27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
/ % JSMT KESftTtSİZ IİZMET ' f MSMT/UMESEKmPTCSlM / / | SAATÜYHAKABULD A fc* SAAT KhM> aPARİS OLANAÖ Av f sjur mafıu ıdnp smşı Dıledığmız btabın adını. kredı kartınızın numarası ve son kullanma tanhı ıle bırlıkîe bıldınn, krtap eımızde olsun. \dımzı. soyadınızı ve lelefon Dumaranızı da büdırroe>ı ımuönayın Cye değılsenız, dılersenız üye de ohın ya da üyeüğınızı yenıleyın HER İSLEM BİR TELEFONLA:0212 514 01 96 Cumhuriye76. Y1L SAYI: 27151/ 250.000 TL (KDViçinde) KURUCUSU: Y U N U S NADİ (1924-1945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (1945-1991) umhuriyet Kitap Kulübü alonlannda ve Temsilciliklerinde (LJEDİBERG SpA -Italyı TesnleniKİe urtl.bruştır) T&tocagı Caddea No: 3*41 (34334) Cağaloğlu lsianbulTet(212)5UO1 96 Fate(212)514 01 96 7 ŞUBAT 2000 PAZARTESİ U M H U R I Y İVAN TURGENYEV i N K U U R H I M I BOZKIRDA BİR KRAL LEAR Rusçadan çevirenler: Oğuz Peltek - Erol Güney 19. yüzyıl Rus romanının en büyüklerinden biri olan İvan Sergeyeviç Turgenyev, zengin ve soylu bir toprak sahibi ailenin oğluydu.. Ama yazar olarak ilk büyük ününü, toprak sahiplerinin köylülere karşı acımasızca davranışlarını sergileyerek BOZKIRDA B!R KRAL LEAR kölelik düzenini eleştiren öyküteriyle (Avcının Anıları, 1852) kazandı. O günün Rusyası'ndaki liberal soylularla devrimci demokratlar arasındaki karşıtlık ve tartışmaları konu alan "Babalar ve Oğullar" (1862) adlı romanıysa, Turgenyev'in en ünlü ve önemli yapıtıdır. Rus toplumsal yaşamını konu alan "Rudin", "Soylu Yuvası", "Devrim Öncesi", "Duman" gibi başka romanlar da yazan Turgenyev'in son dönem yapıtlarında kendine özgü bir tür gizemli hava sezilmeye başlandığı gibi, ruhsal çözümlemelere de daha çok değer ve yer verdiği görülür. Bir Rus küçük toprak sahibinin portresini çizdiği "Bozkırda Bir Kral Lear" (1876) Turgenyev'in son dönem yapıtlarının en güzellerinden biri... Yarın Cumhuriyet'le birlikte... Rejim muhalifi Halkın Mücahitleri ülkenin birçok yerinde saldın düzenledi Iraıı kaynıyor Dur ve Düşün!.. BirdevletüiIMF'ninka- pısma düşmesi hoş bir şey degil. Hiçbir iilke çaresiz kalmadan IMF'ye başvur- maz,agırkoşullarabaglan- mayı göze alamaz. Bu, dünyanın bildjği bir gerçekL Bizde yeni bir şey oldu: IMF'nin Türkiye'yi yeni- den borçlandırmak için ile- ri sürdüğü koşuilan yerine getirmekgörevini üstlenen Koalisyon Hükümeti bu zorunluğu içerde kamu- oyuna reform gibi reklam ednek başansını gösterdi; medyanın bu alandaki il- ginç scferberliginin payı da dbette büyüktür. • Sczar'm hakkını Sezar'a vermek gerekirse, denebi- lir ki; iilke ekonomisini düştüğü çukurdan kurtar- mak için başka bir seçenek yoktu; IMF'den geçmek bir zorunluktu; ilcri sürii- len koşuilann çoğu buna- lımdan çıkmak yolunda phnmaa gereken önlemler- di Bir açıdan doğnıdur. tktidann yapısı kökten- d bir ekonomik reformu yürütecek nitelikte değildi; koalisyon ortaklığının eli kolu bağhydı; bu nedenle hükümet ilerde Türkiye'ye çok pahalıya patlayacak koşullann alüna imza atü. Bu işlemin "Küreselleş- me" bahanesine bağlan- masL, "reform" diyetanıül- ması siyasal bir aldatmaca- dır. IMF'nin ağır koşullan- nın varsıl ve yoksul kesim- ler arasında hakça payla- şümaması, hem halk kitte- lerine ağır yeni yükler vu- racak, hem de tüm siyasal yaşamını "hakça düzen" söylemine oturtmuş oian 57'nci hükümerin Başba- kaıu için açıklanamaz bir çetişld oluşturacakbr. • Her şeye karşın, Koalis- yon Hükümetinin hiç oi- mazsa IMF progranunı uygulamada başanya ulaş- ması beklenmelidir. Geniş halk yığınlannın özverisi pahasına da olsa enflasyonun düşmesi ülke- nin bir soluk almasına yol açacak, alabildiğine bozul- muş ekonomide iyileşme umutlan artacaktır. Ne var ki, enflasyon gös- tergeleri iyünserliğe şimdi- tikyolaçmıyor. Gerçi enflasyonun ni- sanla birlikte düşme eğili- mine girecefini sö> leyenler var; ancak bu gecikmeyle birlikte saptanan hedefle- re ulaşılma olanağı kalır mı?_ Bizim kaygımız şudur: Mecüstesol muhalefet kal- mamıştır. Parlamentodaki ana muhalefetin damannı oluş- turan ideoloji dinciliktir. 57'nci hükümetin başa- nsızlığı, muhalefeti güçlen- direcektir. Göstergeler erken iyim- serlige yer ounadığuu vur- guluyor; bu baJamdan olaybtn izlerken ve değer- lendirirken daha gerçekçi ounak gereğinin altuıı bir kez daha çiziyonız. Cumhuriyet Süleymani: Rejimden yardım aldık Iran'da önceki akşam meydana gelen patlamalann ve mollalann Kum kentindeki protesto gösterilerinin ardından başlayan gerginlik dün de tırmanarak sürdü. Halkın Mücahitleri örgütünün sözcüsü Ferid Süleymani, 1 kişinin ölümüne, 5 kişinin ise yaralanmasına sebep olan saldınlara rejimin adamlannın da yardım ettiğini öne sürdü. Süleymani "Yardım almasaydık eylemleri gerçekleştiremezdik" dedi. Tahran yöftetlmi eylemleri kınadı Iran Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Hamid Rıza Asefi dün yaptığı açıklamada, Tahran'da önceki gece meydana gelen ve Halkın Mücahitleri'nin üstlendiği terörist saldınlan "nefretle ve şiddetle kınadığını" bildirdi. Uluslararası . toplumun tavır göstermesini isteyen Asefi, "Savunmasız halka karşı kör teröre başvurulması, bu grubun çıkmaza girdiğini, halka karşı olduklannı ve terörist yapısım gösteriyor" dedi. • 11. Soyfoda MoDalar yürüdü ' kentinde mollalann protestosuna yol açan karikatürcü Nika- heng Kovser tutuklandı. Başkent Tahran'daki padamalarda bir kişi öldü. (Fotoğraflar: REUTER) Hizbullah, mollalann kullandığı yöntemle şeriatı getirmeyi amaçlıyordu Her taşm altııula Iran FP'nin Hizbullah çelişkisi devam ediyor 'trtica paranoyası sürüyor' # Şeriatçı Hizbullah terör örgütünün vahşetinin gözler önüne serilmesinin ardından FP içinden çeîişkili açıklamalar yapıhyor. FP Genel Başkan Yardımcısı Veysel Candan, basın toplantısmda. Hizbullah'm olaylan ile toplumda "irtica paranoyasımn pompalanmaya çahşıldığrnı" öne sürdü. • 5. Sayftufa îstihbarat birimleri, Hizbullah'm tran'daki îslam devrimi öncesinde kullandığı "adres belirleme yöntemini kullandığını" saptadılar. Buna göre örgüt güçlü olduğu kentlerde tüm sokak ve binaları teker teker krokilendirip içinde kaç kişinin yaşadığmı kaydediyor. Evlerde sempatizan ya da karşı görüşlü kişilere göre "cihat" ilan edildiğinde bu raporlar sayesinde öldürülecek kişiler belirlenmiş oluyor. MAHMUTORAL DİYARBAKIR- Hizbullah'la ilgili araştırma- lar dennleştikçe örgütûn arkasında tran bağlan- tısı olduğu ortaya çıkıyor. Îstihbarat birimleri, Hizbullah'ın, Iran'daki İslam devrimi öncesin- de kullanılan "adres belirleme yöntemini kul- landığını'' saptadılar Buna göre örgüt güçlü ol- duğu kentlerde tüm sokak ve binalan teker te- ker krokilendırip içinde kaç kişinin yaşadığını kaydediyor. Evlerde sempatizan ya da karşı gö- rüşlü kişilere göre "cihat" ilan edildiğinde bu ra- porlar sayesinde öldürülecek kişilerbelirlenmiş oluyor. Şeriatçı terör örgütü Hizbullah ile ilgili yapı- lan araştırmalar derinleştirildikçe, şeriat rejimi- • Arkası Sa. 6, Sü. l'de Milli Eğitim Bakanhğı torpil baskısını kınyor # Okullardaki standart öğretmen sayılannın belirlenmesi ve torpil baskısının kınlarak merkezi okullardaki öğretmen yığılmasının önlenmesi amacıyla hazırlanan yönetmelik 10 Şubat'ta yürürlüğe giriyor. # Bakan Bostancıoğlu, "Okullarda belirlenecek kadronun dışmda atanacaklara maaş verilmeyecek. Eş durumuna bağlı atamalarda, eşi öğretmen olan baz ahnacak. Isteği olmazsa 3 yıla kadar aylıksız izinli sayılacak" dedi. • 7. Sayfada Galatasaray Trabzon'u bir kez daha yendi # Lider Galatasaray, Türkiye Kupası'nda elediği Trabzonspor'u ligde de 2-0 yenerek şampiyonluk yolunda önemli bir engeli aştı. Ali Sami Yen Stadı'ndaki maçta San-Kırmızıh ekibin gollerini Okan ve Hakan Şükür atarken Brezilyalı oyuncu Capone penaltı kaçırdı. # Trabzonspor ise bu yenilgiyle 10. sıraya inerek zirve yanşından iyice koptu. Maçı, Galatasaray'm UEFA'dakı rakibi B. Dortmund'un teknik direktörü Krauss da izledi. • Spor'da DENKTAŞ'EV DANIŞMANI SOYSAL 'KKTCnin egemenüği herşeyden önemlV% Kıbns'ta bir çözûme ulaşmak için taraflar Cenevre'deki görûşmelerini sürdürûyor. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın danışmanı Mümtaz Soysal, konfederasyon isteklerinin ne anlama geldiğini şöyle açıklıyor: "Ortaya koyduğumuz konfederasyon çözûmü, bugûnkü koşullarda ancak gerçekleşebilecek olan çözûmdûr. Devletin egemenliğini muhafaza etmek, ama aynı zamanda da bir birlik kurmak, ancak konfederatif bir çözümle mümkün olur. O bakımdan da biz sonuna kadar bunda ısrar etmek niyetindeyiz. Başka tûrlü de bir çözûm olmaz diyoruz. Yani bizim bu ısranmız dolayısıyla değil, başka türlüsü düşünülemeyeceği için arük olmaz diyoruz. Bir ûniter devlet ya da güçlü bir ortak otoritesi olan devlet kurulamaz artık." EMtNE KARAKİTAPOĞLU CESEVRE-Kıbns'taiki toplumu da memnun edecek kalıcı bir çözüm için başlatı- lan dolaylı görüşmelenn ikinci turu Isviçre'nin Ce- nevre kentinde devam edi- yor. Birleşmiş Milletler Ge- nel Sekreteri KofiAnnan, ilk bölümü New York'ta yapılan görüşmeleri Cenevre'ye ge- lerek bizzat baslattı. Görüş- meler, ikinci günden itibaren Annan'ın Kıbns Özel Danış- manı Alvaro de Soto tarafın- dan yürütülüyor. Dolaylı gö- rüşmelerin doğası gereği iki lider kesinlikle bir araya gel- miyor. Hatta aynı otelde kal- dıklannı öğrenince KKTC lideri Denktaş derhal otelini değiştirdi. Türkiye'den, Yunanis- tan'dan ve Kıbns'ın iki tara- fından gelen gazetecilerin, görüşmelerin her an sona erebileceği beklentileri şim- dilik gerçekleşmedi, ama gö- rüşmeler, taraflann hemen her gün yaptıklan yeni açık- lamalarla dalgalı bir seyir iz- lemeye devam ediyor. Bu arada, Cenevre'deki görüşmelerin BM, KKTC ve Kıbns Rum kesimi heyetin- den başka aktörleri de var... Amerika'nın BM Cenevre Büyükelçisi Moses ve Ingil- tere'nin Kıbns Özel Temsil- cisi Anney. Annan'ın da do- m Arkası Sa. 6, SiL3'te 23 YOLCU SERBEST BIRAKILDI Afganuçağı kaçırddı# Afganistan'da iç hat seferini yapan bir uçağı kaçıran hava korsanlan önce Taşkent'e sonra yakıt ikmali yapmak için Kazakistan'a indiler. 178 yolcudan 10'unu Taşkent'te, 3'ünü ise Kazakistan'da serbest bırakan korsanlar daha sonra uçağı Moskova'ya indirdiler. # Moskova'da da yakıt ikmali yapan uçak geç saatlerde bir Avrupa ülkesine gitmek üzere havalandı. Yakıt ikmali karşıhğında 10 yolcuyu daha serbest bırakan korsanlar, Taleban yönetimi tarafindarı tutuklanan eski Herat eyaleti valisi Ismail Han'm serbest bırakılmasını istediler. • 11. Sayfada ALMANYA'DA TREN EVE ÇARPTI • 10. Sayfada GUIVDEM MUSTAFA BALBAY Hile-i Siyaset! Fazilet Partisi gidecek yer anyor. Partinin üst, yan, alt, bütün organları toplantı halin- de, demokratik biçimde tartışıyor - Sine-i millete gidelim mi? "Ortamı sertleştirecekse gidelim. Getirip götûre- ceklerini çok tartmalıyız." - Önce şuna karar vermek gerekiyor; ortamı sert mi tutalım, yumuşak mı? M ArkasıSo. 6, SH8'de
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle