23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 KASIM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sosyal güvenlikte özelleştîrıne Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın Sosyal Güvenlik Reformu adı altında başlattığı çalışmalann, kurumu adım adım özelleştirdiğine dikkat çekildi SAADETUSLU Hükümetin IMF ile yaptığı stand-by anlaşması çerçevesinde hazırladığı ya- sa tasanlannın sosyal güvenlik sistemi- ni adun adım özelleştirdiği vurgulanı- yor. Sosyal Güvenlik Reformu adı altın- da başlatılan çalışmalann ılk ayağında mezarda emeklilik yasasını getiren hü- kümet, daha sonrakı tasanlannı ise ka- nun hûkmünde kararname (KHK) ola- rak geçinne yoluna gitti. Anayasa Mah- kemesı'nin 4 KHK'yi iptal etmesine karşın, hükümet yeni yasa çıkarmayı beklemeden düzenlemelere başladı bi- le. Türk Tabipler Bırliğı SSK Kolu Sek- reten Dr. Osman Öztürk, bu uygulama- larla SSK'nin ulusal ve uluslararası ser- mayenin kullanımına açıldığını söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Y*- şar Okuyan'ın göreve geldıği günden bu yana "SSK'yiöpüyorlar" iddıalannın kanıtlannı hâlâ kamuoyuna açıklamadı- ğına da dikkat çeken Öztürk, "SSK'yi asıl bundan sonra öpecekkr" dedi. Dr. Öztürk, kurumda yaşananlar hakkında- ki sorulanmızı şöyle yanıtladı. - Öngörülen nasd bir modd? -Yeni model öncelikle Bag- Kur, SSK ve Türkiye tş Kurumu'nu Sosyal Gü- venlik Kurumu Teşkilatı'nın çatısı al- tında birleştiriyor. Halen genel müdür- lük olarak yapılanan SSK'de başkanlık modeline geçüiyor. SSK Başkanlığı'na bağh olarak da SSK Sigorta Işleri Ge- nel Müdürlüğü ve SSK Sağlık Işleri Ge- nel Müdürlüğü oluşturuluyor. Böylece SSK'nin emeklilik ve sağlık sigortalan birbirinden aynlıyor. Başkanlık modeli- ne geçılen SSK'de 8 kişilik yönetim ku- rulunun işçi, işveren ve emekli temsil- cileri dışındakı 5 üyesi siyasi ıktıdar ta- raftndan belirlenmektedir. - Peki bunlar ne getirecek? - Başkanlık modelıyle aslında sosyal güvenlikte yeni yapılanmanın idari alt- yapısı kuruluyor. Dünya Bankası'nın Ağustos 2000 tarihli "Türkiye: Sürdfi- rüfebflir Bflyüme tçiıı Yapısal Reform- lar" başlıklı raporunda, yenıden yap- ılandınlmış dağıüm (pay-as- you- go) emeklilik reformunun uygulanmasını istiyor. Hükümetin 2000 yılı programın- da da özel sigortacüığın destekleneceği, özel sağlık ve emekliliğin teşvik edile- ceği belirtiliyor. Stand-by anlaşmasında tanımlanan yeniden yapılandınlmış da- ğıtım emeklilik modeh Şili'de General Pinochet ıktıdannda uygulamaya konu- lan modeldır. -NedirbuŞflimodea? - Bu modelin esasmı, herkesin sade- ce kendi ödediğı prim üzerinden ve ıs- tediğı süre sonunda emeklilik hakkını kazanabilmesi oluşturuyor. Özel emek- lilik şirketlennde toplanan pnmler ser- maye piyasasında değerlendirüiyor. Bu modelin emekçıler için bedeli çok ağır oldu. Uygulamanın ılk yıllannda büyük kârlar sağlayan emeklilik fonlan bir sü- re sonra zarar etmeye başladılar. Çalı- şanlann önemli bir bölümü ise sigorta primlerini ödeyemez duruma düştü ve emeklilik hakkını kaybetti. - Bunlarm devunı gelecek mi? - Bir sonraki aşamada gündeme gel- mesi muhtemel düzenlemelerden birisi TÜStAD'ın iki ayaklı sosyal güvenlik sistemi olacaktır. Bu modelde birincı ayağı, prim lımitı asgaride tutulmuş bir kamu sosyal güvenlik kurumu oluştura- cakbr. tkinci ayak ise kamu kaynaklann- dan beslenen özel emeklilik fonJanndan oluşacaktır. Gelecekteki muhtemel se- naryolardan biri de 'sosyal sigortalardan çıkış hakkı' yöntemıdir. Yüksek ücret düzeyine sahip çalışanlar için cazip ola- bilecek bu model, işçi sınıfinrn toplum- sal dayanışmasını tamamen yok edecek- tir. - Sistemin sağbğa etkfleri nasıl ohcak? - Düzenlemeler sağlık alanında özel- leştirmenin ıdan altyapısını hazn-lıyor. Zaten hükümetin 2000 yılı rogramında da "Sosyal güvenlik kurumlannın sağ- hk hizmetferini satın ahna yohıyla temi- ni sağjanacakbr" denılıyor. -Sağfağm özeUeştirümesi yeni bir kav- ramdeğiL. - Önenlen bu model aslında Sağlık Bakanlığı tarafından 1992'den bu yana değişik dönemlerde Sağlık Reformu Projesı olarak gündeme gelmektedir. Modelin esasını kamu sağlık sigortala- nnın sağlık primi toplaması ve sağlık hizmetini dışanndan satın alması oluş- turmaktadır. Şimdıye kadar değişik ad- lar altındayasalaştırılmaya çalışılan sis- tem sonuçlandınlamamıştır. Çünkü ül- ke nüfusunun yandan fazlasına hizmet veren SSK'de hizmetin dışandan alın- ması maliyetleri arttıracak. Kurumun harcamalan en azından bugünkünün 4 katına çıkacak. Bu maliyet farkı hükü- metlerin sağhk hizmetlerinin özelleşti- rilmesinin önünde bir engel oldu. - Bir deSSK Sağhk IşktaıefcriYönet- mdiğivar» - Bu modelin yöneldiğı ana hedef, SSK'nin üyelerine verdiği sağlık hiz- metini kendisınin üretmekten vazgeç- mesi ve sahn ahna yoluyla temin etme- sidir. Yapılan düzenlemenin esası sağlık- ta serbest piyasa modelidir. Getinlen ye- ni modelle önceükle SSK sağhk hizmet- leri sunumunda bir iç piyasa yaranlma- ya çalışılmaktadır. - Sağhkta başka uygulamalarvar mi? - SSK sağlık hizmetlennde getirilen bir diğer düzenleme yap-işlet-devret modelidir. Özel sağlık sektörü mülkiye- ti SSK'ye ait olan gayrimenkuller üze- rinde sağlık işletmesi kurup işletecekler ve protokolde belirlenen süre sonunda SSK'ye devredeceklerdir. llaclar piyasadan çekilecek SağhkBakanhğı yunuışakgeçiş' hagrhğında • Ilaç Danışma Kurulu'nun hazırladığı raporda, içinde PPA bulunan ilaçlann üretiminin durdurulması istendi. Böylece Osman Durmuş'un Ilaç Danışma Kurulu'nun toplantısından sonra yaptığı açıklamanuı tamamen kişisel görüşü olduğu ve kurulun raporunu yansıtmadığı doğrulandı. MUTLUSERELİ . ANKARA - Ilaç Danış- ma Kurulu, içinde fenilp- ronanolamin (PPA) bulu- nan soğuk algınlığı ilaçla- nnın üretiminin başta ABD olmak üzere birçok ülkede yetkilı sağlık otori- telerince durdurulmasımn önenldiğini belirterek «Ülkemizde PPA içeren pneparatlann ruhsat sa- hiplerine de benzeri bir tavsiyede bulunmak yan- hş olmayacakbr" görüşü- ne vardı. Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un, 10 Kasım günü gerçekleştiri- len Ilaç Damşma Kurulu toplantısından sonra yap- hğı açıklamalann kurulun kararlannı yansıtmadığı böylece doğrulandı. Ko- nuyla ilgili olarak bugün Istanbul'da geniş katılım- h bir toplantı düzenleye- cek olan Sağlık Bakanlığı, yoğun eleştirilere hedef olan Durmuş'u korumaya çalışarak raporun gereğıni yerine getirmeye hazırla- myor. Reçete zonmluluğu Ilaç Damşma Kuru- lu'nun içinde PPA bulu- nan soğuk algınlıgı ilaçla- nyla ilgili raporunda, Türk Eczacılan Birliği'nin PPA içeren ilaçlann "hastalara mutiakareçeteile wrilme- s " yönündeki önerisinin tüm eczanelere bir genel- ge ile yeniden duyurulma- sı ve eczanelerin de bu ko- nuda hastalan uyarması- nın önem taşıdığının vur- gulanmasuım yararlı ola- cağı kaydedildi. Raporda, PPA içeren ilaçlann ruh- sat sahiplerinden ilaçlann formüllerinden PPA mad- desini çıkarmalannm ve 3 ay içinde yeni formüller ile Sağlık Bakanlığı'na baş- vurmalannm istenebilece- ği vurgulandı. Sağlık Bakanı Osman Durmuş, aralannda Anka- ra'daki 2 eczacılık fakülte- sinin dekam, tıp fakülte- lerinden farmakoloji ve klinik farmakoloji uzman- lan ile tlaç Danışma Ku- rulu üyelerinden bazılan- mn bulunduğu 15 kişiyle önceki gün 3.5 saat süren bir toplantı yaptı. Bugün de îstanbul'da konuyla il- gili bir toplantı gerçekleş- tirecek olan Sağlık Ba- kanlığı, izlediği tutum ne- deniyle eleştirilen Dur- muş'u korumaya çalışa- rak "yumuşak geçişle" ilaçlann piyasadan çekil- mesine hazırlamyor. Bu arada Sağhk ve Sos- yal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Başkam Ismail Hakkı TombuL Sağlık Bakanı Osman Durmuş'un konu ile ilgili açıklamalarrnı "iaubah* ve ckkliyetten uzak" olarak niteledi. Öte yandan tzmir tl Sağlık Müdürü Recep Gür, tartışmah ilaçlann yerine getirilmek istenen ilaçlann yaklaşık 15 misli fıyatla piyasaya sunuldu- ğunu belirtti. 1 4 K*8 ™ Dünya Diyabet Günü nedeniyie pek çok flde ücretsiz kan şekeri ötçûmü ve eğitim toplantılanyapıkkTürkiyeDiyabetVakfita^^ tstanbıü'dakihızfatramvayvemetrohattında\t)lcuiannkanşck£riölçüldü.Kanşekerieri B k e ^ bulunanlar ise muayene için hastaneye çağnkblar. Kan ölçümkri hafta boyunca kentin ^ ^ merkezieriiMte devam edecek. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAX) Vücutta belirti vermeden bazı organlarda hasara neden olabiliyor 4 Diyabeti hafife almayın9 kaatalHaberServfai- Türkiye Diyabet Vakfi Başkam Prof. Dr. Temd Ydmaz, diyabetin ülke- mizde şeker gibi bir hasta- lık olarak algılandıgını belirterek tedavinin yapılmanıası durumunda ciddi sağlık sorun- lannın ortaya çıkabileceğini söyledi. Yıl- maz, "ABD'de bir yıkta dryabete bağh oto- rak ayağı kesflenler, Vletnam Savaşı'ndaki- loden babT diye konuştu. Istanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi taraân- dan organize edilen Hasta Okulu'nda dün, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü nedeniyie diyabet hastahğı ele alındı. Prof. Dr. Terriel Yılmaz, ülkemızdeki 2.5 milyon diyabetli- nin hastalığmdan haberder olmadığîna dık- kat çekti. Diyabetinvücuttabelirti vermeden bazı organlarda hasara neden olabildiğini • Ülkemizdeki 2.5 mÜyon diyabetlinin hastahğından habersiz olduğunu belirten Türkiye Diyabet Vakfi Başkam Prof. Yılmaz, hastalığın tedavisinin yapümaması durumunda ciddi sorunlann ortaya çıkabileceğini söyledi. belirten Yılmaz, u Kze gekükterinde hasta- larm yuzde 35'inde hipertansiyon, yüzde lTsmdeisegözbozuktuktangöniRİyiH^ de- di. Prof. Yılmaz, eğitimin tedavide çok önemli bir nokta olduğunu da vurgulayarak "niyahrt viktıriıın salgılathgı iıvaiBn hnmmw nonun eksildiği ya da kuflanılamamasıdır. tnsüün, kandakj şekerin hücre içine gjrme- simsağiar. Bu nedenk hastahkta haisöiik,su- suzhık, sık ktrara çıkma beürtileri görülür" diye konuştu. tstanbul Tıp Fakültesi Diyabet Bilim Da- lı'ndan diyetisyen Dr. Eme! Özer, tüm in- sanlarda olduğu gibi diyabette de dengeli beslenmenin önemli ol- duğunu ifade etti. Vü- cutta şekeri karbonhid- ratlı yiyeceklerden aldı- ğımızı belirten Özer, bol lifli gıdalarm tüketümesinin önemine dikkat çekti. Yine aynı bilim dalmdan Prof. Dr. Nevin Dinççağ ise diyabette egzersizin öneminden bahsetti. Egzersizin \Ticuda in- sülin alınmasında yararlı olduğunu belirten Dinççağ şöyle devam etti: "Egzersizin söre- si en azmdan 10 dakika ofanab. tdeaB hafia- daüçkez30'ardakikahkegzersizierdir. Eg- zerâzeS-lOdakikalıktsınrnaharekctiiebaş- lanmak20-30dakika tnaksiınaikalphıznıın (2^\ienrıastayaşıcıkanlarakbuhınur)yöz- de 70'me ulaşacak şekfldc sürdürühneBdir. Dryabetebağh gözveböbreksorunugpBşmiş umhuHye .XI vıi önto btıgun baslamı Cumhuriyet Ajandası Cumhuriyet Kitap Kulübü Sergi Salonlannda ve Temsilciliklerinde 4.000.000 TL (Ûyelere % 25 özel indirim) Cumhuriyrt kitap Kulûbû Çağ Pazariama A.Ş. Türkocağı Caddesı No'39/41 (34334) Cağaloğlu/lstanbul Tel: (0212)514 01 96Faks:(0212)514 01 95 KIRMIZI BAUK ÇOCUKEVİ VE KULÜBÜ 9. yıl Aile somineri-2 "İNSAN ZEKÂSININ YENİ BOYUTLARI" Sunuş Sunuyeri Tarih Dr. Erdal ATABEK Kırmızj Balık- FENERBAHÇE 19 Kasım 2000 Pazar 12.00-14.00 0-6yaş-Bostaw : 02164171636-Faks-Td:02163661431 0 - 6 yaş-Meck*yekûy : 0 212 213 95 88 - Faks-Tel: 0 212 213 87 40 3-12yaş-Fenertahçe : 02164146292-Faks-Tel:02164146261 e-mail.-kırmıabalikiasuperoniine.com www.kirmizibalik.com TÜRKÇE-MATEMATİK Üniversite mezunundan ilköğretim ve lise öğrencilerine ders verilir. Tel: 0 532 646 51 09,542 50 30 PANEL "Dünya Hapisteki Yazariar Günü" Konuşmacıiar. Ataol BEHRAMOĞLU Prof. Dr. Bakır ÇAĞLAR Alpay KABACAU Nadire MATER 15 Kasım 2000 Çarşamba, Saat:18.30 Nâzım Hikmet PEN Kültur ve Sanat Vakfi Yazartar Demeği Nâzım Hikmet Vakfi Küttür Merkezi Sıraselviler Cad. No:48 Kat:1 Taksinvlst. Tel: (0212) 252 6314-15 GENİŞACI HtKMET BtLA 'Çağdaş Tüpkiye'nin Çağdaş KızJan' Doğu ve Güneydoğu bölgelerine yaptığımız ge- zilerie ilgili gözlemlerimizi bu sütunda zaman za- man sizlere aktarmıştık. Demiştik ki, terörie silahlı mücadeleyi yürüten ve başan kazanan asker, şimdi de bölgenin sosyal ve ekonomik kalkınması için öncülük yapıyor. Köy kalkındırma projeleriyle, kuş uçmaz kervan geç- mez dağlardaki köy ve mezralara hizmet götürü- yor. Elektrik, yol, su götürüyor, okul yaptınyor ya da onanyor, sağlık, veterinerlik hizmetleri veriyor. Giyim-kuşam, okul araç gereçleri yardımı yapryor, çocuklan ve gençleri eğitiyor, kurslar düzenliyor, meslek edindiriyor. Ve eklemiştik: Askerin bütün bir bölgeyi kalkın- dırması olanaksız. Zaten askerin böyle bir görevi deyok. Askerin, birçok idealist sivil yöneticiyle iş- biriiği halinde yaptığı, Türkiye'nin kaderinde söz ve yetki sahibi olanlara örnek olmak. Ankara'dakile- re "bakın bu iş böyle yapılır, haydi buyunın" de- mek. "Ankara'dakiler", Doğu için sayısız "paketler hazıriayadursunlar, sivil toplum örgütleri adeta as- kerle y_anş içine girmişler. Önceki gün Cumhuri- yet'te ÜmrtZileli nin 'PazartesiSöyleşileri'nin ko- nuğu, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇY- DD) Kırsal Alan Koordinatörü Doç. Dr. Ayşe Yük- sel'di. Konu ise heyecan verici bir proje: 'Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızlan' projesi. ÇYDD, Anadolu'da 5 bin kıza okuma fırsatı ver- meyi amaçlryor. önce 17 öğrenci ile başlamişlar. Sonra sayı 464'e ulaşmış. Yaklaşık 500'ü bulunca "5 bin neden olmasın" demişler. Ve 2000-2001 öğ- retim yılında 5 bin kız öğrenciyi okutmak için kol- lan sıvamışlar. Ve hatta Doç. Yüksel'den öğreni- yoruz ki, ÇYDD, 5 bin öğrenciden sonra gözünü 50 bin hedefine dikmiş. Işte burada biraz durmak gerekiyor. 50 bin büyük bir sayı. Hatta sayı değil, büyük bir sıçrama ve niteliksel bir atılım. ÇYDD bu amacına ulaşırsa, bunun adı artıksıradan bir sivil toplum et- kinliği değil, Doğu ve Güneydoğu'nun kaderinde belirieyici rol oynayacak büyük bir toplum proje- sidir. Eğitime veyardıma muhtaç çocuklaratektek yapılan katkılaria karşılaştırılamayacak kadar kap- samlı ve anlamlı bir atılımdır. Bu yönüyle ÇYDD'nin girişimi, cumhuriyetin ilk yansında gerçekleştiri- ten eğitim hamleleriyle karşılaştırılabilir. Cumhuriyetin ilkyıllarını anımsayalım. Yıkık-dö- kük bir imparatoriuk kalınttsından çağdaş bir ülke yaratırken, Atatürk ve arkadaşlannın neden ön- celiği eğitime verdikleri şımdı daha iyı anlaşılıyor. Kızıyla erkeğıyle çocuklann, gençlerin aydınlık be- yınler olarak yetiştırilmesinin önemi şimdi daha iyi anlaşılıyor. 76 yıl sonra ÇYDD, kız çocuklannı okut- mak için kampanya başlatmak zorunda kalıyorsa, durum içleracısıdır. Cumhuriyetin idealterinden ne kadar geriye düşüldüğünü gösteren hazin bir tab- lodur bu... Şimdi bu geri gidişı durdurmaya, ortaçağ karan- lıklanna sürüklenen insanlann yönünü yeniden ay- dınlığa döndümneye çalışan çabalan görüp de he- yecan ve hayranlık duymamak olanaksız. ÇYDD'nin projesi büyük bir atılım. Büyük proje- ter de büyük desteği gerektirir. Tek tek yurttaşla- nn katkılan elbette önemli. Ama yetersizdir. Seımaye sahibi insanlann, şirketlerin devreye girmesi, bu aydınlanma projesinin amacına ulaş- masını kolaylaştıracaktır. Sermaye sahibi insanlar deyince, şirketler, holdingler denince akla sadece çalıp-çırpan, hayali ihracat yapan, banka batıran "paraşüf"çülerin, "kasırga "cılann, "öur7a/o"cula- nn gelmediğini biliyoruz. Hatta, dürüst, namuslu, idealist, çıkannı halkın ve ülkenin çıkarıyla birieş- tirmiş işadamlannın çok daha fazla olduğunu da biliyoruz. Şimdi bu insanlann ortaya çıkmalarının zamanı- dır. 'Çağdaş ktziann çağdaş Türkiyesi' onlara da ge- reklidir. hikmetb(S ntv.com.tr Cumhuriyet k i t a p 1 a r ı Der.:Işık Kansu - Mehmet Açıktan AHMET TANER KIŞLALI'NIN ARDINDAN "Mutluluk paylaşıldıkça büyûr, acı paylaşıldıkça küçülür". Bu kitap, bu özdeyişm gölgesi altında. ıkı gazetecının aylar süren tıtız mı titız araşnrmalan, çaltşmalan sonucu ortaya çıktı. Yurtseverlık öğretmenı AhmetTaner Kışlalı'mn katledıhşının birincı yılında, sadece paylaştığunız acının küçülmesını kolaylaştırmak amacıyla değil, Ahmet Taner Kışlalı sevgısımn aradân geçen süre içinde nasıl harelendığınuı bir göstergesı olarak yayımlandı. •"'Onnhurjyat Çağ Pazariama A Ş TurkocağıCad No'39/41 L . Kitap kulûbû (34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel. (212)514 01 96 ICumhuriyvl | k ı t a p l a r ı TİEİrM ÖĞRETEMEDİĞtMİZ TÜRKÇE KemalAteş SAHİBİNDEN SAT1UK 1993 LADA SAMARA LPG'Iİ 2.300.000.000 TL. 0 535 - 230 25 63 /0 212 - 587 76 16 KAKIAL ÜÇÜNCÜ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1999-445 Davacı Hediye Gökçe vekili Av. Rasim Doğan tarafından davab Mehmet Gökçe aleyhıne mahkememizde açılmış bu- lunan nafaka davasında; Boşanma karanyla bırlikte bağlanan nafakamn arttınlarak davacı için 30 000 000 TL, çocuk- lann her biri için 20.000 000 TL olmak üzere toplam 70.000.000 TL nafakanın davahdan alınarak davacıya venlmesi- ne dair açılan davada davab Mehmet Gökçe'nin bilinen adresinde buluoamaması ve yapılan zabıta tahkıkatlarına rağ- men saptanamadığından, ilanen tebügat yapılmasına karar verümiş oldugundan, adı geçen davalının duruşma günü olan 06.12.2000 günü saat 10.00'da duruşma salonunda hazır bulunması veya kendısını bir vekille temsil ettınnesı, gehne- diği veya hazır bulunmadığı takdırde tahkıkata yokluğunda devam edileceği ve karar venleceğı 7201 sayılı Teblıgat Ka- nunu'nun 213, 377. maddelen gereğince ilanen tebhğ olunur. Basm: 65182
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle