19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 rSlSAN 2000 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 ÇyUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada dı. TBMM'deki oylamada önünü açacak formüte 253 oy çıkmasından sonra Cumhurbaşkanı'nın "oMaylann 'kendi dışında' geliştiğini" sürekli yine- lemesine karşın; liderter zirvesinden önce Başba- kan'ın bir koşu Çankaya'ya çıkmış olması, aksini savlayan Demirel'in, olan bitenin tümüyte içinde ol- duğunu bir kez daha kanrtlamış oluyordu. Görüşme sürerken, doğal olarak Çankaya ziya- retinden çıkacak olası sonuca yanrtlar arandı. Aca- ba Cumhurbaşkanı Meclis iradesinin ortaya çıktı- ğını, hükümet ve kendi açısından zararın neresin- den dönülürse kâr sayılacağını, hele hükümetin istifasına sıcak bakmadığını Başbakan'a "telkin etti mi?" Oysa liderler zirvesinden önce yaygınlaşan söy- lenti, Ecevit'in ortaklanna, 2. tursonuçlan beklen- diği gibi çıkarsa bunu güven soaınu yapacağını ve istifa edeceğini söyleyeceği merkezdeydi. Yoksa.. 2. tursonuçlan alınıncaya kadartam gaz devam edilmesini mi önerdi? Ya da çıkmaz sokak- ta çaresiz kalan Ecevit, öneriyi tek maddeye indir- meyi veya çekmeyi düşündüğünü Demirel'e açık- ladı mı? Kuşkusuz; bu sorulan yanıtlamayan, açıklama yapmadan Köşk'ten aynlan Ecevit, ortaklanyla "durum değerlendirmesi" yaparken Demirel'in eğilimlerini ön plana alıyor. Zirveden önce tartışma konusu olasılıklar irde- lenebilir. Birinci olasılığa göre; örneğin Cumhur- başkanı, Ecevit'e 2. tur sonuçlannı aldıktan sonra tutumunu beJirtemesini salık vermiş olabilir. Cumhurbaşkanı'nın Ecevit'in istifa düşüncesine yeşil ışık yakmadığı varsayılabilir. Ama, olumlu so- nuç alabilmek için öneriyi benimseyenlerin imza- lannın arkasında durmasının sağlanmasını önce- likli koşul gördüğünü yinelemiş olabilir. Tagore'dan duygu yüklü izlenimlerle aynlan Başbakan Ecevit'in, olumlu sonuç almaya yetecek güçte ne gibi önlemler düşündüğü bilinmiyor.. Onay görmeyen istifa söytentileri son gün ikin- ci plana düştü. Ne var ki; DSP Grup Başkan Vekili Aydın Tü- men; birkaç gün önce Güncel'de yazdığımız gibi milletvekillerini 5+5'i kabule zorlayacak önlemi açıkladı. Etik yoksunu önlem: 'Kırmızı pul operasyonu' Söylediğine göre; kabul oyu veren milletvekili- nin, oyunu kullandıktan sonraretanlamına gelen kınnızı pulu grup yöneticilerine vermeleri sağlana- caktı. Şayet önlem gerçekleşirse: Demokratik btr ül- kenin demokrat olmakla övünen liderinin, üstelik adından solcu olduğu sanılan partisi, ayakta tut- maya çalıştıklan bir kişi uğruna demokratik etik- ten özveride bulunmayı göze aldı demektir. Gün boyu solunan bu havadan sonra beklenen- den kısa süren, beklenenden kısa bir açıklamayla sona eren liderler zirvesinden sonra... Beklenmeyen sonuçlar ortaya çıktı. Alınan bilgilere göre, Başbakan Ecevit, istifa söz- cüğüyle yoğurduğu tehdit aracını geri vitese tak- tı, . Hindistan'a giderken arkasındâ'HüRÖrnet ifeizT" bırakmıştı. Uderlerle görüşmesinde böyle bir ola- sılığa değinmedi bile. Hatta tersine, üç lider hükü- metle cumhurbaşkanlığı sorununun birbirinden ayn öğeler olduğunu kabul ederek konuştular. Açıklanan metin, 2. turdan olumlu sonuçlar bek- leyen birisinin kaleminden çıkan bir çeşit "rica di- lekçesi'ne benziyor. Sadece bir cümlesi, genel başkanlann "partile- rinde 'her tedbiri' almayı görev bildiklerini" ifade eden son cümlesi, kulislerde konuşulan önlemi çağnştırdığı için dikkat çekiyor. DSP'li Aydın Tümen'in "kırmızı pul operasyonu- ntv" aklagetiriyor. Bu operasyon gerçekleşirse milletvekilleri ana- yasadan kaynaklanan özgür iradelerini kendi elle- riyle boğan böyle bir uygulamayı nasıl vicdanlan- na sindirecekler? Ecevit, kırmızı pul operasyonuna yanlıysa; Özal'ın "Anayasayı bir kez delsek ne çıkar" diye özetlenen hukuk devleti anlayışından ne farkı kaİa- cak? Niîkleer i • Baştarafı 1. Sayfada mer, "Başbakanlık'tan yanrt bekliyoruz" dedi. Bakanlığın, Hazine'nin yazısı üzerine santralın yapımı için ya "yap-işle<- devref modelini günde- me getirmeyi ya da ihale- yi 2000 yılı sonuna kadar ertelemeyi düşündüğü öğrenildi. Hükümetin ihale sonu- cunu açıklama yetkisini bıraktığı Türkiye Elekt- rik Üretim Iletim AŞ'de (TEAŞ) oluşturulan 40 kişilik teknik heyetten 38'inin Kanada'dan AE- CL'yi elediği, 2 uzmanın ise muhalefet şerhi koy- duğu öğrenildi. Bakû-Ceyhan boru hattı için Türkiye'ye des- tek sözü veren ABD'nin ise nükleer santral ihale- sini Westinghouse'un ka- zanması yönünde baskı yaptığı öğrenildi. ABD'nin bu kozunu de- ğerlendiren Türkiye'nin ise Bakû-Ceyhan boru hattı projesinin kesinleş- mesinden önce ihaleyi er- teleme taktiğinde olduğu ileri sürüldü. thalede; En- ka, MNG, Güriş, Gama, Bayındır, Garanti ve Tek- fen adlı Türk inşaat fir- malan da mücadele edi- yor. Firmalann konsorsi- yumlardaki dağılımı şöy- le: - AECL (Kanada)-Hi- tachi- Güriş, Gama, Ba- yrndn* Westinghouse (ABD), Mitsubishi (Ja- ponya), Enka-MNG - NPI (Fransa-Alman- \'a)-Sienıens-Franıatome, Gel a Campenon Ber- nand, Hochtief StMKO Garanti Koza, STFA, TEKFEN. '20yü sonra enerji ^ tüketimi 2 kat artacak' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) -Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cıımhur Ersümer, Türki- ye'njı 2020 yılında tüket- tiği enerjinin 2 katına ge- reksınim duyacağını sa- vunchı. Aıkara'da dün başla- yan "Enerji Verimliliği Ko>nfenınsı"nda konuşan TEAŞ Genel Müdürii Muzaffer Sehi, Türki- ye'de elektrik eneriisi üre- timinin 116 milyar kilo- vatsaat, tüketiminin 118 milyar kilovatsaat oldu- ğunu söyledi. TEDAŞ Genel Müdür Vekili Osman Nuri Do- ğan, dağıtımdaki teknik kayıplann Batılı ülkeler- de yüzde 7-8, Türkiye'de yüzde 10 olduğuna işaret etti. Demirel dayatmasıH Baştarafı 1. Sayfada n, TBMM'nin gûvenilirtiği ve saygmlığı bakımmdan bflyük önem taşunaktadır. 5 Nisan gûnü yapılacak ikinci tur oylamalarda imza sahibi sayın mÛletvekilleri berhalde bunun bilinci ile davra- nacaklardır" dedi. Ecevit, deği- şiklik önerisinin kabul edilmesi için önlem alacaklannı belirterek "Koalisyon ortağı partflerin ge- nel başkanlan olarak bizler de bu konuda kendi parnlerimizde her tedbai ahnayı görev biliyoruz1 " di- ye konuştu. İlk tur değerlendirmesi Hükümet ortaklan zirvesinde, öncelıkle anayasa değişiklikleri- nin ilk turu ile ilgili değerlendir- meler yapıldı. Liderler, zirveden önce hazırladıklan dosyalarla hangi partiden ne kadar fire ve- rilmiş olacağına ılişkın matema- tiksel hesaplamalaryaptı. ANAP lideri Yılmaz, ilk tur oylamadan sonra yaptığı açıklamalar doğrul- tusunda öneride imzası olan mil- letvekili ve fire sayısını anımsa- tarak bu rakamın, kendi partisi- nin milletvekili sayısını aştığını kaydetti. Bahçeli, partilerinin sa- dece 7 fire verdiğini yinelerken Başbakan Ecevit, imza vermeyen 2 milletvekili dışında fire olma- dığını söyledi. ilk tur oylamanın değerlendirilmesinin ardından, ikinci tur oylama konusuna ge- çildi. Ecevit, anayasa değişikliği ile ilgili oylamanın sadece cum- hurbaşkanlığı görev süresine yö- nelik olmaktan çıktığını ve hükü- metin itiban, istikran ve uyumu- nun da göstergesi olacağını kay- detti. Toplantıda, hükümetin bu- güne kadarki çalışmalarında ser- gilediği uyum ve istikrann ko- runması için 3'lü paketin kabul edilmesi yönünde çaba harcan- ması liderler tarafından kabul edildi. Ecevit ve Bahçeli'nin öne- risi üzerine, koalisyon partileri- nin önlem alması kararlaştınldı. tkinci tura önlem Önlemler kapsamında iktidar partilerinin grup başkanvekille- rinin milletvekillerini uyarmala- n ve oylamanın hükümete etkile- ri konusunda dikkatlerini çekme- lerinin kararlaştınldığı öğrenildi. Grup başkanvekillerinin "hükü- metin tebükeve gprdiğini" belirte- rek retçi milletvekillerini ikna et- meye çalışacaklan kaydedildi. Buna göre grup başkanvekilleri, "değişikliğin kabul edilmemesi durumunda, hükümette uyum kalmayacağı ve istikrann bozula- cağı" yönünde milletvekillerini uyaracak ve bu doğrultuda oy kullanmalannı isteyecek. Oyla- ma sırasında milletvekillerinin kullanmadığı oy pullarını grup başkanvekillerine vermesi yön- teminin kullanılabileceği bildiril- di. Ancak milletvekillerinin da- ha önceki oylamalardan kalan pullan grup başkanvekillerine verebilecekleri ya da boş oy kul- lanabilecekleri, bu nedenle pul toplama yönteminin kesin bir de- netim yolu olmayacağı vurgulan- dı. Milletvekillerinin göstererek oy kullanması ve grup başkanve- killerinin de oy kullanma süreci- ni yakından izlemesi yöntemi de gündeme geldi. Siyasi kulislerde, liderler zir- vesinin ardından ilk tur oylama- nın sonuçlanna göre değişen bir şey olmadığı dile getirildi. Kulislerde, koalisyon ortakla- nnın " Demirere karşı ayıp olma- masr ve hükümetin itibarının kurtanlması için elden gelenin yapıldığı görüntüsünün verilmek istendiği, 5 Nisan sonrası için partilerin şimdiden hazırlıklara başladığı savunuldu. Bazı ANAP'lı bakanlar da açıklamada yer verilen "tedbir ahnması" ifadesinin anayasal suç olduğunu savundular. Bakanlar, bu yöntemin milletvekillerinin hür iradesine engel olduğunu di- le getirdiler. ANAP lideri Yılmaz da, kurmaylanna yaptığı ilk de- ğerlendirmede, "birsorunolma- dığmT aktardı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bülent u l * 4/i Z ketidMemnunivetiııillkeEdinenFınnaOdülü''nü Ipragaz aku. LPG sektöründen ilkdefa birfirraaıunlayık görüldüğû ödül, Çankaya Köşkü'nde dü- zenlenen törenle Cumhurbaşkanı SüJeyman Demirel taranndan fîrma yetkililerine teslim edildi. tp- ragaz'ın, tüketicinin can ve mal güvenliği konusunda LPG tüplerinin kuDanımı ile eğitim çabşma- lan ve ücretsiz damşma hattı tesis etmesi nedeniyle tüketici ödüiûne layık görüldüğû betirtildi. Ön- ceki yıl tüketici odakh 100'e yakm eğitim toplanösı düzenleyen firma, 1995 yümdan hibaren Ücret- siz Tüketici Danışma Merkezi'ni hizmete sunmuştu. Akarcah ise "göstererek oy kul- lanma ya da pul toplanması" yön- temininin TBMM'ye yakışmaya- cağını söyledi. MHP: '5+5' olmazsa a d ^ çıkannz Zirve sonrasında Bahçeli, par- tisinin başkanlık divanını topladı. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, baştan be- ri cumhurbaşkanlığı seçimiyle hükümet konusunun ayn tutul- ması gerektiğini savunduklannı belirterek zirveden çıkan sonu- cun da bu yönde olduğunu söy- ledi. Yahnici, ikinci tur oylamasının olası sonuçlannı oylamadan son- ra görüşmeyi uygun gördükleri- ni bildirdi. 4 Pullu demokraâ olur mu?' Yahnici, kırmızı pul uygulama- sı yapılacağı iddialanyla ilgili bir soru üzerine, "Pulhı demokrasi olur mu?" dedi. MHP kurmayla- n, anayasa değişikliğinin geçme- mesi durumunda MHP'nin aday çıkaracağını, bu adayın üzerinde daha kolay uzlaşma sağlanabile- ceğini kaydettiler. Kurmaylar, "MHP bu konuda ilk önce DSP fle görüşür. Meclis'teki bir isim üze- rinde uzlaşma sağlanamazsa dı- şandan birisi üzerinde de uziaş- maya gidilebilir" dediler. MHPli Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz, "Sayuı Cumhurbaşkanı, secilse de secilmese de kıyamet kopmaz" derken parlamentodan çok sayıda cumhurbaşkanının çı- kabileceğini, bu nedenle "Demi- rel'in gitmesi de kalması da buh- ran yaratmayacak" diye düşüne- rek karar verilmesi gerektiğini bildirdi. Cumhurbaşkanlığı'ndan açıklama Öte yandan Cumhurbaşkanlığı Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamada, 2 Nisan 2000 tarihli gazetemizde "Cumhurbaşkanı devreye girdi, Çankaya'da millet- vekilleriyle görüşüyor. Demirel kulis yapıyor" manşeti ile yayım- lanan haberin gerçekle bir ilgisi- nin bulunmadığı belirtildi. Açıklamada. "Sayuı Cumhur-j başkanımız. daha loceiugjinler,-' de kendisine vaki randevu talep- lerini karşdamış ve miUetvekUle- rinin seçim bölgeleri ile ilgilitalep- lerini dinlemişlerdir. Bunun, ku- lisle uzaktan yakından bir alaka- sı yoktur" denildi. 100 yeiıi 6 evet'çi araniyorANKARA (Cumhurrjet Büro- su) - Anayasa değişikliği paketi- nin yann yapılacak 2. tur oylama- sında, önerinin referandumsuz kabul edilebihnesi için 100'ü aş- kın milletvekilinin karar değiş- tirmesi gerekiyor. Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirel'in kaderini, "mfllervekillerinin 1. turdaki ira- delerine sahip çıkıp çıkmayaca- ğı" beürleyecek. Anayasa değişikliğinin ilk tur oylamalannda hiçbir madde, ka- bul için gerekli olan 330 oya ula- şamamıştı. tkinci oylamada refe- randumsuz kabul için gerekli olan 367 rakamına ulaşılması da kolay görünmüyor. ikinci tur so- nunda önerinin tümünün oylan- masında 367 rakamına ulaşılma- sı gerekiyor. Hükümet ortaklan- nın referandum riski görmeleri durumunda, ilk oylamalardan sonra paketi geri çekmeleri bek- leniyor. 1. tur oylamada "5+5" önerisinin yer aldığı 101. madde değişikliğinde, kabul oylannın 253'te kaldığı göz önüne alınırsa 2. turda kabul için zorunlu olan 330 rakamına ulaşılması için "evet" oylannın ilk tura göre 77 artması gerekiyor. Referandum- suz kabul için zorunlu olan 367 rakamına ulaşılması için ise 114 oy daha gerekiyor. Birinci turda, paketin maddelerine geçilmesi için verilen 303 oy rakamı dikka- te alınırsa da paketin referan- dumsuz geçmesi için 64 yeni ka- bul oyu daha gerekiyor. Pakete desteİc veren 4 parti yönetiminin referandumsuz değişikliğin ger- çekleştirilmesi için 100'ü aşkın yeni oya gereksinimi bulunuyor. Bu durumda ANAP, MHP, DYP ve DSP'deki fırelerin azal- tılmasının yeterli olmayabilece- ği; paketin geçirilmesinde ısrarlı olunması durumunda FP'den bir grup milletvekilinin katkısının sağlanmasınm da zorunlu olduğu vurgulandı. " / Mesut Yılmaz ^fire hesabıyla 9 gitli AYŞE SAYIN ANKARA-Anayasa değişikliği oylamala- nnın 1. turunda hükümet ortaklan taranndan "grubuna sahip olamamak ve en fazla fireyi vermekle" suçlanan ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnaz. dünkü zirveye cebindeki "fi- re hesabıyla" gitti. ANAP Başkanlık Diva- ru' nda da en fazla fireyi "hükümet krizinden yarar uman DYP'nin venöği" görüşü benim- senirken, DYP-DSP-MHP firesinin 120'yı bulduğu hesabı yapıldı. Yılmaz, Cumhur- başkanı Süleyman Demirel'e 7+3 önerisini götürdüğünde buna olumlu baktığını da vur- gulayarak, dün bir gazetede yer alan "Cum- hurbaşkanuıın görev süresini uzatmak şık ol- maz. Ben seçimsiz hiçbir siyasi makama gel- medim, bundan sonra da gelmem" sözlerini B i l g i s a y a r y a z ı l ı m d e v i n e b ü y ü k d a r b e 'Microsoft anti-tekel yasalannı ihlal etti' WASH[NGTON (AA) - Dünya- nın en büyük şirketi, Amerikan bilgisayar yazılım devi Microsoft hakkındaki suçlamalan karara bağlayan yargıç Thomas Penfıeid Jackson, şirketin anti-tekel yasala- nnı ihlal ettiğini bildirdi. Yargıç Jackson, yazıh açıklama- sında, Microsoft'un bilgisayar ya- zılım alamnda haksız rekabet uy- guladığı, tekel oluşturduğu, rakip şirketlere ve tüketiciye zarar ver- diği yolundaki görüşe destek ver- di. Yargıç Jackson'un, geçen yıl sonlannda benzer yönde aldığı ilk karann ardından şikâyetçi konu- mundaki ABD federal hükümeti ile 19 eyaletin temsilcileri ve Mic- rosoft yetkilileri arasmda hakem aracıhğıyla uzlaşma görüşmeleri başlatılrnıştı. Ancak bu uzlaşma görüşmeleri haftasonunda hiçbir sonuca bağlanamadan sona erince Yargıç Jackson, Microsoft aley- hindeki karan açıkladı. Bu karann ardından Micro- soft'un cezalandınlması aşaması- na gelinirken, bu cezalandırma iş- lemininhangi çerçevede gerçekle- şeceği henüz bilinmiyor. Uzman- lar, seçenekler arasında Micro- soft'un birkaç parçaya bölünmesı veya bilgisayar yazılımı alanında rekabeti artıncı ve Microsoft'u za- yıflatıcı önlemler alınmasının bu- lunabileceğini belirtiyorlar. Microsoft'un, yargıcın karannı temyize götürmesine kesingözüy- le bakılırken, davanın her durum- da aylarca, hatta bir yüdan fazla sürebileceği belirtiliyor. Microsoft hakkındaki en önem- li suçlama, dünyadaki bilgisayar- lann yüzde 90'ınca kullanılan Windows sisteminin işletiminden kaynaklanıyor. Microsoft'un, Windows işleticisi olarak geliştir- diği Explorer'ı yaymak için geliş- tirdiği rakip işletim sistemi Nets- cape'i, haksız rekabet yoluyla pi- yasadan yok etmeye çalıştığı ifa- de ediliyor. Gözlemciler, aylardır süren uzlaşma görüşmelerinde Microsoft'un geri adım atmadığı- nı ve tekel oluşturduğu iddiasını kabul etmediğini kaydettiler. Microsoft hakkında alınan ka- rar, bütün Amerikan televizyon kanallannda flaş olarak aynı anda verildi. Borsanın fazla etkilenme- mesi amacıyla karann, New York borsasının kapandığı saatte açık- lanmasına karşm, korkulan etki gerçekleşti. Nasdaq birleşik en- deksi, Microsoft'un hisse senetle- rinin olağanüstü değer kayberme- si yüzünden tarihtn en büyük dü- şüşlerinden birini yaşadı. yalanladı.Başkanlık Divanı'nda, "Eğeristik- rarsıztıktan medet umanlara nrsat verilmek isteniyorsa, buyursunlar hükümeti bozsun- lar" görüşü dile getirildi. Yılmaz, zirve öncesinde partisinin Başkan- lık Divanı'm topladı. Yılmaz toplantıda, De- mirel'in, 7+3 önerisi götürdüğünde olumlu bakmasına karşın, dün Sabah gazetesinde y- er alan bir yazıda "Seçimsiz hiçbir makama gelmedim, bundan sonra da gehnem" dediği yönün- deki sözlerin doğru olma- dığını ifade etti. Demi- rel'in, başlangıçta bu for- mülü kabul ettiğini, "An- cak hükümet protokolüne konulması şıkohnaz" dedi- ğini kaydeden Yılmaz, Ge- nel Başkan Yardımcısı A- hat Andican'a da bu konu- da açıklama yaptırtarak Demirel'i yalanladı. Top- lantıda, Genel Başkan Da- nışmanı Adil Aşmm'ın, anayasa değişikliği oyla- masının 1. turundaki firele- re ilişkin "özet rapor"u da değerlendirildi. Yılmaz'ın zirveye götürdüğü raporda- ki hesaba göre 101. madde değişikliğine FP, DYP ve ANAP'tan hiç oy gehnese bile DSP ve MHP'nin fire- sinin 11 olduğu belirtilir- ken, FP'den 22 kabul oyu verildiği varsayıldığında ise 5 bağımsız ile FP'den 20 milletvekilinin kabul oyu kullanması durumunda firenin 36'ya çıktığına işa- ret edildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada labalık ülkesi Özbekistan. Bu ülkeyle ilişkilerimiz neredeyse olabilecek en alt düzeye inmiş durum- da. 14 Mart günü Özbekistan'ın Sırderya kentin- de bir dava vardı. Ibrahim Karadayı, Mustafa Elibal ve Namık Subaşı adlı üç Türk, Fethullah Gülen'in vaaz kasetlerini dağıttıklan, Nur dersleri verdikleri gerekçesiyle yargılandı. 5 yıl ile 3 yıl ara- sında değişen hapis cezalanna çarptırıldı. Benzer olayı Türkiye'de düşünün. Yakın dost ka- bul ettiğimiz bir ülkenin üç yurttaşının Türkiye'de- ki sistem aleyhine çalışma yaptıklarının ortaya çık- ması ve bu kişilerin suçlarının sabit bulunması ha- linde ne olur? 2- Mart ayının üçüncü haftasındaTaşkent'ten bir haber daha geldi: Türkiye'nin Taşkent Eğitim Müşavirliği kapatıldı! 1990'lann başında Orta Asya cumhuriyetlerin- den on bin öğrencinin Türkiye'de yükseköğrenim görmesi için program yapıldı. En yüksek rakam yi- ne Özbekistan'dandı. Ancak Özbekistan yönetimi, laiklik karşıtı gruplann özel propaganda hedefi ol- duğunu düşündüğü öğrencilerini 90'ların ikinci ya- nsından itibaren geri çekmeye başladı. 1997 yılın- da 1.298 öğrencisini, 1999'da da 397 öğrencisini çekti. Şu anda Türkiye'de sadece 195 Özbek öğ- renci var. Taşkent Eğitim Müşavirliğimizin kapatılmasıyla, bu ülkeyle eğitim bağlanmız da büyük ölçüde za- yıflamış oldu. 3- Özbekistan'da 9 Ocak 2000'de seçimler ya- pıldı. Kerimov oylann yüzde 91.9'unu alarak ye- niden seçildi. Bu kadar yüksek oran doğal olarak seçimlerin demokratikliğini tartışmalı hale getiriyor. Özbekistan muhalefet lideri Muhammed Salih mart ortasında AB ülkelerini ziyaret etti. Hollanda Parlamentosu'nda konuşan Salih, yasaklı partile- rin açılmasını istedi, seçime ilişkin eleştirilerini di- le getirdi. Böyle bir durumda Türkiye'ye düşen, Özbekis- tan'ı fırsat buldukça eleştirmek değil, adım adım demokrasiyi örmesini sağlamak. Ancak Türki- ye'deki radikal Islamcı gruplann etkinliği, hem Öz- bekistan'ı Türkiye'ye karşı soğutuyor hem de Tür- kiye'nin devlet olarak harcadığı çabaları silikleşti- riyor. 4- Türkmenistan enerji kaynakları bakımmdan dünya çapında öneme sahip. Rusya'nın yeni Dev- let Başkanı Putin söz verdiği gibi ilk yurtdışı gezi- sini bugünlerde Türkmenistan'a yapıyor. Amacı enerji işinde geri dönülmez bağlantılar yapmak. Türkmen Kızı türküsünü bıraktık, on yıldır Türk- men gazını söylüyoruz. Ama ortada hiçbir somut adım yok. Devlet büyükleri anlaşma umuduyla bu ülkeye gidiyor, kafayı çekip geliyor. 5- Kazakistan'ın enerji politikası ise net: "Japonya'dan Rusya'ya, Çin'den Iran'a sekiz seçeneğimiz var. Bunlardan biri de Türkiye'dir!" Sekizde bir, hiç fena değil! An-Tika... 6- Azerbaycan'ın eski Devlet Başkanı Ebulfez Elçibey Ankara'da. Elçibey'le 1998yazında, Ba- kû'nün kenar semtlerindeki bir evde iki saate ya- kın sohbet etmiştim. Odasındaki duvarda iki halı vardı. Birine Mustafa Kemal'in portresi ötekine lierjtli deyimiyle "bütöv" yani "bütün Azerbay- ' can'ın" haritası işlenmişti. Elçibey kendisini Tür- kiye'nin yalnız bırakmasından yakınırken, Haydar Aliyev de kendisine karşı düzenlenen darbelerde Türkiye'den gelenlerin de yer almasından yakını- yor. Ne Isa'ya ne Musa'ya! 7- Samsun'daki Türk dünyası kurultayında KK- TC ile ilgili madde "Kuzey Kıbns Türk Toplumu" olarak geçirilmek istendi. Türkiye, KKTC'yi Türk kurultayında tanıtamayacaksa bunu nerede başa- racak? Salt bu tablo, Türk cumhuriyetleriyle kar- deşliği bile paylaşmakta güçlük çektiğimizi ortaya koymuyor mu? 8-1990'lann başında, çevremizin yeniden şekil- lenmesine paralel olarak Ekonomik Kültürel Eğitim ve Teknik Işbiriiği Başkanlığı (TİKA) kuruldu. Tl- KA'nın amacı başta Orta Asya olmak üzere Balkan- lar ve Kafkaslar'daki yeni cumhuriyetlerle işbirliği zeminini güçlendirmekti. Bu girişim Dışişleri politikamızın parçalı görünü- müne kurban gitti. Başlangıçta yapılan kimi proje- ler yanm yamalak yürüyor.lşlevi giderek zayıflayan bu kuruma şöyle bakmak abartma olmasa gerek: An-Tika! Durmuş: Hastanelerin bedava saülacağı iddialapı asılsız İstanbul Haber Servisi - Sağlık Bakanı Osman Durmuş, Koşuyolu Kalp Damar Cerrahisi Merkezi, Siyami Ersek Göğüs Kalp Damar Cerrahisi Merkezi ve Ankara Yüksek Ihtisas Hastanesi'nin satışı ile ilgili olarak buralann yok pahasına gideceği haberlerinin doğru olmadığını belirtti. Bakan Durmuş, "Ulusîararası üne sahip olan bu hastaneler ülke içinde tanınmıyor. Ben bu hastaneleri satarak, devlet hastanesi isminden kurtaracağım. Zenginlerin parasmı ülke içinde bırakacağız" diye konuştu. ANKARA 27.İCRA DAİRESİ'NDEN DosyaNo: 1999/8757 Kambiyo Senetleri (çek, poliçe, emre muharrer senet) üzerinden haciz yolu ile yapılacak takip taleplerinde Öde- me Emri: Alacakb: Isrnet Okur mirascılan Özlem Okur, L.Banu Okur vekilleri Av. Şükrü Salkaya, Av. Mehmet Bil- gin, Adakale Sk. 23/1 Kızılay-Ankara Borçlu: Ayşim Ko- ray, Farabi Sk. 49/6 Çankaya-Ankara Borç Miktan: 100.000.000.000 TL.nin aslı, icra giderleri, takip tarihinden itibaren %80 reeskont faizi, vekalet ücreti ile birlikte borç- ludan tahsili talebinden ibarettir. Scnet ve tarihi: 30/12/1997 vade tarihli 100.000.000.000 TL.lik senet. Borçlunun yukanda yazılı adresine çıkartılan tebligat bila tebliğ iade edilmiş olup zabıta marifetiyle yapılan araştır- mada borçlunun adresi tesbit edilemediğinden borçluya ödeme emrinin ilanen tebligine karar verilmiş olmakla; Yu- kanda yaalı borç ve masraflan işbu ödeme emrinin gaze- tede ilamndan itibaren yirmi dört gün içinde ödemeniz, ta- kibin dayanağı senet kambiyo senedi niteliğini haiz degilse on dokuz gün içerisinde mercie şikayet etmeniz, takip daya- nağı senet altındaki imza size ait değilse yine on dokuz gün içinde aynca ve açıkça bir dilekçe ile tetlok merciine bildir- meniz, aksi takdirde kambiyo senedindeki imzanın sizden sadır sayılacağı, imzanızı haksız yere inkâr ederseniz takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mah- kûm edileceğiniz, borçlu olmadığınız veya borcun itfa ve- ya imhal edildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı ve- ya yetki hakkuıda itirazınız varsa bunu sebepleriyle birlik- te on dokuz gün içinde tetkik merciine bir dilekçe ile bildi- rerek merciden itirazın kabulüne dair bir karar getirmediği- niz takdirde cebri icraya devam olunacağı, itiraz edilmedi- ği ve borç ödenmediği takdirde yirmi dört gün içinde IİK. 74'ncü maddeye göre mal beyanında bulunmanız, bulun- mazsanız hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın mal beyanında bulunursanız aynca hapisle cezalandınlacağınız ihtar olunur. 23/3/2000 Basın: 16327
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle