklan
Eğitimi On Yılı Ulusal Komitesi Başka-
nı Prof. Dr. loanna Kuçuradi "cezaevle-
rindeki insanlannuzın şiddetfi bir güven-
sizlik duygusu ve bundan kaynaklanan
bir çaresiztik duygusu yaşadjğuu" söyle-
di. "Işkence münferittir" savunmasının
"pek uygun görünmediğine'" dikkat çeken
Prof. Dr. Kuçuradi,"Pratik sorun, butür
mnamdffcrin çokaltdûzevknfe örtbasedi-
Byor ohnasıdır. Böylece üst makamlara
bilgi hiç ulaşmıyor ya da çelişkili bilgi ula-
şıyor" dedı. Kuçuradi, "poliste de, diğer
kurumlarda da insan haklan eğmminm
yetersizolduğunu, eğitimin şartolduğunu,
ancak tek başına eğitimie ihJaJlerin orta-
dan kalkmayacağını~ vurguladı.
Birleşmış Mılletler tarafından ilan edi-
len Insan Haklan Eğıtımı On Yılı (1995-
2004) programı doğrultusunda 1998 yılı
eylül ayında çalışmalanna başlayan Insan
Haklan Eğıtımı On Yılı Ulusal Komite-
si Başkanı Prof. Dr. loanna Kuçuradi, ko-
mitenin çalışmalan konusunda Cumhu-
riyet'in sorulannı yanıtlad). Prof. Kuçu-
radi'ye sorularımız ve yanıtlan şöyle:
İnsan haklan eflltlml
- Komite hangi amaçla kuruldu, bugû-
ne dek neler yapü?
- Komite, Birleşmış Mıüetler'ce ilan edi-
len İnsan Haklan Eğitimi On Yılının Ey-
lem Planı'nın Türkiye'de uygulanabilme-
si içm ulusal bir program hazırlamak ve
eylem planı ile ulusal program çerçeve-
sinde yürütülen eğitim çalışmasını ızle-
mek ve değerlendirmek ıçin kuruldu. Ko-
mitemız bunlara ek olarak, bu eğitim ça-
lışmalannın gerçekleştirilmesinde ola-
naklan oranında yardımcı olmaya çalışı-
yor. Komitenin yaptığı ilk iş, İnsan Hak-
lan Eğıtımı Türİciye Programı 'nı hazırla-
mak oldu. Bu hazırhk yaklaşık on ay sür-
dü. Ondan sonra, bu programda öngörül-
düğü gıbi, hedef gruplann mensup oldu-
ğu bakanlıklann temsilcilennden, ilgili
sivil toplum kuruluşlan temsilcilennden
ve komitemız üyelerinden oluşan çalışma
gruplan kuruldu. Bu çalışma gruplan, il-
gili olduklan alanda insan haklan eğiti-
mini planlıyor, mevcut insan haklan eği-
tim programlannı gözden geçıriyor, o ala-
nın genel eğıtım programlannı, insan hak-
lanyla ilgılerinı de gözden geçiriyor. Bu
çalışma gruplannın yaptığı hazırlık Ulu-
sal Komite'de tartışılıyor ve öneriler In-
san Haklan Koordinatör Üst Kurulu'na
sunuluyor. Komitemız, şu anda bazı ba-
kanlıklardan ve kamu kuruluşlanndan
gelen ılk raporlan degerlendiriyor.
Hedef gruplar
- tnsan haklan eğitimi için hedef grup-
br hangüeri? Akla hemen polisgefiyor.Tür-
kiye'de poiisin bu konudaki eğitimi hangi
düzeyde?
- Programda yer alan hedef gruplar ilk
ve ortaöğretimde insan haklan dersleri
veren/verecek eğiticiler, yasa uygulayıcı-
lan (yargıç. savcı, cezaevi personeli, po-
lis, jandarma ve diğer kamu görevlileri),
kitle iletişim araçlannda çalışanlar, insan
hakJanyla ilgili etkinliklerde bulunan si-
vil toplum kuruluşlannda çalışanlar, şe-
hirlerin ekonomik ve toplumsal bakımdan
dezavantajlı kesimlerinde yaşayan ailele-
re insan haklan eğitimi yapacak sosyal hiz-
met uzmanlan ile toplum merkezleri per-
soneli. Polis eğitimi. bu beş hedef grup-
tan bınnin bir parçasıdu". Polıslere insan
haklan eğitimi, son bırkaç yılda veriliyor.
Ulusal Komite, polis eğitim kurumlann-
da verilen ınsan haklan derslerinin prog-
ramlannı \e kıtaplannı ınceledi. Bunlan
yeterli görmedı, çünkü derslerde yalnız-
ca insan haklan belgeleri ve ilgili ulusal
mevzuat okutuluyor. Ama komitemiz,
yalnızca bunlan değil. başka kurumlann
insan haklan öğretim programlannı da
yeterli görmedi. Örneğin ilköğretimde
okutulan "Vatandaşhk ve Insan Haklan
Eğrami'" dersinin de öğretim programla-
rında değişikler önerdı. Ancak unutul-
maması gerekir ki insan haklan eğitimi
için insan haklan dersleri şartsa da, tek
başlanna yetmez; bir bütün olarak eğitim
programlan insan haklan göz önüne alı-
narak hazırlanmalı ve bu eğitim prog-
ramlannda insan haklan derslerinin ve-
rimli olabilmesi için gerekli olan başka
dersler de olmalı Etik dersi gibi. Bunla-
ra ek olarak da meslek derslerinde öğre-
tilenler ile insan haklan arasında bağlan-
tı kurulmalı
- İnsan haklan eğitiminde temel anla-
Dobnabahçe Sarayı'nda düzenknentörende,Hacettepe Ünivtntes Felsefe Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. toanna Kuçuradi'ye ödülünü TBMM Başkanı Akbulut verdi
yış neobnata? Haklannasahipçücan,dev-
letekarşıhaklarnukoruyanyurttasyeiiş-
tinnekmi?
Yetistlrilmesl
perefcen yurttas
-
u
Haklanna sahip çıkan, devfete kar-
şı haklannı koruyan vurttaş yetistirmek"
şu anda egemen olan anlayışnr. Bu anla-
yış pek uygun görünmüyor; çünkü bu an-
İayışta olanlar, insan haklannı kendi çı-
karlan ve arzuladıklanyla kolayca kanş-
tırabiliyorlar. Bizim yetiştirmemiz gere-
ken yurttaş, insan haklannı konımayı iç-
tenlikle isteyen, bu haklann genel olarak
nasıl korunabileceğinı bilen ve beürli du-
rumlarda onlan koruyabilme yolunu bu-
labilen yurttaş olmalı. Farkına varmamız
-özellıkle devlet ve kamu görevlisi olan-
lanmızın farkına varması- gereken bir
şey daha vardır: Devlet dediğimiz kuru-
mun ana varlık nedenlerinden birinin,
yurttaşlann -hatta yalnızca yurttaşlann
değil, o devletin sınırlan içinde yaşayan
herkesin- insan haklannı korumak oldu-
gudur.
-Siz, TBMM İnsan Haklan Komisyo-
nu Başkanı Sema Pışkinsüt'le birtikte ce-
zaevlerini de dolaşünız. GördûJderinizi
nasıl değeıiendiriyorsunuz?
'Cezaevi zlyaretlerinden
çok şey öflrendlm'
- Ben bu cezaevi ziyaretlerindençok şey
ögrendim. Bu öğrendiklerim de ulusal
programımızın hazırlanmasmda çok işe
yaradı. Bu cezaevi ziyaretlen hakkındabu-
güne kadar basınımızın sorulanna cevap
vermedim, çünkü ben o ziyaretlerde "da-
ıuşman" olarak bulundum, bunun için de
bu konuda konuşmak. haddimi aşmak
olur diye düşünüyorum. Ama bu ziyaret-
ler sırasmda yaptığım bir göziemi ve on-
dan kaynaklanan bir düşüncemi size söy-
leyebilirim: Cezaevlerindeki insanlan-
mız şiddetli birgüvensizlik duygusunu ve
içinde bulunduklan koşullarda bugüven-
sizlik duygusundan kaynaklanan bir ça-
resizlik duygusunu yaşıyor. Başta ınsan
haklan olmak üzere, haİdannın koruna-
cağına güvenirlerse cezaevlerinde çok şe-
yin değişebileceğini düşünüyorum Bu-
nun için cezaevi personelinin ve bu ara-
da -hâlâ çokazolan- egıtıcı personelin dik-
TûrlaveGaz)eftxiJerCen»yeti'ıım(TGOBasu)
kanı Yüdınm Akbulut, CHP Genel Başkanı Altan Oymen. AdaJet Bakam Hikmet Sanıi Türk, Nliffi Savıuınıa Bakam Sabahattin Çakmakoğht
Kaznn Yücden, Hasan Gemki Istanbu) Vaüsi EroJ Çaku; Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Afi Müfit Gürtuna, İÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu, Türld-
ye Gazetecier Cemiyeti Başkanı Nafl Gürefi, Türidye Gazetecfler Sendikaa GendBasîamZ^Soııayveç^ksayıdagazctedkatia^(Potoğraflar:UöbTlGLTVYÜZ)
TGC ödülleri Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen törenle sahiplerini buldu
'Basınut özgiirolmadığıycrde
dentokrasiden sözedüemez'istanbulHaberServiâ-Türkiye Ga-
zeteciler Cemiyeti'nin (TGC) Basm
özgürlüğü Ödülleri önceki akşam Dol-
mabahçe Sarayı'nda düzenlenen tören-
le sahiplerine verildi. Basın Özgürlü-
ğü Ödülü'nü kişi bazında Hacettepe
Universitesi Felsefe Anabilim Dalı Baş-
kanı Prof. Dr. toanna Koçuradi, kurum
bazında ise deprem bölgelerindeki tüm
yercl basın kuruluşlan aldılar.
Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen
törende konuşan TGC Başkanı NalGü-
reli, sansürünkaldınlışmın yıldönümü-
nün geleneksel Gazeteciler Günü ola-
rak kutlandığını belirterek, iletişim öz-
güriüğü alanmda büyük eksiklikler ol-
duğunu vurguladı. özgürlüklerinönün-
de sınırlamalann, yasaklamalann buhm-
duğunu kaydeden Güreli, "E&et böyfe
birortamdaBasmBavramı diyebirolay
bizce düşünülemez. Bu nedenlerle 24
Temmuz'u bir möcadek azminiyavma
ve yaşatma günü oterak amyoruz" de-
di. Haklann ve özgürlüklerin mücade-
lesinin biçbir zaman bitmeyeceğini sa-
î vunan Güreli, sözlerini şöyle sürdür-
dü: S k 9
• Dûşünce ve ifade özgürlüğü önündeki engellerin kaldırüması
gerektiğini savunan Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen,
yeni bir Basın Yasası üzerinde çaiıştıklannı söyledi. TBMM
Başkanı Yıldınm Akbulut ise anayasa başta olmak üzere
yasalardaki özgûrlükleri kısıtlayıcı maddelerin gözden geçirilip
kaldmlması gerektiğini kaydetti.
edünKsLBasuı Kanunu'na aykınhkaa-
Knde uygulanan hapis cezalannın kaJ-
dınlmasıvegazeteriıunhaberkaynağı-
nı açıklamama ilkesinin hukuki garan-
ti arana ahnması gibi pek çok degjşik-
&iç£rentasarıyiyasaiaşuracağBnızaina-
myonun" dedi.
Düşünce ve ifadeözgürlüğü önünde-
ki engellerin kaldınlması gerektiğini
de savunan Yücelen, TCY'nin 312.
maddesisin 2.fikrasının,bölücülük ve
irtica tehlikesine karşı tedbirler alına-
rak yeniden düzenlenmesi gerektiğini
vurguladı. TBMM Başkanı Yıkanm
Akbuhıt ise anayasa başta olmak üze-
re yasalardaki özgûrlükleri kısıtlayıcı
maddelerin gözden geçirilip kaldınl-
ması gerektığini kaydetti.
Basın Özgürlüğü Ödülü'nüalan Ha-
cettepe Universitesi Felsefe Anabilim
ç ^ ç ç y ş
sür uygulanıyor. Örneğin RTÜK, gerek
otaşumşekfiylegerekbirkısmıuygula-
maknyia bir sansûr kurumu iztenimi
verçw.Bugünbasmınhemyasalardan
geienhukuksalsorunianvardn-hemde
bastnmyapdannıasnıdandoğanvesiy»-
set-medya fEşkDermden kaynaklanan
sorunfau" v a ş a n J
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Se-
zer'in TGC'yi arayarak Gazeteciler
Günü'nü kutladığını kaydeden Güreli,
Cumhurbaşkanı Sezer'in. "Basuunöz-
gür ohnadığı bir ülkede demokrasi ve
insan haklanndan söz etmek olanak-
sızdn*" sözünü konuklara lietti.
Devlet Bakanı RüştüKazun YöceJen
de yapüğı konusmada, yeni bir Basın
Yasası Taslağı hazırlandığını belirte-
rek
tt
CX)jektifscjnnnluhıkakesminterk
Dalı Başkanı Prof. Dr îoanna Kuçura-
di ise basmın en temel amactnın insan
haklannın korunmasmı sağlamak ol-
duğunu vurguladı. Kuçuradi, "Basın
özgürlüğü, yayımladıklan neolursa ol-
sun basma kanşümamâsı,dokunulma-
ması demekdeğüdir. Bir kurum olarak
basmın amaçlannı gerçekleştirmek için
yayın yaparken engellennıemesi, ona
kanşılmaması istenıidir.Bu, insan hak-
lanyla ilgili genel bir anlayıştır" dedi.
Kurum bazında deprem bölgelerin-
deki tüm yerel basın kuruluşlanna ve-
riunesi kararlaştınlan ödülü ise bu ku-
ruluşlar adına TGC Genel Başkanı Na-
il Güreli aldı.
Törende, sürekli san basın kartı al-
maya hakkazanan 77 gazeteciye de pla-
ketleri verildi. Törene, CHP Genel Baş-
kanı Altan Öymen. Adalet Bakanı Hik-
met Sami Türk, Devlet Bakanı Hasan
Gemki, Milli Savunma Bakanı Saba-
hattin Çakmakopı, Istanbul Valisi Erol
Çakır. Istanbul Büyükşehir Belediye
Başkam Afi Müfit Gürtuna, Türkiye
Gazeteciler Sendikası Başkanı ZiyaSo-
nay ve çok sayıda gazeteci katıldı.
katle seçilmesi. insan haklan eğitimine de
yer veren özel bir eğitimden geçirilmesi
ve böyle eğitılmışcezaevi personelininöz-
lük haklannın gözden geçirilmesi gerek-
li görünmor.
İnsan haklarını koruma blllnd
-Okuflara insan haklanderslerikoymak,
bu dersleri yaygınlaştırmak işkence sorn-
nunu neölçüde çözebilir? tktidarlann ba-
kış açısında birsorun yok mu? TBMMko-
misvonu işkence kamdannı gösteriyor, U-
gililer,yrtkiJiler "İşkencevannr,ama mün-
ferittir" deyip geçiştirijt)r_
- Çeşitlı düzeylerde eğitim kurumla-
nnda insan haklan dersini koymak çok
önemlidir Ama ınsan haklan adı altında
bir dersin programda bulunması yetmiyor.
Bu dersle, eğıtılenin insan haklannın ne
olduğunu görmesi, böylece de insan ol-
ma bilincinı kazanması sağlanmalı. Bu,
uzun vadeli bir ıştir. Böyle bir eğitim şart-
tır, ama bu eğıtımle ınsan haklan ihlalle-
rinin kalkacağını ve dünyanın bir cenne-
te dönüşeceğını düşiinmüyorum. Işken-
ceyı ortadan kaldırabiliriz belki, ama ye-
ni türden ihlaller ortaya çıkar. tktidarla-
nn bu konuya bakışında bir sorun yok
mu. diye sordunuz. Çeşitlı dönemlerde ik-
tidarda olanlar da kişilerdır, her konuda
olduğu gibi bu konuda da farklı bakışia-
n oluyor. İşkence vardır ama münferittir,
diyenler bunu ülkemizin haklı ve haksız
suçlanmalan karşısında bir savunma yo-
lu olarak düşünüyorlar. Ama bu yol, ba-
na pek uygun bir savunma yolu olarak gö-
rünmüyor.
'Üst makamlara
bllgl ulaşmıyor'
TBMM Insan Haklannı înceleme Ko-
misyonu'nun yaptıkları. bana aynı za-
manda ciddı bir "sa\unma" yolu olarak
da görünüyor. çünkü TBMM'nin işken-
ceninkökünün kazınması konusundaki ka-
rarlılığınıyaasıtıyor. İşkencenin "münfe-
rit" ya da "slstematik" olduğu tartışma-
sı yıllardır sürüyor. Bu konuda bir kavram
sorunu ve pratik bir somn görüyorum.
Ka\Tamsal sorun şu: "Sisteıııatik" kavıa-
mı. bir etkınlığın düzenlı yapılmasını,
rastgeledeğil, bclirli birmetotlayapıima-
smı içeriyor. Eğer bir etkinlik farklı yer-
lerde aynı metotlarla yapılıyorsa, bu et-
kınliğin sistematik bir şekilde yapılmadı-
ğını söylemek pek mümkün görünmü-
yor. Gördüğüm pratik sorun da şudur: Bu
tür muamelelenn çok alt düzeylerde ört-
bas ediliyor olmasıdır Böylece üst ma-
kamlara hiç bilgi ulaşmıyor ya da çeliş-
kili bilgi ulaşıyor Bazı şeyler başınıza
gelmişse ya da gözünüzle görmezseniz,
inanmanız güç olabılıyor. Bunun için,
yapöğımız eğitim çalışmalanyla birlikte,
konunun üstüne gıdecek bağımsız birulu-
sal komitenin kurulması yararlı olur.
Avrupa İle kıyaslama
- AB'je u> um sürecinde, insan haklan
eğitimi acısından kıyaslamalar yapıkhğm-
da Türidye nerede görünüyor?
- Bu konuda belgelere dayanarak ko-
nuşmak çok zor Birleşmiş Milletler'in
tnsan Haklan Eğitimi On Yılı'yla ilgili
olarak üye devietlerden istediği ana de-
ğerlendirme raporlan, 30 Haziran 2000
tanhine kadar Cenevre'ye ulaştınlacak-
tı. İnsan Haklan YüksekKomiserliği'nin
de kendı raporunu bu ay sonuna kadar ha-
zırlaması bekleniyor. Bunun için şu veya
bu şekilde edindığim bazı kanaatleri si-
ze söyleyebilirim Birleşmiş Milletler'e üye
186 devletten, tnsan Haklan Eğitimi On
Yılı için bızımki gibi, oldukça bütünsel
bir program hazırlamış ülkelerin sayısı
fazla değıldir. Gerçi birçok ülkede insan
haldan eğitimi yapıhyor, ama nasıl yapıl-
dığı ayn bır sorun.
Insan haklan eğitımınin çeşith ülkeler-
de nasıl yapıldığını ortaya koymak ve
bunun sonuçlanna göre bazı önerilerde
bulunmak amacıyla Uluslararası Felse-
fe Kuruluşlan Federasyonu'nun Insan
Haklan Eğitimi On Yılı Komitesi, şu an-
da birçalışma yüriitüyor. İnsan haklan eği-
timi olarak, uluslararası insan haklan bel-
geleri okutuluyor. özellıkle üniversite
eğitimi öncesı eğitimde bazı Barı Avru-
pa ülkelerinde de "kültürlerarasıeğitinı''
olarak yapılıyor Bir-ıkı Avrupa ülkesin-
de de -ABD'nın etkisiyle- yurttaşlık eği-
timi olarak yapılıyor. İnsan haklan eği-
timi olarak bu eğıtimler bana yeterli gö-
rünmüyor Böyle eğitımler yapılabilir
şüphesiz, ama bunlar ınsan haklan eği-
timi adına yapılıyorsa buna itirazlanm var.
Bütün bunlarda ben insan haklannın ne
olduğuna ılışkın bilgi eksikb'ği görüyo-
rum. Örneğin. insan haklan eğitiminin
"kültürterarası eğitim*' olarak yapılma-
sı, sorunun bugiin çok yaygın olan "bü-
tün küMrlere saygı gosterilmesi gerekti-
ğj" anlayışından kaynaklanıyor. Gözden
kaçınhyor kı kültürlerin önemli bir öğe-
si normlardır ve bırçok kültürde insan
haklanna ters düşen nonnlar vardır. Göz-
den kaçınlan bir şey daha vardır bu ko-
nuyla ilgilr Saygı konusu olan insanlar-
dır, fikirler, normlar değildir. İnsan hak-
lanna aykırı bir düşünceye veya norma
neden saygı göstereyim?