Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 EKİM 2000 PAZAR 10 PAZAR YAULARl [email protected] 'BizSiz' milli hizmet derneği!"SansNous/BizSiz veya BizOlmadan", fazla değil 7 ay önce kurulmuş bir "dernek". "Dernek" deyince tüyleri diken diken olanlan haklı olarak (!) ürkütecek cinsten bir "örgût". Birkaç hafta önce olduğu ve gelecek haftalarda olacağı gibi sokaklara döküldüler mi yollan aşındırmakJa kalmıyoriar. Polisten sopa yemeden bağınp çağmp durduklannda "hak" da kazanıyorlar. Hem de 3-5 tane zamane "sans-culotte/donsuz- çubuz"ıınun, 1901 yılı deraekler yasasına göre kurduğu bir "dernek" sayesinde. Yani her yapacağı "sosyo-poütiko-kültürer (belki de az ticari!) faaliyet için "vakrf" lcurmak yerine neredeyse bedava.maliyetle gün yüzü görebilen, "sivil tophım örgütû" veya "demokratik khle örgütü" olmaya namzet, iri veya ufak bir "kolektif insan topluluğu"yla. (Avrupa Birliği'ne giden yolda şaşırmamak için Türkiye'ye dayatılan (?) "pusulanın", "yol haritalannın" bir başka misafirperverlikle gündeme alındığı, bir bağlamda bir başka anlam kazandığı zaman dilimlerinde yaşıyoruz, değil mi? Şükür bugünleri gösterene!!!) 1789 FransızDevrimi'nin çıplak kıçlı, en gariban "mUftanlanna" verilen "sans-cukrttes" deyiminden esinlenerek kendilerine "BESiz"ler adını uygun gören gençler ve yandaşlannın itirazı, "vatani görev"e. Uzun lafin kısası, "Siz (yetkili makamlara) şu işi 'BizSiz' de halledebilirsiniz" diyorlar... "Vatani görev"in Fransızcadaki resmi karşılığı değme "miDiyetçilik şampiyonJannın" ağzının suyunu akıtacak bir ifadeyle "milli hizmet''. Buna karşın "devrin ve çağdaş uygarhk düzeyi"nin gerektirdıklerinden ötürü, "çuvaküa önce kendisine batmnakla" başlayan Fransa, bundan böyle "milli hizmete" katkıda bulunacaklan seçerek alacak. Nasıl mı? Öncelikle 1 Ocak 1979'dan sonra doğan tüm genç erkekleri "milB hizmet" zorunJuluğunun dışında bırakarak. Veee, "profesyonel ölçüierde ordu" oluşturarak. "Milliyetçi liberal" Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın 1996'da solun geleneksel kozlanndan birini, "askertiği bitirmek" fıkrini, hem de hiç "gocunmaksızm" iç etmesiyle ete kemiğe bürünen süreç, 1997'de "sol demokratik" Lionel Jospin hükümetiyle yasallaştı. (Aklın yolu birmiş!) Gelin görün ki önümüzde kalan 2.5 PARIS UĞUR HÜKÜM yıl içerisinde 300 bin civannda gencin daha "milli hizmeti denıhte" etmesi gerekiyor. Kjyamet de bundan kopuyor. 31 Aralık 2002'de sona erecek zorunlu son askerlik döneminde gerçekte Fransız ordusunun silah altına alınmasını planladığı çağnh genç sayısı 134 bin. Bırakın aydın kesimin, uzmanlann düşündüğünü, gençler arasındaki yaygm anJayışa göre de "mÜM hizmet" tam bir zaman ve enerji kaybı. Çoğunluk, "askerliği" bir zül, eziyet olarak algılıyor. Ne de olsa onlar da Fransız Devrimi'nin "isyana donsuzlannın" torunlan, "savaş karşm" sosyalıst önder Jean Jaures nın çocuklan, "asker kaçaklarma" methiyeler düzen şarkıcı-şair-fılozof-ya2ar Boris Vun'ın kardeşleri ya! Tecilli ya da çağnsı gelen onbinlerce genç, "Mademki yasa zorunlu askerüği sona erdiriyor, 'SansNous/BizSiz' yapu son dönemi de" diye bas bas bağınyor. 1905 yıhndan 1963'e kadar 24 ay olan "askeri hizmet", bu tarihte 16 aya inmiş. 1965'te "milli"ye dönüşen görev, artık yalnızca "savunma" işlevlerini içeren bir "hizmet" olmaktan çıkmış. Yapıya sivil görevleri içeren iki hizmet olanağı eklenmiş. Belirli özelliklere sahip gençler teknik yardım ve işbirliğı (kooperasyon) kadrolan biçiminde görev ifa ederken 1970'te askerlik bir yıla inmiş. Teknik yardımcı ve işbirükçiler hariç. (Onlar yine 16 ay. Bu gençlerin çoğunluğu yabancı ülkelere öğretmen, teknik eleman gibi gönderilip, Fransız okullannda hocalıktan konsolosluk, hatta büyükelçilik danjşmanlığına kadar çeşitli sorumluJuklar üstleniyorlardı.) 1971'de(68'lerin özgürlük ve başkaldın rözgârlannın etkisiyle) askerlik ertelemeleri, görevden aflar yaygınlaşırken ilgili yasalar da yumuşatılmış. Öte yandan, bir kısun gençlerin "milli görevlerin" jandarma kuvvetlerinin bünyesinde yerine getirebilmesi için 1983 yılını beklemeleri gerekecekti. 1985'ten itibaren de polis kadrolannda askerlik yapmak mümkündü. Aslında bugûnkü gençlerin "Niqn BtZ askerlik yapahm?" itirazı büyük oranda sosyal bir hastahktan kaynaklanıyor: "Eşitsizlik." "wwwjansnous.org" internet sitesi adreslerinde de (maalesef sadece Fransızca) görebileceğiniz gibi, "üniforma yerine iş" istiyorlar. Zira epeyce esnekleşen yasalar kontratlı çalışan, iş sahibi olan veya yüksek tahsilini sürdüren gençleri "milli hizmet"ten affediyor. Askere gitmek zorunda kalanlar genellikle toplumun alt kesimlerinden geliyor... Fakat "vatani görevini" parayla ödemek, pek liberal Orhan Asütürk gibi (Unuttuysanız hatırlatalım, başhortumculardan ANAP'lı Şişli Belediye Başkanı Gûlay Ashtûrk'ün kocası) veya pek milliyetçi "işadamı" Erol Evcfl, hatta tetikçi zanlısı Semih Tufan Gülaltay gibi "çûrûge" çıkma tûrü dâhiyane buluşlarla da "vatani görev"den kurrulmanız olasıdır (Cumhurivet, 10.9.1998). Nerede yaşadığımza bakar... Diyeceksiniz ki: "600 bin kişitik bir orduyla AB yollannda ağır aksak ifcrieyen bir ülke de bırakın 'OnlarSız' yürüsün.' Vatan'a daha fazla 'katkı'da bulunmuş ohıriar". Sız dehaklısınız... 'Sultan' benden özgür"Sultan" bahçe duvannda. Oturmuş, geleni geçeni seyrediyor. Şöyle bir uzarup sevenlere pek yüz vermiyor. Okşama uzun sürerse arkasını dönüyor, başka yöne bakınıyor. Yalanıyor. Bu arada yandaki komşu sokağa çıkıyor. Uzun tüylü, kara iki Afgan köpeğini zor tutuyor. Hayvanlar, dışan çıknk diye heyecanlı. Ormanda günlük dolaşmalanna götürülüyorlar. Köpekleri gibi kara giysiler içindeki kadm da heyecanlı. Afganlar tasmalanndan kurtulacak diye korkuyor. Duvann yamndan geçerken Sultan'a homurdanıyorlar. Bizimki ise onlan pek umursamıyor. Yerinden bile kıpırdamıyor. Acırmış gibi bakıyor. Yıllar önce Mezopotamya'nın Ur kenti kazılannda, ûzennde kedi başı olan 4500 yıllık mühürler bulunmuştu. Tarihte bilinen ilk insan- kedi karşılaşması dünyamn bu yöresinde olmuş. Daha sonra eski Mısır'da, Firavun lutankamon ve Ramses — — ^ — (10 1500-1000) dönemlerinde kedilerin evcilleştiği görülüyor. En güzel tannça Bastet bir kedidir. Kedinin öldürûlmesi günahür ve cezası idamdır. Eski Mısır'dan çıkanlması yasaklanan kediyi Italya ve Galiçya'ya kaçıran Fenikelilerdir. Avrupa'da en çok köpeğın yaşadığı ülke Almanya. Sayılan 2 milyona yakm deniyor. Son yıllarda 'anfam' yapan kediler de söylentilere göre 1.5 milyonu geçmiş. Almanın köpeği çok disiplinli oluyor. Kendini eğittiriyor, efendisi ondan ne isterse A'dan Z'ye yerine getiriyor. Dünyanın en iyi polis köpekleri Almanyah. Tiirk polisi bile Alman köpeğini kullanıyor. Yeryüzündeki tüm STUTTCART AHMET ARPAD doğa facialanna Alman köpekleri yoUanıyor. i - Sahibi köpeğini terbiye ederken kendinden çok şey veriyor. Kimi kepek, sahibinin karakterini alıyor. Yerine göre "Saldff!" derse saldınyor, "Parçala!" derse parçalıyor, "Otur!" derse kuyruğunu toplayıp oturuyor. Evinde kansma, çocuğuna söz geçiremeyen kimi 'kazak' erkek, köpeğine sözünü geçiriyor. Kedi öyle mi? Sözü geçen, insan değil kedi. tstediğüıi yaptıran, karşısındakini çoğu kez kullanan, yine kedi. Kedinin milliyeti yok. Alman kedisi, Türk kedisi, Amerikan kedisi diye aynm yapmak yanlış olur. Hepsinin özellikleri aynı; yaşadıklan yer neresi olursa olsun. Alın, örneğin bir îstanbul kedisini, götürün Münih'e, davTanışlannda hiçbir değişiklik olmaz. Ya da götürün "Beyaz Saray" kedisini "Güniz SokağTna". Karşısındakini istediğı zaman umursamaz, istedıği — ^ — • zaman da okşanmasına izin verir. Çağırdınız mı hemen gelmez, fakat o sizi çağırdı mı hemen koşarsınız. Romanlara konu olur, çok satar. Müzikalleri yıllar boyu kapalı gişe oynar. Dişisi, yavrulannı bir kadının çocuğunu büyütmesinden daha iyi büyütür. "Suhan"m canı sıkıldı sokağı seyretmekten. Yan bahçeye geçiyor. Gözden kayboluyor. Bakalım ne zaman dönecek eve? Acaba akşam yemeğine gelecek mi? Yoksa ta yann sabaha dek, o bahçe senin, bu bahçe benim dolaşıp duracak mı? Uzun süre gelmedi mi merak ediyorsunuz, gelince de kızamıyorsunuz. Kedi sözünü geçiriyor, kendini sevdiriyor. Yaşıyor... Benden özgür. I • • w BILGİSAYAR ÖGRENMEK ŞART!... AMA NASIL?.. \-2 parmakla kuHanacaksanız ogtenmek gerekmez ki... Bakar bakar yazarsmız !.. Onparmakla + Bakmadan kullanmayacaksanız hiç öğrenmeyin L Bılgısayan eğitimsiz de kullanabüırsıniz. Zamanımzın ve gözlermızin değeri yoksa. 5 dakıkalık ışı 25 dakıkada yaparsıni7 ı BAKAR BAKAR YAZARSINIZ! OZEl 04KTI10 SEKRETCR VE BllClSATÛh KURSUHI • I I ," 1^ Dünya Rekoru l/ll 28 Dünya Şampiyonluğu TürJdstan 'da kutlamalar Kazakistan'm Türkistan kentinin 1500. kuruluş yddönûmü törenleri çerçevesinde çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Dün hipodromda, geleneksel "Para kapma" yansması yapddı. Para kapma yanşmasmda biniciler, atian mzla koşarken düşmeden yerdeki para doiu cüzdanlan kapmaya çahşıyorlar. (Fotoğraf: REUTERS) Eskiler hangara uçak iteklerdi...Galiba Avustralya'ya giden bir uçaktaydı. Bir grup sarhoş Ingiliz rezalet çıkarmış, yedikleri diğer haltlann yanı sıra hosteslere de saldırmışlardı. Havada insan belki her şey olabilir de saldırgan nasıl olur anlayamadığımdan, bu sersence tavırlara kızmamla birlikte, cesaretleri yüzünden o serserilere içten içe hayranlık bile duymuştum. Sıkı uçak korkaklan için, değil havada ona buna saldırmak, tuvalete gitmek bile başlı başına bir kahramanlıktır çünkü. Yani en azından benim için böyledir bu. Öyle ki uçak tırmanışmı bitirdikten sonra çocuklar hemen yerlerinden firlayıp koşuşturmazlar rru, anne- babalan şu çocuklan niye oturtmazlar diye kendi kendimi yerim. Çocuklann hareketlerinden —m,^^— uçağm ~""^^™" dengesinın sarsılacağına neden ve nasıl ınandığımı da hiç sormayın, çünkü bilmiyorum. Hal böyle olunca, uçakta hır çıkarmak demek, her şeyden önce ayağa kalkmak, karşındakine hamle yapmak demektir ki bu da iyi bir uçak korkağı olan benim için başlı başına bir cesaret ışıdır. Ama varsayalım ki cesurluğum tuttu da saldırganlaştun, yine de hedefim bir hostes olmayacaktır. Çünkü olursa, "Otur oturduğun yere, düşûrürüm bak uçağı" diyeceldermiş gibi gelir bana. Bunu yapabileceklerine inandığıma göre, uçağm düşmesini önleyeceklerıne de inanınm. Bu yüzden de onlara saygıda kusur etmem. Tabii ki hosteslerin kimseyi tersledikleri, korkuttuldan yok. Aksine, sanki günah işleyeceklermiş kaygısıyla ınanılmaz incelikler sergiliyorlar. En son Istanbul'dan Londra'ya THY'nin Ergene uçağıyla uçtum. Cesaret edip adlarmı soramadığım, ama boyunlanna asılı kartlanndan kimjiklerini öğrenebildiğim Öziem Taner ve Mine Acjduman ile diğer hostesleri görmenizi isterdim. Üç buçuk saat boyunca kalkış ve iniş sırasmdaki süreler hariç yerlerine oturmadılar bile. Gülümsemeyi de ihmal etmeyerek hem de. Çıkışta kendilerine teşekkür ederken arada "Siz tekrar dönecek mismiz tstanbul'a" LONDRA MUSTAFA ERDEMOL diye sordum. Evet yanrtını verdiler. Bu yine üç buçuk saat ayakta kalmak, huyu suyu farklı onlarca yolcuya aynı servisi sunmak demek. Haftada kaç gün çalıştüdanru bilemem, ama eğer altı gün bu tempoda çalışıyorlarsa çekilir şey değil dogrusu. Yıllar önce THY hosteslerinin genellikle çalışma koşullanndan hoşnut olmadıklaruıı okûmuştum gazetelerimizde. Aldıklan paranın da öyle ahım şahım olmadığı çahnır kulaklara zaman zaman. Oysa hosteslerin güçlü bir sendikal örgütlenmeleri var sanıyorum. Ara sıra kendilerini gösterseler fena olmayacak. Hosteslik bir meslek olarak 1930'da başladı biliyorsunuz. Dünyanın ilk hostesi de EDenChurch adlı bir kadm. ^^m^^—mm Uçaklarda ™"""^™~™" pilottan başka, yolculann sağlıklanyla ilgilenecek kadm görevliler olması gerektiğini ileri sürerek Boeing yetkililerini ikna etmeyı başarmış, sonra da sekiz arkadaşıyla birlikte hostesliğe başlamıştj. O dönemin hostesleri beyaz hemşire üniforması giyerlerdi. Ne de olsa Church, uçuş brövesine de sahip bir hemşireydi. Hostesin yaptığı işin belli bir tammının olmadığını biliyoruz o yıllar. Günümüzdekinden çok farklı olarak, o ilk hostesler hem bilet kesiyorlar hem de gerektiğinde yolculann bavullannı taşıyorlardı. Uçağın yakıtını koymak da onlann işiydi. Dün de bugün de aynı olan tek şey, hosteslerin yolculara uçağın ne kadar güvenli olduğunu anlatmak, onlan rahatlatmak. Sonradan vazgeçmişler, ama hostes olmak ısteyenlerin 1.65'tenuzun olmaması gerekiyormuş o günler. Bir meslek olarak kabul görmeye başladıkça hostesliğin kurallan belirleniyor, mesleki bir etik de oluşuyor. Gidiş-geliş altı saatten fazla tutan bir yolculukta hiç dinlenmeden servis sunan Özlem Taner ve Mine Acıduman'a, -eğer fırsat bulabilseydim- "Çok yoruluyorsunuz, ama halinize şükredin, 30'lu yıllarda yaşamıyorsunuz" derdim. O dönemin hosteslerinin bir işleri daha vardı çünkü; o gunkü uçuşunu bitirmiş olan uçağı hangara itekleyerek götürmek. İLAN BAKTIN tCRA TETKÎK MERCÜ HÂKtMLİĞİ Esas: 1999/121 H. Mahkememizde davacı Pamukbank T.A.Ş. vekili Av. Cafer Arslan tarafından davalı Ömer Çetinol aleyhine açılan itirazın kaldınlması takibin devamı davasuun ya- pılan açık yargılaması sonucunda verilen ara karan ge- regince; Davalı Ömer Çetinol, Mal Müdürlüfü Milli Emlak Servisi Amasra adresine çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edıldiği ve savcılıkça yaptınlan araştırmada tebli- gata sarih adresi tespit edilemediğinden adı geçen dava- hnın duruşmamn bırakıldığı 31.10.2000 günü saat 9.00 'da mahkememizde hazır bulunması veya kendisuu bir vekil ile temsil ettirmesi, duruşmaya gelmediği tak- dirde duruşmamn yokluğunda yapılıp karar verileceği hususu davetiye yerine kaım olmak üzere ilan olunur. Basın: 50733 lwww.sampiyon-kurslari.com.tr Beyazıt : 517 92 57 Bakırköy: 561 29 06 Şişli : 230 90 37 Kadıköy: 336 11 50 5179258 5713131 234 30 49 (0216)338 08 4? ONPARMAKLA BİLGİSAYAR KULLANIMI İŞLETMENLİK + MUHASEBE DAKTİLO + YABANCI DİL FATtH 4. SULH HUKUK HÂKtMLİĞl'NDEN Dosya No: 2000/354 Mahkememizden verilen 11.10.2000 tarih ve 2000/722 esas, 2000/816 karar nolu karar ile Draman Cad. Nezih Yaşar Apt 52' 1 Karagûmrük-Fatih adresinde ikamet eden ve Bursa-Yüdınm nüfusunda kayıtlı 1981 d.lu Turhan ve Lütfiye oğlu Mesut Durgut'a, annesi Lütfiye Durgut vasi tayin edilmıştır. İlan olunur. 12.10.2000 Basın: 59201 İLAN ADANA 5. ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLtĞİ'NDEN _ Dosya No: 1999/343 Davacı Aysel Onal vekili Av. Bahri Özaykan tarafin- dan davalılar Ahmet Sertler ve Gökler tnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi aleyhine açılan tapu iptali ve tescil da- vasının yapılan duruşmasının ara karan gereğince: Davalı Gökler tnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi ile şir- ket temsilcileri adına çıkartılan tebligatlar bıla tebliğ ia- de edildiğinden ve yapılan tüm araştırmalara rağmen şirketın adresi tespit edilemediğinden dava dilekçesinin ilanen tebhğine karar verilmiş olmakla, Karar gereğince davalı Gökler Inş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi'nin duruşmamn bırakıldığı 06.11.2000 günü sa- at 10.40'ta bizzat duruşmada hazır bulunması veya ken- disini vekil marifeti ile temsil ettirmesi, duruşmada biz- zat hazır bulunmaz veya kendisini vekil marifeti ile tem- sil ettinnedığı takdirde duruşmamn gıyabında devam edeceği ve gıyabında karar verileceği hususu davalı Gökler Inş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi'ne, duruşma günü ile dava dilekçesi tebliği yerine geçerlı olmak üzere ila- nen tebliğ olunur. Basın: 58755 ANKARA12. ASLtYE HUKUK HÂKÎMLİĞl'NDEN 1996/693 Esas Davacı Döndü Erdağı vekili tarafından davalı öner Erdağı aleyhine açılan boşanma davasının mahkeme- mizde yapılan mııhakemesı sonunda; Davalı Öner Erdağı adına çıkanlan tebligatlar bila ik- malen iade edilmiş olup, Emnıyet araştırmasında da ad- resi meçhul olduğundan davalıya ilanen tebligat çıkanl- masına karar verilmiş olup. Mahkememizden verilen 13.3.1997 tarih ve 1996/693 Esas, 1997/186 karar sayı- h ilamı ile davamn kabulü ile Kars ili, Arpaçay ilçesi, Güvercin köyü, CUt: 019/01, Sahife: 46, Kütük: 8'denü- fusakayıtb Hasan Sündüz'den olma 12.11.1975 D.lu da- vacı Döndü Erdağı ile aynı yer nüfusunda kayıth Mtırat ve Müşkünaz'dan olma 2.6.1971 D.lu, davalı Öner Er- dağı'mn M.K.'nin 134/1-2. maddesi gereğince boşan- malanna karar verilmiş olup, ilan tarihinden itibaren 15 gün okuma, 15 gün tebliğ yerine gecerli olmak üzere 1 ay içerisinde temyiz etmesi, temyiz etmediğiniz takdir- de kesinleşeceği karar yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 16.9.2000 Basın: 58827 ADANA 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKtMLİĞl'NDEN Dosya No: 1999/341 Davacı Şükrü Ekmekçi vekili Av. Bahri Özaykan ta- rafından davalılar Ahmet Sertler ve Gökler Inşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davasuun duruşmasının ara karan gereğince; Davalı Gökler lnşaat San. ve Tic. Ltd. Şirketi ile şir- ket temsilcileri adına çıkartılan tebligatlar bila tebliğ ia- de edildiğinden ve yapılan tüm araştırmalara rağmen şirketin adresi tespit edilemediğinden dava dilekçesinin ilanen tebhğine karar verilmiş olmakla, Karar gereğince davalı Gökler Inş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi'nin duruşmamn bırakıldığı 06.11.2000 günü sa- at 10.40'ta bizzat duruşmada hazır bulunması veya ken- disini vekil marifeti ile temsil ettirmesi, duruşmada biz- zat hazır bulunmaz veya kendisini vekil manfetı ile tem- sil ettirmediği takdirde duruşmamn gıyabında devam edeceği ve gıyabında karar verileceği hususu davalı Gökler Inş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi'ne duruşma günü ile dava dilekçesi tebliği yerine geçerli olmak üzere ila- nen tebliğ olunur. Basın: 58753 SİLtVRİ İCRA YEİFLAS MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRtMENKULÜN AÇIK AKTIRMAİLANI Dosya No 1999 742 Tahmat Satılmasına karar venlen gaynmenkulün cınsi, kıymetı, adedı, evsafi tstanbul. SJıvri, Degirmenköy Köyü, .\raplıçift- lığı mevkiinde kain 26 pafta. 7394 parsel sayılı 5000 nÎ2 ınik- tarlı taria nıteligınde ga\-nmenkul satılacaktır Imar Durumu: Satüacak gaynmenkul, unarplanı dışında olup tanmsal amaç- 1J olarak kuÜanılmaktadır Üzennde herfıangı bir yapı olma- yıp, ekılıp biçilen tarla niteliğındedir Kadastral yola bağlan- üsı yoktuı. Gaynmenkulün muhanıınen bedeli 2.500.000.000 TL. olarak tesbıt edilmıştır. S»tış jartlan: 1- Satış, 28.11 2000 günü saat 15.15"den 15.30"a kadar Silivri lcra Mûdürlüğûnden açık arttuma suretiyle yapılacaktır. Bu artnr- mada tahmın edılen bymetin yüzde 75'ını ve rüçhanlı alacak- lılar varsa alacaklan raecmuunu ve satış masraflannı geçtnek şartı ile ibale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahbüdü bakı kalmak şarüyla 8.12.2000 günü Sıliv- n lcra Müdürlûğünde saat 15.15-15.30'da ıkıncı arttumayaçı- kanbcaktır. Bu arttırmada da bu mıktar elde edılememışse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kaJmak üzere arttırma ılanında göstenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır. Şu kadar ki arttırma bedelının malın tahmın edilen kıymetının yüzde 40'uıı bulması ve satış ısteyenın ala- cağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geç- mesı lazımdıı Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetın yüzde 20'sı nıspeunde pey akçesı veya bu mıktar ka- dar milli bu- bankanm tenunat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış, peşın para iledır. alıcı ıstedığınde 20 günü geçmemek üzere mebil venlebılır Ihale pulu, tapu harç ve masraflan alı- cıya aittır Bınkmış vergıler satış bedelınden ödenır. KDV alı- cıya aırtır Keza tellalıye bedeli satış rutanndan ödenecekür. 3- tpotek sahibi alacaklılaıia diğer ılgılilerin (*) bu gaynmen- kul üzeriodeki haklannı hususıyle faiz ve masrafa dair olan ıd- dialannı dayanağı belgelen ile on beş gün içınde dairemize bildırmeleri lazımdır. Aksı takdırde haİdan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır. 4- thaleye ka- tılıp daha sonra ihale bedeliEi yatırmamak suretiyle ihalenın feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefiUeri, teklıf ettıkleri be- del ile son ihale bedeli arasındıkı farktan ve diğer zaraıiardan ve aynca temerrüt faızinden mîteselsilen mesul olacakiardır. İhale farkı ve temerrüt faızı aynca hüknte hacet kaunaksızm daıremizce tahsıl olunacak, bu fark, varsa öncelikle temınat bedelınden alınacaktır 5- Şartname, ilan tanhınden itibaren herkesuı görebilmesı için daırede açık olup masrafı venldıği takdirde ısteyen alıcıya bir örneğı gönderilebilir 6- Satışa iş- tırak edenlenn şartnameyj görmüş ve münderecatını kabul et- mış sayılacaklan, başkaca bılgı alrnak ısteyenlenn 1999/742 Tahmat sayıh dosya numarasıyla mjdurlügümuze ba^vurma- lan ilan olunur. 13.10.2000 (*) llgüiler tabırme ırtıfak hakkı sahipleri de dahıldır Basın: 59128