Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 3 ŞUBAT 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
^Yargılanan sanıklann asker yetersizliği nedeniyle mahkemeye getirilemediği belirtildi
UhıcanLar davası DGM'de• Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Ulucanlar'da meydana
gelen olaylarla ügili davada görevsizlik karan vererek dosyayı
Aııkara DGM Başkanlığı'na gönderdi. Adliye önünde toplanan
göstericiler, 'Katil devlet hesap verecek' sloganlan ile davayı
protesto ettiler. Istanbul'dan duruşmayı izlemek üzere 15
otobüsle Ankara'ya gelen yurttaşlar kente sokulmadı.
ANKARA (CumhuriyetBürosn)-An-
kara Merkez Kapalı Ceza ve Tutuke-
vi'nde 26 Eylül 1999 gûnü çıkan ve 10
mahkûmun yaşamını yitirdiği olayla ügi-
li 86 sanığın yargılandığı davanın görül-
dügü Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi,
görevsizlik karan vererek dosyayı Anka-
ra DGM'ye gönderdi. Mahkeme Başka-
nı Nccdet Yaman başka suçlardan ceza-
evinde bulunan sanıklann u
asker yeter-
sD&ğ" nedeniyle gönderilemediğini bil-
dirdi.
Ankara Adliyesi çevresinde polis yo-
ğun gûvenlik önlerrileri alırken mahke-
mede her kata çevik kuvvet ekipleri yer-
leştırildı. Duruşma salonuna avukatlar ile
sanıklann birinci dereceden akrabalan
ûstleri aranarak alındı.
Davanrn ilk oturumuna biri tutuklu
dört sanık, 100'e yakın sanık avukatı ve
olayda yaşamım yitirenler adına da dört
müşteki avukatı katıldı. Duruşmayı eski
CHP Izrmr Milletvekili Sabri Ergûl de iz-
ledi.
Avukat K&zun Bayraktar'ın, can gü-
venlikleri nedeniyle duruşma salonunda
bulunan kimliğı belirsiz süahlı kışılenn
dışan çıkanlması istemi mahkeme heye-
ti tarafindan reddedildi. Dunışmaya ge-
çümeden önce söz alan Cumhuriyet Sav-
cısı SMM Asbn, sanıklann, cezaevınde te-
rör suçu işlediklerinı, isyan ettiklerini, bu
suçun da Terörle Mücadele Yasası kapsa-
mına girdiğini savundu. Aslan, samklar
Cemal Çakmak, Enver Yamk, Sadık
Tûrk, Erctal Gökoğlu ve Cafer Tayyar
Bektaş'ın ölüm cezası istemıyle, diğer
sanıklann da bu suça katılmak iddiasıy-
la 15 yıla kadar ağır hapis cezası istemiy-
le yargılandıklannı anımsattı.
Savcı Aslan, söz konusu suçlann ağır
ceza mahkemesinin değıl, DGM'lerin
görev alanına girdiğini belirterek görev-
sizlik karan verilmesini ve dosyanın An-
kara DGM Başsavcılığı'na gönderilme-
sını istedi. ~
Söz alan avukat Vedar Aytaç, gerçek
faillerin yargı önüne çıkanlmadığına dik-
kat çekerek davanuı hazırlık soruşturma-
sının olayda asli fail olması muhtemel ki-
şiler taranndan yapıldığmı, bunun da ya-
salara aykın olduğunu söyledi.
Avukat Zeki Rüzgâr, olaylann ardın-
dan yapılan aramalarda ele geçirüdiği be-
lırtılen silahlann «künfiği beürsiz" kışı-
ler tarafından cezaevi bahçesinde sergi-
lendığını ileri sürdü. Rüzgâr, sergilenen
silahlann Batman Valiliğı'nce usulsûz
alınan sılahlar olabileceği kuşkusu taşı-
dıklanm belırttı. Avukatlann açıklamala-
nnın tamamlamasuıın ardından mahke-
me başkanı Necdet Vamaa savcının da is-
temı doğrultusunda dava dosyasınm gö-
revsizlik karan verilerek Ankara
DGM'ye gönderilmesinin kararlaşunldı-
ğını açıkladı. Duruşma sürerken adlıye-
nın Atatürk Bulvan tarannda bir araya
gelen bir grup göstenci ise "Katil devlet
hesap verecek. Analann öfkesi katüleri
boğacak" sloganı atarak davayı protesto
etti. Duruşmayı izlemek için çeşitli iller-
den 15 otobüsle gelenlerin kente giriş
noktalannda geri çevrildikleri bildirildi.
Gölbaşı'nda 6, Gar'da da 15 kişinin gö-
zaltına ahndığı öğrenildi.
InsanHaklan Derneği Genel Başkanı
Hfisnü Ondüi, adliyeye demokratik kitle
örgûtlerinin yönetici ve üyelerinin girişi-
ne izin verihrıediğini belirterek adliye
önünde 16 kişinin gözaltına almdığım
bildirdi. Ulucanlar davasmda mahkeme
görevsızlik karan verirken aym konuyla
ilgili araştırmasını tamamlayan TBMM
tnsan Haklan Komisyonu'nda Ulucanlar
raponı krize dönüştü. TBMM Insan Hak-
lan Komisyonu tarafından oluşturulan
cezaevi alt komisyonunun FP'li üyesi
Mehmet Bekaroğlu konuyla ilgili AN-
KA'nm sorulannı yanıtlarken "Mahke-
meyegitfik. Her taraf poiisti,inanılmazbir
baskı var. Bu komisyona da vansıühnak
istenıyor" dedi. Adalet Bakanı Hikmet
SamiTfirk'ün iyi niyetli olduğunu, ancak
cesetlerin fotoğraflarmın komisyondan
saklandığmı söyleyen Bekaroğlu, ope-
rasyonun kamerayla görûntülendiğıne
ilişkin bilgi aldıklarmı ancak görüntüle-
rin gizlendiğini savundu.
tnsan Haklan Komisyonu Başkanı Se-
ma Pişkinsüt de dünkü komisyon toplan-
tısından sonra bir açıklama yaparak Ulu-
canlar raporunun biran önce hazırlanma-
sını istediğini bildirdi. Pişkinsüt baa fo-
toğraf, görüntü ve metinlerin komisyona
verümediğim belirteTek, bütün bu sıkın-
tılann ve komisyondaki görüş aynlıkla-
ruun da yazüarak raporun biran önce üst
komisyona verilmesini istediğini kaydet-
ti.
tPEKÇl DAVASI
'Gelişmeleri
kuşkuyla
karşılıyorum'
Istanbul Haber Servisi- Abdi Ipekçi cına-
yetiyle ilgili Ünye Kapalı Cezaevi'nden tstan-
bul Cumhuriyet Başsavlığı'na mektup gön-
deren tutuklunun mektubunu, Ipekçi ailesinin
avukatı Turgut Kazan. "ihtiyatia.kaygryiave
knşknyla karşüadığuun
belirttı. Kazan, de-
mokrasi için, hukuk devleti için soruşturma-
yı nkayanlann ortaya çıkanlması gerektiğini
belirterek, -Bunun için DevietDenetfeme Kn-
rulu'nun harekete gecirilmesini istedik. Bu
kDndhareketegeçirümiyor. Bu kurul hareke-
te f^çiriimeirdedi.
Unye Kapalı Cezaevi'nde yatan bir tutuk-
lu tstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gön-
derdiği 4 sayfalık mektupta, Abdi fpekçi 'nin
nasıl öldürüleceğinin kararlaştınldığı ilk top-
lantımn Abdnllah Çath, Oral Çetik, Yalçın
özbey, Mehmet AH Ağca, Mehmet Şener ve
kendisi arasmda yapüdjğanr anlattt. ,
'FikirAbdııllahÇatlı'nındı'
Tutuklu mektubunda, îpekçi'nin elındekı
önemlı bilgilerin yayımlanmasını engelle-
mek için öldürdüklerini ifade ederek, mek-
tupta suikast grubuyla, Ülkücü Gençlik Der-
neği (ÜGD) Aksaray tlçe Bınası'nda 1978
yılının kasım ayında biraraya geldiklerini an-
latarak tpekçi'yi öldürme fıkrini Abdullah
Çath'nm dile getirdiğini kaydetti. Tutuklu-
nun mektubuna ilişkin görüşlerine başvurdu-
ğumuz tpekçi ailesinin avukatı Turgut Ka-
zan, özetle şunlan söyledi: "Doğrusu bu tür
kuşkuvia. kaygryla ve ihtiyaüa
di k
ç ygy
karşdıyoruın. Acaba aranda ne var diye kar-
pfayorum. Buna benzer açüdamalann, mek-
tnplann buradan sonra da yapdacağını sant-
yorum. 20 yıl susan vicdan vicdan oUmaz."
Istanbul Cumhuriyet Başsavcdığı, tutuk-
lunun, ifadesinin alınması ve mektubun ken-
disine aıt olup olmadığınrn sorulması ama-
cıyla ilgili cumhuriyet başsavcılığına talımat
yolladı. Istanbul Cumhuriyet Başsavcüığı ay-
nca, mektubun basına sızdınhnasıyla ilgili
olarak hazırlık kalemi personeli hakkmda in-
celeme başlattı.
GAZETEC1LERE ENGET
Yeter davası
yine ertelendi
IstanbulHaber Servisi-DtSK'ebağlıLim-
ter-lş Sendikası'nın eğitim uzmanı Sükvınan
Yeter'in sorgusu sırasında işkenceyle ölümü-
- ne yol açuklan öne sürülen 3 polis memuru-
nun yargılanmasına devam edüdi. Istanbul 6.
Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruş-
maya, haklannda gıyabi tutuklama karan bu-
lunan fırari samklar Ahmet Okuducu, Meb-
met Yutar ve End Erşan kaülmadı.
Duruşmada söz alan müdahıl avukatı Er-
can Kanar, Süleyman Yeter haHnnrlalri rapo-
nı hazırlayan doktor Şebnem Korur Flncan-
a hakkmda yürütülen soruşturmanm dosya-
sınm istenmesini talep etti. Kanar, mahke-
menin samklar hakkında gıyabi tutuklama
karan verdiğini, ancak sanıklann yakalan-
ması konusunda görevli birimlerin ısrarla gö-
revlerini yerine getinnediğim savundu. Mü-
dahil avukatlanndan Mehmet Ali Kırdök de
dava dosyasma Istanbul Terörle Mücadele
Şubesi'nden gönderilen yazının yetersiz ol-
duğunu, söz konusu belgede sadece Süley-
man Yeter'i gözaltına alan 10polis memurun-
dan bahsedildiğini, ancak soruştunnamn 16
polis hakkmda yürütüldüğünü ve mahkeme-
ye eksik liste gönderildiğini kaydetti.
Istanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlü-
ğü'ne yazı yazılarak 5 Mart 1999 ile 7 Mart
1999 tarihleri arasmda görevli tüm polis me-
murlanmn isimlerinin istenmesine, tamk po-
lis memuru Gökhan Ural'm adresinin bildi-
rilmesi için yazüan yazmın yinelenmesine ve
yanıt venneyen yetkililer hakkmda yasal iş-
lem yapdacağınm antmsatılmasına karar ve-
ren mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin
tamamlanması için duruşmayı erteledi.
Duruşma salonunun kapısmda bekleyen
Yeter'in arkadaşlan ve yakınlanndan oluşan
grup, duruşmanın bitmesiyle birlikte slogan-
lar atarak adliye binasını terk etti. Grubu, ad-
liye binası dışında görüntülümek isteyen ga-
zetecileT de polis tarafından engellendi.
İtfaiyecüer
yurudu
tstanbul'daki hfaryecOer, araç-
gereçlerinin ve nuüzemekrinin
Avrupa standarfianna
çıkanlması için yürüyüs yapü.
Fatih Parkı'ndan Istanbul
Bûyüksehir Beledrvesi'ne dek
yûrüyen işçüer, "Meslek
hastanesi kurulsun",
-Okullarda hfaiye mesleği ve
yangın güvenüği dersi
konulsuıı" pankarüan tayrtılar
Istanbul Itfaiyesi Mensuplan
Dayanışma Derneği Başkanı
Mustafa BaL Cumhurbaşkam
ve
4
Baş İtfaiyeci' Süleyman
DemireTin 13 Şubat 1999
yıhnda "itfaiyecüiğin meslek
olacağı, rrfaiye sorunlannm
TBMM'ye taşmacağı'' sözü
verdiğini ancak bunlano
ü d k k ü ^ i
tfyfcdi. ••--: w,-
Sivil înisiyatif, Ekonomik ve Sosyal Konsey'in bir an önce oluşturulmasını istedi
Işçi ve işverenden Sızlaşına9
çağnsıKIZILCAHAMAM (Cumhuriyet)-
Sivil înisiyatif ile Uluslararası Çalışma
Örgütü'nün (ILO) düzenlediği "AB Yo-
hında Sosyal Diyalog Forumu"nda bir
araya gelen işçi ve işveren örgütü baş-
kanlan, Türkiye'nin AB'ye giden yol-
da en büyük eksikliğinin "topramsal
uzfaşma" olduğunu \xirguladilar. Hak-
Iş Genel Başkam Sahm Uslu, bütün si-
vil toplunı kuruluşlanmn bir arada ça-
lışması gerektiğini belirtti. Toplantıya
hükümetı temsilen katılan Çalışma ve
Sosyal Gûvenlik Bakam Yaşar Oku-
yan SSK, Bağ- Kur, Emekli Sandığı ve
Iş ve İşçi Bulma Kurumu'nu (IlBK)
tek bir catı altmda birleştırecek yasal
düzenlemeyle ilgili çalışmalann de-
vam ettiğini belirterek, "Saym Mattye
Bakanı Emekli Sandığı'nın bu çanya
girmesine olumlu V'aklaşmryor. Saym
Maliye Bakanımıza bazı şeyleri tam
olarak anlatamadık" dedi.
Kızılcarıamam'da dün gerçekleştiri-
len forumda, Sivil Înisiyatif i oluştu-
ran sendika ve meslek kuruluşlanmn
temsilcileri bir araya geldi. Hak-Iş Ge-
nel Başkam Uslu konuşmasmda Tür-
kiye'nin temel siyasal tercih olarak
AB'ye yöneldiğine işaret ederek, "Bu
kooudaki kurumsal boşluğu doldura-
cak kurum da Ekonomik ve Sosyal
Konsey'dir" dedi. Bu konuda hûküme-
ti oluşturan partilerin liderieriyle gö-
rüştüklerini belirten Uslu, "Ekonomik
ve sosyal konularda yapüacak bir dü-
zenkme\e ihtiy-aç duyuyoruz. Avrupa
Büüği yalnız ekonomikbir birlik değü-
dir. AB ile entegrasyon sürecini yalnız
ekonomiye indirmek yanbştır. Ekono-
mi refaha giden yolda bir araçtir. Eko-
nomikvesosyalihtiyaçlar birleştirilme-
Bdir. Bumı da srviltoplum örgütfcri sağ-
DİSK 'Sivil İnisiyatiF ten cekilme gerekcesini açıkladı
'Avrupalı konsey istiyoruz'lsJanbul Haber Servisi - DİSK Genel Sekreteri Murat
Tokmak. AB normalanna sahip bir Ekonomik ve Sosyal
Konsey (ESK) istedüderini söyledi. Tokmak, "DİSK ola-
rak sosyal dryalogdan yana>ız ve emekçflerin sonmlannm
görâşûleceği her platformda oluruz. Ama sosyal diyalog
araa bir kurum oiacaksa, bu, AB'deki gjbi obnafaân-" de-
di.
Kamuoyunda "7Ti Sivil InisiyanT' olarak bilinen olu-
şumdan cekilme gerekçelerini anlatan Tokmak, söz konu-
su oluşumgerçekte sivil diyaloğun bir bileşimi ve tüm sos-
yal taraflann temsil edüdiği bir ESK oluşturmayı amaçlar-
ken, bu oluşumun ESK'nin sivil kanadı gibi gösterildığıni
söyledi. Tokmak, inisiyatifüyesi örgütlerin başkanlarmı da
eleştirerek "Kendi aranuzda tarbşılmamış konulan, taraf-
lar izermdeantaş/mş^biikümeüegörüştüler'' dedi. Di-
yaloğun AB'nin temel değerleri arasmda yer aldığuu ve
Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinde olduğunu anımsatan
Tokmak, şöyle devam etti: "BuûftekrdediyalogESKar»-
dbğryta sagbmryor ve bu mekanizma çok iyi iştiy'or. Tûrid-
yeiçinistedtğimiz diyalogkurumu AB normlanna sahip bir
ESK'dir. Tfirldye üyefik kriterkri gereği bunu zaten otef-
turmak durumundadır.Tüm sosyaltaraflann temsil ediku-
§ vegündemmhükömetmöncedenbeirkvip öninûze sûr-
döğü dep,fiyekuruluşlann beMriediği bir ESK BÖyoraz.
DİSK olarak Bk günden beri savundnğumuz görüş bu ve
bu görüşlerimizi saym Mesut Yümaz'a dasayın Ecevit'e de
vazdt^mız mektnpianb dfle getrrnMşak."
Ülkenin en deneyimli örgütlerinden biri olarak diyalo-
gun önemini de en iyi DlSK'in bıldiğinı ifade eden Murat
Tokmak, emek kesiminin sorunlanm "Emek Platfor-
mo"nda ele aldıklarmı anımsattı. Tokmak, bundan sonra
da herhangi bir konuyla ilgili sosyal taraflardan gelebüe-
cek görüşme taleplerine her zaman olumlu yamt verecek-
lerinı söyledi.
layacaknr" dedi.
Türk-lş Genel Sekreteri Hasan Hn-
seyinKarakoç, Iş Güvencesi Yasası'mn
yaşama geçinlmesi ve kaçak işçilüde
etkin mücadele yapümasuun sosyal di-
yaloğu daha da güçlendıreceğıni vur-
guladı.
TÎSK Genel Başkanı RefîkBaydur,
uzlaşmada temel faktörün karşılıklı fe-
Halfârlik olduğunu vurguladı. ILO'nun
Türkiye Temsilcisi Gûtay Aslantepe,
sosyal taraflar arasmdaki diyalog ve
mutabakatm demokratik yönetimlere
katkı sağlayacağım vurguladı.
Çakşma ve Sosyal Gûvenlik Baka-
nı Yaşar Okuyan, konseyle ilgili olarak
yasal düzenlemelerin bir an önce haya-
ta geçirileceğini ve konunun en yakın
zamanda TBMM gündemine alınaca-
ğmı belirtti. Okuyan, açılış konuşma-
lanmn ardından kendisine yöneltilen
sorulan yamtladı. SSK, Bağ- Kur,
Emekli Sandığı ve Iş ve Işçi Bulma Ku-
rumu'nu (ÜBK) tekbir çatı altmda bir-
leştirecek yasal düzenlemeyle ilgili ça-
lışmalann devam ettiğini anlatan Oku-
yan. "SayınMaBve Bakanı EmekfiSan-
dığı'mn bu çanya girmesine olumlu
yakiasmryor. Sayın Maliye Bakanımıza
bazı şeyleritam olarak anlatamadık.A-
ma her durumda SSK, Bag-Kur ve
ÜBK'yi mutJaka aym caO altmda top-
layacağcc Bu hafta sonuna kadar saym
bakanla görûşmelerimizi tamamlavıp,
tasanyı bir sonuca baglamaya çahşaca-
ğn" dedi. Okuyan özel emeklilik sis-
temını düzenleyecek yasa tasansuun
da son şeklini aldığuu söyledi.
FP'Ü belediyenin arazi oyunu ^ ^ ^
tüm ve Araştırma Vakfi'na 49 yünğma, aylık 100 bin ürava kiralayan FP'li Gaziosmanpaşa Be-
lediyesi, vanliğin bu karan iptal etmesine rağmen aym araziyi ihale yoluyla vakfa yakın olduğu
öne sürülen Yılmaz Kaynak'a satb. 40 bin 363 metrekarelik alana bir cami, dört öğrenci yur-
du, dört lojman ve4 bina vapıhrken söz konusu vakfin kiracı durumunun sürdüğü öğrenildL Es-
ki CHP Gaziosmanpaşa flçe Başkanı Mehmet Polat, külliyenin bugünkü değerinin 1 trilyon 500
milyar lirayı bulduğunu beurterek Istanbul Vafiuğj'ni göreve çağırdı.
tstanbul polisinin
sınır ötesi operasyonu
Istanbul Haber Servisi-
Terör örgütü PKK'nin ts-
tanbul'da 1999 yıhnda çe-
şitli yerlere dûzenledikle-
ri bombalı saldınların o
dönemde kesilmesının ar-
kasında tstanbul polisinin,
Romanya'da düzenlediği
"Sınır ötesi" operasyonu-
nun olduğu ortaya çıktı.
tstanbul polisi,
PKK'nin 1999 yıhnda Ba-
kırköy ve Atrium'da ger-
çekleştirdiğı kanlı saldın-
lann arkasmdan kent ıçin-
de yaptığı operasyonlarda
Mesut Yurtsever adlı kişi
gözaltına akndı. Iddialara
göre, srmr ötesi operasyon
şu şekilde gerçekleştirildi:
Polis tarafından sorgula-
nan Yurtsever'in ifadeleri
doğrultusunda polis, P-
KK'lilerin yurtdışı bağ-
lanülanru ortaya çıkardı.
Rumen yetkililerden izin
alan polis, Yurtsever'i Ro-
manya'ya göndererek tüm
haraketlerini Ukıp altına
aldı.
YurtseveT'in 27 nisan
1999 tarihinde 3 ayn evde
PKK'lilerle biraraya gel-
mesinin ardından polis, bu
evlere baskm düzenledi.
Operasyonda örgütün üst
düzeyinden AUErdem ve,
Osman Topatoğlu'nun da
bulunduğu 14 kışıyı yaka-
ladı.
GENtŞ AÇI
HİKMETBtLA
Bu Nasıl Diplomasi?
Avrupa toz-duman. Avusturya'da Haider'in
ırkçı partisi iktidara gelince, her kafadan bir s-
es çıkmaya başladı. Bazı Avrupa ülkeleri, Avus-
turya hükümetini kınadı. Bazılan daha ileri gitti,
Avusturya'ya tavır aldı. Bu ülkeye diplomatik
ambargo konuldu. Uluslararası toplantılarda
Avusturyalı bakanlara "arkalannı dönme" ey-
lemleri bile yaptılar. Protestolann dozunun kaç-
tığını söyleyenler de tavır alanlara tavır aldılar.
Aslında soaın sadece Avusturya ve Haider'le
sınııiı değil. Alman Başbakanı Schröder'in,
"Neo-faşistler Italya'da iktidar olursa Avrupa
müdahale eder" sözleri ortalığı daha da karış-
tırdı.
Avusturya ve Italya'daki gelişmelere karşı
yükselen itirazlar, "ortakAvrupa değerleri" adı-
na yapılıyordu. Ancak, işin içindeki çifte stan-
dardı vurgulayıp, kirii çamaşırları ortaya döken-
ler de yine bir grup Avrupalı oldu. Schröder'e
sordular:
"Italya'da 1994'te Mussolini'nin külleri üze-
rinde kurulan ırkçı Ulusal IttifakPartisi iktidaror-
tağı olduğunda neden ses çıkarmadınız? Ital-
ya Avusturya 'dan daha büyük olduğu için mi?"
Schröder inandıncı cevap veremedi.
Avusturya Cumhurbaşkanı Klestil, Avrupa
Birliği'ndeki 14 ortağına seslendi: "Avrupa de-
ğeherine dayanarak Avusturya hakkmda hü-
küm vermek Avusturyalıların hakkıdır." Olay
adam Haider daha da sert çıktı: "Çifte standart
yapmayın. Fransa bizi eleştireceğine kendi
azınlıklannı ezmeyi bıraksın."
Avrupalılann çifte standardını Avrupalılann ağ-
zından duymak, biraz ilginç değil mi? Haider bu
sözleri söylerken, bir başka Avrupa Biriiği ülke-
si Ispanya'nın Andolusia bölgesinde, ırkçı slo-
ganlar atan Ispanyol gruplar, Faslı azınlıklara
saldınyor, öldüresiye dövüyor, birçoğunu yara-
lıyordu. Avrupa Biriiği'nden ise çıt çıkmıyordu.'.
Çifte standart.. çok rahat.
Avrupa'da Haider'e karşı oluşan bu tutumun
arkasında, Hitler faşizmi ve Ikinci Dünya Sava-
şı'ndayaşananfelaketyatıyor. llginçtirki Hitler'i
besleyip büyüten, dünyanın başına bela eden
de yine Avrupa'nın çifte standardıydı. 1938'de
Çekoslovakya'yı Hitler"in ağzına onlar attılar.
Bugünün Avrupası Hitler'in yakıp yıktığı Av-
rupa'yı, milyonlarca ölüyü, katliamlan, soykınm-
lan unutamadı, unutamayacak da. Haider'e
gösterilen tepkinin altmda da bu korku yatıyor.
Yeni Hitler'lerin yükselmesine daha baştan kar-
şı koyduklannı söylüyorlar.
Ama yeni Hitler'lerin yollannı da yine kendile-'
ri açıyoriar. Avusturya'da, Almanya'da, Ital-
ya'da, Belçika'da, Ispanya'da "nasyonalizm"\
yine kendileri hortlatıyoriar. Dünyanın birçok kö-
şesinde irili-ufaklı milliyetçi akımlan piyasaya
sürerken, kendi diplerine de dinamit koyuyor-
lar. ! o
..'
Son günlerde ilginç bir diplomasi traİîgiHe tâ'-
n
nık oluyoruz. Türkiye'yi ziyaret eden Avrupalı
bakanlar, önce Güneydoğulu yerel yöneticiler-
le görüşüyorlar. Insan haklan dernekleriyle bu-
luşuyorlar. Sonra hükümet yetkilileriyle bir ara-
ya geliyortar. Isveç Dışişleri Bakanı Lindh öyle
yaptı. Isviçre Dışişleri Bakanı Deis öyle yaptı.
Büyük olasılıkla Lüksemburg Dışişleri Bakanı
da öyle yapacak.
Şimdi bu uygulamayı nasıl yorumlamalıyız?
Batılı bakanlann mesajı şu: Avrupa Birliği ada-
yı Türkiye'de insan haklannın geliştirilmesine
yardımcı olmak için böyle davranıyoruz.
Bir inanabilsek...
Türkiye, tam on beş yıl milliyetçi-ayrılikçı bir
süahlı saldınya uğradı. Bu saldınnın vurucu gü-
cü olan PKK yenildi, PKK'nin temelinde kan ve
katliam vardı. Tıpkı, Avrupa'nın bugün biletüy-
lerini diken diken eden Hitler faşizmi gibi. Şim-
di yeniden yapılanma, kalkınma, kardeşlik, in-
san haklannı egemen kılma zamanıysa, kan
üzerinde politika ve diplomasinin terk edilmesi
gerekir. Insan haklanndan söz eden herkesin,
PKK'yle ve PKK'nin aynlıkçı hedefiyle arasına
mesafe koyması ve bunu kanrtlaması gerekir.
hikmetb(5 ntv.com.tr
Ödemeler başhyor
I ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Yûksek
Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel
Müdüriüğu'nden yapılan açıklamaya göre, 1999-2000
öğretim yıhnda ilk defa öğrenim kredisi alacak
öğrencilerden senet ve belgeleri tam olan 95 bin 14
öğrencinin, ilk üç aylık (ocak-şubat-mart) öğrenim
kredileri, ayhk 15 milyon liradan toplam
45 milyon lira olarak 28 Şubat 2000 tarihinden
itibaren ödenecek. Öğrenciler kredileri ügili Ziraat
Bankası şubelerinden alacaklar. Kurum, öğrenim ve
katkı kredisi almaya hak kazanan öğrcncilere aıt
listeleri öğrenim görmüş olduklan yükseköğretim
kurumlanna gönderdi.
GUVENLI
KAZANC TABLOSU
22 Şubat 2000 tarihi ittoariyte dağıblan net kâr payten
i»m
mti»
3MG0N
HER HER HER H5R
(OO.OOOTL 1000 USD 1000DM 1000 EURO
İÇİN İÇİN İÇİN , ^ I N
NET
3.4*5
13.619
32422
82.299
NET
6.24
20.34
42.54
91J4
NET
5.70
20.00
42.33
89.73
NET |
632
21.68
4247
9245
M İhlas Finans (7)06002196050
^S k H * t t HttHtT IUTTT
• ŞUBELERİMIZ ÖĞLE TATILI VE CUMARTESILERİ |12:0O-17:00) AÇIKTIR.
• TÛRK TİCARET BANKASI VE TOPRAKBANK'IN TÜM ŞUBELERİNDEN
İHLAS FİNANSTA HESAP AÇABIUR VE KÂR PAVLARINtZ] ALABHJRSİNIZ.