Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
IŞUBAT 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Mecdet
Menzir'e
fezleke
• tstanbul Haber Servisi
- E s k i Ulaştırma Bakanı
Necdet Menzir hakkında,
Istanbul Emniyet
Müdürlüğü yaptığı
dönemde, uluslararası
uyuşturucu kaçakçısı
Yaşar Öz'ün evinde
yapılan aramada ele
geçirilen silah ve
evraklara ilışkin yasal
ışlem yaptırmadığı
gerekçesiyle fezleke
düzenlendi. Fezlekede,
Menzir'in, TCK'nin 228.
maddesi gereğince
"memuriyet görevini
kötüye kullanmak"
suçundan hakkında katnu
davası açıJarak, 6 ay iJe 3
yıl arasmda hapis cezası
istemiyle yargılanması
gerektiği belirtiliyor.
THY'den
indirimli
seferter
• Istanbul Haber Servisi
-TürkHava Yollan
(THY), 1-31 Mart
tarihleri arasında Paris,
Strasbourg, Lyon ve Nice
seferlerinde indirimli
ücret uygulayacak.
THY'den yapılan yazılı
açıklamaya göre, mart
ayında bu parkurlarda
seyahat etmek isteyen 10
kişi ve üzeri gruplarda
kişi başı gidiş-dönüş
ücreti olarak 199, bunun
dışında ise 299 dolar
ödenecek.
Kamu
çalışanlan
• ANKARA (AA)-
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı,
kamu çalışanlanna
sendikahakkı
tanınmasma ılışkın yasa
taslağı hazırladı. Kamu
çalışanlan; Büro
Hizmetleri, Eğitim
Öğretim Bilim ve Kültür
Hizmetleri, Sağlık, Yerel
Yönetim Hizmetleri,
Basın Yayın ve Iletişim
Hizmetleri, Bankacılık ve
Sigorta Hizmetleri,
Bayuıdırlık tnşaat ve Köy
Hizmetleri, Ulaştırma
Hizmetleri, Tanm ve
Onöancılık Hizmetleri,
Enerji ve Madencilik
Hiznaetleri işkollarmda
örgütlenebilecekler.
Taslakta kamu
çalışanlanna grev hakkı
tanınmazken, ordu,
emniyet ve MİT
mensuplan ile yüksek
yargı organlannın başkan
ve üyeleri sendikaya üye
olamayacaklar.
RıASağlığı
Merkezi
• ANKARA (AA)-
Sağlık Bakanlığı, deprem
bölgesinde Ruh Sağlığı
Rehabilitasyon Merkezi
kuracak. Merkezde, 3 yd
boyunca depremzedelerin
ruh sağlığı problemleri
belirlenecek ve
gerekenlerin tedavileri
sağlanacak. Sağlık
Bakanlığı yetkililerinden
alınan bilgiye göre,
Dünya Bankası'ndan
sağlanan kredinin 6
milyon dolarlık bölümû,
Ruh Sağlığı
Rehabilitasyon
Merkezi'nin kurulması
için harcanacak.
İCranRTÜK
tepkisi
• tstanbul Haber Servisi
- însan Haklan Derneği
(tHD) Istanbul Şubesi,
düsünceyi ifade etme
hakkırun önündeki en
büyük engellerden birinin
Radyo Televizyon Üst
Kurulu (RTÜK)
olduğunu belirtti. tHD
tarafından yapılan yazılı
açıklamada, radyo ve
televizyonlann yerine,
sansür kurumu olarak
çalışan RTÜK'ün
kapatılması gerektiği
kaydedildi.
4
6 ay boşa geçirfldi'
İTÜ Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü öğretim üyesi Prof. Dr Aykut
Barka, Marmara da deprem riskinin sona ermediğini söyledi
ALİER
tTÜ Avrasya Yerbilimleri Enstitüsü öğ-
retim üyesi Prof. Dr. Aykut Barka, Mar-
mara Denizi'nde sürdürülen hıçbir bilim-
sel çalışmanın sonucunun buradaki dep-
rem riskini değiştirmeyeceğini belirtti.
Marmara'daki deprem riskinin 2 kere
2'nin 4 etmesi kadar açık olduğunu söy-
leyen Prof. Barka, 17 Ağustos depremin-
den bu yana, 6 ayın boş tartışmalarla ge-
çirildiğini vurgulayarak, daha fazla za-
man yitirilmeden yapı kalitesinin bozuk-
luğu herkesçe bilinen Istanbul'daki yapı
stokunun yenilenmesi ve devletin, medya-
mn, bürokratlann dikkatlerinin bu konu-
ya yoğunlaşması gerektiğini kaydetti.
Kuzey Anadolu Fay Hattı'nı en iyi bi-
len bilimadamlanndan biri olan ve bu fa-
ya ılışkın çalışmalannı kesintisiz sürdüren
Prof. Barka, 17 Ağustos depremınden bu
yana geçen süre içındekı gelışmeleri
Cumhuriyet'e değerlendirdi.
Prof. Barka, 17 Ağustos depreminin ar-
dından hız kazanan bilimsel çalışmalann
sürdüğünü ve yıl sonuna kadar daha ke-
sin verilerin elde edileceğini söyledi. Bar-
ka, depremin yarattığı tahribat nedeniyle
şimdi herkesin bu riski ciddiye aldığını
ifade ederek önemli olanın bu cidiyeti ko-
rumak ve bu dersi pratiğe dönüştürmek
olduğunu vurguladı.
Marmara'nın deprem gerçeği
"Marmara Denizi'nin içüıden ne çahş-
ması \apılırsa yapılsın ve ne çıkarsa çıksın
buradaki deprem riskini değiştirmeyecek-
tir. Buradaki deprem riski 'iki çarpı iki
eşitîir dört' kadar kesin. Bu deprem önce-
sinde de böyleydi ama, bu kadar net değil-
di" diye konuşan Prof. Barka, Marma-
ra'nın deprem riskinin dayandığı bilimsel
verileri şöyle açıkladı: "Gayet basit Mar-
mara'nın ortasında en son 1766 yılında
deprem meydana geldi. O tarihten bu ya-
na 234 yıl geçtL Buradaki fayın hın yılda
yaklaşık 2 cm. Bunun aniamı burada yak-
laşık 4.5 metreiik bir birildm var. Marma-
ra'nın ortasında 1509'da bütün bölgeviet-
kileyen bir deprem oldu. Onun öncesinde
de depremler var. Fayuı hızma, bütün bu
son depremlere ve deprem göçüne bakn-
ğunızda bunlar bize belirli fıkirier veri-
yor: Fayın geçtiği yerierde küçük deprem-
İerle atİadığı yer yok. Hep büyük deprem-
terle lararak geçmiş"
Marmara'da belirsizlik
Öte yandan Marmara deniz dibinin ve
fay hatlanmn henüz detaylanyla bilinme-
diğini anımsatan Prof. Barka, "Bilgi dû-
zeyi artbkca bu çahsmalar daha netleşe-
cek. Bizim yapöğımız bu çalışmalarda iyi
bir batimerri elde etmek. Bunun yapılma-
sı halinde faylann morfolojik olarak deniz
tabanından nereden geçtiğini yakalarsı-
mz. Ondan sonra sismik profdlerte fayi da-
ha detayh olarak ortaya çıkanrsmız. He-
nüz bu detay batimerriyi elde etmiş deği-
tiz. Tüm çabamız buna yönelik. Şu an için
Le Pichon'unki de dahil olmak üzere Mar-
mara depremi ile ilgili hiçbir hipotez ke-
sinlik kazanmış değiL Bu çanşmalar sonu-
cunda elde edilen sağhklı bilgilerle Mar-
mara depremi için üretilen hipotezler te-
kedüşecek."
Akılcı yaklaşım
17 Ağustos depremınden bugüne ka-
darki sürenin boş tartışmalarla geçirildi-
ğini anlatan Prof. Barka, Istanbul gibi
depremden etkilenme riski yüksek olan
bir metropolitan alan içinde uzun dönem-
li planlar yapılması gerektiğini söyledi.
Elimizde depreme dayanıksız kötü bir ya-
pı stoku bulunduğu gerçeğının herkesçe
bilindiğıni anımsatan Prof. Barka, şöyle
devam etti: "Bu yapı stokunu en kısa za-
manda yenilemek gerekiyor. Bunu herkes
kendisi yapamaz. Burada devlet ön plana
çıkar. kredi bulur önayak ohır. Örneğin,
bir plan dahiünde 'senede 300 bin yapı
stokunu yeniliyorum' der. Bunu 5 yıl yap-
tığımz zaman 1S milyon yapı stoku yapar.
5 ile çarparsanız 7.5 milyon nüfusun evini
yenilemis olursunuz. Bunun için Dünya
Bankası vs çevrelerden kredi bulabüirsi-
niz. Ve bu krediyi yurttaşlara 20 sene va-
deyle verebilirsiniz. Burada, 'fay nerden
geçıyor' tartişmasuu bırakıp medyanın,
devletin, bürokratlann bu yöne konsant-
re olması lazun"
Erken uyan tartışmah
Prof. Barka, erken uyan sistemiyle il-
gili olarak da şunlan söyledi:
"Tamam bu yönde çanşmalar da yapıl-
sın, belki haber de verilebitir. Ama bir de
buişin gerçeği \ar. 30 senedirÇin 'de, Ame-
rika'da. Japonya'da yapılan çauşmalarda
belirti çıkmazlar var. Önceden uyan olayı
azami 20 saniyeük y^manla sınırü. Bu da
gazı kesmek vs için kullanılabilir, ama, in-
sanlan uyarmak açısından bir yaran yok.
Ama diğer taraftan mühendislik olarak
baküğımızda depreme dayanıkh bina na-
sü yapıhr onu biîiyoruz. Orurup bilinme-
yen bir konuda medet umacağunıza, bil-
diğimiz bir konuda en kısa zamanda
mesafa almak daha akılcı değil mi?"
Dûnkü şiddetii rüzgârda Düzce'de okul olarak kullanılan çadırlann büyük bölümü hasar gördü. Hasar gören çadırlar onanlarak tekrar kul-
lanıma sokulmaya çauşılryor. (Solda) Depremden sonra çadıriarda yaşamak zorunda kalan depremzedeler hâlâ büyük zorluklar içinde. (Sağda)
Depremzede illerin CHP'li başkanlan yerel yönetimlerin dışlanmasından yakındı
'İhaleler MHP ve ANAP'hya'
BARIŞDOSTER
Deprem bölgelerindeki CHP ıl
başkanlan, hükümetin partızanca
uygulamalanndan, yerel yönetim-
lerin dışlanmasından, halkın önen-
lerinin dikkate alınmamasından ya-
kındılar. 17 Ağustos ve 12 Kasım
depremlennden sonra, hükümetin
gerekenleri yapamadığını vurgula-
yan CHP'nin Kocaeli, Yalova, Bo-
lu ve Sakarya il başkanlan, sorun-
lanyla ilgili şu bilgıleri verdiler:
Kocaeli İl Başkanı Rıd-
Van Alkan: Yerel yönetıciler,
ülkemizin çözüm üreten kurumla-
n değilmiş gibi dışlandılar. Çün-
kü yerel yönetimlerin büyük bö-
lümü muhalefetin elinde. Kalıcı
konutlar için proje üreten büyük-
şehir belediyesini, hükümet en-
gelledi. Yerel yönetimlere yetki
verilse, konut sorunu başta olmak
üzere pek çok sorun çözülür.
Yalova tl Başkanı Muharrem tn-
ce: Yalova ve Kocaeli'ye vergi erte-
lemesı yapılmaması nedeniyle önü-
müzdekı günlerde esnaf zor durum-
da kalacak, iflaslar, hatta intiharlar
olacak. Resmi verilere göre ölü sa-
yısı 2 bin 503 ama bizce sayı bunun
en az iki katı. Yalova'ya sanıldığı,
öne sürüldüğü kadar yardım yapıl-
madı. Kentın deprem bölgesine gi-
den hat üzerinde olması nedeniyle
yaygın ama yanlış bir kanı oluştu.
Kentte, ışyerlennin olduğu bölge-
nin depremden az zarar görmesi ne-
deniyle ekonomi Gölcük ve Ada-
pazan'na oranla daha çabuk ayağa
kalktı. Yalova Milletvekili olan Ça-
lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Yaşar Okuyan şov yapıyor. thale-
ler, ANAP'h ve MHP'li il başkan-
lan ve belediye başkan yardımcıla-
nnca paylaşıldı. Ihtiyacın çok üze-
rinde prefabrike konut yapıldı.
Önüne gelene bunlardan veriyorlar.
Sakarya İl Başkanı Ayhan
Mlltait: Yaralar tam olarak sanl-
nıadı. Imar planının ne olduğu hâlâ
bellı değil. Eğitim tamamen geri
plana itildi. tlde kuzeybatı bölge-
sinde yeni yerleşim projesi için iha-
leye çıküacak ama ilgili bakan ken-
dı yandaşlanna rant sağlamak ama-
cıyla ihalenin davet usulü yapılma-
sım istiyor. Çiftçilerin pancar ekı-
mine sınırlama getirilmesi yanlış.
Kentte ekonomide önemi olan ve
istihdam yaratan KÎT'ler özelleşri-
rilmemeli, kırsal kesime ayni ve
nakdi yardım gelmiyor. Yıkılması
gereken binalar devlet tarafindan yı-
kılmalı. Şeker fabrikasına çivi bile
çakılmadı, prefabrike konutlann ta-
nm alanlanna yapıhnası hataydı.
Bu nedenle tonlarca nııcırla kapla-
nan tanm alanlannın, gelecekte ıs-
lahı için de büyük para harcanması
gerekecek.
Bolu İl Başkanı Nihat Ba-
şer: Yıkılan bina sayısı az ama olü
ve yaralı sayısı yüksek. Mesela yı-
küan bina sayısı 5 ama, ölü sayısı
47. Bu insan ıhmalıdır Bolu'daki
konutlann üçte birinin yıkılması zo-
runlu. Deprem sonrasında öğret-
menlerin yüzde 6O'ı, hekimlerin
yüzde 40'ı başka illere tayin isteye-
rek gıtti. Şu anda ilde acil ameliyat
imkânı yok, doğum yapılamıyor.
Eğitim alanında gehşme yok, çadır-
larda eğitim verilmeye çalışılıyor,
kalıcı konutlann yeri bile henüz be-
lirlenmedi. Devlet, özel yasayla ye-
ni, küçük ve orta boy işletmeleri
bölgeye çekecek teşvikler vermeü.
Ama 26 Ocak'ta yayımlanan bir ge-
nelgeyle. Bolu'dân başka illere taşı-
nacak işletmeler için 100-200 mil-
yar lira arasında kredi veriliyor.
İKCV'den Cölcükepsikolojik destekçalışmaları
Rehabilitasyon
merkezi kuruluyortstanbul Haber Servisi - tnsan Kayna-
ğını Geliştirmle Vakfi (ÜCG V), 17 Ağus-
tos Marmara depreminden en çok zarar
gören yerlerden biri olan Gölcük'te psi-
kolojik, sosyal ve fiziksel destek çalış-
malan başlattı. Vakıf, planladığı kalıcı
rehabih'tasyon merkezlerinın Gölcük Be-
lediye BaşkanlığYnın tahsis edeceği yer-
de kurulacağını belirtti.
Depremin hemen ardından Gölcük
Kız Meslek Lisesi'nin arka bahçesinde
ayakta tedavi merkezi kuran ÎKGV ha-
zırladığı raporda üç ay içinde günde 70-
80 kişiye hizmet verdiklerini ve ılaç da
dahil olmak üzere bu hizmetlerden ücret
almadıklarını açıkladı. tKGV, üç çadır-
kentte Devlet Hastanesi, Kocatepe îlko-
kulu ve thsaniye Futbol Sahası'nda Re-
lief Intemationel'in sağladığı tıbbi ekip-
le gezici sağhk hizmeti verdiklerini de
belirtti.
tKGV'nin, Gölcük'te yaptığı psikolo-
jik danışmanlık ve rehabilitasyon hiz-
metleri ise şöyle: "Bu çalışmalar, 20
Ağustos'ta ESCRIM afet psikologlannın
yardunıyla başladı. tstanbul bölgesinden
görevlendirilen psikologlaria devam efti.
4psikolog, her gün kamp alanuıda çocuk-
lar ve yetişldnler için grup terapileri dü-
zenledL Bu seanslar iki ayn çadırkentte
çoculdar ve yetişkinler için de sağlandL"
Depremden sonra İKG V gönüllülerin-
den oluşan bir grubun yabancı kurtarma
ekipleri ile beraber çahştığı bildirilen ra-
porda, 12 Kasım'da Kaynaşh'da meyda-
na gelen depremden sonra da bölgeye
ulaşan ılk kurtarma ekibinin tKGV oldu-
ğu vurgulandı. tKGV destek faaliyetle-
ri çerçevesinde ailelerin ihtiyaçlanna gö-
re yiyecek ve giyecek dağıtımı yaptıkla-
nnı ifade ederek, kamp alanlannda 2 ku-
nıtma makinesi, 5 çamaşır makinesi ve
6 duş yaptırdıklannı kaydetti.
IKGV şimdi de Gölcük'te yaşayan
depremzedelere destek sağlamak ama-
cıyla "Çocuk, Ergenve Kadmlar için Psi-
kolojik Danışmanlık ve Eğitim Merke-
zT, "Özürtüler için Fiziksel Rehabilitas-
yon Merkezi'' ve "Yaşular için Huzure-
vi" kurmayı planlıyor.
Bu merkezlerin Gölcük Belediye Baş-
kanlığı'mn tahsis edeceği yerde kurula-
cağını açıklayan vakıf, merkezlerin ko-
ordınasyonunun diğer kurumlarla işbir-
liğiyle yapılacağını ve yönetimin
tKGV'ye ait olacağını bildirdi.
Kızılay davası
Tutuklu
5 sanık
tahliye
edildi
ANKARA(Cuınhun-
v« Bürosu)-Kızılay Ge-
nelBaşkanhğrrunl998
yıünda yaptığı çadn- be-
zı alımı ıhalesıyle ilgili
30 sanığın yargılandığı
davada tutuklu 5 sanık
tahliye edildi.
Ankara 7. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davanın dünkü oturumu-
na, 5'ı tutuklu 11 sanık
ve çok sayıda avukan ka-
tıldı. Mahkeme Başkanı
Mustafa Batu, Ankara
Ticaret Odası'ndan iste-
nen yazının geldiğini ve
yazıda olay tarihinde ça-
dır bezinin metresinin
toptan fiyatının 750 bin,
perakende fıyatuıın ise
850 bin lira olarak bildi-
rildiğini kaydetti.
Cumhuriyet savcısı,
tutuklu sanıklann tutuk-
luluk hallerinin devamı-
na ve eksikliklcnn gide-
rilmesine karar verüme-
sini istedi.
Mahkeme Başkanı
Batu, Ferruh Gülecek' ın
yakalanması için yazılan
müzekkere yanıtının.
Demir'in talimat ifade-
sinin beklenmesine, Sü-
leymanADaş'ın yeniden
polis zoruyla getirilmesi
ve tutuklu sanıklar Bah-
çıvan, Kalkanoğlu, Hü-
se>in Çatana, Abdullah
ŞahinveNejatAbdullah
Resuloğhı'nun tahliyele-
nne karar verildiğini
açıklayarak duruşmayı
erteledi.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Ulucanlar Dramı ve
Çifte Standart
Bir gece önceden telefon etmişlerdi. "Buynın"
demiştirn, "Siziyann fakülteye beklerim". Ve gel-
diler. Çocuklan ve kardeşleri, "Ulucan cehenne-
mi"n\ yaşamış ve şimdi de o cehennemin, "suç-
lusu" olarak yargılanan mahkûmlann aileleriydiler.
(Onlar "tutsak" diyor ama, bence tutsaklık farklı bir
statü.)
Doğrusunu isterseniz; bilmediğim ya da en azın-
dan tahmin etmediğim hiçbir şey söyiemediler. A-
ma inanın, yüzlerine bakarken yüreğim sıkıştı. He-
le getirdikleri kimi fotoğraflan gördüğümde, içimi
kavuran duygulan dile getirmekten acizim. Hem
büyük biracı, hem çaresiz birisyan duydum. Böy-
le şey olmaz, böyle bir şey insanlıkla bağdaşmaz...
Hizbullah'ın işkence ve cinayet kasetlerinin gös-
terilip gösterilmemesi tartışılıyor. (Gösterilmeleri-
ne şiddetfe karşıyım.) Fakat bu gördüğüm fotoğ-
rafların, Hizbullah vahşetinden pek de geride ol-
madığına eminim.
Ulucanlar felaketinin yaşandığı 26 Eylül'den gü-
nümüze, yaklaşık beş ay geçti. Ama yaralar sanl-
madığı gibi, olay bambaşka bir "mecraya" çekil-
mek isteniyor. Ve bu olayın sorumlusu olarak gös-
terilmek istenen mahkûmlar, çok ağır suçlamalar-
la hâkim önüne çıkartılıyorlar.
Iddianame, resmi açıklamalar çerçevesinde ha-
zırlanmış. Öldürülen ve yaralanan mahkûmlann,
arkadaşlan tarafından öldürüldükleri ve yaralan-
dıkları iddia edilerek "adam öldürmekten" başla-
yan ithamlarta yargılanacaklar. Dava 22 Şubat
2000 tarihinde 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde baş-
lıyor. Tutukluların aileleri, bu duruşmalar sırasında
sivil toplum örgütleri, kitle ıletişim araçlan ve hal-
kımızın, destek ve dayanışmasını bekliyorlar.
Hazıriadıklan bildiride; özellikle üzerinde dur-
duklan nokta, emniyet güçlerinden bir tek kişinin
bile silahla yaralanmamış olması. Mahkûmlann
salt kendi arkadaşlannı öldürmeleri ve yaralama-
lannı, doğrusu pek inandıncı bulmadım.
Tutuklu ailelerinin üzerinde durdukları bir başka
nokta da; tüm bu olaylan "hücre tipi cezaevi'ne
geçmeyi kaçınılmaz göstenmek isteyenlerin dü-
zenlemiş olduğu inancı. Doğrusu üzerinde durul-
maya değer bir yaklaşım.
• • •
Emniyet güçlerimizin "çifte standartlan", her
olayda kendini gösteriyor. Ulucanlar'da son dere-
ce sert olan emniyet güçleri; örneğin, bir İBDA-C
olayında, çok daha yumuşak davranabiliyor ve
yüzlercesi rehin alınıyor. (Daha doğrusu 165'i.) Ve
her şey, "ayan-beyan" ortada iken, bir savcı "fle-
hin falan yok" diyor ve bir subay ve beş-attı erin
kesici aletlerie yaralanmasını inkâr ederek, "Biraz
itişme kakışma olmuş" diyebiliyor...
Daha sonra koğuşlara neden sılahsız girildiği
açıklanarak; bu tutum, "mahkûmlan tahrik etmek
istememekle" açıklanıyor. Hatta geçenlerde bir
yetkili; "Metris'e de silahlı girseydik, bir Ulucan-
lar daha yaşanırdı" diyebilmişti.
Yanlış anlaşılmak istemem. Asla, "İBDA-C'cile-
re de Ulucanlar'daki gibi davranılsaydı" demem.
Böyle bir yaklaşım, devletimize yakışmıyor. Keş-
ke Ulucanlar'da da Metris'teki gibi davransaydı-
lar. Eğer şiddet varsa, elbette devlet de şiddet kul-
lanır. Ama "vahşef... Asla.
Ve eğer yasa varsa, herkese eşit uygulanır. "Çif-
te standart", vahşete vahşet katar.
• • •
Hizbullah cinayet şebekesinin görünen lideri
Hüseyin Velioğlu'nun cenazesi, tam bir gövde
gösterisine dönüştü. Hatta gövde gösterisi olma-
nın ötesinde, tam bir "şeriat gösterisi" idi. Acaba
bu gösteri için izin alınmış mıydı? Emniyet güçle-
rinin gözlerinin önünde, gazetecilere saldıran ka-
ra çarşaflı kadın, acaba kimden cesaret alıyordu?
(Aynca, acaba çarşafın altında kim vardı? Kadın
mı, erkek mi?)
Ve her şey bir yana, acaba Velioğlu'nun Bat-
man'la ne ilgisi vardı? Bilebildiğim kadanyla, aile-
si de Batmanlı değil. Korkanm orada bir "türbe"
oluştu racaklar...
Batman 'da böyle bir gösteriye seyirci kalan em-
niyet kuvvetleri; geçen hafta Istanbul'da, İnsan
Haklan Demeği'nin yapmak istediği "habehi" ve
"izinli" bir gösteriye izin vermediler ve yürüyüşe
katılmak isteyen hemen herkesi "topladıklan" gi-
bi, ÖDP binasına sığınmak isteyenlerin ve kaçan-
lann da peşine düştüler? Batman'daki emniyet
güçleri başka, Istanbul'daki emniyet güçleri baş-
ka. Ama Batman'da ve Istanbul'da aynı yasalar
geçerii. Acaba yanılıyor muyum?
Yanlış şeyler yapılıyor. "Çifte standart'a; değil
demokrasiler, otoriter yönetimlerde bile yer yok-
tur.
Konutlar 80 metrekare ve üc katlı olacak
Kalıcı konutlar
29 Ekim'e yetişecek
\'alova'da depremden zarar gören konutlann yıkunı sü-
rerken Yalova Valisi yeni kahcı konutlann yapunma baş-
landığı ve kısa sürede bitirileceği müjdesini verdL
FARUKKDnAY
YALOVA - Bayındırhk ve tskân Bakan-
lığı'nca Yalova'da yaptınlacak kalıcı ko-
nutlar için 12 ayn yerleşim alanı belirlen-
di. 7 ayda tamamlanması hedeflenen kalı-
cı konutlar, hak sahibi depremzedelere 29
Ekim 2000 tarihinde teslım edilecek.
Yalova Valisi Nihat Ozgöl başkanlığında
toplanan tl Koordinasyon Kurulu'nda ka-
hcı konutlar hakkında bilgi veren Bayuıdır-
lık ve tskân Müdürlüğü yetkilileri, konut-
lann Taşköprü, Altınova, Kaytazdere, So-
ğucak, Sugören, Tavşanh, Termal, Çiftlik-
köy, Paşaköy, Akköy. Kadıköy ve Yalova
merkez olmak üzere 12 ayn yerleşim ala-
nında yapılacağını açıkladı.
Bayuıdırlık ve tskân Bakanlığı bünye-
sinde oluşturulan teknik heyetin kalıcı ko-
nutlann yapılacağı yerleşim alanlannda
yaptığı zemin etüdü araştırma sonucuna
göre konutlannkaç katlı olacağj tespit edi-
lecek. Konutlann 75 ile 80 metrekare ve 3
katlı olacağı vurgulandı.
tl Koordinasyon Kurulu'nca belirlenen
iskân konut alanlannın Yalova kent merke-
zi ve yerleşim alanlannın dışında kalması
nedeniyle, sosyal tesisler ve resmi kurum
binalan ile yeni ticaret merkezlerinin de
yerleşim alam bünyesine yapümasına ka-
rar verildi. Yalova'da yapılacak kahcı ko-
nut sayısının ise kriz merkezine yapılan
başvurulann değerlendirilmesinden sonra
belirleneceği açıklandı. Kalıcı konut alma-
ya hak kazanan 13 bin 895 kişiden sadece
7 bin 620 kişinin hak sahıplıği başvurusu
yaptığı beürlendi. Başvuru oranlannın di-
ğer deprem bölgelerinde olduğu gibi Yalo-
va'da da düşük olmasının nedeninin dep-
rem bölgesinde yaşanan göç ve artçı dep-
remlerin devam etmesinden kaynaklandı-
ğı öne sürüldü. Aynca depremde ailelerin
büyük bir bölümünün varisleriyle birükte
yaşamıtu yitirmesi başvuru oranını düşü-
rürken, deprem korkusu nedeniyle kenti
terkeden yazlıkçılann bir bölümünün baş-
vuru talebinde bulunmadığı bildirildi.
Yalova yeniden yapılanıyor
Yalova Belediyesi, oluşturacağı web si-
tesi ile sanal belediyecilik uygulamasım
başlatıyor. Şubat dönemı belediye mechs
toplantısında oy çokluğu ile alınan karar
doğrultusunda oluşturulacak web sitesinde,
ihale ilanlan, kentin imar durumlan, sağ-
lık ve veterinerlik hizmetleri, satın alma
sistemleri, otobüs ve vapur tarifeleri, Yalo-
va'ya ulaşım yollan yer alacak.