27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EKİM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET f SAYFA HABERLER TlSK Genel Başkanı Refik Baydur, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi'yi ziyaret ettr; Sendikalar uzlaşma aıi\ or• TlSK ve üç işçi konfederasyonu, iş güvencesi yasa taslağını görüşmek üzere cuma günü bir araya gelecekler. Refik Baydur, hazırladıklan alternatif iş güvencesi yasa taslağından ödün verebileceklerini söyledi. Taslağın önümüzdeki günlerde bakanhğa ve sendika liderlerine verileceğini söyleyen Baydur, "Ne işçi, ne işveren için sokağa dökülmenin bir yarar getireceğine inanmıyorum" dedi. tstanbul Haber Servisi - Işçıye kısmi iş güvencesi sağlamayı öngören yasa tasla- gı nedeniyle işveren ve işçi sendıkalan arasında yükselen tansıyon TlSK Genel Başkanı Refik Baydur'un dün DÎSK Genel Başkanı Süleyman Çele- bi'yi ziyaret etmesiyle düşme eğilimine girdi. Taraflar taslakla ilgili sorun- lan görüşmek üzere cuma gü- nü Ankara'da bir araya gelme- yi kararlastınrken, Baydur, ha- zırladıklan "Alternatif Yasa Taslağı''ndan bazı ödünJer ve- rebileceklerini söyledi. DİSK Genel Başkanı SükymanÇete- bi de sıkıntılan bir diyalog çer- çevesinde görüşmeye hazır ol- duklannı beürtti. DlSK Genel Merkezi'ndeki ziyaretin ardından basın men- suplannın sorulannı yanıtla- yan Baydur, Çahşma ve Sosyal GüveniikBakanlığı'ncahaâr- lanan iş güvencesi yasa tasla- ğuun, iş güvencesi getirmedi- ğini savundu. Taslağın yasal- laşması halinde eylem yapma yanlısı olmadıklannı anlatan Baydur, "Ancak işveren ya iş- letmeyi kapatacak,ya işi yavaş- latacak, ya da devam edecek. Ben sokağın yanında değflim. Ne işçi için ne işveren için soka- ğa dökülmeninülkevebir yarar getireceğine inanmıyorum''de- di. Baydur, ışverenler tarafın- dan hazırlanan "Alternatif Ya- sa Taslağı''nın önümüzdeki günlerde bakanlığa ve sendika liderlerine üetileceğini söyle- di. Işverenler tarafindan hazır- lanan taslak üzerinde bazı ödünler verebileceklerini ifa- de eden Baydur, işçi sendika- lannın da görüşlerinin alınma- sından sonra konunun netlik kazanacağını kaydettı. Çelebi: Bakanhğm tasansını destekliyoruz DİSK Genel Başkanı Süley- man Çelebi de Refik Baydur'la çok uzun yıllara dayanan bir dostluklannın bulunduğunu belirterek bu dostluğu boza- cak, birbirlenne hakaret boyu- tuna varacak davramşlardan kaçınarak diyalog içerisinde olmalan gerektığıni anlattı. İş- çi ve işveren sendikalannın farklı görüşlerde olmasuıın do- ğal olduğunu belirten Çelebi, şöyle konuştu: "Bu çerçevede İş Güvencesi Yasa Taslağı'nda da farkh dü- şüncelerimiz var. Bakanlık ta- rafindan hazııianan düzenle- me iş güvencesi değü. Bu taslak sendikal güvenceyi içeriyor. Bu hafiyle de biz tasanyı destekli- yoruz. Sayın Baydur destek venniyor. Farklı değerlendir- meierounası nonnaL Bu konu- da en çoketkUenen kurumların başındaDtSKgefiyor" Çelebi, sendikal faaliyetle- rinden dolayı 1992 yılından iti- baren 50 bine yakın işçinin iş- lerine son verildiğine dikkat çekerek bunun sonucu olarak da sendikal hareketin durma noktasına geldiğini söyledi. Ankara'da dörtiü zirve TlSK, Türk-lş ve Hak- Iş başkanlan ile cuma günü An- kara'da bir araya gelerek yasa taslağıyla ilgili sorunlan görü- şeceklenm belirten Çelebi, iş- çi sendıkalan olarak hiçbir iş- yerinin kapanmasından yana olmadıklannı da ifade ederek "Taslak konusunda yüzde yüz anlaşma sağlanamayabılir. An- cak, 3 sendika olarak biz bir- likte hareket edeceğiz" diye konuştu. Tantan'a sikâyet 'Şişli en zengin afet bölgesi' tstanbul HaberServisi- Marmarave Boğazlan Beledıyeler Birliği Genel Sekreteri, Fikret Toksöz, BakanlarKu- rulu'nun 8 Eylül'de aldığı bir kararla, hiç gereksinimi olmadığı halde Türki- ye'nin en zengin ilçesi olan Şişli'yi "afet bölgesi'' ilan ettiğini söyledi. Şışli Belcdiye Başkanı Mustafa Sa- ngül ise konuyla ilgili olarak Cumhu- riyet'e yaptığı açıklamada, ilçesinin afet bölgesi ilan edildiğine dair bir bil- gisi olmadığını söyledi. Mustafa San- gül, "tyçemiz sınırlan içinde 490 adet hasar gören binanıız vanh. Bunun için başvuruda buhınmuştuk. 1-2 mflyar H- ra gibi önemsiz bir para aktankn, hep- si bu" yanıtını verdi. Fikret Toksöz, Içişleri Bakanı Sadet- tin Tantan'ın da katıldığı Mannara ve -JJoğazları Belediyeler BirJigi Encü- menleri toplantısında, hükümetin afet- le ilgisi oftnayart-yerteri afet kapsamn- • na aldığını, bu belediyelere haksız fon aktanldığını öne sürdü. Bakanlar Ku- rulu karanyla 540 belediyenin afet böl- gesi yapıldığını, bunlann çoğunun MHP'li, bir kısmmın da DSP'li belediyeler olduğunu savunan Toksöz, şunlan söyledi: "tstanbul'da Adalar, Avcılar, Kartal, Küçükçekmece. Şişli, Bayrampaşa gi- bi ilçeler afet bölgesi ilan edildl Bir ye- rin afet bölgesi ilan edOmesi için bele- diye meclisinin karar ahp, valiüğin tek- Kfvermesi gerekir. Çoğu yerde bu pro- sedüre uyulduğundan bile kuşkulu- yum." Istemlerini Bakan Tantan'a sırala- yan birliğin genel sekreten FikretTok- söz, belediye borçlan konusunda gerek lller Bankası'run gerekse SSK'nin uy- gulamalannın belediye başkanlannın kişisel malvarhğına yöneldiğini söy- ledi. Toksöz, aynı duyarlıhğm, diğer kamu kunımlan veya özel sektör için gösterilmediğinden yakmdı. İçişleri Bakanı Sadettin Tantan da Yerel Yönetimler Yasa Tasansı'nın sü- ratle yasalaşmasmda büyük yarar bu- lunduğunu belirterek "tnşallah bu ya- sayı çıkardığımız zaman hepinizi de kurtarmış olacağız" dedi. Bir kaç bakanın imzasının eksik ol- ması nedeniyle tasanrun yasalaşama- dığını belirten Tantan, parlamentonun açılması ile tasannın yasalaşması a- macıyla parlamentoya sevk edileceği- ni bildirdi. Gençlerin dostluk buluşması Büyük Mannara depreminin ardından tzmit'Ie kardeş şenir olan Ahnanya'nın Kassel kentinden bir grup Atanan genci, deprem acısını yaşayan Izmit'teki akranlanyla dostça iüşkiler geliştirmek, Türk eğitim sistemini öğrenmek ve Türk gençJerinin boş zamanlann] nasd gecintiklerini görmek amaoyla Türkiye'ye gekliler. Alman gençler, Türkiye'yi tutucu, kapah bir tophım olarak düşündüklerini, ancak karşüaşoklan manzaranm çok farkh olduğunu söyledUer. (Fotograf: ZEYCAN GÜL) thlltlA V'V keııdiııe ol Hava kirliliği ve asit yağmurlannı inceleyen lise öğrencileri, kendilerine üniversitelerde yardımcı olacak çalışmaya rastlamadıklarmı bildirdiler CELALYILMAZ tZMİR- Lise öğrencileri, yükselen eğitım düzeyinin çevre ve insan sağlığını olumsuz etkilediği sonucu- na ulaştılar. "Insanm kendi- ne olan ihaneti; hava kirliliği veaatyağmurlan" projesiy- le Beyaz Nokta Demeği'nin ödülünü alan 15 kişilik öğ- renci grubunun, proje kap- samındaki anketine katılan 75 üniversite mezunundan 30'unun asit yağmurlann- dan haberdar olmadığı belir- lenirken 45 kişi de "çevre si- ziniçin ÖDemti mi" sorusunu yanıtsız bıraktı. Anketin sonuçlannı de- ğerlendıren öğrenciler, "tn- sanoğlunun havayı soluna- maz, suyu içilemezve bitkiyi yenilemez duruma getirdigi- ni görüyor ve dehşete düşü- yoruz. Murgul'u, Ankara'yı, Soma'yı, Elbistan'u Yata- ğan'ı kirletenler. Gökova'yı küietecek olanlar mühendis, bakan, başbakan, cumhur- başkanıgibi 'okumuşlar' de- ğil mi" diyerek acı gerçeği çarpıcı biçimde ortaya koy- dular. Termlk santrailar Araştırmalan için Dokuz Eylül ve Ege üniversiteleriy- le orman müdürlüğüne de giden özel lzmir Lisesi öğ- rencileri, bu kurumlarda kendilerine yol gösterecek çalışmaya rastlayamadıkla- nnı belirterek "Ya bizi önemsemediler ya da ger- çekten bu yokia yapdan bir çahşma yoktu" vurgulama- sını yaptılar. Öğrenciler, projelerinin sonuçlanna iliş- kin değerlendirmede şu gö- rüşlere yer verdiler: "Termiksantrallarda,jsrt- mada ve endüstri kurumla- nnda kııllanılan kömür, at- mosfere kül, kükürtdioksit (SO2) ve karbondioksit (CO2) yaymaktadır. Artan taşrt savısı petroJ tüketimini ve atmosferdeki karbon mo- noksit gazmı yüksettmekte- dir. Bu gadar havadaki su ile birleşince de sulfırikasit ve nitrikasit olarak toprağa düşmektedüier. CMuşan hava kirliliği, ışınlann yere ulaş- masını ve atmosfere> ı ayıona- suu engeUeverek Udim üze- rinde olumsuz etki yapmak- tadır. Bunabağh olan asit ya- ğışlanda yapraklardaki kio- rofıün bozulmasına ve bitki- nin saranp kurumasma ne- den ohnaktadır. Brtkiler. fo- tosentez sırasında CO2 kul- lamr. Asit >ağmurlan, bitki- leri kuruturken atmosferde- kiCO2 miktan artmaktadır. Başka bir anlaûmla, bir ohunsuzhık bir başka olum- suzhığu üretmektedir." Somırt örnekler Öğretmen Hüseyin Ya- şar'uı rehberliğindeki proje çalışmalannda, asit yağışla- nnın bitkilerin morfolojik özellikleri yanında ekono- mik olma özelliklerini de yok ettiğini saptayan öğren- ciler, ağaçlann kereste olma değerlerini de yitırdiğini vurguladılar. Projede, Tür- kiye ve dünya genelinde kir- liliğe örnek olarak somut ör- nekler de verilerek şu değer- lendirme yapıldı: "Yata- ğan'da zeytin, badem ve nı- tün gibi daha birçok bitkinin yer aldığı doğa örtüsünde büyük zararlar mevdana gehniştir. Kükürtdioksitin etkisryk ağaçlarda 18-20 a> kalan yapraklar erkenden dökühnüş, meyve verimlüik- leri azahnısür. Murgul bakır fabrikalannın çevresindeki tanm alanlarmda armut, ki- raz, elma, erik ve ceviz gibi mevTe ağaçlan fabrikamn açılmasmdan sonraki 5 yü- da kurumuştur. Kurum köy- hlkre t»xminat ödemek zo- runda kahnısnr. Göktaş va- disindeki ormanlar büyük FP'li Beyoğlu Belediyesi'nin CHP'li isletmecileri yıldırım planı Belediyeden otoparkakamyonlu kıışattna tstanbul Haber Servisi - FP'li Be- yoğlu Belediyesı. ıcraatlanylayandaşı olmayan partililere baskı yapmayı sür- dürüyor. Meyhaneleriyle önlü Neviza- de Sokağı'ndaki esnaftan yemek ihti- yacının karşılanmasını isteyen beledi- ye, Galata Kulesi'ni de enformasyon bürosuna dönüştünneye çalışıyor. Be- yoğlu Belediyesi son olarak da Şisha- ne'de tasarrufiı altmda bulunan bir oto- parkın CHP'li olan işletmecilerini zor durumda bırakmak amacıyla belediye- ye ait içi çöp dolu kamyonlan, çekici- leri, minibüsleri otopark önüne yığdı. FP'li Beyoğlu Belediyesi Galata Ku- lesi'ni enformasyon bürosuna çevire- rek halka kapatmaya hazırlanıyor. Be- yoğlu Belediye Meclisi'ndegeçenhaf- ta düzenlenen oturumda tasarrunı Is- tanbul Büvükşebir Belediyesi 'nde olan "Galata Kulesi'nin Beyoğlu Befedrye- si'ne devri ve faaüyetlerin tanıülması amacıyla enformasyon merkezi olarak knHaminıası" tartışıldı. CHP ve DSP'li üyelerin itirazlanna rağmen önerge Şişhane'deki otoparkm girişi Beyoğlu Belediyesi'nin çöp araçlan tarafindan kapatıldt. Fotograf: Caner öztürk FP'li üyelerin desteğiyle Hukuk Ko- misyonu'na gönderildi. Kule'nin en- formasyon bürosuna dönüşmesine kar- şı çıkan DSP tlçe Başkanı Hayati Sö- ma, FP'nin Belediye Meclisi'nde ço- ğunlukta olduğunu, Hukuk Komisyo- nu'nda gerekli düzenlemeler yapıldık- tan sonra konunun meclis onayma su- nulacağını ve büyük bir olasdıkla ka- bul edıleceğını belirtü. FP'li Büyükşe- hir Belediyesi ile Beyoğlu Belediye- si'nin turistleri kaçırmaya çahştığını vurgulayan Sözen, Çelik Gülersoy'un tesislerine yapıldığı gibi Galata Kule- si'nindeyok edilmeye çahşıldığını be- lirtti. Sözen, "FPTfleriçkfli yerteretaham- mül edemiyorlar, Galata ve Neviza- de'den sonra tstiklal Caddesi'ndeki burkra da savaş açacakJar" diye ko- nuştu. Beyoğlu Belediye Meclisi CHP Grup Başkanı İsmaiiPolatise Taksim'e cami yapamayan FP'lilerin Beyoğlu ve tstiklal Caddesi'ni "Bİah ederek" seç- menlerine mesaj vermeye çahştığrnı belirtti. Beyoğlu Belediyesi, dün de tasarru- fiı altında bulunan Şişhane'deki bir oto- parkın FP'li olmayan işletmecilerini yüdınnak amacıyla belediyeye ait 4 çöp aracını, 3 çekiciyi ve 2 minibüsü otoparkm önüne yığdı. İş yapamaz hale gelen otoparkın is- letmecileri Bayrara Yağmur ve Cafer Çmar, Beyoğlu Belediyesi'nin otopar- kı yandaşlanna ihale etmek ıstediğini savundular. Otoparkı 7 ytldır işlettikle- rini RP ve FPTi belediyelerin, otopar- kı boşaltmalan için her yıl kendileri aleyhinde dava açtığını vurgulayan Yağmur ve Çınar, davalann sürekli ken- di lehlerinde sonuçlandığını belirttiler. zarar görmüştür. Ankara'da topografik etkflerin sonucu yükselen kükürtdioksit rüz- gâr tarafindan dağıtılama- mış, çevredeki ibreü ağaçlar zarar görmüş, yer yer kuru- ma olaylan görülmüstür. ts- tanbul'da da kış mevsiminde SO2 yüksehnekte, insan ve bitkisağhğmı tehditetmekte- dir. Soma, Tavşanh ve EJbis- tan santraOan atmosferdeki kükürt toz ve CO2 miktan- nı artbrarak canlı yaşamı riske sokmaktadnf Asit yağmurlarının zararları Projede, Avrupa'da sanayi devrimi sonrasında çevre ve doğal zenginliklenyle or- man alanlarının büyük ölçü- de yitirildiği belirtildi. Ça- lışmada, buna ilişkin şu ve- rilere yer verildi:"Hava ve çevre khiüigi nedeniyle öl- müş ya da öhnekte olan or- man alanlan Almanya'da yüzde 54, tsviçre ve Hollan- da'da yüzde 50, Avustur- ya'da yüzde 25düzeyindedir. Okumamış bir Cree Kızıkk- rilisinin sözleriyle, gelişmiş olduğu söylenen Avrupa uluslannm yaptiklannı kar- şuaştmrsak, eğhimli Avru- pahnın da bizdeld yanlıslar içinde okhığunu görürüz. Bu nedenle eğitim sistemlerimi- n gözden geçirmek duru- mundayız. Asitii sular, çevre ve insan tanribatmın yanın- da insanhğm ortak kühür mirasmı da tehdit etmekte- dir. Tarihi bina veyapılar son 20 yıkla bir önceki 2000 vıl- hk döneme göre daha çok yıpranmışör. Efes'i ve Ber- gama'yı düşünün; bir süre sonra İngütere'deki Vestmi- nister Manasün gibi kopya- lannıyapmakzorundakâla- cagız. idrü hava ve asitik ya- ğışlann etkileri yerel değil- dir. Rüzgârla çok uzaklara taşınabilmektedir. Akarsu- lar ve denizlerle dünyaya ya- yümaktadır. Onun için çö- zümleryerel değil, küresel ol- mahdır. Ancak, öncelikk ye- rel düşünmevi ve yerel dav- ranmayı öğrenerek bu fela- ketten kurtulabüniz.'' GENÎŞ AÇI HtKMET BİLA Medya Depremden Daba Güçlü Türkiye'nin dört bir yanı "asııiık husumet")er\e çevrili. Üç kıtanın ve üç denizin ortasında olmanın bedeli herrıalde. Komşulann biriyle olan sorunu çözüyorsunuz, diğeri ortaya çıkryor. Onu çözüm yoluna koyuyor- sunuz, öteki. Yeryüzünde bu kadar didiklenen bir ülke daha var mı acaba? Suriye, Irak, Iran, Ermenistan ve Yunanistan'la kapı komşusu olmanın ne anlama geldiğini anlat- mak çok güç. Komşunu degıştirebilir misin? Ha- yır. O halde Türkiye ne yapıp edecek, bu cograf- yada mutlu olmanın çaresini bulacak. Bunun yolu da öncelikle komşu ülkelerin halk- lannı kazanmaktan geçiyor. Herkesin çıkanna olan en geçerli yöntem bu. Türkiye ile Yunanistan arasında, iki ülkenin dı- şişleri bakanlannın başlattığı diyalog, geçen yıl ya- şanan depremlerle yeni bir hız kazandı. "Aslolan savaş değil, yaşamdır" anlayışı Türk ve Yunan halklannda egemen olmaya başladı. Insancıl yar- dımlaşma, iki ülke insanlan arasında zaten özün- de var olan sıcaklığı arttırdı. Sivil toplum kuruluş- lan, kültür ve sanat çevreleri, turizmciler harekete geçtiler. Karşılıklı ziyaretler arttı ve "Türk-Yunan dostluğu" deyimi yavaş yavaş yerleşmeye başla- dı. Bu gelişme, uluslararası basın-yayın kuruluş- lan aracıltğıyla dünyanın en ıssız köşelerine kadar iletildi. Bayrağı medya eline alınca her şeyin şekli de- ğişiyor. Daha etkili girişimler ortaya çıkıyor. Geçen hafta sonu üç gün süren Ikinci Türk-Yunan Med- ya Konferansı sırasında bu gerçeği bir kez daha gördük. Bastn Konseyi Başkanı Oktay Ekşr ile Basın Konseyi Dayanışma ve Geliştirme Vakfı Baş- kanı Orhan Birgit'in ev sahipliğini yaptığı konfe- ransa 67 Yunan, 70 Türk medya mensubu katıldı. Bu büyük bir sayı. Konferansın amacı siyasaJ değildi. İki ülke ga- zetecileri de, Türkiye ile Yunanistan arasında ara- buluculuk yapmak gibi görev de üstlenmemişler- di. Hatta, sonuçta oraya varacak olsa bile iki ül- keyi birleştirecek bir dostluk köprüsü kurmak gi- bi bir savlan da yoktu. Gazetecilerin en önemli amacı, iki ülke ile ilgili haber ve yorumlarda ger- çeği, sadece gerçeği yazma konusunda karariıü- ğı ortaya koymaktı. Bunu yaparken de politikaçı- lar dahil hiçbir güç odağının kendilerine kanşma- lanna izin venmeyeceklerdi. İki ülke medyasının büyük bölümü olayın farkın- da. Biliyoriar ki medya bu amacına ulaşır da, sa- vaş kışkırtıcılığı yerine banş ve anlayışa dayalı ga- zetecilik yapılırsa, politikacıların da uluslararası savaş tezgâhtarlarının da at oynatamayacağı bir zemin yaratılmış olur. İki halk arasındaki yakınlaşma belki depremler- le hızlandı ama, aslında medya depremden daha güçlü. Yeter ki medyanın sahip olduğu enerji olumlu yönde kullanılabilsin. Türk-Yunan Medya Konferansı'nda en çok dik- kati çeken yönlerden biri, devletin ve özel kurum- lann gosterdiği ilgi ve verdiği destekti. Birçok özel kuruluş ve işadamı, bu konferansın gerçekleşme- si için maddi-manevi katkıda bulundu. Devlet Ba- kanı Şükrü Sina Güler, konferansa katılan gaze- tecilere yemek vererek hükümetin ilgisini göster- di. Ve konferansın en çarpıcı olayı: Başbakan Ece- vit, Türk-Yunan medyasıyla konuşmak için Anka- ra'dan geldi, bir saat konuştu ve Ankara'ya dön- dü. Üstelik, sadece Türkiye'nin Başbakanı sıfatıy- la değil, aynı zamanda Basın Konseyi üyesi bir ga- zeteci olarak da mesajını verdi. Mesajın özü diya- logdu. Türk ve Yunan medyasının estirdiği bu rüzgâr çok etkili olabilir. Ancak gazetecilerin, evlerine döndükten sonra alınan kararlan uygulaması önemli. Bunun için de, yine iki ülke medyasının birbirini sürekli denetle- mesi gerekiyor. Bu noktaya kadar gelebilen medya, anlayış ve olgunlukla denetimi de başarabilir. hikmetb@ntv.cofn.tr FP İstanbul il Başkanlığı 'Servis ihaleleri şeffafyapılmalı' tstanbul Haber Ser- visi - FP istanbul ıl Ör- gütü, servis ihalelerinin okul yönetimlerinden almarâk il ya da ilçe milli eğitim müdürlük- lerinde oluşturulacak komisyonlar tarafindan yapılması gerektiğıni savundu. tl merkezinde düzen- lenen toplanhda konu- şan îl Genel Meclisi Milli Eğitim Komisyo- nu Başkanı Siyami Er- gin, "Miffl eğitim mü- dürlüklerini kınıyo- rum. Türkiye'nin AB'ye aday oiduğu bir dönemde, eğhimi plan- lamak yerine 'Imam- hatiplerde okuyan tür- banlı öğrencilerin baş- lannı nasıl açanm' diye kafa yoruyorlar'' dedi. Okullardaki servis iha- lelennin şartnameleri- nın, komısyonlarm yönlendirecekleri kışı ya da firmalara göre ha- zırlandığmı öne süren Ergin şöyle devam etti: "Pazariıklarda okula bağışlar alınmakta. id- dialara göre komisyon- dakiler usulsüzlük yap- makta ve adam ka>ır- maktadır. Elimizdeki bflgüeregöre,ihalelerde yüzde 70'ten yüzde 98^'e kadar knîmlar söz konusudur. Gelecek yıOarda bu ihaleler, il ya da ilçe milli eğitim mü- dürlüklerinde oluştu- rulacak komisyonlar tarafindan şeffaf yapıl- mah ve kesinlikle okul- lar bu işin dışuıda tutul- mahdır." TÜRKKALPVAKFI "Çocuk Kardiyolojisi" TürkKalpVakfi kalitesi ve titizliğiyle hizmetinjzde 79 Mayıs Cd. No- 8 Şişli/İSTANBUL Tel: (0212)212 07 07 lpbx) Faks:(0212)212 68 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle