27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13HAZİRAN2000SAU 8 Robotlann imparatoriuğuJaponya'da devlet tarafından des- teklenen bır çalışmayla uzmanlar ev işlennde ve hasta bakımında in- sanlara yardımcı olabilecekrobotge- liştirmeye başladılar Aynı zaman- da uzmanlar evde beslenen hayvan- lann da robotunu üretmeye çabalı- yorlar. Bu "elektronikevcü hayvan" tıpkı bir canlı gibi sevecen, yalnız bakımı daha kolay, ne tüy döküyor ne de evi pisletiyor. Robot Wabian kendini izleyenle- ri dansa davet ediyor. Dıskodaki çapkınlara taş çıkartacak şekilde dikdörtgen biçimındeki kafasını ha- fîfçe öne eğiyor ve daha sonra me- tal iskeletini müziğin ritmine uya- rak hareket ettınyor. Tokyo'da bulunan Waseda Üni- versitesi Profesörü Atsuo Takanas- hi'nin meydana getirdiği robot sa- hip olduğu 45 eklem yerini rahat- lıkla kontrol edebiliyor. Bu eklem- lerin her birinin ayn bir mıni mo- toru var ve bunlarla bır merkez bil- gisayara bağlı. Profesör Takanashi ve öğrencileri bu kez emniyetleri açı- sından takmaları gereken beyaz kasklannı kullanmıyorlar. Takanashi bir baba edasıyla ro- botun koluna dokunup: "VVabi- an'nın banşçıl bir karakteri var, ben ona güveıuyorum" diyor. Yine de metal devın öğrenmesi gereken çok şey var; şu anda üç yaşında bir ço- cuğun aklına sahıp: "Buyüzdenro- bodardan kendimia nasıl koUaya- bileceğimize dair önlem almahyız" diye sözlenne eklıyor Takanashi. Japon hükümetı en geç otuz yıla kadar "insan robotlann" ("Huma- nokT) sen halinde üretimine geç- mek istediğinden, Takanashi robot ve insanlann banş içinde bir arada yaşamalannı sağlayacak kanunla- ra ihtiyaç olduğunu söylüyor. Dış ticaret ve sanayıden sorumlu ba- kanlığın (Miti) danışma komisyo- nunda robot uzmanı Takanashi, hu- Mehmetdcumhuriyeicom.tr MEHMET SUCU kukçu, psıkolog ve çevre bilimci- leriyle birlikte Humanoid'lerin Ja- pon toplumuna nasıl entegre edile- cekleri konusunda bilgi alışverişin- de bulunuyon Kontrolden çıkmış bir robot komşunun bahçesinde bulu- nan Bonsai'leri ezerse, meydana gelecek hasann bedehni kim öde- yecek? Bazı insanlann robotlan ya- sadışı ışler için kullanmalan nasıl engellenebilir? Japon uzmanlann şu anki görüşü, tûm robotlara, ara- balarda olduğu gibi, plaka verilme- si ve hatalardan Humanoid sahip- lerinin sorumlu tutulması yönün- de. Japonlann High tech yaratıklan konusundakı endişeleri anlamlı. Bundan 19 yıl önce Japon halkı ilk robot kurbarunı vermişti: Bir un ınsan robotiannın neredeyse en başarüı örneğiolan VVabian, dans ederken partnerinin hareketlerİDe uyıun sağlayacak hassasiyete sahip. fabrikasında ışçı olarak çalışan Ken- ji Urata arızah bir robot kolunu ta- mir etmek istediğinde, sanayi robo- tu tekrar faaliyete geçmş ve işçiyi parçalamıştı. Profesör Takanashi olayı yorumlarken "bu kesinlikle bir daha olmamah" diyor. Bir yandan bütün bunlar düşü- nülürken diğer yandan da şirket ve ûniversitelerin laboratuvarlannda çok sayıda uzman Humanoid lerin pazara sunulacak nitelik kazana- bilmesi için yanşıyor. îkinci Dün- ya Savaşı'ndan sonra Japonya'nın araba ve elektronik eşya sektörün- deki ihracat atağırun gerçekleşme- sinde önemli birrol oynayan Dış Ti- caret ve Sanayi Bakanlığı, robotla- nn geliştirilmesi için de büyük mad- di destek sağhyor. Beş yıllık kalkın- ma planı çerçevesinde devlet Hu- manoidlerle ilgili araşOrmalara 2002 yıhna kadar 90 milyon DM'lık bir bütçe ayırdı. Japonlar 21. yüzyılda Humano- idlerin yardımıyla teknolojık alan- da ABD'nin önüne geçmeyi ve bu şekilde 1990'larda ABD tarafın- dan internet sektöründe sağlanan öncülüğün acısını çıkarmayı amaç- hyorlar. Japonya internet alanın- daki gelişmeleri başta ciddiye al- mayıp araba, kamera ve radyo ûre- timinde elde ettiği başanlar üze- rinde yoğunlaşmıştı. Ancak araba ve elektronik eşya ûretiminde bile robotlann büyük payı olmuştur. Çünkü 1969 yılında Kawasaki fir- ması, bir Amerikan şirketi olan Unimation'ın sanayi robot mode- lini Amerikalıların izniyle imal edip, onlan Japonya'nın başanlı sektörlerinde kullandı. Yalnız Ja- ponlar, araba ve gemi yapunında ol- duğu gibi robot imalatında da kısa bir süre sonra Batılı ustalannı geç- ti ve Amerikalı bir yazann kitabın- da dediği gibi "robot imparatorlu- ğu" haline geldi. Japonya'nın en büyük sanayi ro- bot üreticisi olan "Fanuc" şirketi, kutsal sayılan Fuji dağının etekle- rinde yer alan fabrikasında gele- cek vizyonunu gerçekleştirip, ade- ta bir robot şehri kurdu: Mesai sa- ati sona erdiğınde işçiler evlerine dönerken sanayi robotlan yeni "Fa- nuc robotian" üretmeye devam edı- yorlar. Japonya'da robotlar kutsanıyor aponlann sanayileşmede Batı ülkelerine yetişmeye çahşağı zamanlarda robot- lar uygun bir araç olarakgö- rükhl Çünkü "tan-itsu minzoku" yani kendi ırklannın saflığının bozulmasın- dan korkan Japonlar, ülke ekonomisi- ne katkıda bulunması için Almanva ör- neğinde olduğu gibi yabancı işçi çahş- ürmak istemryoriardı. Aynca 1973 yı- hnda dünya ekonomisini olumsuz erİd- leyen petrol krizi sonrasu Japonya'da da üretim maüyetlerinin düşürülmeye çalışılmasryta birlikte sanayi robotlan- mn vaygınlaştınlnıasına ağırtık verildL Avnıpa'dald sendikacdaruı aksine, Japon işçiler, kendilerine işlerini kay- betmeyeceklerine dair garanti \çrikiiğin- den, sanayi robotiannı konumlaruu teb- dit eden rakip olarak görmüyor. tam- tersine onlan fabrikanın geneİ refahı ve işçüerin rahaO için gerekli buluyorlar- dı: Araba ûretimindetanmmışNissan'm fabrikasında çahşanlar robotlara dün- yaca tanmmış pop şarkjcılannın adla- nnı vermişler. Bazı şirketlerde yeni ro- botlar küçük bir törenle din adamlan tarafindan kutsanıyor. Taş ve vs. gibi nesnekre tapılan doğa dinleri gelene- ğince robotlara da öpkı tannlara yapd- dığı gibi say gı gösteriHyor. Mekanik hayvanlarobodarmimparator- luğu diye tanımla- nan Japonya tekno- lojik alandakı lider konumunu sürdürmek istıyorsa, şu anda daha çok "sanayi köte- si" olarak işlev gören robotlan "insanlaştınnalT. Robot uzma- nı profesör Takanashi'ye göre bu gerekli, çünkü sadece insana benzeyen ve insani duygulara tepki gösterebilecek robotlar, uzun vadede insanlar tarafindan kabul edilecek. Gelecek yıllarda Japonlann robotlan hangi alanlarda kullan- mak istediklerine bakıldığında, bu teknoloji harikalamın insani duygulara karşı duyarlı olmala- n gerekiyor. Çünkü Japonya yaş- lı bir nüfusa sahip ve yapılan profeksiyonlara göre 2050 yılın- da toplam nüfusun 1/ 3'ü 65 ya- şm üzerinde olacak Japon robot uzmanlannın tü- mü ınsan ve robot beraberliğinin uyumlu bir biçimde yürümesi için robotlara insani duygular programlamayı kaçınılmaz bulu- yor. Butürrobotlannilkörnek- leri yapıldı; Waseda Üniversite- si uzmanlan üzüntü, öfke ve se- vinç gösteren bir robot kafası ürettiler. Metal vücudu fön ile ısıtıldığında "yapay insan", kaş- lannı çatıp gözlerini döndürerek "acı duyduğunu" ifade edebili- yor. Profesör Takanashi ve uzman ekibi robotlara insani hisler prog- ramlamak için psıkologlarla bir- likte çalışıyor. Amaçlan her ro- botun kendi karakterini geliştir- mesi ve sadece insanlann ko- mutlanyla değil de aynı zaman- da kendi "hisleri'' doğrultusun- da da hareket edebilmesi. Uzmanlann amacı robot evcil hayvan ûretiminde oldukça ba- şanlı olarak sürüyor. llım kenti olarak adlandınlan Tokyo yakın- lanndaki Tsukuba'da dış ticaret ve sanayıden sorumlu bakanlığın desteğiyle üretilen robot kediye seslenildığinde kedi uysal bir bi- çimde başını kaldınyor ve ok- şandığında mırlıyor. Yapılan de- neyler sonucunda canlı köpekle- rin kediyi gerçek bir kediden ayırt edemedikleri saptandı. Ro- bot evcil hayvan imal eden şir- ketler, Japonya'nın büyük bir pa- zar olduğu konusunda hemfikir- ler. Psikologlar evcil hayvanlan yahuz yasayan yaşlı insanlar ve otistik çocuklann terapisi için çok yararlı bulduklannı vurgu- luyor. Fakat Japonlann evleri, içinde bir hayvan beslenemeye- cek kadar küçük, aynca canlı bir hayvan alerjiye yol açıp, evi kir- letirken robotun ihtiyaçlan sı- nırlı ve bakımı kolay. Japonlann robot hayvanlara olan yoğun ilgisi, Sony'nin sınır- h sayıda ürettiğı ve internet üze- rinden 2.500 DM'ye satışa sun- duğu, robot köpek ömeğinde bir kez daha belli oldu. Birkaç da- kika içerisinde bütün ürünler satıldı. Deppo'daki dergi 5 günde birupdate edi- len (yenilenen) bir der- giden söz edeceğim. Yaşamın güzel yanla- raun kaleme alındığı bu internet dergisınin adresi www.deppo.com 36 yazan bulunan site bağımsız bir grup tarafindan çıkanlıyor. Edi- törlüğünü Sibel Baykam'ın yap- tığı site de Fatoş Yalın (moda), Canan Göknil (moda ve sanat), Celal Üster, Bedri Baykam, Can Tanca (müzik), Can Sandıkçıoğ- lu (müzik), Vedat Özdemiroğlu, Örsan Öymen, Izzettin Çahşlar gibi isimler bulunyor. 5 Mayıs'ta açılan site o günden bu yana 3 milyona yakın hit almış. Ali Ta- ran'ın içeriginden grafiğine dekta- sanmının tümünü üstlendiği site- nin girişindekı anımasyonlar çok dikkat çekici. Sibel Baykam özel- likle telif haklanna çok dikkat et- tiklerini vurgulayarak ciddi ve ka- liteli magazinle okur sayılannı art- tırmak amacında olduklannı söy- lüyor. 35 kişilik bir çalışan gruplan ol- duğunu söyleyen Sibel Baykam çok yakın zamanda haftada bir güncelleneceklerini belirterek ye- ni bir atak içinde olduklanm söy- ledi. Baykam günden güne ortak sayılannın arttığını belirtti. Özür Geçen hafta NTVMSNBC'yi tamttığrmız yazıda sitenin Genel Yaym Yönetmeni Kerem Çalışkan'm görevini belirtmeyi unutmuşuz. Kendisinden ve okurlanmızdan özürdileriz. , . . Gönderdiğiniz komlk fıkralardan bir örnek SON KULLANICI Ben aslında fıkra sevmem. Yani ne bilim işte, öyle çok komik gel- miyo bazıîan. Hele Laz fıkralan ba- zen çok saçma otuyo. Bi de her şe~ yi Laz fıkrasına çeviriyorlar ya... Sağ ossun bi sürü Ender Net okur- cuklan bana bi sürü fıkra gönderi- yolar, sadece fıkra mı, bi sürü ko- mik resim falan. Eksik olmasınlar... Bazılan gerçekten güzel ama... Hem de komik. Hele bi Ozan Sû- ner var valla nerdeyse günde beş on fıkra, fotograf, karikatür... Bugün bi başka sevgili okurcukumun gön- derdiği meyilerden btrini yayınlaya- yım en iyisi. Her hafta bir eser ka- Jeme almak yoruyo insaru. Benden sana sual edersen, Al- lahuma pin sukur iyiyum, yeni pir is buldum. Emrimde 1500'eyakin adam var, hepsi de sessuz seda- suz, kendi hallerinde... Ne is pulduğumu soraysan soy- leyeceğum patiama, mezariukpek- cisi oldum... Gectiğimiz hafta pu- raya iki tefa yağmur yağdu... Pin pazartesinden persembeye oburi de perşembeden pazara... Bacin Emine bi uşak doğura- cak, dahaen\ekmidirkizmidirpel- li değil, haçan o yûzden sağa da- yi mi oidin, teyze mi oldin söyle- yemeyrum... Sağa kötü bir hava- disim var— "KaıadenizUbirbabanınAlmath- çalışan oğluna g Kötü havadisler piter mu? Pah- riyede askehik yapan 10 uşağu da kaybettuk. Pindikleri denizaltu po- zulmuş, motonı tunvuş, inmişaşa- ğu, denizaltuya itekleyup, motonı- nu çaliştirmak istemuşlar... Temel emicen de tukkan açtu, o da 30'a aiduğuni 25'e verir. sü- rûmden kazanıyonvuş öyle dedu... Bizim köye findukçulann Temel'i muhtar seçtuk, akullu uşak ta... Geçen gün hepimizu zetzeleye kar- şı aşı etturdu. Temel hem akillidur, hem de dürüsttur. Geçenlerde bir taksinin şoforu köye varmış. Muhtan anyor, meğer yolda bir tavuk ozmiş, sahibini soraymuş. bakaynım demiş. Çektum oni ak- şam karşuma, anlat bakayum şu hava turumu işinu dedum. Anlat- tu, meğer ip sallanınca havanm rüzgâriı olduğuni, ip ıslanunca da yağmuryağduğuni anlaymış. Çok akillu uşak vesselam. Sen o yaşta böyle akillu değildun._ Endemet@ cumhuriyetcom.tr mektuptan: Uy sevgili uşağum, Allah'ın ş& lamı tabfidur. Mektubumu çokyâ- vaş yazayrum. Çünkim bilirumki, okuman zayuftur, çabuk okuya- mazsun... —Emicen ktris havasuzluktan bo- Muhtar Tsmei tavoğa pakmiş, ğnkiiokii... PiHrsinrahmetlinin9ta- ha bu pizden değuldur, pizum köy- Senin gönderdiğun resmialduk, piryaninda birAlman herifpirya- nında pirAlman kansi var, ortada da sen. lyi ki resmin arkasına or- tadakipenum diyeyazmişsun, yok- sam tanimayacaktuk. Ya işte böyle uşağım. Memlecet- ten sağa pol pol havadis... Yeni havadis olursa yine j ki hudaya emanet oi. Baban ne uşağu vardi, daha fazla uşak j>lmasın diye birilaç bulmuş, p zervatif midur, nedur, bakmiş üstûnde sikica kafana gecur, diye yazulu, öyle etmiş, havasızliktan getmiş... -,J^_J... ^ de yassu tavuk yoktir demiş... nin küçüğün Ergin çok akul- ı uşak çıkb. Geçen gûn tepeye var- mış, elinde bir ip sallayıp duriy. Anan uy uşağum ne edeysun ora- da, demiş. O da heva durumuna NOT: Mektupa para koyacak- tım, ama geç akluma geldi, zarfı ka- patmişum." endemet_2000(a yahoo.com m -3* 15-16 Haziranın 30. yılı Çahşanlar; alanlara çılayor *İstanbul Haber Servisi - Işçi direnışinın 30. yılında çalışanlar 15-16 Hazıran'da Ankara v e İstanbul 'da alan- lara çıkacaklar Emck Plat- formu, 15 Hazıran'da An- kara-Kızılay da "Gücûmüz birliğimizdir" temasıyla gerçekleştıreceğı kıtlesel basın açıklamasıyla hükü- metın IMF kaynaklı ekono- mik politıkasını protesto edecek ve ek zam talebın- debulunacak. 15-16 Hazı- ran ışçi direnışinın 30. yı- lını DİSK, Ankara cia fılm göstenmı ve panelle; İstan- bul Emek Platformu'nu oluşturan sendıkalar ısc Is- tanbulda mıtıngle kutlaya- cak. Türk-lş, DİSK, Hak-lş, KESK., Turkışe Kamu-Scn ve çok sayıda meslek ku- ruluşunun oluşturdugu Emek Platformu, 15 Hazi- ran Perşembe günü Anka- ra-Kızılay'da gerçekleştı- reccği kitlesel basın açık- lamasıyla hükümetı. ızledı- ği ekonomik ve sosyal po- litıkası ncdeniyle bir kez daha protesto edecek. Mi- tınge dönüşmesi beklenen kitlesel açıklamada, zorun- Iu tasarniflann gaspına son verilmesi çağnsında bulu- nulacak. tstikrar adına toplusöz- leşmelerle dayatılan yüz- de 25 zam oranına son ve- rilmesi istenecck. Kitlesel gösteride kamu çalışanla- nna ve emeklilere ek zam yapılması talcbi yınelene- cek vc sosyal hukuk de\- letınin gercklennın yenne getinlmcsi talep edilecek. Direniş30yggında _ DİSK, 15-löFÎu/ıraniş- çi direnışinın 30. yılı ne- deniyle Ankara'da kutla- ma etkınlikleri düzenleye- cek. Ankara Sanat Iiyatro- su'ndasaat 18.00'debaşla- yacak anma kutlamaları kapsamında direnişlerin gö- rüntülennden oluşan fıhn gösterimı sunulacak, ardın- dan "KüreselleşmeninTop- lumsal Yapıdaki Rolü" ko- nulu panel gerçekleştırile- cek. DİSK, Türk-lş ve KESK'e bağh bazı sendi- kalann oluşturdugu İstan- bul Emek Platformu'ndan yapılan açıklamada, 15-16 Haziran anma etkinlikleri kapsamında olaylar sıra- sında yaşamlannı yitiren- lerın anısına 16 Haziran Cuma günü saat 12.00'de Kadıköyde "karanfil bı- rakma" eylemı gerçekleş- tırileceği belirtilerek aynı gün ışyerlerinde direnişi anlatan bıldinler dağıtıla- cağı \e 5 dakikalık saygı duruşunda bulunulacağı vurgulandı. Açıklamada. 17 Hazıran günü Istan- bul'da mıtmg yapma kara- n alındığı, mıtıngle ilgili olarak emekten yana siya- si partıler, konfederasyon genel merkezleri, sendika- lar ve sosyalıst dergi çev- releriyle görüşmelere baş- landığı kaydedildi. Hükümete uyan Sermaye ve hükümetin 20 yıldır kolunu kanadını kırdığmı düşündüğü işçi hareketinin son yıllarda ar- tan saldınlar karşısında di- renme gücü bulamayaca- ğını sandığı ıfade edilen açıklamada. "Aneakyanı- byorlar. Bundan 30 yi] ön- ce konfederasyon farkına bakmaksızm hep büükte ayağa kalkarak sendtycal bir kararuhk ve cesaretle sa\ unan Türkiye işçi sınıfi bugün de aynı ortak bilinç ve duyarlılıİda mücadeleye girişmenin olanaklannı ya- ratmaya çalışıyor" denildı. Cevreciler takvim belirledi Niüdeere karşı eylem kararı * u İZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-Türkiye Nükleer Karşıtı Platformu, eylem sürecini hızlandırıyor. NKP'nın geçen hatta so- nunda lzmırcle yapılan top- lantısında 5-6 Ağustos ta- rihlerinde Mersın Akku- yu"da, ülkedeki tüm nük- leer karşıtlannm katılaca- ğı büyük bır nükleer karşı- , tı eylem yapılması kararlaş- hnlırken. NKP olarak nıer- kezi bır bülten çıkanlması da onaylandı. Izmir Nükleer Karşıtı Platformu adına Yrd. Doç. Dr Metin Erten imzasıyla duyurulan, NKP'nin aldı- ğı dığer kararlar ve eylem takvımi şöyle belirlendı: "Çernobil nükleer kaza- sındanen çoketküenen böl- geler olması nedeniyle, Trabzon\e Sinop'ta kanser araştırma >e teda\i mer- kezleri kurulmasmın \e böl- gedeki kanser hastalarunn tedavilerinin buralarda üc- retsiz olarak yapılmasının yetkililerden istenmesi; Nükleer santral ihalesine giren ve ihaleyi alan yerli- y abancı şirkerierin ürünle- rinin boykot edilmesi, boy- kotun ulusal düzeye yay- gınlaştınlması; TEMAiçin- de bulunan TEKFEN ve Bayındır AŞ gibi nükleer santral kurma teküfkri ve- ren, nükleerden yana olan şirkeoeredönükolarakteş- hir etkinliklerinin yapdma- sı ve bu şirketlerin TEMA'dan dışlanmasırun sağlanması; Moğollar vb. gibi gruplann şu günlerde Istanbul'da yaptıklan tür- den nükleer karşıtı konser- lerin ülkenin değişik yer- lerinde deyapılmasınm sağ- lanması ve bununla ilgili olarak ilk çalışmanın Iz- mir'de yapıİmasLT Prof. Dr. Tunay Sıtkı Uyar öüçözüm doğal kayııaklar' ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA-KocaehÜni- versitesi Öğretım Üyesi Prof Dr. Tunay Sıtkı Uyar. "Dünya nükleer santı alı terkederken bizhevcsle üze- ı iKa \la u/cı MTKİUI II tı saııtı allaı a yatıı ıııı yapmı- yor. Dünya Bankası nükle- ersanrralJara kredi vernB- yor. Türkiye enerji sorunu- nu doğal kaynaklan ile çö- zebilir" dedı. Türkiye Rüzgâr Enerji- si Bırlığı üyesı Prof. Dr Uyar, Sangerme'de yapı- lan 4. Uluslararası Rüzgâr Enerjisı Sempozyumu'nda enerji sorununun nükleer santral kurmakla çözüle- meyeceğini belirtti. Prof. Dr. Uyar a Toplumsal ma- Byetfde dffikâte aMı^nüz-^ da bütün enerji kay nakkn" rından ucuz olan rüzgâr enerjisi tekçözüm.Bennük- leermühendisiyim. Yanbşt görüp. rüzgâr mühendisi oldum. Sadece rüzgâr tiri- bünleri ile Türkiye şuanda ürettiği enerjinin iki katmı üretebilir" diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle