Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 EKİM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET
f SAYFA
HABERLER
TlSK Genel Başkanı Refik Baydur, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi'yi ziyaret ettr;
Sendikalar uzlaşma aıi\ or• TlSK ve üç işçi konfederasyonu, iş güvencesi
yasa taslağını görüşmek üzere cuma günü bir araya
gelecekler. Refik Baydur, hazırladıklan alternatif iş
güvencesi yasa taslağından ödün verebileceklerini
söyledi. Taslağın önümüzdeki günlerde bakanhğa ve
sendika liderlerine verileceğini söyleyen Baydur,
"Ne işçi, ne işveren için sokağa dökülmenin bir
yarar getireceğine inanmıyorum" dedi.
tstanbul Haber Servisi -
Işçıye kısmi iş güvencesi
sağlamayı öngören yasa tasla-
gı nedeniyle işveren ve işçi
sendıkalan arasında yükselen
tansıyon TlSK Genel Başkanı
Refik Baydur'un dün DÎSK
Genel Başkanı Süleyman Çele-
bi'yi ziyaret etmesiyle düşme
eğilimine girdi.
Taraflar taslakla ilgili sorun-
lan görüşmek üzere cuma gü-
nü Ankara'da bir araya gelme-
yi kararlastınrken, Baydur, ha-
zırladıklan "Alternatif Yasa
Taslağı''ndan bazı ödünJer ve-
rebileceklerini söyledi. DİSK
Genel Başkanı SükymanÇete-
bi de sıkıntılan bir diyalog çer-
çevesinde görüşmeye hazır ol-
duklannı beürtti.
DlSK Genel Merkezi'ndeki
ziyaretin ardından basın men-
suplannın sorulannı yanıtla-
yan Baydur, Çahşma ve Sosyal
GüveniikBakanlığı'ncahaâr-
lanan iş güvencesi yasa tasla-
ğuun, iş güvencesi getirmedi-
ğini savundu. Taslağın yasal-
laşması halinde eylem yapma
yanlısı olmadıklannı anlatan
Baydur, "Ancak işveren ya iş-
letmeyi kapatacak,ya işi yavaş-
latacak, ya da devam edecek.
Ben sokağın yanında değflim.
Ne işçi için ne işveren için soka-
ğa dökülmeninülkevebir yarar
getireceğine inanmıyorum''de-
di. Baydur, ışverenler tarafın-
dan hazırlanan "Alternatif Ya-
sa Taslağı''nın önümüzdeki
günlerde bakanlığa ve sendika
liderlerine üetileceğini söyle-
di. Işverenler tarafindan hazır-
lanan taslak üzerinde bazı
ödünler verebileceklerini ifa-
de eden Baydur, işçi sendika-
lannın da görüşlerinin alınma-
sından sonra konunun netlik
kazanacağını kaydettı.
Çelebi: Bakanhğm
tasansını destekliyoruz
DİSK Genel Başkanı Süley-
man Çelebi de Refik Baydur'la
çok uzun yıllara dayanan bir
dostluklannın bulunduğunu
belirterek bu dostluğu boza-
cak, birbirlenne hakaret boyu-
tuna varacak davramşlardan
kaçınarak diyalog içerisinde
olmalan gerektığıni anlattı. İş-
çi ve işveren sendikalannın
farklı görüşlerde olmasuıın do-
ğal olduğunu belirten Çelebi,
şöyle konuştu:
"Bu çerçevede İş Güvencesi
Yasa Taslağı'nda da farkh dü-
şüncelerimiz var. Bakanlık ta-
rafindan hazııianan düzenle-
me iş güvencesi değü. Bu taslak
sendikal güvenceyi içeriyor. Bu
hafiyle de biz tasanyı destekli-
yoruz. Sayın Baydur destek
venniyor. Farklı değerlendir-
meierounası nonnaL Bu konu-
da en çoketkUenen kurumların
başındaDtSKgefiyor"
Çelebi, sendikal faaliyetle-
rinden dolayı 1992 yılından iti-
baren 50 bine yakın işçinin iş-
lerine son verildiğine dikkat
çekerek bunun sonucu olarak
da sendikal hareketin durma
noktasına geldiğini söyledi.
Ankara'da dörtiü zirve
TlSK, Türk-lş ve Hak- Iş
başkanlan ile cuma günü An-
kara'da bir araya gelerek yasa
taslağıyla ilgili sorunlan görü-
şeceklenm belirten Çelebi, iş-
çi sendıkalan olarak hiçbir iş-
yerinin kapanmasından yana
olmadıklannı da ifade ederek
"Taslak konusunda yüzde yüz
anlaşma sağlanamayabılir. An-
cak, 3 sendika olarak biz bir-
likte hareket edeceğiz" diye
konuştu.
Tantan'a sikâyet
'Şişli en
zengin afet
bölgesi'
tstanbul HaberServisi- Marmarave
Boğazlan Beledıyeler Birliği Genel
Sekreteri, Fikret Toksöz, BakanlarKu-
rulu'nun 8 Eylül'de aldığı bir kararla,
hiç gereksinimi olmadığı halde Türki-
ye'nin en zengin ilçesi olan Şişli'yi
"afet bölgesi'' ilan ettiğini söyledi.
Şışli Belcdiye Başkanı Mustafa Sa-
ngül ise konuyla ilgili olarak Cumhu-
riyet'e yaptığı açıklamada, ilçesinin
afet bölgesi ilan edildiğine dair bir bil-
gisi olmadığını söyledi. Mustafa San-
gül, "tyçemiz sınırlan içinde 490 adet
hasar gören binanıız vanh. Bunun için
başvuruda buhınmuştuk. 1-2 mflyar H-
ra gibi önemsiz bir para aktankn, hep-
si bu" yanıtını verdi.
Fikret Toksöz, Içişleri Bakanı Sadet-
tin Tantan'ın da katıldığı Mannara ve
-JJoğazları Belediyeler BirJigi Encü-
menleri toplantısında, hükümetin afet-
le ilgisi oftnayart-yerteri afet kapsamn- •
na aldığını, bu belediyelere haksız fon
aktanldığını öne sürdü. Bakanlar Ku-
rulu karanyla 540 belediyenin afet böl-
gesi yapıldığını, bunlann çoğunun
MHP'li, bir kısmmın da DSP'li
belediyeler olduğunu savunan Toksöz,
şunlan söyledi:
"tstanbul'da Adalar, Avcılar, Kartal,
Küçükçekmece. Şişli, Bayrampaşa gi-
bi ilçeler afet bölgesi ilan edildl Bir ye-
rin afet bölgesi ilan edOmesi için bele-
diye meclisinin karar ahp, valiüğin tek-
Kfvermesi gerekir. Çoğu yerde bu pro-
sedüre uyulduğundan bile kuşkulu-
yum."
Istemlerini Bakan Tantan'a sırala-
yan birliğin genel sekreten FikretTok-
söz, belediye borçlan konusunda gerek
lller Bankası'run gerekse SSK'nin uy-
gulamalannın belediye başkanlannın
kişisel malvarhğına yöneldiğini söy-
ledi. Toksöz, aynı duyarlıhğm, diğer
kamu kunımlan veya özel sektör için
gösterilmediğinden yakmdı.
İçişleri Bakanı Sadettin Tantan da
Yerel Yönetimler Yasa Tasansı'nın sü-
ratle yasalaşmasmda büyük yarar bu-
lunduğunu belirterek "tnşallah bu ya-
sayı çıkardığımız zaman hepinizi de
kurtarmış olacağız" dedi.
Bir kaç bakanın imzasının eksik ol-
ması nedeniyle tasanrun yasalaşama-
dığını belirten Tantan, parlamentonun
açılması ile tasannın yasalaşması a-
macıyla parlamentoya sevk edileceği-
ni bildirdi.
Gençlerin
dostluk
buluşması
Büyük Mannara
depreminin ardından
tzmit'Ie kardeş şenir olan
Ahnanya'nın Kassel
kentinden bir grup Atanan
genci, deprem acısını
yaşayan Izmit'teki
akranlanyla dostça iüşkiler
geliştirmek, Türk eğitim
sistemini öğrenmek ve Türk
gençJerinin boş zamanlann]
nasd gecintiklerini görmek
amaoyla Türkiye'ye
gekliler. Alman gençler,
Türkiye'yi tutucu, kapah bir
tophım olarak
düşündüklerini, ancak
karşüaşoklan manzaranm
çok farkh olduğunu
söyledUer. (Fotograf:
ZEYCAN GÜL)
thlltlA V'V
keııdiııe ol
Hava kirliliği ve asit yağmurlannı inceleyen lise öğrencileri, kendilerine
üniversitelerde yardımcı olacak çalışmaya rastlamadıklarmı bildirdiler
CELALYILMAZ
tZMİR- Lise öğrencileri,
yükselen eğitım düzeyinin
çevre ve insan sağlığını
olumsuz etkilediği sonucu-
na ulaştılar. "Insanm kendi-
ne olan ihaneti; hava kirliliği
veaatyağmurlan" projesiy-
le Beyaz Nokta Demeği'nin
ödülünü alan 15 kişilik öğ-
renci grubunun, proje kap-
samındaki anketine katılan
75 üniversite mezunundan
30'unun asit yağmurlann-
dan haberdar olmadığı belir-
lenirken 45 kişi de "çevre si-
ziniçin ÖDemti mi" sorusunu
yanıtsız bıraktı.
Anketin sonuçlannı de-
ğerlendıren öğrenciler, "tn-
sanoğlunun havayı soluna-
maz, suyu içilemezve bitkiyi
yenilemez duruma getirdigi-
ni görüyor ve dehşete düşü-
yoruz. Murgul'u, Ankara'yı,
Soma'yı, Elbistan'u Yata-
ğan'ı kirletenler. Gökova'yı
küietecek olanlar mühendis,
bakan, başbakan, cumhur-
başkanıgibi 'okumuşlar' de-
ğil mi" diyerek acı gerçeği
çarpıcı biçimde ortaya koy-
dular.
Termlk santrailar
Araştırmalan için Dokuz
Eylül ve Ege üniversiteleriy-
le orman müdürlüğüne de
giden özel lzmir Lisesi öğ-
rencileri, bu kurumlarda
kendilerine yol gösterecek
çalışmaya rastlayamadıkla-
nnı belirterek "Ya bizi
önemsemediler ya da ger-
çekten bu yokia yapdan bir
çahşma yoktu" vurgulama-
sını yaptılar. Öğrenciler,
projelerinin sonuçlanna iliş-
kin değerlendirmede şu gö-
rüşlere yer verdiler:
"Termiksantrallarda,jsrt-
mada ve endüstri kurumla-
nnda kııllanılan kömür, at-
mosfere kül, kükürtdioksit
(SO2) ve karbondioksit
(CO2) yaymaktadır. Artan
taşrt savısı petroJ tüketimini
ve atmosferdeki karbon mo-
noksit gazmı yüksettmekte-
dir. Bu gadar havadaki su ile
birleşince de sulfırikasit ve
nitrikasit olarak toprağa
düşmektedüier. CMuşan hava
kirliliği, ışınlann yere ulaş-
masını ve atmosfere>
ı
ayıona-
suu engeUeverek Udim üze-
rinde olumsuz etki yapmak-
tadır. Bunabağh olan asit ya-
ğışlanda yapraklardaki kio-
rofıün bozulmasına ve bitki-
nin saranp kurumasma ne-
den ohnaktadır. Brtkiler. fo-
tosentez sırasında CO2 kul-
lamr. Asit >ağmurlan, bitki-
leri kuruturken atmosferde-
kiCO2 miktan artmaktadır.
Başka bir anlaûmla, bir
ohunsuzhık bir başka olum-
suzhığu üretmektedir."
Somırt örnekler
Öğretmen Hüseyin Ya-
şar'uı rehberliğindeki proje
çalışmalannda, asit yağışla-
nnın bitkilerin morfolojik
özellikleri yanında ekono-
mik olma özelliklerini de
yok ettiğini saptayan öğren-
ciler, ağaçlann kereste olma
değerlerini de yitırdiğini
vurguladılar. Projede, Tür-
kiye ve dünya genelinde kir-
liliğe örnek olarak somut ör-
nekler de verilerek şu değer-
lendirme yapıldı: "Yata-
ğan'da zeytin, badem ve nı-
tün gibi daha birçok bitkinin
yer aldığı doğa örtüsünde
büyük zararlar mevdana
gehniştir. Kükürtdioksitin
etkisryk ağaçlarda 18-20 a>
kalan yapraklar erkenden
dökühnüş, meyve verimlüik-
leri azahnısür. Murgul bakır
fabrikalannın çevresindeki
tanm alanlarmda armut, ki-
raz, elma, erik ve ceviz gibi
mevTe ağaçlan fabrikamn
açılmasmdan sonraki 5 yü-
da kurumuştur. Kurum köy-
hlkre t»xminat ödemek zo-
runda kahnısnr. Göktaş va-
disindeki ormanlar büyük
FP'li Beyoğlu Belediyesi'nin CHP'li isletmecileri yıldırım planı
Belediyeden otoparkakamyonlu kıışattna
tstanbul Haber Servisi - FP'li Be-
yoğlu Belediyesı. ıcraatlanylayandaşı
olmayan partililere baskı yapmayı sür-
dürüyor. Meyhaneleriyle önlü Neviza-
de Sokağı'ndaki esnaftan yemek ihti-
yacının karşılanmasını isteyen beledi-
ye, Galata Kulesi'ni de enformasyon
bürosuna dönüştünneye çalışıyor. Be-
yoğlu Belediyesi son olarak da Şisha-
ne'de tasarrufiı altmda bulunan bir oto-
parkın CHP'li olan işletmecilerini zor
durumda bırakmak amacıyla belediye-
ye ait içi çöp dolu kamyonlan, çekici-
leri, minibüsleri otopark önüne yığdı.
FP'li Beyoğlu Belediyesi Galata Ku-
lesi'ni enformasyon bürosuna çevire-
rek halka kapatmaya hazırlanıyor. Be-
yoğlu Belediye Meclisi'ndegeçenhaf-
ta düzenlenen oturumda tasarrunı Is-
tanbul Büvükşebir Belediyesi 'nde olan
"Galata Kulesi'nin Beyoğlu Befedrye-
si'ne devri ve faaüyetlerin tanıülması
amacıyla enformasyon merkezi olarak
knHaminıası" tartışıldı. CHP ve DSP'li
üyelerin itirazlanna rağmen önerge
Şişhane'deki
otoparkm
girişi Beyoğlu
Belediyesi'nin
çöp araçlan
tarafindan
kapatıldt.
Fotograf:
Caner öztürk
FP'li üyelerin desteğiyle Hukuk Ko-
misyonu'na gönderildi. Kule'nin en-
formasyon bürosuna dönüşmesine kar-
şı çıkan DSP tlçe Başkanı Hayati Sö-
ma, FP'nin Belediye Meclisi'nde ço-
ğunlukta olduğunu, Hukuk Komisyo-
nu'nda gerekli düzenlemeler yapıldık-
tan sonra konunun meclis onayma su-
nulacağını ve büyük bir olasdıkla ka-
bul edıleceğını belirtü. FP'li Büyükşe-
hir Belediyesi ile Beyoğlu Belediye-
si'nin turistleri kaçırmaya çahştığını
vurgulayan Sözen, Çelik Gülersoy'un
tesislerine yapıldığı gibi Galata Kule-
si'nindeyok edilmeye çahşıldığını be-
lirtti.
Sözen, "FPTfleriçkfli yerteretaham-
mül edemiyorlar, Galata ve Neviza-
de'den sonra tstiklal Caddesi'ndeki
burkra da savaş açacakJar" diye ko-
nuştu.
Beyoğlu Belediye Meclisi CHP
Grup Başkanı İsmaiiPolatise Taksim'e
cami yapamayan FP'lilerin Beyoğlu ve
tstiklal Caddesi'ni "Bİah ederek" seç-
menlerine mesaj vermeye çahştığrnı
belirtti.
Beyoğlu Belediyesi, dün de tasarru-
fiı altında bulunan Şişhane'deki bir oto-
parkın FP'li olmayan işletmecilerini
yüdınnak amacıyla belediyeye ait 4
çöp aracını, 3 çekiciyi ve 2 minibüsü
otoparkm önüne yığdı.
İş yapamaz hale gelen otoparkın is-
letmecileri Bayrara Yağmur ve Cafer
Çmar, Beyoğlu Belediyesi'nin otopar-
kı yandaşlanna ihale etmek ıstediğini
savundular. Otoparkı 7 ytldır işlettikle-
rini RP ve FPTi belediyelerin, otopar-
kı boşaltmalan için her yıl kendileri
aleyhinde dava açtığını vurgulayan
Yağmur ve Çınar, davalann sürekli ken-
di lehlerinde sonuçlandığını belirttiler.
zarar görmüştür. Ankara'da
topografik etkflerin sonucu
yükselen kükürtdioksit rüz-
gâr tarafindan dağıtılama-
mış, çevredeki ibreü ağaçlar
zarar görmüş, yer yer kuru-
ma olaylan görülmüstür. ts-
tanbul'da da kış mevsiminde
SO2 yüksehnekte, insan ve
bitkisağhğmı tehditetmekte-
dir. Soma, Tavşanh ve EJbis-
tan santraOan atmosferdeki
kükürt toz ve CO2 miktan-
nı artbrarak canlı yaşamı
riske sokmaktadnf
Asit yağmurlarının
zararları
Projede, Avrupa'da sanayi
devrimi sonrasında çevre ve
doğal zenginliklenyle or-
man alanlarının büyük ölçü-
de yitirildiği belirtildi. Ça-
lışmada, buna ilişkin şu ve-
rilere yer verildi:"Hava ve
çevre khiüigi nedeniyle öl-
müş ya da öhnekte olan or-
man alanlan Almanya'da
yüzde 54, tsviçre ve Hollan-
da'da yüzde 50, Avustur-
ya'da yüzde 25düzeyindedir.
Okumamış bir Cree Kızıkk-
rilisinin sözleriyle, gelişmiş
olduğu söylenen Avrupa
uluslannm yaptiklannı kar-
şuaştmrsak, eğhimli Avru-
pahnın da bizdeld yanlıslar
içinde okhığunu görürüz. Bu
nedenle eğitim sistemlerimi-
n gözden geçirmek duru-
mundayız. Asitii sular, çevre
ve insan tanribatmın yanın-
da insanhğm ortak kühür
mirasmı da tehdit etmekte-
dir. Tarihi bina veyapılar son
20 yıkla bir önceki 2000 vıl-
hk döneme göre daha çok
yıpranmışör. Efes'i ve Ber-
gama'yı düşünün; bir süre
sonra İngütere'deki Vestmi-
nister Manasün gibi kopya-
lannıyapmakzorundakâla-
cagız. idrü hava ve asitik ya-
ğışlann etkileri yerel değil-
dir. Rüzgârla çok uzaklara
taşınabilmektedir. Akarsu-
lar ve denizlerle dünyaya ya-
yümaktadır. Onun için çö-
zümleryerel değil, küresel ol-
mahdır. Ancak, öncelikk ye-
rel düşünmevi ve yerel dav-
ranmayı öğrenerek bu fela-
ketten kurtulabüniz.''
GENÎŞ AÇI
HtKMET BİLA
Medya Depremden
Daba Güçlü
Türkiye'nin dört bir yanı "asııiık husumet")er\e
çevrili. Üç kıtanın ve üç denizin ortasında olmanın
bedeli herrıalde.
Komşulann biriyle olan sorunu çözüyorsunuz,
diğeri ortaya çıkryor. Onu çözüm yoluna koyuyor-
sunuz, öteki.
Yeryüzünde bu kadar didiklenen bir ülke daha
var mı acaba?
Suriye, Irak, Iran, Ermenistan ve Yunanistan'la
kapı komşusu olmanın ne anlama geldiğini anlat-
mak çok güç. Komşunu degıştirebilir misin? Ha-
yır. O halde Türkiye ne yapıp edecek, bu cograf-
yada mutlu olmanın çaresini bulacak.
Bunun yolu da öncelikle komşu ülkelerin halk-
lannı kazanmaktan geçiyor. Herkesin çıkanna olan
en geçerli yöntem bu.
Türkiye ile Yunanistan arasında, iki ülkenin dı-
şişleri bakanlannın başlattığı diyalog, geçen yıl ya-
şanan depremlerle yeni bir hız kazandı. "Aslolan
savaş değil, yaşamdır" anlayışı Türk ve Yunan
halklannda egemen olmaya başladı. Insancıl yar-
dımlaşma, iki ülke insanlan arasında zaten özün-
de var olan sıcaklığı arttırdı. Sivil toplum kuruluş-
lan, kültür ve sanat çevreleri, turizmciler harekete
geçtiler. Karşılıklı ziyaretler arttı ve "Türk-Yunan
dostluğu" deyimi yavaş yavaş yerleşmeye başla-
dı. Bu gelişme, uluslararası basın-yayın kuruluş-
lan aracıltğıyla dünyanın en ıssız köşelerine kadar
iletildi.
Bayrağı medya eline alınca her şeyin şekli de-
ğişiyor. Daha etkili girişimler ortaya çıkıyor. Geçen
hafta sonu üç gün süren Ikinci Türk-Yunan Med-
ya Konferansı sırasında bu gerçeği bir kez daha
gördük. Bastn Konseyi Başkanı Oktay Ekşr ile
Basın Konseyi Dayanışma ve Geliştirme Vakfı Baş-
kanı Orhan Birgit'in ev sahipliğini yaptığı konfe-
ransa 67 Yunan, 70 Türk medya mensubu katıldı.
Bu büyük bir sayı.
Konferansın amacı siyasaJ değildi. İki ülke ga-
zetecileri de, Türkiye ile Yunanistan arasında ara-
buluculuk yapmak gibi görev de üstlenmemişler-
di. Hatta, sonuçta oraya varacak olsa bile iki ül-
keyi birleştirecek bir dostluk köprüsü kurmak gi-
bi bir savlan da yoktu. Gazetecilerin en önemli
amacı, iki ülke ile ilgili haber ve yorumlarda ger-
çeği, sadece gerçeği yazma konusunda karariıü-
ğı ortaya koymaktı. Bunu yaparken de politikaçı-
lar dahil hiçbir güç odağının kendilerine kanşma-
lanna izin venmeyeceklerdi.
İki ülke medyasının büyük bölümü olayın farkın-
da. Biliyoriar ki medya bu amacına ulaşır da, sa-
vaş kışkırtıcılığı yerine banş ve anlayışa dayalı ga-
zetecilik yapılırsa, politikacıların da uluslararası
savaş tezgâhtarlarının da at oynatamayacağı bir
zemin yaratılmış olur.
İki halk arasındaki yakınlaşma belki depremler-
le hızlandı ama, aslında medya depremden daha
güçlü.
Yeter ki medyanın sahip olduğu enerji olumlu
yönde kullanılabilsin.
Türk-Yunan Medya Konferansı'nda en çok dik-
kati çeken yönlerden biri, devletin ve özel kurum-
lann gosterdiği ilgi ve verdiği destekti. Birçok özel
kuruluş ve işadamı, bu konferansın gerçekleşme-
si için maddi-manevi katkıda bulundu. Devlet Ba-
kanı Şükrü Sina Güler, konferansa katılan gaze-
tecilere yemek vererek hükümetin ilgisini göster-
di.
Ve konferansın en çarpıcı olayı: Başbakan Ece-
vit, Türk-Yunan medyasıyla konuşmak için Anka-
ra'dan geldi, bir saat konuştu ve Ankara'ya dön-
dü. Üstelik, sadece Türkiye'nin Başbakanı sıfatıy-
la değil, aynı zamanda Basın Konseyi üyesi bir ga-
zeteci olarak da mesajını verdi. Mesajın özü diya-
logdu.
Türk ve Yunan medyasının estirdiği bu rüzgâr
çok etkili olabilir.
Ancak gazetecilerin, evlerine döndükten sonra
alınan kararlan uygulaması önemli. Bunun için de,
yine iki ülke medyasının birbirini sürekli denetle-
mesi gerekiyor.
Bu noktaya kadar gelebilen medya, anlayış ve
olgunlukla denetimi de başarabilir.
hikmetb@ntv.cofn.tr
FP İstanbul il Başkanlığı
'Servis ihaleleri
şeffafyapılmalı'
tstanbul Haber Ser-
visi - FP istanbul ıl Ör-
gütü, servis ihalelerinin
okul yönetimlerinden
almarâk il ya da ilçe
milli eğitim müdürlük-
lerinde oluşturulacak
komisyonlar tarafindan
yapılması gerektiğıni
savundu.
tl merkezinde düzen-
lenen toplanhda konu-
şan îl Genel Meclisi
Milli Eğitim Komisyo-
nu Başkanı Siyami Er-
gin, "Miffl eğitim mü-
dürlüklerini kınıyo-
rum. Türkiye'nin
AB'ye aday oiduğu bir
dönemde, eğhimi plan-
lamak yerine 'Imam-
hatiplerde okuyan tür-
banlı öğrencilerin baş-
lannı nasıl açanm' diye
kafa yoruyorlar'' dedi.
Okullardaki servis iha-
lelennin şartnameleri-
nın, komısyonlarm
yönlendirecekleri kışı
ya da firmalara göre ha-
zırlandığmı öne süren
Ergin şöyle devam etti:
"Pazariıklarda okula
bağışlar alınmakta. id-
dialara göre komisyon-
dakiler usulsüzlük yap-
makta ve adam ka>ır-
maktadır. Elimizdeki
bflgüeregöre,ihalelerde
yüzde 70'ten yüzde
98^'e kadar knîmlar
söz konusudur. Gelecek
yıOarda bu ihaleler, il ya
da ilçe milli eğitim mü-
dürlüklerinde oluştu-
rulacak komisyonlar
tarafindan şeffaf yapıl-
mah ve kesinlikle okul-
lar bu işin dışuıda tutul-
mahdır."
TÜRKKALPVAKFI
"Çocuk Kardiyolojisi"
TürkKalpVakfi
kalitesi ve titizliğiyle
hizmetinjzde
79 Mayıs Cd. No- 8 Şişli/İSTANBUL
Tel: (0212)212 07 07 lpbx)
Faks:(0212)212 68 35