27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 HAZJRAN 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Orman Mühendisleri Odası, bakanlığın yangına karşı önlem almakta geciktiğini ileri sürdü Yangmda 6 mafya' iddiasılSTANBUL/ANKARA(Cumhu- riyet) - Bodrum'da 410 hektarlık or- man alanıru kül eden yangının arazı mafyası üe bağlanulı olabıleceğı be- lirtiliyor. Orman Mühendisleri Oda- sı Başkanı SaKh Sönmeztşık, bakan- lığın bu yıl ödenek yetersizliği nede- niyle aylık olarak çalıştınlan 60 bin işçiden 15 bininin görevıne son ver- diğmı belirterek, "Bakanhğıyeııi or- man işçisi alımına zoriamak için Bodrum'da yangın çıkanlmış oiabt- hr"dedi. Bodrum'da yanan 410 hektarlık orman alanından 90 hektannın en verimli kızıl çam ormanı olduğu, ye- niden yetişmesı için yaklaşık olarak 60 yıl geçmesi gerektiği beürtildı. Geriye kalan alanın ise maki ve bo- zuk orman olduğunu söyleyen Sön- mezışık, Orman Yasası'na göre ya- nan alanlann ağaçlandınldıgına işa- ret etti. Arazi mafyasına karşı ba- • Sönmezışık, bakanlığın bu yıl ödenek yetersizliği nedeniyle 60 bin yerine 45 bin işçi aldığını vurgulayarak "Bakanlığı zor durumda bırakmak için de yangın çıkanlmış olabilir" dedi. Sönmezışık, bakanlığın yangınla mücadele işçisini nisan ayında alması gerekirken haziranda almasının da yanlış olduğunu söyledi. kanlığın ülkenin çok gözde bölge- lerden biri olan Torba'yı kapürma- yacağını vurgulayan Sönmezışık, "Türldye'de pek çok yangının tarla açmakya da yerleşme sagfaınıak için çıkankbğı biMniyor. Ama bakantağm buna firsat vereceğüıi zannetmiyo- rnm arbk" dedi. Sönmezışık, bakanlığın bu yıl ödenek yetersizliği nedeniyle 60 bin yerine 45 bin işçi aldığmı vurgulaya- rak, "Bakanhğı zor durumda btrak- mak için de yangın çıkanlmış olabi- Hr" dedi. Bakanhğın yangına karşı aldığı önlemlen eleştiren Sönmezışık, "Bakanhk,yangınla mücadeleişçisi- ni nisan aymda ahnmabydı. Ama ba- kanlık haziranda akü. Tann ite pa- zartak yapümaz yangında. Nisan aymdaki yangmda bir tek işçi yoktu. Bakankk, hcfikopter ihalesine de geç başladT dedi. Sönmezışık, 1999 yılında 5 bin hektar orman alanının yanmasına karşın, bu yıl yalnızca 5 Nisan 2000'de 7300 hektar orman alanının yandığına dikkat çekti. İşçi sayısı yetersiz Sönmezışık, 1980 sonrası çıkan- lan yasalar ve tahsislerle, ormancı- lık örgütûnün Devlet Arsa Ofısi gi- bi çalıştığını savundu. Istanbul'da yeterli sayıda yangın işçisi bulunma- dığmı anımsatan Sönmezışık, yan- gın söndûrme işçilerinin aylık yak- laşık 1 milyar lira ücret aldığına dik- kat çekerek yangmlann zaman za- man arka arkaya çıkmasının düşün- dûrücü olduğunu söyledi. Sönmezı- şık, yangın işçilerinin yeterli eğitim- den de yoksun olduğunu belirtırken yangın işçilerine Orman Genel Mü- dürlüğü'nun Muğla'daki "Yangm Eğhim Merkezi''nde venlen 5 gün- lük eğıtımın de yeterli olmadığını anımsattı. Salıh Sönmezışık, Istanbul Orman Bölge Müdûrlüğü'nûn orman yan- gınlanm söndürmede kullamlan araç-gereç ve havadan müdahalede yetersiz kaldığını belirtti. tstanbul Orman Bölge Müdürlüğü Koruma Şube Müdûrû tsmail Reis ise yangınlan söndürmek için elle- rindeki teçhizatm yeterli, fakat çalı- şan işçilerin yetersiz olduğunu ifade etti. Reis, şu an tstanbul Orman Böl- ge Müdürlüğü'ne bağlı çalışan 380 işçınin bulunduğunu ve bunlann yûzde 50'sine yakınmın yangın ko- nusunda eğıtım almış olduğunu söy- ledi. Reis, Devlet Planlama Teşkila- n ve Maliye Bakanhğı'ndan geçen kadro sayısı kadar işçi alabildikleri- ni belirtti. Orman yangıru için en tehlikelı dönemin 1 Haziran ıle 15 Ekim ta- rihleri arası olduğunu vurgulayan Reis, "Bütçe, işçi alımı için yetersiz, çûnkü her işçinin Orman Bakan- hgı'n» ay başma ortalama manyeti, dedi. tZMlR BAROSU'NDAN TEPKİ 'Eurogold'a verilen izin hııkııka ayları' İZMİR (Cumhuriyet Ege Bûrosu) - Başbakanlık talimatıyla Bergama Ovacık'ta Eurogold Madencılik AŞ'nin siyanürle altın ûretmesine izin verilmesine Izmir Barosu da tep- ki gösterdi. Izmır Barosu Başkân Yardımcısı Ahmet Okyay, Euro- gold'un çalışmalannın mahkeme ka- ran ıle durdurulduğunu anımsatarak Başbakanlık talimatının "hukuka" aykın olduğunu söyledi. Okyay, ba- ronun idari birimler hakkında gere- ginin yapılması için Devlet Denetle- me Kurulu'nu harekete geçirmesi amacıyla Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e başvurma karan aldı- ğını açıkladı. Ahmet Okyay, baro yönetim kuru- lu üyeleri, Ayşen Erdoğan, Kurtuhış Binki HilalKûcy,ArifAli CangL Ah- met Dokucu'nun katıldığı basın top- lantısında, Bergama'da Eurogold'un siyanûr yöntemi ile altın madem iş- letmeciliğine izin veren ÇevrekBa- kanhğı îşTeminin iptali istemiyle yö- re halkının îzmir 1. Idare Mahkeme- si'ne dava açtığı anımsanJdı. Dava- da mahkemenin, işletmenin insanın yaşama hakkını, maddi ve manevi varlığını tehdit ettığinden anayasının 17. maddesine aykın olduğuna karar verdiğini belirten Okyay, bu neden- le de madenin çalışmasımn anaya- sanın 56. maddesine açıkça aykın ol- duğunu söyledi. Okyay yaptığı açıklamada Izmir Barosu'nun görüşlennı şöyle dile ge- tirdi: "Çevre BakanhgYnın vermişoktu- ğu izin iptal edümiştir. Mahkeme ka- ran kesmleşmiştir. Anayasa ve diger vasaiarda mahkeme karartannın ge- dkmeksizm ve eksiksiz uygıüanaca- ğıyazıbdır. Oysa bugûne kadar mah- keme karan 'gecikmeksizin ve ek- siksiz' uygulanacağı yerde, konu bekletmeye ahnmış, kimi kamu gö- revnlerinin açddamalan ile kamuoyu yanşanlmaya çahşümışür. Bu arada yöre insanınrfan ve kamuoyundan gizti bir şeküde yapdan araşarmaia- nn sonuçlan gerekçe gösterflerek Başbakanhk Müsteşarhğı'nca. Içis- leri, Sağhk, Bayındırhk ve tskân, Enerji ve Tabii Kaynaktar, Orman, Çevre bakanhklarma gönderflen ya- zıda özet olarak '...madenci şırketin gereken önlemlen aldığının tespit edildiği, söz konusu işletmenin ya- bancı sermaye yatmmı olması nede- niyle durdurulması halinde gerek Tahkim Yasası, gerekse ülkeye gire- cek diğer yabancı set'maye yatınm- lannda yaratacağı tereddûtler nede- niyle Bergama Ovacık Altın madeni- nin açılması konusunda gereken iş- lemlerin tekemmülü' istenmiştir. Mahkemenin kesinkşmiş karanna göre, siyanûr bçi yöntemi fle atan iş- k^mecfliği,anayasanuıl7ve56.mad- dekrine aytan buhınmuştuıf Okyay, "Mahkemenin bu karan karşısında, gerekçesi ne ohırsa oisun mahkemekaranna aykmotarakma- denin işktmeve açdması, hukuk dev- leti fle bağdaşmaz. Hek hefe tahkim gibi, yabana sermaye gibi, gerekçe- terle kendi mahkemesinm karannı hiçe sayması bağışlanamaz" diye konuştu. Orman Bakam Nami Çağan, önceki gün Bodrum Torba'da yanan alanda incetemelerde buhındu. (AA) Çağan: Idare zaafiçinde değil Haber Merkezi - Orman Baka- BI Nami Çağan, orman idaresinin yangına müdahalede insan, hava ve kara gücüyle donatıldığını, bu konuda herhangi bir zaaf içinde olmadığını bildirdi. Çağan, yaptığı yazılı açıklama- da, yangın mevsimine başlama- dan önce orman yangınlanyla mü- cadele konusunda her türlü teknik ve idari önlemin alındığını belirt- ti. Çağan, "Hava sıcakhklannm artmasıve nispi nem oranımn düş- mesiihmalvEdikkatsizliklebirle- şince orman yangmlan sayısuıda aröş obnuştur" dedi. Bodrum'da çıkan yangına ilk 10 dakikada müdahale edıldiğıni be- lirten Çağan, müdahalede 6 heli- kopter, 10 dozer, 38 arasöz, 500 yangın işçisi, 150 orman köylŞsy, 48 teknik eleman, 32 orman mu- hafaza memuru ve 200 askerin gö- rev yaptığını kaydetti. Çağan, "Yangmotumsuz hava koşulbnna rağmen 18 saat içinde kontroJ ara- na ahnmışdr. Yangm söndürmede hiçbir zaaf olmamasına rağmen yaklaşık 300 hektar orman alanı ymrUmiştir. Devietin insafeız bir şekikle acz içinde gösterflmeye ça- hşümasına anlam verflememiştir" dedi. 2000 yıh için 10 genel maksat, 10 gövdeden su atar ve Türk Ha- va Kurumu'ndan 10 uçak kiralan- dığını anımsatan Çağan, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın kul- lanımmda bulunan 2 adet C-130 tipi askeri naküye ügağrt}infda 10'âr tonluk kiınyaşal madde ^ta- bilen tank ilave edilerek 1 Tem- muz 2000 tarihınden itibaren yan- gınlara karşı kullanılmak üzere Antalya'da konuşlandınlacağını bildirdi. Bakan Çağan, orman idaresinin karadan kullamlan araç-gereç, in- san ve havadan ınsan gücü indire- büen ve su atabilen helikopterler- le yangına etkin şekilde müdaha- le ettiğıni vurguladı. Çağan, açık- lamasında TBMM'de kabul gören yasa değişikliği ile orman idaresi- ne ve yangınla mücadeleye yakla- şık 60 tnlyon lira tutarında kaynak aktanldığını da söyledi. GENİŞ AÇI HİKMETBİLA Merkez Sağ Siı SOIeyman Demirel Çanka- ya'dan aynlalı bir ay bir hafta oldu. O gün neler söylüyordu Demirel, hatıriayalım: "Sizi çok özledim. Siz de beni özlediniz. Evime gelmiş olmaktan çok mutluyum. Sa- bahleyin ezan sesi, horoz se- si ve sokağın sesiyle uyandım. Yedi sene sonra sokağıma ve halkıma dönmekten çok mut- luyum. " Demirel'i tanımayan biri o gün şöyle sorabilirdi: "Ne oluyoruz Sayın Demi- rel? Cumhurbaşkanlığı Köş- kü'nden değil, sanki Sibir- ya'da sürgünden ya da Ye- men'den dönmûş gibi konu- şuyorsunuz..." Kimse sormadı. Çünkü her- kes Demireri tanıyordu. "Çan- kaya mağduru" görüntüsü ve- ren sözlerin arkasında Demi- rel'in köşesıne çekilmeyeceği mesajını yakalamak zor olma- dı. ••• "Merkez sağı topariayacak mısırnz" sorusuna Demirel hep aynı yanıtı veriyordu: "Ben bu işlerin dışındayım, siyaset üs- tüyüm." Bu sözler, siyaseten yasaklı olduğu 12 Eylül döneminde Demirel'i dinleyenlere hiç de yabancı değildi. Tek farkla O zaman "siyaset üstüyüm" ye- rine "siyasetdışıytm" diyordu. Ama Güniz Sokak'taki evinde yeni sağ siyasetin temellerini de o günlerde atıyordu. Bazı bulmacalar vardır. Be- lirli ifadeleri alt alta yazdığınız zaman ortaya anlamlı bir me- saj çıkar. Demirel'in kırk gün- dürsöylediklerinin tümünü yo- rumlamaya kalkanın kafası ka- nşw. En iyisi bir kısmını seçip alt alta sıralamak. "Geçmişte bizim arkamıza düşenler hiç pişman olmadı- <ar"(16Mayıs). "Ben emekli değilim. "(17 Mayıs). "Umut var. Her şeyi bugün öğrenip de ne yapacaksınız?" (17 Mayıs. Merkez sağın to- parianmasıyla ikjili bir soruya yanrt.) "Türkiye 'de siyaset çokpar- çak Türksiyasetininbütünleş- mesinde yarar vardır. "(18 Ma- yıs). "Yeni oluşum vesaire gibi şeyier bana ait değildir. Hiçbir şey buradan planlanıyor de- ğil. Ben bu tartışmanın içinde değilim. Ben Türkiye için va- nm.*(1 Haziran). "Siyaset dağıldıktan sonra, siyasi partiter kapatıldıktan sonra kûHerin içinden partimi çıkarmış biriyim. Böylesine hareketli siyasetin içinde bulu- nan birinin Türkiye'nin her ta- rafından dostunun ziyaretleri- ni kabul etmesi doğaldır." (1 Haziran). "Şimdikıgözlüğüm devietin değil, halkın gözlüğü. Ülkemin iyiliğine hizmetlere devam et- mek için halkı dinliyorum." ^1 Haziran). • • • Köşkten Güniz Sokak'a tâ- şındıgı günden bu yana Demi- rel'i ziyaret edenlerin sayısı on bine gidiyor. Ziyaretçiler arasında kimler yok ki: Türkiye'nin her tarafın- dan eski-yeni belediye baş- kanlan, çeşitli partilerden eski- yeni milletvekilleri, il ve Hçe başkanları, DTR DYP -ye ANAP'ın önde gelen isimleri... Valiler, büyükelçiler, rektörter, dekanlar, kamu kurumlannın yöneticileri, vakıf ve dernek temsilcileri. Sanatçılar, futbol- cular. Tıcaret, sanayi, esnaf odalan başkanlan. Hukukçu- lar, işadamları, öğretmenler, ilk, orta, üniversite öğrencile- ri... Muhtarlar ve sıradan yurt- taşlar... Binlerce ziyaretçinin hepsi mi eski cumhurbaşkanına geçmiş hizmetlerinden dolayı şükranlannı sunmak için geti- yor? Ya da hatır gönül sormak için?.. ••• Yaz geldi. Siyaset sıcak. Merkez sağ kavruluyor. Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller... Merkez sağın iki lide- ri. Çanlar onlar için çalıyor. Yü- ce Divan'a gitseler de gitme- seler de, aklansalar da aklan- masalar da... Merkez sağda taşlar yerinden oynadı artık. Merkez sağda büyük bir boş- luk var. Merkez sağın talibi çok. Biri FP... Ama FP can derdin- de. Biryanda kapatılma olası- lığı, bir yanda gelenekçı-yeni- likçi çekişmesi. Biri MHP... Ama MHP zor- da. Bir yanda oyunu aldığı sosyal tabakalann beklentile- ri, biryanda IMF ve büyük ser- mayenin "istikrar" baskısı. Üçüncü kim? Ister misinız, herkes merkez sağı kapma hesaplan yapar- ken birisi çıksın hepsini birden kavrayıp malı götürsün?.. Anne balık yavrulanna ders veriyormuş. "Bakın çocuklar" demiş, "bu gördüğünüze olta derier. Ucundaki yeme alda- nırsanız canınızdan olursunuz. Tek çare zokayı yutmamaktır." O sırada bir ağ gelmiş, tü- münü birden yakalayıp yukan çekmeye başlamış. Yavrular- dan biri sormuş: "Pekr buna ne derieranne?" "Buna tepeden inme deher yavrum, çaresi yoktur." hikmetb@ntv.com.tr Karaelmas 2000 festivali basladı Çetinkoya: Hizbullah korunup kuUanüdı ZONGULDAK (Cum- huriyet) - Zonguldak Ka- raehnas 2000 Karadeniz Uluslararası 3. Kültür ve Sanat Festivali önceki gün başladı. Gazetemiz Genel Yayın Koordinatörü Hik- met Çetinkaya dün festı- val kapsamında "Tûrki- ye'de Irtica ve 28 Şubat Süred" konulu bir komış- ma yaptı. Çetinkaya "Te- rör örgütü Hizbullah, 1987'de Batman'da özel olarak kuruldu ve koru- nup kullanıkh' 1 dedi Festivalin açıhş töreni- ne kaOlan Devlet Bakam Hasan Gemici, Zongul- dak'ın Kurtuluş Sava- şı'nda bin 956 şehit verdi- ğini ve bundan dolayı ül- ke genelinde önemli yeri bulunduğunu söyledi. Geçmişıne sahip çıkama- yanlann geleceğine de sa- hip çıkmasının mümkün nlamay^çagını anlatan Hasan Gemici şöyle de- vam etti: "Atatürk'ün, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıka- rak emperyaMst gfiçkre karşı bağımsızhk müca- delesini başlattığı dönem- lerde, Fransızlar da Zon- guldak'ı isgal ederek ma- den ocaklanna el koymuş- tu. tşgahn asıl amaa ise o dönemkrde önemli ener- ji kaynağı olan bölgedeki kömür ocaklannı sahip- knmekti. Ancak, hallo- mız örgütlenerek düşma- na karşı mücadekyi ka- zandL Şu anda bölgemiz- de festival yapumakta. Bu gunır verickm-. FestivaDer birbölgedetarihi,kültûrâ ve sanatsal değerleri öne çıkarmaktadır.'' Zonguldak Belediye Başkanı tsmafl Eşref ise Karadeniz'de Türkiye üe birlikte 7 ülkenin kültür ve sanatının birleşeceği bu festivali başlattıklannı bildirdi. Karadenize kı- yısı olan Rusya, Moldova, Bulgaristan, Romanya, Gürcistan ve Ukrayna'dan halkoyunlan ekiplerinin de katıldığı festival kap- samında, Fevkani Köprü- sü üzerinde kortej oluştu- ruldu. Festivale katılan gaze- temiz yazan ve Genel Ya- ym Koordinatörü Hikmet Çetinkaya, Atatürk Kül- tür Merkezi'nde "Tûrld- ye'de trtica ve 28 Şubat Süreci" konulu bir konuş- ma yapü. Çetinkaya, ko- nuşmasında Türkiye'de irn'cai hareketlerin tarih- çesine değindi ve özellik- le 12 Eylül sonrası yoğun- laşan tarikat-siyaset-tica- ret üçgenindekı ilişkileri irdeledi. Türkiye'de 76 yıldır bir oyun oynandığını behrten Çetinkaya, Türkiye Cum- huriyeti'nin temelinin iç ve dış güçler tarafmdan yıkılmak istendiğini söy- ledi. Siyasi cinayetlere de değinen Çetinkaya, siya- si erkin istemesiyle faili meçhul cinayetlerin çözü- leceğini vurguladı. kJaş, 2000 toeasyonlamda, geometrik ve dogal desenterte zenginfeştinTmiş, modem bir çizgiye sahip 12yenitekstimodeiyle evinizde yaşammızı paylaşmaya devam ediyor. TeJ: 0212482 11 25 emi: idas@idas.com.tr seb / yatak örtüsu) (tekfrcrftfi)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle