Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
MAYIS 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Pişkinsüt:
Raporlar
devam edecek
• ANKARA(ANKA)-
TBMM lnsan Haklannı
tnceleme
Komisyonu'nun
Istanbul'da bazı
karakollarda yapılan
işkenceleri ortaya
çıkaran raporu, büyük
yankı uyandınrken
Komisyon Başkanı
DSP'li Sema Pişkinsüt,
bu raporlann devam
edeceğini bildirdi.
Türkiye'nin
soruşturma, kovuşturma
ve yargı sisteminin bir
haritasını
çıkaracaklannı anlatan
Pişkinsüt, "Halktan
aldığı yetkıyle, yasama
organı da denetim
yetkisini kullanacaktır"
diye konuştu.
Emniyetin
telefonları
sustu
• ANKARA(AA)-
îzmir Emniyet
Müdürlüğü'nün 120
telefonunun, borçlan
nedeniyle kapatıldığı
bildirildi. Daha önce 2
kez kesilen telefonlar,
Izmir Valisi Kemal
Nehrozoğlu'nun
girişimleri sonucu
görüşmeye açılmıştı.
Son 5 gündür, metropol
ve dış ilçelerin emniyet
müdürlükleri dahil,
aralarında asayiş,
terörle mücadele,
narkotik ve mali şubeler
ile bazı karakoilann
telefonları, yeniden
görüşmeye kapatıldı.
Izmir Emniyet
Müdürlüğü yetkilileri,
kayıtlı 200 telefondan
120'sinin kesik
olduğunu, 1996
yılından beri bırıken
borcun 22ü milyar lira
civannda olduğunu
belirttiler. Yetkililer.
ödenek tahsis
edildiğinde borcun
ödeneceğini
bildirdikleri halde
telefonlannın
kesildiğini ifade ederek
durumun bir yazıyla
Emniyet Genel
Müdürlüğü'ne
iletildiğini kaydettiler.
Danışmalar
lnzlandı
• ANKARA (ANKA) -
Türkiye'nin AB'ye
aday ilan edildiği
arahktakı Helsinkı
zirvesinde istenen
sonuca ulaşılabilmesi
için eylül ayından
itibaren gayri resmi bir
danışma mekanizmasını
işleterek ayda bir
buluşan Türk ve Alman
Dışişleri yetkilileri,
benzer bir mekanizmayı
"Helsinki sonrası"
dönemı ıçin de
işletmeyi kararlaştırdı.
Bu çerçevede, ilk
danışmanın geçen ay
BerlüVde AB'den
sorumlu Dışişleri
Müsteşar Yardımcısı
Uluç Özülker tarafından
gerçekleştirildiği
ögrenıldi. Danışmalann
bundan böyle ûç ayda
bir yapılması
öngörülüyor.
Malatya'da
deprem
• ELAZIĞ
(Cumhuriyet) -_
Malatva-Pötûrge'de dûn
4.4 bûyûkhlgunde
deprem meydana geldi.
^arsıntı Elazığ,
^Âdıyaman, Sıvas ve
Dıyarbakır'da
hissedildi. Can ve mal
kaybının olmadığı
bildirilen deprem halkın
paniğe kapılmasına
neden oldu.
Gelişmeler, Tahran'ın şeriatçı terör örgütleri ile bağlantısını yeniden gündeme getirdi
HizlHiflalıçdanıı Iratı itirafiMEHMET FARAÇ
L'ğur Mumcu cinayetiyle ilgi-
li 9 kişinin yakalanmasının ar-
dmdan dikkatler yeniden Hiz-
bullah-Iran bağlantısına yönel-
di. Iran bu ilişkiyi reddetmesine
karşın, Hizbullah militanlan gü-
venlik güçlerine ve DGM'lerde
verdikleri ifadelennde sürekli
Hizbullah'ın bu ülkeden destek
aldığını itiraf ettiler.
Militanlar ifadelennde, tranlı
yetkililer tarafından kendilerine
askeri ve siyasi eğitim verildiği-
ni anlahlar.
Silahlann sökülüp takılması
ve kullanılması, el bombası ile
patlayıcı maddelerin yapımı, kullanılma-
sı konulannda teknik bilgiler de aldıkla-
nnı itiraf eden militanlar, Tahran yakın-
lanndaki yasak bölge ilan edilen dağlık
alanda pratik eğitim gördüklerini de açık-
ladılar.
Örgütten kaçtıktan sonra Diyarbakır
polisinin yakaladığı Hizbullah lideri Hü-
seyin Velioğlu nun kuryesi Abdülaziz
Tunç, Diyarbakır DGM Başsavcılığı'na
E m n i y e t G e n e l M ü d ü r l ü ğ ü r a p o r u
Örgütün Iran 'daki kamplan
\urt Haberleri Servisi- Emniyet Genel Mü-
dürlüğü TEMÜH Daıresi yetkilileri, Hizbul-
lah'ın dağa çıkmaya hazırlandığı, son operas-
yonlarda kırsalda ele geçen sığınak ve yığı-
naklann da bunun göstergesi olduğunu söy-
lediler. Rapora göre örgütün en büyük destek-
çisi Iran.
Yöntem olarak Iran modelini benimseyen
örgüt, lider konumunda Iran'a bağımlı değil.
verdiği ifadelerde, ilk kez Iran-Türk Hiz-
bullahı bağlantısını bütün yönleriyle an-
lattı. Örgütün karargâhının Tahran'daki
Türk Büyükelçiliği'nin yakınlannda ol-
duğunu belirten Tunç, Tahran yakınla-
nnda yasak bölgede Devrim Muhafızla-
n tarafından eğitilen Hizbullahçıların ey-
lem yapmak üzere Türkiye'ye gönderil-
dığını açıkladı. Abdülbaki Ozün ardın-
dan örgütün ikinci itirafçısı olan Tunç,
Örgüt militanlannın, Iran'da, eğitim gördüğü
15 ayn kampı var. Raporda, Hizbullah'ın bu
ülkede eğitim gördüğü kamplardan bazılan
şöyle sıralandı: "Tahran: Parandak, Beheşti-
ye, Tarik El Kuds kamplan. Kum: Salihabad
ve Eram Park Oteli kamplan. Gorgan: Boc-
hurd kampı. Ahvaz: Hayur Asli kampı. Bus-
şehr: Şehit Şamran kampı. Hurg adası: Be-
heştiye kampı."
Hizbullah örgütüne katılmasında Bat-
man'da 1980 öncesi kurulan Milli Türk
Talebe Birliği'nde (MTTB) tanıştığı ör-
güt mensuplannın etkili olduğunu belirt-
ti. Batman'da 1985 yılında Abdurrah-
man Ensari tarafından Hizbullah örgütü-
nün Ilim grubu lideri Hüseyin Velioğlu ile
tanıştınldığuıı anlatan Abdülaziz Tunç
şunlan söyledi: "Ensari'nin evinde dü-
zenlenen toplanülarda Velioğlu ders veri-
yordu. Bu toplanülar sırasında
Ahmet Seyitoğlu, thsan Yeşılır-
mak (öldürüldü), Osman Uslu,
tsa Ay, Hamit Yazgan, Nusrettin
Güzel ve'Seyfullah' kodadhNe-
cat isimli bir şahısla İrana gön-
derilmemiz kararlaşünldı. 1988
yılının Mavıs ayı içinde dört kişi
Van'ın Başkak ilçesi üzerinden
Iran topraklanna geçerek Kela-
raşe köyüne vardık. Edip Gümüş
ve Ömer adlı örgüt nıensubu bizi
köyde bırakarak bilmediğimiz
bir vere gittikr. Kısa bir süre son-
ra İran Devrim Muhanzlanyla
büükte yanımıza geldüer. Resul
isimli şahsın komutasındaki Dev-
rim Muhanzian tarafindan köy-
deki karakola. ardından Urumiye, SaV
mas ve Tebriz üzerinden Başkent Tah-
ran'a vardık.''
Tunç, Tahran'da Türk Büyükelçili-
ği'nin yakınındaki bir villaya yerleştiril-
diklerini belirtti. Hizbullah'ın arşiv so-
rumlusu da olan Tunç, Tahran'da Devrım
Muhafızlan'ndan ders aldıktan sonra
Türkiye'ye eylem yapmak üzere gönde-
rildiğini söyledi.
TBMM Uğur Mumcu Cinayetini Araştırma Komisyonu Başkanı Yarbay
Terde arkasındakiler belirlenmeli'
Haber Merkezi - TBMM de
geçen dönem kurulan Uğur
Mumcu Cinayetini Araştırma
Komisyonu Başkanlığı'nı ya-
pan FP'li Ersönmez Yarbay, Is-
tanbul'da gerçekleştinlen ope-
rasyonun ihtiyatla karşılanma-
sı gerektiğini belirterek "Tam
anlamı ile sonuç ahnabilmesi
için bombayı yerleştirenlerin de
ortaya çıkanlması laznn" dedi.
ANÂP'lı Büknt Akarcab söz-
lerin geç tutulduğunu belirtti.
Mumcu dosyasınm uzun sü-
redir emniyette irtica masasın-
da beklediğini belirten Ersön-
mez Yarbay. "Sanıyorum uzun
bir araşUrmadan sonra bu nok-
tavagetinmiştir" dedi. Devletin
artık cıddı olarak bu işi takip
ettiğini düşündüğünü vurgula-
yan Yarbay, "Ancak bu son ola-
yın ihtiyatia karşılanması gere-
kir. Perde arkasında kimlerin
olduğu önenıli. Karmaşık bir
cinayet Daha önce de pek çok
kez emniyetteMumcu cinayeti-
ni üstlenen sanıklar olmuştu,
ancak bir sonuç çıkmaımştL Bu
kez sonuç alınmasını umut edi-
yorum" diye konuştu. FP Lide-
ri Recai Kutan Mumcu suikas-
ti sanıklannın ele geçirilmesiy-
le ılgili haberlerden memnun-
luk duyduğunu belirterek,
"L'ğur Mumcu'nun katilleri
ÇYDD ve ADD'den aıılaııılı kuüatna
Cumhuriyet gazetesinin 76. kuruluş yıldö-
nümünde Atatürkçü Düşünce Derneği
(ADD) ve Çağdaş Yasamı Destekleme Der-
neği (ÇYDD) Sanyer şubelerL, Sanyer'de-
IdÇebkGülersoy Parkındagazetemizida-
ğrtn. ÇYDD Sanyer Şube Başkanı Fahret-
tin Serdaroğlu, Cumhuriyet'in kuruluşu-
nu törensel olarak değil. gazetenin daha çok
okunması anlamında kutlamak istedikleri-
ni söyledi. ADD üyeleri de Uğur Mum-
cu'nun katil zanülannın yakalandığuıa iliş-
kin haberlere dikkat çekerek
u
Böyle bir za-
manda gazetenin yazüannın içeriği ve dol-
gunluğu. Cumhuriyet'in ilkgünlerinden bu
yana aynı doğrultuda olduğunu gösterir.
bunu halka göstermek istiyoruz" dediler.
Sanyer"deki bayilerde yeteri kadar Cumhu-
riyet gazetesi bulamadıklannı söyleyen
ADD Başkanı Yetkiner Oz de "Cumhuri-
yet'i özelükle mahallderdeki sanş yerlerin-
de bulnıak çokzor. Gazeteyi bayilerden ahp
kûçük birimlere dağıtanlâr, satamadıklan
gazeteyi geri veremedikleri için fazla al-
madıklannı iddia ediyorlar" diye konuştu.
ADD ve ÇYDD üyeleri daha sonra Cum-
huriyet gazetesini trafik ışıklannda duran
araçlara dağrtnlar.
yakalanmışsa bu fevkalade
önemli başandn*. Bundan duy-
duğum memnuniyeti ifade et-
mek isterim. Ancak henüz tab-
lo bütünüyle bir neftiğe kavuş-
muş değil'' diye konuştu.
ANAP Genel Başkan Yar-
dımcısı Bülent Akarcalı da,
sözlerin zamanmda söylendi-
ğini, ancak gereğmin ya-
pılmadığım belirterek
şöyle konuştu:
"Şimdi gereğinin yapıl-
maya başlanması son de-
rece sevindirki. Tûrkiye
geleceği bep ekonomikge-
Hşmelerde aradı. Faüi
meçhul cinayetlerin katü-
ierinin yakalanmasu ada-
letin önüne çıkanlması,
suçlulann hesapvermele-
ri bence Türkiye'nin enf-
lasyonu düşürmesinden
daha önemtidir."
Partisinin, "Halka Bir-
likte Çözüm Kurulta-
yı'na" katılan ve geceyi
Sıvas'ta geçiren Altan
Öymen dün sabah Büyük
Otel'deki kahvaltıda,
Mumcu cinayetinin fail-
lerinin de bulunduğu id-
dia edilen operasyonu de-
ğerlendirdi. Öymen, şun-
lan söyledi:
"Uğur Mumcu'nun
karillerinin şimdiye ka-
dar bulunmamış olmasu
kamu vicdanında büyük
bir yara halindeydi. Bu
vahşetin üzerinde ailesi,
bizler ve diğer ilgililer
önemk duruyordu. Uğur
Mumcu'nun karillerinin
vakalanması yönünde bir
gehşme ohnası bile,olum-
lu bir hadisedir. Bugün
Içişleri Bakanhğı'nın
açıklama yapacağından
bahsedihyor. Hadisede
kesin sonuca vanhr ve son
yıllann bu büyük vahşeti-
nin hesabı sorulur."
IRMIKI AYDIN ENGtN [email protected].
ERUH - Sabah erkenden
yolaçıktık. SiirtValisi'nin "Ser-
bestçe gidilebilir", Siirtli işa-
damlarının "Resmiyasakyok,
ama köprü başını tutan asker-
ler bırakırsa gidilebilir. Onlar
da akşam karanlık çökünce
bırakmaz", Siirtli taksi şoförü-
nün ise geceyarısına doğru
sorduğumuzda, "Deli misen
efendi. Yassahtır bilmir m/-
sen" diye yanrtladığı Eaıh'agi-
diyoruz.
Yol boyu uzanan askeri
kontrol noktalarından önü-
müzdeki polis eskortu saye-
sinde durduaılmaksızın; dur-
durulmuş ve inceden inceye
kimlik denetiminden geçirilen
"öteki" arabaların kıskançlık
ve özlem dolu bakışlanyla kar-
şılaşmamak için gözlerimizi
dağlara çevirerek yol alıyoruz.
Botan Çayı'nın ve kollannın
açtığı derin vadilerde kıvnla-
rak iterteyen yotun sağında ve
"sotunda, suyun bü yakasmda
-veöteyakastnda "boşalttlrmş
köyler"de gözlerimiz boş ye-
re canlı anyor.
Nafile. Kimseleryok. Insan-
sız köylerin kederini; su kıyıla-
nnda, göz kamaştıncı gelincik
bahçelerine dönüşmüş bitek
tarlalarının insana hasretini
kavramak için galiba Siirt-
Korucu Elbisesi Diken Kürt Kızları
Eruh arasını boydan boya ve
ağır ağır aşmak gerek.
Aştık. Cudi'nin uzantısı yük-
sek tepelerin oluşturduğu ça-
nağın içine oturmuş, Siirt'le
Şırnak'ın tastamam ortasın-
daki Eruh'tayız.
Kasabanın "ünlü" meyda-
nında karşılanıyoruz. Gelenler
Istanbul'un büyük medyasının
"meşhur" gazetecileri. Gele-
cekleri önceden duyurulmuş.
"Meşhur" gazeteciler için ha-
zırlık yapılmış.
Boru değil Eruh'a gazeteci-
ler geliyor. Hem de "meşhur"
gazetecilermiş. Bu önemli.
önemli, çünkü burası Eruh.
PKK'nin, 1984'te, "meş-
/iL/r"gazetecilerin şimdi ayak
bastığı meydanda silahlan çe-
kip basktn yaptığı, hükümet
fconağmı, FTT*yi işgal etitp,
"örgüt propagandası" yapıp
savaşı fiilen başlattığı ünlü
Eruh.
"Terör Eruh'ta başladı,
Eruh 'ta bitecek" sloganlannın
pek çok yere yazıldığı küçü-
cük ve çok ama çok yoksul
kasabada, resmi görevliler ga-
zetecileri karşılarken meydan-
da öbek öbek toplanmış ses-
siz, kuşkulu Kürtler, arabalar-
dan inen konuklara bakıp bir-
birlerine Kürtçe soruyorlar
- Ula bunlar kim ki? Devle-
tin yüksek adamlan mı gel-
miştir? Niye gelmiştir?..
•••
Elimize çok iyi niyetle hazır-
lanmış ve çok yürek sızlatan
bir "Eruh gezi programı" tu-
tuşturuluyor. Gerçekten yürek
sızlatıcı:
"09.30: Kaymakamlığı ziya-
ret - 10.00: Bayan kuaförsa-
lonunun gezilmesi -10.30: In-
temet Cafe'nin gezilmesi -
11.00: Kaymakamlık Iş ve Ki-
lim Atölyeleri ve Halı Saha 'nın
gezilmesi - 11.45: Kütüpha-
nenin gezilmesi -12.15: Eruh
Öğretmenevi'nde öğle yeme-
ğt.
Gerçekten buram buraırı iyi
niyet kokuyor. "Terörün başla-
dığı" kasabada devletin yapıp
kotardıkları olanca iyi niyetle
sergilenmeye çabalanıyor.
Ama 63 köyünden resmen
39'u, gayri resmi 47'si boşal-
tılmış; meralara, yaylalardaki
otlaklara çıkmanın hâlâ yasak
olduğu, dağın taşın asker de-
netimindetutulduğu, hayvan-
cılıktan başka işi, deneyimi,
bilgisi, görgüsü olmayan köy-
lülerin Siirt'in eski mahalleleri-
ne, Eruh'un derme çatma ev-
lerine, bir odaya 20 kişi düş-
mecesine sığıştığı; ekmeği n-
nndan, yağı bakkaldan, doku-
mayı çerçiden para vererek al-
mak zorunda kaldıklan bu kü-
çücük beldede, "terörün bir
daha doğmaması" için alınan
önlemlere bakın:
Bayan kuaför salonu. Ma-
lum, boşaltılmış köylerin
Eruh'a sığınmış kadınlan sık
sık saçlannı yaptırmaya gider-
ler.
Internet Cafe. Malum, tabe-
lasını Türkçeyi güç bela sök-
müş çocuktann "tnt-er-net-
Csaa- feeee " dîye heceJedîk-
teriEruh'un, "PKK- Devletkts-
kacı"na sıkışmış köylüleri ke-
derlerini "Intemet'te chat ve
sörf" yaparak gideririer.
Şaşılacak zenginlikte bir kü-
tüphane. Onlarca Kürt çocuk,
sabahın dokuzundan itibaren
kütüphane odalarına dolduru-
lup, gazeteciler için "teftiş fır-
çası" olarak bekletiliyorlar. Ko-
nuklar bir gitse de tüysek di-
ye bakınıyor ve önlerindeki ki-
taplara göz bile atmıyorlar.
Türkçeyi konuşamayan ço-
cuklara Türkçe kitaplardan bir
kütüphane.
Ve "Kaymakamlık Iş-Kilim
Atölyeleri". Onlarca kız kilim
dokuyor. Içiniz ısınıyor. Gözle-
rinizin içine çekincesiz bakan,
sorduklannıza kıkır kıkır yanıt-
lar veren kilim dokuyucu kız-
lann bir altındaki katta ise su-
ratınıza okkalı bir şamar ini-
yor: Yirmiye yakın gencecik
Kürt kızı, dikiş makineterinin
başına çökmüşler. Kimi üstlü-
ğünü, kimi altlığını, kimi yele-
ğini dikiyor, kimi makas elinde
kumaş biçiyor.
Eruhta Kürt kızlan korucu
elbisesi dikiyor. Dikiş atölyesi-
nin işi bu ve bundan ibaret:
Korucu elbisesi!..
Türkiye Oumrturiyeti
İTİ
meti, PKK'yi dize gettrdikten
sonra "terörün kaynağını" ku-
rutmak üzere kollan sıvamış.
"Bayan" kuaför salonu, Inter-
net cafe ve Kürt kızlannın ha-
nl hanl komando üniforması
taklidi korucu elbisesi diktiği iş
atölyesi...
Eruh'un makyajı akıyor...
POLİTİKA GUNLUGU
HtKMET ÇETtNKAYA
Bağlantı
Uğur Mumcu cınayetiyle ilgili bulgular, bizi aca-
ba Turan Dursun, Muammer Aksoy, Ahmet Ta-
ner Kışlalı, Çetin Emeç, Bahriye Üçok'un alçak-
ça katledilişlerindekı önemli ıpuçlarına götürecek
mi?
Gazetedeki arkadaşlarla dün sabah bu sorulara
yanıt anyorduk...
Cinayetlerin bir komşu ülkeyle bağlantılı olabile-
ceğini yıllardır duyuyoruz...
Yedi yıl önce Ankara'da yetkililerle konuşurken
şu yanıtı almıştık:
"Eğer Uğur Mumcu, Türkiye'deki bir terör örgü-
tü militanlannca öldürüldüyse, faillerini çok kısa sü-
redeyakalanz..."
Cumhuriyet'in Ankara Bürosu'nda Cüneyt Ar-
cayürek ve Özgen Acar'la birtikteydik...
Yetkililer bu açıklamayı üçümüze yapmışlardı...
O tarihte yetkili kişiye şu soruyu yönetttik:
"Eğer Uğur Mumcu'nun otomobiline bombayı
koyanlann arkasında bir komşu ülkenin ajanlan var-
sa ne olacak?"
Yanıt açıktı:
"Eylemi gerçekleştirenleri bulmak güçleşecek-
tir..."
Bir gün sonra Uğur Mumcu'yu toprağa verdik...
Türkiye'de yer yerinden oynadı...
Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan Süley-
man Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal Inönü.
Içışleri Bakanı Ismet Sezgin'di...
Siyasal ve devlet erki 'namus sözü' veriyordu...
1993 yılı Güneydoğu'da terörün ivme kazandığı
yıldı; PKK'ye karşı Hizbullah kullanılmaya başlandı...
199O'lı yıllarda Iran Radyosu Turan Dursun için fet-
va vermemiş miydi? Iran Radyosu, Uğur Mumcu,
Çetin Emeç, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Ah-
met Taner Kışlalı için de aynı fetvayı yinelememiş
miydi?
Bugün beş aydınımız, yazanmız artık yaşamıyor!..
• • •
Hizbullah'ın kent kolu Islami Hareket'ti ve Bat-
man'da kurulmuştu...
Islami Hareket'in iki önemli adı Irfan Çağncı ile
Kudbettin Gök şu anda tutuklu. Çetin Emeç ve Tu-
ran Dursun cinayeti nedeniyle yargılanıyorlar...
Uğur Mumcu cinayetinin ardından yapılan ope-
rasyonlarda Islami Hareket ortaya çıkıyor...
O tarihte Fahrettin Baytap İranlı Ali Akbar Gor-
bani'nin kaçırılıp öldürülme eylemini anlatıyor...
Cinayet olayında üç İranlı var... Birinin adı Mah-
mut...
Ali Akbar Gorbani kaçınlmış ve elleri ayaklan bağ-
lanmış...
Sorgu beş gün sürüyor...
Eve girip çıkanlardan birinin adı Mesut, diğerinin
Mehmet AliŞeker .
1993 yılından 2000'e geldik...
Hizbullah vahşeti 17 Ocak 2000'de tüm çıplaklı-
ğıyla ortaya çıktı...
Ve Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, dün önemli
açıklamayı yaptı:
"Günümüze kadar faili meçhul kalan ve tüm ça-
lışmalara rağmen aydınlatılamayan başta Uğur
Mumcu suikastı olmak üzere bazı faili meçhul
olaylann aydınlatılması amacıyla Emniyet Genel
Müdürlüğü koordinesınde istihbarat ağırlıklı olmak
ûzere sürdürülen çalışmalar sonucunda, 21 Şubat
2000 tarihınde (K) UMUTadıyla başlatılan operas-
yon hazıriık çalışmalan 6 Mayıs 2000 tarihınde Is-
tanbul ilinde yakalamaya dönüştürülmüştür.
Operasyonda, bizzat Uğur Mumcu'nun öldü-
rülmesi eyleminin faillerinin de aralannda bulun-
duğu 9 üst düzey örgüt mensubu yakalanmtştır."
Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Ak-
soy, Bahnye Üçok cinayetlerini aydınlatacak ipuç-
/an'nın, Hizbullah operasyonunda ele geçirilen 'dis-
ketlerde' bulunduğu duyumlannın doğruluğu Tan-
tan'ın açıklamasından anlaşılıyor...
Aslında Hizbullah'ın yapısındaki aynşımın önem-
li noktalan da yakalanan mılitanlann Hizbullahi Ci-
hatçı' çizgide buluşmalan, Islami Hareket'le ilişkile-
rini sürdürmeleri yönünden de duruma gerçeklık
kazandınyor...
Içişlen Bakanı Tantan, şubat ayında yaptığı açık-
lamalarda 'bazı önemli ipuçlan'nu işaretıni verirken
şöyle dememiş miydi:
"Bekleyin.. önemli gelişmeler olabilir..."
• • •
Istanbul'da yakalanan dokuz militan dün Anka-
ra'ya götürüldü...
Yakalanan dokuz kişiden dördünün 'kuşkulu isim-
ler' olduğu ortada...
Adlara bir bakalım: Mehmet Ali Tekin, Muzaffer
Dağdeviren, Hasan Kıtıç, Yusuf Karakuş...
Bukışılenn 'geçmiştekiilişkileri', Hizbullah'ın için-
den çıkan 'llimciler' kanadında yer almalan elbet bir
rastlantı değil...
Yine 1993 operasyonlannda irfan Çağncı, Şefik
Polat, Ekrem Baytap, Zübeyir Gümüş, Abdullah
Yiğit, Abdullah Çrftçi de Hizbullah'ın kent kolu is-
lami Hareket militanlanydı...
Türkiye bir süreçten geçiyor...
Türkiye demokratik hukuk devleti olduğunu ka-
nıtlamak zorunda!..
hikmet.cetinkayar« cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Cumhunyet
^ kitap kulübü
ÇAĞIHIN TAHIĞI ÜÇ YAZAR
2 BASI
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPIARI
4 BASI
SANCIU YttUR KUJATfUMf
SOKAKLAR
4 BASI
POSTUNDA KÜRT
ZAMMK SANA DA BOtAŞYI KAN
2 BASI
DİN BARONUNUN KAZLARI
2. BASl
A?IK KAPIIILAR 5OM6l
2 BASl
ŞERİAT PAZARI
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN JEYTAN ÜÇGENİ
ZLERİN POYRAZ
Cumnurıyet Kıtap Kulubu Çağ Pazarlama A.Ş. Turkocag; Cad.
No:39/41(34334)Cağaloğ1u-lsıanbul Tel:514 01 96