Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•AYFA CUMHURİYET 17 ARALIK 2000 PAZAR
HABERLER
3orun arama ve işletim hakkımn devlet tekelinde olduğunu düzenleyen yasa değiştirilmeye çalışıhyor
Borda özelleştirtne oyunu
6VNUSALMAN
ANKARA-IMF'nın ısteğı üzenne Etı
lolding'e bağlı olan kurumlann Özel-
lştirme ldaresi'ne devredılmesının ar-
dndan bor ve alümınyumun da özel sek-
tcre bırakılması ıçın uğraşıhyor. 2840 sa-
yü borun arama ve ışletımının devlet te-
kdinde olduğuna hükmeden yasa değış-
tiıilerek stratejık öneme sahıp olan bor-
âi. özelleştırmenin yolu açürnaya çalışı-
hyor. Eti Holdıng Yönetiın Kunılu'nun 23
Kısun 2000 tarihınde, 2840 sayılı yasa-
nn yenıden düzenlenerek
u
Ruhsatiar,fi-
ytflan beürleme ve pazar politikalan Eti
H>knng'de kalmak şarüvla özel sektörle
işbirtiği (yaünm ortakbğı) yapdmasa ola-
nağııun araşörüması" karannı aldığı or-
taya çtktı.
Borlann özel sektöre devredilmesı ıçın
soa yülarda sürdürülen gınşımler hızlan-
dınlıyor. Etıbank Genel Müdürlüğü, ön-
ce Etıbank'uı aynlarak satılması ve Etı-
bank Genel Müdürlüğü'nün Eü Holdıng'e
döoüştürülüp parçalanmasıyla özelleştır-
• Eti Holding Yönetim Kunılu'nun 23 Kasım 2000 tarihinde, 2840 sayılı yasanın yeniden düzenlenerek
"Ruhsatlar, fıyatlan belirleme ve pazar politikalan Eti Holding'de kalmak şartıyla özel sektörle işbirliği
(yatınm ortaklığı) yapılması olanağımn araştınlması" karannı aldığı ortaya çıktı. Borlann özel sektöre
devredilmesi için son yıllarda sürdürülen girişimler hızlandınlıyor.
me sürecine sokuldu. Etıbank Genel Mü-
dürlüğü'nün Etı Holding olarak örgütle-
nemeyecegine ilişkın yargı karanna kar-
şın yasalara aykın bu dunım halen düzel-
tilmedi.
Yasaya göre bor ozefleştirflemez
IMF'nın ıstemlen dogrultusunda bu yü
ıçınde Eü Holding'e bağlı Eü Krom AŞ,
Etı Bakır AŞ, Eö Gümüş AŞ, Eti Elekt-
rometalurjı AŞ Özelleştınne ldaresi'ne
devredıldı. IMF'ye gönderilen 3. ek niyet
mektubunda bu 4 kurum dışında Eü Hol-
ding'ın bütünüyle özelleşürme kapsamın-
da göstenldiği ortaya çıkü. Böylece alü-
mınyum ve bor da özeUeştırme kapsamı-
na alınmaya çalışılırken Devlet Bakanı
Şökrü Sina GüreTın ıtırazı üzenne bu du-
rumun engellendığı behrtılıyor. 2840 sa-
yılı yasa, borun özelleştırilmesıne olanak
tanımıyor. Borun özelleştirme girişımle-
nnde, Turgay Ciner'in çeşitlı şirketlerle
yapöğı başvuıulardıkkat çekti. Boru iç pa-
zarda öğütme tesisi kurarak işletme ve
yurtdışına da satma gınşımı engellendı.
Ancak başka fırmalann da benzer başvu-
rularda bıilunduğu öğrenildi.
Eti Holding, Danıştav'dan 2840 sayılı
yasanın "bor fuzlaruun işletim hakkuun
devlet teketine verümesmİD" kapsamıyla
ılgılı ıstışan gönış ıstedı Danıştay'dan,
Eti Holding'ın de verdığı görüşler doğrul-
tusunda, "Tfcari açıdan bir değeriendir-
me yapıküğında ham bor ve rafine bor
ürünlerininyurtiçindedesabşmınyapda-
bilmesi gerektiği sonucuna ulasdıııakta-
<hr" denıldı.
Ancak Danıştay'dan alınan bu görüş
de, yorum yoluyla 2840 sayılı yasanın
aşılarak borun özeUeştırilmeye açılması-
nı sağlamadı. Ciner, ilk olarak Serena
AŞ'yle yaptığı başvuruyu, Danıştay'dan
alınan görüşün ardında Ceytaş firmasıy-
layıneledi Ciner'in Daruştay'ın görüşü-
nü kulianarak yaptığı bu başvuru da red-
dedildi.
Baskılarartfa
Danıştay'dan çıkanlan görüşün de bo-
run özelleştirilmesı ıçın yeterlı olmadığı-
nın ortaya çıkması üzenne, 2840 sayılı
yasanın değıştinlmesi konusundaki bas-
kılararttı Etı Holding'ın 23 Kasım 2000
tarihlı karan da 2840 sayılı yasanın değiş-
tirilmeye çalışıldığını kaıutlıyor. Etı Hol-
ding Yöneüm Kurulu'nun karannda, "2840
sayıh yasaçerçevesinde(yürürlüktekakb-
ğı sürece) hareket edüerek Eti Hoknng'in
borpazannda be&rleyitioimasmmgerçek-
leştirümesi" ıfadesı yer alıyor.
Parantez içine konulan "2840 sayıh ya-
sanınyürürtûkte kaklığısürece" şerhı, ya-
sanın değışünleceğını gösteriyor. Zatenka-
rarda açık olarak da yasanın değıştırile-
ceği şöyle ifade ediliyor: "2840 sayıh ya-
sada yeni bir düzenleıneye gidilerek (ya-
sanın ana fıkrini değiştirmeden) ruhsat-
lar, fîyatian befirleme vepazarpolitikala-
n Eti Holding'dekahnakşartıyla özel sek-
törle işbhüği (yaürmı ortakhğı) vapıhna-
sı olanağının araşürüması.''
Kararda, Etı Holding'ın gelışimını sağ-
layabılecek şu hedefler yer aldı
"Rafine ürün kapashelerinin borpaza-
rmdakiönceükleridikkate ahnarak 1 mil-
yon 200 bin tona çıkanlnıasL aynca uç
ürünlere de yatınnı yapdmasının sağlan-
masL Mevcut tüm tesislerin gözden geçi-
rilerek yenfleme yaonmlanna başkuul-
masL Pazarlama ve saüşlar konusunda
bütün tüketicüere holdingin tek elden sa-
ttşyapabflmesini teminen Avrupa 'daki pa-
zaryapunızındeğiştirflerek ABDve Uzak-
doğu pazar sabş ağmın kuruhnası konu-
sunda örgütteniİmesL"
TÜBİTAK'IN RAPORUNA TEPKI
'Hukuk
devletiükesi
zedeleniyor'• "îzrnir-Bergarna,Eşrne,SivrihasarElEk"
hareketı üyeleri, rnahkerne kararlanyla ışletilmesi
engellenen ancak TÜBlTAK'ın hazırladığı
rapor referans ahnarak yeniden işletme izni
verilen Bergama'daki Ovacık Altın Madeni'nde,
risklerin aynı şekilde sürdüğünü belirttiler.
ÎZMİR(Cumhurryet
Ege Bürosu) - Euro-
gold'un Bergama'da si-
yanürlü yöntemle işlet-
mek ıstediği altın made-
nin çalıştınlması için bu
yönde TÜBÎTAK tara-
findan hazırlanan rapo-
ra tepkıler sürüyor. Mes-
lek odalan temsılcüen
ve konuyla ilgili fakül-
telerden akademisyen-
ler, TÜBİTAK raporu-
nun yanlı olduğunu sa-
vunarak mahkeme ka-
rarlannın bu şekilde ha-
zırlanan raporlarla de-
ğişmesinın hukuk devle-
ti ilkesüıi zedelediğini
kaydettiler.
"tzmir-Bergama, Eş-
me, Smihasar El Ek*
harekeö üyelen, mahke-
me kararlanyla işletil-
mesi engellenen ancak
TÜBtTAK'm hazırladı-
ğı rapor referans ahna-
rak yeniden işletme iz-
ni verilen Bergama'daki
Ovacık Altın Made-
ni'nde,risklerinaynı şe-
kilde sürdüğünü belirt-
tiler. Hareket üyelerin-
den Zeüha Baltacıoğhı
veSedatGülşen, TÜBİ-
TAKraporunakarşı yön-
de görüş behrten bir ra-
poru kamuoyuna suna-
rak bu yöndeki çahşma-
lann dikkate ahnması
gerektığıni söyledıler.
Kımya Mühendısleri
Odası Ege Bölge Şube-
si'nden Ofca^- Tünay ve
IşıkKabdaşh'nın hazır-
ladıklan, "TOBÎTAK
Raporu'nun Ovacık Al-
tm Madeni'nin Kimva-
salÖzeüilderininTesb»-
ti ve Risk Belirlemesi"'
başlıkh raporda, TÜBÎ-
TAK'ın yapılan yanlış-
lan referans göstererek
yeni yanhşlara izin ver-'
diği kaydedildi. TÜBÎ-
TAK'ın, Ovacık Altın
Madeni'nde yılda 240
ton siyanür kullanılaca-
ğını, Etibank'ın Gümüş-
köy işletmesinde ise yıl-
da bin 100 ton siyanür
kullanıldığuu beurttiği-
ni vurgulayan Tünay ve
Kabdaşlı, raporlannda
"Sivanür türleri ve öl-
çüm yöntemteriyie Ugfli
Bteratür bilgilerine yer
verilmiştir. .Anatitiköl-
çüm yöntemlerine göre
siyanürier suuflandıru-
rruşveyöntemleranlaûl-
naş. Bizim asıl endişe-
lendiğimiz laam,numu-
neterin neredenannaca-
ğKfar" görüşünü kaydet-
tiler. Dünyada bugüne
değin gerçekleşen kaza-
lann hafızalardan çık-
madığının da vurgulan-
dığı raporda, Eurogold
yetkıülennmtesısinşuan
daha güvenli hale gel-
diğmi söyledikleri kay-
dedilerek "Bu biritiraP-
ür. Tesisi mahkeme ka-
rarianndan önce işlet-
me>¥ açsalann, çevreye
zehirsaçacakiardLBunu
'tesısımız şu an daha gü-
venli' açıklamalan or-
taya kovTiyor. Dolavisıy-
la Eurogold'a ve TÜBI-
TAK'ın hazırladığı ra-
pora kamuoyuııun gü-
vıenmesi için hiçbir ne-
den yoktur" denildi.
Sefer sayısı düşürüldü
Erzurum 'dan
THY'ye tcpki
£RZURUM(Cumbu-
riyet)-Türk HavaYolla-
n'nın Istanbul-Erzurum
arasındakı du-ekt uçak
seferlerinihaftadaikigü-
ne düşürmesi, kış turiz-
mine hizmet veren işa-
damlannın tepkisine yol
açb. Uygulamanedeniy-
le rezervasyonlarrn ipta-
unde arnş olduğu büdi-
rildi. Polat Holding Yö-
netim Kurulu Başkanı
tbrahim Polat ile Baş-
kan Vekili Adnan Polat,
tstanbul-Erzurum ara-
sında uçak seferlerinin
arttınlması için Türk Ha-
vaYollan Genel Müdür-
lüğü'nün faks yağmuru-
na tutulmasmı iste-
di.THY'nin uçak sefer-
lerini azaltması, kış turiz-
minin önemli merkezi
Palandöken'de kriz ya-
ratö. Erzurum Palandö-
ken Dağı'nda yaptırdık-
lan Polat Renaissance
Hotel'de Erzurum'unüst
düzey bürokratlan ile işa-
damlanna ıftar yemeği
veren Ibrahim Polat, Is-
tanbul - Erzurum arasın-
daki direktuçak seferle-
rinin haftada sadece ıki
gün yapıldığını anımsa-
tarak "Bu yüzden daha
şimdklenbazıturlarre-
zarvasyonlannı iptal et-
tLVeröveyabancıturist-
ler, aktarmah ucaklauğ-
raşmamakiçin Palandö-
ken'egehnektenvazgeç-
ti" diye konuştu.
Beledhe Başkanı SelamiÖztürk, 4 bin 500 metrekareKk
aknüzerinekuruluolanwçe>Teduzenlemeleri\kyenaenenAtatürk
Pnrkı'nıhizmrtp«çtı.Parkını»dririıınımıımınaHınayaktynartığınıvıırgııbıyanOyffırk,HiizpnUnipiym^SflmilyarHraharrandıgını«iylfdi Parkın
yanmdaJd Kabmış Spor Tesisleri'nin 3 yühk bir hukuk savaşunı sonunda ahndığını beUrten Oztürk, "Bu alana da gençlik merkezi yapacağn.
Ma>ıs ayında tamamlanacak merkezde, Mustafa Kemal Atarürk'ün özlediği gencüği konuk edcceğjz" dedi. Marmara Turizm Derneği folklor
ekibinin halkoyanlan sergüediği açıhşta, tzciük Federasyonu Kadıköy Bölgesi'nce belediyeye "teşekkürplaketi" verfldL (Fotoğraf: YEŞİM GÜL)
Yeni yasa tasansına Orman Mühendisleri Odası'ndan büyük tepki
Ormanlara ihanet hazırbğı
ASUMAN ABAOOĞLU
tZMtR- Orman Bakanhğı'nın,
ormancılıkla ilgili bazı yasa mad-
delerini değiştiren tasansı yeni ta-
lanlara kapı açıyor. Tasan, kızıla-
ğaçlıklar ile kestaneliklerin "or-
man sayıbnamasun" öngörüyor.
Orman Mühendisleri Odası, bu de-
ğişikliği, ormancüığayapüan en bü-
yük ihanet olarak nıtelendirdı.
Orman Mühendisleri Odası Ge-
nel Başkanı Safih Sönmezışık. Or-
man Yasası'nın 1. maddesının H
nkrasmda yapılan değışıklikle kı-
zılağaçlıklar ile kestaneliklerin or-
man sayılmayacağını belirterek bu
düzenlemeyle ilgili şu görüşleri
kaydettı: "Bu tür ormanlann yay-
gm oMuğu Karadeniz Bölgesi'nde
orman kadastrosunun yanı sıra ta-
pulama da geçmemiştir. Mülkrvet
sorunlannın çözühnediği bir ülke-
• Orman Bakanhğı'nın, ormancılıkla ilgili bazı yasa
maddelerini değiştiren tasansı, kızılağaçlıklar ile
kestaneliklerin "orman sayılmamasını" öngörüyor.
Orman Mühendisleri Odası, bu değişikliği, ormancılığa
yapılan en büyük ihanet olarak nitelendirdi.
de şimdiye kadar orman sayılan
yerlerüı bu değişiklikk orman sa-
ydmamasıçoktehiikefi sonuçlara ne-
den oiacak, deyim \erindeyse ma-
kflflderin orman sayıhnamasını sağ-
layan 1950 vıhnda çıkanlan 5653 sa-
yüı yasadan çok daha fazla orman
talanıgerçekİeşecektir. Böylecedev-
letormanlanözeDeştirflerek orman
idaresi, mülkiyet beürsizüği olan
çok geniş bölgede çok büyük siyasi
ve idari baskı arana girecektir."
Orman Bakanlığı'nm tasansuı-
da, 6831 sayılı yasanın 7. madde-
sinin değiştınlerek orman kadast-
ro komısyonlarına şu anda yasada
bulunmayan "orman sınuian dı§K
na çıkarma" ışını resen yapma zo-
nınluluğu getırildiğini vurgulayan
Salıh Sönmezışık, tasanyla orman
kadastro işlerinin özelleştrrildıği-
ne dıkkat çektı.
'Yağmaya çanak tutuluyor'
Daha tehlikelısuun ıse "idareve
isterse. herhangi bir yerde iküici
kadastro yetkisi verUmesi" oldu-
ğunu kaydeden Sönmezışık, bu-
nun genel hukuk kurallan ile ça-
tıştığını söyledı. Tasanyla "Tapu-
lu Kesim tşlemferi"nin sınırlannın
genışletılıp kızılağaç ve kestane
ÎHD'den
sokak şenliği
İnsan Haklan Derneği (THD)
tstanbul Şubesi. İnsan Haklan
Haftası kapsamında Ortaköy
Meydanı'nda sokak şenliği
dûzenledi. Dernek yetküileri, ölüm
oruçlannın sürmesi nedeniyle
etldnliklerini şenük havasında
gerçekleştirmediklerini belirttiler.
İHD tstanbul Şube Başkanı
Eren Keskin, F tipi cezaevlerinin
kaldırilması amacıvla
sürdürülen ölüm oruçlannın bir an
önce sona erdirilerek tutuklulann
istemlerinin kabul edilmesi
gerektiğini söyledi. Turuklu
annelerinden Cüzel Şahin de F tipi
cezaevlerinin kapablması için
çocuklanna destek olduklarmı
belirterek "ÇocukJanmız F tipini
kabol etse de biz analar kabul
etmeyeceğiz" dedi. Açüan standda,
F tipi cezaevlerine karşı imza
toplandı, kitaplar satışa sunuldu.
Insanlann yakalanna "Hücrelere
hayır" yazüı kâğıtlar takıldı.
Meydanda bir ağaca "Hücre tipi
cezaevleri istemiyoruz, hücre
ölümdür" yazdı pankart asıldı.
(Fotoğraf: UGUR DEMİR)
ormanlannın özel kesim ve nakıl
işlemlerine kolaylıklar getırildiği-
ni, bunun da "ormanyağmagna ça-
nak tuttuğunu" savunan Sönmezı-
şık, dığer eleştınlerini de şöyle sı-
raladı:
"2873 sayıh yasanın 8. maddesi
değiştirilerek riıilli parklara ruris-
tik tesislerin yanı sıra rüzgâr ener-
jisi maksatiı tesislerin de kuruhna-
sına olanak getirUmiştir. Bu, milli
parklanmızm ekolojisini bozacak
bir değişiküktir. 2924 sayıh yasa-
nın 3. maddesi değiştirflerek 2/B ile
orman sınırlan dışına çıkanlan
alanlann, anayasanın 170. madde-
sine aykmolarak,başka ktşive ku-
ruluşlara tahsis edilmesini öngör-
mektedir. Orman yağmasuun ti-
pikörneğidir veçoktehükelidir. Yı-
ne 2924 sayıh yasanın 12. maddesi
değiştirilerek 2/B sahalannda hak
sahibi bulunamayan yapı ve tesis-
lere, köyde oturan başka
bir hak sahibi uydunüarak
satümasını. saüştan eJde edi-
len geünn >apı\ı işgal ede-
ne, yani hak sahibi olma-
yan kişi\-e ödenmesiniöngö-
rüyor. Bu 2/B sahalanmn
hak sahibi bulunmasa da
mutlaka yağma ettirfleceği
(idare taranndan) anlamı-
na gehnektedir.''
'Ormanlara ve orman
köylûsüne ihanet'
Sönmezışık, tasanyla,
2924 sayüı yasarun 18. mad-
desının değiştınlerek Z'B üe
orman sınırian dışına çıka-
nlan yerlerin satışlanndan
elde edilen bedel ve faizle-
rin yüzde 20'sinin Orman
Köylüsü Fonu'na, yüzde
80'inin o köylere okul, yol,
su gibi altyapı hizmetlerinin
yapılması için "Genel Büt-
çe"ye aktanlmasını ongördü-
ğünü beluierek "Bu yakla-
şun ormanlarumza ve or-
man köylümüze ihanettir.
Dernek İd devlet ormanlan
saülmadan orman köylüsü-
ne yoL, su gibi hizmet götü-
riUemeyecektir. Kaldı ki ge-
nel bütçeye aynlan bu para-
lann orman köylûsüne sarf
edöipedimediğ^nikimdenet-
îeyecektir?" dıye konuştu.
PAZAR
ORHAN BURSALI
ŞtoMet, Af ve
Oğrenebilen Sistemler
Türkiye'nin bugünkü durumuna bakarak her-
kesin kendi "kurtuluş çözümlerini" üretmesi do-
ğaldır. Hatta bu öteden beri milli bir spordur da!
Bu pazar, bir milli spor da yazannız yapacak!..
• • •
Bu milli siyasal "sportif etkinlikler" içinde, ki-
mileri çözümü darağaçlannda arar. Bu çok ün-
lü bir halk çözümüdür, ki en alt tabakadan siya-
setin ve askeriyenin en tepesine kadar bazen çok
sayıdataraftan vardır. En ünlü darağaçlan ise etekt-
rik direklerinde kurulur! "Beş on kişiyi sallandır-
dın mı..."
Utangaç darağaççılar ile darağaççı olmayan,
ancak şiddeti sürekli ana veya tali çözüm aracı
olarak görenler, şiddeti hep ellerinin aranda tut-
mak isterler. Devtet gücünü gostermeli, den dev-
let aciz, diye haykınr. Şiddetle bu işlerin çözüle-
ceğini ve Türkiye'nin kurtulacağını sanır...
Şiddet, sıyasetçinin, bürokratın ve askeriyenin
sihirli ana çözüm aracı olarak yakın geçmişimi-
ze damgasını vurmuştur.
Sosyal, kültürel ve siyasal ana toplumsal an-
laşmazlıklarda yasal veya yasal olmayan şidde-
te dayalı çözümlerin neyi çözdüğünü, şöyle 30-
40 yıllık yakın tarihimize bakarak görebiliriz.
Bakın, iyi bakın, görebiliyor musunuz?
Neler, hangi sorunlar çözülmüştür şiddetle?
Burada bir örnek üzerinde duracağız.
En baş belası olaylanmızdan biri PKK sorunu-
dur.
Sözün gelişi bile olsa: Bizi yiyip bftirmiştir.
1980'lerde Diyarbakır Cezaevi'nde uygulanan,
düşman ülkeye bile reva görülmeyecek insanlık
dışı uygulamalann ve en üst düzeydeki şidde-
tin, PKK'yi ciddi bir PKK yapıp yapmadığı, cid-
di bir biçimde tartışılmaltdır. Hatta, bu konuda kap-
samlı bilimsel araştırmalar yapılmalıdır. Geçmiş-
ten öğrenmeyen millet geleceğini de göremez.
Kürtlere "b.." yedirerek insanın onuruyla oyna-
manın, 15 yıllık savaş faturasındaki rolü de sap-
tanmalıdır. PKK'nin neden Kürtler içinde bu ka-
dar yandaş bulduğunun yanrtı aranmalıdır.
Daha küçük "so/cu" yaftalı örgütleri ve yandaş-
lannı, toplum olarak, siyaset olarak, askeriye ola-
rak, şiddetten anndırmanın yollannı aramalıyız,
bulmalıyız. Afiş asanı vb. vurup öldürmekle han-
gi sorun çözülmüştür?
Kana kan intikamlaTürkiye nereye gelebilmiş-
tir?
Işte bugüne!
Birincisi, bunu görmeliyiz. Geçmişten öğren-
meyi sürekli refleks haline getirmeliyiz.
öğrenebilen sistemler sürünmezler, diplere
vurmazlar, elin elinde oyuncağa dönüşme potan-
siyeli taşımazlar, dıkte kabul etmezler, kendi bün-
yelerine u^gün sağlıklı çözürnler üretirler dur-
madan.
"öğrenebilen sistemler, sorunlanna en ideal,
en yararlı, en ekonomik ve en kârfı çözümler üre-
tirler; bu nedenle de büyürler, gelişırier, zengin-
leşirler.
insanın, en zeki bilgisayar sistemine kıyasla en
büyük üstünlügü, öğrenebilen özelliğidir.
Oğrenebilen toplum, öğrenebilen sistem, öğ-
renebilen siyasal yönetimler, aynı zarnanda yö-
netebilen özelliği de kazanırlar. î .
öğrenmeden yönetilemez.
Yöneten bir siyasal sistemin, yönetebilen bir
demokrasinin gerçekleşebilmesinin ön koşulu,
geçmişi ve bugünü öğrenebilmek, analiz edebil-
mek, saplantısız ve objektif sonuçlar çıkarabil-
mektir.
Öğrenmeyi ve yönetmeyi bilmek demek ise so-
run çözmektir.
•••
Siyasal, sosyal, kültürel.. özetle toplumsal so-
aınlara getirilen ve önerilen şiddete dayalı çözüm-
ler, ülkeyı, yine şiddete dayalı çözümler öneren
çok kutupluluğa sürüklemiyor mu?
Şimdi bir düş kuralım.
Meclis'teki partilerin bu hafta bir araya gele-
rek, sadece, devlete karşı işlenen suçlan af kap-
samı dışında tutan anayasa maddesini kaldırdık-
lannı...
... arkasından, doğrudan cinayet işlememiş
kişileri birsüre daha içeride bırakan, öncelikle bir
siyasal af üzerinde anlaştıklannı...
... ulusal gelirlerimizi ve ekonomik degerleri-
mizi talan edenleri de bir süre daha içeride bıra-
kan, diğer mahkûmlara da insaf ölçüleri içinde
indirimler yapan, şartlı bir af çıkardıklannı hayal
edelim.
Tabii, bu düş, yeni ama az, öz ve gerçekçi bir
kalkınma vizyonunu da gerekli kılmaktadır.
obursalİK! bilimmerkezi.org.tr
Demokrasi, bağıınsvzlık,
özgürlük savaşının
yiğıt insanı,
TMMOB
Ziraat Mühendisleri Odası
Adana Bölge Şube Başkanı
I. AKEV
ÖZDEMffi'i
emek karşıtı güçler tarafından öldürülüşünün
22. yılında onun dostlan olarak anıyoruz.
ETKİNLtKLER:
Adana, 17 Anüık 2000
Yer : Seyhan Kültür Merkezi (Eski Ercıyes Sıneması)
Saat : 12.30 Şöyleşı
S»at : 13.30 Ödül Törenı: Ziraat Fakûltesı öğrencıkn
arasında düzenlenen yazı yanşmasında dereceye gırenlere
Saat : 14 00 Panel. Tanmda Ozellesnrme ve Sonuçlan
18Arahk20O0
Saat : 10 00 Basın Açıklaması (öldürüldûğüyerde)
Mersin, 18Arahk2000
Saat : 11 30 Tören Mezan ba^ında
TMMOB ZlRAAT MÜHENDİSLERÎ ODASI
GENEL MERKEZt,
ADANA VE tÇEL ŞUBELERİ