Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 EKİM 2000 PAZAR
8 HABERLEREV DEVAMI
GÜNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
M Baştarafı 1. Sayfada
rir.
Fazilet'e gelince; onlann gönlü daha geniş...
Çok, çooook geniş af istiyorfar.
Ne yapsalar ne etseler af yasası ile Necmettin
Erbakan'ı kurtarmalan olanaksız. Hazretin affa gir-
mesi anayasa değişikliğini gerektiriyor.
Af sözcüğünde uzlaşan partiler, tarihi konusun-
da da birieştiler!
Şimdi sorun bir atta üç nala kaldı:
Affın içeriği, kapsayacağı suçlar veya affa girme-
si sakıncalı cezalar...
Affın kapsamıyla ilgili hertiangi bir hazıriık göze
çarpmıyor.
Kimi MHP'li bakanlann söylemlerini güvence ka-
bul ederseniz, affın TBMM'deki serüveni ancak ve
ancak beş gün sürer... Beş gün sonra hapishane-
ler boşalabilir.
Ardından hapishaneden çıkanlann bir bölümü-
nün yeniden hapishanelere döndüğünü betimle-
yen öyküler basında yer almaya başlayabilir.
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, endazesiz
atanlann hızını kesecekdeğerlendinmeleryapıyor..
"Önümüzdekı haftadan itibaren bu konuda, 'af-
fın gecikmesine neden olan görüş aynlığının gide-
rilmesine' yönelik çalışma yapacağız" diyor.
Ne ki; bakan, hükümet ortakları araşında var ol-
duğunu söylediği "aynlığın" cinsini cibilliyetini söy-
lemiyor.
Bu sözden çıkan bakansal yüksek anlam; de-
mek oluyor ki, aynlıklann peşinde medyaya gete-
cek hafta hayli iş düşecek!
Bakanımız, değeri küçümsenemez bir saptama
daha yapıyor "Bu görüş aynlığının giderilmesin-
den sonra affın çıkanlmasında fazla güçlük olma-
yacağını" müjdeliyori
Aynlıklann nasıl giderileceğini de söylüyor baka-
nımız: Hükümette var olduğunu yinelediği "uzlaş-
ma kültürünü" bir kez daha işleterek!
Adalet Bakanı, DSP ile MHP arasındaki görüş
aynlığına neden olan Haluk Kırcı ile soruyu genel-
leştirerek yanıtlıyor "Bu konulan kişilere bağlaya-
cak olursak, düşûnce sistemimizi çok alt düzey-
de yürütmüş oluruz."
Bakanımızın hoşgörüsüne sığınarak, üstelik dü-
şünce sistemimi çok alt duzeyde yürüterek affı ki-
şilere bağlayan bir soru sorabilir miyim acaba?
örneğin; sahibi olduklan bankaian kişısel he-
saplanna ve sahibi olduklan naylon şirketlere hor-
tumlayan -Yahya Murat Demirel, Cavit Çağlar
gibi- kişiler af sınırlan içine girecekler mi?
Hayırlısı mı?
Demirel sevdalısı Hikmet Sami Türk'ün bu ko-
nuda ne düşündüğünü henüz bilen yok.
Fakat daha ilk günden başta Yahya Murat De-
mirel ve benzerlerinin affına karşı tepkiler sergile-
niyor.
Bu dönemde de Adalet Komisyonu başkanlığı-
na gelmesi beklenen Emin Karaa, "Demirel aftan
yarahanırsa kamu vicdanının ciddi şekilde yarala-
nacağını" söylüyor.
DSP Genel Başkan Yardımcısı Tayfun Içli'nin
"Yahya Murat'ın aftan yarahanmasının söz konu-
su olamayacağım" altını çizerek söylediği öne sü-
rülüyor.
MHP'den de aynı yönde sesler duyuluyor.
Düne kadar izlenen gelişmeteri özetleyecek olur-
sak:
Bakan Türk'ün ifadelerinden "DSP ile MHP ara-
sındaki aynlıklann gidehlmesinden sonra" affın
içeriği saptanabilecek.
MHP, görüş aynlıklanndan söz etmeden affın sü-
rüncemede bırakılmamasını, ancak "afta ölçünün
kaçınlmamasrn\ savunuyor.
ANAP ve FP'den tam tersi görüşler yansıyor. Bu
ıki parti "afftn aynm yapılmaksızın adli ve siyasi
suçlan kapsayacak şekilde çıkanlmasını" istiyor.
Kaynamaya başlayan af kazanının ateşini her
parti değişik ölçülerde beslemeye başladı.
Daha neter olur neler...
CHP'li cevdet Selvi
'İş güvencesi tasansı
standartların altında'
ANKARA (Cumhu-
riyetBûrosu)-CHP Ge-
nel Başkan Yardımcısı
Cevdet Selvi, Iş Güven-
cesi Yasa Tasansı'nın
standartlann çok altın-
da olduğunu söyledi.
DİSK Genel Başkanı
Süleyman Çelebi ise
sendikah işçilere sağla-
yacağı güvence nede-
niyle, tüm yetersizlikle-
rine rağmen tasanyı
destekleyeceklerini be-
lirtti.
CHP Ankara îl Baş-
kanlığı'nca düzenlenen
"lş Güvencesi Yasa Ta-
sansı" başlıklı panelde
konuşan Selvi, hüküme-
tin gündeminde olan
düzenlemelerin gerçek
bir iş güvencesi sağla-
yacak nitelikte olmadı-
ğını belirtti. Yapılacak
olan en önemli değişik-
liğin sendikalı işçinin iş-
ten çıkanlmasının en-
gellenmesi olacağını
kaydeden Selvi,
SSK'nin bitirildiği,
özelleştirme adı altında
yagmalamalann yaşan-
dığı, yabancı kaçak işçi
sayısının 650 bine ulaş-
tığı bir ortamda iş gü-
vencesi konusunun da
öneminin kalmadığını
söyledi.
DlSK Genel Başkanı
Çelebi ile Özçeiik-îş
Başkanı Recai Başkan
ise değişikliklerin Tür-
kiye'nin de imzaladığı
ILO'nun iş güvencesine
yönelik 158 sayılı söz-
leşmesinin çok gerisin-
de kaldığını, ancak
"destekkmemelüksleri-
nin" olmadığını söyle-
diler. Tasanyı sendikal
harekete kısmen bir ra-
hatlama getireceği için
destekleyeceklerine
dikkat çeken sendika
temsilcileri, bu değişik-
liklere başından itibaren
karşı çıkan sanayı dev-
lerinin de kayıt dışı eko-
nominin gerçek destek-
leyicisi olduğunun orta-
ya çıktığını iddia ettiler.
Prof. Dr. Alpaslan
Işıkh da yaptığı konuş-
mada, üreten sanayinin
giderek küçüldüğüne
dikkat çekti ve iş güven-
cesinden önce ınsanlara
iş sağlamanın gerekli
olduğunu söyledi.
SAYISAL LOTO CEKILDI
6'yı 8 kişi tutturdu
ANKARA (AA) - Sayısal Loto'nun bu haftaki çe-
kilişinde 7,11,13,15,25 ve 31 rakamlannı kupon-
lannda işaretleyerek 6 bilen 8 kişi, 56 milyar 750
biner lira ikramiye kazandı.
Milli Piyango tdaresi'nden yapılan açıklamaya
göre, dün yapılan bu haftaki çekiîişte 5 bilen 1307
kişi 319 milyon 995 biner lira, 4 bilen 57 bin 923
kişi 3 milyon 675 biner lira, 3 bilen 804 bin 331 kişi
ise 515 biner lira ikramiye kazandılar.
Kışlalı, yılm AtatürkçüsüANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Atatürkçü Düşünce Demeği
(ADD) Genel Başkanı Halil İbra-
him Şahin, Atatürkçülük hakkın-
da öğrenilecek daha çok şey oldu-
ğunu belirterek "Atatürk'ü tam-
madığunız için çok kan kaybedi-
yoruz.Ulkeeüıikvedinselterörün
kucağffida" dedi. ADD'nın "Yı-
hn Atatürkçüsü" ödülüne geçen
yıl bombalı saldın sonucu yitirdi-
ğimiz gazetemiz yazan Ahmet
Taner Kışlah değer görüldü.
ADD tarafindan 29 Ekim Cum-
huriyet Bayramı etkinlikleri kap-
samında dün "Cumhurr/etimizin
77. Yık" başlıklı panel düzenlen-
di. Ankara Üniversitesi Dil ve Ta-
rih Coğrafya Fakültesi (DTCF)
Farabi Salonu'nda gerçekleştiri-
len paneli eski Anayasa Mahke-
mesi Başkanı, Türk Hukuk Kuru-
mu Başkanı YektaGüngörÖzden
yönetti.
Panelde konuşan ADD Genel
Başkanı Halil tbrahim Şahin,
Türkiye'de değişen pek çok şey
olduğuna işaret ederek "Ama
Türk toplumu bir beyin erozyo-
nıuıa gÜTniştir" dedi. 19 Mayıs
1919'un ulus devlet örgütlenme-
sinin başladığı tarih olduğunu
kaydeden Şahin, şunlan söyledi:
"Cumhuriyet, Ata'nın Sam-
sun'a ayak basoğı andan itibaren
kurulmaya başlamıştır. Ata-
türk'ün gemisinde mandacüık,
ümmetçilik anlayışı yoktur. Mi-
sak-ı Milli sınırlan içerisinde her
şeyiyie yepyeni bir Türkiye Cum-
huriyeti ve demokrasi vardır. Ata-
tûrk hakkmdaöğreneceğimiz pek
çok şey vardır. Atatürk'ü tanıma-
dığtnuz için çok kan kaybediyo-
ruz. Ulke etnik ve dinsel terörün
kucağmda. İrtkacılar, hiç durma-
dan yağmur damlalalan gibi
Cumhuriyeti eritmeye çahşryor-
lar. 150 milyon lira maaşla geçi-
nen bir insanın 20 yıl çfle çektik-
ten sonra Atatürkçülükflkeve in-
kılaplannı anlayabümesi ve uygu-
layabilmesi düşünülebilir mi?"
Prof Şerafettin Turan, Cumhuri-
yet ile ulus anlayışının geldiğini
belirterek "Cumhuriyet, bir dün-
yagörüşü sağlamışür. oda laildik-
tir. Cumhuriyet,vatandaşhk bügi-
leriyle donatarak bize Türk oldu-
ğumuzu öğretti" dedi.
Gazetemiz Ankara Temsilcisi
Mustafa Balbay, Balkanlar'da ve
Kafkaslar'da yaşanan bölünmele-
Kapalıçarşı her Cumhuriyet Bayramı 'nda olduğu gibi bu yılda bayraklarla donaaldı.
i
HnJV Gürtuna törendeyoktıı
Istanbul Haber Servisi - Cumhuriyetin 77. kuru-
luş yüdönümü kutlamalan Istanbul'da dün başladı.
Istanbul Valisi Erol Çakır, 1. Ordu Komutanı Or-
general Necdet Temur, tstanbul Büyükşehir Bele-
diye Başkanvekili ÜmitÖzerol siyasi partiler ve si-
vil toplum örgütleri, Taksim Cumhuriyet Anıtı'na
çelenk koydular. Harp Akademileri Komutanı Or-
general Nahit Şenoğul'un ve yurttaşlann katıldığı
törende, Vali Çakır anıt defterini imzaladı.
FP'li îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali
Müfit Görtuna saat 13.00'teki törene "resmi ma-
K" olduğu gerekçesiyle katılmazken saat 14.00 te
Muammer Karaca Tıyatrosu'nda kimsesiz çocuk-
lar için düzenlenen gösteriye katıldı. Gürtuna, ba-
sın mensuplannın törene katılmama gerekçesini
sorması üzerine "Hayutm;
tören yann değil mi" dedi.
Gürtuna daha sonra
ABD'den yeni döndüğünü
ve resmi izinli olduğunu, tö-
rene vekilinin kaüldığını ifa-
de etti. Anıta çelenk koyan
siyasi parti temsilcilerinden
HADEP Istanbul ll Başkanı
Doğan Erbaş da "Cumhuri-
yet bizim de Cumhuriyeti-
miz''dedi.
ADD Kadıköy Şubesi'nce
düzenlenen "24 saat arank-
sz Söykv okuma" etkinliği,
Kadıköy Anadolu Lisesi
Konferans Salonu'nda tö-
renle başladı. ADD Kadıköy
Şube Başkanı Coşkun Gü-
rd, "Türkiye'de birtakun ka-
ranbk oyunlar oynanmak '&•
tendiğini. bir taraftan ulusal
Idmligi unutturmak. bir taraftan da yapay sorunlar
>aratılarakülkeyiaçnıazlarlaboğtışâu-maki^eyen-
ler oJduğunu" vurguladı. Var oluş destanımızın en
doğru kanıü ve yansıtıcı kaynağınm Söylev oldu-
ğunu belirten Gürel, "Söylev 'in tüm okullarda zo-
runhı ders oiarak okutulması, ulusal bflinç açısm-
dan birindl, yasamsal önem ve önceük taşnnakta-
dır" dedi. Söylev okuma etkinliğine, çeşitli okul-
lardan gelen öğrencilerin yanı sıra tstanbul Cniver-
sitesi Senatosu, Marmara Üniversitesi'ndsn bir
grup öğretim üyesi, aralannda Rntkav Aziz, Enfa
Fosforoğlu, Kenan Işık'm da bulunduğu birçok sa-
natçı katılacak. Cumhuriyetin 77. kuruluş yüdönü-
mü nedemyle Edirnekapı Şehitlıği'nde de bir an-
ma töreni düzenlendi. tstiklal Marşı'nın okuoduğu
tören, turistlerden büyük il-
gi gördü. Beykoz CHP Dçe
Orgütü de akşam meşaleli
bir gösteriyle Cumhuriyet
Bayramı'nı kutladı. Cumhu-
riyetin 77. kuruluş yıldönü-
mü, Bahçelıevler'de bulunan
Alican Çocukevi'ndeki ço-
cuklar tarafindan Bahçeliev-
ler Tıyatrosu'nda kutlandı.
YoOarkapah
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Fatih
Şubesi 'nce 77. yd kutlamalan kapsamında
etkinük dûzenleruü. (SENEM ÖZTÜRK)
Vatan Caddesi'ndelci res-
mi geçit töreni nedeniyle ba-
zı yollar 09.00-14.00 saatle-
ri arasında araç trafiğine ka-
patılacak. Bağdat Cadde-
si'ndeki törenler nedeniyle
aynı cadde ve caddeye çıkan
tüm ara yollar 18.00'den iti-
baren tören bitimine dek tra-
fığe kapatılacak.
re karşm Türkiye'nin "Cumhuri-
yet" sayesinde bütünlüğünü ko-
ruduğunu söyledi.
Panelin ardmdan "ADD 2000
Yıh Atatükçü Düşünce Ödûlkri"
dağıtıldı. "Yıhn Atatürkçüsü"
ödülünü geçen yıl bombalı saldı-
n sonucu yitirdiğimiz gazetemiz
yazan Ahmet Taner Kışlah adına
eşi Nilüfer Kışlalı aldı.
"Atatükçü Düşünce Başan
Ödülü", Uğur Mumcu Araştu--
macı Gazetecilik Vakfi'na
(um.ag) verildi. Ödülü Güldal
Mumcu'ya ADD Genel Başkanı
Halil tbrahim Şahin verdi. ADD
tstanbul Bağcılar Şubesi'nde öl-
dürülen Şükrü Demirkürek, Türk
Dil Derneği üyesi AK Dündar ile
öğretim üyesi Güiseven Yaşer de
onur ödülüne değer görüldüler.
Recai Kutaıı
Cıımhuriyeti
hedef aldı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - FP Genel Başkanı
Recai Kutan, 29 Ekim Cum-
huriyet Bayramı nedeniyle
yayımladığı mesajda siyasal
sistemi hedef aldı. Kutan,
"Cumhuriyetin, getinen nok-
tada halkımn bu kutlamayı
gönrance ve coşkuyla gerçek-
leştirmesini sağlayacak bir
portre çianfriiğini, keodisin-
den beklenen ve istenen ölçü-
de basanb olamadığmı" ileri
sürdü.
Kutan dün yayımladığı me-
sajında, Cumhuriyetin yeteri
kadar halkla kucaİdaştınlma-
dığını ıddıa ederek "Türki-
ye'nin, evrensel normlann ve
standartlann uzağmdaki de-
mokrasisi, insan haklan ve
hukuk devletianlaytşı ile dün-
ya milletler ailesinin onurlu
bir üyesi oiarak, modern ve
hür dünyanın karşısma çıka-
bflecek bir konumda olmak-
tan uzakolduğunu" savundu.
Sistemin yozlaştığuıı söy-
leyen Kutan, "Bugün Cum-
huriyetimiz, miDetmbütünhı-
ğünü temsil etmekten uzak
temsil anlayışryla, demokra-
tik cumhurivetlerde görün-
meyen antidemokraük ku-
rumlanyla halkuı ihtiyaçJan-
na cevap vermekten uzak bir
durumdadn"" dedi.
Cumhuriyetin dünyadaki
değişime ve gelişmelere sır-
tını döndüğünü iddia eden
Kutan, "Cumhuriyetimizin,
içe dönük kapah bir toplum
görüntüsü çizerek, resmi ide-
oloji içerisinde giderek bir ya-
şam tarzı oiarak dinseUeşen
laikliği demokrasinin önüne
koyarak 20001i yıüarda ken-
disioden beklenen bedeflere
ulaşması mümkün değüdh-"
dedi.
FP lideri Kutan, Türkiye
Cumhuriyet'nin "toplumsal
dokuyu zedeleverek çaüşma
alanlarmda başhca rolü oyna-
yantaikikilkesine bakışınıye-
niden gözden geçirmea gerek-
tiğini" savundu.
• •
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
3. binyıla girerken tarihsel-güncel görünümü
maddelere dökelim:
1 - Son üç bin yılın tüm tarih sahnesinde vanz. MÖ
220'de kurulan Hun Imparatorluğu 268 yıl yaşadı.
Tarihte ilk oiarak, ordusunu onlu gruplarhalindedü-
zenleyen Hun Hükümdan Mete Han oldu. Mete
Han'ın MÖ 209'da yaptığı bu düzenleme, bugünkü
Kara Kuvvetleri Komutanlığımızın da kuruluş yılı oia-
rak kabul ediliyor.
2- Birinci binyılda güçlü bozkır imparatorluklan
kurduk. Bu süre içinde yazılı kalıtlanmız oluşmaya
başladı. Tarihte bilinen ilk Türkçe yazılı eser Orhun
Anıtlan 732-35'te dikildi. Usul usul bilimsel gelişme-
ler başladı. Uluğ Bey'in astronomiye katkıları dün-
yaca biliniyor. insanoğlu aya ilk ayak bastığında, u-
laştığı ifk üç tepeye uzay bilimine katkıda bulunan-
lann adını verdi:
Galilei, Copemicus, Uluğ Bey...
3- Ikincı binyılda Müslüman olduk. Isiamiyetin or-
taya çıkışından itibaren ilk 250 yıl içinde, Islam dün-
yası bilime önemli katkılar sağladı. Ancak bundan
sonraki süreç aynı yönde gitmedi. Türklerin Islami-
yeti kabulü, bu gerileme döneminde oldu.
4- Ikinci binin başında başlayan Anadolu serüve-
ni, Anadolu'da onlarca beyliğin kurulup dağılmasıy-
la dalgalandı. Osmanlı Imparatoriuğu'nun yükseli-
şiyle önce Balkanlar'a, sonra Doğu Avrupa'ya uzan-
dı.
Askeri alandaki başanlan bilimsel, toplumsal alan
izlemedi. Istanbul'da ilk rasathaneyi kurma girişimi,
Şeyhülislam'ın, "Gökyüzûnün derinliklerini incele-
meye kalkışmak, Allah'a karşı çıkmaktır" fetvasıyla
yıkıldı. Piri Reis'in adım adım geliştirdiği haritalar,
gerileme döneminde, "bunlar resme benziyor, di-
nimize aykın" düşüncesiyle çöpe atıldı.
5- Ikinci binin son yüzyılında Osmanlı'nın çökü- •
şünün ardından, Kurtuluş ve Kuruluş Savaşı verile-
rek Türkiye Cumhuriyeti tarih sahnesine çıktı. Ana-
dolu'daki bağımsızlık savaşı 20. yüzyıl boyunca
mandayönetimleri altındaki pek çok ulusa ömek ol-
du.
6- 20. yüzyıl boyunca başta Balkanlarolmak üze-
re çevremizdeki tüm devletler en az bir kez sınır ya
da rejim değiştirdiler. Yüzyılın başında evrensel
önem taşıyan devlet başkanlannın çoğu 21. yüzyı-
laçıkamadı. Bugün, Şili'den Bangladeş'e kadar on-
larca ülkede, Mustafa Kemal caddeleri, liseleri var...
Bozkır imparatorluklannın çöküşüyle birlikte ne-
redeyse 300 yıldan bu yana hiç kalıcı deviet kura-
mayan Orta Asya insanlan, 1990'larla birlikte ba-
ğımsız devtetlerine kavuştular. Bunlann çoğu, Tür-
kiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temellerini dikkate ala-
rak yürümeye çalışıyor.
Başanya inanmak...
7- Geldik 3. binin başına... Derin tarihin ardından
bugüne baktığımızda iyimser olabileceğimiz pek
çok gelişmenin yanında, daha bu kadar mı yol ala-
bildik diyeceğimiz konular var.
Yukanda vurguladık; çevremizdeki coğrafya sü-
rekli çalkalanıyor. Bunlann ortasında 21. yüzyıla sı-
nırlanmızı koruyarak girmek büyük başan.
Yeter mi? Hayır.
8- Cumhuriyetin ilanından hemen sonra Batıda
Balkan Paktı'nın, Doğu'da Sadabat Paktı'nın te-
melterini atan Atatürk, Kabil'den Belgrad'a kadar
geniş bir coğrafyada işbiriiğini başlatmış oldu. Ata-
türk
1
ün hayalinin ucu, bugünkü Avrupa Birliği'ne
kadar uzanıyor
Özellikle2. Dünya Savaşı'ndan sonra "verilen rol-
lerin en iyi oynayıcısı" ülke oiarak Batılı müteffikler-
le "iyi" ilişkiler kurduk. Ancak aynı başanyı komşu-
lanmızla başaramadık.
9- Yeni binyıla girerken, ben iyimserim. Içimizde-
ki, dışımızdaki çalkantılar elbette rotamızı etkileye-
cek. Hititler"den bu yana, Anadolu coğrafyasında
devlet kuranlar hep savaş olasılığını gündemde tut-
mak zorunda kaldılar.
Içimizde üç temel sorun van
Bölücülük, irtica, yolsuzluk terörü.
Her üç soruna karşı, 1997'den bu yana atılan
adımlar var.
Şimdi bunlan çözüp eğitim savaşına girmezama-
nı. Türkiye'nin gidişinden kaygı duyan pek çok ki-
şi, iyimserliği yadırgıyor. Okuma-yazma oranının
yüzde 7 olduğu, kişi başına düşen gelirin uzun sü-
re birkaç yüz dolan geçmediği Anadolu'da cumhu-
riyeti kuranlann en büyük gücü şuydu:
Başanya inanmak!
balbay@cumhuriyetcom.tr
fld bankanm de^iete yüldi 415 trflyon
I Baştarafı 1. Sayfada
BDDK Başkanı Zekeriya TemizeL i-
ki bankanm ilk etapta saptanan batık
yükünün 415 trilyon lira olduğunu
açıkladı. Söz konusu iki bankanm, ya-
sa hükmü gereğince zararlanna kar-
şılık sermayeleri tutannda 40 trilyon
üra kaynak fon tarafindan konularak
devralmdığı öğrenildi. Sırada başka
bankalann olup olmadığma ilişkin
kaygıya ise Temizel, "Sistem içinde
aynı durumda başka banka olsaydı
kesimikle bunlar için de aym şey yapı-
hrdı" yanıtını verdi. Temizel, banka-
cılık sektöründe yaşanan polisiye
olaylann "azmhğm, azmhğm azmhğı
oiarak değerlendirUmesini" ıstedi.
'Cörevimlzl yerine
getlrdik'
Bankacılık Düzenleme ve Denetle-
me Kurulu Başkanı Temizel, kurul
üyeleriyle birlikte dün düzenlediğı
basm toplantısında, "Kurulumuzun
ve kurumumuzun, daha 60 gününü
doldurmadan faaliyete başlarken söy-
lemiş olduklaruu gerçekleştirmiş ol-
duğunu tüm toplum görüyor. Kurum
oiarak yasamn bize yüklediği sorum-
hüuklanyineyasamn bizeverdiğiyet-
kileri kullanarak ve tüm meslek biri-
Idmlerimiziortaya koyarak toplumun
uğrayacağı ekonomik ve sosyal zarar-
lan en aza indirerek hatta hiç zarar
vermemeye çahşarak görevierünizi ye-
rine getirme>e çahşryoruz'' diye ko-
nuştu. tkı bankaya el konulmasmın,
bu kapsamda gerçekleştiğini belirten
Temizel, bankacılık sektörünün son
zamanlarda hiç hak etmediği ve sek-
törün tamamına mal edilemeyecek
suçlamalann ezikliği altında bu^kıl-
maya çalışıldığını söyledi.
"Herkes sektörle ilgili dehşetve hay-
ret uvandıracak bir şeyler söyleme ya-
nşı içerisine girmiş. Peki. bu taröşma-
yıizleyenyurttaşlarneyapacak? Bun-
dan kim ne yarar sağlayacak. kim ne
çıkar sağla>acak? Bunun yanmm, bu
tartışmayı yapanlar ya da bu taröş-
malara neden olanlar ya da bunlan
yayımlayanlar çok açık oiarak ortaya
koymalı" diyen Temizel, sektörle il-
gili gerekenlerin kesin oiarak yapıla-
cağuıı, bu durumda artık bu tür söy-
lentilerin ve olayı abartmanın mana-
sını anJamanın güç olduğunu söyledi.
Mudilerin endişe
etmesine gerek yok'
Zekeriya Temizel, dünyanın en
güçlü sistemlerinin bile bu tür dedi-
kodu mekanizmasından zarar görece-
ğini anlatırken artık polisiye nitelik
kazanmış olan olaylann sektörün ta-
mamına mal edilemeyeceğini, bunla-
nn sektörde azınlık bile olmadığım
söylerken "Azınlığm, azınlıgın azmh-
ğı olayiar oiarak, bunlann algdanma-
sı gerektiğmi kamuoyuna kesinhkle
duyurmak istiyorum" dedi. Polisiye
olaylann bankacılıkta istinaı olduğu-
nu, bu tür bir durum olduğu zaman da
gereğinin yerine getirileceğinden ar-
tık hiçbir kuşku duyuknaması gerek-
tiğini vurgulayan Temizel, Etibank ve
Bank Kapital'in TMSF güvencesi al-
tında olduğu üzerinde durarak mev-
duat sahiplerine şu uyanda bulundu:
"Bu bankalarla ifişkide bulunan
mudilerin ve diğer alacakhlann hiçbir
şekilde endişe etmesini gerektirecek
bir durumyok. Pazartesigünü banka-
larma gittiklerinde her türlü işlemle-
rinin yerine getirildiğmi görecekler.
Ancak onlara buradan çok açık öne-
rim: herhangi bir şekilde dedikoduya
kapıhp veya yanhş söylentilere inanıp
ban haklanndan mahrum ohnasm-
lar. Örneğin paramı çekeceğim diye
vadesini bozup faiz geBrinden mah-
rum olma gibL."
TMSF'nin iki bankanın sistem için
oluşturacağı nski tamamen ortadan
kaldırmış durumda olduğunu belir-
ten Temizel, incelemelerini sonuç-
landırdıklan zaman yasaya aykın iş-
lemler tespit edilirse onlann da gere-
ğinin yapılacağına kımsenın kuşku-
sunun olmamasını istedi.
Zekeriya Temizel, kunılun ekono-
mik bir karar orgam olduğunu, yap-
tıklan işlemlerde her zaman bir suç
ya da suçlu arama beklentisüün ol-
maması gerektiğmi söyledi.
Temizel, yasa çerçevesinde sistem
için risk oluşturacağı saptanan ban-
kalardan belli önlemleri almalanm
istediklerini, banka sahipleriyle yo-
ğun oiarak görüştüklerini anlatırken
"başka banka var mı" kaygılarına,
"Sistem içinde aynı dnnımda başka
banka olsaydı kesinlikle bunlar için
de aym şey yapüınu. BDDK, bağun-
sızbirkuruİdur.Bunuyapmasuuen-
geDeyecek hiçbir güç de yoktur" ya-
nıtını verdi.
BDDK Başkanı, yabancı sermaye
gelmiyor diye yakınmalar olduğunu,
ancak aslı astan olmayan dedikodu-
larla sisteme saldınhrsa başkalanmn
da sisteme güvenmeyeceğini söyledi.
Temizel, bankacılık ve banka sahip-
liginin anlammın artık değişeceğini.
bankacılarm artık banka kaynağmı
kullanmak için banka sahibi ohnaya-
caklannı, tersine sermaye koyacak,
yeterli kaynağı getiren insanlann ban-
ka sahibi olacağını anlattı.
Yaptıklan ilk incelemede, Sabah
Yaymcüık'ın hisselerinin Turgay Ci-
ner'e devrinin, Etibank'la arasında
bağlantı obnadıgınm ortaya çıktığmı
söyleyen Temizel, özelleştirilen ban-
kalann yeniden kamuya dönmesini
"üzücü" oiarak nitelendirdi.
'Ortaklar hakkmda
Işiem yapılablllr'
Temizel, işadamı Sakıp Saban-
a'nın 20 bankanın zor durumda oldu-
ğu yönündeki açıklamalan hakkında
işlem yapılıp yapılmayacağı sonısu-
na karşüık oiarak da "Deffl ortaya koy-
madan, somut bilgi ortaya koymadan,
sisteme verecekleri zarar için ne gere-
kryorsa onu yapanz. Ondan sonra
adaktte gereken yerine getirilecek şe-
küdeişJeminigörür" dedi. El konulan
iki bankaıun ortaklanyla ilgili "şahsi
sorumluluk" hükmünün uygulanıp
uygulanmayacağına ilişkin soru üze-
rine Temizel, "17. madde gereği mut-
laka yerine getirüir. Şahsi sorumluhık
veya diğer sorumhıluklar açısından
yapılan inceleme sonucunda gereğinin
yapdacağı çok açık" diye konuştu.
Temizel, bankalar yeminli mura-
kıplanna yönelik son dönemde yapı-
lan spekülasyonlara ilişkin oiarak da
tüm ortaya çıkanlann yeminli mura-
kıplann raporlanyla olduğunun göz
ardı edılmemesini istedi. Bu kurumun
gerekli gereksizyere "töhmetaranda
hırakılma«nı hakstzhk" oiarak nite-
lendiren Temizel, murakıplann smır-
lı sayılan ve olanaksızlıklara karşm
bu sektörü denetlediklerini vurguladı.
Yeni yönetlm
Alınan bilgiye göre Etibank Genel
Müdürlüğü'ne Atilla Taşdemir,
Bank Kapıtal Genel Müdürlüğü'ne
de Engin Akçakoca getirildı. Eti-
bank'ın yeni yönetim kurulu, Metin
Artım, Oğuz Aydemir, Cemalettin
Hasdemir, Mehmet Topçu'dan olu-
şurken, bankanın denetleme kurulu-
na da Murat Tenekecioğlu ile Or-
han Güleç getirildı.
Bank Kapital'in yeni yönetim ku-
rulu, Adnan Özen, Oğuz Aktan, Yü-
mazOcakçtoğhı ile İbrahim Yayaoğ-
hı'ndan oluştu. Denetleme kuruluna
da Turan Ozbay ile Azmi Yıkunm
getırildi.