Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 KASIM 2000 ÇARŞAMBA
HABERLER
Mer Muğtfda
• Cumhuriyet (Muğla) -
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller, "baba memJeketi"
Milas'ta hükümete ağır
eleştiriler yöneltti. Çiller,
"Siyasetçi, bürokrat, kartel
bir olup Türkiye'yi'
soyuyorlar. Sistem
çökmüştür" dedi. DYP
lideri, dün TBMM Genel
Kurulu'nda batık
bankalarla ilgili genel
görüşmenin
öngörüşmesine katılmadan
önce Muğla'ya giderek il
başkanlığı binasını açtı ve
Milas'ta miting düzenledi.
Önce» içtürife
• ANKARA (Cumhuriyet
Bârosu)-TBMM
çalışmalannı hızlandırmak
isteyen hükümet ortaklan,
öncelikle içtüzük
değişikligini gündemlerine
aldı. Bu amaçla TBMM
Genel Kurulu'nda yer alan
değışıklık önensi üzerinde
görüşmelere hemen
başlanması kararlaştınldı.
TBMM Genel Kurul
gündeminde yer alan
değişiklik önerisinde,
milletvekillerinin TBMM
çalışmalannda başı açık
olması, Kadın-Erkek
Eşitliğini îzleme Kurulu
oluşturulması, soru-cevap
süresinin sınırlandınlması,
anayasaya aykınlıkla ilgili
en fazla üç önerge
verilebilmesi, son
konuşmalann beş dakika ile
sırıırlandınlması
gibi düzenlemeler yer
PoRsfiğin
kitabı yazM
• DİYARBAKIR
(ANKA) - Elazığ Emniyet
Müdürü Feyzullah Arslan,
yaşanmış polisiye olaylan
kaleme aldı. 3 bin 500 adet
basılan 450 sayfalık kitap
kısa sürede tükendi.
Kitabın ikinci baskısı için
çalışmalar sürüyor. 'Polisin
Hanra Defterinden' adlı
kitabın önsözünde Arslan,
amacının suç ve suçlularla
mücadelede polis-vatandaş
diyaloğunun artması için
bir adım atmak olduğunu
belirtiyor. Kitapta hayatın
içinden polisiye hikâyeler
irrjnik bir dille anlatılıyor.
Martılar mikrop
taştyor
• TRABZON(AA)-
Martılann, Trabzon'da
dışkılanyla çevrede
oluşturduğu kirliliğin, ağır
ishaller ile sindirim sistemi
hastalıklanna yol
açabileceği bildirildi.
Karadeniz Teknik
Üniversitesi (KTÜ) Tıp
Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Ahmet
Karagüzel, Doğu
Karadeniz'de azalan balık
popülasyonu ve av sonucu
martılann beslenmek için
kentlere saldırdığını
belirterek "Burada
martılann bir suçu yok.
Ama çöplüklerden
beslendikleri için şehre
yayıldılar" dedi.
Bektrik
fatupalanna gert
ödeme
• İZMİT(AA)-
Kocaeli'nde, prefabrike
konutlardaki elektrik
borçlannı ödeyen
depremzedelere, fatura
bedellen hafta başından
itibaren iade edilecek.
Tahsilat makbuzlan ile
Körfez Elektrik'
Dağıtım AŞ tşletme
Müdürlüğü veznesine
başvuracak depremzedeleT,
geri ödemeden
yararlanacak. Kentte, 14
bin civanndaki prefabrike
konuttan, bugüne kadar
yaklaşık 2 bin konutun
elektrik borcu ödemesinde
bulunduğu tahmin ediliyor.
Demirel, baskı ve zulüm gördüğünü ileri sürerek zamanı gelince konuşacağını söyledi
Hîçbir şeyi iıatırlamıyor'ANKARA/tSTANBUL (Cumhurryet)
- Egebank'ın eski sahibi Yahya Murat
Demirel, Pamukbank'a olan borçlannı
ödememek için icra konulan mallannı
sattığı gerekçesiyle Istanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı'nca, Berdan Tekstil'i sahte
belgeyle dolandırdığı gerekçesiyle de
Şişli Cumhuriyet Savcılığı'nca başlatı-
lan soruşturmalarçerçevesinde sorgulan-
dı. Demirel ifadesinde, pekçok aynnüyı
hatırlamadığını belirtirken, şirketlerinin
Pamukbank'a kredi borcu olmadığını
öne sûrdü.
Hakkında tutuklama karan çıkanlma-
sı üzerine önceki gün Ankara Emniyet
Müdürlüğu'ne teslim olan Egebank Yö-
netim Kunılu üyesi Prof. Dr. Ersin Çakı-
roğlu'nun sorgusu sürüyor. Çakıroğlu,
bankaya el konulmadan 6 ay önce yöne-
tim kunılu üyesi olduğunu ve imzalanda
usulen attığinı söyledi. Emniyet yetkili-
leri, Egebank'tan Demirel'e ait 20'ye ya-
kın şirkete usulsüz kredi verildiğinin be-
• Istanbul'daki soruşturmalar çerçevesinde talimatla ifade veren Yahya
Murat Demirel, Berdan Tekstü ve Pamukbank'la şirketleri arasuıdaki
ilişkilerin ayruıtısını hatırlamadığını söyledi. Demirel adliye çıkışında
gazetecilere, "Adaleti belge ve kaset dağıtanlar çalıştırmıyor" dedi.
lirlendigini belirterek usulsüz kredi alan
fırma sayısının 4O'ı aştığını kaydettiler.
Demirel, özel güvenlik önlemleri altın-
da dün sabah saatlerinde Ulucanlar Ce-
zaevi'nden adliyeye getirildi. Ifadesinin
alınması için savcılığa götürülürken, ga-
zetecilerin "ffir şey söyteyecek misiniz?"
sorusuna "Izin alın gelin, çok şey söyleye-
ceğim" yanıtını verdi. Demirel, zulüm ve
baskı gördüğünü öne sürdü.
Demirel ile sahibi olduğu Universal
Holding'in muhasebe sonımlusu Emine
Mehtap Ceylan'ın, Pamukbank'a olan
borçlannı ödememek için icradaki mal-
lan sattıklan gerekçesiyle Istanbul Cum-
huriyet Başsavcıhğı'nca, Berdan Teks-
til'in sahte evrak ile dolandınldığı gerek-
çesiyle de Şişli Cumhuriyet Savcılığı'nca
başlatılan soruşturmalar nedeniyle savcı
Ahmet Mutiu tarafından talimatla ıfade-
si alındı.
Demirel, ifadesinde Ege Factoring Şir-
ketfnden, Berdan Şırketi'ne açılan kredi
limitini bılmedığını ve anımsamadığını
kaydetti. Demirel, Berdan Şirketi'ne açı-
lan kredi limitini de hanrlamadığmı söy-
ledi Demirel, "ŞuandaEgeFactoring'in,
Berdan Şirketfnden alacağıvar mıdır.yok
mudur onu dahi bilmiyorum" dedi. De-
mirel, Dem Yapı lnşaat ve Pazarlama A.Ş.
ile Dempanel Entegre Orman Ürünleri
Sanayi ve Ticaret A.Ş.'deki hisselerini di-
ğer kişilere devrettikten sonra, bu iki şir-
ketin Pamukbank'tan kredi kullandığını
söyledi. Demirel, bu konudaki aynntıla-
n da hanrlamadığmı söyledi.Demirel, ce-
zaevine götürülürken adaletin çalışmadı-
ğmı, çalışması durumunda açıklamalar
yapacağını söyledi. Gazetecilerin, "Ada-
fcti kim çahştmmyor" sorusu üzerine De-
mirel, "Adaleti belge ve kaset dağıtanlar
çabşünmyor" diye konuştu.
Öte yandan, Yahya Murat Demirel ile
Egebank'ın 7 eski yöneticisinin, "hizmet
yoluyla emniyeti suiistimaT suçundan 1
ile 5 'er yıl arasında hapis cezası istemiy-
le yargılanmasına dün Şişli 10. Asliye
Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma
ile devam edıldı. Tutuksuz yargılanan sa-
nıklardan Turan özd, Egebank'tan,
1998 yılında Yahya Murat Demirel'in
bankayı satın ahnasmdan 10 gün sonra
ayrıldığını söyleyerek, çahştığı süre içe-
risinde bankaya zarar doğuracak işlem
yapıhnadığım savundu. Demirel ile Ali
Süha Paya'nın ifadesinin alınabilmesi
için Ankara Asliye Ceza Mahkemesi'ne
yazı yazümasma karar veren hâkim, du-
ruşmayı erteledi.
The Economist gözüyle Türkiye
'Temizel
umut verici. ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - The Eco-
nomist dergisi Türki-
ye'deki, insan haklan
alamnda son gelişmele-
ri ve bankacılık operas-
yonlarmı değerlendirdi.
Bankalara yapılan son
operasyonlan ve Zeke-
riya Temizel'i Türkiye
için umut olarak değer-
lendiren dergi, insan
haklan alamnda gelınen
asamayı ıse körümser
bir tablo olarak sundu.
Ingiltere'nin önde ge-
len dergflerinden The
Economist, son sayısın-
da Türkiye'yi mercek
altına aldı ve 2 önemli
alanda yaşanan geliş-
meleri yorumladı. Der-
gide yer alan "Temiz el-
ler" başlıklı yazıda ban-
kacılık operasyonlan ve
Zekeriya Temizei'in u-
mut verici bir başlangıç
olduğu, ancak bunun ar-
kasından neler gelece-
ğinin de önemli olduğu
vurgulandı.
Bir diğer umut verici
gelişme olarak da Yah-
ya Murat Demirel"ın
kaçma plânlan yapar-
ken Egebank'ın içini
boşaltmak suçundan tu-
tuklanmasını gösteren
dergi, IMF Türkiye Ma-
sası Şefı Carlo Cottarel-
K'nin de yasananlardan
memnun olduğunu be-
lirtti.
İnsan haklan
Dergi içinde yer alan
bir başka makalede ise
insan haklan alamnda
gelinen aşama değer-
lendirildi. Büyük umut-
larla iş başma gelen Bü-
lent Ecevit başkanlığın-
daki koaüsyon hüküme-
tinin beklenenı yapama-
dığı tespitinin yer aldığı
yazıda, Sema Pişkin-
süt'ün İnsan Haklan
Komisyonu'ndan alın-
mâsı da karamsarlığı
arttıran bir gelişme ola-
rak değerlendirildi.
Kürtçe yayuılann hâ-
lâ yasak olmasının ve
HADEP'lı belediye
başkanlannın gözaltına
ahnmasmın olumsuz
olaylar olarak vurgulan-
dığı yazıda tablonun ise
tümden kötü olmadığı
belirtildi. Abdullah
Öcalan'ın cezasımn in-
faz edılmemış olmasını,
Adalet Bakanı Hikmet
SamiTürk'ün, idam ce-
zasımn kalkacağı sözü-
nü vermesinin de bu
yöndeki gelişmeleT ola-
rak ele almdığı makale-
de, umutlan arttıran en
önemli faktörün ise de-
mokratik ve anayasal
bir reformun gereklili-
ğini savunan Ahmet
Necdet Sezer'in cum-
hurbaşkanı seçümesı
olduğu belirtildi.
tĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇİN
Operasyonu önceden haber alarak 52 milyon dolan hesabına aktardığını kabul etti
Garipoğlu soygunu itiraf etti
HaberMerkezi- Tasarruf Mevduaö Sigor-
ta Fonu'na devredilen Sümerbank'la ilgili
soruşturma kapsamında gözaltına ahnan
bankanın eski sahibi Hayyam Garipoğru ile
babası ve ağabeyinin de aralannda bulundu-
ğu 24 kişi Istanbul DGM'ye sevk edildi. Sav-
cılıktaki sorgusunun ardından tutuklanma is-
temiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilen
Hayyam Garipoğlu'nun gözaltmdayken ve
savcıhk sorgusunda, bankanın hesaplanndan
52 milyon dolan kendi hesabina geçirdiğini
itiraf ettiği öğrenildi.
Istanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılı-
ğı'nca yürütülen "çete oluşturarak usulsüz
kredi sağtamak" suçuna ilişkin soruşturma
• kapsamında 31 Ekim Salı akşamı gözaltına
ahnan Hayyam Garipoğlu, babası KasmGa-
rhioğra ve ağabeyi Nizam Garipo^u ile ban-
kanın eski yöneticilerinden 21 kişi, Mali Şu-
be Müdürlüğü'ndeki sorgulanrun ardından
DGM'ye gönderildi.
Garipoğhı ve bankanın eski yöneticileri,
dün sabah saat 09.30 sıralannda yoğun gü-
venlik önlemleri altında ve kelepçeli olarak
DGM'ye getirildi. Garipoğlu ve bankanın es-
ki yöneticileriyle birlikte Mali Şube Müdür-
lüğü'nden çıkanlan dosyalarda DGM'ye ge-
tirildi. Garipoğlu, DGM girişinde gazetecile-
rin yönelttiği sorulara "Daha sonra koauşa-
' yanıtını verdi.
DGM'dede itiraf etti
DGM Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nde sağlık
konrrolünden geçirilen Garipoğlu ve diğer 23
kişi soruşturmayı yürüten savcılan ErcanCen-
giz ve AhmetAyvaz tarafından sorguya alındı.
Garipoğlu'nun sorgulama sırasında bankaya
yapılacak operasyonu önceden haber aldığını
ve Sümerbank'tan 52 milyon dolan kendi he-
sabına geçirdiğini itiraf ettiği öğrenildi.
Uzmanlann katıidığı sorguda yapılan itira-
fa göre soygun şöyle gerçekleşti; Hayyam
Garipoğlu, Sümerbank'ın kaynaklanndan ak-
tardığı 500 bin dolar sermaye ile Kıbns'ta
off-shore bankacıhğı yapmak amacıyla
'Efektiibank Limited^Şirketi' adlı bir banka
kurdurdu. Merkezi veşubesi bulunmayan bu
bankanın bütün işlemleri Sümerbank'tan ya-
pıldı. Sümerbank'a gelenmüşterilere bu ban-
ka tavsiye edilerek yüksek faiz vaat edildi.
Daha sonra 52 milyon dolar bu bankaya ak-
tanldı. Bu para da, paravan şirketler aracıh-
ğıyla Garipoğlu'nun hesabma yaünldı.
Soruşturmayı yürüten DGM savcılan 24
kişinin sorgusunu yaklaşık 8 saatte tamamla-
dı. Bu kişilerden Hayyam Garipoğlu, Nizam
Garipoğlu, Burhan Taştan, Murat Yüksel,
Mehmet Alctaş, Cem Feridun Yeşil, NadirNa-
seh, Bülent Gökhan Günay, Tuğrul Hüseyin
Mataracı, Faruk Ünal ve Metin Berk tutuk-
lanmalan istemiyle Nöbetçi DGM'ye sevk
edildi. Diğer 13 kişi ise serbest bırakıldı.
Bu arada, daha önce yakalama emri çıkar-
tılanŞükrflKarana$aııoghi,lsmaflEıneıı,Ni-
da Garipoğlu veCengizBiçer hakkında dagı-
yabi tutuklama karan verildiği öğrenildi.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalisiar@yahoo.com
Yurtdışından yeni döndüğüm
için, "Andıç" adı verilen bel-
geyle ilgili neler yazıldt, çizildi
ancak inceleyebildim. Görül-
düğü kadanyla ">And/ç"adlı
belge büyük basınımızın fazla
ilgisini çekmemiş. Nazlı llıcak
tarafından gündeme getirilen
ve Genelkurmay tarafından
sert bir üslupla cevaplanıp
doğaılanan belgenin ne oldu-
ğunu büyük basınımızdan öğ-
renmek mümkün değil.
Büyük basın, Genelkurmay
Başkanlığı açıklamasını yayım-
lıyor ama bu açıklamaya neden
olan asıl belgeden söz etmiyor
Yavuz Baydar, Milliyet'teki
"Ombudsman" köşesinde
okuyucunun bu duruma tepki
gösterdiğini ve bu tepkinin hak-
lı olduğunu dile getirdi.
Nisan 1998'de Kara Kuvvet-
leri Komutanlığı Iç Istihbarat
Daire Başkanlığı tarafından ha-
zırlanarak komuta katına sunu-
lan "Andıç" adı verilen belge-
de özetle neler yazıyordu: a)
Fazilet Partisi'niri PKK ile işbir-
liğini ortaya koyarak FP'yi yıp-
ratmak.
b) Bu iş için kullanılacak yön-
tem: FP'nin müteakip seçim
döneminde PKK ile işbiriiği ya-
pacağı temasını işleyen bilgi
Bu Ülkede Muhalefet Olsaydı?
notunun hazırlanması. Bu ko-
nuda istihbarat isteğinin MİT ve
emniyete iletilmesi. Etkin köşe
yazarlanndan birini ve televiz-
yonlara, ıfadeden RP ile bölü-
cü örgüt arasındaki ortak amaç
doğrultusundaki faaliyetleri
kapsayan kısmının aktanlması.
c) Gazeteciler, M. Ali Birand,
Cengiz Çandar, Yalçın Kü-
çük, Yaşar Paıiak, Mahir
Kaynak, Mahir Sayın, Yavuz
Gökmen, Mehmet Artan, Ah-
met Altan... Adı geçen gazete-
cilerin kamuoyunda saygınlığı-
nın azattılması ve itibannın dü-
şürülmesi ile terör örgütüne
destek sağladığı dolaylı destek
ile ilgili aleyhte kamuoyu oluş-
turulması.
d) Kullanılacak yöntem: Ör-
gütün para ile her şeyi kendine
müzahir gazetecilere yaptırdı-
ğının, gazete sahıpleri, seçilen
köşe yazarianna ve televizyon-
lara aktanlması, televizyonlar-
da basın ahlak yasası açısından
konunun tartışılmasının sağlan-
ması, bazı basın mensuplannın
terörörgütünün oyuncağı oldu-
ğuna ilişkin bir bilgi notunun ha-
zırlanması, bu anlamda mektup
kampanyası başlatılması, aynı
gazeteciler hakkında araştırma
yapılması maksadıyla Jandar-
ma Genel Komutanlığı, MİT ve
Emniyet Genel Müdürlüğu'ne
yazj yazılması.
Belgenin özetle bu olduğunu
söyleyebiliriz. Nazlı llıcak'ın bu
belgeyi bir basın toplantısıyla
kamuoyuna duyurması ve ar-
dından Genelkurmay'ın açıkla-
ması, kafalanmızda zaten açık
olan birçok gerçeği belgeli bir
hale getirdi. Genelkurmay bu
türden belgeler vardır diyor.
Dünkü Radikal gazetesinde ise
zamanın Genelkurmay Genel
Sekreteri Erol Özkasnak "Biz
böyle bir belge hazırlamadık a-
ma, O zaman ne mücadeleler
verdik" diyerek gazetecileri
suçluyor.
"Andıç" belgesi doğru muy-
du, değil miydi sorusunun ce-
vabı uygulamadan belli. Bütün
bu sözü edilen gazeteciler hak-
kında kampanya yürütüldü.
Söz konusu taktikler uygulan-
dı. Bu gazetecilerin isimleri
Şemdin Sakık'ın ifadesine
monte edildi. Erol Özkasnak,
bunlan Şemdin Sakık'a sorun
diyor. Sakık'a soracak bir şey
yok ki. Şemdin Sakık'ın mah-
keme dosyalanna giren hiçbir
ifadesinde bu gazetecilerin,
Akın Birdal'ın ismiyok. Nepo-
liste ne jandarmada böyle bir
ifade vermiş.
•••
Aslında ortada korkutucu bir
durum var. Oktay Ekşi, Genel-
kurmay bildirisinin ardından
CNN Türk'eyaptığı açıklamada
vaziyetin vahametini şöyle dile
getirdi: "Biz gazetecilik görevi-
mizi yapıyoruz. Kimseye moral
vermek gibi bir amacımız ola-
maz. Zaten yapılan röportajlar-
dan böyle bir izlenim çıkmıyor.
Gazeteciler gazeteciliğini, Ge-
nelkurmay da'Genelkurmaylık
görevini yapmalıdır. Gazeteci-
lerin görevine Genelkurmayka-
nşamayacağı gibi, Genelkur-
may'ın görev alanına da gaze-
teciler kanşamaz. Gazetecile-
rin röportajlanna kanşmakkim-
senin haddi değildir."
Erol Özkasnak ise, dünkü
Radikal'deki açıklamasında
bazı gazetecilerin röportaj ka-
setlerini getirip Genelkurmay'a
tesiim ettiklerini söyledi.
Yukandaki manzaraya baka-
rak elimi şakağıma dayıyorum.
Bu ülkede demokratik gele-
nekler olsa, ciddi bir muhalefet
olsayeryerinden oynardı. CHP
Genel Merkezi'ni aradım, Ge-
nel Başkan Yardımcısı Eşref
Erdem'le konuştum. CHP'nin
'Andıç' belgesi konusunda bu-
güne kadar bir açıklama yapıp
yapmadığını sordum. Yapma-
mış. Bu konuyla ilgili bir çalış-
malan olup olmadığını sordum.
Pek olacak gibi bir cevap ala-
madım. ÖDP Genel Başkan
Yardımcısı Saruhan Oluç'u
aradım. ÖDP bir açıklama yap-
mış ama bu açıklama hiçbir
yerde yayımlanmamış. Bu bel-
gede adından söz edilen ve
hakkında komplo yapılması
düşünülen Fazilet Partisi ise
sessiz kalmaya karar vermiş.
Şimdi ne olacak? Bu ülke ga-
zete manşetlerine yansıyan
komplolan sineye çekmeye de-
vam mı edecek? Komplo yap-
mak meşru mu kabul edilecek?
u Zafer Mutlu ve Ertuğrul
Özkök'e çağnmı sürdürüyo-
rum: Bu yalan ifadeyi hangi ne-
denlerte ve kimın ya da kimle-
rin telkiniyle gazetelerinin man-
şetlerine çıkardılar? Sormaya
devam edeceğim.
GLOBAI^OLİTtKÜLTÜR
ERGİN Y1LDIZOGLU
ÖnceGeorge,ŞimdideBHL.
Küreselleşme deyince akla her şeyden önce mali
sermayenin hacmiyle, dolaşımında ve bilgisayarkul-
lanımında geçen 20 yılda yaşanan baş döndürücü ar-
tış geliyor ve de iki ısim: George Soros ve Bill Ga-
tes. Milyarder spekülatör Soros serbest piyasa ka-
pitalizminin demokrasiyi tehdit ettiğini söylemişti.
"pünyanın en zengin adamı", teknolojik devrimin
simgesi Bill Gates Seattle'daki bir konferansta iddia
edilenlerin aksine teknolojik devrimin "insanlığm tüm
soruiannı çözemeyeceğini..." "Bilgisayarlann in-
sani değerler perspektrfınden bakarak değerlen-
dirilmesi gerektiğini söyledi." (The Intemational
Herakl Tribune 04-05/11).
Birtarafta döviz piyasalan, türev işlemleri, kaldıraç-
lı fonlar... Bunlann jet-set, süper zengin yöneticileri,
özel jetler, limuzinler, yatlar, yüz bin dolariık kol saat-
leri, 5.000 dolariık Moğolistan kaşmiri paltolar vb...
Soros bu dünyanın ismi, Ingiltere Merkez Bankası'nı
dize getiren, bu arada birkaç milyar dolan da kaldı-
ran efsanevi kahramanı. Diğertarafta, her 18 ayda bir
bellek hacmi, hızı ikiye katlanan masa üstü, diz üstü,
"palmtop", "noot-book..." bilgisayaıiar, internet ve
bunlann, yaşları daha otuza bile ulaşmamış, "Inek
Şaban" görünüşlü yaratıcılan ve yine özel jetler, Lu-
muzinler, yatlar, yüz bin dolariık kol saatleri, belki Mo-
ğolistan kaşmiri palto yenne blue-jean "Grange lo-
ok" vb... Dünyadaki tüm bilgisayarların yüzde 98'inin
kullandığı Microsoft programlannın yaratıcısı, 10 yıl-
da srfırdan dünyanın en zengin insanı haline gelen Bill
Gates de bu dünyanın simgesi. Geçen 15 yılın kah-
ramanlan, idolleri bunlar. Küreselleşme sürecinin ürü-
nü bu insanlar, süreci içinden dışına tepeden tırnağa
biliyorlar, küreselleşme sayesinde bugün bulunduk-
lan noktaya geldiler.
Ancak sonra ortaya ilginç bir durum çıktı. Soros ve
Gates, küreselleşme sürecinde yapılan servetler kar-
şısında, ağızlannın suyu aka aka küreselleşmeyi ade-
ta bir din gibi savunan kimi yazar "aydın "lardan bam-
başka bir hava çalmaya başladılar. Bu, kraldan daha
çok kralcı yazarlann ve "aydınlann" aksine, hem So-
ros, hem Gates, küreselleşme sürecinin insan yaşa-
mı vetoplumsal yapılar üzerindeki yıkıcı etkilerini gör-
düler ve buna karşı tepki gösteriyortar, kendi alanla-
nnda oluşmuş fantezilere karşı çıkıyor, "demokratik",
"insani değerler" boyutuna dikkat çekmeye çalışı-
yoriar.
Soros sesini ilk kez, 1997'de Asya krizinden beş
ay önce Atlantik Morrthly'de yayımladığı "Caprta-
list Threat" (Kapitalist Tehdit) makalesiyle duyurdu.
Bizim de birçok kez döne döne aktardığımız bu ma-
kalede Soros, serbest piyasa dogmatizminin, dene-
timsiz bir metalaşma sürecinin toplumun temellerini
tehdit ettiğini yazdı. önce Asya krizi, daha sonra da
küreselleşmenin yarattığı servet kutuplaşması, eko-
nomik istikrarsızlık, yoksulluk vb. üzerine bizzat Bir-
leşmiş Milletler tarafından yayımlanan raporiann gös-
terdiği gibi Soros uyansında son derecede haklıydı.
Bir küresel yatınm ve danışmanlık şirketi olan Mor-
gan Stanley Dean Wıtter ın baş ekonomisti Step-
han Roach da, daha önce aktardığımız gibi, ekono-
mik gelışmelerin sarkacının sermayeden yana sal-
lanmasının ulaştığı boyutlara, işçi gelırlerindeki ve
haklanndaki gerilemelere dikkati çekti, siyasi bir tep-
kinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Soros'un ve Ro-
ach'ın tespitlerini daha sonra Dünya Bankası Baş
Ekonomisti Stiglitz de dile getirdi, "serbest piyasa"
ekonomisinin neo-liberal dogmatizminin, IMF'nin
programlannın "saçmalığını" vurguladı. Hem Stiglitz
hem de benzer konularda sesini yüksetten bir diğer
ekonomist, Kumar, Dünya Bankası'ndan uzaklaştı-
nldılar. Şu sıralarda Soros'un, Stiglitz'in sesleri pek
duyulmuyor ama artık, serbest pryasaya ve kap'ıta-
lizme çok daha radikal eleştiriler yönelten küresel bir
muhalefet hareketi var.
Geçen hafta Seattle'da "Dijrtal Divident Yarat-
mak" konulu bir uluslararası panelde konuşan Bill
Gates, dinleyicilerde şok yaratan eleştirileri dile ge-
tirdi. Paneldekı konuşmacılann ortak teması "Piya-
sa güçlerinin, dünyanın 6 milyar insanına, e-eko-
nomiye katılmanın ve internete bağlanmanın
avantajlannı taşıyacağını" anlatmaktı. Diğer bir de-
yişle yeni teknolojinin pazannın nasıl genişletilebile-
ceğini, bunu dünyanın geri kalanına nasıl bir amba-
laj içinde sunacaklannı konuşmaya gelmişlerdi. Bill
Gates soruna, bambaşka bir noktadan ve beklenme-
dik bir radikallikte yaklaşarak ortalığı kanştırdı: "Gün-
de 1 dolara yaşamanın ne anlama geldiğini bili-
yor musunuz?" dıye sordu dinleyıcılere ve ekledi:
"Evinizde elektrik yok... Tek kaygınız yiyecek bir
şeyler satın alabilmek, canlı kalabilmek." Bill Ga-
tes'e göre bu insanlar bılgisayan ne yapsın? Onlara,
her şeyden önce "Temiz su, besin maddesi ve ilaç
gerekli" (aktaran The Observer 5/11).
Daha sonra Microsoft'un ofısınde New York Ti-
mes'la yaptığı bir söyleşıde, Gates, bir ay önce Mel-
boume toplantısında (Global Foundation tarafından
düzenlenmışti) dile getirdığı temaya gen dönerek "Bu
panellerde otutvp bilgisayarlann dünyanın sorunlan-
nı nasıl çözeceğini konuşmak istiyoriar. Gerçekten bil-
gisayarlarmüthiş araçiar, ama insanideğenerperspek-
tifinden bakmak gerekir bunlara." Gates'in öncelikle-
ri "Afrika ve diğer Üçüncü Dünya ülkelerini ztyaret et-
tikten sonra" değişmiş.. Başlangıçta, teknolojinin ya-
yılması için büyük mali yardımlar yapan Gates, "O za-
manlar çok saftım" diyor. Şimdilerdeyse, "küresel
kapitalizmin dünyanın sorunlannın çoğunu çözeceği-
ne ilişkin inancını büyük ölçüde kaybetmiş'. (IHT)
ORAL ÇALIŞLAR ve TOLGA ÇELIK
tartışma yaratan araştırması
ERBAKAN
FETHULLAH GÜLEN
KAVGASI
Said-i Nursi'nin ölümünden günümüze tarikat
ve cemaatlerin 40 yıllık siyasi tarihi...
Aynaç
Mehme* KUTLUIAR, Hekimoğlu İSMAİL, Mehmet Şevket
EYGİ, FeKmı KORU, Yavuz BAHAEHROĞLU. Ruşen ÇAK1R,
İSTKJİİ Fatih CEYLAN, Ferhat BARIŞ, islcım Yaşar, Faik BUUJT,
Prof. Dr. Hüseyin HATEMİ, Kazıtn GÜl£ÇYÜZ, Sodık
ALBAYRAK bu tarihi yoajmladıbr
SlFIR NOKTASI YAYINLARI
Yerebatan Caddesi Salkımsöğüt Soltak h4o-. 7/2
Sultanohmet - ISTANBUL
TaWon: 0 212 511 32 62 Foks: 212 527 03 99