23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
-S 6 KASIM 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER DİSK'ten Bahçeli'ye ziyaret • ANKARA (Cumhumet Bûrosu) - DlSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve beraberindeki heyet, MHP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'yi Başbakanlık'taki makamında ziyaret etti. Görûşmenin ardından gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Çelebi, "Biz MHP'den randevu almadık. Başbakan yardımcılan ve başbakan ile görüşüyoruz" dedi. Sadece sendikalı olduklan ıçin on binlerce işçinin işten atıldığını kaydeden Çelebi, örgütsüz bir yapıya doğru gidildiğine dikkat çekti. Çelebi, "Orgütsüz yapının neleri getirdiğını hep beraber görüyoruz. Banka boşaltmalanyla, diğer yapılan uygulamalar ile neleri getirdiğini görüyoruz" dedi. Pirsmtan AbdaTa izin • Yurt Haberieri Servisi - Gazıantep Idare Mahkemesı, Ankara Birlik Tiyatrosu'nun (ABT) "Pir Sultan Abdal" adlı oyunun Adıyaman ve Van valılıklerince yasaklanmasıyla ilgili olarak yürûtmeyi durdurma karan verdi. Oyunun başlamasına 1.5 saat kala venlen karar sayesinde oyun Adıyaman'da zamanında başlayabıldı. Çoşkulu bir seyirci kıtlesinin seyrettiği oyundan önce okunan mahkeme karan bir süre ayakta alkışlandı. Öte yandan Van Idare Mahkemesi de Gaziantep Idare Mahkemesı'nin kararirun ardından Van Valisi Durmuş Koç'a işletnin savunması aınacıyla 5 gün süre verdı. 65 yıllık Atatürk büstü kayboldu • ELAZIĞ (Cumhuriyet) - Elazığ' ın Harput ilçesinde 1935 yılında Kurşunlu Cami'nın önüne yapılan Atatûrk büstü geçen günlerde kayboldu. Yetkililer konuyla ilgili bir açıklama yapmazken Harputlular, büstün çok fazla yıprandığını, daha fazla yıpranmaması için bir öğretmen tarafindan okul deposuna kaldınlmış olabileceğini iddia ettiler. Bu arada 8. Kolordu Komutanlığı, daha görkemli bir Atatürk büstü yaptırmak için harekete geçti. Öte yandan Elazığ Namık Kemal Ilköğretim Okulu'nda 20 yıldır bulunmayan Atatürk büstü, yine 8. Kolordu Komutanlığı'nın katkılanyla açıldı. MHP, TuncelTye de girdi • TUNCELİ (Cumhuriyet) - MHP, tarihinde ılk kez olarak Tunceli'de il örgütü oluşturdu. Örgüte il başkanı atanmasına karşın il yönetimini oluşturacak yönetici bulunamıyor. tl başkanı Mehmet Hedef'in önce DYP, sonra DSP, şimdi de MHP il başkanı olması dikkat çekiyor. Tanhinde ilk defa Tunceli'ye MHP tabelası asmaktan gurur duyduğunu ifade eden Hedef. "Baktım Tunceli'de her şey çıkar ilişkıleri üzerine kurulmuş, kimse halk için çalışmıyor, ben de Tunceli'nin çıkarlannı korumak ve yeni yatırımlann gelmesi için MHP'ye geçtim ve doğru bir karar verdim. Kaldı ki ha MHP ha DSP, aralannda ne fark var ki? Düşünce olarak iki parti de aynı noktada" diye konuştu. Affın Erbakan'ı kapsamaması durumunda Anayasa Mahkemesi'ne başvuracak FP'den hükümete gözdağı• Kamu vicdanını tatminedecek bir afçıkarmak için öncelikle anayasanın 87. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini kaydeden Bülent Annç, "Meclis'in nasıl bir af çıkaracağı konusundaki yetkisi adeta elinden alınmıştır. Eğer 87. maddede değişiklik yapılmadan bir af çıkanlırsa Anayasa Mahkemesi'nden döner" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Grup Başkanvekili BülentAnnç, af ko- nusunda hükümetin hâlâ bir metin ha- zırlamadığını belirterek acele edilmesi- ni istedi. Kapsamlı bir af için TB- MM'nin af yetkisine sınırlama getiren anayasanın 87. maddesinin değiştiril- mesi gerektiğini savunan Annç, "30 bin Idşi aftan istifade ederken Erbakan'ın is- tifade etmemesi mi gerekiyor? Bu sözle- rin edilmesi bile insanuı tüylerini diken diken etmektedir" dedi. Annç, bekle- dikleri gibi bir af yasası çıkanlmaması durumunda Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunacaklannı belirtti. Annç, düzenlediği basın toplantısın- da af konusunda FP'nin hükümetle pa- zarlık yaptığı savlanna değinerek, FP yönetimine sunulan bir metin ya da tas- lak olmadığını söyledi. Annç, a Af konusunda her şey yazıb- yor, söyleniyor ama hükûmette ûk yok. Adalet Bakanı'nın beyanlan ne kadar gûlünç. KDmisyon başkanlannın habe- ri yok. Zirvede uzlaşılan bir metin de yok. Hep ayak ûstü bir şeyler söyleniyor. Hükümetin bir çahşması yok ki FP kat- lada bulunsun" diye konuştu. Kamu vıcdanını tatmin edecek bir af çıkarmak için öncelikle anayasanın 87. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini kaydeden Bülent Annç, "87. maddeye göre Meclis'in anayasanın 14. madde- sinde sa>ılan fiilleri kapsayacak bir af çı- karması münıkün değil. Meclis'in nasıl bir af çıkaracağı konusundaki yetkisi adeta elinden aluımışür. Eğer 87. mad- dede değişiklik yapılmadan bir af çıka- nlırsa Anayasa Mahkemesi'nden dö- ner" dedi. Genel değil ama genişletilmiş bir af çıkanlmasmı isteyen Annç, bu konuda bazı spekülasyonlar yapıldığına dikkat çekerek kapatılan RP'nin lideri Nec- mettin Erbakan'la ilgili değerlendirme- leri de anımsattı. Annç, "Aüahtan kork, kuldan utan. Aynı suçu işleyen 29 bin 999 kişiyi affedeceksin. 30 bininci kişi olarak Erbakan'ın yararlanmasına na- sıl karşı çıkacaksm? Aftan Şevkı Yıl- maz. tbrahım Halıl Çehk de yararlana- cak mı denüiyor. Burada ismin önemi yok. Herkesin istifade etmediği bir af ka- nunu çıkarsa yasal yollara başvururuz" diye konuştu. Annç, memurların işten çıkanlmala- nnı kolaylaştu-an yasa tasansıyla ilgili gelişmelere de değinerek, "Hükümetin başı kafasına koymuş, her halükârda kendisini bu yasayı çıkarmakla görevti sayıyor. Bu ancaktotaüterrejimlerde gö- rülebüen bir uygulamadır" dedi. Annç, suskun toplum yaratılmaya çalışıldığı- nı, "devlet memurhığundan alınan kisi- lerin adeta dağa çıkmaya teşvik edildi- ğjni" söyledi. Liderler bir araya geldi Ecevit:Af 3güniçinde çözümlenecek • Liderler doruğunda, el konulan bankalann sahiplerine ait işletmelerin çalışmalannı sürdürmesi için önlemler alınması kararlaştınldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Liderler, batan bankalann ortak oldu- ğu şirketlenn ve batık banka sahiple- rinin işletmelerinin çalışmalannı sür- dürmesi için önlemler alınmasını ka- rarlaştırdı. Buna yönelik önlemlerin Bakanlar Kurulu'nda kararlaştınlaca- ğı bildirildi. Hazine Müsteşan Selcuk Demiralp, fondaki bankalar için veri- lecek 6.1 milyar dolarlık tahvillerin ha- zır olduğunu, bugün ya da yann veri- lebileceğini açıklarken bu bankalann satış işlemlennın 2001 yılında tamam- lanacağını kaydetti. Zirvede üzerinde çalışmalar süren af taslaklan da gündeme geldi. Başbakan Bülent Eccvit af konusunun 2-3 gün içinde çözümleneceğinı ve TBMM'ye sevk edileceğini dile getirdi. DSP ge- nel merkez yetkililerinin af konusun- da taslak hazırlama çalışmalannın da sürdüğü, bu çalışmanın tamamlanma- smın ardından dığer koalisyon ortak- lanna sunulacağı öğrenildi. Hükümet partilerinin taslaklan arasında bir uz- laşmasağlanarak son taslağın bu haf- ta içinde TBMM 'ye sevk edilmesi bek- leniyor. Hükümetin, yeni bir tasan ye- rine Meclis komisyonlannda bekleyen tasan üzennde uzlaşma arayacağı be- lirtildi. Bu doğrultuda tasanya öner- gelerle son şeklmin verileceği kayde- dildi. Af konusundaki çahşmalann Anayasa Mahkemesi'ne yapılacak ola- sı başvurulann da göz önünde tutula- rak titizlikle hazırlandığı, çahşmalann bu yüzden uzadığı vurgulandı. Liderler dün yaptıklan donıkta, IMF'yle yürütülen program çerçeve- sinde Türkiye ekonomisini değerlen- dirdiler. Doruktan sonra yapılan yazı- lı açıklamada, bankalarla ilgili tüm yet- kilerin Bankacılık Düzenleme ve De- netleme Kurulu'na ait olduğu, kuru- lun gerekli önlemleri uygulamakta ol- duğu belirtilerek "Eğer işlemlerde her- hangi bir usulsüzlük veya kötü niyet varsa konu >argrva intikal ettirümekte- dir. Türkiye'de bu sûreç aynen işlemek- tedir" denıldi. Gzre'de şeriatçı terör örgûtûnün cephaneliği ortaya çıkankh. (Fotograf: AA) Hizbııllah kırsala çekiliyor DhARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Şırnak'ın Cizre ilçesinde şeriatçı terör örgütü Hizbullah'ın en büyük cephane- liği ortaya çıkanldı. Evde yapılan arama- da çok sayıda silahın yanı sıra elektirkli raylı sistemle yapılmış bir bölme ve bu- bi tuzaklan ele geçirildi. Olayla ilgili olarak aralannda örgütün Şımak askeri kanat sorumlusunun da bu- lunduğu 3 kişi gözaltına alınırken evde ceset olabileceği şüphesıyle kazı çalış- malan başladı. Şırnak Valisi Hfiseyin Başkaya, örgütün kırsal alanda yeni bir yapılanma içinde olduğunu bildırdi. Şırnak'ın Cizre ilçesı Yasev Mahalle- si Nehir Sokak 37 numarada bulunan eve Terörle Mücadele, Özel Harekât ve tstahbarat ekiplerince 10 aydır sürdürü- len bir araştırma sonucu dün baskın ya- pıldı. 2 kath evde yapılan aramada raylı sis- temle yapılmış bir sığınak ve örgütün en büyük cephaneliği buiundu. Fayansla kaplı olan sığınakta işkence odalan, cep- hanelik ve çahşma odalan ortaya çıka- nldı, işkence odasında zincirler ve kelep- çeler ele geçerildi. Sığınağın kapısına herhangı bir operasyonda patlatılmak üzere bubi tuzağı yerleştirildiği belirlen- di. Emniyet güçlerinin önceki günden bu yana mayınlann etkisiz hale getirilmesi ıçin çalıştığı ve dün etkisiz hale getire- bildiği öğrenildi. Evde yapılan aramalar- da şunlar ele geçirildi: "419 Kalaşnikof şarjörû, 9 Kanas şar- jörü, 4 Kalaşnikof tamburasu 2 adet bik- si tamburası, 14 adet G-3 piyade tüfeği şarjörû, 32 RPG-7fişek,9adetRPG-7 ro- ketatar başhğı, 1 topuk koparan mayın, 3 anti-tankmayın, 4 an n-tank mayın ateş- leme kapsülü. 1 adet MG-2. 70 adet 60 miBmetrelik havan topu mermisi, 6 adet 40 milimetrelik bomba atar langer, 71 adet çeşitli tiplerde el bombası, 2 adet namhı ucu tûfek bombası, 2 adet roketa- tar langeıi 1 biksi tüfek, 1 Kanas tûfek, 1 lav sUahı, 1 çatal ayakk uzun Kalaşni- kof. 3 diktiriyaf otomatik şarter silah, 1 Beretta silah, çeşitli çap ve markalarda 5 tabanca, 92 Kalaşnikof, 15 bâyûktorba dolusu Kalaşnikof mermisivediğer sflab- lara ait binlercemermi, çoksayıda örgût- selbetge." Tansu Ciller 'Afta altyapı yok' • DYP lideri Çiller, af düzenlemesinin eşitlik ilkesi gereğince Anayasa Mahkemesi'nce "genel affa dönûştürüleceğini" savundu. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer", hükümetin hazırlıklannı sürdürdüğü af düzenlemesinin Anayasa Mahkemesi'nce "genel affa dönûştürüleceğini'' savundu. DYP lideri Çiller, partisinin grup toplantısında, af hazırlıklan, irticayla mücadele tasansı, depremzedelerin durumu ve AB Katıhm Ortaklığı Belgesi'ni değerlendırdi. Affin, büyük bir adli reformla birlikte ele alınması gerektiğini belirten Çiller, şunlan söyledi: "70 bin kişinin 58 binini sokaklara salacaksımz. Bunlariçin eğitim verildi mi, rehabintasyon yapıldı mı, bunlann işi. aşı var mı? Bu konu eskisi gibi gelirse yine karşısında oluruz. Eşitsizlik meselesi olacakbr. Anayasa Mahkemesi tarafindan 1974 yıhnda olduğu gibi genel af gündeme getiruir. Bu genel af, şartlan hazır olmadıgı halde, Meclis iradesi olmadıgı halde Tûrkiye'nin gûndemine oturacak." Tansu Çiller, irticai çalışmada bulunan memur, sözleşmeli personel, vali, kaymakam, yargıç ve savcılann ihracını öngören yasa tasansı konusunda plan-bütçe komisyonundaki iktıdar üyelerine de tepki gösterdi. IRMIKIAYDIN ENGİN aengin@ doruk.net tr Bıçak yarasını bilir misiniz? öyle bir kavgada bıçaklanma- nız filan şart değil canım; so- ğan doğrarken elinizi kesmiş de olabilirsiniz. Bıçağın kestiği, etinize daldı- ğı an çok da büyük bir acı du- yulmaz. Katlanılmaz acı, yara soğumaya başlayınca gelir. Canınız çok yanar. AvrupaBirliği'nin(AB) "Katı- lım Için Ortaklık Belgesi" açık- landığı günleri anımsıyor mu- sunuz? Ankara'nın siyaset es- nafı demeç üstüne demeç pat- lattı, belgenin "korkulacak bir yanı" (artık ne demekse) olma- dıgı üstüne neredeyse yemin billah ettiler. Kimileri hızını ala- madı, AB'nin önümüze çizdiği yol haritasını 2004'e bile kal- madan 2001 'de filan tamam edeceğimizi bile ilan edenler oldu. Haydi itiraf edelim, yol hari- tasını sakin kafayla okuyup al- tını çize çize değeriendirdiği- mizde "Yav bizim Ankara si- yasetçilerinin kafasına tuğla fi- lan mı düştü" diye sormaktan kendimizi alamamıştık. Yol ha- ritasında şekere bulanmış cümleleri kazıdığımızda, ko- alisyonun iki büyük partisinin gece rüyada görse ter içinde Kapalı Kapılar Ardındaki Geleceğimiz uyanacağı koşullan görmeme- leri olanaksız. Ama gene de tuhaf bir iyim- serlik, sanki yol haritasının ha- zırlık sürecinde çok büyük dip- lomatik çalışmalar yapılmış da şimdi meyvesi derleniyor gibi bir "kendinden hoşnutluk" egemendi. Kuşkulandık. Kuşkularımız boşuna değilmiş. ••• Katıhm Için Ortaklık Belge- si'nin açıklandığı gün iyimser- lik rüzgârlan estirenler, bugün- lerde birer ikişer ağızlanndaki baklalan çıkarmaya, bilinçleri- nin derinliklerinde kök salmış dirençleri sergilemeye başla- dılar. Siz de gözlemişsinizdir, en pervasız olan MHP'liler. Daha dün, 5 Kasım günü toplanan kurultayında yeni "baş- bu^"unun ağzından Tûrki- ye'nin yerinin Avrupa Birliği ça- tısı altında olacağını, altını alı- şılmıştan daha da kalın çizerek ilan eden MHP, bugün "ortak- lık belgesi"n\ didiklemeye, iti- raz etmeye, "Bu böyle olmaz" demeye başladı. Nitekim dün MHP önde gelenlerinden Tay- fur Sökmenoğlu, sözcükleri seçmeye bile gerek duymadan konuştu: - Avrupa'nın önümüze koy- duğu yol haritası bozuk bir ha- ritadır!.. DSP (yani Ecevrt) belgeye itirazını şimdilik Kıbrıs sorunu ile sınırladı. Oldum bittim Kıb- ns'ı "özel konusu" olarak kav- rayan Ecevit, önceki gün "Ka- tılım ortaklığı belgesinde Kıb- ns konusunun yeri olmadığını defalarca anlattık. Buna rağ- men kondu. AB bizi aldattı" dedi. Koalisyonun stepnesi ANAP'ta ise "genel olarak evet, amaaaaa..." diye özetle- nebilecek cılız, öteki partiler- den geri kalmayalım çabasının beliriediği "itirazımtrak" çıkışlar gözleniyor. Ama iktidarı ile, muhalefeti ile bütün partilerin, "Katıhm Için Ortaklık Belgesi"ne ilişkin ortak yargıları şöyle: "Bu, tartışmalar sonucu ha- zırlanmış birbelge değil; önü- müze konmuş bir koşullar lis- tesi. Hepsini kabul edeceğiz diye bir yükümlülüğümüz yok. Oturup görüşeceğiz, tartışa- cağız..." Görüşüp tartışmaya herhan- gi bir itirazımız olamaz. Ama "Ankara Türkçesi"r\de görü- şüp tartışmanın anlamı çoğu kez kapalı kapılar ardında pa- zarlıktır. Düzeyi aşağıdaki ömeklerde sıralanan pazariıkları Türkiye için onur kıncı bulmaz mısınız? - Biz Apo'yu asmayalım, siz de 312. maddede fazla ısrar etmeyin... - Tamam Kürtçe şarkılar, tür- küler kaset, CD filan gibi ser- bestçe basılıp satılsın ama Kürtçe TViçin birazzaman ta- nıyın... Eğer bu zamanı uzun tutarsanız, biz ek olarak Kürt- çe gazeteye de yeşil ışıkyaka- nz... - MGK'de sivil üye sayısını asker üyelerden bir iki fazla olacak gibi arttıralım ama ille de "MGK bir danışma organı- dır" eklentisinde ısrar etme- yin... - Kürtçe sorununda sizin is- teklerinizi büyük ölçüde yeri- ne getiririz. Ama siz de Kürt- ler için "azınlık", hele hele "ulusal azınlık" deyiminden vazgeçin emi?.. ••• AB, Türkiye ile ilişkilerini bü- yük ölçüde saydamlaştırdı; ka- palı kapılar ardına pek bir iş bı- rakmadı. Gerek Kopenhag öl- çütlerinin AB üyeliği ıçin zorun- lu koşullar oluşu, gerek Helsin- ki Doruğu'nda yol haritasına temel oluşturacak ilkelerin al- tının apaçık çizilmiş oluşu bu- nun kanıtı. Tûrkiye'nin siyaset esnafının şimdi beklenmedik koşullarla karşı karşıyaymış gibi yaygara- yı basmasını anlamak müm- kün değil. Acısı sonra çıkan bı- çak yarası gibi davranıyorlar. Oysa eğer bir bıçak girdryse, bu Helsinki'de girdi. O gün su- sup, bayram edip, ülkeye müj- deler yollayanlar, bugün niye şaşırmış gibi davranıp itiraz ediyortar? Üstelik topal bir demokrasi- ye ciddi bir bıçak atmak zorun- lu değil mi? Yaygara kopara- cak biri varsa olsa olsa daha gelişkin birdemokrasiden ölü- müne ürken ve kaçanlardır. Yoksa bugün yaygara kopa- ranlar da daha gelişkin bir de- mokrasiden ölümüne ürken ve kaçanlar mı? POLTIİKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AB ve Askerler... Başkent Ankara'nın gündem maddesinde ne var? Başkentin siyasi kulislerinde bu soru tartışıladur- sun, 200'e yakın gazetecinin çağnlı olduğu Gazi Orduevi'nde 'basın kokteyl'i hayli ilginç ğeçti... 1997 ve 2000... Üç yıllık süreç Türkiye'de çok şeyi değiştirmiş- ti. PKKteröru içeride gerılemiş, Hizbullah operas- yonları basanyla yürütülmüş, sekiz yıllık kesinti- siz eğrtime geçilmiş; eh bu arada kimi bankalann kasalan da boşaltılmıştı... Bir de son günlerin 'andıç olayı' vardı... Gazi Orduevi'nde 'andıç 1a adları geçen iki mes- lektaşımız Cengiz Çandar ve Mehmet Ali Bi- rand da çağnlı gazeteciler arasındaydı... Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral As- lan Güner, 'andıç olayı'n\ şöyle yorumladı: "Bu ko- nuda gereken açıklamalar yapılmıştır!" Salonda samimi bir hava vardı! Tümgeneral Aslan Güner, bu arada "TSK, Tûr- kiye'nin Avrupa Biriiği'ne girmesine karşı mı" so- rusuna da açıklık getirdi... Dediki: "TSK'nin Türkiye 'nin Avrupa Biriiği'ne girmesi- ne karşı olması mümkün değil..." Tümgeneral Aslan Güner, neden böyle bir açık- lama yapma gereğini duymuştu? Onu da şöyle dile getirdi: "Bazı eleştiriler oluyor, satır aralannda da ol- sa... " Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Gü- ner, burada önemli bir noktanın da altını çizdi: "TSK'nin tek kaygısı üniter biriiğin bozulması- dır. TSK var oldukça buna izin vermez. Bölünür- sek ayakta kalamayız..." Askerler, üniter devlet yapısı, laik demokratik cumhuriyetin temel ilkelen konusunda duyariılık- lannı koruyorlar; bazı siyasetçiler gibi "AB'ye ka- yıtsız şartsız her türlü ödünü veririz" gibi düşün- müyoriar... • • • Ankara'nın gündeminde pek çok iç ve dış siya- si konu var... Askerler elbet bu konulann dışında değil... Peki TSK, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilere ya da zaman zaman ortaya çıkan gergin- liğe nasıl bakıyor? Tümgeneral Güner, Gazi Orduevi'nde gazete- cilerle konuşurken ve bu soruya da yanıt verirken şu değeriendirmeyi yaptı: "Yunanistan'a 'güven arttıncı önlemleri gelin ko- nuşalım' dedik. Ancak karşı taraftan bir yanıt gel- medi. Askeri alanda bizim önerimiz geçeıii. Ama kimseyi zoria görüşmeye oturtamazsınız..." Tümgeneral Güner, 'Kürtçe TV tartışmasına ilişkin olarak, TSK adına bir açıklama yapamaya- cağını belirtti... Acaba neden? Bu sorunun yanıtında 'üniter devlet yapısı' bir başka deyişle 'Türiıiye'nin üniter birliğinin bozul- ması' yatiyordu... Güner, sık sık şu sözleri yineledi: "Bölünerekayakta kalamayız... TSK'nin tek kay- gısı üniter devlet yapısının korunmasıdır... Bunlar siyasi konular, hassas konular... Zamanı geldiğin- de konuşulur..." Gazetecilerin aklına gelen bir soru da şu oldu: "Terör örgütü PKK tam anlamıyla çökertilmiş miydi?" Tümgeneral Güner, PKK'nin yurtiçinde marjinal hale geldiğini, ancak yurtdışında 4500-5000 kişi- lik bir kadrosu olduğunu söyledi. Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Gü- ner'in vurguladığı bir başka konu ise şuydu: "Terör yok olmadan, tehdit sıralamasında yeri- nin değişmesi söz konusu değildir..." Bunun anlamı şu oluyor: Güneydoğu'da tümüyle yok olmadı, ama yok olma sürecine girdi. O nedenle askeri biriiklerin hepsinin Güneydoğu'dan gen çekılmesi söz ko- nusu değil. Yazın operasyona giden biriikler, gö- revlerini yapıp geri çekildi... • • • 'Kürtçe TV' tartışmasında, Başbakan Yardımcı- sı Devlet Bahçeli'nin görüşü askerierte örtüşür- ken Mesut Yılmaz bu goruşe ters düşüyor... Oysa Güneydoğu'da her evin çatısında 'çanak anten' var ve buradan Kürtçe yayın yapan 'Med TV' izleniyor. Ancak, Almanya'da basılan 'özgür Politika' gazetesi Türkçe yayın yapıyor. Evet... TSK, AB belgesinde yer alan 'kültürel ve siyasi haklar' ifadelerinin altını çizip kayrtsız ve ko- şulsuz "AB için herşeye vanz" düşüncesinde olan siyasilere mesaj veriyor: "Bizim kaygımız, üniter devlet yapısının bozul- masıdır..." Özetle askerter şöyle diyon "TSK var oldukça Türkiye'nin bölünmesine izin vermeyeceğiz..." hikmet.cetinkaya(a cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Yaşama böyle gülebilmek ve ölmek... Seni; sevgi, saygı ve hasretle anarak geçen iki yıl...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle