25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
T ŞUBAT 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Xep teiefonu vurgununa duyarlı oC • ANKARA (ANKA)- CHP MYK üyesi Algan Hacaloğlu koordinatörlüğûnde oluşturulan Ekonomi rVfasası'nm değerlendirmesinde hûkümet, cep telefonlan vurgununa karşı tüketıcilerin yaptığı telefon kapatma eylemine karşı duyarlı olmaya çağnldı. Telsim ve Turkcell'in Türkıye'de cep teiefonu lisansını 500'er bin dolar ödeyerek 400 bin abonelik hat toplamı koşulu ile aldıklan anımsatılan değerlendirmede, bugün toplam hat sayısının 8.5 milyonu aştığı vurgulandı. Bu iki şirketin, çok kârlı olan bu alanda tekel rantlanndan yararlandıklan halde, hükûmetın bu firmalardan ek para tahsıl edemediği dile getirilen değerlendirmede. "Cep telefonunu hıç kullanmayan aboneler dahi ocak ayında, yaklaşık 10 milyon lira vergi, harç ve haksız olarak tahsil edilmekte olan sabit ücret bedeli ödemek zorunda kalmışlardır" denildi. Istanbul'da her 5 kişiye 1 araç • İSTANBUL (ANKA) - Istanbul Emniyet Müdürlüğü verilerinden edinilen bilgilere göre sürekli büyüme ve gelişme gösteren Fstanbul'da araç sayısı da hızla artıyor. Türkiye genelindeki motorlu araç sayısının dörtte birinin Istanbul'da yer aldığını ortaya koyan verilere göre Türkiye genelinde 8 kişiye 1 araç düşerken, bu oran tstanbul'da 5 kişiye kadar iniyor. Halen Istanbul'da 2 milyon 64 bin 008 araç kayıt tescilli durumda bulunuyor. Ermenistan'daki Çernobil tipi nükleer santral Türkiye için afet riski taşıyor TAEK lriikiimeti uyardı• Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından hükümete iletilen raporda, Ermenistan'da kurulu olan nükleer reaktörün Türkiye'ye 16 kilometre uzaklıkta bulunduğuna dikkat çekilerek, Kars ve Iğdır'da yaşayan 200 bin kişinin büyük bir tehdit altında olduğu belirtildi. ğı tehlikelere karşı önlem alın- makta gecikildiğıne dikkat çekil- dı. Türkiye Atom Enerjisi Kuru- mu (TAEK), Türkiye'nin Erme- nistan'daki "Çernobütipi" nükle- EBRUTOKTAR ANKARA - Türkiye. Akku- yu'da nükleer santral kurmaya hazırlanırken; komşu ülkelerdeki eski nükleer santrallann yarattı- er reaktörden kaynaklanabilecek teknolojik afet nski ile karşı kar- şıya olduğunu belirterek hükü- meti uyardı. Ermenıstan'da kuru- lu olan "Metsamor Nükleer Re- aktörü"nün Türkiye sınınndan yalnızca 16 kilometre uzaklıkta bulunduğuna dikkat çeken TA- EK, Kars ve Iğdır'da yaşayan 200 bin kişinin büyük bır tehdit altın- da olduğunu ortaya koydu. TA- EK, "sığınma, tahliye ve iyot tab- leti dağrtunT gıbı acil önlemler alınması gerektiğini bıldırdi. TAEK tarafından hazırlanan ve hükümete iletilen raporda, Türki- ye'ye yönelik en büyük tehlike- nın Ermenistan'daki "Çernobil ti- pi" nükleer reaktörden geleceği uyansında bulunuldu. Bulgaris- tan'daki Kozloduy Nükleer Sant- rah'nın Avrupa Bırliği (AB) de- netimine girdiği kaydedilen ra- porda, "Türkiye'ııin, Kozlodoy NükleerSantrab için acil koruyu- Kışlalı antsına konser ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Opera ve Balesi, bombalı saldın so- nucu yaşamını yıtıren ga- zetemız yazarlanndan Prof. Dr. AhmetTaner Kış- lalı anısına konser verdı Sanatseverlenn yoğun ilgı gösterdiği konserde, or- kestra, koro ve solistler çe- şitli eserlen seslendirdi. Bombalı saldın sonucu yaşamını yitiren yazanmız Kışlalı, Ankara Devlet Opera ve Balesi Salo- nu'nda gerçekleştirılen konserle anıldı. Konserden önce bir konuşma yapan Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Hasan Hüse- yin Akbulut, Kışlah'nın sanata özel bir yakınlığı olduğunu belirterek "Kültür eski bakanlan içinde etldn- likkrimizi en çok izlcyen kişi kışla- h'ydT dedi. Kışlah'nın Devlet Opera ve Ba- lesi'ne özel bir yaklaşımı olduğunu anımsatan Akbulut, "Kışlah, cum- huriyeteve Atatürkçü düşünceyeyö- nelik maksath, >ıkıcı. haksız, tutar- sız tüm düşünsel saldınlara karşı korkusuzca. ödünsüz bir görev an- layışı içinde, konferanslarnla, \azt- lanyla örnek bir savaşun verdi" de- Ankara Devlet Opera ve Balesi Salonu'nda gerçekkştirilen geceye katüun yüksekti. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) di. Kışlalı'nın yeni eserleri mutlaka ızledığıni, varsa eleştirilerinı büyük bir ıçtenlikle aktararak kendilerinı yüreklendirdiğini anlatan Akbulut, "Atatürkçü a\ dınlanma için var gü- cüyleçalışan Ahmet Taner Kışlaji'jı unutmayacağız, umıtturmayacağız'' dı>e konuştu. Gazetemız Ankara temsılcısı MustafaBalbay da, Kışlalı'yı "fah- ri Kültür BakanT diye anarken sa- natla ilgıli konulan hem yazılanna konu ettığini hem de haber olarak işlenmesmi istediğini anlattı. Yurtdışında bulunan Kültür Ba- kanı tstemihan Talay da anma kon- serine bır mesaj gönderdi. Ankara- lı sanatseverler. Kışlah'nın okurla- n ve öğrencıleri Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde gerçekleştıri- len konsere yoğun ilgı gösterdı. Konseri, Devlet Bakanı Mehroet Ali trtemçelik eski Devlet Bakanı Hik- met LÎuğbav, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş. ANAP Iz- mir Milletvekıli Işın Çelebi, eski Anayasa Mahkemesı Başkanı, ADD Genel Başkanı YektaGüngör Özden ve Ankara DGM Cumhun- yet Savcısı Nuh Mete Yüksel izledi. Şef Naci Ozgüç'ün yönettıği kon- ser, Devlet Opera ve Balesi Orkest- rası'nca Verdi'nin "La Forza Del Destino" operasının "Uvertür"ü ile başladı. Ardından Giardano'nun "Andrea Chenier". Verdı'nin "Macbeth", Massenet'in "VVert- her", Cilea'nın "L'Ariesiana", Ver- dı'nın "Nabucco". Mascagnı'nın "Cavalleria Rusticana", Donizet- ti'nin "Lucia Di Lammermoor", Verdi'nin "D Trovatore", Ada'nın "Mavi Nokta", Verdi'nin "Don Carlos" ve "Rigoletto" operalann- dan aryalar ve koro bölümleri su- nuldu. Konser, Saygun'un "Yunus Em- re" oratoryosundan bir bölüm ve Onuncu Yıl Marşı ile sona erdi. Onuncu Yıl Marşı, koro ve solistler Ervira Faü'hova, Ferda Yetişer,Ömer Yılmaz, Ayhan Uştuk, Gökhan Ak- yüz ve Tuncay Kurtoğlu tarafından seslenrtirilHi j _ _ Tüm Emeklilik Endişeleriniz Emekliye Ayrılıyor!.. YES Koçbank Yüzyılın Emeklilik Sistemi Genç, yaşlı herkes Türkiye'de ilk kez benzersiz bir emeklilik olanağına kavuşuyor. YES Koçbank: Yüzyılın Emeklilik Sistemi. YES Koçbank, alışılmışın dışında avantajlarla özel bir emeklilik olanağı sunuyor. ."' - '• -^. * YES Koçbank, 21. yüzyılın yaşam standartlarına yakışan, sağlam ve kazançlı bir gelecek garantisi... Emeklilik günleriniz için kurduğunuz tüm hayalleri gerçekleştirmenin yolu. YES Koçbank programına katılarak, istediğiniz zaman ve istediğiniz kazanç koşullarıyla kolayca, güvenle emekli olun. Koç Allianz Hayat YES KOÇBANK Y ü z y ı l ı n E m e k l i l i k s i s t e m i Yüzytlın Emeklilik Sistemi, ömür boyu sürecek şu avantajları sunuyor: • Sürekli ırtan n u ı ; ya da toplu pın: Başkalan gün sayarken, sız kendı ıstedığtntz yaştan ıbbaren, sürekli artan bır maaşa kavujuyorsunuz . S6ı hakkı siıde: Yatınmtmzın vadesını. manımum (ımrtın afonda olmamak üzere her ay ödeyecegınız mtktan, aiacağımz düzenlı maaş veya ıkramıye türiennı, TL ya da dcVız terahlennızı dıledıgınız gıbı sız belırlıyonunuz Üstelık aylık ödemetennızı de vergı matrahınızdan düşebılıyorsunuz • Sevdiklerinizl de siz «nckll edin: Dilersenız ajfenızın ve yaktnlannızm da bu programa katlmasını saglayarak. henûz çalışmaya bıle baskmadan onlan • emekli" edebılırsınız • Allianz deneyimi: YES Kofbank sıstemının ulustararası dev partnen Allianz. yüz yılı aşkın deneyımıyle global 61çekte mılyonlann katıldığı emekfılık programlannın uygulayıcısıdır Türkiye nın yanı sıra ABD, Almanya, Italya ve Japonya gıbı toplam 52 ülkede Allianz adı, u gelecek gûvencesı" anlamına gelıyor • YES Koffaank AvantaJ Pıketi: YES Koçbank Yüzyılın Emeklilik Sistemi ne katldıgınızda. Koçbank'ın çeşıtlı özel avantajlanndan yaraHantyorsunuz Aynca Koç Allianz Hayat sıze btr Özd Saglık Pakeb sunuyor . Koç Allianz Hayat Özel S*glık Pakatl: • özel mdınmlt sağlık stgortası • Ûcretsız aal yardım ve ambuUns servisı, • Sağlık sorunlartnda yurtdijt danıfma hatb, • Sağlık kurumlarında ındırımh fıyatlar . Jeffaflık: Yatınmınızın nasjl bOyûdügûnü, hangı portffiyde değerlendınldığinı süreklı ızleyebtllyoreunuz Siz de hemen en yakın Kofbank şubesindekl YES Kofbank yetkitlslne ugrayın ya da 444 0 555 numaralı Fonobank servisinı arayın, YES Koçbank hakkında aynntıfı bilgi edlnln. İstediğiniz gibl emekli olun, istedi|lnlz gibl yasayml www.kocbank.coin tr cu önlemler almasına gerek yok- tur. Bulgaristan hükümeti, bu re- aktörler için AB'nin denetimi al- tına girmiştir. Bu amaç doğruhu- sunda son 9 yıl içinde bu reaktör- ler için yaklaşık 134 mirvDn dolar harcanmıştır'' denildi. Raporda, Ermenistan'dakı Nükleer Reaktörün ise Türkiye için büyük bir risk taşıdığı vurgu- landı. WWER-440/230 tipi, her birinin gücü 408 MWe olan ikı _ üniteye sahip reaktörün Erivan yakınlannda bulun- duğu kaydedilen raporda, şu uyanlarda bulunuldu: • Reaktörün iki ünitesi- nin çalışması, 1988yılında yaşanan depremden sonra, taşıdığı risklerden dolayı Sovyetler Birliği tarafından durdurulmuştur. Ancak, daha sonra Ermenistan'da yaşanan enerji darboğazı nedeniyle reaktörler yeni- den işletmeye alınmıştır. • Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın yeni gü- venlik kriterlerine göre Türkiye, Metsamor reaktö- rüne yaklaşık 16 kilometre uzaklıkta olduğu için sığın- ma, tahliye ve ıyot tabletı dağıtımı gibi acil önlemle- ri almak zorundadır. • Metsamor Nükleer Re- aktörü'nden kaynaklanabi- lecek tehlikeye karşı TAEK tarafından atmosferik dağı- lım modellemesi, doz-risk hesaplanna ılişkin bilgısa- yar kodlan ile reaktörün ye- ri ve teknik özellikleri, böl- genin coğrafik özelliklen de dikkate alınarak, bir ka- za durumunda alınabılecek önlemlere yönelik çalışma- lar yapılmıştır. • Bu durumda Kars ve Iğdır illeri acil koruyucu önlemlerin alınması gere- ken bır konumdadır. Bu bölgede yaşayan 200 bin ki- şilik nüfus için risk değer- lendirmesi çahşmalan se- naryo dahilinde yapıhnıştır. EMO 'Nükleer lobiler baskı yapıyor 9 AHMETŞEFİK TRABZON - Trab- zon'da düzenlenen "Nük- leer Enerji ve Nükleer Santrallar" konulu panel- de; kaynak olmamasından değil, ülkenin elindeki ola- naklann iyi kullanılama- masından dolayı enerjide bır sorun yaşandığı öne sü- riildü. Enerji bürokrasisi- nin gûnübirlik çözümlere yöneldiği ve Türkiye'nin olanaklannı çok kötü kul- landığı iddia edildi; nükle- er enerjiye gereksinme duymadan ülkenin kay- naklan ile enerji sorunu- nun çözûlebileceği vurgu- landı. Nükleer lobilerin bütün baskılanna, Türki- ye'yi karanlıkta gösteren bütün oyunlara ve aldat- macalara karşın nükleer santrallann kurulamayaca- ğı ileri sürüldü. Enerji Yapı Yol-Sen Trabzon Şubesi tarafından düzenlenen ve Sami Koç'un yönettiği panele, Enerji Yapı Yol-Sen Genel Başkanı Cengiz Faydak, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Genel Baş- kanı An" Yiğit ve Greenpe- ace Doğu Akdeniz Sorum- lusu Melda Keskin konuş- macı olarak katıldı. EMO Genel Başkanı Ali Yiğit, 1970'lerde nükleer santral yapımcılan tarafın- dan yapılan hesaplamalara göre 2000'de dünyada 4 bin nükleer santral olması- nın planlandığmı, ancak bu santrallann olumsuzlukla- nnın ortaya çıkmasından sonra bunun sadece yüzde 10'unun gerçekleştiğini anımsattı. Greenpeace Doğu Ak- deniz sorumlusu Meida Keskin de nükleer kirlıliğe dikkat çekti. Keskin, gerek petrolden kaynaklanan kü- resel ısınma ve gerekse nükleer atıklann küremizi büyük felaketlere götürdü- ğünü, msanlığın bu ortak paydada bütün gücünü bır- leştirerek mücadele erme- si gerektiğini savundu. AYDINLANMA EMRE KONGAR Teröristin Dünyası Hizbullah'ın cinayetlerinden çok, bu cınayetle- rin işleniş biçimi insanlan ürpertiyor. Neredeyse artık, işkencesiz cinayeti bile "nor- mal" kabul edeceğiz. "Sorgulama" adı altında yapılan işkenceler ka- muoyunu o kadar dehşete düşürdü, vahşetin bo- yutlan insanların ruh sağlıklannı o denli bozdu ki, artık kimse "normal sınıriar" içinde düşünemez oldu. • • • Insanlar, bu tür davranışları gösteren kişilerın hangi koşullarattındayetiştiklerini, hangi ideoloji- nin ya da hangi gücün onlara bu işkencelen yap- tırdığını, bu cinayetleri onlara kimlerin işlettiğini sorguluyor. Hiç kuşkusuz, "kurtancı ideolojilerin" tümü, özellikle de insanların kımlıklerıni beiırleyen din gi- bi, mezhep gibi, ırk gibı, millıyet gıbı mukaddes de- ğerlere dayalı olanlar, "bize benzemeyenlerin" yok edilmeleri için kullanılmaya çok uygundur. Tarih gerek din ve mezheplerin, gerekse ırk ve milliyetlerin bireysel ve kitlesel katliamlara defalar- ca gerekçe yapıldığının yadsınamaz tanığıdır. Âma bu gerçek, yani dinlerle mezheplerin, ırk- larla milliyetlerin bireysel ve kitlesel cınayetlere ge- rekçe olarak kullanılmış olmaları, bu kavramların günümüz insanının kimliğini belırlemede hâlâ çok etkin olarak işe yaradıklarını da unutturmamalıdır. Yani bugünkü mıde bulandırıcı işkencelen ve ci- nayetleri doğrudan dogruya ve sadece, kımlikleıl- gili din ya da ırk gıbı mukaddes değerlere bağla- mak olanaklı değıldir. Yani bunlardan daha fazlası gerekmektedir bu çılgınlığı açıklamak için. ••• Toplumun ya da insanlığın genel değerlerinden bütün sapmalar aslında bir başka kültüre, bir att kültüre uygun davranışlardır. Tüm insanlar aslında bir degerler sistemine, bir kültüre uygun tutum ve davranış gösterirler. Her din, her mezhep, her ırk, hermillet, hermes- lek, hatta kimi zaman her kent ve her aıle, bireye uyması için bir "kültür" aşılar. Esas olarak "eğıtımle" ve "aileden" gelen bu de- ğerler sistemi toplumun genel degerler sistemi ile her zaman uyum içinde olmayabilir. Örneğin, bütün "azınlıkkültürleri", toplumun tü- mü tarafından farklı algılanır: Siz onlann toplumdan sapan tutum ve davranış- lar içinde olduklarını sanırsınız, oysa onlar, kendi alt kültürierine uygun bir tutum ve davranış örün- tüsü içindedirler. Işte son günlerde herkesın mıdesını bulandıran Hizbullah terörünün arkasında da aynı "alt kültür" olgusu yatmaktadır. Bir alt kültürün üç önemli öğesi vardır Birinci öğe, bireyin kendisini üyesi sayacağı ve yüzyüze temasın sürdürüldüğü bir grubun vaıiı- ğıdır. Ikinci öğe, bu grubun tutariı bir degerler sis- temine, bir başka deyişle bir ideolojiye sahip ol- masıdır. ; Üçüncü öğe, bu alt kültürün bir yaptınm gücü- ne sahip olması, yani üyesını, tutum ve davranış^ lanndan dolayı ödüllendirme ve cezalandırma gücüne sahip bulunmasıdır. Bu üç koşul gerçekleşince, her birey, toplumun genelinden sapar gibi görünen ama aslında bır başka kültüre, bir alt kültüre uyum gösteren tutum ve davranışlar sergiler. Işte bu mekanizma, devlet adına ışkence ile ifa- de alan memuru da, Hizbullah adına işkence ile adam öldüren militanı da açıklar. Bu mekanizmayı anlamadan, terorizmi üreten alt kültürü çözümlemek, terorizmi üreten alt kültürü çözümlemeden de onunla başa çıkmak olanaklı değildir. Esas olan bu alt kültürü üreten ve besleyen kay- naklan teşhis etmek ve onlan kurutmaktır. Sanıyorum Tantan bu gerçeği yakaladığı için basından ve tüm toplumdan yardım istemiştir. Zehirli varillere hayır mitingi 'Türkiye atık çöplüğüdeğil9 • Zehirli varillerin bulunduğu Soğuksu Köyü'nde düzenlenen mitinge sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra Bergamalı çevre gönüllüleri de destek verdi. CENGİZ DEMtREL StNOP - Sinop'ta bır depoda muhafaza edılen zehirli varillerin ülke dı- şına çıkanlması için pro- testo mitingi düzenlendı. Deponun bulunduğu Soğuksu Köyü'nde, Si- nop ÇevTe Platformu ön- cülüğünde düzenlenen protesto mitingine, 22 si- vil toplum kuruluşu tem- silcileri, Bergamalı çevre gönüllüleri ve Greenpe- ace gönüllülerinin yanı sıra çevredeki 14 köyün muhtan ile yurttaşlar ka- tıldı. Köy meydanındaki mitingde konuşan Gre- enpeace Türkiye Temsil- cisi Tolga Temuge. Türk insanının artık çevre ko- nusunda daha duyarlı davrandığını belirterek "Dün Bergama nasıl ka- zandıysa, Akkuyu nasıl kazanacaksa, Soğuksu da öyle kazanacaktır. Lübnanhlar bile zehirli atıklan ülkedışuıa çıkar- dılar. Bunu biz de başara- cağH" dedı. Sinop Çevre Platfor- mu Dönem Başkanı Ha- liIÖzen de zehirh varille- rin ülke dışına çıkanlma- sı için 11 yıldan bu yana mücadele ettiklerinı be- lirterek "Türkiye, zehirli atık çöplüğü değildir. Bu variller ülke dışına çıka- nlana kadar mücadele- mize de\am edeceğiz" di- ye konuştu. Daha sonra köy meydanında topla- nan yaklaşık 2 bin kişi, köyden 2 kilometre uzaklıktaki deponun bu- lunduğu yere doğru yü- rü^şe geçti. Geniş gü- venlik önlemleri altında deponun önüne gelen^ protestocular, bir süre; daha slogan attıktan son-, ra dağıldılar. s Geçen hafta vali yar- dımcısı Mestan Kocbaş başkanlığında düzenle- nen bir toplantıda. ınşa edilmesi planlanan ana depo yapılana kadar° mevcut deponun onarıl-' ması kararlaştınlmıştı Varillerin bulunduğu' yerden kaldınlmasını is--- teyen kö> sakinleri ıse deponun altından geçen? su kanalının. çevre 14< köyün ihtıyacını karşıla- dığını belirterek zehirli \arillenn "acüen" başka yere naklini istıyor Karadenız sahillerine 1988 yılı agustos ayından itibaren vuran \e içinde kimyasal atık olduğu bıl- dırilen variller, halen Samsun. Ordu ve Si-" nop'ta muhafaza edıliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle