18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 KASJM2000CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Katılım ortaklığı belgesinin açıklanmasına bir hafta kala AB heyetinden Ankara'ya sürpriz ziyaret AB belgesi masaya yatırılıyor AYHANŞİMŞEK • AB heyetiyle bugün yapılacak görüşmede, Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği açısından temel metin özelliği taşıyan katılım ortaklığı belgesindeki son düzenlemelerin ele alınması bekleniyor. Görüşmelerde, güvenlik konulan da önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. lemelerin ele alınması bekleniyor. AB Dönem Başkanı Fransa, bir son- raki dönem başkanı tsveç, AB Komis- yonu ve AB Konseyi Genel Sekreterli- ği'nden oluşan AB Troykası'mn tem- silcileri, Dışişleri Bakanhğı Müsteşar Yardımcısı Akın Alptuna başkanlığın- daki Tüık heyetı ıle bir araya gelecek. Dışişlen kaynaklanndan edınilen bil- gilere göre AB heyetinde, Fransa Dışiş- len Bakanlığı'ndan Sıyasal Dırektör ANKARA-Türkiye-AB ilişkilerinin geleceği açısından temel metin özelli- ği taşıyan kaulım ortaklığı belgesinin açıklanmasına bir hafta kala, AB troy- kası Ankara'ya sürpriz bir ziyaret ger- çekleştiriyor. Troykanın bugün Dışişle- ri Bakanlığı 'nda gerçekleştıreceği te- maslarda 8 Kasım'da açddanacak katı- lım ortaklığı belgesi ıle ılgılı son düzen- Gerard Errera, diplomatlardan Syrvie Bermann: Isveç Dışişleri Bakanlığı Dı- rektörü Sven Feterson, Anne Högtund, AB Komisyonu'ndan Lars Erik Lun- din, Adrian Van Der Meer, Carios Fre- hasDa Sflva ile AB Konseyi Genel Sek- reterliği'nden Leonidas Evangetidis ve Bjorn Larsson yer alıyor. AB Troykası ile yapılacak görüşme- lerde en önemli gündem maddesıni ka- tılım ortaklığı belgesi oluşturuyor. Bu- günkü toplantıda, AB Komisyonu'nun üzerinde çalışmakta olduğu son taslak belge ele alınacak. AB Komisyonu'nun 8 Kasım'da açıklayacağı belgeyle ılgıli tartışmalar henüz sona ermedi. Yuna- nistan, özellikle Kıbns ve Ege konula- nnda belgede yer alacak ifadelerin da- ha net ve Türkiye'yı bağlayıcı nitelikte olmasında ısrar ediyor. Türkiye ise bel- gede yer alacak ifadelerin Helsinki Zir- vesi kararlan dışına çıkmaması gerekti- ği görüşünde. Türkiye, AB Komisyonu ile daha önce yaptığı görüşmelerde Yu- nanistan'ın istemlen doğrultusunda ha- zırlanacak birbelgenin "uygulanamaz" olacağını kaydetmişti. Bdge son haüni 6 Kaam'da alacak Ankara'ya ilk gelen bilgiler, Kıbns ve Ege konulannda Helsinki kararlan dışına çıkılmayacağı ve "azmhk" keli- mesinin kullanılmayacağı yönünde ol- du. Ancak komisyon, Türkiye'nin her aday ülke gibi Kopenhag kriterlerini ye- rine getirmesi gerektiğini belgeye ko- yacak. Kopenhag kriterleri, aday ülke- lerin tam üye olabilmeleri için azınlık haklan, üısan haklan, demokratikleşme konulannda birlik standartlanna uyma- sım zorunlu kılıyor. Katılım ortaklığı belgesi, 6 Kasım'da AB Konseyi özel kalem müdürlerinin yapacaklan top- lantıda son halini alacak. Görüşmelerde, güvenlik konulan da önemli gündem maddeleri arasında y- er alıyor. Dışişleri Bakanlığı yetkilile- ri, AB Troykası ile daha önce yapılma- sı planlanan toplantının Yugoslavya'da meydana gelen olaylar nedeniyle bugüne ertelendiğini belirttiler. Devlet Bakanı Hasan Cemici 'Kadın, seçim ozgurlugunu kuBarıarnıyor'• "Kadın 2000: 21. yüzyıl için toplumsal cinsiyet eşitliği, kalkınma ve banş" başlıklı BM Genel Kurulu özel oturumunun sonuç- lan hakkında da bilgi veren Gemici, "Kalıp yargılar, kadınlann eğitim, kariyer yapma ve ev içi yükleri paylaşma konulannda seçim yapma özgürlüklerini kısıtlamaktadır" dedi. Ekonomi Servisi - Devlet Bakanı Hasan Gemici, "Cinsiyetçi kalıp yargdar, kadmlann eğMm, kariyer yapma ve ev içi yükkri paylaşma konulannda seçim yapma özgürtüİderini kısıtlamaktadır" dedi. Marmara Grubu Vakfı Insan Haklan Platformu'nca düzenlenen, "Avrasya Y önetici Kadınlar Kongresi"nde, kadınlann sosyal hayattaki yerleri ve kadın haklannın gelıştınlmesı tartışıldı. 'Avrasya Ekonomi Zirvesi' paralelinde The Marmara Oteli'nde dün başlayan kongrenin açılışında konuşan Bakan Gemici, son 25 yılda BM tarafından gerçekleştinlen 4 dünya kadın konferansımn, toplumsal cinsiyet eşıtsızliğı konusunu küresel gündeme oturtmakta başanlı olduğunu ve bu konferanslann uluslararası toplumu "toplumsai cinsiyet eşitliği, kalkınma ve banş" ortak hedefleri etrafinda birleştirdiğini söyledı. Gemici, Türkiye'nin bu konferansta. 'Kadınlara Karşı Her Türlü Avnmcıhğuı Önlenmesi Sözteşmesi'ne (CEDAW) konulan çekincelerin kaldınhnası, 2000 yılına kadar temel zorunlu ilköğretimin 8 yıla çıkanlması, kadın okumaz-yazmazhğuun ortadan kaldınlması ve ana-çocuk ölümlerinin yüzde 50 oranında azaltılması konulannda taahhütte bulunduğunu bildirdi. Bu yıl haziran ayında düzenlenen "Kadın200O:21.yüzyıl için toplumsal cinsiyet eşnüği, kalkınma ve banş" başhklı BM Genel Kurulu özel oturumunun sonuçlan hakkında da bilgi veren Gemici, "Bilindiği gibi cinsiyetçi kahp > argdar, kadınlann eğitim. kariyer yapma ve ev içi yükleri paylaşma konulannda seçim yapma özgüriükierini kısıtlamaktadır" dedi. Gemici, temel karar alma mekanizması olan siyasete kadınlann katılımını arttırmak için çeşitli polıtikalar üretildiğine ve olumlu aynmcılığın da bunlann en önemlisı olduğuna işaret etti. Kongreye katılan ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz'm eşi Berna Yıfanaz, yeni ekonomide kalkınmanın, kadın ve erkeğe toplumun her alanmda fırsat eşitlığinin sağlanması ile mümkün olacağını söyledi. Yeni ekonomi ile büyük kentlerde yaşayan kadınlann önemli avantajlar elde ettiğini belirten Yılmaz, "Şimdi sıra bunu tophımun tüm kesimlerine yayarak bizimle aynı şansa sahip olmayan kadınlar için mücadele verroektedir** diye konuştu. Yılmaz, kadmlann ekonomide ve toplumsal yaşamda akrif rol alması gerektiğini kaydettı. ANMA BahriSava anıldı Kamu hukukçusu ve insan haklan savunucusu Prof. Dr. Bahri Satvcı,ölümünün 3. yüdönümünde yakınlan, öğrencikri ve Mül- ki>«IDertaramıdan,Küçükyah< dakimezanbaşındaaıııkü.!Vfül- kryetüer Kruği Istanbul Şube BaşkanıAkın Evren, Sava'nm ya- şamıbovııncalaik.dernokratikhukuk(levietinisa\-unduğunube- lirtti. Mülldyetiler Kriiği Vakfi Genel Başkan Yardnnoa Salib Er, Sava'nın Mldrkri nedeniyie 12 Martta cezaevine girdiğini ve 12 EylüTde de emeklüiğe mahkûm edfldiğini bettrtirken Yıkhz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fazd Sağtam da "Sarvcı'nın, okutulması için öncûlükettiği insan haklandera,ta- rihi Mülkrye binasmda eğitim veren Yıknz Teknik Üniverate- si'nde okutuluyor" diye konuştu. (Fotoğraflar: UGUR DEMİR) Oktay Kurtböke'yi anıyoruz tstanbul Haber Servisi - Ga- zetemizin eski Yayın Kurulu Üyesı, Genel Yayın Yönetmeni, Cumhuriyet Vakfi Genel Müdü- rü ve eski Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başka- m Oktay Kurtböke, toprağa ve- rilişinin 1. yıldönümünde bugün Zincirlikuyu'daki mezan başın- da saat 11 .OO'de yakınlan, mes- lektaşlan ve dostlan tarafından anılıyor. Gazeteciliğin her kademesin- de görev yapan Kurtböke, sivil toplumun örgütlenmesinde, si- yasette, eğitim ve spor alamnda da önemli hizmetler verdi. Türk basınımn yüz aklanndan Oktay Kurtböke, 1936'da Istanbul'da doğdu. Galatasaray Lisesi ve ts- tanbul Üniversitesi tktisat Fakül- tesi Gazetecilik Enstitüsü'nden mezun olan Kurtböke, gazeteci- liğe 1959 yılmda Ankara'da Ye- nigün gazetesinde başladı. Ön- cü, Kudret, Ankara Ekspres ve Son Baskı gazetelerinde çalışan • Gazetemizin eski Yayın Kurulu Üyesi, Genel Yayın Yönetmeni, Cumhuriyet Vakfi Genel Müdürü ve eski Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Oktay Kurtböke, toprağa verilişinin 1. yıldönümünde anılıyor. Yakınlan, meslektaşlan ve dostlan Kurtböke'nin Zincirlikuyu'daki mezan başında bir araya'gelerek bir anma töreni düzenleyecekler. Kurtböke, 1967'de Cumhuriyet gazetesinde sayfa sekreteri ola- rak çalışmaya başladı. Kurtböke daha sonra yazüşleri müdürü olarak görev yaptı ve 1972'de ge- nel yayın yönetmeni oldu. 1981 yılmda emekli olarak görevmden aynlan Kurtböke, Hüniyet gaze- tesinin yönetim kurulu danış- manlığını yaptı. Kurtböke bir sü- re ANKA Ajansı'nın Istanbul Temsilciliği görevinde de bulun- du. Bir dönem TGS Genel Baş- kanlığı yapan Kurtböke, ÎÜ Ba- sm Yayın Yüksekokulu ve Ana- dolu Üniversitesi îletişim Bilim- leri Fakültesi'nde öğretim görev- lisi olarak ders verdi. Kurtböke'nin toprağa verilişi- nin birinci yıldönümünde dostla- n şunlan söylediler Nail GüreB (Türkiye Gazete- ciler Cemıyetı Başkanı): Oktay Kurtböke'siz gecen şu bir yıl ıçinde pek çok olayda onu an- dım, onu aradım. Medya kuru- luşlannın basın meslek ilkeleri- ni ihlal etmesinden doğan sıkın- tılan her yaşayışımızda onu an- drm. Özgür, bağımsız ve saygm basım özlemle savunurken hep onu aradım. "Arük basnu savun- maktagüçlükcekryorunT dedi- ğimde, Oktay Kurtböke'nin se- sini duyar gibi oldum. O, bize karamizah yüklü söylemiyle "Gûnaydm" der gibiydi. Ziya Sonay (Türkiye Gazete- ciler Sendikası Genel Başkanı): Oktay Kurtböke, çaüştığım na- dir başkanlardan biriydi. Hep emekten yana, ilkeli, dürüst, de- mokrat bir insandı. Eşine az rastlanır insanlardandı. Aramız- dan erken aynldı. Kurthan Fişek (Gazeteci-ya- zar): Oktay Ağabey'le Demok- rat Parti (DP) iktidanmn despot- luğuna karşı Yenigün gazetesin- de birltkte çalıştık. O yıllarda Cumhuriyet gazetesinin DP ik- tidanna muhalefetinin aynısım yapıyorduk. Olağanüstü iyi bir insan, olağanüstü iyi bir gazete- ciydi. Oktay Baba, dünyanm en iyi insanıydı. Herkesle dost ve herkesin ağabeyiydi. Hiçbir za- man, hiçbir olayda kendısıni ön plana çıkarmadı. Faşist bir dö- nemde, kendisi hapse gırmek pahasına yamnda çalışanlan fe- da etmeyen bir insandı. Hep kendısini feda ederdi. Değerli Varlığımız OKTAY KURTBÖKE'yi ölümünün 1. yıldönümünde mezan başında sevenleri ve özleyenleri ile amyoruz PÜRLEN&GUFRAN KURTBÖKE Yer: Zincirlikuyu Mezarlıgı Tarih: 03 Kasım 2000 Cuma Saat: 11.00 Çalışma arkadaşlanmız Figen Atalay Sağanak'ın kayınpederi, Kaan Sağanak'ın babası EROL SAĞANAK'ın vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Sağanak ailesinin acısını paylaşır, başsağlığı dileriz. Cumhuriyet ÇALIŞANLARI Değerli Varlığımız EROL SAĞANAK'ı - > • • ' / ' kaybettik. Cenazesi 3.11.2000 günü Kızıltoprak Zühtüpaşa Camii'nde kılınacak öğle namazı sonrası Karacaahmet Mezarlıgı'nda toprağa verilecektir. Yeri cennet olsun. AİLESf GENÎŞ AÇI HİKMET BİLA Tantan ile Temizel Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, "temizlik" is- teyen herkesin gözdesi. Yıllardıryaşanan vurgun düzenini nefret ve umutsuzlukla seyreden insan- lar, Tantan'ın peş peşe yaptığı operasyonlan al- kışlıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Ku- rulu Başkanı Zekeriya Temizel de, artık Tan- tan'la yan yana bir devrimin miman olarak anılı- yor. Iki isirn artık birer simge. Şimdi bu iki kişi de kolay kolay geri adım ata- mayacaklan biryola girmiş durumdadır. "Sonu- naAadar"gitmekzonjndalar. Gitmezlerse, vebal onlann boynunda kalabilir. Tantan'ın bir süredir yaptığı konuşmalar, yol- suzluğa ve çeteleşmeye karşı planlı bir mücade- lenin yürütüleceğinin ipuçlannı veriyordu. "Bek- leyin, göreceksiniz" ya da "Bunlar daha ne ki.. işin bûyüğü geride" gibi sözler hem merak hern kuşku uyandırıyordu. Çünkü insanlar, böylesi gözdağı laflannı çok duymuştu. Gün gelip ope- rasyonlar sıralanınca devlete olan güven artma- ya başladı. Bugüne kadar yolsuzluğun tanımı bile yoktu. Yolsuzluk denince birkaç gariban memurun al- dığı üç-beş kuruş rüşvet anlaşılırdı. Aslında yol- suzluğun çok daha büyük boyutlarda olduğu bi- linmiyor muydu? Biliniyordu da, "ucu biryere do- kunur" korkusu ağır basıyordu. Ta ki Tantan yol- suzluğun tanımını yapıncaya kadar. Tantan'a göre yolsuzluk çeşitleri: Doğrudan kamu görevlileri tarafından kamu kurum ve kuruluşlannda işlenen yolsuzluk suç- lan: Rüşvet, zimmet, irtikâp, emniyeti suiistimal, ihaleye fesat karıştırma. Sermaye piyasalarında, bankalarda, yatınm ortaklıklannda, özel finans kurumlannda tefeci- lik, sahtecilik, dolandıncılık, kara para aklama. Işte iki cümlede Türkiye'nin iliğini sömüren me- kanizmanın özeti. Tantan, büyük çıkarlar söz ko- nusu olduğunda yolsuzluğun; tehdit, şiddet, sin- dirme boyutu da olan karmaşık ilişkiler ağı için- de ulusal ya da uluslararası organize eylemlere dönüşebildiğini de vurguluyor. Bu düzenin adı- na da 'soygun ve talan düzeni" diyor. Bir zaman- lar bir yurttaş, bu laflan etseydi, komünizm suç- lamasıyla içeri atılırdı. Tantan'ın bir sözünün daha altını çizelim: "Böy- le biryerde hukuk devletinin, demokrasinin ya- şama şansı yoktur. Ve böyle bir ortamda kirii si- yasetin finansmanı, irticanın finansmanı, bölücû- lüğün, terörün finansmanı esas olarak halkın bi- rikimlerinin ve kamu kaynaklannın soyulması ve sömürûlmesi ile sağlanır. Bu kaynak kurutulma- dan devlet idaresi ve siyaset temizlenemez, top- lumda güvenlik ve adalet sağlanamaz." Bir bakanın ağzından bu sözleri duymak Tür- kiye için umut vericidir. Yolsuzluk ekonomisi - Kirii siyaset - irtica - bö- lücülük. , Hangfsini başta sayarsan o, "bihnci ferwW* ; ; ; : : ^ : ^ Son on beş yılda Türkiye'yi iç içe geçmiş bu halkalar sanp sarmaladı. Adına da "liberalizm" dendi. Dünyada eşi benzeri olmayan bir libera- lizm... Tantan'ın bir sözü daha var: "Şu anda ülkede bir örtülü savaş var Bu örtülü savaş menfaat gruplannın kendi birliklerinin çözülmemesi, or- taya çıkmaması ve elindeki gücün elden çıkma- ması şeklindedir. Bu savaşın galibi mutlaka mil- letin kendisi olmak durumundadır... Bizyolsuz- luk ekonomisiyle savaşı başlattık." Birkaç gündür yazılıp-çizilen bu sözleri neden bir kez daha hatırlattık. Tarihe not düşmek için. Tantan'ın sözlerini bir kenara yazmak için. Gün gelecek bu sözleri yineleyeceğiz. "Sonu- na kadar" gidebilirlerse alkışlamak için. Yan yol- da havlu atarlarsa anımsatmak için. Tantan ve Temizel'in havlu atma haklan var mı? Yok. Ortaya büyük hedefler koyup savaşı başlattıklanna göre kazanmak zorundalar. Yok- sa ne olur? Tantan ve Temizel kaybeder. Sadece onlar mı? Arkalanndaki irade de kaybeder. Sonra felaket olur. [email protected] DCM Savcısı Mete Cöktürk 'Yargı bağımsız değil' diyen savcıya tayin tstanbul Haber Servisi -Istanbul 6No'lu DGM Başkanı Sedat Karagül ile katıldığı bir televizyon programında "yarguıın bağımsız olmadığını" ifade ettiği gerekçesiyle hakkında dava açılan DGM Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk, başka adliyelere tayin edildi. Hâkimler ve Savcüar Yüksek Kurulu (HSYK), DGM'deki 4 yıllık görev süresi dolan Istanbul 6 No'lu DGM Başkanı Sedat Karagül'ü lstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne atadı. Başkan Karagül, kamuoyunun yakından izlediği ve sanıklan arasında işadamlan Erol EvciL, Korkmaz Yîğit, Emin Cankurtaran ve Hayyam Garipoğtu. eski özel Harekât Dairesi Başkanvekili tbrahim Şahin, ülkücü mafya elebaşılan olduklan iddia edilen Alaattin Çakıcı ve Sedat Şahin'in de bulunduğu, "Susurluk", "Malki cmayed", "Türkbank ihalesi", "Alaattin Çakıcı çetesi", "Sedat Şahin çetesT ve diğer çete davalannda, sanık ile tanıklara sorgu sırasmda yönelttiği ilginç sorular ve kurdugu diyaloglarla dikkati çekmişti. Başkan Sedat Karagül'ün, HSYK'den görev süresinin 4 yıl daha uzatılmasuıı ıstediği, ancak bu isteminin kabul edilmediği belirtildi. Karagül'ün, lstanbul Adliyesi'ndeki yeni görevine başlayıp başlamama konusunda henüz karar vermediği ögrenildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle