Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Istıhbaraı Cengiz \ ıldırım 0 Ekonomı ÖzlemYüzak
• Kultur Handan Şenköken • Spor \bdûlkadir
\ ücelman O Makaleler Sami Karaören # Duzeltme
Abdullah \ azıcı • Fotoğrat Erdoğan köseoglu #
Bılgı-Belge Edib« Bııgra • Yurt Haberlen Mehmet
Faraç % Avnıpa Temsılcıst Güray Oz
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenr Orhan Erinç
# Genel Yavın Koordınatörü Hikmet
Çetinkava • Yazıışlen Muduru İbra-
him Yılâız • Sorumlu Müdur Fik-
ret tlkiz # Haber Merkezı Mudürü
HakanKara
Yayın Kunılu tlhan Selçuk
fBaşkan). Orhan Erinç,
Hikmet Çetinkaya, Şükran
Soner, Ibrahim Y ıkhz, Orhan
Bursah, Mnstafa Balbay,
HakanKar*.
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No
125,Kat 4,Bakanhklar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks
4195027 • tzmır Temsılcısı Serdar Kıak, H Zıya Blv
1352 S 23Tel 4411220, Faks 4419117•AdanaTemsılcısı
Çetin Yiğenoğiu, Jnönü Cd 119 S No 1 Kat 1, Tel 363
12 11, Faks 363 1215
Müessese Mudurü Üstfin
Akmen # Koordınatör
Ahmet Korulsan #
Muhasebe Bûlent Yener
• ldare Hüseyin Gürer
• Satış FaziletKuza
C: • Vönelım Kurulu
Başkanı - Genel Müdür Gülbin
Erdurın # Koordınatör Reha
Işriman • Genel Müdür"1 arduncısı
SevdaÇotnn Tel 514 07 53 -
51395 80-513846ft*l,Faks-5138463
Yayımlajaa ve Bısın: > enı Gun Haber Ajansı, Basın vc Yayıncılık A.Ş
Türkocagı Cad. 3*41 Cagaloğlu 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbul
Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat)
Faks (0 212)513 85 91 ww» cumhunyet.com tr KASIM2000 lmsak:5.04 Güneş: 6.36 Öğle: 11.55 Utindi: 14.34 Akşam: 17.00 Yatsı: 18.23
Küçük mucitJer
web
r
de
• Haber Merkeri-HP
Türkiye tarafuıdan
düzenlenen "HP Küçük
Mucitler Yanşması"nın
web sitesi açüdı.
"www.hp.com.
tr/kucukmucit" adresinden
erişilebilen sitede,
yanşmanın içeriği, katılım
koşıillan, ödüller ve seçici
kurul hakkında bilgüere
yer veriliyor. 6-12 yaşlan
arasındakı ilkokul
öğrencılenne yönelik
olarak düzenlenen
yanşmaya katümak için
ıcatlann başvuru
formlanyla birlikte
"Marjınal
Reklam&Tanıtım,
Cumhuriyet Cad. El Irak
Apt. 269/5, Harbiye-
Istanbul" adresine
postalanması ya da elden
teshm edılmesı gerekıyor.
1
Ephedraf
öMürücü buhndu
• CHICAGO(AA)-
Amerikalı araştırmacılar,
vücut geliştirmek ve kilo
vermek isteyenlerce
kullaıulan uyancı bitkisel
ılaç Ephedra nın öldüriicü
etkı yaptığını saptadılar.
Kalp knzi, beyin kanaması
ve nöbete yol açan bitkisel
ilaçtan, şimdıye kadar 54
kişinın öldüğü ve 1000
rahatsızhk vakasının rapor
edıldığı bildirildi.
Sümela'da
restorasyon
• TRABZON(AA)-
Trabzon Vahsi Adü Yazar,
Sümela Manastın'ndakı
restorasyon çahşmalannın
başanlı bır şekılde
yürütüldüğünü belırterek
"Manastınn eskı harabe
durumundan eser
kalmadı" dedı. Manastınn
restorasyonu için 3 yühk
bır proje hazırlandıgını
belirten Yazar;
"Çahşmalann daha hızh
yapılması için işin valiliğe
verilmesını ıstedik. Ashna
uygvın düzenlenmesi
gereken mekânlar var.
Bunun için de 5 triryon üra
gerekıyor" dedı.
FüOrkestraa
• BANGKOK(AA)-
Tayland'da 5 fil,
yeteneklerini ortaya
koyarak bir koruma
merkezinde müzik
yapmayı öğrenıyor.
ÜÜcenin kuzeyındekd fil
koruma merkezinin
başkan yardımcısı Sanit
Homnan, fıllerin
şimdiden, "Filler, fıller,
filler" adlı popüler bir
çocuk şarkısını çalmayı
öğrendığıni söyledi. Sanit,
fıllerin "eserlerinin"
TJD'ye kaydedilmek üzere
ABDdekı bir stüdyoya
gönderildiğini belirtti.
2001'de 12 milyon turist bekleniyor. Gelecek yazın rezervasyonlan şimdiden yapılmaya başlandı
Turizmdehedefbüyüdü• Öger Turizm Yönetim
Kurulu Başkanı Vural Öger,
"Türkiye çok iyi bir turizm
sezonu yaşadı. Elimizdeki
veriler 2001 yılının da çok
iyi geçeceği müjdesini
veriyor" dedi. Oger, kış
sezonu satışlannda yüzde
25 artış olduğunu ifade
ederek gelişmelerin
sevindirici ve umut verici
olduğunu belirtti.
BÜLENTECEVİT
ANTALYft-Türkiye'ye 2000 yı-
lının ilk 10 ayında geçen yıla oran-
la yüzde 40 artışla 9 milyondan faz-
la tunst geldiği bildirildi. 2001 yı-
lı kataloglan çıkmadan ön rezer-
vasyonlar başlarken kış sezonu sa-
tışlannda da yüzde 25 artış olduğu
belirtildi. Turizmciler, 2001 yılın-
da ise 12 milyon turistin yurda gel-
mesini hedefliyorlar.
Turizm Bakanlığı, ekim ayında 1
miryon 167 bin 385 turistin ziyaret
ettiği Türkiye'yi en çok tercih eden
ülkeler sıralamasında Almanya'nın
birinciliğini koruduğunu açıkladı.
2000 yıhnın ilk 10 ayında Türkiye'yi
2 milyondan fazla Alman tunst zı-
yaretederkenbunu 1 milyon 114 bın
kişi üe BDT ülkelen, 871 bın 440
turistle Ingilizler izledi.
Almanya'dan Türkiye'ye en çok
turist getiren Öger Turizm Yönetim
Kurulu Başkanı Vtoral Öger, "Tûr-
k m çok iyi bir turizm sezonu yaşa-
dLEBmizdekiveriler 2001 yıhnın da
çokiyi geçeceği müjdesini veriyor"
dedı. Kış sezonu satışlannda da
yüzde 25 artış olduğunu ıfade eden
Öger, gelecek yılın kataloglan çık-
madan ön rezervasyonlann başla-
masının sevındinci ve umut venci
olduğunu belirtti. Antarya'ya kış
sezonunda da 4 bin 700 Alman tu-
rist geldiğıne dikkat çeken Öger, bu-
nun bır rekor olduğunu söyledi.
Gelecek sezondan büyük bek-
lentilen olduğunu belirten Vural
Öger, 2001 yılında sadece Alman-
ya'dan 3 miryona yakın tunstin gel-
mesini hedefledıklennı anlatû. Tür-
kiye'nin sıkıntıh dönemi atlartığı-
m, deprem ve terörün yarattığı kö-
rü ımajdan kurtulduğunu belirten
Öger, "ArtıkTürkrye Ahnanya'nm
gözünde bir turizm ûlkesidir. Tu-
rizmde kötü gûnler çabuk unutu-
lur.lsler iyi gidryor. Gelecekyıl yüz-
de 20-25 turist artışı bekliyonız.
2001 yıhnda Türkiye'ye 12 milyon
turist geiecek" dedi.
Tur Operatörleri Derneği Genel
Sekreten ve öger Tour Başdanış-
manı Hüseyin Baraner de Türki-
ye'nın tunst sayısım gelecek yıl
yüzde 20-25 oranında arttıracağı-
m ıfade etti. Türkiye'nin, çevre dü-
zeni, yollan, verdiği hizmetle ka-
liteyi tutturmak zorunda olduğunu
anlatan Baraner, "Türidyeher yıliçn
yüzde 25 arös hedeflemeti ve bu-
nun için çahşmah'* dedı.
BuaradaOger Tour, Türkiye'nin
tanıtımı için, Almanya'daki bin
acentenin satış elemanını da Antal-
ya'da konuk etti. Belek'teki tesis-
lerde kalan Alman satış elemanla-
nna öncekı akşam Candan Erçetin
bır konser verdı.
Erkeklerin kendilerine güvenleri olmadığı halde aşırı güvenli davranmalarının temel nedeni eğitimsizlik
Güçlü cinsellikimajıcıkh
• Erkeğin hâlâ güç sembolü sayıldığı
toplumumuzda, uzmanlar erkeklerin cinsel sorunlan
olsa da yardım almaktan çekindiklerini, kadınlann
ise cinsellik açısından özgürleştiklerini vurguluyorlar.
VURAL AHI
Erkeklerin cinsel sorunlan ve
kaygılan olmadığını iddıa et-
melennın ülkemızde yeterlı
cinsel eğitim verilmemesin-
den kaynaklandığını belirten
uzmanlar, erkeklerin sorunla-
n olsa dahı uzman yardımına
başvurmakta zorlandığını vur-
guluyor.
1Ü Cerrahpaşa Tıp Fak. Cin-
sel Işlev Bozukluklan Eğitim
ve Araştırma Merkezı Görev-
lisi Geropsikiyatri Bilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Engin Eker,
"Eria*fcrin büyükböJumüara
sıracinsefliğekarsıistekkaybi
gösteririerse de bu sorun için
seyrek olaraközdyardnn arar-
lar. Çünkü cinsel istek azalma-
sı, çoğu kez ereksiyon kaybuı-
dan dolayı erkek tedaviye gelir.
Başka bir neden. erkeklerin
her zaman sekse hazır olduğu.
her zaman seks yapabflecekle-
riyle ilgüi inanıştan kaynakla-
ur. Tophımda yerkşmiş buyan-
hş bügiye göre erkekter seks is-
teklerindeazahnaveya kaybol-
maokluğunuhiçbenrtmeder'*
diyor.
Prof. Dr. Engin Eker, "Er-
kektercinseDikkonusundaçev-
reterini aldatabilirler. Ancak
ereksiyonu taklit edemezkr""
diyor ve şu açıklamayı yapıyor:
"Erkekler kendflerine güven-
leri olmadığıhalde aşuı güven-
leri varmış gibi davranniar.
CinseUik konusunda çok fazla
bihnedikleri halde çokbioyor-
lannış gibidavranırlar. Bu ko-
nularda huzursuz olduklan
hakk rahatmtşg9)igörünürler.
CinseUiğe fazlaflgileriolmadı-
ğı halde Ugüeniyormuşgibi ha-
reket ederler.
CinseDikten fazla hoşlanma-
dıklanhalde hoşlanrvormuş gi-
bigörünürler. Bu kandırmacı-
fauin mauyetiçokyüksektir. Bu
durumerkeğin hem kendi dn-
sine hem de karşı cinseiçten ol-
masuu engeUer."
Eker, toplumumuzda kadın-
lann ise cinsellik açısından öz-
gürleştiğinı, cinsel baskıdan
kurtulmaya başladıklannı be-
lirtti.
19. lstanbul Kitap Fuan'nın genel teması 'Küreselleşme'
'"KaiMtalizııı tüııı zanıam yııttu9
CEMULUTAŞ
Küreselleşmenin,
McDonalds'ın, öküzlennı
beslemek ıçın dünyanın ak-
cığen yağmur orrnanlarını
çayıra çevirip insanlan ba-
ğrrsak kanseri yapan bes-
lenme modeünin empoze-
siyle trilyonlar kazanmak
mı, otoriter ulus devletlen
zayülatarak yerel muhalıf-
lenn sesını yükseltmek mı
olduğu tarüşılıyor.
Genel teması "Küresel-
leşme" olarak belirlenen
19. lstanbul Kitap Fu-
an'nda öncekı gün yapı-
lan "Küreselleşme veKİy-
bolan Sesler: d.b.y.t'' ko-
nulu panelde, birbinne
karşıt ve birbiriyle iç ıçe
geçen süreçlerin oluştur-
dugu küreselleşme, ekono-
mik ve kültürel boyutuy-
la ele alındı. Yazar Zeynep
AKye'nin yönettığı pane-
le konuşmacı olarak katı-
lan yazar Erendiz Atasü,
küreselleşmeyi, "McDo-
naM's, Brezflya'daki yağ-
mur ormanlannı kesip
ökûzlerini beslemek için
çayır haline getiriyor ve o
öküzteriyle insanlan ba-
ğırsak kanseriyapan bes-
lenme modehyle mihar-
lar kazanıyor" örneğinı
vererek açıkladı.
Atasü, gazetecı-yazar
NilüferKuyaş'ın, küresel-
leşme sayesinde otoriter
ulus-devlete karşı yerel
muhaliflenn seslerini yük-
seltme olanağı bulduğu
görüşüne karşı, sürecin
egemenlerinin çıkarianna
uygun olanlan öne çıkar-
dığını, çıkariannaters olan
seslen kıstığını, bundan
da kımsenin haberi ohna-
dığını savundu
t
Edebiyat da ölûyor*
Bılgisayar teknolojısi-
nin gelişmesiyle gerçek-
leşen ilrinci sanayi devri-
minin ise insanhğa yaşam
ıçın daha fazla zaman ka-
e-posta: tan @ prtzma. n«L tr
RurdakuVa onurplaketi
19. TÜYAP lstanbul Kitap Fuan Onur Yaza-
n Şükran Kurdakul'a Pera Palas Otelindeki
gecede plaket sunuklu. Gecede, gazetemiz Ya-
yın Kurulu Başkanı llhan Selçuk ile geçen yu-
kifuann onur\azan Prof. Dr. Server TanilH bi-
rer konuşnıa yaptüar. Deniz Kavukçuoğlu'nuıı
sunumu yapöğı geceye çok sayıda davetli katu-
di. (Fotoğraf: NEZAHAT EKMEKÇİ)
zandırması gereldrken sı-
nırsız sorumsuz kapitaliz-
min tüm zamanı yuttuğu-
nu, bunun da edebiyan öl-
dürdüğünü belirten Ata-
sü, "Daha hızh uçak, da-
ha hızhtren,daha hızh bfl-
gisayar yapmaya çahşıyo-
nız. Nereyekoşuyoruz bO-
mryorum" dedı. Bu araş-
nrmaya atfen, insanlann
TV'de bir görüntüyü 5 da-
kikadan fazla ızlemeye ta-
hammülü olmadığına de-
ğinen Atasü, "Sadecetele-
vizyonu değfl, hayatı sü-
rekfi zaphyoruz. Edebiyat
da okurunu kaybediyor.
Yazmayı değfl ama, ciddi
ckkhkiUpbasmayıbırak-
mayıdüşünüyorum" diye
konuşru.
l
YereUik
kendJsini korur'
Gazeteci yazar Nilüfer
Kuyaş da "KüreseOeşme-
nin panzehiri modernkş-
me mi" başlıklı sunumun-
da, McDonalds'uı, Coca
Cola'nm yerel kültürel
zenginhTdenyokettiği söy-
leminin "terane" olduğu-
nu, yerelhğın kendisiru ko-
ruyarak küreselleşmeyle
birlikte yaşayabileceğini
ileri sürdü. Kuyaş, küre-
selleşme sayesinde yerel
otoriter güçlere karşı ulu-
sötesi oluşumlar aracılı-
ğıyla azınlıklann, farklı
kültürlerin, muhaliflenn
seslerinin daha çokyüksel-
dığinı söyledi.
Türkiye'deki birkaç ai-
le dışında Süryanilerin
kaybolmasının, Bosna fa-
ciasının küreselleşme yü-
zünden değıl, mılhyetçı-
lik yüzünden gerçekleşti-
ğinı anlatan Kuyaş, şunla-
n söyledi: "Ulus devlet ve
eskismdsal Idmlflderzayrf-
h\or,yurttaşvebire>kriz-
de. KüreseUesmepostmo-
dem bir süreç. Genç kızuı
sinemaya gittiği için aile
mecttsi tarafuıdan ölüm
karanverildiğiTurkiye'nm
ise daha fazla modernkş-
meye ihtiyacı var." Yazar
Yıldınm Keskin ise küre-
selleşmenin, "düşünüyo-
rum öylej^e vanm" sözü-
nü, "tüketiyorum öyleyse
vanm" diye değıştirdiğı-
nı söyledi.
SÖYLE$İ ATTİLÂİLHAN
Türkiye/Rusya, İki Avrasya Devi!
Hangimiz merak edip de okumuştur? Gâzi'yle,
Doğu'daki 'muhataralı' sının bekleyen, Kara-
bekirKâzım Paşa'nın, gecelerce süren şifreli telg-
raflan; 'Bolşevikler'le 'teşhk-i mesâi yapmanın
zarûreti'ni tartışırtar; sanılacağının aksine, Kâzım
Paşa o devirde, bu 'ışbırlığının' daha hararetli ta-
raftan! (Bkz. 'Atatürk ve Komünizm') Gâzi'nin de
bu 'zarûrete' inandığı, sonrakı uygulamadan da
bellidirya; daha 'kuşkulu' yaklaştığı da, kuşkusuz!
İki sebepten: ilki, 'Rusya'da komünizm olabi-
leceğine inanmıyor; ikincisi, Moskova'nın bur-
nunu, her işine sokmak istemesinden tedirgin!
1920 Ocak'ında, önemi ve ısabetı artık herkes-
çe 'müsellem' o ünlü 'durum muhakemesi'nöe; Em-
peryalîzm'e karşı Bolşevikler'le 'ışbırlığı'm ger-
çekleştirebilmek için; Ingittere'nın Katkasya'da te-
sis ettiği 'seddiyıkmak' zorunluluğundan nasıl söz
ederse; üç yıl sonra, Izmrt Kasn'nda gazeteciler-
le yaptğı 'basın toplantısı'nda; yine son derece çar-
pıcı bir 'durum muhakemesi' yaparak, o 'teşrik-i
mesâV'nin -açıgavurulmamış- tedirginlikJerini ve bun-
lann nedenlerini açıklar.
Moskova'nın Ankara'y
a
- 'savunma sanayii'nde
işbııiiğı de ıçeren. kapsamlı bır stratejik ortaklık'
önerdiği şu günlerde; -hele siyasi konjonktür şa-
şılacak derecede çrkbğımtzyüzyılın başlanndaki kon-
jonktürü andınyorsa- üç çeyrek yüzyıldır kımsenin
üzerine eğilmek lüzumunu duymadığı, Gâzi'nin o
değerlendirmesine bir göz atmak, yanlış olmaya-
caktır.
Aslında geç bile kalınmıştır.
'Dostça. fakat samimi değll .' '
Gâzi, hâlâ Istanbul'a küstü, adımını atmıyor; o
yüzden toplantı, Kocaeli'nde, Izmit Kas-
n'nda tertiplenmiş; tutanağın gırişi şöyte: "...16/17
Kânunsâni 1339, saat 9,5'dan sonra / lstanbul
mebusu Dr. Adnan Bey, Hâlide Edip Hanım, Va-
kit başmuhaniri Ahmet Emin Bey, Tevhid-i Ef-
kâr başmuharriri Velid Bey, İleri başmuharrin
Suphi Nuri Bey, Ikdam muhamri Yakup Kadri Bey,
Tanin muharnn Ismâil Müştak Bey, Akşam mu-
hamri Fâlih Rrfkı Atay Bey, İleri muhabın Kılınç-
zade Hakkı Bey..." Toplantıda bulunanlar bunlar.
Mustafa Kemal Paşa, Fâlih Rrfkı Bey'in soru-
su üzerine, Sovyetler'le ılişkiler konusuna geç-
miş; onu 'özel çerçevesı' ıçınde değerlendirmış; da-
haotarihteKomintem inelaltından'müc/arta/e'ci;
ve gizlice, 'yayılmacı' temayüllerinden şikâyet edi-
yor
"...Ruslardan söz ediyorsunuz. Ruslaha 'resmi'
ilişkilerimiz iyidir, dostçadır; fakat bu dostluğu sa-
mımilıkten uzaklaştıran çok şey vardır. Ruslar,
Türklerle dost olmak isterien fakat 'kayrtsız
şartsız' dost olmak isterien gerektiğinde, ken-
dine karşı tavır alabilmek için, Türkiye'nin ka-
yrtsız şartsız onun siyasetine bağlı oimasını ve
onun gösterdiği istikamette yürümesini ister-
ien ve ondan başka devletin örgütü ve devte-
tin iç örgütJenmesini bile, onun örgütünün ni-
teliğine benzer bir şekilde isterier. Ruslann bu-
günkü 'karakteri' bunu gerektirmektedir..."
"...Ruslar bu amaçla yürvdükleri için, bize gön-
derdiklen elçileri, başlangıcından bugüne kadar,
ve özellikle bugünkü elçınin uğraştığı şey, mem-
leket içinde adeta aleyhimizde örgütlenmekten
ibarettir. Bu, taraflann hoşnutsuzluğuna neden
olacak davranışlara da yol açmıştır. ömeğin, mem-
lekette ticaret yapmak isterierse, yapacaklan şe-
yi, Rusya'daymış gibi yapmak istiyorlar, ve tica-
retle uğrasan kimselerin elinde, birer diplomatik
pasaport vardır; ıstedikleri yeriere gidebilirier, fa-
lanfilân!.."
"...elbette biz bunlan yasakladık. Yapmak ıs-
tedikleri örgüHenmeyi yasaklamakla beraber,
bazı kimseleri de tutukladık; yâni, biraz sert ön-
lemler uyguladık. Bunlardan memnun olmadılar
ve karşılık olarak bizim Rusya'daki memuhanmı-
za herşeyiyapmak istediler. Ali Fuat Paşa'nın el-
çiliği zamanında, biliyorsunuz, adeta bizim elçili-
ğe tecavüz ettiler; fakatbiz o zaman, ortalama ön-
lemlerie ışı kapatmayı uygun bulmuştuk. Bugün
Rusya ile gerçek durumumuz budur..." ('Eskişe-
hir-lzmit Konuşmalan, 1923', s.99, Kaynak Yayın-
lan, 1993) t •_• . t ,
'Dostluğun' perde arkasında ne var?
Hemen görülüyor, Gâzi, anti/emperyalist sa-
vunmada, Ruslaıia işbirliğini ne kadar savu-
nuyorsa; Bolşevikliği 'kullanarak' Ruslann Ana-
dolu'ya sızmalanna, o kadar karşı çıkıyor; bunda
şaşılacak ne olabilir; bir kere, Sovyet 'sızması-
nın', türü farklı başka bir emperyalizm olduğu,
zaman içinde kanrtlanmıştır; aynca, 'Hürriyet
ve Istiklâl benim karakterimdir' sözünü söyle-
yen, Mustafa Kemal'in ta kendisi: türiü davran-
ması beklenemezdi!
Pekı, Ruslar nıye rahatsız? Çünkü o zamanlar
Moskova, Türkiye sorununu. Enver Paşa ile çöz-
meyi planlamıştı, Miralay Ivan llyaçef, Istan-
bul'da, 'Ittihatçı' Kara Vâsıf Beyle ve Karakol
Teşkilâtı'yla, 'işi' önceden bağlamış! Ittihatçı-
lar'ın liderleri, kaçmışlardı ve Moskova'nın elinde
adeta 'rehin'diter, Bolşevikier'e karşı hiçbirdire-
niş imkânları yok; oysa Gâzi hem 'kongreler'e,
'kongre iktidarlan'na, sırbnı vermiş; hem orduy-
la sıkı işbirliği yapıyor; dahası, Anadolu'nun
göbeğinde, 'kurtuluşu' örgirüüyor: bu, rtnhat-
çılar'ın da, Anadolu işini onlarla bitirmeyi plan-
lamış Bolşevikler'in de, 'hesabını' bozmaktay-
dı; tatsızlıgın gerisinde, yatan bu! (Moskova, Sa-
karya'da kat'i sonuç aiınıncaya kadar, Enver Pa-
şa'yı 'joker" olarakelinde tutmayı sürdürecekrjr.) An-
kara'ya gelince, o da Bolşevikler'le işbirliği yap-
mış Avrasya'lı Türk/Müslüman liderlere ve grup-
lara nasıl davranıldığından, neleryapıldığından ha-
berdar! Mustafa Kemal Paşa'nın ağzındaki 'kûl
tadı', Sultan Galiyef veyandaşlannın akıbetiyle ih-
gili; üstelik, yalnız onlann mı?..
Buna rağmen, iki savaş arası dönemin, 'resmi
düzeyde', tam bir Türk/Sovyet dostluğu içinde
geçmesine, ne buyrulur? Onu da Gâzi'nin, -Izmit
Kasn basın toplantısındaki- uluslararası konjonk-
türtahlilini inceleyerek, belkı anlayabiliriz. Bu 'tah-
///' önemli, zira o günkü konjonktür, temeli ve çe-
lişkileriyle, bugünkünden farklı görünmüyor; za-
ten, nasıl görünebilirdi ki? İki Avrasya 'dew'nın, Tür-
kiye ile Rusya'nın; Batı Emperyalizmi ('Sistem')
ile ilişkilerini; ve bu ilişkilerin geleceğini içeriyordu.
Bir göz atabilir miyiz?
http^/wvww.prtzma.nrt.tr/AlLHAN
http^/www.Mgiyayın«vi.com.tryailhan
Faka/0-212/2601988