Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 2 EKİM 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
JvLJl-iJ. U-K kultur(?? cumhuriyet.com.tr 15
DarylHannah, WestEnd'de 'TheSeven YearItch''filminintiyatroversiyonundaoynuyor
Çekici güzel, oyunu kurtaramadıKültürServisi - Londra'nın tiyatro mer-
kezi West End, Hollywood'un ünlü yüz-
lerinin sahnelerde salınmasına ve 'soyun-
ması'na artık iyice alıştı. Nicole Kidman,
Kathleen Turner ve Jerry Hall'un iç gı-
cıklayıcı soyunma sahneleriyle bezeli
oyunJanndan sonra şimdi Greta Scacchi
ve Daryl Hannah tiyatro sahnesinde yer-
lerinı aldı. Bu iki oyuncunun diğerlenn-
den tek farkı, bu sefer ızleyıcileri soyu-
narak değıl, zengın gardrobu ve göz ka-
maştırıcı gıysileriyle etkilemeye çalışma-
sı.
Filmlennin başansından çok, uzun bo-
yu, san saçlan, masmavi gözleri ve Ken-
nedy'nin oğluyla yaşadığı aşkJa akılda
kalan Hannah. şımdi de Ma-
rilyn Monroe'nun bır metro
havalandırmasının üstünde
durduğunda eteklerinin uçuş-
tugu sahneyle ünlü, BflfyWD-
der'in 1955 yapımı 'TheSe-
ven Year Itch' filminin tiyat-
ro versiyonunda rol alıyor.
George Axelrod'un sahneye
koyduğu 'The Seven Year
Itch'te Daryl Hannah, Ma-
rilyn Monroe'nun daha uzun
boylu, daha beyaz ve daha zayıf versiyo-
nu olarak izleyici karşısına çıkıyor.
Oyunun konusu da filmdekinden faz-
la farklı değil. Oyun, New York'taki bir
yayınevinin reklam müdürü olan Richard
Sherman'ın (Rolf Saxon) kım olduğunu,
ne iş yaptığını. kaç yıldır evli olduğunu,
eşi Helen'in Nevv York'un sıcağından kaç-
mak için şu anda Massachusetts'te oldu-
ğunu, Rıchard'ın işi yüzünden gıdemedi-
ğini ve yıllardır ilk defa ayn kaldığı He-
len'le her gün telefonda konuştuklannı
anlattığı uzun bir diyalogla başiıyor.
Sadece bılgı ve söz bombardımanın-
dan oluşan bu 20 dakikalık girişten son-
ra Richard, yazı yazdığı ve kitap okudu-
ğu günlük yaşamına geri döner. Nefes al-
mak için balkona çıktığında üzerine dü-
şen ağır saksı neredeyse onu öldürecek-
tir. Richard, bu olayın üzerine izleyiciye
neredeyse ölmeye ramak kaldığı için şaş-
kınlık içinde olduğunu ve bir nevi şok
geçirdiğini anlatmaya başlar. Bir sigara ya-
kar ve balkondan yukan baktığında çeki-
ci bir sanşınla karşılaşır. O anda dizleri
titrer ve onu bir içki içmeye davet eder. O
andan sonra bu davetkâr sanşın, Ric-
hard'ın fantezilerinin kaynağı ve bir sü-
re sonra da âşığı olur.
Marilyn Monroe'nun çekicihğine kapı-
larak pek çok insanın en çok sevdiği filrn-
lerden bin olan 'The Seven Year Itch'in,
önce hiç tiyatro deneyimi olmayan
Hannah, Londra'nın tiyatro merkezinde
beklenilen aksine sahnede başanlı bulundu.
Ama yine de Hollywoodlu güzellerin West
End'e kötü ün getirdiğini düşünenler çoğunlukta.
tiyatro sahnesine taşmdığmda aynı dere-
ce ilgiyi çekebıleceğı kuşkuluydu. Nite-
kim. Oueenstıyatrosunda sahnelenen oyu-
nu beğenenlerin sayısı hayli azınlıkta.
Haftalık 'Culture' dergisinin tiyatro eleş-
tirmeni John Peter, 'The Seven Year Itch'i
seyredınce bır tiyatro oyunuyla bir araç
arasındaki farkı daha iyi anladığını söy-
lediğı yazısında yapımı yerden yere vu-
ruyor: "Bir oyun, tıpkı insan vücudu gibi,
yaşayan bir organizmadır. fçinde sürpriz-
ler ve ilginç karakterler banndırır. En
azından inandıncüığı olan bir hikâyesi
vardır. 'The Seven Year Itch' ise sadece
bir araç. Araçlar ucuz ve cansız, hissiz ma-
teryallerden yapıhr. Bu materyalleri, uç-
suz bucaksız diyaloglardan otuşan bir se-
naryobir arada tutar.Kendi hayatianyok-
rur. Onlara hareket vermek için itmeniz
gerekir. Hiçbir gizi ve sürprizi yoktur."
Pek çok eleştirmen, oyunun en heyecan
verici sahnelerinin, her ne kadar diğer
Hollywoodlu meslektaşlan gibi soyun-
muyorsa da Daryl Hannah'ın göründüğu
bölümler olduğunda hemfıkir. Daha ön-
ce hiç tiyatro deneyimi olmayan Hannah,
beklenilen aksine sahneyi başanyla kav-
nyor. Diğer örneklerin aksine sahneye
yanlışlıkla atılmış ve ne yapacağını bil-
mez bir biçimde hareket etmek yerine na-
sıl yürüyeceğini, hareket edeceğini, ko-
nuşacağım biliyor. Yönetmen George
Axelrod'un oyuna hareket
katmak için eklediği fante-
zi sahnelerinde, 'az giyim-
K', zalım ve vahşi kadını can-
landıran Hannah, incelterek
ustaca kullandığı dişi sesiy-
le neredeyse bir kaplan ka-
dar vahşi ve çekici olmayı ba-
şanyor. Her an değişen, oy-
nak bir karakteri yansıtan
Hannah, rolüne hükmetme-
den ve kendini ön plana çı-
karmadan, bir uçtan diğerine atlayarak
değil, akarak, partnerinin karşısında de-
ğil, onunla birlikte bir oyun çıkanyor.
Sahne üzerinde hareket etmiyor, sahne-
de oyunu yaşıyor.
Hannah'ın bu samimi oyunculuğuna
karşın, yine de Hollywoodlu güzellerin
West End'e kötü ün getirdiğini düşünen-
ler çoğunlukta. Bir oyuna izleyici çek-
mek ıçın bir oyuncuyu sadece ünü ve adı
var diye tiyatro sahnesine çıkarmarun an-
lamsız olduğu söyleniyor. Bugüne kadar
başanlı oyunlarla kendini kanıtlamış West
End tiyatrolannın, popülerliği yakalamak
adına giriştikleri bu hareketin ilende da-
ha çok zarar vereceğinin altı çiziliyor. Hannah'moyunculuğunun aksine,yapım eteştinnenierce beğenflmedL
Ölümsüdüğü ölümdearayan 'Şarkıcı'
Ersin Pertan 1950'li yıllarda geçen yeni filminde bir sanatçının var olma çabasını aktanyat
Kültür Servisi - Yönetmenliğini Ersin
Ptertan'ın yaptığı 'Şarkıcı' adlı filmin çe-
kimleri tamamlanmak üzere. Şubat aym-
da sinemalarda gösterime girecek olan
filmin daha önceki bölümleri Muğla ve
Ödemiş 'te çekıldi. Geri kalan bölümler ise
Istanbul 'un değişik mekânlannda tamam-
lanacaL
Başrollerini Yeşjm Salkım,Berhan Şim-
şek. Nurseli tdiz, Faik Engin, Kazun Ak-
şar'ın paylaştığı filmde Aysel Gürel, Er-
dinç Akbaş, Settar TanndÖğen. Hilal Ce-
beci, Aykut Oray. Reyhan Karaçam, Sa-
fiye Akdoğan,Mustafa Lzun ve Pınar Ytf-
maz da rol alıyoriar. Film, 1950'li yılla-
nn Türkıyesı' nde geçen bir hikâyeden yo-
laçıkıyor. Bir şarkıcının yaşamöyküsünün
anlanldığı film, aynı zamanda Demokrat
Partilı Türkiye'ye de bir pencere açıyor.
Ülkemizde değerlerin değıştiği 1958 yı-
lında kariyeri düşüşe geçen bır şarkıcı
(Yeşim Salkım), bir kumpanyaya katıla-
rai Anadolu turnesine çıkar. Turnede ba-
şanlı olunca bır kasaba ağasının (Berhan
Şımşek) ilgisıni çeker. Oysa, şarkıcınm
gcnlü bır mühendıse (Faik Ergın) meyil-
Iidir. Ağanm metresi (Nurseli Idiz) de
mihendisi beğenmekte, bu yüzden şarkı-
cı ıle ağanın arasını yaparak mühendisi ken-
disi kazanmaya çabalamaktadır. Trajik
geçmışi yüzünden kasabada sürgüne git-
m ş bir doktor (Kazım Akşar) ise gelişen
oUylann ve beklenen çatışmalann sessiz
bi' seyircisidir.
'Ölumü kurtuluş olarak görüyor'
Filmin senaryosunu da yazan Ersin Per-
taı. bır şarkıcının yaşamından yola çık-
mılarının nedenini, aslında bir sanatçının
y^amöyküsünü göstermek olduğunu söy-
lö
r
or. "Bir sanatçının yaşamı iniş çıkışlar
v«gdgtöeriedoludur. Bufflmde1950'Byıl-
laraıTürkiyesf nde var olmaya çahşan bir
Richard Attenborough da destek verdi
Çocuklara yönelik
cumartesi sineması
B
(Fotograf: NEZAHAT EKMEKÇl)
u filmde 1950'li yıllann
Türkiyesi'nde var olmaya çahşan bir
şarkıcının, gerçek bir sanatçının yaşamı
var. Anlatılanlar, bugün çok tartışılan
"kim sanatçı, kim sanatçı değil"
sorulanna da bir gönderme aslında.
şartacınm.gerçek birsanatçuunyaşaım >ar.
Anlatılanlar bugün çok tarüşılan kim sa-
natçı, kün sanatçı değil sorulanna da bir
gönderme ashnda."
Sıfırdan zırveye ulaşmış bir şarkıcının.
ölümsüzlüğü ölümde arayışını konu alan
filmde ıntıhar ve ölüm temalannın yer al-
masını yönetmen Pertan, Dalida, Janis
Joptin, jimmy Hendm, Kurt Cobain gı-
Viyola Dalında Orkestra Elemanı
Seçmeleri
Dinleîi 30 Kasım 2000 tarihınde yaprlacaktır.
Repertuar
* Gam ve arpejler
* Herhangı bır klasık konçertonun 1. bölümü
* J.S. Bach'ın Solo Süit'ınden jüri tarafından seçilecek olan iki bölüm
* Deşifre
Adaylann, özgeçmişlen ıle birlikte 15 Kasım 1999 Çarşamba saat
09:00 ile 20 Kasım 2000 Pazartesi saat 17:00 arasında Borusan
Kültür ve Sanat Merkezi'nde Senem Nurcan'a müracaat etmelen rica
olunur.
BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ
Istiklal Cad. No: 421 80060 Beyoğlu-istanbul
Tel: (0212) 292 06 55 Faks: (0212) 252 45 91
Borusan Kültür ve Sanat bır Borusan Botomg kurulusudur
bi starlann intihar kararlannın filmin se-
naryosunun oluşmasında çok önemli bir
etken olduğunu behrterek açıkhyor: "Knrt
Cobain, en başanlı döneminde intihar et-
ti. Kr sanatçuımyaşammdad^andan fark
edOmeyen birçokanvar.En yûksekteyken
bfleölinn çokyakm ashnda. Ama sonrayal-
nızca tek bir şarkı onun yaşamını değişti-
rebilivor. Bir şarkı onun yaşamı olabiliyor.
Bİ23m şarkıcunızda ölümü hep özleyen ve
kurtuluş olarak gören bir sanatçı ashn-
da.-''
'Gûnûmflzie örtüşen yanlan var'
1950'lerin Demokrat Partili yıllannda
geçenfilmde,tanmdan sanayiye geçen bir
toplumda geçiş evreleri ve yaşanan deği-
şim konu ediliyor. Pertan, özellikle bu dö-
nemin seçilmesinin nedenini, bugünle ör-
tüşen yanlann olması olarak açıkhyor.
Pertan, "1950'K \Tİlann Türkiyesi'nde bir-
çok şey değişirken sanatçı bir yandan bu
değişimlere ayak uydurmak zonında, bir
yandan da kendi proMemleri ile baş başa.
O yıllann siyasi ortamı da birçok değişik-
Kği bannduıyor" diyor.
'Şarloa', elli yıl öncesinden bir hikâ-
yeyı anlatırken tarihsel ya da belgesel bir
nıtelik taşımıyor.''0 yülan anlaöyonız
ama belge nheliği taşrvan bir film değfl
bu. Sanatçmmkendidramıvevarobna ça-
bası ön planda."
Sanmal AŞ'ninyapımcılığını üstlendi-
ği filmin müzıklen Yeşil Prodüksiyon'a,
kurgu Nevzat Dişiaçık'a, tasanm Annie
Gedmuyden Pertan a ait. Görüntü yönet-
meni ise Ertunç ŞenkaL
KükürServEİ- tngüizoyun-
cu EwanMcGregor, eşi Eve'le
birlikte, çocuklan yeniden cu-
martesi sabahlan sinemaya ça-
ğmyor. Set direktörü Eve, 'Star
WMÎ' gibi filmlerin ardında-
ki reklam kampanyalannın ço-
cuklan bırer 'satm alma ma-
kmesi' halıne getirdiğini söy-
lüyot Buyüzden, KuzeyLond-
ra'da Hampstead'de oturdukla-
n mahallede bulunan Every-
man sınemasında göstenlmek
üzere alternatif bir program
hazıriadı.
Altı haftalık bölümler
halinde düzenlenecek
programlar başanlı olur-
sa bunu bütün ülkedeki
sinemalarayaymaya ça-
lışacakiar. McGregorlar
böylece, ergenlik çağı
öncesi çocuklann her cu-
martesi sabahı mahalle-
lerinde bulunan küçük
mahalle sinemalarmı
doldurduğu dönemlere
geri dönebilmeyi amaç-
lıyorlar.
Eve ve Ewan McGre-
gor, bu hareketi çizgi
fihn dışında bır şey iz-
leme olanağı bulamayan
dört yaşındaki kızlan
Clara'dan yola çıkarak
geüştirmişler. îçindebol
bol şıddet öğesi bulunan
'Lock, Stock and Two
SmokingBarrefc'fılmın-
de görev yapan Eve şunlan
söylüyor "Bu fîlmi çocuğu-
munizlenıesiimkânss.Amaço-
cuklaravöııeikhazıriananrim-
lerde de aynı derece şiddete
rastbyoruz. Bu yüzden çocuk-
larunıza, eski dönemlerde çe-
kihniş, msani öğelertaşıyan sj-
yah-be>az klasikleri triemeola-
nağı vennemiz gerek."
Böylece 1938'de çekilen
'Robin Hood'un Maceralan' ya
da 1940 yılı yapımı 'Bağdat
Hırsra' gibi klasikleşmiş fılm-
lerden 'Iron Giant' ya da 'Ja-
mes and The Giant Peach' gi-
bi daha modern yapımlara ka-
dar pek çok fihn Everyman si-
nemasının 'Cumartesi Saba-
hı' programındayer alıyot Ay-
nca fihn gösteriminden sonra
çocuklara neizledikleri hakkın-
da; üzerinde düşünmeîerine
yarduncı olacak çalışma atöl-
yeleri, çizgi fihnlerin nasıl ya-
pddiğını anlatan, sınemada tek-
nolojinin nasıl kullanıldığını
gösteren eğitimlerve özel gös-
teriler de yapılacak. Ewan
McGregor, Jude Law, Sadie
Frost, SeanPertvreeve Johnny
Lee MMler gibi arkadaşlanyla
beraber bu tür çahşmalara ka-
tıhp çocuklara yarduncı olma-
ya çahşacak.
Eve ve Evnuı McGregor.
Ingiltere'nin çocuklar için
fihn gösteren en büyük festi-
vali 'NationalScnoolsFlm^-
ek'in açılışında konuşan ünlü
oyuncu ve yönetmenLord Ric-
hard Attenborough da ailele-
re çocuklannı cumartesi saba-
hı sinemaya getirmeleri için
çagnda bulundu. Yeni ve mo-
dern yapunlarda 'aşın dozda
şiddet ve kavga' sahnelerinin
yer almasının çocuklan kötü
yönde etkıledığıni söyleyen At-
tenborough, bu filmler yerine,
genç beyınlerin yeni kültürle-
ri tanıyabilecekleri, dünya ta-
rihini değiştirmiş kişüeri izle-
yecekleri ve ufuİdarmı geniş-
îetecekleri hikâyelerin anlatıl-
dığı fihnleri izlemeleri gerek-
riğinin alnnı çizdi.
KUŞBAKIŞI
MEMET BAYDUR
Otel Yopgo
"Ve heykeller gibi gittiler
ArkaJannda
Kılıçlann kesmediği,
Nalların ve gençleıin sesleriyle
Bölûnmeyen bir sessizlik bıraktılar;
Ve o büyükyalnızlık, o büyûkyoksunlukbaşladı"
• • •
Urla Iskete'den başkente döneli epey oluyor ama
Seferis'in bu güzelim dizeleri aklıma takılı kaldı,
dilimden düşmüyor. Sayın Cevat Çapan'ın yet-
kin, pınl pınl Türkçesinden yukandaki çeviri. Ybr-
go Seferis okurken kitaplığımı karıştırmaya baş-
ladım. Bu işi çok seviyprum doğrusu, kitaplık ka-
rıştırma işini. Ismet Özel'in 1969 yılının Kasım
ayında de Yayınevi'nden çıkmış Evet Isyan adlı
şiir kitabı geçti elime. Kırk beş sayfalık enfes bir
kitap. On dört şiir var içinde, 1965 ile 1969 ara-
sında yazılmış. Otuz yıl öncesinin şiirieri. Kitap-
tan o yıllarda Ince Sızı adlı şiiri işaretlemişim.
Otuz yıl önce ezberlemiştim bu şiiri, on dokuz ya-
şımdayken.
"Var mıdır nalçalan sevincin
Gün tene değince kanatlan uzar mı
derin bir secde gibi rüzgâra aşılanmak
dostlan düşünmenin çarpıntısmdan mı"
Böyle başlar Ince Sızı ve yirmi bir satır sonra
ürpertici bir doruk noktasında ansızın biter. Me-
raklı okur bulsun, okusun isterim bu şiiri.
Kitaplığı biraz daha kanştırdım, ince bir kitap da-
ha. Turgut Uyar'ın Divan'i, Bilgi Yayınevi. 1970
yılında çıkmış ılk basım. Beş lira.
Turgut Uyardehşetliyakışıklı biradamdı, bu ki-
tabın arkasındaki vesikalık fotograf Turgut Ağa-
bey'e benzemiyor bence. Birden yıllarca, ytllar-
ca önceye gitti aklım. Tomris - Turgut Uyar,
Edip Cansever, ben ve Ahmet Baydur, Eti-
ler'deki Tomrisler'in evinden çıkmışız, Bebek'te
bir yere inmişiz. Şadırvan mıydı orası? Masada
erik, kiraz vardı. Yaz aylan olmalı. Edip Ağabey
1
-
le ben türlü konuda gevezelik ediyoruz, Tomris
bizi azarlıyortatlı tatlı, ama o akşamüstü asıl ak-
lımda kalan, Turgut Uyar'ın keyiflenip gülmesi ve
o güne dek görmediğim kadar konuşkan olma-
sıydı. Son derece tutkulu bir ciddiyetle şiir, srya-
sa, hayat üstüne konuşuyor, sonra gözünün içi
gülerek bakıyordu bizim söylediklerimize. Tur-
gut Uyar'ı keyifli, mutlu, dalga geçerken gördüm
ben! Az şey değildir bu.
Divan'ın 53. sayfasında bir rubai:
yük gemileri geçti, biz uzaktan dolduk boşaldık
önce yıldık yükten ve şilepten korkuyla ufaldık
ama bizdik btzdik denize maviyi gemiye yükü venen
hızlandı sonumuz hızlandı iyice, yani çoğaldık
•••
Yorgo Seferis'in iki kitabının yanı başında Ka-
vafis'i buluyorum. Onun yanında Elitis'i de, Rit-
so«'u da. Bîrbirinden kanatlı, birbirinden kunt,
birbirinden muhteşem dört şair işte. Onlan da
Cevat Çapan çevirmiş Türkçemize. Sayın Ça-
pan'ın bizim kuşağımız üstünde büyük emeği
vardır, hakkı vardır. Yüzlerce öğrenci yetiştirmiş
bir büyük şair, öğretmen, eğitmen. Bugünlerde Be-
şiktaş'ınyenilgilerinecanısıkılfyordurhepimiz gi-
bi. Benimse kendi kuşağımdan kimi aydıncıkla-
nn haline canım sıkılıyor ama sıkıntı dediğin ne-
dir ki, 1965 yılında Memet Fuat'ın de Yayınevi'nden
çıkan Yorgo Seferis'in Destansı öykü'sünü oku-
yunca geçiyor. Birinci basımı 1962'de yapılmış (yi-
ne de Yayınevi) Ülkü Tamer'in, o müthiş Ezra ile
Gary adlı kitaptaki Bir Ihtiyar'ı okuyunca geçiyor.
Hakan Savlı'nın 2000 yılının Ağustosu'nda Adam
Yayınevi'nden çıkan po Dersleri I Sonsuzluğa
Yeni Başlayanlar İçin kitabını okuyunca geçiyor
iç sıkıntısı. Dış sıkıntı geçmez, biliyorsunuz!
• • •
Iskele'de oturduğum eve üç-beş yüz metre me-
safede Yorgo Seferis'in evi; tam yüz yıl önce dog-
muş, bu evde yaşamış. Sarnıç'ı, Destansı Oy-
kü'yü yazıp Nobel'i almış bir Egeli şair. Şimdi bu
minik kasabada, evinin karşısındaki sokak, Yor-
go Seferis Sokağı. Yaşadığı ev ise restore edilip
güzel bir küçük otele dönüşmüş. Otel Yorgo. Bu
güzelim otele bakarken dalıp gittim. Edip Canse-
ver Bulvan? Turgut Uyar Meydanı? OteJ Edip... Otel
Uyar... Istanbul'da olması gereken düşsel adres-
ler. Duyariık eğitiminden söz edecektim ama bu-
gün sayım günü, yanıtlayacak başka sorular var.
İyi pazarlar...
1
Güne Bakan Cam Kımklan'
repertuvardan çıkarıldı
• Kültür Servisi- Afıfe Jale Tiyatro Ödülleri
2000 yılı Cevat Fehmi Başkut Özel Ödülü'nü
alan Memet Baydur'un 'Güne Bakan Cam
Kınklan' adh oyunu Kültür Bakanı Istemihan
Talay'ın talimatıyla repertuvardan çıkanldı. Oyun
Istanbul Devlet Tiyatrosu'nda sahneleniyordu.
Bakanın talimatını, Devlet Tiyatrolan Genel
Müdürü Rahmi Dilligil tiyatro çalışanlanna yazılı
olarak bildirdi. Eleştirmenlerin ve seyircinin
beğenisini kazanan oyun bu yılın repertuvannda
yer alıyordu.
ENKA Vakfı'nda Kürtün 2000*
• Kültür Servisi - ENKA Vakfı, kültür-sanat
etkinlıklenne kış programıyla devam ediyor. 23
Ekim'den itibaren izleyiciyle buluşacak
programda 11 etkinlik sunulacak. Etkinlikler
Yıhnaz Erdoğan'm yazıp yönettiği 'Cebimde
Kelimeler' ile başiıyor. 31 Ekim'de ise Oyun
Atölyesi'nin 'Aynlış' adlı oyunu, 14 Kasım'da
Izmit Şehir Tiyatrosu'nun 'Üç Kuruşluk Opera'
adlı oyunu sahnelenecek. 28 Kasım'da Istanbul
Devlet Tiyatrosu'nun 'Özel Hayatlar',
5 Aralık'ta Dormen Tiyatrosu'nun 'Hayati Bey'i
Anyorum', 19 Aralık'ta ise Yıldız Kenter'in
'Hep Aşk Vardı' adlı oyunu izleyiciyle buluşacak.
Etkinliklerin başlama saati 20.00 olarak
belırlendi. (276 22 14)
BUGUN
• CRR'de saat 19.30'da Mersin Oda
Orkestrasının konseri ızlenebılir. Şef Nezih
Seçkm'in yönetımmdeki konserde Bahar Biricik
(keman) ve Gülden Aykaç Teztel (piyano) solist
olarak yer alacak. (232 9S 30)