Katalog

3 EKİM 2000 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Cumhurbaşkaru Ahmet Necdet Sezer, plansız açılan okullann işsizliği arttırdığını söyledi Ümversiteler sorunlarla açıldı• Yükseköğretim kurumlannın bilimsel özerklik yanında yönetsel özerkliğe de kavuşması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Sezer, "YOK'ün görevi sadece eşgüdüm ve planlama olmalıdır" dedi. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras ise yükseköğrenimdeki plansızlığı eleştirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Oniversiteler 2000-2001 eğitim ve öğ- retim yılına da, yıllardır süren kaynak, yetişmiş eleman ve altyapı yetersizliği sorunlanyla giriyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hangi alanda eği- timli ışgücüne gereksinme olduğu sap- tanmadan açılan fakülte ve yüksekokul- lar ile siyasal yaklaşımlarla kurulan üni- versitelerin 'eğitiınliissz' sayısını arttır- dığını vurguladı. Cumhurbaşkaru Sezer, Ankara Üni- versitesi'nin 2000-2001 eğitim-öğretim yılı açılışında yaptığı konuşmada, yük- seköğretim kurumlannın bilimsel özerkJik yanında yönetsel özerkliğe de kavuşturulmaları gerektiğini vurguladı. Ünıversite yöneticılerinın seçimle iş ba- şına gelmelerinin demokrasinin en te- mel ve vazgeçilmez kurallarından ol- duğunu belirten Sezer, "Özerk ve de- mokratik ünrversite geleneğinde YÖK'ün görevi eşgüdüm ve planlama olmalıdır. YÖK'e,atamalara Uişkin yet- ki verilmesi özelde ünrversite özerkliğj- ni, geneJde ise demokratikleşmeyi yara- lamaktadır" dedi. Üniversite ve fakül- telerin açılmasının gerçekçi bir planla- maya dayanması gerektiğini vurgula- yan Sezer, "Hangi alanda eğitiınli işgü- cüne gereksinme olduğu saptanmadan açılan fakülte ve yüksekokuîlar ile siya- salyaklaşımlarla kurulan iiniversitelerin dağdnn dengeaztiği eğrtimli işsizsayısıtu arrtirmaktadır" diye konuştu. Sezer, ünıversite öğretim elemanlan ve öğren- cilerirun örgütlenme ve siyasetle uğraş- mama engelinden kurtanlmasına karşın gereklı yasa çıkmadığı ıçın bu hakkın yaşama geçirilemediğine işaret etti. Oğretim elemanlannın maddi du- rumlanndaki bozukluğun akademik ka- riyen çekici olmaktanuzaklaşnrdığma dikkat çeken Sezer, "Oğretim eteman- lannın akçab durumlaruun yaraşır dü- zeye çıkanlması, bu sorunlann çö- zûmüode önenui bir etmendir" dedi. Sezer, Yükseköğretim Kredi ve Yurt- lar Kurumu'nun öğrencilerin ancak ye- dide birinin barınma gereksinmesini karşılayabilmesi nedeniyle öğrencile- nn uygun olmayan koşullarda ya da be- lirli amaçlarla ışletilen yurtlarda bann- mak zorunda kaldığına işaret ettı. Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Aras, üniversıtelerin bilgi üretme işlevlennin çok gerisine düştü- ğünü, adeta yahuzca öğretjm vermekle yükümlü kurumlarkonumuna indirgen- dığını söyledi. Aras, planlaması yapıl- madan, istihdam politikalan geliştiril- meden, eğitim ve öğretim kadrolan oluşturulmadan ve yeterli kaynak ayrıl- madan yeni üniversiteler açmanın, yal- nız öğrenci kontenjam artacak diye va- kıf üniversitelerinin açılmasma göz yummanın ülkeye ve gençlere hizmet etmek olmadığını kayderti. Türkiye'de üniversite ve bilim adam- lannın öneminin azaldığuu belirten Aras, ücret politikalannm altüst olduğu- nu ve öğretim üyelerinin adeta "ceza- landınkhğr ızlenimınin yaratıldığını söyledi. Kamu üniversitelerinin içinin boşaltıldığını bıldiren Aras şöyle konuştu: "Vakıf üniversitelerine paha biçilmez değerdeki kamu arazüeri tah- sis edilirken, öğrendierdeo aidıklan yüksek ücretieryamndabütçelerinin ya- nsına yalon bir oranda devlet ödeneği verilirken ve tüm gelirlerini kamunun hiçbirkısıtia)rcıyasalve bürokrarikku- ralına bağfa olmaksızm diledikleri gibi kullanabilirierken aynıoianaklanndev- let üniversitekriııden esirgenmesini an- layamryor ve açıklayamıyoruz." lU'de gergin açılıs Şeriat uyansına Erkan Mumcu tepki gösterdi • Istanbul Üniversitesi'nin açılış töreninde Rektör Kemal Alemdaroğlu'nun 'demokrasinin özgürlükler kaosuna dönüşrürülmemesi' sözlerini eleştiren Bakan Mumcu, "Cumhuriyeti TSK üslubuyla değil, bilim adamı üslubuyla kollayın" dedi. Istanbul Haber Servisi - Istanbul, Istanbul Teknik ve Marmara üniversitelerinde yeni akademik yıl törenle başladı. Istanbul Üniversitesi'nin (1Ü) açılışında Tu- rizm Bakanı Erkan Mumcu'nun, Rektör Prof. Dr. Ke- mal AlemdaroğJu nun şeriatçı ve bölücü fıkirlerin ifa- desi ile "demokrasinin özgürlükler kaosuna dönüştü- riilmemesi gerekugi" istemini eleştirdi. Mumcu'nun, rektöre "Konuya TSKsöylemrv ledeğil, bühn adamı söy- lemiyleyaklaşuı" sözleri genlıme neden oldu. Törende konuşan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk de, iki kız öğrenci tarafından hücre tipi cezaevlerine ilişkin pro- testo edılmesı üzerine öğrencilere,"Yasaiara uyun, hap- se ginneyin" öğudü vererek irtica ve bölücülük tehli- kesine karşı duyarlı olmalannı istedi. lÜ'nün 2000-2001 akademik yılı açılış töreninde ko- nuşan Rektör Prof. Alemdaroğlu, bugün dünyada hiç- bir demokratik rejimin, varlığım tehdit eden ve ortadan kaldırmak isteyen düşünce Alemdaroğlu 'Bakanın toyluğuna ÎÜ Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemda- roğlu, Turizm Bakaru Erkan Mumcu'nun ÎÜ'nün açılışında söylediği sözleri, ba- kanın "toyluğuna" bağlayarak üniversi- tesinin laiklik ve ülke bütünJüğü konusun- daki duyarlılığını ko- rumakta karariı oldu- ğunu vurguladı. Törenden sonra gazetecüerin sorula- nnı yanıtlayan Alem- daroğlu, bu konuda Türk Silahlı Kuvvet- leri ile aynı doğrultu- da düşünmenin eleş- tirilemeyeceğini be- lirterek "Biz~ Sflahh KuvverJerimizle övü- nüyoruz. Laik cum- huriyetimiz ve ülke- mizin bötünlüğü ko- nusunda onunla aynı fikirde olmaktan da yurttaş olarak gunır duyanz" dedi. Alemdaroğlu, dev- letyönetimine sızmış gerici ve bölücü kad- rofann herkes tara- fından bilindigini, bu amaçiahazırlanan ve bakanın ünzasuu ta- şıyan KHK'nin de bunu kanıtladığını söyledi. ve eylemlere özgürlük tanı- mayacağmı söyledi. Laikliğin, Türk demok- rasisinin temel dayanağı ol- duğunu vurgulayan Alem- daroğlu, "Ulkemizde anti- demokratik bir tslam dev- leti kurmayı hayal edenler, insanlarunızm tertemiz di- ni duygulanm sömürerek ve laik devleti zorbahkla suçlayarak demokrasi pos- runa bürünmüş bir irticai hareketi ulusumuza dayat- ma eylemine ginnişlerdirn dedi. Törende konuşan Turizm Bakam Erkan Mumcu ise Alemdaroğlu'nu eleştire- rek "Bir bffim adamı ola- raküniversite kürsüsünden demokrasinin özgüriükler kaosunadönüştürûuneme- siyönündekisözleriniziüni- versiteye yakıştıramadım" dedi. Cumhuriyetin ku- rumlannın korunması ko- nusunda tüm kurumlann farklı duyarlılıklan olması gerektiğini savunan Mum- cu, "Büun kurumlan olan üniversitelerin cumhuriye- ti korumakve kollamak ko- nusundaki duyarhhklan, Türk SilabJı Kuvvetlen ile aynı üslupta olamaz. Üni- versite,düşünceveifade öz- gürlüğünü savunmahdu*. Mezunolduğum bu üniver- she,düşünceözgürtüğünün en fazla olması gereken ku- rumdur" diye konuştu. Mumcu'nun konuşmasına bazı öğretim üyeleri laf ata- rak tepki gösterdi. Tfirk'e protesto Törende Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ü, kür- süye çıktığı su^da "Hücre- lerölümdür, gjrmeyeceğiz" diye slogan atarak protesto eden iki kız öğrenci, polis tarafından gözaltına alındı. Bakan Türk ise törende yaptığı konuşmada öğrencilere seslenerek "Hiçbirini- zm hücreleregirmesini istemiyorum,ama hücredeğfl ha- pfahanelere gjrmemek için yasalann yasakladığı fiflleri işlemeyin" diye konuştu. MÜ Rektörü zam istedi Marmara Üniversitesi'nin (MÜ) açılışında konuşan Devlet Bakanı Yüksd Yalova ise öğrencilere, "Ozene- ceğiniz tek ve gerçek karakter Mustafa Kemal olmah" dedi. MÜ Rektörü Prof. Dr. Turay Yardımcı ise Bakan Ya- lova'nın katıldığı törende "Oğretim üyesi arkadaşlan- mcan ve idari personeün maaşlan, kanayan bir yaradır. Maaşlann yetersizliği, öğretim üyefiği açısmdân onur loncıdır'' diye konuştu. _ stanbul Üniversitesi'nin 2000-2001 akademik yıh açıh? törenine Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu da kankfa. Rektör Alemdaroğlu'nun açıbş konuşmasmı eleştiren Turizm Bakanı Mumcu, "Üniversite düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmabdu-. Mezun olduğum bu üniversite, düşünce özgüriüğünün en fazla olması gereken kurumdur" dedi 6 Rozetle Atatürkçülük olmaz' Harp Akademileri açılış töreninde konuşan Orgeneral Şenoğul, bölücü ve laiklik karşıtıfaaliyetlerin bazı görevlilerce görmezden gelindiğini söyledi Istanbul Haber Servisi - Harp Akademilen, Hava, Deniz ve Ka- ra Harp Okulu ile Polis Akademi- si'nde 2000-2001 eğtim ve öğre- tim yılı dün törenle başladı. Harp Akademileri Komutanı Orgene- ral NabitŞenoğuI, sınsice yürütü- len bölücülük ve laiklik karşıtı hareketlerden kaygı duyduklan- nı vurgulayarak "Yakamıza Ata- türkrozeti takarak,her okula, ber yere Atatürk büstü dikerek Ata- türkçü olacağınuzı zannettik, ya- nıldık. Atatürk'ü yanüş anladık ve anlatük. Onun ilke ve ideaOe- rinden uzaklaşük" dedi. Harp Akademileri Komutanlığı'nda dü- zenlenen törende ko- nuşan Orgeneral Şeno- ğul, Atatürk'ün vasi- yetinin uygulanması için iki koşul göstere- rek "Birincisi vatanm ve milletin bölünmez bütünlüğünün korun- ması,diğeri delaiküğin tavizsiz uyguIanmasH dn*. Bugün vatanın ve milletin bölünmez bü- tünlüğünün gündeme getirilmesinden, ana- yasaya rağmen cum- huriyetintemelrütelik- lerinin tarbşümasm- dan, milletten ümmete dönüşçabalanndan ve sinske yürütülen laik- lik karşıtı faaliy etler- den kaygı duymakta- yız" dedi. Orgeneral Şenoğul, Türkiye'de bazı kesim- lenn. "Silahla, taşla,so- payla terör yapdma- dıktan sonra, ülkede her şey taröşılsın, ne var bunda?" dedikleri- ni de vurgulayarak "Oysa Id coğrafyamız 'ne var bunda' demi- yor. Bunda çok şey var" diye konuştu. Şenoğul, Türki- ye'nin durumunun hiç- bir Avrupa ülkesinin durumuna benzemedi- ğini, konumundan do- layı Türkiye'nin maruz kaldığı tehdit ve tehli- kelerle hiçbir Avrupa ülkesinin karşılaşması- nın söz konusu olmadı- ğuu bildirdi. Avrupa ülkelerinin koşullannm Türki- ye'ye benzemediğini vurgulayan Org. Şeno- ğul, hiçbir Avrupa ül- kesinin komşularından rejim ıhracı, bölücü teröre des- tek, ulusal sınırlann tanınmama- sı gibi tehditler altında bulunma- dığuıı kayderti. Dış tehditlerin yanı sıra, içeri- de de sinsice yürütülen bölücü ve laiklik karşıtı faaliyetleri "baa görevlüerin" görmezden geldiği- ne dikkat çeken Org. Şenoğul, bu tablonun oluşmasında herkesin payı olduğunu ifade etti. 'Takryye yaptık' Org. Şenoğul, şunlan söyledi: -Şimdl cumhuriyeti kuranlar mezarlanndan kallap bugünkü hafimizi görseler. cumhuriyeti bi- ze emanet ettikleri için pişman ohuiar. Nasıl pişmanolmasuüar? Çünkü biz cumhuriyetimizi ta- nuımaz hale getirdik, Yıllarca 'Ben görmedim, ben duymadun, bana dokunmayan yılan bin yaşa- sın' dedikveyıflarcatakryyeyap- ük. Cumhuriyetimize sahip çık- madık. Yakanuza Atatürk rozeti takarak her okula, her yere Ata- türk büstü dikerek Atatürkçü ola- cağımızi zannettik, yanıidık. O- nun ilkeve ideallerinden uzaklaş- nk" diye konuştu. Cumhuriyetin temel nitelikle- rine sahip çıkmamn Silahlı Kuv- vetler'in tekelinde olmadığını be- lirten Şenoğul, "Eğer istismaro- larm dedikleri ohırsa bu ülkeye yazık olur. Türkiye kaosa sürük- lenir. Türkiye'de kardes. kavgası başlar vesokaga çıkamazhalege- liriz" diye konuştu. Orgeneral Nahit Şenoğul, söz- lerini şöyle tamamladı: "Bazı uhıslararası kuruluşlar ve bazı Avrupa ülkeleri bizi bir tercih durumunda bırakuiarsa hiç kuşkusuz bizim terdhimiz va- tanın vemiOetin bölünmezbütun- lüğüdür." Orgeneral Nahit Şe- noğul, konuşmasının arduıdan uzun süre al- kışlandı. DiğerokuDar Hava, DenizveKara Harp OkuluilePoBs Akademisi'nde 2000-2001 eğitim ve öğretim yıhtören- le başladı. KHO Komutanı Tümgeneral Nejat Bek, öğrencilere yeni eğitim yıhnda ikind ya- bancı dil olarak Ermenice eğitiminin de verileceğini söyledL (Fotoğraf: AA) Ü n i v e r s i t e l e r d e a c ı l ı s t ö r e n l e r i 'Rektöriük seçim sistemideğişmeli' Yurt Haberieri Servisi - Tüm yurrtaki üniversiteler 2000-2001 akademik yılına dün törenlerle başladı. Inönü Üniversitesi'nde yapüan tören- lerde konuşan Rektör Prof. Dr. Fatih H3- mioğhL, rektörlük seçiminin öğretim üye- leri arasında bölünmelere yol açtığını be- lirterek "Rektörlükseçim sistemi kaldınl- mafldır" dedi. tnönü Üniversitesi 'nin açı- lış töreninde ilk dersi eski SHP Genel Başkanı Prof. Dr. Erdalİnönü verdi. Anadolu Üniversitesi'nde düzenlenen törene Maliye Bakanı SümerOral da ka- tıldı. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Engin Ataç, ülkenin kalkınmasında çağdaş, demokratik, laik bir ülke olarak gehşmesinde eğitimin öneminin açık ol- duğunu vurguladı. Çukurova Üniversitesi'ndeki törende RektörProf. Dr. Yalçm Keke,Türkiye 'de- ki yükseköğretim kurumlarmın artması- nın sevindirici olduğunu ifade etti. Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Koçoğlu ise yeni dönemde eği- tim kalitesını arttırmak için interaktif öğ- retim yapacaklannı belirtti. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Uçar da yeni akademik yılın açılış konuşmasında üniversitelerin kaynak ye- tersizliğine dikkat çekti. Çanakkale On- sekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Aydın, cvrensel düzeyde kali- teli eğitimin ve araştırma faaliyetlerinin, gelişmişliğin en önemli ölçütlerinden bi- ri olduğuna inandıklannı söyledi. Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Ka- raehnas Üniversitesi'nde de yeni akade- mik yıl düzenlenen törenlerle başladı. Yeşilyurt'taki Hava Harp Okulu Komutan- lığı'nda düzenlenen törende konuşan Hava Harp Okulu Komuta- nı Hava Pilot Tümge- neral Bilgin Balanh, genç Hava Harbiyeli- lere de hitaben yapüğı konuşmada, "Amacı- nuz Atatürk Okeferiışı- ğmda çok çahşmak ve eünizden gelen çabayı göstererek kendinizi geleceğe hazniamak olacaktjr" dedi. Deniz Harp Oku- lu'nun yeni öğretim yı- lına başlaması nede- niyle düzenlenen töre- ne de Deniz Kuvvetle- ri Komutanı Oramiral tlhami Erdil katıldı. Oramiral Erdil, öğ- rencilere de şöyle ses- lendi: "Atatürk ilke ve devrimlerininbelirledi- ği rotanızdan asla şaş- mayınız. Burotadan en küçük bir sapmaya, mazisi çağdaşlaşma ve ilerlemenin kalesiolan SflahhKuvvctterimizin hiçbir tahammülü ol- madığmı asla ve asla unutrnayın." Kara Harp Oku- lu'ndaki (KHO) tören- de konuşan KHO Ko- mutanı Tümgeneral Nejat Bek ise Alman- ca, Fransızca, Boşnak- ça, Bulgarca, Rusça, Yunancamn yanı su^ı Ermenicenin ikinci ya- bancı dil olarak Kara Harp Okulu'nda öğre- tileceğini söyledi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ ŞMıdi Ne Yapacaklar? Salı günlerinin yazılannı, pazardan yazanm. Zi- ra, yazılanmı bir gün önce teslim etmern gereki- yor. Ve pazartesi sabahlannın "hay-huyu" içinde öğlenedek yazı yazmam mümkün olmadığından, salı yazısını pazargününden yazmak zorunda ka- iıyorum. Pazar günleri insanın farklı bir "haleti ruhiyesi" (ne laf ama), oluyor. Kimi pazarlan, insan müthiş verimli oluyor. Kimi pazartan ise insanın canı sa- tır karalamak istemiyor. Bu "isteksizlik"; hiçbir za- man, konu bulamamaktan değil, konular arasın- da bir "seçme" yapamamaktan geliyor. Bu hafta da öyle oldu. • • • Kimilerine beğendiremediler ama, CHP'nin 11. olağanüstü kurultayı (izleyebildiğim kadanyla) çok başanlı geçtf. Sonuçiar kimi bakımdan sevindiri- ci, kimi bakımdan hüzün verici. Ama böyle bir ya- nşmadan herkesi mutJu edecek birsonuç alınma- sı da beklenmemeli. Bu konu üzerinde elbette ge- nişliğine duracağım. Sanıyorum şimdilik erken. "Haber" aşaması geride kalsın, o zaman "yorum " aşamasına geleceğiz. Bu arada; kuruttayı yorumlamamı ısrarla isteyejı kimi okurlanm da, sabırlı olacaklar. Fakat şimdi- den şu kadannı söyleyeyim ki; bu kuruftaydaki "seçim"; sonucu değil, ancak bir "başlangıcı" temsil ediyor. Sayın Baykal'ın da, bu durumun bi- lincinde olduğuna eminim. ••• Ahmet Necdet Sezer'in TBMM'yi açarken yaptığı konuşma, galiba biraz uzun rutulmuştu. Konuşmanın başında; "hukuk devleti", "anaya- sa", "kanun hükmûnde kararnamelerin amaçlan vb." konulannda, kimi siyasetçilerimize ve onla- nn "şakşakçılanna"güzel bir ders veren Sayın Se- zer'in konuşması uzayınca, attığı "tokat"ın izi, yüz- lerden silindi. Hoş, zaten onlann önemli bir bölü- mü "kös dinlemişti", ama o da bir başka mese- le... • • • lyimseriiğine iyimserim, ama öyle şeyler yaşı- yor, öyle şeyler gözlüyoruz ki benim "maraziiyim- seriiğim" bile duaımu kurtarmaya yetmiyor. Ba- zen "Yahu, acaba evdeki tüm televizyonlan çöpe mi atsam" diye düşünüyorum. Ama AyşegüTün korkusundan (!), bu işe girişemiyorum. Sonra Po- kemon vb. gibi "özürtü çizimleh" nasıl izleriz?.. Dünyanın heryerindetelevizyon haberi izledim. Bizim haberciler gibisini görmedim. Işin içine bi- raz kan ve gözyaşı girince, 10-12 dakikalık haber oluyor. Herhalde insanlar hoşlanıyor ki böyle ha- ber yapıyorlar. Ama bazen düşünmekten de ken- dimi alamıyorum. "Acaba bu türden programlar mı insanlanmızın zevkinibozuyor, yoksa insanla- nmızın zevk düzeyi bu olduğu için mi böyle ha- ber programlan yapılıyor?" Bu sorunun yanıtını kimsenin bilemeyeceğine de eminim... Haberprogramlan öyle de diğerprogramlar çok mu farklı? Hele öyle reklamlar var ki inanın o rek- Jamlardan sonra (eğer kullandığım bir ürün ise), o ürünü bir kez daha kullanmamaya söz veriyorum. Bazen bu sözü tuttuğum da oluyor... ••• Türkiye'deki üniversite ve yüksekokullann bir bölümü, geçen haftalarda eğitime başlamıştı. Bi- zim üniversite dahil, bir bölümü de eğitime dün başladı. Bu sene, eğitimle ilgili eski senaryolar, yeniden sahneye konulacak. Ozellikle başörtüsü mesele- si; hem yöneticilerin ve hem de bizlerin başını çok ağntacak. Zira geçenlerde de değindiğim üzere, kimilerine "malzeme" gerek. IsJam şeriatçısı gibi görünen ve bunu çoğunluk- la bir "geçim yolu" haline dönüştüren birtakım si- yasetçiterve yazarlar, ortaya koyacaklan başka bir şey olmayınca, başörtüsüne sanlmaya çalışıyor- lar. Bu arada; duygulan ve inançlan sömürülen bir- takım kızlara yazık oluyor, ama bu insanlann böy- le şeyleri düşünmeterini beklememek gerek... Fakat kimi üniversite yönetimlerinin tutumu da, tam bir sahtekârlık olarak görülüyor. Kimi görev- literini; "Cumhuriyet düşmanı", olarak nitelendi- riyor ve disiplin kovuştunmasına girişiyorlar. Ken- dilerini çok kurnaz, başkalannı da çok salak zan- nediyorlar. (Hoş, kimi salaklıklarsergilenmiyor de- ğil ama...) Peki, bu adamlann düşünce yapıiannı önceden bilmiyorlar mıydı? Bugün Türkiye üniversitelerin- de; laik cumhuriyetimize düşman, binlerce (evet binlerce) akademik ve idari personel var. Hele işin içine hastaneler de katılırsa, bu rakam on binlere çıkar. < Silahlı kuvvetlerden bir "ses" gelince; kimi yö- neticiler, hemen laiklik "mücahidi" kesilr/orfar Ve esip gürlemeye başlıyorlar. Ama birkaç kişi kur- ban edildikten sonra, "eski hamam, eski tas..." Olan gidenlere oluyor. • • • Tüm öğrenci ve meslektaşlanma huzurlu ve ba- şanlı bir akademik yıl dilryorum. VEFAT ve BAŞSAGLIĞI Odamızın 1992-94 donemı Yönetım Kurulu ûye/ennden, sevgılı mes/ektaşımız Prof. Dr. MÜJDAT BAŞARAN 2 Ekım 2000 gunu, en venmlı çağında aı-amızdan aynlmıştır. Aılesıne ve tüm meslektaşlarırnıza başsağlığı dılıyoruz. Anmd torenı 3 Ekım gunu saat 14 OO'te Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesı R Sa/onu'nda (Haydarpaşa) yapılacaktır. Cenazesı, 4 Ekım gunû öğle namazını takıben Maltepe Camıı'nden kaidırılacaktır ISTANBUL TABİP ODASI KADKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESl'NDEN İ Dosya No: 1990/698 Vesayet ^ Mahkememizce vesayet alönda bulunan mahcur Hasan Atilla Karaumur'un vasisi babası Recai Ka- raumur'un 15.9.2000 tarihinde vefatı ile boş kalan vasüik görevine annesi Berin Karaumur getirilerek mahkememizce verilen 1990/698 esas, 1991/237 ka- rar ve 25.9.2000 tarihü ek karar ile vasi değişikliği- ne karar verihniştir. tlan olunur. 25.9.2000 Basın: 54247