25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 KASIM 2000 PERŞEMBE 18 SPOR spor@cumhuriyet.com.tr Özel maçta, dünya şampiyonu Fransa karşısında hiç bir varlık gösteremeyerek fark yedi Ulusal takundan kötü prova Türkiye:0-Fransa:4 STAI-.BJKlnönü HAKEMLER: Georgios Borovilos (6), Si- meon Tsolakidis (6), Alexias Orfanos (6) TÜRKtYE: Rüştü (3)(Dk. 46 Ömer 4), Fa- tih Akyel(4), Ogün (3), Bülent (3), Hakan Ünsaİ(4), Okan (3)(Dk. 78 Tamer ?), Em- re (3)<Dk. 63 Ergün 3), Mustafa (4)(Dk. 37 Mehmet 3), Suat (3)(Dt 46 Tayfur 4), Ah- met (3), Fatih Tekke (3)(Dk. 46 Ümit 4) FRANSA: Barthez (6), Desailly (6), Lebo- euf(6), Candela (7), Thuranî (6)(Dk. 78 Sagnol? A Vieira (6)(Dk 31 Makelele 6), 2i- dane (7)(Dk. 63 Dehu 6), Micoud (7), Petit (7)(Dk. 69Djteau 6), Trezeguet (6)(Dk. 81 Marlet ?), Wiltord (6)(Dk. 57 Robert 6) GOLLER: Dk. 15 Trezeguet, Dk. 23 Wil- tord, Dk. 44 Micoud, Dk. 74 Robert DENİZ DERİNSU Bir zamanlar Harlem vardı. ABD'nin bas- ketboldaki 'rüya' takımı. Hayranlan peşlenn- den koşarken onlar görsel şölenleriyle alkış- lanırlardı. Şimdilerde ise Fransa var. Son Dün- ya ve Avnıpa şampiyonu. Fransa organizasy- onlar dışında özel maçlann da gözde ekibi. Horozlar bir yıldızlar topluluğu. Mücadele- lerinin 'gösteri' yönü de ağır basıyor. Böylebirtakırnakarşı oynamadan önce kar- şılaşmaya 'zünnseT olarak hazırlanmak şart. Dün gecenın ilk dakıkalanna bakınca ulusal takımda bunun eksikliği gözlemleniyordu. Maçlardan bunalan ülkemizde bu özel karşı- laşma şanssız bir döneme denk gelmışti. Sa- katlar oldukça fazla olunca teknık direktörŞe- noi Güneş, Fransa'ya karşı değişık bir kadro- yu sahaya sürmek zorunda kalıyordu. Fran- sa'ıun da eksikleri vardı, ancak yerlerine oy- nayanlan aslardan ayırdetmek sanınz birhay- lizor. Karşılaşmaya Fransızlar kendilerine o den- li güvenerek başladı ki, ünvanlan da eklenin- ce karşısındaki ekibin çekinmemesi bir hayli güçtü. Ama oyunu kendi alanınında kabul et- mekle bocalamanın arasındaki fark, ayn bir nokta. Milliler, ilk dakikalara bocalayarak baş- lıyordu. Fransa'nın teknık ve fizik olarak biz- den üstün olduğu kaçınıtmaz bir gerçek. An- cak karşıdaki rakibin sıfatı 'çifte şampiyon' olunca bocalayan millilerin görmeye alışıİc ol- madığımız hatalan üst üste geldi. Petit, Zida- ne, Micoud orta alanda topla buluştuklannda sürekli rakıp için tehlike sinyalleri veriyorlar. 5. dakika Petit'nin şutu, 7. dakikada yine Pe- tit'nin komerine Desailry'nin kafa vuruşu ilk sinyallerdi. 15. dakikada ilk golü gördük. Pe- tit'nin serbest vuruşuna Trezeguet kalabalık defans arasında rahat kafa vurdu. Golden son- ra ortaalanınuz canlanır gibi olduysa da Okan ve Emre'nin sinirli oyunlan zaman zaman dengeyi bozuyordu.Jö'da Mustafa, 18 ve 22. dakıkalarda Hakan Cnsal'la rakıp kaleyi yok- ladık. Ama Barthez başanüydı. 23. dakikada futbol okullanna ders olabilecek bir paslaşma gördük. Micoud-Trezeguet paslaşmasından sonra son vuruşla VVutord farkı ikiye taşıyor- du. 37. dakikada, o ana kadar orta saharnızın en çok koşan ısmı Mustafa'nın oyundan alı- nışını izlerken 'neden'Inönü'de yankılanıyor- du. İlk yarının son golü 44'te Micoud'nun uzaktan Rüştü'yü avlamasıyla geldi. tkinci yanda ulusal takımın tek bir hedefı kalmıştı: 'Büyük şampiyona gol atabOmek'. Ama skor ne olursa olsun oyun düzenini boz- mayan Fransa, görsel güzellikleri rakip yan alanda sergılerken, defansındaki sağlamcıbğı ekibimizın hedefıni zorlaştınyordu. Özel maç olunca değişiklik de sınırsız oluyor. Her iki ekip de kadrosundaki tüm isimleri ikinci bö- lümde aralıklarla oyuna sokunca belli bir oyun anlayışı da kalmadı. Ama Fransa'nın gücü oyunu her şartta elinde tutmasını sağlıyordu. Bu arada milhlerm gol ıçın daha isteklı oldu- ğu izlendi. Ama Cmit Karan -Ahmet Dursun ikilisifizikgücü kuvvetli Fransa defansını faz- la zorlayamadılar. Fransa ise oyunun seyrini yönlendıriyordu. 62. dakikada Trezeguet uy- gun bir fırsatı kullanamadı. 74. dakikada Ro- bert, orta alanda iyi kaçtı, sürdüğü topu fıle- lerle buluşturarak maçın da skorunu ilan etti. Fransa'yla A milli takım düzeyindeki 2. maçı da aym skorla kaybettik. Fransa, yüzyıl- daki son maçını farklı galibiyetle kapadı. 2000 yılında resmi - özel maçlarda tek yenilgi alan Fransa karşısında milliler verdikleri sınavla göz doldurrnazken, 2002 finallerine koşacak bir ekip görüntüsünden uzak bir tablo çiz- diler... B J K t N Ö N Ü S T A D I ' N D A N N O T L A R / A R i F K I Z I L Y A L I N Şampiyona Fransız kaldıkFransa'yı anlatmaya ne gerek var? 98 'de dünya, 2OOO'de Avrupa şampıyonluğu ya- şamış. hepsı trilyonlûk bonservis bedelle- riyle anılan. futbola ilgı duyulan her yerde çıplak gözle seyredılmek istenen bir yıl- dızlar topluluğu. Ne o; Henry, Dugarry, DjorkaefT, lizarazu yokmuş. Varsın olrna- sın... Onlann yenne Zidane. Trezequet, Le- boeuf, Thurarn forma giyıyor. Yani Fransa tam kadro. Ancak lstanbullu fiıtbolseverler dün gece ayaklanna kadar gelen bu büyük fırsatı kaçırdı ve onca yıldız boş tribünlere oynadı. Stat boş kalınca da karşılaşmanın hava- sı daha maç başlamadan kayboldu. Futbo- lun en önemlı unsuru olmayınca da yoru- cu lig, kupa ve Avrupa maratonunu düşü- nen yerii yıldızlar, adindan kortuklan Fran- sa önünde tarihi bir yenilgi aldılar. İnönû'de "Yaşa Fransa"sesleri Saat 21,30'a alınan ve lstanbul genelin- de çokça seyredilen TV kanallan tarafından naklen yayınlanan maça beklenen ılgı yok- tu. Stadın büyük bölümü boş kalırken, bın kadar Fransız futbolsever emektar tnönü Stadı'nı 'YTva la France - Yaşa Fransa' di- ye inletti. Ishklandıiar İlk yannın 3-0 sona ermesının ardından tnbünler ulusal takım futbolculannı ıslık- ladı. Maçın sonlannda oyundan alınan Okanve Emre'ye de madeni para atan bir grup taraftarla. futbolcular arasında ger- ginlik yaşandı. Okan'ın kendisine para atan taraftara küfür ettiği görüldü. 'Şenol Gûneş istifa' sesleri tkinci yanda fark 4'e çıkınca, ay-yıldız- lı taraftarlar önce Fransa'yı destekleyip 'Barthezgol,goTdiye bağırdı, sonra da tek- nik direktör Şenol Güneş'i istıfaya davet ettı Numaralı tribünde bulunan taraftarlar ise Güneş'e destek verdi. K. Hakan dizinden sakarJandı Maçın sonlannda rakıbıyle çarpışan Ha- kan ÜnsaL amelıyat olduğu dızınden sakat- iandı. Arkadaşlanmn yardımı ıle yürüyen Hakan'ın dizinde esneme olduğu ve duru- munun bugün çekilecek MR'dan sonra bel- li olacagı açıklandı. Futbolcunun devreyi kapattığı iddialan bugün netlik kazanacak. Mustafa'dan tepki Leicester City'den kadroya çağnlan Mustafa tzzet. Isveç ve Moldova maçlaruı- dan sonra Fransa önünde de sahada yer al- dı. Ancak 37. dakikada teknık direktör Şe- nol Güneş tarafından oyundan alınan genç oyuncu, şaşkınlığını gizleyemedi ve kendi- sine uzatılan eşofmanı yere atarak tepkısi- nı dile getırdı. Takım 10 kişikaldı Hakan Ünsal sakatlanınca tüm oyuncu değişiklik haklannı kullanan ulusal takım son 10 dakıkayı 10 kişi oynadı. Ay-Yıldız- lı ekip4 yıllık bir aradan sonra 2. kez 4-0'hk bir yenilgi aldı. Maçı; 55'ı Fransız, 2'sı tngilız ve ltal- yan olrnak üzere toplam 60 yabancı basın mensubu da ızledi. Gfineş: UzfiMûm Ulusal takım tckBtkdırektorü ŞeBoJGü- neş, skora ve kendisine yönelik tepkilere üzüldüğünü açıkladı Güneş. "Teknik ob- rak üstündüler, bunu da saha>a >ansıfolar. 2. yanda onlan yakalar gibi okîuk. ancak yorgun düstük. Moral acısından kötü oidu. eksflderimizi gördük. Mustafa tzzet bekle- neni veremediğj için oyundan aldun. Tri- bünlerdeki tepki normaL de>amı ounama- h. Se\ircimizle bütünieşmek isterdik" dedi. Emre, Fransa karşısında varhk gösteremedi. (Fotoğraf: KEREM KAÇARLAR) GÖRÜŞ / DOĞAN HASOL Spor Yazarlığı Geçenlerde bir TV kanalı kimi spor yazariannı bir araya getirmişti. Tartışma konusu, spor medyasının, spor yazariannın sorunlanydı. Program, bir spor ya- zannın, mesleğin işgal altında olduğundan yakınma- sıyla başladı ve öyle de sürüp gitti. Söylenene gö- re, "meslek" yani spor basını eski sporcu-yeni gaze- tecilerin işgali altındaydı. Bu kişiler çoğu kez yazma- yı dahi bilmiyorlardı; yazılan onlann adına başkalan ya- zıyordu. Ama eski ünleriyle başköşeyi tutabiliyoriar- dı. Konuşmalann ağıriık noktasını hep bu yakınmalar oluşturuyordu ki, Ali Şen programa telefonla katıldı ve asıl işgal o zaman başladı, ama nedense kimse bundan yakınmadı. Program birden renkleniverdi(!) ve Şen'in katkılanyla uzayıp gitti. Ali Şen spor yazar- larına mesleklerinin inceliklerini anlattı; onlar da ken- disine hak verdiler ve Şen'le ilişkili anılannı keyifle di- le getirdiler. Anılardan biri çok ilginçti: "Sporyazan o tarihlerde Ali Şen'le daha tanışmamış. Doğal ki, Şen de kendisini tanımıyor. Yazar Bodrum 'da bulunduğu sırada bir arkadaşının öne düşmesiyle Ali Şen 7 ziya- rete gitmiş. Şen, gelenleri o babacan tavnyla sımsı- cak karşılamış, hiç tanımadığı gazeteciye adıyla hi- tap etmiş, boynuna sanlararak öpmüş." Yazar bunu övünçle anlatıyordu. Işte, anı dediğiniz böyle olur. Ali Şen her konudaki bilinen iddiasını o programda da sürdürüyordu: Spor çfevrelerinde de bilgi eksikti. Aslında buna karşı önlem hazırdı. Teleyizyonda bir bilgi yanşması düzenlenirdi. Gazetecilerin, sporcula- nn, kulüp yöneticilerinin katılacaklan programda fut- bol sahasının, kalenin, topun boyutlan türünden so- rular sorulurdu. Bilenle bilmeyen ortaya çıkardı. Her- kes Ali Şen'i huşu içinde dinlerken yalnızca Ahmet Kurt itiraz etti: "Eski bir basketbolcu, şimdi de bir basketbol yazarı olarak, basket topunun ya da çem- berin büyüklüğünü bilip bilmemem neyi değiştirir to?"diyordu. Daha sonra Şen'in, Ahmet Kurt'u Fener- bahçe'den tanımadığı ortaya çıktı. Oysa Kurt, Şen'in başkanlığı döneminde Fenerbahçe'nin basketbolcu- suydu. Ben şimdiye değin, gazetelerde öteki yazarlar ka- dar -hem de beğeniyle- okunduklanna inandığım s- por yazarlannın yaptıklan işle gururlandıklannı sanır- dım. Şaştım doğrusu... Nedir bu eziklik? Ben Sporcunun Yobazını da Severim! Sidney Olimpiyatlan'nda derece kazanmış spor- culanmızın kendisini ziyaretleri sırasında Başbakan Bülent Ecevrt "Biz sporculann ideolojilerine değil, güçlerine, başanlanna bakanz" demiş. Bu sözleri 7 Kasım akşamı TV haberterinde kendi ağzından duy- masaydım belki de inanamazdım. Olayı anımsayacaksınız. Kimi sporcular SkJney'de mindere çıkarken ay-yıldızlı mayo yerine başka ma- yo giymişlerdi; söylentilere göre de ay-yıldızlı mayo-; yu giymek ıstememişlerdi. Daha sonra, özellikle kimi güreş kulüplerindekı tarikat bağlantılan gündeme gel- miş, tartışma konusu olrnuştu. Şimdi Başbakan "Biz sporculann ideolojilerine bakmayız" diyordu. Hangi ideoloji? Türkiye Cumhuriyeti'nin simgesi, arması ay- yıldızı reddetmek hangi ideolojiyle bağdaşır? Bunun ideolojiyle ne ilgisi var? Böylece, 21. yüzyıl başında Türkçeye yeni bir öz- deyiş kazandırdığımızı söyleyebilir miyiz acaba: "Ben sporcunun yobazını da severim." e-posta: merkez'n hasmimarlik.com.tr- faks: (212) 2113420 ELEŞTİRt / MAHMUT SERT Dersimiz Futbol Fransızlar ilk 15 dakika yüksek tarifeden - şampiyon gibi- oynadı ve 2-0 öne geçti. Daha sonra oyunu ağırdan almalanna kar- şın ulusal ekibimiz onlann temposuna ula- şamadı(î) Dün gece Fransızlar, uzun zaman- dır izlemediğimiz güzellikte oyun oynadı ve tribünleri futbola doyurdu. Topu kazandık- lannda en az 15-20 pas yaparak alanın her yanını akıllıca kullandılar. Yaptıklan paslann hiçbirinin gereksiz olmaması, Türkfutbolse- verleriçin şaşırtıcıydı. Çünkü bizim kontrol- lü oyundan anladığımız, daha doğrusu Tür- kiye Ligi'nde izlediğimız; nasıl olursa olsun topun bizim takımda kalmasıydı. Oysa Fransızlar savunmadan orta alana, oradan da gol noktalanna topu taşırken o denli de- ğişken organizasyonlarda bulundu ki, ulu- sal ekibimiz darmadağın oldu. Futbolcula- nmız ne fiziksel olarak, ne de zihinsel ola- rak rakiplerinin düzeyine ulaşabildiler. Mus- tafa Izzet, bireysel becerisiyle direnir gibi olduysa da, Şenol Güneş tarafından ne- dense oyundan alındı. Bu hazırtık maçında ulusal ekibimizi eieş- tiımek gerçekten güç. Belki dün gece Fran- sızlar bugüne dek oynadıklan en iyi futbo- lu oynadı. Ulusal ekibimiz ise alışık olmadi- ğı birtempoda, alışık olmadığı düzeyde be- cerili rakibi karşısında hiçbir varlık göstere- medi. Fransız takımını oluşturan yıldızlann ta- mamı dünya çapında isimler. Kaleci Bart- hez'den ilerideki Trezeguet e kadar hepsi gerek bireysel, gerekse takım olarak nitelik- lerini üst düzeyde gösterdiler. Hazıriık ma- çını tam olarak değerlendirdiler ve başanm düzeylerini oiabtldiğince yüKârı çekmeye çaiışıp disipiirtU biçimde uğraş verdiler. Maç öncesi Şenol Güneş, yeni oyuncu- laria yeni taktikler deneyeceğini açıklamış- tı. Ancak yanlış maç seçmiş. Ekibimiz; bı- rakın taktik düşünceleri alana yansıtmak, topu kalemizden uzaklaştıracak üst üste i- ki pas bile yapamadı. Ancak bu maçın ka- seti, daha doğrusu Fransızlann oynadığı fut- bol, ders niteliğinde yararlı olabilir. Haluk Ulusoy federasyonu, naklen yayın ödemesinde keyfi davrandı Federasyonu zarara uğrattılar ARtF KIZn.YALIN HalukUlusoy yönetımınin, 'keyfi' öde- meler ve 'keyfi'ihalelerle, Futbol Federas- yonu'nu miryonlarca dolar zarara uğrat- üğı ortaya çıktı. Türkiye Birinci Futbol Lı- gi maçlanmn naklen yayını ihalesinde, Anadolu kulüpleri ile 4 büyüklere venle- cek paranm paylaşımında orta noktayı bu- lamayan ve 4 büyüklere, ligın adını Tel- sım Firmasrna satarak, gelecekpara>la ek ödeme yapmayı planlayan Ulusoy Fe- derasyonu, bu projenin gerçekleşmeme- si üzerine önemli ölçüde zarar etti. Telsim Birinci Ligi projesinden gele- cek paraya güvenip 4 büyüklere çekle pe- şin ödeme yapan Ulusoy yönetimı, sgor- dan sorumlu Devlet Bakanı Fıkret Ün- lâ'nün, "Türkh^Miffi Ugi'nin adı sania- • Telsim Birinci Ligi projesinden gelecek paraya güvenilip 4 büyüklere ön ödeme yapüdı. Mahkeme, bu anlaşmayı bozunca, bu para federasyonun kasasından çıktı. S.lrlanda maçlanmn 2.5 milyon dolar önerilen yayın paketi, 'hatır' için 900 bin dolara Interstar'a verildi. maz, kirahuıamaz" dıyerek hukuksal gi- rişim sonrası maddi açıdan sıkıntıya düş- tü. Bu paranın ise dığer fonlardan aktan- lan ücretlerle kapatıldığı bıldırildi. Ulusal maçlardan zarar Futbol Federasyonu, ikinci önemli maddi zaran ise ulusal maçlann naklen yayınında yaşadı. 2000 Avrupa Şampıyo- nası Elemeleri'nin yayın hakkını paket olarak lnterstar'a satan veren federasyon, S.lrlanda ıle oynanacak baraj maçlarını da ihale açmadan bu şirkete verdi. Arala- nnda Show TV, Kanal D ve atv gıbı ku- ruluşulann 2.5 milyon dolar önerdiği ya- yın hakkmdan federasyonun kasasına sa- dece 900 bin dolar gırdi. Ulusoy'un, bu uygulamaya karşı çıkan bazı yönetımku- rulu üyelerine ise, "Bu şirket futbolun yü- künü çekiyor. Biraz da az para kazana- lım" dediğı belirtıldi.Futbol Federasyo- nu'nun birbaşka keyfi uygulaması ise ça- hşan personelin işe almıp çıkanlmasında yaşandı. Bir dönem federasyon adınayurt dışında antrenörlük yapan ve sonradan Riva Tesisleri'nin sorumluluğuna getin- len bir teknik adam, sponsorlarla yaşadı- ğı tartışmanın ardından, gerekçe gösteril- meksızın kovuldu. Ulusoy sessiz Futbol Federasyonu hakkındaki bu ıd- dialar ve suçlamalar karşısında cumhuri- yet gazetesinın ulaşmak istediği başkan Haluk Ulusoy, telefon ve randevu öneri- lerine ise yamt vermedi. Ulusoy'un yakın çevresine, "Irüyonlarcafirazarara ugra~ dık.Bir deyanıt mı vereceğiz?'' dediğı öğ~ renildi. Bu arada federasyonda yaşanan son gelişmeler üzerine Devlet Bakanh- ğı'nın denetleme yetkisıni kullanıp, bazı müfettişleri yenıden harekete geçireceği belirtildi. Calatasaray Lucescu'dan sert uyarı Spor ServHİ - Galatasaray Teknik Direktörü Lucescu futbolculannı uyardı: "Sanki yavaş tempoda ko- juj-argibisiniz.Toparlanın." Dep- lasmanda Adanaspor ile yapacağı maçın hazuiıklannı, yaptığı idmanla sürdürür- ken Teknık Mircea Lucescu yönetiminde yapı- lan antrenmanda Rumen çahştıncı istediği gi- bi çalışmayan oyunculannı uyardı. Lucescu, "Hareketkri tstedjğim gft>iyapmryorsunuz. San- kiyavaş tempoda koşuyor gibisinb. Şimdi sizden dinienmenizi ve hazır olunca maksunum gflcü- nüzfi harcamanızı istiyorum" dedi. G.Saray'ın yeni transfen ArifErdem, Bakır- köy'deki Acıbadem Hastanesi'nde saglıkkont- rolünden geçti. Futbol Federasyonu"ndan lısans çıkartabilmek ıçın gerçekleştınlen saglık kont- rolünde, Arif'in "sağlaro" çıktığı belirtildi. îngiltere yenildi Spor Servisi - Türkiye'nin Fransa'yla yap- tığı karşılaşmanın dışında Avrupa'nın çeşitli kentlerinde de dün hazırlık maçlan oynan- dı.ltalya'da oynanan karşılaşmada ev sahibı takım, tngiltere'yi Gattuso'nun atUğı golle 1 - 0 yendi. Almanya ise Danimarka'ya Kopen- hag'da 2-1 yenildi. Alınan diğer sonuçlar şöy- le: lrlanda Cumh: 3 Finlandiya: 0,Tunus: 1 ts- viçre: 1, Polonya: 1 tzlanda: 0, Romanya: 2 Yugoslavya: 1, Cezayir: 3 Malta: 0, Yunanis- tan: 0 Slovakya: 2. Ümitler kazandı Türkiye: 3 lsviçre: 2 STAJ:Güngören Beledive HAKEMLER: VlademirAn- tonov (6), Valeriu Rabu (6), Anatol Bodean (6)(Moldova) TÜRKİYE: Gökhan (5)(Dk. 46 Kerem 5), Gökdeniz (6), Macit (6), Kürşat (6), Bey- han (5), Mehmet (6), Kemal <5)<Dk. 46 Faruk 6), Tavfun (5) (Dk. 46 Fatih 5), Se'rhat (7), Berkant (7)(Dk 76 Ci- han 7), Orhan (5)(DL 46 Ferdi 5) tSVİÇREıfleney (4)(Dk. 46 Bally 4). Meyer (5)(Dk. 46 Eggimann 5), Dilaver Satıl- mış (5), Keller (5), Grichting (4), Previtali (4), Zanni (4)(Dk. 75 Raimono 4), Me- lunovic (5), Petric (4)(Dk 63 Greco 3), Savic (4), Frei (4) GOLLER:Dit. 32 Berkant, Dk. 41 Frei, Dk. 65 Greco, Dk. 78 ve 85 Cihan SARI KARTLARıMacif, Fatih (Türkiye), Dk. 73 Zan- ni, Savic, 81 Keller Ümit Milli Futbol Takımı, özel maçta, tsviçre'yi 3-2 Umittalanıı,lsviçrekarşısındagözdoldunhL(KEREMKAÇARLAR) yendi. Nevio scala 'Liderliği., korumaya çalışacağız' ASENAÖZKAN Beşıktaş Teknik Direktörü Nevio Scala, önlenndekı üç lıg maçının kendisine korku verdığıni söyle- dı. Bu sezon büyük maçlan ka- zanıp, diğer maçlarda puan kaybettıklerini belirten Scala, "Sakat ve cezah furbolculan- nuz var.Ancak. ehrnizden geleni yapıp. bu üç maçtan en yüksek puanı alarak lidertiğimizi sûrdürmeye çalışacağız'' dedi. Nevio Scala. bugüne dek özellikle defan- sif alanlarda çok hata yaptıklannı kabul etti- ğini kaydederek, şunlan söyledi: Şu ana ka- dar hatalannuz üzerinde >eterince çahşma imkanı bulamadık. Çünkü, hem Şampiyon- lar Ligi. hem de Türkiye LJgi'ni birarada gö- türüyorduk. Üç günde bir maç yapbğımız için de ancak önümüzdeki karşılaşmanın takriği konusunda bazı çaltşmalar \apabildik. Ben futbokulanma güveni\ürum. Onlann iyi bir çahşmanın ardından hatalan en aza indire- ceklerine inanıvorum." Scala, A\ rupa'da oynanan maçlarda da gol- lerin yüzde 80 veya 90'ının konıerler ve du- ran toplardan geldığinı belirterek "Ancak biz son zamanlarda bu golleri kakmizde daha çok görmeye başladık. Bunun da nedeni. No- unıa, Karhan ve Haülagiç gibi uzun boyhı oyunculanmızı sakatük ve cezalan nedeniy- lemnatamanıamızdankaynaklandrdıye ko- nuştu. 'Khktsov'u göndermem' ltalyan teknik direktör. Rus futbolcu Khletsov'u göndermeyı kesınlıkle düşürune- diğinı belirterek, "Bir futbolcu zor anlar ya- şıyorsa. ona yardınıcı olmahsınız. Kheiestov tek ketimeTürkçebilnüyor. Bu nedenk dear- kadaşlanyta iletişim kurma zorluğu yasryor. Bazı futbolcular için gittikkri ülke>e uyum sağiamak için belirli bir siıre gerekebilir. Biz de Kheiestov için sabırlı ounafayız." dedi. Fenerbahçe Denizli'ye güvenoyu Spor Servisi - Fenerbahçe Kulübü, yazı- lı bir açıklama yaparak, teknik direktörleri Mustafa Denizfi'ye olan güven ve destek- lerimn süreceğini bildirdi. Açıklamada, teknik direktör Mustafa Denizli'nin göre- • vine son verilip yeni bir ismin takımın ba- şına getirileceği şeklindeki görüşlerin ger- '' çeği yansıtmadtğı vurgulandı. Basıuj^ık- lamasında, " YÖnetim kurulurnuzun i Mustafa Denizli'ye olan güven ve deste- ' ğinin devam edeceğini ve hiçbir şekilde değişmeyeceğini bir kez daha vurgula- mak istivoruz" dedi. TVde spor Supersport 19.00 Ülker-CSKA Moskova CENE 519.00 Efes Pılsen-Pau Orthez FİKRET DAĞLIOĞLU 1. KOŞU: F: Ergi (6), P: Gökbora (1), PP: Me- lek Soylu (9), S: Kırtamer (7). 2. KOŞU: F: Turaç (2), P: Nitro (1), PP: Heart Breaker (6), S: Gale (5). 3. KOŞU: F: Hayriş (5), P: Goncagül (8), PP: MisMelis(6). S:Benze(2). 4. KOŞU: F: Ehxır (2), P: Leventhan (6), PP: Gülpaşa (5). S: Ozanım (7). 5. KOŞU: F: Vaporetto (6), P: Kurthan (2), PP: Keyif(l),S. SunSpeed(3). 6. KOŞU: F: Tümerhan(7), P: Karataş (14), PP: İzel (12), S: Çınarcıkh (13), S: Kavalye (4). 7. KOŞU: F: Hot Jazz (2), P: Altaylım (5), PP: Land Some Dovve (9), S: Salgır (4). Gûnün tküisi: 3. Koşu: 5'8. Çifte Bahis: 2. Çifte: 5/2. TabelaBahis: 7 14.12.13.4. ALTILI GANYAN 5 2 8 7 6 2 14 5 1 12 7 1 NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Jardel Medyamız bir kısmı Jardel'ci, bir kısmı da anti-Jar- delci. Türkiye'de futbol üzerine hiç konuşulacak birşey kalmamış gibi iki görüşün sahipleri günlerdir spor say- falanndaki köşelerinde, TV'lerdeki oturumlarda habire tartışıyoriar. İki görüş de bir ortak nokta bulamı- yor ve tartışmalar geyik muhabbetine dönüşüyor. Cumhuriyet okurlanndan ve e-postadan gelen me- sajlara bakıyorum, "Bıktık artık" diyenler çoğunlukta. Konu futbol ve spor yazarlan olduğuna göre ömeğı de futboldan verelim. Bir spor yazan düşünün; sabah geliyor, yazısını yazıyor, fotoğraf makinesini boynuna asıp gidiyor. O gün onu ortaklıkta gören yok, ama er- tesi sabah yine manşetlik bir haber getiriyor, yazıp gi- diyor ve yine o gün kayıp. Servis müdürünün böyle bir kişiye "Neden bütün gün ortadan kayboluyorsun" öe- meye hakkı var mı? Şimdi gelelim Jardel'e. Adam ligde 15, Avrupa ku- palannda da 9 gol attı. Ve biz hâlâ Jardel'in üzerine bir- takım varsayımlar ileri sürüyoruz. Diyoruz ki "Jardel markaj yapmaz, pres yapmaz, ceza alanı içinde top gelmesini bekler." Futbol bir ekip oyunudur, doğru; a- ma, eğer bir takımın elinde Jardel gibi bir golcü varsa, onun bu yeteneğini birtakım varyasyonlaria bozamaz- sın. Oyun planını ona göre yaparsın. Topu mutlaka o- nun kafasına ya da ayağına uzatabilmek için ne gerekiyorsa yaparsın. Jardel'in golcülüğü tartışılmaz. Onun takım oyunu oynayıp oynamaması da tartışılmaz. O Galatasaray'- dan, Galatasaray ondan memnunsa (ki memnun) kim- seye laf düşmez. E-posta: ayucelmanrS yahoo.com-faks: (212) 5138595
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle