23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1OMART2000CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baykalifade venf • ANKARA (AA)-Eski CHP Genel Başkanı Deniz BaykaJ, hakkında seçim kanununa muhalefet ettiği iddiasıyla Erzin Cumhuriyet Başsavcılığı 'nca yüriitûJen soruşturma kapsamında, talımatla ifade verdi. Eskd ÇHP Ankara Milletvekili Önder Sav ile öğleden sonra Ankara Adliye Sarayı'na gelen BaykaJ, Basuı Savcısı Hamza Uçar'ın odasında yanm saat süreyle kaldı. CHP,Avnva Sosyalist Partisi üyesioMu • BRÜKSEL (AA) - Avrupa ûlkelennın sosyalist partilerini bir araya getiren Avrupa Sosyalist Partisi'nin liderler toplanüsuıa ilk defa AB adayı bır ülkenin partisi olarak kaülan CHP, "gözlemci" sıfatını bırakarak "ortak üye" oldu. Alman Savunma Bakanı RudolfSharping başkaniığında yapılan toplanöya katılan CHP Genel Başkanı Altan Öymen, oybirliği ile kabul edilen ortak üyelik sıfatıyla CHP'nin Avrupalı sosyalistler bünyesınde söz ve görüş bildirme hakkı elde ettığını belirttı. ürdünKralı üfcesine döndü • tstanbul Haber Servisi- Cumhurbaşkanı SüJeyman Demirerin resmı davetlisi oiarak Türkiye'ye iki günlük ziyarette bulunan Ürdün Krah Abdullah Bin El Hüseyin ile eşi Kraliçe Rania sinemaya gitti. Konuk kral ve kraliçe, başrolünü Arnold Schwarzenegger'm oynadığı ve Türkiye'de "Şeytanın Günü" (End of Days) adıyla gösterüen filmi, kendileri için özel oiarak aynlan salonda ızledı. Kral ve kraliçe, kraliyet ailesıne aıt özel bir uçakla dün sabah Tûrkiye'den aynldı. Cezaeylerinde açricgöraşler • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kurban Bayramı dolayısıyla cezaevlerinde açık görüş yaptınlacak. Açık görüş, Istanbul Kapab ve Ozel Tip cezaevlerinde 11- 12-13-14 Mart 2000 tahhlerinde yapılacak. Ankara, Izmır, Adana, Mersin, Bursa, Antalya, Gaziantep E Tipi ve Diyarbakır Kapalı cezaevlerinde ise açık görüş 12-13-14 Mart 2000 tarihlerinde gerçekleşecek. Terör suçu veya terör amacı ile ışlenılen suçlardan hükümlü ve tutuklu olanlardan İstanbui- Bayrampaşa, Üsküdar- Omraniye E Tipi ile Diyarbakır E Tipi ve ek tesislerinde bulunanlar 17- 18-19 Mart 2000 tarihlerinde 3 gün kapalı görüş yapabilecek. Mufta Hizbuttah operasyonu • MUŞ(AA)-Muş'ta Hizbullah'a yönelik oiarak sürdürülen operasyonlar çerçevesinde 11 kişi yakalandı. Gözaltına alınan sanıklar, sorgulannın ardından adli makamlara sevk edildi. Sanıklar, tutuklanarak Muş Kapalı Cezaevi'ne konuldu. Emniyet yetküileri, Hizbullah'a yönelik operasyonlann devam ettiğini, operasyonlar ;erçevesinde şu ana kadar 53 kişinin tuniklandığını selirttiler. 1üksekova çetesi • DİYARBAKIR Cmnhuriyet) - Hakkâri'nin r'üksekova ilçesinde ortaya :ıkanlan "Yüksekova Çetesi"yle ilgiü davaya, İün Diyarbakır 4 No'lu XîM'de devam edildi. »iahkeme heyeti, Kahraman îilgiç'in tutukluluk halının levamına, avukatların avunmalannı yapmalan ;in ek süre verilmesine ve uruşmamn ertelenmesine arar verdi. Gül'ün adaylığı FP'yi kanştırdı. Gül'e destek veren Annç ve Şener'in istifalan istendi Kııtaıı yönetimi sertleşiyorANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -FP 'de, genel başkan adayı olacağını açıklayan Kay- seri Milletvekili Abdullah Gfil'e destek ve- ren grup başkanvekıJleri Büleot Annç ve Abdüüatif Şener genel merkezin ıstifa bas- kısıyla karşılaştılar. FP Genel Başkanı Re- cai Kntan da bunu üstü kapalı bir şekilde dogrulayarak, "Grup başkanvekili arkadaş- lanmıza istifa etmeniz gerekmez mi sonısu soruhnuş olabüir. Onlar da orada buiunına- lannın. vekihMuklan genel başkana bir ta- vır niyeti taşunadığını söylemişler. Zannedi- yonım ki bu koouyu grup başkanvekflJeri- miz ckküyette düşüneceklerdir'' dedi. FP Grup Başkanvekili Annç, Kutan'ın açıklamasındaa sonra bır basın toplantısı duzenleyerek, seçımle geldiğinı ve seçimle görevden aynlacağını söyledi. FP içindeki muhaliflerin desteğini alarak FP'nin 14 Mayıs'ta yapılacak büyük kong- resinde genel başkanlık için adayhğını açık- layan Abdullah Gül, parti yönetimini kızdır- dı. FP Genel Merkezi, Gül ve ekibine yöne- lik tavnnı sertleştirdi. Bazı genel merkez yönetıcilerinın Gül'e destek veren grup baş- kanvekillen Annç ve Şener'e. "Sizgrupbaş- kanvekükri oiarak genel başkanı temsüedi- yorsunuz.OradabuhmmanızdoğrudeğüdT dıyerek ıstifa baskısı yaptıklan öğrenıldı. FP lideri Kutan, Abdullah Gül'ün arka- sında kamuoyu desteği olduğu yolundaki yorumlann anunsatüması üzerine, "FP'nin 0 kongreieri büyük oranda yapddı. Genel te- mayül ortaya çıknuşnr. Bu kamuoyu yolda- malanndandahasağhkh birsonuçverir. Or- tava çıkan tabJo detegenin desteğhıin benim üzerimde toplandığı yönünde. Kongreye gi- deceğiz,saçunızönûmüze düşecek,aktnı ka- ra mı belli oiacak" yanınnı verdi. Gül'ün kapatılan RP'nin lideri Necmettm Erba- kan'dan icazet almadığı yönündeki açıkla- masının anımsatılması üzerine de Kutan, Erbakan'ın siyaset dışında olduğunu anım- sattı. Kutan, "Ben adayhğımı açıklarten Er- bakandan icazetalmayıdüşûnmedim. Her- haMe Gül de düşünnıemiştir" dedi. FP Grup Başkanvekili Bülent Annç. Ku- tan'ın ıstifalanru ıstemediğini belırterek "Bizim basın toplannsında Sayın Gül'ün ya- nında yer atm&nuzuı yanhş anlamalara yol açabileceği konusımda genel başkan hassa- siyet gösternüşlerdir'' diye konuştu. 10 ay önce genel başkan adayı olduğunu açıkla- dığuıı anımsatan Annç, şunları söyledi: "10 aydan beri uyanamanuş insanlar bir akşam rihalannda böyle bir noktaya gel- mişlerse çokenteresandır. Bizbugöreve ata- maytageünedik.MDktvekiiarkadaşlanmı- zm oylanyla seçildik. Seçünk gekfik, seçiro- le gitmeyi de şeref bBuiz." FP Genel Sekreteri Turhan Alçeiikde dün düzenlediği basın toplanüsında Gül'e yö- nelik sert bir üslup kullandı. Alçelik, "FP parti içi demokraslnin en üst düze>de uygu- landığı bir partidir. Ama hiçbir zaman par- ti içidemokrasininhiyenu-şiye/arar verecek bir başıbozukluk obnadığını berkes biuneii- dir" dıye konuştu. Çiller: SSfire önemlideğüANKARA (ANKA) - DYP Genel Başkanı Tan- $u ÇiHer, partisınin hükü- metin verdiği 5 artı 5 tek- lifi konusunda milletve- killerinin gereğini yapa- rak imzalayacaklannı, burada olabilecek 3-5 fi- renin ise önemh ohnadı- ğını vurguladı. Çiller, parti genel mer- kezınde düzenlediği ba- sın toplantısında gazete- cilerin konuya ilişkin so- rulannı yanıtladı. Birga- zetecinin hükümetin 5 ar- tı 5'le ilgili anayasa degi- şikliği teklifıne partisin- den 10 milletvekihnin irnza venneyeceği yö- nünde söylentiler dolaştı- gını anımsatması üzeri- ne, DYP'nin bu konuda son derece sağlam, açık ve şeffaf bir çizgi izledi- gini kaydetti. Kendi 5 artı 5 teklifle- riyle hükümetin bu yön- deki tekliflerinin birleşti- rihnesine bugün nza gös- terdiklerinı açıklayan Çil- ler, hükümetin 5 artı 5 de- ğişıkJığı ile birlikte millet- vekillerinin özlük haklan ve parti kapatılmalannı zdrlaşhran düzerilerrieleri gündeme getirmesini de eleştirerek bunlann şık ol- madığını yineledı. Çiller, «DYP ne yapa- cak" sorusunu yönelterek 101 'inci maddeyi destek- leyecekleri, diğerlerine de 'hayır' demediklerini be- lirterek tücayıcı ohnaya- caklannı vurguladı. Çil- ler, bunu Cumhurbaşkan- hğı konusunun gündem- den çıkması için yapacak- lannı kaydetti. Çiller, 5 artı 5 teklifıne ilişkin ımza konusunda ise DYP'nin bu yöndeki teklifine milletvekilleri- nin ımza attıklanna atıf- ta bulunarak "Samjnü- yetle ifade ettiğim şey, be- nim irnzamı atan arka- daşbnm bu imzanın ge- reğini yapacaklardır. Çûnkü bizim bir ayak oyununıuz yok" diyerek hükümetin bu yöndeki teküfıni imzalayacaklan mesajını verdi. Çiller, konuya ilişkin değerlendirmelerine hü- kümet ortaklanndan ANAP'ı isim vermeden eleştirerek sürdürdü. "Ye- ter kih ükümet kajıadınm bazı partileri bu meseleyi stratejik bir o>un haline getirmesinler" çagnsında bahman Çiller, geçrmşte kriz aVcılığı ile başbakan- hk koltuğunu alanlar ol- duğunu ileri sürdü. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART Cevdet Selvi, rakı piyasasının yabancı ve yerli tekellere verilmek istendiğini vurguladı 'TekePdeid oyun gîzleııiyor'ANKARA (Cumhnrivet Büro- su) - CHP Genel Başkan Yardım- cısı Cevdet Seht trüyonlarca lrra- hk rakı pazannın yabancı tekelle- re sunulmak istendiğine dıkkat çekti. Hükümetin tekellere yönelik özel yasa hazırlığında olduğunu kaydeden Selvi. "TekeJ'deki OJTI- oun kamuoyundan gbdenerek bir gece operasyonu ile Mecfcte yasa- laşması söz konusudur" dedi. Selvi, İspirto ve İspırtolu Içkiler lnhisan Yasası'ndaki değişıkhkle ilgili hükümet tasansının Bütçe Plan Komisyonu'ndan sessizce ge- çirildiğini bildirdi. Yıllık 70 mil>on litre rakı paza- nnın yerli ve yabancı tekellenn "inhisanna'' tesüm edilme proje- sinin yasalaşma aşamasına geldı- ğini kaydeden Selvi şu görüşü di- le getırdi: "Bûtçe Plan Komisyo- nu'ndangeçenhükümettasanst te- kettere devir koşuHanoı da öngör- mekte ve bunu güvencelere bagb- maktadır. Özei sektörün rakı sek- törüne girebilmesi için yüda en az 1 mihon Btre rakı üretmesi enteg- retesisesahipolması. birmilyonBt- reKküretim. sadşveithatatyapma- a koşulian getiriimekte w tekefle- refiv-atbcfirkme serbestisi tanm- Selvi. operasyonla yıllarca ülke ekonomisine katkıda bulunan çok önemli birkurulusun tasfiye edile- ceğini, küçük ve orta girişimcüe- rin önünun kesileceğini, rekabetin ortadan kalkacağını. kaliteyi ve is- tihdamı olumsuz etkileyeceğini bildirdi. Selvi, "İçki ıthalaünı da tütûnde oldnğu gâi hızla arrüra- cakor. Üye otanak için sırav^ girdi- ğnnizAB'nin hiçbirüDcesindeböy- le sunriar sözkonusu değOdir. Dev- Kadın tutuklu ve hükümlüler erkekler bölumüne geçti Ümraniye CezoevVnde soyım gerginli0 Istanbul Haber Senisi - Bayrampaşa Özel Tip Cezae\ i'nde yapılan aramada, çok sayıda suç un- suru ele geçirilirken Ümraniye Cezaevi'nde erkek- ler bölumüne geçen kadın tutuklu ve hükümlük- rin kendi bölümlerine geçmemesi nedeniyle sa- yım gerginliği yaşandı. Önceki gün Bayrampaşa Özel Tip Cezaevi'flin, A, B, C, D, E, F, G, H, t, K, L ve M koguşlannda saat 10.30'dan ttibaren geneî arama yapıldı. Ara- maiarsonucu, l adet cep telefonu, 1 'i el yapımı 2 batarya, 1 adetadaptör,29 adet delici ve kesici alet, 9 adet örgütsel içerikli doküman, 7 deste oyun kâ- ğıdı ele geçirildi. Ümraniye E Tipi Kapalı Cezaevi'nde kalan ve sayılan tespit edilenıeyen bir grup kadın tutuklu ve hükümlü, önceki gün öğle saatlerinde erkekler bö- lumüne geçti. Bu kadmlann tüm uyanlara rağmen kendi bölümlerine geçmemeleri nedeniyle akşam sayımı sağlıklı bir şekilde alınamadı. Bazı gardi- yanlar terör suçianndan dolayı tutuklu ve hüküm- lübuiunan kadın ve erkekler arasında bu tür geçiş- lerin surekli yaşandığını ileri sürdü. ktin görevi yuksek üretim mikta- n befiıieyerek özd tekel yaratmak değil, halkm sağhğuu düşünerek denetim işievini yerine getirmek- ar"dedi. Tekel'in 1999yılındasadecera- kıdan 18S trilyon lıra hasılat elde ettiğini anımsatan Selvi, kamuku- ruluşlanm yaşatma kampanyası- nın bu kurumda da yıllarca sürdü- rüldüğunü kaydetti. Selvi, Te- kel'in dağıtun ve pazarlama işini ANAP'nı kendi yandaşlanna ver- dığinı savunarak şöyle dedi: "YapUanaksakfcklarveeksiklik- ler Tekd'in yıpratıhnasını da hız- bndırmtştır. Her \arhğı ve kayna- ğı eklen çıkarmavi hedefleyenier, yönetme becerisıni özeUUde önce vçradp sonrasatarak, yağmaiaya- rak, peşkeş çekerek bir iş japülda- rtm sanmaktadniar. Bu gdtşmele- ri kamuoyunun dikkatme sunar- ken tüm milletvekillerine de tarihi sonımluhıklannı haürlaünz," IRMIKIAYDEV ENGİN aenginCa doruk.nettr Adını yazamıyorurn, çünkü iz- nini almadım. Siz dilediğiniz bir ad koyun. Deyin ki: Erdinç! Hayır, başlığa bakıp "terörv si- yasal mücadele yöntemi oiarak benimsemiş" cesur ama bilinci stğ, bilgisi daha dasığ bir delikan- lıdan söz edeceğimi sanmayın. Erdinç birağabey. Ne olduğu- nu anımsamadığım bir işte ol- dukça düşük bir ücretle çaiışjyor. Erkek kardeşi epey önce -galiba- Alibeyköy Karakolu'nun tarandı- ğı saidınnın sanığı oiarak yaka- landı ve yargılanıyor. Tutukluyar- gılanıyor. Çok yıldır tutuklu. Ozel timci katillerin, uyuşturucu ka- çakçılarıyla, Susurtuk çetesiyle kucak kucağa, iç içe, suç suça yasamış kamu göreviilerinin tu- tuksuz yargılandığı bir Türki- ye'de, kanıtlanmamış, öteki sa- nıklann çoğu serbest bırakılmış bir davanın tutuklusu. Eğer sal- dınyfa ilgisi olmadığı anfaşılır da beraat ederse, yattığı uzun yıllar ve ister istemez yok olmuş gele- cegi ile "yitirilmiş" bir genç yurt- taş oiarak aramıza kanşacak. Ama konumuz "terör sanığı" kardeş değil. Terör sanığının ağabeyi, Erdinç. Yıllardır bıkmıyor. Bir yandan Gazi Mahallesi'nden Bir Delikanlı... suçsuz olduğuna kesinlikle inan- dığı kardeşınin Devlet Güvenlik Mahkemesi'ndeki duruşmalannı izliyor, dava dosyası ile, avukat- larfa ilgileniyor. Biryandan da suçu kardeşinin ve arkadaşlannın üstüne yıkmak için işkence yaptıklan iddiasıyla haklannda kamu davası açılan polislerin duruşmalannın izini sü- rüyor. Polister hakkında kamu dava- sı açıldı. Yani CumhuriyetSavcı- lığı, işkence iddialannı "ciddi" bularak dava açtı. Bildik işken- ce davalanndan biri işte. Dava yürümüyor. Polisler duruşmala- ra kat/lmıyor. Katıkjıklannda ek- sik katılıyor. Duruşmanın yürü- memesi, hukukun yol almaması için bütün bildik hileler art arda ekleniyor. Gelmeyen nüfus kay- dı hakkında bilmem nereye yazı yazılması; bulunamayan tanık hakkında müzekkere çıkarılma- sı; adli tabiplik raporuna itirazlar üzerine bir bilirkişi oluşturulma- sı... Durmadan ertelenen, birkaç aylık aralaria gitgide çürutülen bir dava Hiçbir özelliği yok. Aydın'da, Istanbul'da, Izmir'de, Diyarba- kır'da, Manisa'da sürüp giden onlarca işkence davasından bi- ri. Erdinç bıkmıyor. Hukuk bilgisi yok denecek kadar az. Gene de mahkemeye aydınlann, medya- nın ilgi göstermesi, kendi deyi- miyle "medyanın davaya sahip çıkması" ile bir sonuca vanlabi- leceğini düşünüyor. Bıkmıyor. Işkenceci polislerin yargılan- dığı davanın duruşma gününe birkaç hafta kala, kollan sıvıyor ve adını duyduğu, demokratik duyarlığa, hukuku savunma ka- rarlılığına sahip olduğuna inandı- ğı gazetecilerin, aydınlann kapı- sını çalıyor. Çarptığı umursamazlık duvar- iarı onu yıldırmıyor; inadını kırmı- yor "llerici" sanatçılan, aydınlan, gazetecileri inatla, ısrarla anyor. Duruşma günü mahkemeye gel- meterini sağlamak için çırpınıyor. Mart ayının -galiba- 22'sinde bir duruşma daha var. Erdinç se- sine yansıyan çelebiliğiyle tele- fonlann başında bugünlerde. Mahkeme kurulunu, "aydınlar, gazet&ciler bu davaya sahip çı- kıyor" duygusu ile etkilemeyi, dosyayı daha titiz incelemeleri- ni, işkence suçunun cezasız kal- maması için duyarlı davranma- lannı sağiamaya çabalıyor. Sesinde belli belirsiz bir kınk- lıkla anlattı. Ünlü bir sinema oyuncusuna telefon etmiş. Du- ruşma günü Istanbul adliyesin- de bulunmasını rica etmiş. Aldı- ğı yanrt yüreğini burmuş: - O kadar çok arayan var; o kadarçok böyle istekte bulunan var ki hangi birine yetişeceğimi bilemiyorum kardeşim. Hem benim de işlerim var, dedi bana Aydın ağabey. Hem işkenceye karşı çıkıp hem böyle demek oluyor mu sence? Ne diyeceğim Erdinç'e? Oluyor mu böyle? Bunu Erdinç'e anlatmak zor. Çok zor. Ama "oluyor böyle". Gazetecilerin randevu defter- leri, oglunun, kansının, kızının, gelininin, kocasının, damadının uğradığı hakstzlığı kamuoyuna duyurmak; hapishanedeki oğlu- nun yok edilmesinin önüne geç- mek, işkence yapan polislerin cezasız kalmamasını sağlamak için çırpınan yüzterce ve yüzler- ce (evet yüzlerce ve yüzlerce) ki- şinin adı ile dolu. Yorgun yüzle- riyte gazetelere geliyor, aydınla- n anyor, Baro'nun kapısını çalı- yor, sanatçılara ulaşmaya çaba- Ifyorlar. Yüzlerce, yüzlerce, yüzlerce... Gazeteci her gün bunlan yaz- sa, yılı doldurur, öteki yıllara sar- kar. Aydın, hukukçu, sanatçı, böy- lesi başvurulara karşı duyarlı davranıp davalan izlemeye kalk- sa, yatağı yorganı DGM bahçe- sine, adliye koridorlannaserme- si gerekecek. Erdinç bu korkunç ormanda- ki ağaçlardan biri. Kardeşinin hakkını korumak, kardeşine iş- kence yapan vahşetin cezasız kaJmaması için çabalamak onun uğraşı. Gel gör ki Türkiye Erdinç'lerle dolu. Erdinçler yorgun, gazeteciler yorgun, sanatçılar yorgun, ay- dınlar yorgun... POIİTtKA GÜNLÜĞÜ HÎKMET ÇETtNKAYA Mavinin Sessîzliği Pınlpınl birgüneş... Akdeniz'in mavisi sessiz bir bekieyişin içinde gi- bi... Magosa'da ilkbahann çığlığını duyumsuyor in- san; Gime'de heyecanın... Doğu Akdeniz Üniversitesi ye TÜYAP işbiriiğiyle düzenlenen "Doğu Akdeniz Üniversitesi Kitap Fu- an" beklenenin ötesinde bir ilgı görüyor... Imza günleri, tartışmalı açıkoturumlar... TÜYAP'tan Bülent Ünal ye Deniz Kavukçuoğ- lu hoşnut; Rektör Prof. Dr. Özay Oral da... Üniversrte/i gençler yazarlarla buluşuyor, onlaria tanışıyor, güncel siyasi konulan tartışıyor... Bir köşede Şûkran Kurdakul, Demirtaş Cey- hun, Alpay Kabacalı, Can Yayınlan'nda Kürşat Kıbnslı bir genç kız Kürşat Başar'ı gösteriyor: "Bak kitaplannı okuyorduk, şimdi sahicisiyle kar- şı karşıyayız..." Can Yayınlan sahibi Erdal Öz hoşnut!.. Bir başka köşede Remzı Kitabevi'nde Ayşe Ku- lin, Bilgi Yayınlan'nda Muzaffer Izgü... Her iki yazar da ilgi odağı... Ünıversiteli gençlerle konuşuyoruz... Sık sık sorulan şu: "Hizbullah operasyonunun sonu nereye vara- cak?" Gençler, Tûrkiye'den Doğu Akdeniz Üniversite- si'ne okumak için gelmişler? Bazı gazetelerde ken- dilerine yönelik eleştiriden şıkâyetçiler... Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti 'nde 20 bin üniver- şiteli genç okuyor. Bu sayının 13 bini Doğu Akdeniz Üniversitesi'nde bulunuyor. 20 bin üniversitelı öğrencinin büyük bolümü Tür- kiye'den ve diğer ülkelerden gelmiş, bu nedenle KKTC ekonomisinin destek kaynağını oluşturmuş. Kitap fuannda Cumhuriyet standı dolup taşıyor... öğrencilerCumhuriyet'le ilgili şikâyetlerinı akta- nyor "Kıbns'a gelen gazetenin baskısı çok kötû, bunu düzeltmek o kadar zor mu?" Haklı tepkilen karşısında bir yönetici oiarak nasjl yanrt vereceğim? Diyorum ki: "Biraz daha bekleyin, birkaç ay sonrapınlpınl bk gazeteniz oiacak!" '< Bir genç sözümü kesiyor "Abi, üç yıl önce geldiğinde de aynı sey/e/7 söy- lemiştin..." Bu kez yanrt veremiyorum... > • • • Deniz Kavukçuoğlu, Ataol Behramoğlu, eski KKTC Kültür Bakanı Ismail Bozkurt ve ben 'Laik- lik ve Irtica' konulu panelde konuşuyoruz... Salon tıklım tıklım dolu... Gençler konuşmacılan ilgiyle izliyor... Akşam, Bayrak Radyo Televizyonu'nda Reşat Akar'ın 'Son Durum' programında aynı ekip -De- niz Kavukçuoğlu'nun dışında- yine aynı konuyu tar- tışıyoruz... Bu sırada Nakşibendi Şeyhi Nâzım Kıbnsi'nin görüntüleri ekrana geliyor... Almanya'da yaşayan bir işçi ailesinin bebeği göz kanserine yakalanıyor... Almanya'daki doktorlar bebeği kurtarmak için ha- rekete geçiyor: "Gözdeki tümörün hemen alınması gerekir." Nakşibendi tarikatının müridi olan aile, doktona- ra "Hayır olmaz, buna ancak şeyhimiz karar verir" deyip ekliyor "Biz Lefkoşa'ya gidip dunımu kendisine aktara- cağtz, olunınu alacağız.'.." Aile bebekleriyle birlikte Kuzey Kıbns'a geliyor; Al- man televizyonlan olayı duyup haber yapryor, BRT de aynı konuyu gündeme getinyor... BRT muhabiri, Şeyh Nâzım Kıbnsi'ye gidip soru- yor "Bu olay doğru mu?" Nâzım Kıbnsi, yeşil giysiler içinde... Bu bir dini kıyafet değil!.. Başında yeşil bir sank, üzerinde yeşil bir cüppe! Birden sinirtenip muhabire bağınp çağınyor, ardın- dan sakinleşiyor... "Aile çocuklarıyla birlikte bana geldiler. Çocuk ameliyat edilirse kör olur..." Breh! BrehL Breh!.. Şeyh Nâzım sanki bir tip doktoru!.. ••• Pınl pınl birgüneş... Otelin havuzunda yüzen turistler... Akdenizin mavisi biraz hüzün veriyor insana... ilkbahann çığlığı yaşamın dokusunu oluşturuyor... Cumhuriyet Kitap Kulübü'nde bizim Üstün Ak- men ve Derya Ayyıldız hallerinden hoşnut... Çünkü kitap satışlan çok iyü... Ataol Behramoğlu ile Haluk Çetin'in 'şiir dinleti- si' büyük ilgi görüyor... Gençler mutlu!.. Magosa'dan Girne'ye doğru yola çıkıyoruz... Kuzey Kıbns iztenimlerini yann da sürdüreceğim... hikmet.cetinkaya{« cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 GÖZLERİN POYRflZ CumrMirryef k ı ı a p I a r ı HikmelÇetttıya Gazeteci-Yazar Hıkmet Çetınkaya'nın içindeki fırtınalı e\rende gehştırdıgı. duygu denızınde damıttıgı yazılan. Bir solukta okunacak, kımı zaman bır nisan yagmuru altında, bazan povraz >elinin soğuk savurganlığında ya da karanlık bir gecenin yalnızlığında yenıden okunacak, yer yer okunacak bır kitap bu kitap y Cumhurtygt Çağ Pazarlama A.Ş. Turkocağı Cad. No'39/41 kitap kuldbü Ç ğ Ş ğ (34i34)Cağalo§)u-lstanbul Tei: (212)514 01 96
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle