Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 ŞUBAT 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
.Akkuyu nükleer santralı ihalesini alacak firma 1 Mart 2000 tarihine kadar kesinleşecek
Kanadafimmsıöıı pLandaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Akkuyu nükJeer santralı ihalesinin tek-
lif değerlendirme süresini 1 Mart'a ka-
dar uzatan hükümette, Kanadalı kon-
sorsiyum AECL'nin adı öne çıkmaya
başladı. MHP'nin destek verdiği AE-
CL'nin Tûrkiye'ye santralın yanı sıra
nükleer teknolojisini de vaat etmesi ne-
deniyle hükümet kanadında da sıcak ba-
kılmaya başlandı.
îhalenin 1 Mart 2000 tarihine kadar
yeniden ertelenmesinin ardından
ABD'li Westinghouse, Kanadalı AECL
ve Alman-Fransız NP konsorsiyumlan-
na tekliflerin geçerlilik sörelerini uzat-
malan konusunda 10 Şubat'a kadar sü-
re tanındı.
Hûkümet partilerinin farklı konsorsi-
yumlara destek vennesi, DSP'nin nük-
leer santral konusundaki endişeleri ne-
deniyle sonuçlandınlamayan ihalede,
nihai karann 1 Mart tarihine kadar mut-
laka açıklanacağı öğrenildi. MHP'nin
desteklediği Kanadalı konsorsiyum
AECL'nin Tûrkiye koşullanna en uy-
gıın teklıfi verdiğı yönündeki görüşün
de ağırhk kazanmaya başladığı öğrenil-
di. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı
Cumhur Ersümer'in danışmanlan
Prof. Dr. Ahmet Bayülken ve Prof. Dr.
Ahmet Yûksei Özemre'nin santralın
nükleer teknolojisini de Tûrkiye'ye ge-
tirme sözü veren AECL'nin ihaleyi al-
masını istediği öğrenildi. ANAP'ın
YUSUFÖZKAN
İZMİR-Ihalesi 1 Mart 2000 tarihine er-
telenenAkkuyu nükleer santralınmyapnnı-
na turizmciler de tepki gösterdi. Türkiye
Seyahat Acentalan Biriiği (TÜRSAB) Ge-
nel Başkanı Başaran Uhısoy, TÜRSAB ola-
rak toprağı amacı dışında kullanacak her
türlü girişime karşı olduklannı vurgulaya-
rak-Getişmişöikderiatericetmtyebaşl»-
dığı DÜkker enerji yerine, turizmi de riske
atmayan atternatif enerji kaynaldan yara-
nhnaİKbr" dedı. Akdeoiz Tunstık Otelcüer
Bıriiğı (AKTOB) Başkanı Ahmet Barutda,
çevreye duyarlı yatınmlann yapdmasmı is-
tedıklerini vurguladı. Bilim adamlannm,
nükleer santrallann kurulduğu bölgede tu-
rizme de darbe vuracağı uyanlanna turizm
sektörü temsilcilerinden de destek gehyor.
Turizm Bakanı Erfcan Mnmcu. Akku-
yu'nun turizm merkezlerine 120-140 kilo-
metre uzaklıkta bulunduğunu ve bakanlıgı-
nın yöreyle ilgiü olarak herhangi bir değer-
lendinne çalışması yapmadığını açıkkdığı-
nı anımsatan turizmcder, konunun tüm bo-
yutlanyla ele ahnması gerektiğıne dikkat
çekıyorlar.
Toprağı kirletecek,riskesokacak ve yüz-
de 100 güvenlı olmayan her türlü uygula-
manın karşısvnda olduklannı vurgulayan
TÜRSAB Genel Başkanı Başaran Ulusoy,
"Suyun ve ekmeğm gdffiğj yer topraknr.
Toprağı amacı dtşrada kafanacak uyguta-
mabr istemhomz" dedi. Ulusoy, konunun
ciddiyetle incelenmesi gerektiğini belırte-
rek, gelişmiş ülkelerin terk etrikkri bir tek-
nolojinin Tûrkiye'ye getirilmesinin anlam-
sız olduğunu kaydetti. Turizm sektörûnde
dikkat edilmesi gereken en önemli nokta-
nın doğal dengenin korunması olduğunu
vurgulayan Ulusoy, nükleer enerji yerine
alternatif enerji kaynaklanna yönehnmesi
gerektiğini de savunarak, "Arok toprağm
5nemmianlanBÜıyB.Athmbuhınız,gûmû-
şü buhımz ama toprağıbulamavız'' dedi.
AKTOB Başkanı Barut da, çevreye du-
yarlı yannmlann yapılmasını istediİderini
vurgulayarak, "Bu Akkuyu için de, turistik
^ i
böyfc" dedi. Türkiye'niB|etişimmi sürdür-
mesi için gerek enerji, gerekse turizmin
önemli rol oynadığmı bdirten Barut, çev-
resel değerkri göz ardı edip gelişmenin sağ-
lanamayacağına dikkat çekti.
Westinghouse konusundaki direncinin
de kınlmaya başladığı kaydedıldı.
Nükleer raporu
Temız Enerjı Derneği tarafından ha-
zırlanan raporda; 54 yıllık ıstatıstiklere
göre bugüne kadar 136 radyasyon ka-
zasından sadece 3 'ünün nükleer santral-
larda meydana geldıği savıınuldu. Ak-
kuyu için teklıf veren Kanadalı AECL
konsorsiyumuna aıt Chalk River Araş-
urma Laboratuvan'nda kaza meydana
geldıği belırtılen raporda,
u
Ama bu bir
nükleer santral değOdir. Japouya'daki
Monju ve Eugen reaktörierinde meyda-
na gelen kazalar ile en son Tokai'deki
hızlı üretken reaktöründeki yakrt ele-
manı üreten tesisteki kazanın da nükle-
er santral kazası Ue Uişkisi yoktur" de-
nildi.
Türkiye, Akkuyu'da nükleer santral
yapmaya hazırlanırken Almanya'daki
20 santrahn kapatılması yolunda karar.
alındı. Sosyal Demokrat Parti (SPD) Fe-
deral Mech's Grubu, Ahnanya'daki nük-
leer santrallann 30 yıllık kullanımdan
sonra tasfiyesini öngördü.
Koalısyonun diğer ortağı Yeşüler'in
görüşlerını benimseyen SPD, karar kap-
samında Almanya'da halen çalışmakta
olan reaktörlerin en yemsı olan Baden-
Württemberg'deki Neckanvestheim-
H'nin de 18 yıl sonra kapatılmasını ka-
rara bağladı.
3 yılhk geçiş süred
Aşağı Saksonya'da bulunan Stade ve
Baden Württemberg'dekı Obngheim re-
aktörleri için ise 3 yılhk bir geçiş süre-
cı öngörüldü. Partinin Meclıs Gru-
bu'nda alınan karar kapsamında Atom
Yasası'nda değışiklik yapılarak tüm
nükleer enerji santrallanrun güvenlik
standartlannm yükseltılmesı, nükleer
anklar için en geç 2030 yıhna kadar atık
deposunun kullanıma hazır hale getiril-
mesi kararlaştuıldı. SPD'nin enerjiden
sorumlu üyesi Michael MüDer, Alman-
ya'nın enerji gereksiniminin tümüyle ve
en genış kapsamıyla yeniden yapılandı-
nhnasuıı, ikhm koruma programının ge-
lıştınlmesını amaçladıklanm kaydetti.
Sansür uygulandı
WH0'nun
nükleer
günahlan
CEMULUTAŞ
Dünya enerji gereksiniminin
yüzde 17'sini karşılayan nükleer
santrallann, Birleşmiş Millet-
ler'in (BM) çabalanyla radyas-
yon araşnrmalanna konulan san-
sür sayesinde, bir gız perdesi al-
tında yayıldığı belırtıhyor. Ulus-
lararası Nükleer Enerji Ajansı
(IAEA) ile Dünya Sağlık Örgü-
tü'nün (WH0) her türlü nükleer
teknolojının kullanum strasmda
radyasyonun insan sağlığına
verdiği zararlann kamuoyundan
gizlenmesi için 28 Mayıs
1959'da ımzaladığı anlaşmasor-
gulamyor. Nükleer Savaşa Kar-
şı Hekimler Birliği (IPPNW),
Dünya Sağlık Örgütü'nün önü-
müzdeki mayıs ayında yapacağı
asamblesinde bu anlaşmanın ip-
tal edilmesinin oylanması için
önerge verecek.
Anlaşmanın 1950'li yıllann
sonunda "nükker teknolojinin
banşçd amaçlarla kuOannm'' adı
altında tüm dünyaya pazarlan-
nıası amacıyla oluşturulduğu,
ancak Hindistan ve Pakistan ör-
neğinde olduğu gibi hiç de banş-
çıl amaçlara hizmet etmediğine
dikkat çekiliyor.
Buna göre, IAEA ve WH0,
radyasyon konusunda yapnklan
araştırma sonuçlannı, kurumla-
nn karşılıklı onaylan ohnadan
yayımlayamıyor. Anlaşmanın
nükümlerinin gerçekte WH0' yu
sınırlamak amacıyla oluşturul-
duğu. bunun nedeni olarak nük-
leer enerjinin kullanımının yay-
gınlaşması için uğraş veren IA-
EA'nın kendi amacını tehlikeye
düşürecek bılgilen açıklamaya
zaten ısteklı olmayacağı belirti-
hyor. Dolayısıyla nükleer sant-
rallann verdıkleri zararlar gızle-
nerek yayıhnaya devam ediyor.
IPPNW üyesi olan Nükleer
Tehlikeye Karşı Banş ve Çevre
İçin Sağhkçüar Demeği Başka-
nı Prof. Leziz Onaran da
WHO'nun mayıs ayında yapıla-
cak 20. asamblesinde, IPPNW
tarafından verilecek önergeye
Türk delegasyonunun olumlu oy
vermesi için lobi faaliyetleri yü-
rütüleceğini açıkladı.
Onaran, ABD'deki Three Mi-
le Island kazasmın etkilerinin
uzunyıllargizlendiğini, 1957'de
Ingıltere'deki Sellafıeld nükleer
kazasmın 16 yıl gizlenerek
1973'te açıklandığını, benzer şe-
kilde gizlenemeyecek durumda-
ki Çeraobil nükleer felaketinin
sonuçlanmn da küçümsenerek
açıklandığını kaydetti.
Onaran, Çernobil felaketin-
den sonra Dünya Sağlık Orgütü
ve Uluslararası Radyasyondan
Koruma Komisyonu'nun da adı-
na yakışır beklentiler dışında
davrandığını söyledi.
Komisyonun, Çernobil kaza-
smın ardından insanlann boşal-
tılması gereken radyasyon tehli-
ke sınınnı 1992'de iki kanna çı-
karmasını örnek olarak veren
Onaran, bu dozlann Hiroşima'da
patlama yerinden 1.3 kilometre
uzaklıktaki radyasyonun eşde-
ğen olduguna dikkat çekti.
Onaran, Viyana'da 1996'da
toplanan IAEA konferansında
resmı görevlılerin bilim adam-
lan gibi değil, atom santrah pa-
zariamacılan gibi davrandıkla-
nnı söyledi.
Çahşan çocukkmn karneheyecanı
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Knrumu'na
bağb Beyoğlu Çocuk ve GençBk Merkezi dün
sokakta çahşan ve aynı zamanda okula devam
ederek karne alan çocuklara yönetik bir eğleoce
düzenledi Beyoğlu'ndaki merkezde yapılan
eğlenceye kaülarak çocuklara hediyeler dağrtan
İstanbul Sosyal Hizmetler tl Müdürü Kahraman
Eroğlu, cam silen, kâğrt mendil satan 560 sokak
çocuğuyla ifişki içinde buhınduklanm beiirterek
"Bu çocuklann aflelerine ulaşıp çocuklannı
çafaşmaya zorlamamalannı isri>ttruz" dedi
TCK'nin 478. maddesinin çocuklannı okula
göndermeyerek çahşmaya zorlay^n aileieri
cezalandn-thğmı ifade eden Eroğlu, bu nedenk iki
aileyi mahkemeye verdiklerini beürtti. Merkezin
Müdürü AbduDah Karatay ise amaçlannm
çocuklann okula ghmelerini teşvik etmek ve
desteklemek olduğunu söyledL
Çocuklar, kendileri için hazuianan hediye
paketkrini aknktan sonra çocukhığu yetiştirme
ynrtlannda geçmiş olan mfizisyen Yankır ile
şarküar söyledfler. Eroğlu, Yanlar'm 56 Ode çocuk
yavabuı yararma bir dizi yardım konseri
düzenleyeceğini de açıkladL
Prof. Dr. Yarman, nükleer santral konusunda turistler arasında anket yapılmasını önerdi
4
Ersümer neyaptığım bflmiyor
9
tstanbul Haber Servisi- Galatasaray Üni-
versitesı öğretim üyesi, nükleer enerji mü-
hendisi Prof. Tolga Yarman, nükleer santral
ihalesinin bir süre daha ertelenmesini olum-
lu bulduğunu, ancak Enerji Bakanı Cumhur
Ersümer'in 'ne yapdğmı bilmediği' izleni-
mi edindiğinı söyledi.
Yarman, Ersümer'in nükleer santrahn tu-
ri2mimizi olumsuz yönde etkilemeyeceği
yönündeki açıklamasına karşıhk turisler
arasında ciddi bir anket yapılmasını önerdi.
Enerji Bakanı Ersümer'in nükleer lobilerin
propaganda bültenlerini, dünya enerji ana-
yasasıymış gibi sunduğunu Ueri süren Prof.
Yarman, bakanın bu tutumunu kmadığını
beiirterek 'ne yapdğmı idrak etmeye' davet
etti.
Ersümer'in, 'Akkuyu nükleer santrahnm
turizmimizi olumsuz yönde etkflemesmin
düşünülemez okrağu' yönündeki beyanını
kınadığını ve kendisini sıfir araştırma, sıfir
bilgiye dayah bu tür beyanlar ve tasarruflar-
dan kaçınması gerektiğini kaydetti.
17 Ağustos 1999 depreminın ardından,
dışandan bakıldığında Kocaeli ve Türki-
ye'nin özdeşleştirilip Türkiye'de beklenen
turist sayısında bıçakla kesümişçesine bir
düşüş kaydedildiğini anımsatan Yarman, ay-
m biçimde geçen yıl PKK'nin bir takside
patlattığı etkisiz bombamn bile genelde tu-
rizmı olumsuz etkilediğıni söyledi.
Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun da 'ne
yazıkki' Enerji Bakanı ile aynı paralelde sa-
yılacak bir demeç verdiğinı ıfade eden Prof.
Yarman, şunlan söyledi:
"Gerçi, Akkuyu'nan turizm merkezleri-
mize en az 120-140 kflometre uzakhkta bo-
hmduğunu beürtmesine karşın konunun
bütünsel bir değerlendirme çerçevesinde ele
abnması gereğini vnrgulanuş.Aocak bakan-
hğuun çıkarlarmın partidaşı ohnakla bera-
ber, enerji bakanının hedef aldığı çıkarlar-
la zrtlaştığuu idrak edecek bir ayıkhkta bo-
lunduğuna güveniyorum. Burada Enerji
Bakanı'nı geçtik ama,lurizm Bakanhğı açı-
smdan yapdacak oten oldukça basittir. Ül-
kemizegekn turistler oezdindebir anket ya-
pıhp şu iki sonınun cevabı betirienmeBdir:
Akkuyu'ya bir nükleer santral knruisa ve
kurulacağı düşünülen santrala, ağtzdan yd
abm,bir sabotaj yapdacağı şayiasıyayıkrsa;
1- Akkuyu yakmına getir misiniz, 2) Akde-
niz böigemize gelir misiniz, 3) Ulkemize ge-
lir misiniz? Bu sorularm cevapian bimnsel
olarak beürlenmeden hiçbir Ugflinin ya da
bakanm uluorta konuşmaya hakkı otana-
mak gerekü-."
Yarman. sözlerini, "Nüldeersantrahn Ak-
deniz'e kundmaması, şimdi arnk teknik bir
zonmluhık ounuştur" dıye tamamladı.
ARAYIŞ
TOKTAM1Ş ATEŞ
Güzel Şeyler de Vv
Bilmiyorum diğer köşe yazan arkadaşlar ne ya-
pıyor ama, benım bir not defterim var. Yazmaya de-
ğer bulduğum, sizlerte paylaşmaya değer buldu-
ğum konularda kısa notlar alıyorum. Ve sonra, on-
lar arasından birini seçerek yazımı kaleme alıyo-
rum. Bazen notlar öylesine birikiyor ki; aralannda
hangisini seçeceğime karar veremiyorum.
Bugün de öyie oldu. Son derece ciddi konular
arasında, "Şunu mu yazayım, bunu mu yazayım"
diye bir süre düşündükten sonra, gene notlanmın
arasında bulunan bambaşka bir şeyler yazmaya
karar verdim. ••..-,
•••
Yurtdtşındayasayıp, askerlik hizmetini bedelli ola-
rak iki ayda "aradan çıkartıveren" gençlerimize za-
man zaman pek kızarım. Aslında bu konuda çap-
raz ve kimi zaman çelişen duygu ve düşüncelerim
var ama, eğer bunlann tartışmasına girersem, işin
içinden çıkamayız.
Bundan bir ay kadar önce bir televizyon progra-
mında, bu "Almancı" askerlerle ilgili bir program iz-
ledim. Burdur'daki 58. Topçu Er Eğitim Tugayı'nda-
ki yemin törenleri gösteriliyordu. Benim kızdığım ya
da kızmam gerektiğini düşündüğüm gençlerin ye-
min töreniydi bu...
Doğrusunu isterseniz hiç kızmadım. Hatta gurur
duydum ve heyecanlandım. Bu "Almancı çocukla-
nmız" da, biçimsel ölçüler içinde de olsa, diğer ço-
cuklanmızın yaptıklannı yapmaya çalışıyorlardı. On-
lann aileieri de çocuklannı yaşlı gözlerle ve guruıia
izliyoriardı. Aynen diğer çocuklanmızın aileieri gibi...
Bunlan izlerken aklıma Serdar Ortaç'ın bir süre
gözattında tutulduğu askeri birimden aynlırkenki
hali geldi. (Övgü ve sevgiyle söz edeceğim için,
isim vermekte sakınca görmüyorum. Sadece, "po-
lemik meraklılanna" yanıt verirken isımlerini ver-
mem.)
Serdar Ortaç aynlırken kapıdaki nöbetçiler dahil
herkesle kucaklaşarak ve öpüşerek aynldı. O da
onlardan biriydi. Türkiye'de, hemen herkesin "eşit"
olduğu bir yerdi "askerocağı". Ve SerdarOrtaç tüm
ününe, tüm şöhretine ve sivil yaşamdaki tüm pınl-
hlanna karşın; orada, onlardan binydi. Diğer çocuk-
lanmız neyse, o da oydu. Ve davranışlannda, bu du-
rumu nasıl içtenlikle benimsediğinı gördüm. Serdar
Ortaç'ın kımi şarkılannı severek dinterdim ama şim-
di çok daha severek dinliyorum.
Tarkan'ın ve Mustafa Sandal'ın şarkılan, benim
dışımdaki bir dünyaya sesleniyor. Fakat benim ho-
şuma gitseler de gitmeseler de şöhretin doruğun-
daki gençler. Bunlar da "bir tür" askere gittiler. Ha-
ber programlannda, onlann yemin törenlerini de iz-
ledim. Asker ocağının eşitlikçi havası, onlan da et-
kisi altına almıştı. Krtle içinde kayboluyorlardı ve
"onlar da onlardan biriydi". Onlann aileieri de tri-
bündeyditer ve çocuklannı gururla izliyorlardı. Bil-
miyorum bir konserlerinde aynı gururu yaşariar mry-
dı? Hiç sanmıyorum.
•••
Gene televizyonda, Afrika Kupası futbol maçla-
nnı izliyorum. KaraAfrika'nın ezilmiş çocuklan, şim-
di ulus devletlerinin adını yüceltmek için çırpınıyor-
lar. Kimileri, "Kendi fıyatlannı dayükseltme çabası
var" dıyor ama, zaten bunlann önemli bir bölümü
Avrupa liglerinde oynuyor. (Döküntüleri ve yaşlılan
da bizim liglerde boy gösteriyorlar.)
Bundan 50 yıl önce; Afrika'da, böyle bir "siyasal
coğrafya" ortaya çıkabileceğini tahmin etmek çok
zordu. Alabildiğine körüklenen kabilefarklan, yapay
belırienen sömürge sınırtan vb. gibi faktörlen düşün-
düğümüz zaman, bugünkü görüntüler gerçekten
umut verici.
Silah fabrikatörterinin tüm provokasyonlanna ve
"profesyonel asker" adı verilen bir avuç serserinin
çabalanna karşın Afrika insanı da "uluslaşıyor"...
Hele hele Güney Afrika Cumhuriyeti takımı...
Bir zamanlar, hem de çok kısa bir zaman önce-
sine dek, bırakın vatandaş olmayı, insan bile sayıl-
makta zorianan "siyahlar", şimdi kendi devletleri-
nin formasını taşıyorlar.
Bu görüntüler, bana çok keyif verdi.
•••
Tüm olumsuzluklar içinde, güzel şeyler de görü-
yor ve yaşıyoruz. Iş ki bunun tadını almasını bilelim.
Hiç adını duymadığımız bir yazann, inanılmaz gü-
zellikte bir romanını okuyoruz. Genç bir yorumcu-
muz harikalar yaratıyor. Toplumsal yapımızla ilgili u-
fuk açıcı bir araştırma okuyoruz...
Güzel şeyler de oluyor...
Aytekin: NüUeere kapşıyım
• MERSİN (Cumhuriyet) - Çevre Bakanı Fevzi
Aytekin, Içel Vaüliği ve Doğal Hayatı Koruma
Derneği tarafindan ortaklaşa Sihfke'de düzenlenen
"Dünya Sulak Alanlar Günü" toplantısına kaüldı.
Aytekin, toplanhda yurttaş olarak nükleer santrala
karşı olduğunu beiirterek "Ülkeme, vatanıma ve
bölgeme eğer bir nükleer santral yapüacaksa,
alternatif alanlann hazırlanması geTekir. Ben yine de
bir yurttaş olarak nükleer santrallara karşıyım" dedi.
RAMSAR Sözleşmesi Avrupa Bölge Koordinatörü
Tobins Salathe'nin de katüdığı toplanüda Aytekin,
Türkiye'nin sulak alanlar bakımından Avrupa'mn ve
Ortadoğu'nun en zengin ülkesi olduğunu beiirterek
bu alanlann akılcı kullanılması gerektiğini bildirdi.
Hayranları
Manço 'yu
unutmadı
Banş Manço'nun ölüm
yıidönümünde Moda'daki evi
2 gündür hayranlannm
akmma uğruyor. Manço'nun
\iısuf Kamfl Paşa Sokağı'nda
bulunan ve alt böhunü
ziyarete açılan e\inde
eşy-alarmm buhuıduğu oda,
resmı, poster. şiirter. yazılar ve
çiçeklerle donaüku. Banş
Manço, dün Kanhca-
Mihrabat Mezarhğı'ndaki
mezan başmda düzenlenen
törenle amlm. Manço için saat
19.00'da da Moda Camh'nde
mevtit okundu. Manço, Lütfî
Kırdar Kongre ve Sergi
Sarayl'nda bugün saat
20İN)'de düzenknecek "Banş
ve Sevgj" konseriyle anüacak.
VEFAT
Çok sevgili eşim, babamız, dedemiz
tstanbul Şehir Orkestrası Kurucu Üyesi, Istanbu! Devlet Senfoni
Orkestrası Konsertmayster Muavini, Istanbul Oda Orkestrası
Kurucu ve Şefi, Psikiyatr Nörolog Doktor
HAMİT
ALACALIOCLU'nun
vefat ettiğini üzülerek bildiririz.
Cenazesi 4 Şubat 2000 Cuma günü Levent Camii'nden öğle
namazını takiben Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilecektir.
E$l: PERİZAT ALACALIOĞLU
EVİatlari: CAN ALACALIOĞLU, OZAN-EKİN ALACALIOĞLU
Torunu: MİNA ALACALIOĞLU