25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14-MART2000SAU CUMHURİYET SAYFA EKONOMI /ekonomio cumhuriyet.com.tr 13 Yoksuüuk sımn 475 mHyon Ora • ANKARA (ANKA)- Dört kişilik bir ailenin temel gereksinimlerini karşılayabilmesi için gereken aylık harcama miktaruu gösteren yoksulluk sının 475 milyon lirayı geçti. Türkiye Kamu- Sen'den yapılan açıklamaya göre, dört kişilik bir ailenin asgari harcama tutan şubat ayı sonunda 475 milyon 593 bin liraya yükseldi. Yoksulluk suıınnda geçen yılın şubat ayı sonundaki 270 milyon 141 bin liralık dûzeyine göre yüzde 76.5 oranında artış yaşandı. Dört kişilik bir ailenin gıda harcamalan 156.9 milyon liraya yükseldi. Japonya'da banka evlHiği • TOKYO(AA)- Japonya'da Asahi ve Tokai bankalan arasında kararlaştınlan birleşmeye, ülkenin önde gelen bankalanndan Sanwa Bank'uı da üçüncü ortak olarak katılacağı bildirildi. Sanwa'nın da katılmasıyla 31 Mart'ta tamamlanması beklenen birleşmeyle doğacak yeni gnıp, 971.6 milyar dolarlık toplam varlıklanyla Japonya'run ikinci büyük bankacılık grubunu oluşturacak. Japonya'run ve dünyamn en büyük bankacılık gnıbu ise Dai-Ichi Kangyo, Fuji Bank ve Japonya Sınai Bankalan'run birleşmesiyle ortaya çıkacak. AB'nin MF Başkan adayı • Ekonomi Servisi - Avrupa Bırlığı maliye bakanlan, Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanlığı'na, Avrupa adayı olarak Almanya'nın önerdıği Horst Köhler'in gösterilmesini kabul etti. Biıiiğin dönem başkanı Portekiz'in başbakanı Antonio Guterres, Köhler'in adaybğının oybirliğiyle kabul edildiğini söyledi. Guterres, "Almanya'nın adayını desteklemek konusunda Avrupalı maliye bakanlannın hepsi görüş birlığinde. Umanm bu karar, Avrupa dışındaki ülkelerin de onayını alır" dedi. OtomotJv ihracında umut • ANKARA (AA) - Otomotiv sektörü yıla iyi bir başlangıç yaparken firmalar, bu yıluı ilk 2 ayındaki ihracatlannı yüzde 211 oranında arttırdılar. Otomotiv Sanayii Derneği'nin verilerinden yapılan hesaplamalara göre, Türkiye'de toplam taşıt aracı ihracatı bu yılın ilk iki ayında 18 bin 452'ye ulaşu. Toplam taşıt aracı ihracan geçen yıhn aynı döneminde 5 bin 929 adet idi. Bu dönemde traktör ihracatı ise yüzde 49 oranında artarak, 1.628'e yükseldi. ANTBİRÜK'ten üreticiye müjde • ANTALYA(AA)- Antalya Pamuk ve Narenciye Tanm Sanş Kooperatifı Birliği (ANTBİRLİK) Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Alemdar, pamuk üreticisine kilogram başına 20 bin lira ek ürün bedeli ödeneceğini bildirdi. Alemdar, Sanayi ve Ticaret Bakanı Aİunet Kenan Tannkulu'nun daha önce TARİŞ tarafından pamuk üreticisine 20 bin lira ek ürün bedeli verileceğini bildirdiğini hatırlatarak, girişimler sonucu ANTBlRLtK tarafından da aynı oranda bölgede pamuk üreticilerine ürün bedeli ödeneceğini kaydetti. 5 bin liralıklar tariholuyor • ANKARA (AA)- Madeni 5 bin liralıklar 1 Şubat 2001 tarihinden itibaren tedavülden kaldınlacak. Hazine Müsteşarhğı'nın dünkü Resmi Gazete'de yayunlanan konuya ilişkin tebliğine göre, 5 bin liralık madeni paralar 1 Şubat 2001 tarihinden itibaren 1 yıl boyunca (1 Şubat 2OO2'ye kadar), yalnız Mal Sandıklan ile Merkez Bankası ve Ziraat Bankası şubelerinde kabul edilecek ve değiştirilecek. Türkiye 'yi daha önce imzaladığı anlaşmaları uygulaması yönünde sıkıştırıyor AB'dentanmdaödünbâskısıEkonomi Servisi - Avrupa Bir- liği'ne (AB) adaylık statüsünü geç de olsa alabilen Türkiye'de ta- nm üreticileri başta olmak üze- re geniş kitleleri zorlu bir süreç bekliyor. AB tarafi, daha önceki yıllarda yapılan görüşmelerde, et, süt, şeker, çay başta olmak üzere çeşitli tarunsal ve hayvan- sal ürünleri sıfir gümrükle ithal etmeyi öngören kararlara ımza- suu atan Türkiye'yi bu ödünleri uygulama yönünde sıkıştınyor. AB'de yüksek oranda sübvan- se edilen ürünleri ithal etme sö- zü veren, ancak kamuoyunun tep- kisi üzerine bunu yaşama gecir- meyen Türkiye'nin ödünleri uy- • AB, Türkiye'nin tanm ödünlerine ilişkin Konsey karanna uymadığma dikkat çekti. Yerli üreticinin korunması amacıyla AB'ye tanm ürünlerinde tanınan ödünlerin yerine getirilmemesinin, Türkiye'nin 2 milyar dolarlık ihracatını riske sokacağı belirtiliyor. gulamaması halinde AB tarafi, Türk ihracatını engellemeye ça- lışacak. Yerli üreticinin korun- ması amacıyla AB'ye tanm ürün- lerinde tanınan ödünlerin yerine getirilmemesinin, Türkiye'nin 2 milyar dolarbk ihracatını riske sokacağı belirtiliyor. Tanm anlaşması kapsamında verilen tarife kontenjanlannın kul- landırılmaması nedeniyle, AB, Türktanm ürünlerine yönelik tüm ödünlerini kaldmnaya hazırlanı- yor. Verilen bilgiye göre, 25 Şu- bat'ta Brüksel'de yapılan Gümrük Birliği Ortak Komite Toplantı- sı'nda, AB, Türkiye'nin tanm ödünlerine ilişkin Konsey karan- na uymadığına dikkat çekti. Et ve şeker kontenjanı Özellikle et ve şeker konusun- daki tarife kontenjanlannm an- laşmanın başından beri kullandı- nhnadığuu vurgulayan AB tara- fi, bu nedenle önceki yıllarda Tür- kiye menşeli salça ve karpuzda ta- rife kontenjanlanrun askıya alın- dığını anımsam. Toplantıda, üye ülkelerin artık kısmi yaptinmlardan tatmin ol- madığı belirtihrken, "Anlaşma- nın hir marifjpgni ^ygfil^mamak- la, tüm maddelerini uygulama- mak arasında fark olmadığT ge- rekçesi ile Türk tanm ürünleri Türkiye tanmda uyguianan yanhş politikalar nedeniyle bu alandaki ihracatçı fiike kiınliğini yjtirrii. thracatta imalat sanayii ürûnlerinin payı yüzde 90'a yüksenrken tanm ürûnlerinin payı yüzde 9'da kakn. Tanm iirünü ihraç edemiyoruz Hatalı politikalarla tanm ve hayvancdığı- nı bitiren Türkiye'nin tanmsal ticarette gü- cü kınldı. Tanm ürünü ihracatçısı kimliği- ni yitiren Türkiye'nin toplam ihracatında sektörün payı giderek düşüyor. 1991 yıluıda yüzde 78.6 olan Türkiye'nin yaptığı ihracatta imalat sanayii ürûnlerinin payı 1999 yüında yüzde 89.4'e kadar yük- seldi. 1991 yjında 10.7 milyar dolarlık sa- _ jjayı ürünü ihraç edebilen Türkiye, bu raka- rnı son iki yıkİa ihracatta yasanan tüm oturn- suzluklara rağmen 1999 yıhnda 23.8 milyar dolara yükseltti. Buna karsılık tanm ürün- leri ihracatının toplam ihracat içerisindeki payı aynı dönemler itibanyla yüzde 19'dan yüzde 9'a geriledi. thracat sanayi ürtinleriyle arüyor 1991 ydınagöre 1999 yılında Türkiye'nin toplam ihracatı 12 milyar 995 milyon dolar artarken imalat sanayii ürünleri ihracatında- ki artış 13 milyar 72 milyondolarolarak ger- çekleşn. Dolayısıyla, Türkiye'nin ihraca- tında son dokuz yılda yaşanan bir katlık ar- tışın tamamı sanayi ürünleri ihracaundaki ar- tıştan kaynaklandı. Tanm ürünü ıhracatımn ise payındaki azalmanın yanı sıra mıktann- da da azalma yaşandı. 1991 yıluıda 2.6 mil- yar dolarolan tanm ürünleri ihracatı, 2.3 mil- yar dolara kadar geriledi. 1990'h yıllann başmda ihracatın yüzde 47'sini oluşturan ara mallann payı 1999 yı- luıda 4 l'e inerken sermaye mallannın payı yüzde 2.5'ten yüzde 7'yeçıktı. Tüketimma- İı ihracatmm payı ise yüzde 51'den yüzde 52'ye çıkü. EGEBANK'CN TAŞERON ŞİRKEIİ YahyaDemireVin çakşanlan mağdur Ekonomi Servisi - Egebank, Yahya Murat Demireruı sahip olduğu ve bankanuı güvenlık, bakun, onarun gibi işlerini yürüten Eraservis adlı taşeron şirket ile bağlantısuoa son vennce işletmenin 300 kadar çahşanı zor durumda kaldı. Içinin boşaltılmasının ardından Tasarnıf Mevduatı Sigorta Fonu'na geçen Egebank'uı eski sahibi Yahya Murat Demirel'in çoğunluk hissesine sahip olduğu Eraservis. bankanın söz konusu hizmetleri REKA adlı bir başka şirkete devretmesi üzerine, çeşitli illerde görevini sürdüren 302 çalışanuu 'merkeze' tayin etti. Bunun üzerine 200 kadar çalışan konuyu görüşmek üzere şirketin lstanbul'daki merkezine gelmesine karşın muhatap bulamadılar. Bu şekilde istıfaya zorlandıklannı kaydeden Eraservis çahşanlan, şirketi mahkemeye vereceklerini belirttiler. Firma çahşanlan, 3 Mart'ta Egebank şubelerindeki Eraservis personeli 302 kişiye, "Şirket yönetiminin akhğı kararia tayinlerinin lstanbul'daki şirket merkezine çıkankttğT yönünde teblıgat ulaşnğını belirterek alınan karann özellikle lstanbul dışından gelenleri mağdur ettiğini ifade ettiler. Fatura çahşana Çalışanlar, Egebank şubelerine ulaşan teblıgatlann daha sonra noter kanalıyla APS ile evlere de postalandığını beürttiler. Diğer bankalann güvenlik, santral, bakun-onanm gibi işlerini kendi personeline yaptu-dığmı belirten çalışanlar, Eraservis'in büyük hissedannın Murat Demirel olduğunu, diğer hisselerin Egebank'ın elınde bulunduğunu kaydettileT. Firma ve Egebank arasmdaki hukuki anlaşmazlığın faturasuun kendilerine çıkanlmak istendiğini bildiren mağdurlar, şirket merkezinde konuşacak bir yetkili bulamadıklannı da vurguladılar. için verilen tüm ödünlerin kaldı- nhnası gerektiği görüşü dile ge- tirildi. Dış. Ticaret Müsteşarhğı (DTM) yetkililerinin verdiği bilgiye gö- re, AB, söz konusu ödünleri, ni- san ayma kadar kalduTnayı plan- Iıyor. Bu amaçla, Avrupa Konse- yi'nin, 1/98 sayılı "Türkiye'ye tanm ürünlerinde tercüui rejün uygulanmasmı" öngören karann askıya ahnması yönünde bir yö- netmelik çıkarması bekleniyor. Yönetmelikte de "Türkiye'nin anlaşmamn hükümlerine uyma- dığı" yönünde bir gerekçe ola- cağı tahmin ediliyor. AB'nin bu karannı sözlü ola- rak Türkiye'ye bildirdiği, DTM'nin de konu ve gelişmeler hakkında Tanm ve Köyişleri Ba- kanlığı'nı uyardığı belirtildi. AB'nin Türk tanm ürünlerine yö- nelik ödünlerin tamamını askıya alması halinde, Topluluğa yöne- lik yıllık ortalama 2 milyar dolar- lık ihracat riske girecek. Şimdi- ye kadar gümrüksüz giren Türk tanm ürünlerine, ortalama yüzde 15-20 vergi uygulanacak. Bu da ihracatta rekabet şansını azaltacak. Tercihli rejim uygulaması Türkiye ise 1 /98 sayılı "Türki- ye'ye tanm ürünlerinde tercihli rejim uygulanmasına" ılışkın Or- taklık Konseyi karan uyannca ve- rilen ödünlerin sadece bir bölümü- nü uygulayabildi. Bu ödünlerin uygulanmaması nedeniyle, AB, salçada 30 bin tonluk tarife kontenjanmı kaldır- mış ve yüzde 15 vergi uygulama- ya başlamışü. Aynca karpuzda- ki tarife kontenjanı da kaldınla- rak yüzde 9.2 vergi almmaya bas- landı. AB, yasağın sürmesi ne- deniyle, kornişon turşu, fuıdık ve tütünde de ödünleri kalduabile- ceğini açıklamıştı. Türkiye, yerli üreticinin olum- suz etkileneceği gerekçesiyle, 19 bin tonluk et ithalatına izin ver- miyor. 19 bin tonluk etin lstan- bul'un bir haftalık et tüketimine eşit, ithalat tutannm ise 20-30 milyon dolar düzeyinde olduğu- na dikkat çekiliyor. Damızlık hayvan ithalatmdaki yasak da geçen yıl eylül ayında, ışletmelere sadece kendi ihtiyaç- lan için ithal etmeleri sartıyla kal- dınlmıştı. am argosu 40 bin kişinin yaşamına mal oldu' GÜNSİAD, diğer ülkelerin yaptınmı deldiğini vurguladı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - Güneydoğu Sanayici ve lşa- damlan Derneği (GÜNSİAD) Ge- nel Başkanı Bedrettin Karaboğa, Bir- leşmis Milletler (BM) karan> la mîk'a uyguianan ambargonun Türkiye'de yanlış anlaşıldığmı veya anlatıldığı- m öne sürdü. Türkiye dışında Irak'a komşu olan tüm ülkelerin ambargo- yu deldiğini vurgulayan Karaboğa, "Dolayh da olsa, ambar- gonun sonucunda 40 bin- den fazla yurttasımız ya- şammı yirirmiştir'" dedi. Bedrettin Karaboğa, Bir- leşmiş Milletler'in onayı almarak belli bir kotayla Türkiye'nin Irak'la tica- ret yapmasına olanak ta- nmmasuu, bu kotanmyüz- de 30"luk bölümünün de GAP böl- gesine aynlmasını istedi. GÜNSİAD Başkanı Bedrettin Ka- raboğa, BM karanyla Irak'a uvgu- lanan ekonomik ambargoda "uısa- ni Temel Malzemeler" kavrammm Türkiye'de yanhş algılandığını ve uy- gulandığmı belirtti. Temel ihtiyaç malzemelerinin, Türkiye'de yahiız- ca un, pirinç, şeker, patates gibi gı- da maddeleri ile ilaç ve sağlık mal- zemelerinden oluştuğu şeklinde an- laşıldığını vurgulayan Karaboğa, çağdaş dünya insanımn temel ihti- yaçlarmın daha fazla olduğunu be- lirtti. Devam eden ambargo süre- since bu kavramm hep birinci ha- liyle algılanmaya çalışüdığuıa dik- kat çeken Karaboğa şöyle konuştu: "Habur Gümrük Kapts'ndan hem bölgenıizdehem de Irakta halkça yay- gmolarak kuflanılan 30senüik bir çift plastik ayakkabıyı ya da insanm eği- tim hakkmın en temel ihtiyacı olan kurşunkaiem,deftervevasfl^g5nder- mekistediğmizde,gümrük yeddlileri- • İhracatı yeni öğrenen ) bölge insanımn, petrol hariç 100 milyar dolan aşan Ortadoğu pazannı neredeyse tamamen kaybettiği vurgulandı. miz devkt politikalan nedeniyle mec- bur btrakanidıklarBdan'Insanhkiçin lüks olan bu mallan gönderemezsin, ambargoyu delmek istiyorsun' dedi- ler. likemizde bu uyguîamalar olur- ken Irak'a komşu d^er ülkeierde' ın- sani temel malzemeler' kavramı mar- kah arabalar, grvim, bcvaz eşya ve in- şaat malzemeleri olarak algılandL Bu ülketerözeffikkserbestbolgderinikul- tanarak bu mallan gönderirkenelbet- te ki hfibe etmedfler, karşıhğında ham petrol aklüar.- Ülke olarak ambargoyu en katı şe- kilde uygulayarak özellikle Güney- doğu Anadolu Bölgesi'nde tek başı- na bir faktör olmasa bile, başlıca et- kileyici faktör olarak 80-90 müyar do- larlık ekonomikkayba uğrandığmı ifa- de eden Bedrettin Karaboğa, "GAFin maKyetinin 2 kaündan çok zarar et- tik. Bu paralaıia 2. GAP tamamla- nabüirdL Daha önemHsi bölge insa- nnun ginşimdBk ruhu körekiL Irakia ve devamında diğer Ortadoğu ülke- leriyle dış tkareti ve özellikle ihraca- tı yeni öğrenen bölge insanı petrol hariç 100 müyar dola- n aşan Ortadoğu pazannı neredeyse tamamen kaybet- ti" dedi. Ambargo nedeniy- le en önemlı sonuç olarak dolayh da olsa 40 binden faz- la insanm yasamını yitirdiği- ni behrten Karaboğa, ambar- gonun en çok Irak halkmı et- kilediğini söyledi. Durumun her geçen gün Türkiye aleyhine geliştiğini behrten GÜNSÎ- AD Başkam Bedrettin Karaboğa, ba- zı önlemlerin almmasını isteyerek "•Daha fazla zarara uğramamakiçin BirkşmişMiDeaer'in onavı DeTürki- ye'yeydhkolarak betirlenecekbir ko- ta tahsis edikrek Irak'a insani temel malzemelerin gönderilmesi sağlan- malıdır. Ancak burada ambargo ne- deniyleTürldyeideençoketkitnen böl- ge oünası dikkate ahnarak Irak için verihniş kotanm en azyüzde 30'unun CAP bölgesine a>TÜması hakça ola- cakür" dedi. înternet'tegüvenlik önlemleri NEW YORK (AA) - Uluslararası bili- şim şebekesi Internet üzerinden yapılan alışverişlerde ve elektronik ticarette (e- ticaret) kredi kartlanna ilişkin bilgilerin, şifre kuıcılar (hacker'lar) tarafından ça- lmmasma karşı önlemler geliştiriliyor. Netscape ve Microsoft gibi birçok ya- zılım şirketi, programlanna, kredi kartı numaralannın elde edümesini zorlaştıncı unsurlar ekliyor. Uzmanlar, Internet üzerinden alış- verişlerde kredi kartlan bilgilerini gire- cek olan müşterilerin, tarayıcı pencere- sinin altmdaki kapalı kilit sembolü gibi güvenük işaretlerine bakmalannı öneri- yorlar. Güvenlik büyük ölçüde, Internet üze- rinden alışveriş hizmeti veren şirketlere bağlı bulunuyor. Uzmanlar, bilişim sis- temi güvenliği konusunda sürekli damş- manhk hizmeti ahnmasını, müşterilerin kredi kartı numaralarmı içeren dosyanın, tnternet'teki Web sitesine bağlı olmayan ayn bilgisayarlarda ya da yerlerde tutul- masmı tavsiye ediyorlar. Bu arada, Gelirler Genel Mü- dürlüğü, Türkiye'de de giderek yaygınlaşmaya başlayan sanal ahşverişi vergi yönünden yakuı ta- kibe aldı. Internet üzerinden tica- retin bütün dünyada gelişme kay- detmesi, bu işin daha da yayguılaşacağı- na kesin gözle bakıhnası, sanal alışveri- şin vergisel boyutunu da ön plana çıkar- dı. Gelirler Genel Müdürlüğü, bu konuy- la ilgili bir daire başkanmı görevlendire- rek Intemet'ten alışverişin vergilendiril- mesine ilişkin dünyadaki gelişmeleri de izlemeye aldı. 750mifyon dolariçin songürtler ANKARA (ANKA) - Dünya Banka- sı'nın Türkiye'ye kullandumayı planladı- ğı 750 milyon dolarlık ekonomik reform kredisinin ilk diliminin işlerlik kazanabil- mesi için, özellikle enerji başta olmak üze- re çeşitli alanlara yönelik düzenlemelerin bu aym sonuna kadar ta- mamlanması gerekiyor. Dün- ya Bankası Başkanı James Wolfensohn taraftndan 30 Mart'ta yapılacak yönetim kurulu toplantısına sunula- cak olan raporun taslak metninde, söz ko- nusu kredi için Türkiye'nin yapması ge- rekenler aynntüı olarak su^lanıyor. Gizli tutulan rapora göre, birinci aşama olarak öngörülen 30 Mart'a kadar yapıl- ması gereken düzenlemeler tamamlanırsa, kredinin 375 milyon dolarlık ilk dilimi 15 Nisan'dan itibaren işlerlik kazanacak. Kre- dinin kalan bölümünün işlerlik kazanma- sı için öngörülen ikinci aşama düzenle- melerin ise 2001 yıhnınbirinci çeyreğinin sonuna kadar tamamlanması gerekiyor. Mart sonuna kadar yapılması istenen dü- zenlemeler arasında enerji sektöründe özel sektörün de katıhmını sağlaya- cak yasal düzenleme ile Danış- tay Yasası değişikliklerinin ya- pılması öngörülüyor. Enerji sektöründe yapılan özelleştirmelere ilişkin olarak daha önce imzalanmış sözleşmelerin göz- den geçirilmesinin istenmesi, en kritık ko- nuyu oluşturuyor. Banka, diplomatik bir dille santrallarm özeUeştirihîiesi ve dağı- tun hatlamun işletme hakkı devrine iliş- kin sözleşmelenn'yeniden müzakere ediİ- mesi veya bunlar için yenkien ihaleye çıkıl- ması'nı tavsiye etmişti. tŞÇtNİN EVRENtNDEN ŞÜKRAN SONER Ekonominin Dinamosu Bayram tatıiıne girerken Özelleştirme Idaresi'nin son bombası, Türk ekonomisinin dinamosu sayılan Tüpraş'ın yüzde 15'inin daha satışını duyurmak ol- du. Ne stratejik önemi ne de dev kân, devletin aldı- ğı verginin beşte birine kaynaklık yapması Tüpraş'ın satışı için engel oluşturamadı. Petrol-lş'in rapoaına göre Türkiye'nin IMF koşul- lannı kabul ederek 3 yılda saglamaya çalıştığı 4 mil- yar dolara yakın kaynağı, Tüpraş yalnızca 1999 yılı vergi ve fon odemeleriyie devlete aktanyor. "KlTlerkamu bûtçesine kambur" sloganı ile baş- latılan özelleştirmelerin, aslında en kârlı işletmele- rin, değerlerinin altında peşkeş çekilmesi olduğunu sağır sultan bile duydu. "Hangi hakla, kimin malını kime satıyorsunuz" sorusunu yöneltecek, bu gidi- şe "dur" diyecek bir caydıncı güç ortaya çıkamıyor. POAŞ'ın satışında kapıdan içeri bile sokulmayan Türk-lş Genel Başkanı, aczin öfkesini satışın mağ- dur tarafi Petrol-lş'in şube başkanından, polisi kız- dırdığı gerekçesiyle tokatlayarak çıkanyor. Sendikal güç, daha önce bu köşede pek çok bo- yutu anlatılmış nedenlerle, siyasi iradenin elinde oyuncak, kolayca şantaj yapılacak, tuşa getirilmiş konumda, caydıncı bir güç olmaktan uzak kaldığı için de, Ecevft hükümeti (sağdan soldan milliyetçi(!) iktidar) kendinden öncekileri, Özal'ı, Çiller'i arata- cak bir hızla, pervasız en büyük, en kazançlı, en ol- mayacak Klrierin özelleştirilmelerini gerçekleştiri- yor. Ama ben bu yazıyı asıl dikkatinizden kaçtığını sandığım bir başka boyut için gündeme aldım. Tüp- raş'ın hisselerinin yüzde 15'inin daha satılmasın- dan elde edilecek gelirin nerelere kullanılacağına ilişkin Özelleştirme Idaresi Başkanı Nuri Bayar'ın 10 Mart tarihli açıklamasından alıntıyı size aktarmak istiyorum: "önce kendi bünyemizdeki şin\etler için kullanı- lacaktır. Ondan sonra, geçen yıllar içinde bazı özel- leştimre projelerinde, özellikle bankalann satışında bankalann borçlannı temizlemek için çıkardığımız kâğıtlar vardır..." Türkçesi, Nuri Bayar diyor ki.. "Biz özelleştirme kapsamına aldığımız KİTIeri yatınm yaptırmayarak, verimli çalıştırmayarak zarar ettiriyoruz. Şimdi eko- nominin dinamosu olan işletmenin satışından elde edeceğimiz gelirin bir kısmını bunlann açıklanna kullanacağız. Gerisini de.. Sümerbank ömeği gibi satarken borçlannı karşılıksız kâğıtlaha üstlendiği- rrnz işletmelerin bankalarda duran bu kâğıtlannın kar- şılığını doldurarak bu bankalara kaynak aktamıada kullanacağız." Bildiğiniz gibi zararlan sineye çekilerek, mal var- lıklannın değerlerinin çok altında özelleştirilen bu bankalar sonradan özel sektör tarafından içleri bo- şaltılarak batınldılar. Tekrar yeni zararlan ile biriikte kamulaştınldılar. Tüpraş'tan gelecek paranın bir kıs- mı da işte bu eski üstlenilmiş zarartannın kâğıtlan- nın karşılığına gidecek. Kamunun kaynaklan, bizim vergilerimiz ile aynı iş- letme üzerinden kaç kez, kaç vurgun vuruluyor? Yağmalamanın boyutlannın hesabının altından kal- kabilir misiniz? Bayram tatili üçlü paket pazarlığını öyle kritik bir noktada dondurdu ki, herkes bayram sonrasını çok merak ediyor. FP'nin 312'yi Ecevit ile pazarlığında hangi aşamaya vanlacak? Malum Ecevit'in dünkü açıklamalannda bile bir yandan "FP ile pazarlıkyap- maytz" cümtesi var. Biryandan da, "Ben öteden be- ri 1 yıllık bir cezaya mahkûm edilen bir politikacının ömür boyu siyasetten yasaklanmasını içime sindi- rememişimdir" diyor. FP'de zaten başından beri, Ku- tan'ın açıklamalan ile de, "hem Cumhurbaşkanı'nın yeniden seçilmesini pazarlık konusu yapmayacak- lannın, hem de partilerinin kapanması gibiyaşam- sal bir sorun varken cumhurbaşkanı seçimini dü- şûnemeyeceklerinin" altnı çizerek pazarlığın en ala- sını, en başanlı bir biçimde yürütüyorlar. Bize de bayram sonrası siyaset için, bayram bo- yunca papatya falı bakmak, "Demirel sıyırtacak mı? Üçlü paket ne kadan ile çıkacak" sorulanna ya- nrt aramak kalıyor. Bu arada Tüpraş'ın satış karan ile bir kalemde bir- kaç vurgunun pisliği birbirine kanşıyor, kamu mal- lannın birkaç aşamalı yağmalanması programı yü- rütülüyormuş. POAŞ'ın satışına, benzersatışlann Da- nıştay'dan dönen kararlanna rağmen hükümet ona- yı veriliyormuş. Danıştay 10. Dairesi, medya hol- dinglerinin aldığı enerji ihalelerini, 3984 sayılı yasa- nın açık ihlali olarak görüyormuş. Özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova, başta PO- AŞ, medya holdinglerinin girdiği ıhalelerde Danış- tay'ın iptal kararlannın göz önüne alınmayacağını ilan ediyormuş. "Biz hukuk, yargı karan tanımayız, bil- diğimizi okuruz..." diyormuş. Hükümetin, Meclistekj bütün partilerin, parla- mentonun belki de üçlü paketten, cumhurbaşkanı seçiminden daha büyük olan bu suçlan, ayıplan, med- ya tarafından beyni yıkanmış, yönlendirilmiş kamu- oyunun ilgisini bile çekmiyor. Söz konusu bu suç- lar ve ayıplarda medyanın çıkarlan ile siyasetçinin, iktidann, yeni dünya sömürü düzeni sahiplerinin, IMF'nin, dünya tekellerinin çıkarlan özdeşleşiyor. Eller ve cepler birbirlerine tümden kanşmış bir tablo ortaya çıkıyor... sukransoner@yahoo.com Otomotivde büyük ittifak Fiat, GM'yle ortaklık anlaşması imzaladı RDMA (AA) - Italyan Fiat grubu ile Amerikan General Motors (GM) şir- keti, Milano kentinde or- taklık anlaşması imzaladı. Fiat'ın onursal başkanı Gtanni Agneffinın 79. yaş- gününe denk gelen anlaş- mamn tam metninin yapı- lacak basın toplantısuıda açıklanacağı belirti- lirken basında yer alan bilgılerde, anlaşmayla GM'nin, Fiat Oto'nun yüzde 20'sine (yaklaşık 2.4 müyar dolar). Fiat'ın ise GM'nin yüzde 5'ine (yak- laşık 2.4 milyar dolar) sa- hip olacağı duyuruldu. Anlaşmayla Fiat'ın, Amerikan grubu General Motors'un en büyük hisse- dan durumuna geldığı bil- dirildi. Opel'in sahibi GM ile anlaşan Fiat'uı bu saye- de Opel ile ortak motor üretebileceği ileri sürülür- ken Fiat'uı borsadaki his- selerinin de değer kazana- cağı kaydedildi. Torino Belediye Başka- nı VâlennnoCastenanu "Fi- at, ülkemiz, Torino ve kü- reselleşnıeye meydan okumakiçinbüyük bir ftrsat'" dedi. 50 ülkede fa- aliyet gösteren GM'nin Avru- pa'da 17 üretim mer- kezi bulunuyor. Avrupa'da Opel, Vauxhall ve Saab'ı bünyesine katan GM, Ja- ponya'da Isuzu'nun yüz- de 40, Subaru'nun ise yüz- de 20 hissesine sahip du- rumda. GM'nin, satışlan 176 milyar dolan buluyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle