25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 ARALJK 2000 PERŞEMBE 18 »5 i U MX spor@cumhuriyet.com.tr San-Kırmızılılar, Şampiyonlar Ligi mücadelesinde PSG'yi Umit'in penaltı golüyle yenerken farkı kaçırdı Galatasaray tekkale tek golGalatasaray: 1 Paris Saint Germain: 0 STAT.AliSamiYen HAKEMLER: Ryszard Wojcik (7), Eugeniusz Koczar (7), Konrad Sapela (7) (Polonya) GALAIASARAY: Taffarel (7), Fatih (7), Capone (7), Bülent Korkmaz (8), Hakan Ön- sal (7) (dk. 73 Vedat 5), Okan (7), Suat (8) (dk 80Faruk6), Emre Belözoğlu (6) (dk. 33 Ümit 7), Ergün (8), Hasan Şaş (9), Jardel (5) PARİS SAİNT GERMAİN: Letizi (8), Talal (3), Rabesandratana (6), Distin (5) (dk. 85 Al- gerino), Yanovski (5), Ducrocq (3), Luccin (4), Cisse (7), Robert (5), Dalmat (3) (dk. 71Anel- ka 5), Leroy (4) (dk. 77 Christian 5) GOL: Dk 51 Cmit (pen.) SAR1 KARTLAR: Algerino (PSG) ARİF KIZILYALIN Galatasaray, Avrupa'da İavan'yaptı. Şam- piyonlar Ligi'ndeki 2. serişinin ikınci maçın- da Paris Saint Germain'i Ümit'in penaltı go- lüyle 1-0 yenen San-Kırmızılı ekip, B Gru- bu'nda liderliğe yükselırken, hem çeyrek fı- nalin kapısını araladı, hem de camıanın üze- rindeki kara bulutlan brraz olsun dağıttı. Türk ekonomisine endekslenen maddı kri- n dondurup Şampıyonlar Ligi'ndeki PSG sı- navına, i ya kazanacağız, ya karanaragır' diye k G l lk d d y ğ y g y çıkan Galatasaray; ılk düdük sonrası sorum- luhık alan taraf oldu. Gerçi POpescn'nun san kart cezası, Hagi'nin de hesapta olmayan sa- katlıgı, Cim-Bom'un tnakina gibi işleyen ku- rulu düzeninde iki önemli parçayı devre dışı bırakıyordu ancak Lacescn'nun ögrencileri, 'ödenmeyen prinder nedeniyle oynamıyorlar' imajını silmek ıstercesıne 'ouurtu' bır futbol sergiledi. Paris Saint Germain'ın ilk 10 daki- kahk bölümdeki direnişini presle kınp Fran- sız ekibıni adeta kendi onsekizine hapseden San- Kırmızıhlar, tribünlenn de inanılmaz desteğiyle, müthiş bir tempo yakaladılar. Ancak taraflı tarafsız herkesçe beğenilen futbol; beklenen, ıstenilen golü bır türlü getır- medi. Orta alanda Ergün. Okan, sakatlanana kadar EmreBelözoğlu ve Suat' ın başlatnğı her atak, Letizi'nın kalesınde korkulu düş kimli- ğine büründü bu bölümde. Bir de Hasan var- dı; alanda basmadık çün bırakmadı, iki kana- dı da özgûrce kullanıp, Hagi'nin yokluğunu örtemeye çalıştı 3 kışüık futboluyla. 10. daki- kada Emre'nin şutuyla başlayan hûcum üret- kenliği, PSG'ye soluk aldınnadı. Yüreğrni or- taya koyup rakibinın üzenne üzerine giden Galatasaray, 13. dakikada Hasan Şaş'ın kale- ciden seken şutu sonrasında Jardd'le gole çok yaklaşü. Ancak Brezilyalı, topu boş kale yen- ne tribûnlere gönderdi. Hemen bir dakika son- ra Okan'ın sağ direği yalayıp auta giden kafa vuruşu vardı. Ergün'ün üst üste uzaktan şut- lan da Letizi'de kaldı. 30. dakikada ise, Em- re'nin mesafe tanımaksızın yapüğı vuruş var- dı; ancak o da gol olmadı. 31. dakikada Capo- ne, 41. dakikada da Hasan Şaş'ın köşeye gıt- se gol olabüecek şutlanna, ılk yannın kahra- manı Letizı izin vermedı.Fenıaııdez'le yenı- den yapılanan PSG, şaşırmıştı. Sadece Cısse ile Taffivri'in koruduğu kaleye gelebildi Fran- sızlar. Ancak onlarda da Brezilyalı fıle bekçi- sinin yerinde kurtanşlan vardı. Sözün kısası; ilk yanda G.Saray oynamış, rakibinin tüm hesaplannı alt üst etmiş, aflaş- lanmış, ancak golü bulamamıştı. Ikincı yanya aynı tempoda başlayan San- Kırmızılılar, bu kez PSG'nın sert futboluyla karşı karşıya kaldılar. Hemen her ikili müca- delenin faule dönüştüğü 2. devrenin ilk daki- kalannda, Fransız takımı Galatasaray'ın tem- posunu biraz olsun kırar gibi oldu. Ancak sert futbol ceza alanı içine de taşınınca, Cim-Bom 50 dakika boyunca bulamadığı şansı yakala- dı. Jardel'i kontrol etmekte zorlanan TaiaL ni- zami şarjı faulle kanşünnca, San-Kınruzılılar bir penaltı kazandı. Topun başına Ümit geldi- ğinde 30 bin kişılık Ali Sami Yen'de çıt çıkmı- yordu. Deneyımli futbolcu gerıldı, kaleciye baktı, vuraşunu yaptı; meşin yuvarlak, gece- nin başarüı ismi Letizi ile ayn köşelere gidin- ce, G.Saray 1-0'lık üstünlüğü yakaladı. 1-0'dan sonra PSG, zorunlu olarak sorum- luluk alıp daha çok adamla hücum ederken, San-Kırmızıhlar da Hasan'ın bindirmeleriy- le pozisyonlar yakaladı. 70. dakikadan sonra ise Galatasaray orta alanında yorgunluk belir- uleri kendini ıyiden iyiye hissettirdı. Artık sal- dıran değıl, savunan taraf olmuştu San-Kırmı- zılılar. Direnci düşen takımı biraz olsun soluk- landırmak ıçın Hakan Ünsal-Vedat, Suat-Fa- ruk değişıkliklerine gidildi. Bu iki isim, Ga- latasaray 'ın bunalan görüntüsünü süer gibi ol- du. Yine de Anelka'nın driplingleri ve Chris- tian'ın ters paslan, San-Kırmızılılann savun- ma dengesini bozuyordu. Maçın ilk bölümünde inanılmaz bir hücum zengınlığı sağlayan Galatasaray, son anlarda da savunma anlayışının ıyı örneklerini verdi. Futbol adına bu kadar iyi bır görüntü çızıp de gahbıyeti kaçırmak, sanıyoruz büyük bir ade- letsizhk olurdu. Ancak hakemin son düdüğü Cim-Bom'u hak ettiği galibiyete taşıdı. Evet Galatasaray, Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale yürüyor. San-Kırmızıhlann yo- lu açık. Önce Milan beraberliği, ardından da PSG galıbiyeti...lki maçta alınan toplam 4 pu- an, sanıyoruz ki Galatasaray için çok büyük bir avantaj ve Lucescu'nun ögrencileri bu avan- tajı en ıyı biçimde kullanacaktır. A L Î S A M l Y E N S T A D I ' N D A N N O T L A R / D E N I Z D I R İ N S U G. Saray Rumensiz de kazandıŞampıyonlar Ligi macerasını 2.turda sürdü- ren Galatasaray, dün akşam Fransa Ligi'nde zor günler yaşayan Paris Saint Germain karşısında aldığı galibiyetle de başanlı grafîğini sürdürdü. 2000 yılının son uluslararası sınavıııı galibiyet- le kapatan San-Kırmızılı ekibin maç kadrosun- da, uzun yıllar sonra ilk kez Rumen bir futbol- cu yer almıyordu. Popescu. kart cezalısıydı. Id- manda sakatlanan Hagi ise kadrosdan çıkanldı. Hagı içm çeşıtlı soylentiler de dolaşıyordu. Kimılenne göre yaşanan "pam krizi'nde başrol oynuyordu. Bu nedenle yöneticılenn Hagi'ye kırgınlığı vardı, durumunu hiç sormadılar. Kı- milerine göre de Hagi, biraz ısrar edilse sakat- lığına karşın oynardı. G.Antep maçındaki duru- mu beursız olan Hagi'nin menajeri BecaB soru- lanmızı. "O da bütün futbokular gibi bekleme- de. Kendini diğerlerinden farkh görmûyor. Hu- zursu/Juk \asanu\or" dıye ) anıtladı Hagı ise maçı ızledıği tnbünde bildik görün- tüsünü yıneledı. Maç boyu tribünden sık sık ar- kadaşlannı uyaran Hagi, zaman zaman önünde- kı setin üzerine çıkarak olanca sesıyle bağırdı. En çok uyardığı ısim ise yıne Jardel oldu. Para knzınde bir başka boyut da krizi önle- yen isim üzerınde yogunlaştı. Belirtilenlere gö- re G.Saraylı futbolcular, alacaklan konusunda karşılannda muhatap bulamadıklan için böyle bir tavır almışlardı. Ve onların yanıt ıstedikleri öncelikli isim, ikinci başkan Mehmet Can- son'du. Cansun. 15 gün içinde alacaklann veri- leceğı sözünü söyleyınce, futbolcular da ıkna ol- du ve her şey eskı durumuna döndü. Fenerbahçe ile oynanan lıg karşüaşmasında Maç nedeniyle Meclis toplanamadı ANKARA(CamhııriyetBörosa>-TB\fM Genel Kurulu'nda, toplantı yeter sayısınm bulunamaması nedeniyle tçtüzük görüşme- leri bugüne kaldı. Bu arada, Nice'te bulunan Başbakan Bülent Ecevit başkanliğındaki Tüıkheyeti, Galatasaray 'ın şampıyonlar Li- gi'ndeki PSG maçını izledi. çıkan olaylar sonrası bir maç seyircisiz oynama cezasına çarptınlan G. Saray'da, dün her şey çok sıkı tutulmuştu. Ali Sami Yen Stadı'nın çevre- sindeki tüm kntık noktalara arama birimleri ko- nuldu. Yöneüciler hariç, basın mensuplan da- hıl herkes didik didik ikışer kez arandı G. Saraylı yöneticilerin Fazilet Partılilere tep- kileri vardı. FP mılletvekillen, San-KırmızıL- lara venlecek 5.5 miryon dolarhk ödül önerge- sine karşı çıkmışlardı. Yöneticiler, Türkiye'yi en iyı şekilde temsil ettiklerini, ödüle karşı çık- manın yanlış olduğunu söylediler. Taffarel 46 gfin sonra '_ Beşiktaş maçında Noama ile çarpışarak sa- katlanan G.Saray'ın Brezilyalı fıle bekçisi Taf- £ud, 46 gün aradan sonra kalesini devraldı. 1996-97 sezonunda Avrupa Kupa Galiple- ri'nde PSG'ye 4-2 ve 0-4'lük skorlarla elenen G.Saray, dün bir kez daha Fransız ekibının kar- şıstndaydı. San Kırmızılılar aldıklan galibiyet- le rövanşı venmemiş oldular. Bülent'ten uyan Maç öncesi Lucescu'nun soyunma oda- sında çıkmasından sonra kaptan Bülent'in arkadaşlannı, "Herkesin gözü üzerimizde. Sahaya çüap kazanmabyız, aksi takdirde bajunız ağnr" dıye uyardığı öğrenildi. Galatasaray, ikinci yanda kazandığı penal- tı golü sonrası büyük sevinç yaşarken fut- bolculann yanlanna koştuklan isim, yeniden aralanna katılan Arif oldu. Emre 15 gûn yok Maçın ılk yansında sakatlanarak çıkan genç yıldız Emre'nin, 15 gün süreyle takımdan ayn kalması bekleniyor. Sağ arka adalesinden sa- katlanan Emre'nin durumu bugün belli olacak. Maçtan sonra idnıan Karşılaşma sona erdikten sonra sahadan yenik aynlan PSG, Ali Sami Yen'de yakla- şık yanm saatlik ter atma idmanı yaptı. Id- man sırasmda kaybetmelerine karşın Fransız taraftarlann futbolculannı alkışlamalan dik- kat çekti. Galatasaravlı futbolcular Ümit'in penalü golü sooraa büyük muttuluk yaşadılar. (Fotoğraf: KEREM KAÇARLAR) ELEŞTİRt / MAHMUT SERT G.Saray Hakkıyla Paris Saint Germain, beklendiğinden de kötü çıktı. Genç Fransız ekibi, acemiler mangası gibiydi. Geride kalabalıklaşarak savunma yapmak istediler, ancak çok sa- yida yaptıklan pozisyon yanlışlanyla Gala- tasaray ataklanna davetiye çıkardılar. Bi- reysel becerileri ve takım oyunu anlayışlan sınıriıydı. Kaleci Letizi ve savunmanın önünde oynayan Lucci'nin akıllı oyunuyla ilk yanyı berabere bitirebildiler. Genel olarak maçı kontrol eden taraf Sa- n-Kırmızılılardı. özellikle sol kenardan Ha- kan ve Hasan, çok etkili ataklar geliştirdi- ler. Ancak taşıdıklan toplan bir türlü gol pa- sına dönüştüremediler. Orta alanda Okan, Suat ve Ergün, yardımlaşmalı baskıyla Fransızlara top kullanma şansı vermedi. Bu bölgede kazanılan toplann kenar ataklan- na dönüştürülmesi, Galatasaray'ın olumlu yönüydü. Ve Fransız savunmasını bunalttı. Ancak PSG savunmasının arasına gırecek sürpriz koşulann yapılamaması, Jardel'i gol noktalannda yalnız bıraktı ve beklenen go- lü geciktirdi. fki ekip arasında teknik ve taktik düzey- de büyük fark vardı. San-Kırmızılılar gerek bireysel beceri olarak, gerekse takım oyu- nu olarak oyunu istediği gibi yönlendirdi. Hasan'ın aldığı her topta rakip sayumayı hallaç pamuğu gibi dağıtmasına rakip ant- renörün önlem almaması ilginçti. Karşılaşmanın ikinci yansında Galatasa- ray, penaftı golünü buluncaya dekfizikgü- cünü ve teknik becerisini üst düzeyde kul- landı. Ancak öne geçtikten sonra oyunu so- ğutma amacıyla, topu kendi alanında dolaş-,, tırmaya başladı ve orta alanı boşalttı. Bir farkla öndeyken oyunu böylesine geride ka- bul etmek, riskli bir anlayıştı. Bu anlayışın taktiksel bir uygulamadan çok San-Kırmı- zılı oyunculann yorgunluğundan kaynaklan- dığı söylenebilir. Lucescu, bu durumu geç de olsa farkedip gerekli değişiklikleri yapa- rak takımını toparladı. Dün gece Galatasaray, özverili savaşımı ve saldırgan futboluyla taraftartannın beğe- nisinı kazandı. Ancak Hasan, 90 dakika an gibi çalışarak arkadaşlanndan bir adım öne §eçip gecenin ytldızı nitelemesini haketti. uat, Ergün, Okan ve Hakan da, Sarı-Kır- mızılılan sırtlayan oyuncular olarak dikkati çekti. GÖRÜŞ / DOĞAN HASOL Gerçeği KonuşalımGeçennafta, son Galatasaray - Fenerbahçe derbisi sıra- sında statta ve çevresinde yaşanan kargaşayı ve spora ya- kışmayan olaylan dile getirmiştim. O yazıma iljşkin olarak bi- raz da alınganlıklayazılmış mektuplar aldım. Özellikle de Fe- nerbahçeli okurlardan. Çoğu, statta kendilerine yapılan ezi- yetten yakınıyor. Mektuplardan biri şöyte: "Kesinlikle koltuk kınrtayı tasvip etmıyorum... O gece de tasvipetmedim... Tribünesaat 14.00gibiginvişsinizvemaç başlayana kadar yapılan işkence: • Yüzleri size çevrilmiş 5-6 büyük kolon... • Volüm yanınızdakini bile duyamayacak kadaryüksek... • Aralıksız G.Saray marşlan.. Saniye bile sektirmeden... • Arada "Hadi oğlum... Hadi oğlum... Gollll" diyen, Po- pescu'nun attığı penaltının spiker sesi... • Yüzlerce defa (hiç abartmıyorum)... Başım bir saat sonra ağnmaya başladı... Yanımızdaki ba- yan kulaklannı tıkayarak başım kucağına gömdü durdu. Ve bu insan sağhğını tehdit eden, centilmenliğe yakışmayan uy- gulama saatlerce sürdü... Polise şikâyet edildi, 'Ben kanşmam' dedi... Elektronik aksamın üstüne su torbalan atıldı, tribünde su satışı yasaklandı. Bir Fenerbahçeli taraftar g'ıtti sesini kıstı. Nasıl rahatladık anlatamam! Ama beş dakika sonra bir gö- revli tekrargelip sesisonuna kadar açtı, giderken de tribûn- lere hepinizin bildiği el işaretini yaptı. Çoğu 'feneriist'fen olan ve hepsi ünivers'tte mezunu, çok sakin olarak tanıdığım insanlar bile yeter artık deyip küfretmeye başladılar. Tüm bunlann üstüne, açılan ırkçı pankartlar veyırtılan dev Fener- bahçe bayrağı gelince insanlar çileden çıktı..." Gerisini başka bir mektuptan okuyalım: "Bu bardağı taşı- ran son damla olmuştu. Biri<aç kişi koltuklan söküp sahaya attı. Ve ne olduysa ondan sonra oldu. Koltuklar teker teker kınlmaya başladı. Elden ele, elden ele tel örgünün hemen önüne atıldı. Sağduyulu kişiler insanlan uyanyor, ama sinir- den ne yaptığını bilmeyenler eylemlerine devam ediyordu. Ne zamana kadar devam etti dersiniz? Hopariörden ses ke- silene dek sürdü." Işte, mektuplar böyle... Ben stada geldiğimde kınlıp saha- ya atılmış koltuklan gördüm. Yazımda, bu koltuk olayının ya- nı sıra, hiçbir şekilde hoşgörülmeyecek sokak kavgalannı, tri- bünlerde yakılan sonra da sahaya atılan meşaleleri, tribün- ler arası sövgüleri anlattım. "Bu böyle sümp gitmez. Düş- manca davranışlan besleyenler bilmeliler ki rüzgâr eken fır- tına biçer. Hen\es aklını başına toplamalı. Iş işten geçme- den" diye yazdım. Olaylara değinirken bir kulübü ya da yandaşlannı suçla- mak ya da başka bir grubu korumak değildi amacım. Zaten suçlamadım da. Yalnızca gördüklerimi anlatarak herkesi uyarmaya çalıştım. Gördüklerim de yarmış meğer. Tribün-ho- parlör işkencesini okuyuculardan öğrenmiş oldum. Sporda bunlann yeri yok. Konuklara tribün işkencesi yapanlar, bay- rak yırtanlar Galatasaraylı olamazlar. Aslında bu kafalann spoıia ilişkisl de olamaz. Işte ilk uyan... Sokak kavgacılan, meşaleciler, küfürbazlar, tribûnlere bedava seyirci sokan yöneticiler, işkenceciler, bay- rak yırtıcılar, koltuk kıncılar beğendiniz mi marifetinizi? Galatasaray'ın ve Fenerbahçe'nin bu hafta sonu maçlan seyircisiz oynanacak. Bu işte Tele On dışında herkes zarar- da. Herkese ders olsun! e-posta: merkez @ hasmimartik.com.tr- faks: (212) 211 34 20 MAÇ SONRASI / KEREM KAÇARLAR Lucescu: Zafer kazandık Spor Servisi - Fransız ekibi Paris Saint Germain'i Ali Sami Yen Stadı'nda 1-0 yenerek B grubunda Deportivo'dan liderliği alan Galatasaray'da yüzler gülüyor. Galatasaray Teknik Diriktör Lucescu'nun 'büyük zafer' olarak nitelendirdiği dün geceki maçta Rumen teknik direktör, "Popescu ve Hagi\len yoksunduk. Aynca Taffarel ve Hakan Onsal gibi uzun bir aradan sonra kadroya giren wunculanm vardı. Emre'nin de sakathğı beni biraz korkuttu.Ancak çok üstün oynadık. Özellikle Hasan dört dörüüktü. Hiç prensibim değiL ancak onun formasını alıp oğlum Rejvan'a vereceğûn. İlk yan iyi oynadık, ancak gol atamadık" diye konuştu. Biraz da şansın yardımıyla öne geçtiklerini belirten Lucescu, golden sonra rakiplerinin risk alarak üstlerine geldiklerini, ancak skoru korumasını bildiklerini sözlerine ekledi. Fernandez: Bunun Fransa'sı var Paris Saint Garmain Teknik direktörü Luis Fernandez ise genç bir takım oluşturduklannı belirterek "Fransa'da daha iyi oynayacağız" dedi. Femandez, maçıngerçek hakkının 0-0 olması gerektiğini savundu. Sporgündemininyoğun olduğu bir günde gösteri yaptıhr Harlem Hepkisi' Spor Servisi- Dünyada bas- ketbolun sevilmesinde büyük payı vardır Harlem'in. New Yoık'taki bir kenar ma- halle semti olan Harlem adı, basketbol sayesinde daha başka anıldı. Harlem'in değişik versi- yonlanndan birisi olan Harlem VVizars ise Türkiye'deydi. Daha havalanına ayak basar basmaz toplarla akrobasilere başladılar. Ancak Harlem'in Türkiye'ye geliş amacı Haldun Alagaş Spor Salo nu'nun açılışıydı. Hem açılışa katüdılar hem de akşam saatlerinde bir gösteri maçı sundular. Ancak Harlem gibi Tütkiye'ye yıllar sonra ge- len bir şov grubunun sporun yo- ğun olduğu bir günde Istan- bul'da gösterisini gerçekleştir- mesi tepki aldı. Çûnkü aynı gün futbolda Şampiyonlar Ligi'nde Galatasaray- Paris SaintGerma- in maçıyla birlikte, basketbol ve voleybolda da Avrupa kupalan karşılaşmalan vardı. Basketbolla ilgilenenler bir yandan Harlem ile F.Bahçe'nin Koraç Kupası maçını,TV'den de tstanbul BdediyeBaşkamGiıtuııadaHariem'ei^gösterdL aynı saatlere denk gelen Iraklis- Efes Pilsen maçı arasında karar- sız kaldılar. Voleyborda da Avrupa Şam- piyonlar ligi şampiyonluğu için aday olan Eczacıbaşı da lstan- bul'daydı. Sonuçta Istanbul Büyükşehir belediyesinin de destek verdigi Ütopia şirketinin orgaruzasyonu Harlem'i kaçırmak istetneyen- lerintepkisine yolaçtı. "Buorg»- nizasyoa,sporun en sdoşk günû- ne denk getirflmeseydi kötü mü ohırdu?'" dıye Büyükşehir Bele- diye Başkanı Gürtuna ve orga- nizasyonu düzenleyenlere soru- yorlar. Haksız da değiller... Mahkeme 5 Subat'ta Federasyon yargı önünde ANKARA (Cumhuri>et Bürosu)-Futbol Federasyonu Başkanı HalukLiusoj; Genel Sekreter Aydın Tonınoğhı ve 2 başkan ve- kılinin de aralannda bulunduğu 36 kışının, "fatmıet nedenhie emnh^etisunstimal ve bu suça iştirak ile resmi mercifcri iğfal" suçla- nndan yargüanmalanna. 2001 yılının Şubat ayındaAnkara 13. Asliye CezaMahkeme- si'nde başlanacak. 13. Asliye Ceza Mahke- mesi, dava dosyasının mahkemeye ulaşma- sının ardından hazırladığı tensip tutanağın- da, duruşma günü olarak 5 Şubat 2001 ta- rihıni belirleyerek, sanıklara davetiye gön- derdi. Mahkeme, aynca 36 sanığın adli si- cil kayıtlannı da istedi. Şampiyonlar Ligi Milan galip Spor Servisi -Şampiyonlar Ligi'nde Gala- tasaray'ın rakiplerinden Deportivo La Co- runa, kendi sahasında Milan'a 1-0 yenilerek liderliği San-Kırmızdilara bıraktı. Milan ise, aldığı bu galibiyetle puanını 4'e yükselt- ti. Şampiyonlar Ligi'nin A Grubu'nda oyna- nan maçlannda ise şu sonuçlar alındı: Panathinaikos: 0 - Valencıa: 0, Sturm Graz: 0 - Manchester United: 2. Nakavtla kazandı Sam, fırtma gibi YHMAZAKAR HAMBURG - Sinan Şamil Sam'uı başan- lan devam ediyor. Dünya amatör boks şampi- yonu olduktan sonra profesyonel olan ve Al- manya'ya yerleşen ağır sıklet boksöritoıüz Si- nan Şamil Sam, rakiplerini yenmeye devam ediyor. Hamburg'ta yapılan organizasyonda, ringe çıkan Türk boksörü, Amenkalı rakıbı Rodney Rown'u 3. raundta nava\ila yenerek başansını sürdürdü. TVde spor TBTl 21.00 Hamburg - Roma atv2U5Inter-H.Berlin CINE519.00 Ülker - Panathinaikos NEYMÎŞ ABDÜLKADÎR YÜCELMAN 'Spopcunun Ahlaklısım Severim' Türk Basketbolünü Geliştirme ve Eğitim Vakfı Baş- kanı Turgay Demirel ve yönetim kurulu üyelerinin Zeytinburnu Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki Vakıf- lar Genel Müdürtüğü'nün açtığı davayı kaybettiğini biliyoruz. Yargıç, Turgay Demirel ve yönetim kurulu üyeleri- nin azline ve bundan böyle hiçbir vakıfta çalışama- yacaklanna karar verdi. Turgay Demirel mahkeme karanndan 2 gün sonra federasyon başkanhğı seçimini yeniden kazandı. Ve şu anda da Basketbol Federasyonu'nun başkanı. Mazbatasını almış ve görevine devam ediyor. Şu an- da basketbol sütiiman, Demirel yeniden seçildi, ya- ni yorgan gitti kavga bitti. Peki, ama Türk Basketbol Vakfı ne olacak? Demi- rel görevine devam mı edecek? Şimdilik öyle. Çün- kü Zeytinburnu yargıcı gerekçeli karan henüz verme- miş, verince de Turgay Demirel temyize gidecekmiş. Bu arada ilginç bir durum da şu: Türk Eğitim Vak- fı ile Türk 3. Sektör Vakfı, Danıştay'a bir dava açmış, hani Turgay Demirel'in azledildiği maddenin kaldınl- ması için. Yani Turgay Demirel'i azleden karar eğer bugün Vakıflar Genel Müdürlüğü bir dizi dava açsa tüm spor vakıflannın yöneticilerinin o meşhur mad- deye göre azledilmeleri kaçınılmaz. Danıştay 10. Dairesi'nde açılan davada madde değişirse Turgay Demirel ve yönetim kurulu ile diğer tüm vakıflann yöneticileri rahat bir "oh" çekecekler. Bir ilginç notumuzu daha ekleyelim. Turgay Demi- rel'i dava eden Vakıflar Genel Müdürlüğü dün akşam Turgay Demirel'e "başanlanndan dolayı" plaket ver- di Armada Oteli'nde. Ne perhiz ne lahana turşusu de- meyin, Vakıflar Genel Müdürlüğü vakıf tüzüğünün bir hükmünü yerine getirerek dava açmış, haklı olarak; ama öbür yanda da Demirel'in başansını kabullen- miş. Bir anlamda fair-play gibi bir şey. Bu arada Levent Bıçakçı ile ziyaretimize gelen Turgay Demirel, vakıf tüzüğündeki 5'inci maddenin 2'nci paragrafındaki hüküm yüzünden dile düştüğü- nü, hatta bizim yazdığımız bir yazıdaki "şaibeli baş- kanlar" lafını da hak etmediğini belirtti. Demirel 1991 'den bu yana Türk Basketbol Vakfı olarak bas- ketbole ne verdiklerini de rakamlarla bildireceğini söyledi, ama henüz rakamlar etimize ulaşmadı. Ge- lirse onu da elbette seve seve yayımlanz. Türkiye bir hukuk devleti ise her şeyin yerli yerin- de olması gerekir. Son federasyon başkanlan seçi- minde bile demokrasi adına oynanmadık oyun kal- madı. Ülkemizde hemen hiçbir şey yerli yerinde de- ğil, hiç olmazsa Atatürk'ün "Ben sporcunun ahlak- lısım severim" deyişini kendimize ilke edinelim. E-posta: ayucelman'« yahoo.com-faks: (212) 5138596
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle