Katalog

Çumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel YayınKoordınatorü. Hikmet Çetinkaya • Yazıışlen Müdürii- Ibra- him Yüdız • Sorumlu Mudür Fik- ret tlkiz # Haber Merkezı Mudurü: Hakan Kara İstıhbarat Cengiz Yüdırun • Ekonomı Özlem Yüzak • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 9 Makaleler Sami Karaören • Duzeltme Abdullah Yazıcı 9 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen MehmetFaraç Yayın Kurulu ilhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaja. Şükran Soner. Ibrahim Yıldız. Orhan Bursaü, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balba> Ataturk Bulvan No 125,Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7hat), Faks 4195027 • tzmır Temsılcısı Serdar Krak, H Zıya Bh 1352 S 2'3Tel 4411220. Faks 4419117»AdanaTemsılcısı. Çetin Yiğenoğlu. lnönü Cd 119 S No 1 Kat.l. Tel- 363 12 11. Faks 363 12 15 Müessese Müdürii Üstün Akmen # Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener # tdare Hüseyin Gflrer • Satış FaziletKuza MEDYA C: • Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gilbio Erduran 0 Koordınatör. Reba Işıtman 9 Genel MüdûrYardımcısı SevdaÇobaa Tel 514 07 53 - 51395 8O-513846M1.Faks. 5138463 \a>ımla\an *e Basan: "t enı Gün Haber \jansı, Basın \e Yavıncılık A Ş Tûrkocagı Cad 39 41 C agaloglu 34334 lstanbul PK 246 - Sı'rkecı 34435 Istanbul Tel (0/212) 512 05 05 120 hall Faks (0212)513 85 95 www cumhunyet.com.tr 28 HAZlRAN 2000 lmsak:3.25 Güneş: 5.27 Öğle: 13.14 tkindi: 17.12 Akşam: 20.48 Yatsı: 22.40 Ofimpiyat ateşi sııaltında • Istanbul Haber Servisi - Olımpıyat meşalesi Avustralya turana devam ediyor. 100 gün boyunca Avustralya'nın her tarafinı gezecek olan olimpiyat ateşi, dün sualtındaydı. Denızaltında bulunan Queensland'deki Agincourt kayahklan için özel tasarlanmış tneşaleyı Wendy Craıg Duncan taşıdı. Sigarayı bıraktıran Haç • LONDRA(AA)- Ingıltere'de sigarayı bırakmayı sağlayan yeni ilaç piyasaya çıktı. 'Zyban" adlı yeni ilacın cilt üzerine, genellıkle kola yapıştınlan bantlardan ikı kat daha etkıli olduğu belirtildi. 'Zyban' adlı ilacın denemeler sırasında yüzde 30 oranında başanlı sonuç verdiği açıklandı. Karadeniz'de çevre için biriik • KASTAMONU (AA) - Kastamonu Valısı Enis Yeter, Karadeniz Bölgesi Çevre Bırlığı'nın kurulacağını belirtti. Yeter yaptığı yazılı açıklamada, Karadeniz Bölgesi Çevre Birlığı'mn, çöp depolama, taşıma, âhtma ve kanalızasyon hızmetlennı yerine getireceğını söyledi. Rant çevrelerinin saldınlanna direnen yerel yönetimler, ekolojik dengeyi bozmamak için uğraşıyor Gizli cennet GöcekveDalyan 'öcek koylarına ulaşmak için başlatılan yol çalışmalan çevrecileri ayağa kaldırdı. Açılan her yeni yol, bölgeye yeni yapı yoğunluğu getiriyor. Geçmiş yıllarda sahil şeridinin doldurulması ise hâlâ eleştiri konusu. Yine de Göcek, bölgenin en dingin merkezi. 'alyan'da bulunan 6.5 kilometrelik îztuzu Plajı Türkiye'nin en büyük kumsallanndan birisi olarak biliniyor. Dalyan sahilleri aynca dünyada nesli tükenmekte olan caretta carettaların da üreme yeri. Bu nedenle bölgenin ayn bir özelliği var. e-posta: tan @ prizma. net tr OZANYAYMAN GÖCEK/DALYAN - Göcek, Fethiye Körfezı'nın en bakır koylannın bulun- duğu bölge. Koylan kadar adalan da ü- gi merkezı. Adalarda yerleşim yok. Yas- sıca, Domuz, Tersane, Yılanlı, Zeytin- h, Katrancık, Tavşan adalanna kiralanan teknelerle ulaşılabılıyor. Son yıllarda yat turizminin önemli merkezlerinden bi- risi olan Göcek sahılinde 3 yat lünanı bu- lunuyor. Göcek'te plaj bulunmadığı için kıyı turizmi gelişmemiş durumda ve ru- rizm sezonunda yüzlerce teknenın koy- larda demirledığini görüyorsunuz. Yaz aylannda Göcek koylan ve adalan ma- vi turlar içinde önemli bir yer buluyor. Son günlerde yapılaşmaya açılması yönünde rant çevrelerinin saldınlan gün- demde. Göcek koylanna ulaşmak için başlatılan yol çalışmalan, çevrecileri ayağa kaldırdı. Açılan her yeni yol, bölgeye yeni ya- pı yoğunluğu getiriyor. Geçmiş yıllarda sahil şeridinin doldurulması ıse hâlâ eleştiri konusu. Yine de Göcek, bölge- nin en dingin merkezı. Az sayıdaki ka- fe-bar türü mekânlannda, ses düzeni dı- şanya taşmayacak şekilde ayarlanmış durumda. Ancak yat limanını genişlet- me çabalan yeni bır tehdit olarak orta- ya çıkıyor. Büngöş, Skopea ve Beledi- ye marinalan yaz sezonunda yaklaşık 2 bin tekneyı ağırlıyor. Talebin fazla ol- ması nedeniyle marinalann kapasitesi- nin arttınlması gündemde. Bu durumun aşın bir yoğunluk getireceği ve çevre kir- lihğı oluşturacağı kaygılan giderek ar- tıyor. Göcek Belediye Başkanı MustafaTunç. beldenin en önemli özelliğinin bakir gö- rünümü olduğunu \-urgulayarak. "Gö- cek'in arnsL, bu değerin betti kesinüerin değil tüm kamunun kullanımına açık oi- masıdır" dıyor. Tunç, beldelennde bulu- nan koylann cazibe noktası olduğunun söyleyerek, "TatilterinigecirmekiçinGö- cek'e gelenler başka hiçbiryerde bulama- yacaklan doğal bir güzellikle iç içe yaşt- yorlar. Bölge. vatçıların en fazla Ugi gös- terdiği tatil beldesi. Göcek koylannda yaz aylannda 2 binin üzerinde yat dolaşıyor. Beldemizin bir Bodnım ya da Marmaris olmasını istemiyoruz. Planlanmrzı bu ek- sende yapıyonız. Yüksek tempolu gece dÖhdBren fö ffâzîrarTa kadar her §o milyon TJ-'Uk alışverişinizin tom Göcek ve Dalyan, Bodrum'un aksine bakir görünümkrini koruyarak turizm alanında varhğını sûrdürmeye çahşıyor. hayaü bekleyenler Göcek'te umduklan- nı bulamazlar. Burada sadece Göcek ya- şanır. Otel ve pansiyonlann sayısmın ye- terli olmaması turist potansryelini olum- suzyöndeetkilivor. Bu açığın kapatılma- sı için planh ve ilkeli yol izleyerek kapasi- tenin arttmlmasını hedeffiyoruz. Göcek'in turist potansiyeli artmalı ancakdoğalgö- rünümü bozulmadan" görüşlenne yer veriyor. Dalyan ve caretta carettaiar Göcek'in aksine Dalyan'da bulunan 6.5 kilometrelik îztuzu Plajı Türkiye'nin en büyük kumsallanndan birisi olarak bi- liniyor. Dalyan sahilleri aynca dünyada nesli tükenmekte olan caretta carettala- nn da üreme yeri. Bu nedenle bölgenin ayn bir özelliği var. Mınik denız canlı- lannın üreme dönemınde getınlen ya- saklara uyanlar çok ancak bazılan için bu küçük deniz canlılan hâlâ önemsız. Yaz aylannda günde 3 bin kişı tekne, 2 bın kışi de karayoluyla Dalyan'a geliyor. Bölgenin yatak kapasitesı 6 bin. Doğal koruma alanı olan Dalyan, Köyceğız Gölü'nü demze bağlayan kanalın üze- rinde kurulu bir yerleşım. Kentte ikı kat- tan fazla yapılaşmaya izin verilmiyor, es- kiden yapılan kimi bınalar ise sıntıyor. Dalyan Belediye Başkanı Suat Tuİan. Dalyan'ın Fethiye ile Marmaris arasm- da gizli bir cennet olduğunu belirterek, bölgenin gerçek performansını göste- rebilmesi için büyük çaba harcadıklan- nı söyledi. Tufan, beldelerinin başka hiç- bir turıstik yerde olmayan olanaklara sahip olduğunu vurgulayarak," Dalyan. gölü. kanaUan, kaphcalan, antik kalın- tılan, caretta carettalanna sunduğu do- ğal ortamı. kaya mezarlan. Türki\e'nin en uzun plajlanndan birisi olan tztuzu Plajı ve bakir görünümüyle bölgenin ru- rizm anlamındaöncü kenti obnaya aday" dedi. Tufan, Dalaman Havaalanı'nın hız- mete açılmasıyla Dalyan'a olan ilginin arttığını da kaydederek şu görüşlere yer verdi: "Turizm beldesiyiz ancak bir dizi ek- sikliklerimiz var. Bunlarm başında da alrvapı geliyor. Kente giriş yapılan yol sanki bir köy yolu gibi. Dahan'a sezon içinde günde 5 bin kişi geliyor ve gelen- lerin 3 bini denizden teknelerle ulaşnor. Ancak Dalyan'ın hâlâ bir iskeksi yok. Ozel Çevre Koruma Kurulu beJdemize bu ko- nuda kolayhk gösterrvor. Büyük mahyet gerektiren bu yannm için girişinılerimiz sürüyor. ancak belediye olarak tek başı- na altından kalkmanuz güç. Üzerinde hassasiyetle durduğumuz bir konu da, Dalyan'ın dokusunun bozuhnamasL Bet- deye yapüacak yaönmlar konusunda U- kekrimiz var. Dalyan'a çok katlı ruris- tik işletmeler istemiyoruz. Bölgenin özel- üğini bozacak oluşumlara karşıyız. Bu- nun için bir dizi kararlar aldık ve Dal- yan'da ild kattan fazla yapılaşmaya izin vermiyoruz.'' Çamur banyolan ve kaphcalar Dalyan aynca şifalı kaplıcalan ve ça- mur banyolanyla da ünlü bir merkez. Likya döneminde 40 tane aktif kükürt kaynağı bulunan Dalyan'ın yaşanan sü- reç içinde değişen jeolojik yapıyla kay- nak sayısı 4 ıle sınırlı kalmış durumda. Çamur banyolannın bulunduğu bölge- de turistik ışletmecilik yapan Irfan Tez- biler, çamur banyosunun bir fantezi ol- duğunu belirterek, "Varhğunız kükürt kaynaklaruun insan sağüğına yararlan üzerine kurulu" diyor. Tezbiler, bölge- nin 8 aylık bir süre içinde yoğunluk ya- şadığını da sözlerine ekledi. SÜRECEK *Aynı günde tek kasadan tek faturayla yapılan alışverişlerde geçerlidir. CARSI SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN Herkes Bakar, Ama... O aşırmadım dersem, yalan; Kadir'in (Cangız- O b a y ) kitabını, 'kadri bilinmemiş', dolayısıyla en az tanınmış kitaplann, başında sanıyordum; iyice yanılmışım, daha ilk yazı çıkar çıkmaz, Bur- sa'dan bir faks çıkıp geliyor: "... dünkü söyleşinizde, 'Bir Bulmacam Var, Çocuklar', diyorsunuz; ben de, diyorum ki, '-... tamam, şirridi buldum!': Osaörfanyazan Kadir Can- gızbay olup, 'Komprador Rejimin Anatomisi' ad- lı kitabında yazmıştır. Bu kıtap, 1996'dayay;n/an- mıştır. I Veli Ormancı, Mithatpaşa llköğretmen Okulu, Türkçe Öğretmeni, Bursa" (13 Haziran 2000). Kültür damarları 'tıkanmamış' mı? O aşırmasına şaşırdım, ama bir o kadar da se- Ovindim; yayın âlemimizde Lunapark manza- râsına rağmen, demek kültür damarlan korktu- ğum kadar tıkanmamış; içten içe, derinlemesine bilgi alışverişı yürüyor; buna sevinilmez mi? Hele arkasından, Izmir'den çıkıp gelen başka bir faks mesajı, gönlümü daha da rahatlattı; aynı konuda yazan Engin Çörüşlü, o bilgi alışverişinin, üstelik eleştirel değertendirme düzeyinde geliştirildiğini ka- nrtlıyordu; bunu anlamak için, şöyle bir göz atma- nız yeterti: "... söyleşinizde, Kadir Cangızbay'/n 'Komp- rador Rejimin Anatomisi' adlı kitabından alıntı- lar yaptığınızı fark edince, büyük bir sevinç ve mutluluk duydum. Birkaç nedenle: birincisi, sizin aracılığınızla bu değehi düşünür ve bilim adamı- mızın, çoktan hak ettığı ilgiye ve tanınmışlığa ka- vuşması ümidi. Ikincisi, daha önemlisi, birincisi- nin sonucu olarak, daha çok insanın Kadir Can- gızbay'/n derinlemesine nüfuz edici ve dolayısıy- la son derece aydınlatıcı çözümlemeleriyle tanış- mak ve onlardan yararianmak olanağını bulması. Bu ikincisi, toplumumuzu, dünyamızı ve yaşadı- ğımız hayatı anlamak ve değıştinvek açısından çok önemli..." "... öteyandan Kadir Cangızbay'/n çok kolay olmayan biryöntemi var: konuyu, basitleştirme- lere başvurmadan, eşanlamlı çeşitlemelervesen- tezlerie ele alıyor. Bu yöntem, yüksek bir doğru- luk, bütünsellik ve aynı zamanda aynntı zenginli- ği getiriyor; karşılığında ise, uzun cümlelerie, çok jşayıda ve sıkparantezlerin ve kopmadan izlenme- si gereken, zengin düşünce zincirieri ile çaba har- canmadan okunması zor, metinler ortaya çıkıyor. Bu metinlerin, bizimkı gibı teorik açıdan sığ top- lumlarda yaygınlaşması zor oluyor. Sizin tanıtımı- nızın ve eşsiz ifade yeteneğınizin bu engellerin kalkmasına yardımcı olacağını umuyorum..." (13 Haziran 2000) Bu kadarı bile az şey midir? Meğer kaç kişi imişiz?.. Gözden nasılsa kaçmış, (yoksa, kaçırılmış mı?) değerli kitapları gündeme alırken, etkileşimin bu mertebe hızlı, yaygın ve heyecan verici olabi- leceğini düşünmemiştim. Sanılanın ve söylenenin tersine, ülkemiz, 'derûnunda' nice yüreklendirici sürprizler saklıyor, anlaşılan; bunlann bir kısmı, okur mektuplanyta su yüzüne çıkıyor; öteki kısmıy- sa, kitapçıların gönderdikleri mektuplarda. Karşıyaka'dan (Izmir) sesini yükseltmiş olan 'sa- haf'\ hatırladınız mı, Mehmet Beşerfyi; onun du- yurusunu bu köşede yayınladıktan sonra, neler olmuş, bir bakar mısınız? "... adam, tımarhane kapısınayaklaşmış vegör- düğü deliye sormuş:'-... içerde siz, kaç kişisiniz?' Deli cevap vermiş: '- ... dışarda siz, kaç kişisi- niz?'..." "... ne zamandan beri kaç kişi olup olmadığımı- zı merak edip dururdum; 29.5.2000 tarihindeki 'Bir Parantez Daha' başlıklı yazınızdan sonra, arayanlann çokluğuna ve niteliğine bakbğımda, hiç de az olmadığımızı görerek, bayağı keyiflendim..." "... Ankara, Adana, Beşikdüzü, Sincanlı, Çeş- me ve diğer yerierden arayan o güzel ınsanlan- mızla, sizin sâyenizde kurmuş olduğum ve bun- dan sonra her ne pahasına olursa olsun, devam ettirmeye niyetli bulunduğum bu bağlar, yüreğim- de yanan insan ve ülke sevgisinin ateşini güçlen- diren unsuriar oldular..." (30 Mayıs 2000) Yalnız o mu? Elbette hayır! Yıldız Sertel'in 'Sa- vaş Rüzgârlan' üzerine yazdıklanm çıktıktan son- ra, Can K'rtabevi'nden (Bursa) bir faks! önce bir yanlışı düzeltiyor: "... Sabiha Sertel'/n 'II. Dünya Savaşı Tarihi1 , Çumhuriyet Yayınlan arasında çıkmıştır." Hayret; demek 'atlamışım', mâzereti filân da yok; fakat bu düzeltmenin, sizce yazan olduğum Cumhuriyet'in yayınevinden değil de, Bursa'da- ki bir yayınevinden gelmesi, biraz tuhaf düşmedi mi? Esasen Yıldız (Sertel) da telefon edip, 'Sa- vaş Rüzgârlan' çıktığı sırada, henüz yayınlama- mış olan 'II. Dünya Savaşı Tarihi'nin bilahare çı- kanlmış olduğunu bildirmişti; bu da bir sürpriz, o hoş sürprizlerden biri! Can Kitabevi, aynca faksına 1990-1997 arasın- daki 'Savaşlann ve Toptu Öldürmelerin Kara Tab- losu'nu eklemiş: Yaklaşık yüz yıl içinde, birbirini bogazlamış milyonlarca insanın, kanlı ve karanlık manzarası! Altına eklenmiş, kısa el yazısı notta da, deniliyor ki: "... holding yayıncılığının yeni 'gözdesi', 'Komü- nlzmln Kara Kltabı'^;r; gerçek;se, 'Kapftallzmln Kara Krtabı'ndayaz/// (Evrensel Yayıncılık). Buki- taptan da kımse söz etmiyor, Hocam!.. Aynca İl- han Selçuk'un 'değişim' ve 'döneklik' farklı şey- lerdirdediğini unutmayalım; herkes bakarama, sa- dece görmek isteyenler görür..." (Haziran 2000) Ortalıkta sözü edilmeyen, 'görmek isteyeceği- niz' kimbilir daha ne çok kitap var; üstünkörü de olsa, birkaçını daha size hatırlatıp, zaten yeterin- ce uzamış bu bahsi kapatacağım. http://www.prizma.netİT/AILHAN http://www.bilgiyayinevi.com.tn/ailhan Faks/0-212/26019 88