Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2MAYIS2000SALI HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Nasıl İstikrarsa Son zamanlarda Türkiye bir ekonomik ve po- litik istikrar ülkesi oldu. Ya da bize öyle sunuluyor. Sürekli olarak karnesi zayıf olduğu söylenen Türkiye'nin notları artıyor son günlerde durma- dan. Bir dostum, dert yanıyordu: "Geçenlerde, yaşamakla sürünmekarastnda bir tanıdığım, zil takmış oynuyor, 'Abi' diyordu 'kredi notumuz artmış.' Az daha kendimi tuta- mayıp, 'Sana ne oğlum,' diyecektim, 'sana ne! Senin yaşam koşulun üretim artmadan değiş- mez'..." - iyi ki, dememişsin dedim. Sonra ekledim: "Son günlerde büyük topluluklann yaşamı pahasına bir istikararanıyor ve sen bunun böy- le olduğunu belirtirsen, kötü kişi oluyorsun. Çünkü o topluluklarda kendi gözleriyle bakma- yı unuttular dünyaya." Gerçekten de önce toplum dalkavukiuğu bir popülizm içinde, üretimi arttıramayan düzen geniş topluluklara yağma, talan ve avanta ala- nını, tabii ki aslan payını kendine saklamak üze- re, açarken, deniz bitince, şimdi sert önlemleri kabul zorunda kaldı. Geldiğimiz noktada, bize istikrar diye sunulanın ne büyük acılara yol aça- cağını görmemek olanaksız. Haa bu doğrultudan dönmek mümkün mü? Ya da dönelim mi derseniz.. o, dönülmez akşa- mın ufkunda anlamı olmayan bir soru. ••• Ekonomik istikrar böyle, aslında Türkiye'yi küreselleşmeyeeklemlemeyi amaçlayan prog- ramdan vazgeçmek kimsenin yapabileceği bir iş değil. Belki enflasyonu dizginleyebilirlerse bir olumlu sonuç olsun elde etmiş olurlar. Peki ya siyasal istikrara ne demeli? Bir zamanlar bugünkü "istikrar"\n mimarian, "Süleyman Bey giderse istikrar bozulur" diyor- lardı. Kişiye bağlı istikrar arayışı sürmedi. Şim- di yenisini oyluyorlar. Ve bu oylama sırasında görüyoruz ki istikrar, biraz da yasal ve de anayasal suçlarla duruyor ayakta. MHP'li bakanlar, kendi partilerinden başka bir bakanın adaylığını kaba kuvvet kul- lanarak Meclis kapısında önlemeye çalışıyorlar, sonra da başka bölgelerde, çekinmeden ihale- lerin kendi il başkanlarına danışılarak yapılma- sını isteyebiliyortar ve bunu sağlamak için in- sanlara saldınyoriar. Hitler Almanyası'nın siyasi istikranna benze- yen bir durum var ortada. Hem de oradaki kadar fütursuzca yöntemler- le sağlanıyor istikrar. New York'ta bir zamanlar, en güvenli en istik- rarlı yer Little Italy'deki kimi restoranlardı. Çün- kü oralar mafyanın yerleriydi ve kimse orada hır- sızlık ya da darp yapamazdı. Aranan öyle bir istikrar mı? • • • • ' Tek adamın egemenliği, onun her seçimine eyvallah demek, egemen olana karşı çıkma- mak demokratik istikrar olabilir mi? FP cephesine bakınız, muhalif Gül'den yana çıkanlar cennetlerini bile kaybedeceklermiş. Demokrasi ve insan haklarını savunan FP'nin istikrarı da bu. "FP-i evvel" olan RP de seçim- lerde seçmenlere aynı şeyi söylüyor, onlan oe- hennem ile tehdit ederek oy peşinde koşuyordu. 21. yüzyılın eşiğindeki Türkiye'de; mafya yön- temleri, zorbalık, kişi egemenliği, cennet tica- reti ile istikrar aranıyor. Üretime dayanmayan ekonomik istikrar.. uz- laşma ve katılıma dayanmayan demokratik is- tikrar... Galiba abidik gubidik ile zorbalık ve sultanın adına istikrar diyerek çözdük istikrar sorununu. Böyle bir davranış yann ne getirir dersiniz? Kabinenin DSP kanadında değişiklik yok ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Başba- kan Bülent Ecevit Ba- kanlar Kurulu'nda DSP açısından bir revizyona gereksinim olmadığını belirtirken Devlet Ba- kanı Satli Somuncuoğ- lu'nun durumunun MHP'nin sorunu oldu- ğunu söyledi. Başbakan Ecevit, dün cumhurbaşkanlığı seçi- mine ilişkin ikinci tur oylamanın ardından MHP Genel Başkam ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli ve Tu- nzm Bakanı Erkan Mumcu ile bir araya geldi. Görüşme sonra- sında gazetecilerin so- rulannı yanıtlayan Ece- vit, turizm konusunun ele alındığını belırterek "Bazı karariar ahnamız gerekîyor. Bunun için Turizm Bakanı bize bir plan getirecek. Bu yü tu- rizm çok iyi gidiyor. Bi- raz daha dikkatleri baş- ka konulara çekmekte fayda var. Geçen yılla la- yas edilemeyecek kadar birkaç kat artış olanağı var. Bu çok sevindirici bir geüşme" dedi. Başbakan Bülent Ecevit, kabine revizyo- nu olup olmayacağının sorulması üzerine, "Bi- zhn açınuzdan öyle bir gereksinme yok. Şu sıra- da diğer genel başkan- lann ne düşündüğünü bümiyoruın" dedi. Ece- vit, Somuncuoğlu'nun görevden alınıp ahnma- yacağının sorulması üzerine de "O bizim so- runumuz değil" diye konuştu. Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı Cumhur Ersümer ise dün gaze- tecilerin kabinede deği- şiklik yapılacağına iliş- kin haberlere atıfta bu- lunarak yönelttikleri "Cumhurbaşkanı seçi- minden sonra istifaede- cekmisiniz'" sorusu üze- rine, "Bu göreve kendi inisiyatiflmizle gehniyo- ruz. Sayın genel başka- nın takdiriy le bu göreve gektik. O ne takdir eder- se o olur. Hiç öylebir ni- yetim yok" diye konuş- tu. Başbakan Ecevit oylamadan sonra 'İmzalarımızın arkasındayız, inşallah cumaya sonuç alınır' dedi Sezer'in oylam 314'e yükseldi• Baştarafi 1. Sayfada Başbakan Bülent Ecevit, oyla- madan sonra yaptığı değerlendir- mede "tmzalanmızın arkasında- yız, inşallah cumaya sonuç ahnır" dedi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz da "diğer adaylar çekibne oigunluğu göstermediği için Tür- krye'ninbirhaftakaybettiğini" be- lırterek "Şimdi de 3 gün daha kay- bedecek. Saym Sezer'in dışuıda bir adayın kazanma şansı olmadığı gö- rûldü" dedi. 10. cumhurbaşkanının belirlen- mesi için ikinci tur oylama dün ger- çekleştirildi. Adaylardan DSP'li Oğuz Aygün önceki gün çekilir- ken, ANAP'h Agâh Oktay Güner de dün çekildi. Güner, düzenledi- ği basın toplantısında, Sezer'in adaylığı sürecinde anayasanın çiğ- nendiğini iddia etti. Sezer'in Ana- yasa Mahkemesi Başkanlığı'ndan istifa etmesi gerektiğını savunan Güner, "Şu an istifası bile hiç şık ol- maz. Ama bir ölçüde anayasa ihla- Kni durdurur. Hukuk sefaleti, hu- kuk rezaleti yaşanıyor" dedi. Gü- ner, "TBMM içinden bir adayı des- tekleyeceğini'' sözlerine ekledi. Ilk turda 5 oy alan Güner ve 4 oy alan Aygün'ün yanı sıra 10 oy alan DYP milletvekili Ahmet tyimaya da dün adaylıktan çekildi. 532 mil- letvekilinin oy kullandığı ikinci turda 2 geçersiz, 3 boş oy çıktı. Oy- lann adaylara dağılımı şöyle: Ahmet Necdet Sezer: 314. Yıkn- run Akbulut: 88, NevzatYalçıntaş: 66, Sadi Somuncuoğlu: 32, Doğan Güreş: 22, Rasim Zahnoğlu: 3, Mail Bûyûkerman: 2. Sezer aylarını yûkseltti Oylama sonuçlan, iktidar parti- lerinin firelerini azaltıp oylannı Sezer'in üzerinde topladığını, mu- halefetteki dağınıkJığın ise sürdü- ğünü ortaya koydu. Akbulut'a ve- rilen 88 oy ise iktidar ve muhale- fet arasmda suçlamalara neden ol- du. FP Genel Başkanı Recai Ku- tan'ın "Benim için sürpriz olan Ak- bulut'un aldığı 88 oydur. Bu 88 oyun nereden geldiğünn hesabun yapmak lazım" suçlamasına Me- sut Yılmaz, "Muhalefet partileri- nin Akbulut konusunda manipü- lasyona gidecekleri istihbaratı bize geMi" yanıtını verdi. DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer. bu konuda "DYP'nin oylannın büyük bölümü Sezer'e gftti" değerlendirmesini yaparken. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ersin Taranoğiu. "ANAP oylan Sezer'e döndü, DYP Akbulut'a vwdT dedi. MHP Ge- nel Başkan Yardımcısı Şevket Bü- lent Yahnici ise DSP ve MHP'nin imzasının arkasında durduğunu belirterek Akbulufun DYP, ANAP ve FP'den, Somuncuoğlu'nun da FP ve DYP'den oy aldığını söyle- di. Oylama öncesinde grup yöne- tim kurulunu toplayan Kutan, mil- letvekillerinin Sezer'e destek için uyanlmalannı istedi. Başbakan Ecevit, oylamadan sonra "Sonuçlar Sayın Sezer'in aday kğırun geçeıii hale gebnesi ba- kumndan umut verici" dedi. MHP lideri DevletBahçeli de "Bir değer- lendirmeyapacakmısuuz" sorusu- na, "Yapacağım inşallah, yann" karşıhğını verdi. Bahçeli'nin, bu- gün bir basın toplantısı düzenle- mesi bekleniyor. Mesut Yılmaz, 2. tur oylamalann bekledikleri gibi sonuçlandığını belirterek "Sayın Sezer'in dışmda bir adayın kazan- ma şansuun olmadığı görüldü" de- di. Çiller, sonuçlann, "Bu işin Se- zer'e doğru yol aldığını ortaya koy- duğunu" söyledi. DYP oylannın büyük bölümünün Sezer'e gittigi- ni ileri süren Çiller, "Eğer bu böy- le devamederse, inşallah cumagü- nü 3. turda bu iş bitecektir" dedi. FP lideri Recaı Kutan da "Yalçın- taş'ın dışuıda FP'den en fazia oyun Sezer'e gfttiğuü" söyledi. Kutan, "Ben ve arkadaşlanmmn bir bölü- mü imzanuzm arkasmdayfz" dedi. Milletvekillerine baskı yapmalan- nın söz konusu olmadığını vurgu- layan Kutan, "Akbuhıt'a FP'denoy gjtmedigmi" savundu. Sezer 281 Yalçıntaş Somuncuoğlu Akbulut Güreş lyimaya Zaimoğlu Güner Aygün Büyükerman Geçersiz Boş Toplam 61 58 56 35 10 7 5 4 3 8 2 530 lMıiul ı,Y|| 314 66 32 ! 88 22 Çekildi 3 Çekildi Çekildi 2 2 3 532 TBMM'de dün yapüan 2. tur oylama sırasında Başbakan Ecevit yardımcısı Hüsamettin Ozkan ve diğer bakanlarla durum değerlendirmesi y aph. Mesut Yılmaz: Muhalefetin hükümeti bozma stratejisine araç oldu ANAP'tan Akbuhıt'a notaANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yıbnaz'ın telkinlerine karşın aday- lık karanndan vazgeçmeyen TB- MM Başkanı Yddmm Akbulut parti yönetimiyle ipleri kopardı. Ikna girişimleri sonuçsuz kalan ANAP lideri Yılmaz, Akbulut'u "muhalefetin manipülasyonuna gelmek ve muhalefetin isteği doğ- rumısunda ada> uğun sürdürmek- le" suçladı. Akbulut ise oylama ön- cesi düzenlediği basın toplantısın- da adaylıktan çekilmeme ve parti- sinden istifa etmemekteki kararlı- lığını "İstifa emirle mi olur? thraç olursa onu söyleyenler ihraç eder" sözleriyle ortaya koydu. Oylama öncesinde grup yöneti- miyle birlikte Mesut Yılmaz'ın başkanlığında toplanan başkanlık dıvarunda, Akbulut'un "muhale- fetin hükümeti bozma stratejisine araç okhığu" değerlendirmesi ya- pıldı. Akbulut'un partiyi "zor du- rumadüşürdüğü" değerlendirme- si yapıldı. Akbulut'a kayacak oy- lan ANAP olarak üstlenmemek • Akbulut düzenlediği basın toplantısında adaylıktan çekilmeme ve partisinden istifa etmemekteki kararlılığını "tstifa emirle mi olur? thraç olursa onu söyleyenler ihraç eder" sözleriyle ortaya koydu. için de sert bir açıklama yapılma- sı görüşü benimsendi. Toplantıda Yılmaz'ın, hükümetin Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Nec- det Sezer için moral sınırının 276 olduğunu belirterek "Bu rakanun altına düşülürse hükümette sıkmtı olur" değerlendırmesi yaptığı bil- dirildi. ANAP'ta Akbulut'a dönük ilk tepki, başkanlık divanı sonrasında açıklama yapan Genel Başkan Yardımcısı Ahat Andkan, adaylar- dan Agâh Oktay Güner'in aday- lıktan çekilme kararının "takdirle'' karşılandığını vurguladı. TBMM Başkanı Akbulut'un cumhurbaşkanlığı yanşını sürdür- me karannın da değerlendirildiği- ni belirten Akbulut, "Saym Meclis Başkam'nm cumhurbaşkanhğı se- çiminin l. turunda aldığı oy itiba- nyla seçUemeyeceği net olarak or- taya çıknuştir. Başkanlık divanı- mız, Saym Meclis Başkammızm adayhğa devam etme kararının muhalefetin hükümetteki dengele- ri bozma stratejisine araç ohnak- tan öteye gitmeyecegi görüşünde birleşmiştir" dedi. ANAP olarak 5 siyasi parti lide- rinin ortaya koydugu uzlaşma doğ- rultusunda oy verme karannı sür- düreceklerini kaydeden Andican, bir soru üzerine de Akbulut'un di- sipline sevk edilmesi gibi bir du- rumun söz konusu olmayacağını vurguladı. ANAP Genel Başkanı Yılmaz da 2. tur oylamanın ardından yap- tığı açıklamada, Akbulut'u muha- lefetin manipülasyonuna alet ol- makla suçladı. Yılmaz, "Akbu- lut'un oylannın artmasuu nasıl de- ğerlendiriyorsunuz'' somsuna şu karşılığı verdi: " Ashnda bizbunun istihbaratmı ahmşok. Muhalefetin bir manipü- lasyon içine gireceğini kendisme itetmiştik. Ancak maalesef kendisi, muhalefetin istediği yönde adayh- ğuıı sürdürmektedir." Yılmaz, "Akbulut'ayenidentel- kinde bulunacak mısmız" sorusu üzerine de "Gerek yok, çünkü bu iş 3. turda bitecektir" dedi. Akbulut: Çekilmem ANAP Başkanlık Divanı açıkla- masından hemen sonra TBMM Başkanı Akbulut da basın toplan- tısı düzenleyerek çekilmeyeceğini açıkladı. Ortak aday saptanması- nın demokratik olmadığını vurgu- layan Akbulut, "Yetküeri kuüana- bflecek biri gerekH Cumhurbaş- kanının yetküeri çokderseniz Tür- kiye'yi geriye götürme kastınız or- taya çıkar. Seçimler, Meclis'in onu- rudur. Cumnhurbaşkanı Meclis içinden biri seçümelidir" sözleriy- le Sezer'i hedef aldı. NOTLAR D&Hkodular sonuç vermedi TÜREY KÖSE/AYŞE SAYIN ANKARA-TBMM'detemsil edilentüm siyasal parti liderlerinin cumhurbaşkanlı- ğı adaylığı üzerinde uzlaştığı Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Se- zer'in önünü kesmek için dün kulislerde bir dizi söylenti yaygınlaştınldı. FP'lilere "RP'nin kapatüması karannı okuyan 10^", DSP'lilere "Gizh FethuUahçı, ikinci cum- huriyetçi", MHP'lilere karşı da "Kansı Kürt kökenü. Apo. savunmasında onun söz- lerineyerverdi" içenkJı propagandalar yü- rütüldü. TBMM "içinden'' bir cumhurbaş- kanı çıkarmaya dönük bu kulisler sonuç vermedi ve Sezer'e 3. turda Çankaya yolu göründü. Türkiye Cumhuriyeti'nin 10. Cumhur- başkam'nın seçim süreci, hükümet ortak- lan arasında olduğu kadar, partiler içinde de çalkannlara yol açtı. TBMM'de dün ger- çekleştirilen 2. turdan ilginç bazı notlar şöyle: • TBMM Başkanı Yıkhnm Akbulut ilk turda yalnız 56 oy almasına karşın, dün umutluydu. Akbulut, hafta sonunda yürüt- tüğü yoğun kulislerden aldığı cesaretle çe- kilmeyeceğini açıklarken, 2 adayın çekil- mesini de "lehine" bir gelişme olarak yo- rumladı. ANAP Başkanlık Divanı'nın "çe- kfl" karanna direnen Akbulut, partisiyle köprüleri attı. Kulislerde, Akbulut'un bun- dan böyle milletvekili bile seçilmesinin ko- lay olmayacağı değerlendirmeleri yapıldı. • Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'e "Köşk yohımı kapamak" içinyoğun kulisyürütüldü. FPmületvekil- leri, "Sezer, RP'nin kapatüması için oy kul- lanan ve bu karan okuyan kişL Nüfus cüz- danına dinin yazümasına karşı'' propagan- dalanyla Sezer'e oy vermemeleri konusun- da ıkna edilmeye çahşıldı. • Oylamanın kilit partisi FP'den son ana kadar farklı sesler yükseldi. Bazı FP'liler Nevzat Yalçıntaş'a deslek verilmesinde ıs- rarlı olurken, Yıldınm Akbulut için kulis yapan eski ANAP'lı Abdülkadir Aksu ar-r. kadaşlannı iknaya çahştı. Ak'su, "'Bu^vfcfr-*'. lis'ten FP'li bir cumhurbaşkam asla çık- maz, oyiar niye boşa gitsin" diyerek kulis çalışmalannı sürdürdü. • FP Grup Başkanvekili Bülent Aruıç kuliste, 2. tur için tahminini soran gazete- cilere, gelenekçileri kastederek * Yenilikçi- ler. 2, Balgatspor: 0" diye yanıt verdi. Annç, Sezer aleyhine yapılan kulıslere de dıkkat ederek "Ortahkta karanhklar prcns- leri dolaşryor" dedi. • DSP kulislerinde "Sezer'in gizfi Fethul- lahçı. 2. cunıhuriyetçi oktuğu" söylentileri yaygınlaştı. • Başbakan Bülent Ecevtt, oylama önce- sinde Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan ve bazı mületvekilleriyle Meclis bahçesinde yürüyüş yapü. Ecevit, "Bugön (dün)bitir- sek de işlerimize baksak" sözleriyle seçi- min bir an önce gerçekleştirilmesi dileğini ifade etti. Manisa Milletvekili Hasan Gü- lay "Ama siyasi danslar devam ediyor" de- yince, Ecevit de "Maalesef™ Ama buna rağmen çözeriz. Neyse biz abumızm akıyla çıkıyoruz, imTaımMnn arkasındajTZ. Bizim imzampa güvenüiyor" karşıhğını verdi. Özkan "Sizin değil inızanıza. sözünüze de güvenüir'' diyerek söze kanştı. Ecevit, bu sözlerüzerine "tnşauahherkessözûnebağ- holur" temennisini dile getirdi. • Adaylardan TBMM Başkanı Yıldırrm Akbulut ile DYP'li aday Rasim Zaimoğlu, kulise aynı anda girdiler. Zaimoğlu, ANAP'lı TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Erruğrul Yalçmbayır'a. "Kendim için degü, en iyi yapabileceğine inandığmı- za oy vereceğinize inanryorum" dedi. Za- imoğlu gazetecilere de "Eniddiahadaybe- nim. Benim kalbün temiz, buoylamadan iyi çıkacağun, neşeti çıkacağım'' değerlendir- mesi yaptı. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com "Bûyükada 'nın rûzgârkızıydı Mer- sina. Voleybol, yüzme, bisiklet bü- tün yanşma/ann hepsinde en önde o vardı." Atina'da kurulmuş Büyü- kadalılar Derneği Başkanı Andon Pakulidis, çocukluk arkadaşı Mer- sina'yı böyle anlatıyordu. Mersina, Istanbul'da kalan Büyükadalılar- dandı. Bir Türk'le evlenmişti ve adı soyadı şöyle olmuştu: Mersina Li- nardi Tokgöz. önceki gün Büyükada'da, Büyü- kadalı Rumlaria birlikteydik. Luna- park'ta öğle yemeğinde kuzular çevrildi, sirtaki oynandı ve tabaklar kınldı. Tıpkı, 30 sene, 40 sene önce- ki gibi. Tıpkı Büyükada'yı Bûyükada yapan günlerdeki gibi. Rum müziği eşliğinde, neşe içinde sirtaki yapan Büyükadalı Rumlan izlerken neleri yitirdiğimizi daha iyi anladık. Büyükada'da artık tarihe karış- mak üzere olan Rum llkokula'nun son öğrencileri, geleneksel kıyafet- ler içinde sirtaki yaparken alkış tu- tanlar arastnda hüzünlü yüzler var- dı. Bir kısmı ağlıyordu. Atina'daki 'Bûyükada Rüzgân Mersina' Büyükadalılar Derneği Genel Sekre- teri Pufı bunlardandı. Katina da ağ- lıyordu. Katina, Büyükada'dan Is- tanbul'agöçenlerdendi. Yazlannıyi- ne de adada geçiriyordu. Neden ağ- ladığını sorduğumda şöyle cevapla- dı: "Ben de Bûyükada Rum llkoku- lu 'nu bitirdim. 1993 'te /ise son sınıf- ta sirtaki oynamıştım. O gûnleri ha- tırlayınca yüreğime hüzün çöktü, gözlerim yaşlaria doldu." Niko Panuçopulos diş hekimiy- di. Türkçe bilmiyordu, Büyükadalı dostlarıyla birlikte bu geziye katıl- mıştı. İlk kez Türkiye'ye geliyordu, çok etkilenmişti. Kaymakam Mus- tafa Farsakoğlu'na, telefonunu ve adresini verdi, onu kendi kenti Ama- liada'ya davet etti. Hatta kendi ken- tinin kaymakamı ile konuşacağını ve Bûyükada ile Amaliada'nın kardeş kent olmasını isteyeceğini söyledi. Matrona Kulga, Yerasimos Kul- ga'nın kızıydı. Yerasimos, 1964'te Büyükada'yı terk etmek zorunda kalanlardandı. Inşaat kalfasıydı, şimdi emekli olmuştu. Kızı Matrona Istanbul'u ve Büyükada'yı ilk kez görüyordu. Türkçe bilmiyordu. Ter- cümanlığımızı babası Yerasimos yaptı. Gülüyordu, babasının yurdu- na gelmenin şaşkınlığı içindeydi. "8tze çok överdi. Şimdi bu Övûncün nedenini daha iyi anlıyorum. Artık buralara ben de gelmek istiyorum." Atina'daki Büyükadalılar Derneği Başkanı Andon Pakulidis, torununu elinden tutarak Bûyükada Su Spor- ları Kulübü'nün kapısından girerken bize bir binayı gösterdi: "Gördüğü- nüz 6 daireli apartmanı 250 şişe su- yuna satıp gittim. Şimdi çokyanıyo- nım. Oğlum bu apartmanı yeniden satın almak istiyor. Acaba mümkûn mü? Biz bu kez üç kuşak birlikte geldik. Oğlum ve torunum Büyüka- dayı çok seviyohar." Lunapark'ta eğlenceler sırasında mesajlar da okundu. Biz üç kuşak buradayız dediler. Çocuklannı tanıt- tılar, torunlannı tanıttılar. Büyükada- lılar Derneği İkinci Başkanı bu gezi- ye katılamamıştı. Onun da bir me- sajı vardı. "Oradan dönerken, ada- mızdan bir taş alıp getihn. Bu taşı ki- lisedeki ikonalann arasına yeheşti- receğim." Vasil Lemopoulos, Bûyükada Rum Vakfı Başkanı'ydı. O Istan- bul'da kalan Rumlardandı. Heye- canla ve mutlulukla koşturuyordu. Sofia Poridis, Büyükada'dan Istan- bul'a taşınanlardan. 7 yıldır Istan- bul'un Kurtuluş semtine yerleştikle- rini söyledi. Ancak her cuma akşa- mı Büyükada'ya geldiklerini ve haf- ta sonlannı burada geçirdiklerini söyledi. Eski arkadaşlanyla, eski günlere yolculuk yapmanın garip hüznünü yaşıyordu. ••• Bûyükada Su Sporian Kulübü Başkanı Adnan Demir'in yüzü gü- lüyordu. Eski arkadaşlanna sanlıyor, özlem gideriyordu. Zaten en büyük hüznü, eski Büyükadalılar yaşıyor- du. Haşim Gül, Pepo ustanın usta- lığını, Fıstık Ahmet, Büyükadalı Rumların gündelik yaşamlan üzeri- ne anılannı aktanyordu. Fıstık Ah- met, "Onlar bir başkaydı. Akşam beşe kadar çalışırlar, işleri bitince iş elbiselerini değiştirirler ve çarşıya gelırterdi. Rakılarını açıp içerler, mu- habbete başlarlardı. Bûyükada'nın dûkkânlan kışın bile gece 11'e ka- dar açık kalırdı. Onlaria çok şeyler yitirdik." Büyükadalı eski komşulanmız, Paskalyalarını kutladılar. Aya Yor- gi'ye tırmandılar, büyüklerinin me- zartannı ziyaret ettiler, yann dönü- yorlar. Hüznü ve özlemi Büyüka- da'da bırakarak dönüyorlar. "Su adaya can verelim" diyerek geldiler, öyle gidiyorlar. Yeniden bu- luşmak umuduyla, bu toprakların sevgili insanlan, Sevgili Büyükada- lılar. Sizi hep özleyeceğiz.