Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 23 ŞUBAT 2000 ÇARŞAMBA
O J L A Y L A K V E CrOI\UÎ^.Lll<K [email protected]
Aydınlanma Savaşçısı Bir Bilim Adamı
Prof. Dr. Aysel ÇELİKEL
C
umhuriyet gazetesinin
ikinci sayfasında hukuk,
demokrasi, laiklik konu-
sundaki yazılanyla okur-
larını aydınJatmış olan
bir bilim adamını, ara-
mızdan aynlışının sekizinci yüında an-
mayı onurlu bir görev sayıyorum. Ord.
Prof. Dr. Hrfn VeMetVeMedeoğliL yak-
laşık elliyıl bugazetede (Cumhuriyet 'te)
yazdı. Ne yazık ki Velidedeoğlu hoca-
mızınher biri bilimsel yazı (makale) ni-
teliğindeki bu öğrerici yazılanndan se-
kiz yıldıryoksunuz. Cumhuriyeümizi ve
onun devrimlerini, özellikle laıkliğı, la-
ik eğiüm ve laik hukuk açısından ele alan
bu eşsiz yazılar Cumhuriyetin taşıdığı
anlam ve değerin ve Atatûrkçülüğün
emsalsiz belgeleridir.
TBMM'nin açıuşuun ilk gününden iti-
baren, daha onalö yaşındayken, Meclis'te
memur olarak görev alrnış olan Prof.
Dr. Velidedeoğlu, ulusal egemenliğe da-
yalı yeni yönetimin ve devrimlerin he-
yecanını yaşamış, bu görevi aralıklarla
sekız yıl sürdürmüştür. Genç yaşta ilk
Meclis'in kuruluşunda aldığı idari gö-
rev ve gözlemleri, Velidedeoğlu'na, san-
ki bu büyük eserin sorumluluğunu ve sa-
vunuculuğunu da yüklemiştı.
Cumhuriyetimizin kuruluşuna tamk
ohnuşve yaşamı boyunca Atatürk dev-
rimlerinin inançh ve yorulmak bilme-
yen savunucusu olmuş olan bu değerii
insanın hukuk fakültenuze ve hukuk bi-
limine yaptığı hizmetleri genç kuşakla-
ra anımsatmanın bir vefa ve sorumlu-
luk olduğunu düşünüyorum.
Neuchatel 'de lısans ve doktora öğre-
timi yaptıktan sonra Istanbul Üniversi-
tesı Hukuk Fakültesi'ne doçent olarak
atanan Velidedeoğlu, fakültemizin Ba-
tı standartlannda bilimsel yapüanma-
sında önemli rollerüstlenmiştir. Hukuk
fakültemizde iki kez dekanlık görevin-
de bulunmuş olan Prof. Dr. Velidedeoğ-
lu, 'aydınlığa açıian kapı' olarak nitele-
yebileceğim Türk Medeni Hukuku'nun
oluşmasına hizmet etmiştir. Medeni Hu-
kuk'un hemen her dalında ilkler arasın-
da yer alan değerii eserleri, hukuk bıli-
minin en değerii kaynakkitaplannı oluş-
turmuştur. Türk Medeni Hukuku'nun
çağın gereksinimlenne göre değiştinlip
çeviri yanlışlannın düzeltilmesi ve ifa-
desinin sadeleştirilmesi için 1951 yılın-
da Adalet Bakanhğı'nca kunılan yarku-
rulda(komisyonda) raportör olarak 1960
yılına kadar çalışmış, 1967 yılından iti-
baren Medeni Kanun Öntasansı'nı ha-
zuiama görevini ûstlenmiş, 1970 yılın-
da çalışmalanm tamamlamıştır. Öntasa-
n 1971 yılında yayunlanmışnr.
Prof. Dr. Velidedeoğlu'nun en önem-
li çalışmalanndan biri, Tûrk Medeni
Kanun ve Tûrk Borçlar Kanunu'nun
Türkçeleştirilmesi olmuştur.
Türkçeleştirdiği Medeni Kanun ve
Tûrk Borçlar Kanunu, Tûrk Dil Kuru-
mu tarafından 1970 yüında yayımlan-
mıştır. Birkaç baskısı yapılmış olan eser,
ağtrbirdille yazılmış olan yasamızın da-
ha kolay anlaşümasını sağlayan kaynak
olarak değerini korumaktadır. Velidede-
oğlu hocamız bu çalışmalannda Türk
Medeni Kanunu yerine Tûrk Yurttaştar
Yasası terimini kullanmıştır ki, yasanın
düzenlediği hukuksal ılişkilerin içeri-
ğine en uygun terim de aslında budur.
Prof. Dr. Velidedeoğlu, 1961 Anaya-
sası'nın çalışmalanna katümasıyla da
anılmaktadır. 1960 yüında Milli Bırlık
Komitesi'nin Istanbul'da kurulan Ana-
yasa Komısyonu'naseçilmiş, daha son-
ra aynlarak kendisi bir Anayasa önta-
sansı hazuiamış ve Milli Biriik Komi-
tesi'ne sunmuştur. Kurucu Meclis üye-
si olarak da Meclis Anayasa Komisyo-
nu'nda etkin görev almıştır. Prof. Dr.
Velidedeoğlu'nun öğrencisi olmak ve
Medeni Hukuk'u ondan dinlemek ve
öğrenmek, hukuku ve hukuk fakültesi-
ni sevmek için yeterdi sanırun. O, her
hukuk kuralını yumuşak sesi, güleç yü-
zû ile tane tane anlanrken hemen gün-
cel olaylarla bütünleştüir, hukukun ya-
şamın temel öğesi olduğunu bizlere ko-
layca aktanverirdi. Hukukun korkulacak
değıl, sevüecek bir disiplin olduğunu
daha birinci sınıfta onunla öğrendüc.
Velidedeoğlu, kendisini öğrencilerine
her zaman Ugiyle ve zevkle dinletmesi-
ni bilen ender hocalanmız arasında ol-
muştur.
Velidedeoğlu hocamızın ûniversite
yönetimnıe kırgınlığı ûzerinden yülar
geçti. 2000'li yülara geldik. Ama üni-
versitelerimiz demokratik, özerkbir yö-
netime kavuşamadı. Yaklaşık 20 yıldır
aşın merkeziyetçi, tek kişinin istencine
(iradesine) bağlı bir yönetime mahkûm
edildı. Onun 40 yıl onurla görev yapü-
ğı ve her çeşit hukuksal sorunun çözü-
münde öncü görevini yerine getirmiş
olan ÎO Hukuk Fakültesi de artüc eski-
si gibi değü. Zor günler yaşıyor. Öğre-
tım elemanlan umutsuzluk ve onurlan-
nın kınldığı duygusu içinde, ama gele-
ceğe umuüa bakarak görevlenne devam
ediyorlar.
Uzun yıllar süren yoğun çalışmalartn-
da ona destek veren, özellikle gücünün
azaldığı dönemde çahşmalannın olmaz-
sa olmaz kişisi olan değerii eşi Meriç\fe-
lidedeoghı'nu anmadan geçmenin hak-
sızlık olacağını düşünüyorum. Sayın
Meriç Velidedeoğlu, hocamızın çalışma-
lanndan derledıği Cumhuriyetimizin
kuruluşu ve devrimleri saydam gösteri-
ler biçiminde anJatan çakşmasıyla hem
devrimlerimizi hem de hocarruzı yaşat-
maktadır. Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet
Velidedeoğlu'nu sevgi, saygı ve şûkran
duygulanyla anarken, onu ışıklar için-
de yatüğı yerde bir kez daha sonsuzlu-
ğa uğurluyorum.
CHP Değişimin Neresinde?
Engin ÜNSAL
Y
apılan son genel seçimlerden tarihi-
nin en büyük yenilgısını alarak
TBMM dışında kalan CHP, kendini
sorgulamak, yenilginin nedenlerini
araştırmak ve bir değışım sûrecinı
başlatmak gırişımınde bulunmuştur.
Kişinin, kurumun ya da devletın kendisi ile hesap-
laşması ve kendini sorgulaması önemlidir. Belli bir
olgunluğun, yetkinliğin muştucusudur. Ne var ki
CHP bu olumlu girişüni yanlış tanüaria (teşhislerle)
başlatmak gıbı bir açmazın kıyısına geldiğinin belir-
tilerini göstermeye başlamış, bu yanılgı önemli eleş-
tinlenn kaynağı olunca bukonuda sessizkalmayı yeğ-
lemiş ve umanz bu sessLzliğini sonsuzlaştırma kara-
n almıştır.
CHP'nin yanlış sularda yelken açmasına neden
olacak bu tanı neydi? CHP'nin özeleştirisini yapa-
cak kışilerden bırisüün ailece Fetfauliah Gükn ola-
yma sıcak bakan birisinin olması CHP'lilerin kafa-
lannda kuşkular yaratmıştı. Hele bu kişinin vardığı
sonuçlan Mılhyet gazetesınin aynı yöndeki bir köşe
yazan çok olumlu bulunca bu kuşkular pekışmişti.
Sonrasında CHP tanhinde ilk kez bir genel başkaıun
iftar sofrası düzenlemesı ve bunu göstenşli bir biçim-
de kamuoyuna duyurmast, Düzce'de iftar kuyrukla-
nnda resım çektırmesi, yapılan yanlışlıklann üstüne
tuz biber ekmiştir. Ismet İnöoü gıbi bir genel başka-
ıun ömrü boyunca namaz kıldığı halde bunun görün-
tülenmesıne kesınlikle izin vermemiş bir CHP gele-
neğinı göz ardı edip çağı yakalama adına iftar kuy-
ruklannda CHP'yı sergıleme gınşuni kamuoyunda
ve partililer arasında hiç hoş karşüanmamıştır. So-
run, CHP'nin geçmişi ile hesaplaşmasınuı yazana-
ğuu (raporunu) yazanlann CHP'nin dindar kesüne
uzak kalışını eleştirmesı ile başlamışu. Buna göre geç-
mişte CHP dindar kesıme yakın dursa, dinsel içerik-
li iletıler verse seçimlerde bu denli agır bir venılgı-
ye uğramayacaktı.
Laiklik kavramına sımsıkı bağiı CHP'yı bu neden-
le eleştirmek ya hiç CHP'Ii olmamak ya da CHP'yi
hiç anlamamaktan başka bir şey olamaz.
CHP kademefcrinde hiç emekvermeden, partinm
iktidar ve muhalefet yıDannın çiksini çekmeden bir
gün tepeden inme pârtiroec&İDeve merkez yürüt-
me kuruluna ûye olarak gefanenkı kişiye böyle çok
CHP'nin yeni yöneümi iyı nryetli baa atılımlar yap-
maktadır CHP'nin elbette değişmesi gerekır ve eğer
parti olarak Türk siyasal yaşamuıda ayakta kaunak
isriyorsa değişmek zorundadır da, ama bunu onurlu
geçmişini yadsunadan, CHP'yi bugün yeniden mil-
yonlann umudu yapan Kemaistlafennden ödün ver-
meden yapmalıdır. Bunun yöntemi de, partuun ku-
rucusu Atatürk'ün parti tüzüğünde yerini almış il-
kelerini çağcıl görüşlerie gûçlendirmek ve ülkenın
içine düştüğü konum nedeniyle bu ilkelere her za-
raankinden daha sıkı sanbnaknr. Türkiye'nin küre-
selleşmenın çekiminden kendisini kurtarması zordur.
Yeni emperyalızm yeni binyıla güçlenerek vetüm sos-
yal devlet ilkelerini yücarak gmne çabasındadır. Si-
vil toplum örgütlerinin Amerika'da yapılan WT0
(Dünya Ticaret Örgütû) toplantısına karşı gösteriler
sergilemesi, sosyal devleh yüanak isteyenlere açık
. bir iletı idi. Küreselteşmenın antacı açıktı. Sermaye,
şirket evliliklenyle büyüyecek, hükümetlere diledik-
leri yasal düzenlemeleri yaptiracak, ulus devleti eri-
tecek, gelir paylaşımını varsıllar yaranna akıl almaz
ölçüde bozacak; emekçilerin, tüketicilenn örgûtleri-
ni paramparça ederek kendilerine karşı olası direnç
odaklannı ortadan kaldıracak ve varsıllar için dıken-
sız bir gül bahçesi yaratacak.
Dünya bu akıl almaz gelişunin çekimine kendisi-
ni kapürmıştır. Ulus devlet kavramı ulusalcılık (mil-
liyetçilik), sosyal devlet, ulusal yargı, emekçilerin sen-
dıkalaşması çok ciddı biçımde aşuımaya başlamış-
tır. Ülkemize bakalım. Halkın özvensi üstüne ve bu
özveri ile kuruunuş devlet ışletmelen, devlet eli ile
kişi zengin etmenin en yeni örneği olarak özelleştir-
me adı altında kişilere ya da kurumlara yok pahası-
na satılmakiadır. Ulusal yargı bir kenara itılmek is-
tenmektedir.
Yabancı ve yerli şirket evlflikleri, basından çimen-
toya kadarbırçok işkolunda tekelleşme, tüketıcıyı ko-
ruyan hiçbir önlem aunmadan, ülkenin gündemıne
oturmustur. Sendıkalar tel tel çözülmeye başlamış,
ışten çıkarmalar bir çığ gibi büyümüş, milli gelirin
azını bölüşen yoksullar ordusunu hayat pahalılığı, ah-
tapotun kollan gibi sarmıştır
BuolumsuzlukJardöngüsündeyoksulun umudu kon
olacaknr? Sosyal adalet ve sosyal devlet kavramına
kım sahıp çıkacak, yeni emperyalızmın sıvıl toplum
örgütlerinin tümünü sılıp süpürecek dalgasına kım
karşı duracak, çağdaş ulusalcılık (millıyetçilık) ve top-
lumcu ulus devletın sahıphğını kim yapacaknr?
Varsıl ile yoksulun arasına aşılmaz bir uçurum ko-
yacak olan bu yeni dünya düzenı ülkemızde kendi-
sıne sadık dostlar bulmuştur. lktıdarda bulunan üç par-
ti ve Meclis'te bulunan diğer iki parti bu yeni düze-
j ne olan bağlılıklannı açıkça sergıjemışlerdır. Bınle-
rinin yürekİice ortaya çıkıp sosyal devletin yok edi-
' lemeyeceğini, milyonlarca emekçinin sermaye sını-
fına tutsak edilemeyeceğini, yoksullann umutlan-
nın ortadan kaldınlamayacağını, ulusunu ve onun
değerlerini sevmenin yeni milliyetçilik olacağını ba-
ğu" bağır bağırmalıdır. Birileri, Türk sıyasetine çok-
tandır unuttugumuz haklı heyecanlan getırmenın
düğmesıne basmalıdır.
Bubirileri ancak kendini yenılemış. kadrolannı egıt-
miş, gençleri ve kadınlan parti bayrağı altında top-
laniış, emekçiler ve onlann sendikalan ile organik bağ-
larkurmuş, Atatürk ilkelerine sunsıkı bağlı CHP ola-
bilir.
CHP'nin altı ilkesi çağın verilennden yaraıianıla-
rak yeniden kaleme alınmalıdır. Partıyı ve ilkelerini
fabrika kapılanna, ışçi evlerine taşıyarak parrinin
üye yapısını sosyal demokrat kalıplara uygun bir ni-
teliğe kavuşturmalı; lümpenlen, sıyaseti rant aracı ola-
rak görenleri partıden uzaklaştırmalıdır. Gençler, ka-
dınlarel ele, omuz omuza kardeşliğuı ve dayanışma-
nın türkülerini parti katmanlarına yayabılmelıdir.
Parti içi demokrasiyi mutlaka gerçekleştirmeli, de-
lege sistemine son vermeli, parti içi her kademe se-
çimine tüm partililer katılabilmelıdır Parti içinde bir
göreve gelebılmek ıçın para degıl, uıanç, bılgi, ilke-
lere baglılık geçer degerler ounalıdu-. CHP artüc bir
daha lıder partısı, kişiye bağlı parti değıl, parti için
ortak çabalann sergılendığı, ağlann denızden birlik-
te çekildiği bir parti olmalıdır.
CHP'nin ilk seçimde tek başına ya da olası bir ko-
alisyonun bûyük ortağı olma şansı büyüktür. Değı-
şım sûrecinı akıllı sürdürmezse bu şansını yıtırece-
ğmi yöneticilerin bilmesi gerekır.
CHP'nin ayağa kalkma, silkınme ve "Türkiye'nHi
gdeceğinde ben vanm" demesinin zamanı gelmışür.
Tok sesli ve söylemli bir CHP herkesin umudu ol-
muştur. Bu umut sönmeden davranmak zamanıdır.
PENCERE
Hafıza-i Beşer'
Neydi o özdeyiş?..
- Hafıza-i beşer nisyan
ile malûldür.
-Nedemek?..
- Insan belleği unutkan-
lıkla sakattır.
- Nasıl?
1980'liyıllardaÖzaleko-
nomisi herkesi nasıl coş-
turmuştu?..
- AnımsatL
- Avrupa'nın bütün lüks
dciterinimicilerinirthalede-
cektikJ.. Hollanda peyniri,
Alman tereyağı, Isveç so-
monu, Fransız kokulan ve
aklına ne gelirse vrtrinleri-
mizj dokjuracaktı. Hafkmız
bu vitrinlere bakıp heves-
lenecek, camekânlann ar-
dında duran malları satın
almak için çalışacaktı. Al-
manya, İkinci Dünya Sa-
vaşı'ndan sonra böyle kal-
kınmıştı. "Alman mucize-
s/"nin sım buydu. Biz de
böyle kalkınacaktık...
- Unutmuşum..
- Nasıl unLrtunsun?.. Hü-
kümet adamlanndan kö-
şe yazarianna kadar her-
kes bu teraneyi dile geti-
riyordu. Parasal ekonomi,
Friedmancılık, Moneta-
rizm falan modadeğil miy-
di?
- Evetl..
- Sonra "sûreklidevalü-
asyon - sürekli zam " for-
mülünü nasıl unutursun?..
Fiyatlar serbest bırakılın-
ca dengeienip bir yerde
durulmayacak mıydı?..
- Evet!..
- Duruldu mu?..
- Hayıri..
-Türk Lirası 'konvertibl'
olacaktı, köşe başlannda
döviz büfeleri açılacaktı,
herkes cebinde Amerikan
Dolan taşırsa ekonomi ra-
yınaoturacaktı, değil mi?..
- Evet!..
- Oturdu mu?..
- Oturdu, ama karaya
oturdu.
- Ya çikita muz öykü-
sü?..
- Rezalet!..
- Muz ithali serbest bı-
rakıkJı da ne oldu? Ya ta;,
nm üretimini tümüyle ç6-
kerten 'vizyon'a bugün-
den bakılınca ne söyle-
nir?.. "Süreklizam -sü/e/r-
// devalüasyon" formülü-
nü uygulayan aklı evveller
zamanında bir dolar kaç
Türk Lirası'ydı, hatırlıyor
musunuz?..
- Hayır..
- Işte "Hafıza-i beşer
nisyan ile malûldür" öz-
deyişi bunun için söylen-
miştir. O günlerde gazete
köşelerinde verilen talkın-
lann haddi hesabı yoktu!..
Yaklaşık yirmi yıl süren
yüzde 70 oranında enflas-
yonun yalnız ekonomiyi
değil, toplumu da yıkıp kir-
tetmesi bugün tarttşılmaz
bir gerçek değil mi?
- Evet..
- "Paradan para kazan-
ma " marifetinin temelleri-
ni kim attı?.. ûzalcılık ile
özelciliği birbirine kanştı-
ranlarkimler?.. Türkiye'yi
rantekonomisinin boğun-
tusuna sürükleyen felse-
fe kimin sözüm ona vizyo-
nudur, unuttun mu?..
- Hayır!..
- Çok güzel!.. Dün her
şeyin serbest olmasını
ekonominin kutsal kuralı
ve Türkiye'nin kurtuluşu
sayanlar, bugün kiralara
devtet müdahalesini ya da
dövize narh konmasını na-
sıl alkışlıyorlar, görüyor
musun?..
•
Hafıza-ibeşer nisyan ile
malûldür...
Evet, diyorlardı ki:
- Vitrinleri ithal malı lüks
ctciterle dolduracağız, halk
bunlan almak için çalışa-
cak, ekonomik kalkınma
böylece gerçekleşecek,
her şey serbest olacak...
Oldu...
Ama halk kalkınmadı..
Vıtrinlerdeki cicileri sa-
tın alarak har vurup har-
man savurmak lüksü, hal-
kın değil, 65 milyonda 5
milyonun ayncalığı...
ERIGSSOMVE TEKNOLOJININ SONYENIUGI:
WAP NEDIR?
WAP (Kablosuz Uygulama
Protokolü), mobil cihazlar
ûzerinden internete erqim
sağlayan ve yeni geliştirilen
kablosuz iletişim standardıdır.
Ericsson, 1997 yılında WAP
Forum'un kurulmasında önderlik
ederek, WAP teknolojisinin
dünyaya gelmesini sağlayan öncü
marka olmuştur.
Kablolara bağlı olmadan,
internetin giiciinü yamntzda
hissetmenizi sağlayan WAP,
bu sisteme uyumlu cep telefonu ve
el bilgisayarlarıyla çalıştr.
Acil durıı ııılu rda
en yakın eczuneye
cep telefonunuzdan
ulaşabileceksiniz.
WAP teknolojisinin öncüsü Ericsson,
bu alanda gerek kullanıcıiar gerekse
uygulayıcılara yönelik birçok çözümü
bir arada sunuyor. WAP stan-
dardının belirlenmesinde öncü mar-
ka olan Ericsson, uygulamaların ge-
liştirilmesi, teknik altyapı ürünleri
ve profesyonel hizmetler alanların-
da somut çözümler üreterek, WAP
teknolojisinin hayata geçmesinde
önemli bir rol oynuyor. Ericsson'un
üstün teknoloji ürünü WAP uyum-
lu cep telefonları ile isterseniz
Türkiye'deki özel WAP hizmetleri-
ne, isterseniz dünyadaki medya ve
diğer uygulamalara kolayca ulaşabi-
leceksiniz.
ERICSSON'DAN
WAP HİZMETLERİ!
Ericsson'un Türkiye'de sunduğu
hizmetlerle, WAP uygulamalannda
yeni bir dönem başlıyor. WAP için
Bu ö " '1310 r
Bilgisayar ve telefon bir arada; Ericsson R 380
gerekli altyapının kurulmasından
danışmanlık hizmetlerine kadar tüm
gelişmelere öncülük eden Ericsson,
Dünyanın HkWAP ürünü Ericsson MC 218
son kullanıcıiar için bir de WAP
sitesi oluşturuyor. Böylece WAP
teknolojisinin imkân tanıdığı birçok
servis, Türkiye'de hizmete girmeye
başlıyor.
Şe/jirdekı en popüler
restoranların numaralartıuı
cep telefontmuzla anında
ulaşahileceksiniz.
ECZANE Mİ ARAOINIZ,
RESTORAN Mİ?
Ericsson WAP sitesinin içeriğinde;
son dakika ha-
berleri, hava
durumu, hasta-
ne, eczane, tak-
Aal bir tlıımmto hasttm UlfUvi ubmaıle
si, sinema, gece kulübü, maç sonucu
bilgileri, acil numaralar gibi bilgi
hizmetlerinin yanında; sinema bileti
alma, borsa ve fınans hizmetleri, pi-
yango ve WAP
û z e r i n d e n
oyunlar gibi
interaktif hiz-
Hfaç sovjçlanm anında oçrembılırsmız
metler olması planlanıyor. Ericsson
bu hizmetle sizler için hayatı daha da
kolaylaştırıyor. Artık internet dün-
yasına WAP teknolojisi ve Ericsson
ürünleriyle istediğiniz anda, istediği-
niz yerden ula-
şabilirsiniz.
Türkiye Ericsson ile
WAP* dünyasına giriyor...
Hazır mısınız?
' YıJuruUu bızmaUr Jtfifiklii güstmtıfir nt ftralit dtsuklulır.
Ericsson'dan WAP
harikası ürünler
Çok yatında pı\a^aya sunulaıai
Enason R 320 tr Eriason R 380
cep tclefvnlan da VCAP teknolojistni
kullamyur. R 320 'de dabili infrand
modem. ajanda, elfktronık kartvtzit
değijim olattağt, sesli memo kaydı
ijztllıklcrt, bılgnayar te ttlefon
bırlesımı R 380'de de EPOC tfietm
ststemı. Pc mnknnızjsyonu. faks ve
e-mail gnnderimi, dokunmatık ekran
özelliklerı bulunuyor.
ERİCSSON