23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EKİM 2000 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURfYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 • • G U N CELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada Amerikalılar tatikjeymiş. Böyte bir gerekçeyle erte- lemeden söz edildi. Ha dün, ha perşembe. Fark etmez. Zira, aynı kay- naklar Ermenı soykınmı tasansının hangi gün oylanr- sa oytansın, Temsilciler Meclisi'nden geçeceğini yine- liyor. Şu satNiaryazıkjığı sırada üç olasılıklı biroyundan söz ediliyordu. Birinci, ama güçlü otasılık; tasannın kabul edilmesi. Ikinci olasılık;reddedilmesi.Yüzde 1 şanstanınma- yan olasılık ve... Üçüncü olasılık; ne kabul ne de ret! Tasannın ileri bir tarihe ertelenmesi... Türkiye ileABD ilişkilerinde "ciddibirsıkınb'ran doğ- ma olasılığı -kimi kaynaklarda- ertelemeye ağırlık ka- zandırdı.. Inanılır VVashington kaynaklı son haberler "Eğer Amerikan seçimleriöncesi TemsilcilerMeclisitakvimi- nin sıkışıklığı ya da tasannın, ABD'nin Türkiye ve böl- gesindeki çıkarianna getirebileceğiolumsuzetkiler, sû- reçte şu ana kadar oynadığından daha belirieyici bir rofe kavuşursa, bakarsınız tasan rafa da kaJdınlabilir' diyor. Tasannın onaylanması veya ertelenmesi Ermeni so- runundaki aleyhimize kimi gerçeklen değiştirmiyor. Tersine, ABD Temsilciler Meclisi'nden çıkacak böy- lesi bir karann, kuşkusuz konuyia ilgili başka devlette- rin (ömeğin Fransa ile Italya'nın) ve hatta Avrupa Par- lamentosu'nun en azından gerekçelerini güçtendire- cek. Nitekim son haberler, AP'de Türkiye ile ilgili yeni bir karan ağıhaştıracak önergelerin ardı arkasının kesilme- diğini göstenyor. Avrupa Pariamentosu Oışişleri Komisyonu'nda Kızıl Danny adıyla ünlü Cohn Bendit'in sözde Ermeni soy- kınmıyla ilgili önergesinin Türkiye raporunda yer alma- ması, henüz Avrupa kanallannda sorunun yatıştığını göstermiyor. AP Genel Kurulu'nda neler olabiteceğini gözlemek ve izlemek gerekiyor. Bu noktada eğri oturup doğru konuşmanın zamanı geldi de geçtyor galiba. Fakat sorun öylesine hızfa ileriiyor ki; Ermeni olayın- da artık sadece Dışişleri'nin değil, devleti oluşturan bü- tün kurumlann, medyanın işbirliği içinde olmasını ge- rektiriyor. Dışİşteri'nin öndegidenteri bu nedenteözetestiri için- de. "Biz çabalıyoruz, ama yüzde 100 başanlı oiuyor muyuz" sorusunu yanıtlıyor Hayır! Gerçeği görmek Artık zamanı geldi. "Ermeni olayını tarihe bırakmak" yeterli bir görüş, bir savunu değil, ama yararlı. Kuşkusuz, Ermeni tasansı Türkiye için -Bakan Cem'in söylemiyle- "dünyanın sonu değil". Değil ama, Ermeni soykmmının uluslararası alana yayılması da Tür- kiye açısından pek parlak bir gelişme değil. llk yapılacak olan, öncelikle Ermeni sorununun nasıl dibe vuracağını saptayan yöntemi bulmak. Genel bir seferberliğe ve karşı çtkışa gereksindigimi- zi gösteren veriler ortada: Şu söylem doğruysa, f asa- nya muhalefet eden Kongre Cıyelerinin tek biri dışında tümü, Anadolu Ermenilerinin soykınma uğradığına ina- nıyor". Ermeni savlannı elimizdeki belgeterle (tabii, belgete- re güveniyorsak), örneğin uluslararası hukuk, hatta ta- rih kurumlanna gotüımek ve soykınm savlannı ulusta- rarası düzeyde sılmek ilk çıkış olabilir. Haziran ayından beri Ermeni soykınmı tasansının gi- derek büyüdüğü ve Temsilciler Meclisi'ne geleceği bi- liniyordu. Hükümet, aylarca önce gereken girişimleri veya böy- le bir tasanya karşı alınmasını gerekli gördüğü öntem- leri saptadı mı acaba? Tasan komisyona gelince bir telaş başladı ve 5 kişi- lik TBMM heyeti son dakikada Amenka'ya gönderildi. Heyet başkanı eski bakan ve dıplomat IrtemçeUk, 80 yıldır ABD ile Ermeniler arasındaki biriikteliğin so- nucunu açık dille vurguladı: "Bu çabalann ardında Tür- kiye'den toprak talebi var" dedi. 1984'teABD'de bugünküne benzerhareketteroldu- ğunda, TBMM'de hükümet adına konuşan Mesut Yıl- maz, "ABD Kongresi'nin düşmanca hareketi karşılık- sız bırakılmaz" diyordu. 16 yıl önce devletin söylediği "karşılıksız kalmaz" sözünün anlamı bugün anlaşıiıyor. 16 yıluyumak! 82yıl sonra ilkziyaret • Baştarafi 1. Sayfada da tarihsel rol oynadığı- nı belirtirken Başbakan Bûlent Ecevit de Çek Cumhurbaşkanı'nın "özgürhıksavaşçısr ol- duğunu kaydetti. Çek Cumhuriyeti'nin Cum- hurbaşkanı, ünlü yazar ve düşün adamı Havel, resmi bir ziyaret için dün Ankara'ya geldi. Soğuk Savaş sırasında ülkesi Çekoslavakya'da daha demokratik bir yö- netimin gehnesi için uğ- raş veren ve 1979-1983 yıllan arasında 5 kez ha- piste yatan Havel, 1918 yıhndan bu yana Türki- ye'ye gelen LUC ÇekCum- hurbaşkanı olma özelliği- ne de sahip oldu. Havel'i Çankaya Köşkü'nde res- mi törenle karşılayan Cumhurbaşkanı Sezer, "Cumhurbaşkanı Ha- vel'in başta ûlkesi olmak ûzere böige ülkelerinin çağdaş demokratik sis- temlere kavuşmasında oynadığı tarihsel rol her zaman takdir ve hayran- hkla anümaktadır" dedi. Sezer, iki ülkenin de de- mokratik değerleri ön planda tuttuğunu, huku- kun üstünlüğü ve insan haklanna saygı gibi ev- rensel değerleri paylaş- fiklannı belirterek "Üye- si bulunduğnmaz Avru- pa-Atiantik ve Bau Avru- pa örgûtkrinin etkinnk- leri çerçevesinde birbiri- nize daha da yakınlaş- nah ve aramızdaki işbir- iğini her alanda geiiştir- Defiyiz" diye konuştu. Havel de konuşmasın- ca, iki ülkenin de NATO üyesi olduğunubelirterek "Dolayısıvla ayıu değerle- ri payîaşıyoruz, bu da bu değerleri korumamız ge- rektiğianlamınagehnek- tedir. Ziyaretimin ûlkele- rimiz arasındaki ilişldleri geüştireceğine inanıyo- rum* dedi. Sezerve Havel, baş ba- şa görüşmelennın ardın- dan heyetlerarası görüş- melere başkanlık ettıler. iki cumhurbaşkanının düzenledikleri ortak ba- sın toplanbsında konuşan Havel, ıkı ülkenin de Av- rupa Birliği'ne (AB) a- day olduklannı anımsata- rak "Ülkelerimizbu yolda arkalannda beürti bir mesafe bıraktüar. Biz bi- raz daha önde görünüyo- ruz. Deneyimleriınizi Türkiye'yefletiyoruz"de- di. Görüşmelerin ardın- dan iki ülke arasında gümrük, veterinerlik, bit- ki koruma ve karantina alanlannda üç anlaşma imzalandı Daha sonra Sezer, Havel'e DevletNi- şanı'nı taktı. Başbakan Bûlent Ece- vit ile de bir araya gelen Havel onuruna dün ak- şam Çankaya Köşkü 'nde resmi bir yemek de dü- zenlendi. Havel ile görüştükten sonra gazetecilerin soru- lannı yanıtlayan Başba- kan Ecevit, iİali Uişkile- rin yanı sıra Balkanlar'da- ki gelışmeleri de değer- lendirdiklerini anlattı. Havel, bugün Ankara'da- ki temaslanrun ardından Efes harabelerini geze- cek. Havel perşembe gü- nü Türkiye'den aynlacak. AP'den soykmnn tasaınsnıa ret BRÜKSEL(AA)-Avrupa Par- iamentosu Dışişleri Komisyonu, Fransız parlamenter Philippe MoriDon taraftndan hazırlanan Türkiye raporunu ve bu rapora bağh karar tasansına sözde Er- meni soykınmı iddialannm so- kulması amacıyla verümiş olan tüm değişiklik önergelerini red- detti. Bir başka değişıklik öner- gesi çerçevesinde de Türk hükü- meti ve TBMM, Türk toplumu- nun önemli bir parçası olan Er- meni azınlığa "trajik geçmişJeri- ni" de dikkate alarak daha fazla destek vermeye davet edildi. Avrupa Pariamentosu Dışişle- ri KDrnisyonu'nda, Fransız parla- menter Morillon'un hazırladığı Türkiye raporu çerçevesinde dün yapılan tartışmalar ve oylamalar sonunda sözde Ermeni soykınmı iddialanna kapılann kapatüma- sı, "ABD'ye AB'den açık bir me- saj" olarak nitelendinlıyor. Tür- kiye raporuna ve bu çerçevede oylanan karar tasansına, "Türk hükûmetinin, katnuoyunun ve TBMM'nin, Ermeni soykınmını tnnımao" amacıyla verilen çok sayıda değişıklik önergesınin bü- yük bir bsmı reddedilirken bazı- lan da son anda geri çekildi. Başta raportör Morillon olmak üzere Dışişleri Komisyonu üye- lerini "yakm markaj"a alan Er- meni lobisi temsılcilerinin, oyla- ma öncesinde, son ana kadar, ko- misyon çalışmalannın yapıldığı salona da girerek sözde soykın- mı iddialanm belgelere soktur- mak için çaba harcadıklan göz- lemlendi. Parlamenterlerle za- man zaman "tehdft" içerikli ko- nuşmalar da yapan bu kişilerin beraberinde, terör örgütü PKK yandaşı olarak tanınan şahıslann da bulunduğu dikkat çekti. Mevcut çok sayıdaki değişiklik önergesinin en az birinin kabul göreceğini ve sözde soykınmı id- dialanm resmi belgelere soktu- racaklannı düşünen Ermeni lo- bisi, ilk şoku, bu önergelerden bi- rini Yeşiller Grubu adına sunan Fransız Daniel Cohn Bendit'nin konuşmasıyla yaşadı. Bendit, "günah çıkanüğını'' ve "hata yapoğınıfarkettiğmi'' belirterek önergeyi gen çektiğini açıkladı. Morillon'un, "Amerikah dost- lanmız bir aptalhk yapryorlarsa onlan izlemek zorunda değJHz" şeklindeki sözleri ve Liberal Andrevv Duffun, "AB0 Kongre- si'nin tavnnın, önyargıhve bflinç- sizbiryaklaşundankaynaklandı- ğmı" ifade etmesi, komisyonda etki yapan konuşmalar arasında not edildi. Dışişleri Komisyonu'nda dün ortaya çıkan tablo, gelecek ay, Avrupa Pariamentosu Genel Ku- rulu'nda da bu tür ıddialann dik- kate alınmayacağımn işaretini veriyor. Türk yetkililerin Avrupalı par- lamenterleri uyarmak amacıyla yoğun girişimler yaptıkları, söz- de soylanmı iddialanna raporda ve karar tasansmda yer verilme- si halinde, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın gelecek hafta Brüksel'e yapması planlanan zi- yaretin ve Dışişleri Bakanı tsma- il Cem'in yıl sonundaki temas- lanmn iptal edileceği mesajım yansıttıklan öğrenildi. ABD ürünlerini boykot çağrısı Haber Merkeri - Sivil toplum örgütlerine üye bir grup Taksim'de, ADD Umraıüye Şubesi ise Çetin Emeç Parkı'nda, ABD Temsilciler Meclisi Ulus- lararası tlişkiler Komite- si'nde kabul edilen sözde "Ermeni soykmmı'' karar tasansım protesto etti. Atatürkçü Düşünce Der- neği (ADD) Genel Başka- nı Haffl tbrahim Şahin, sözde Ermeni soykınmına karşı ABD'nin ve Avru- pa'mn çirkin yüzüne eli kolu bağh kalmmasını "tarihinaffedflmezbirha- tag" olarak niteledi. İnsan Haklan Derneği (ÎHD) üyeleri ise DYP Genel Başkanı Tansu ÇiDer'in "Ermenfleri suur dışı ede- lim" önensıne, Beyoğlu Postanesi'nden kendisine gönderdikleri mektupla tepki gösterdiler. ADD Genel Başkanı Şahin, yapüğı yazıh açık- lamada, ABD Temsilciler Meclisi'nin ardından söz- de Ermeni soykınmının Avrupa Pariamentosu gün- demine de alındığını anım- sattı. ABD'nin üçüncü bir taraf olarak, emperyalist emelleri için iki üîkeyi bir- birine düşürmek istediğını ileri süren Şahin, Türkiye ve Ermenistan'ı karşüıklı gerginlığe sevk eden bu gi- bi davranışlan kasıtlı ve yanlış bulduklannı söyle- dı. Şahin şunlan dedi: "Ya- rm (bugün) 11 Ekün 1922, yani 78 yıl önce Türk Kur- fuluş Sıtvaşı Mudam-a'da emperyahzme karşı kale- me ahnan ilk diplomatik zaferini kazanırken, em- pervafizme darbeyi vurur- ken, bugün sözde Ermeni soykuımma karşı ABD'nin ve Avnıpa'nın çirkin yüzüne efi ve kolu bağh kahşnnızı tarihin af- fedttmez bir hatası olarak görüyoruz. Bu durumun ABD ile olanffişkflerinu- lus-devlet anlayışı içinde gözden geçirflmes için TB- MM, ABD Temsikikr Mecüsi'nde yann oyfauna yapümadan konuyu gün- demine alarak tarihsel ka- rannı vçrmefi ve hüküme- tin uygulamasma sunma- hdnf Şahin, TBMM tarafin- dan Mudanya Mütareke- si'rûn de gündemde tutul- ması gerektiğini dile geti- rerek "Tüm dünya devlet- lerinin tarih arşhieri bu konudatarihçilereaçüma- hdır. Tarih siyasilerin oy pazarhğına peşkeş çekü- memeödir" dedi. Istanbul'da Taksim'deki McDonald's'ın önünde toplanan yaklaşık 100 ki- şilik grup, alkışlar eşliğin- de Istiklal Caddesi'ndeki Fransız Konsolosiu- gu'nun yan sokağına ka- dar yürüdü. Burada konu- şan Ulusal Sanayici ve Işa- damlan Derneği (USİAD) Genel Başkanı KemalÖz- den. "söz konusu tasan ile Sevr'in yeniden horttatü- maya y«hyirfıgınıw belirttı Özden, "ABDşirkeoeriile flişkflerin askıya almması ve ABD mallaruun satm ahnmamasr yönündeki önerilerini dile getirerek, Incirlık Üssü ile ilgili ola- rak da yeni girişimlerde bulunulmasını istedi. Sivil Toplum Kuruluşlan Birli- ği dönem sözcüsü Gök- han Ecevit de ortak basın açıklamasını okudu. Açık- lamada, "yüzlerce yıl bir- Kkte ve kardeşçe yaşayan Türk ve Ermeni halklan- USİAD Genel Başkanı Özden, "tasan ile Sevr'in hoıHatıhnaya çahşüdığmı" betirtti. nın, emperyalist tekeDerin kışkırtmaianyla birbüie- rine düşürüldüğü" ifade edildi. Protesto eylemine, USİAD, ADD, Cumhuri- yet Kadınlan Derneği, 68'UlerBirüğiVakfi, Sivil Toplum Kuruluşlan Birli- ği, Ulusal Devrimci Genç- lik Birliği ve tstanbul Eği- timciler Derneği'nin yö- netici ve üyeleri katıldı. ABD Temsilciler Mec- lisi alt komisyonundan geçen sözde Ermeni soy- kınmı tasansı, 38 sivil toplum örgütü tarafindan yapılan ortak yazıh açık- lama ile protesto edildi. Dünyadaki küreselleşme sürecinin, banş ve iyi iliş- kilerin, kin ve düşmanlık- lar yaratılarak veya kö- rüklenerek gerçekleştiri- lemeyeceği belirtilen açıklamada şu görüşlere yerverildi: "Ermeni soykınmı yoktur. Irkçı mfliüuı Er- meni propagandasuun aksine, Osmanh Devle- ti'mn soykınm emri ver- diği, planladığı ve uygulicv,, dığı iddia edilemezve bd- gelenemez. Gerçekleri in- kâr ederek sözde çarpık iddialarla yeni bir tarih yazılamaz. Bizler, ABD Temsilciler Meclisi'nden bu tasanyı reddetmesini bekhyoruz.'' Ermeni tasarısında yayılma telılikesi ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Sözde Ermeni soykınmı ta- sansının ABD Temsilciler Mec- lisi'nde henüz kabul edibneden Avrupa Parlamentosu'na yansı- ması, tasannın sanıldığından çok daha hızlı yayılabileceği tehlike- sini gösterdi. Italya Pariamento- su'nun 24 Ekim'de görüşeceği ta- san için Fransa Pariamentosu da tetikte bekliyor. Dışişleri Bakan- lığı'nın tasannın Avrupa'da ya- yılmasını önlemek için formül arayışlannı sürdürdüğü, bunlann arasında Lahey Uluslararası Ada- let Divanı'na başvuruhnasının da bulunduğu kaydediliyor. Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Göka^), ABD Büyükelçısi Ro- bert Pearson'Ia yaptığı görüşme- de, iki ülke arasındaki ilişkilerin zedeleneceğini belirterek tanm konusundaki tüm işbirliğinin ip- tal edilebileceğini söyledi. Sözde Ermeni soykınmı ile il- gili iddialann başta Avrupa'daki- ler ohnak üzere başka ülkelere de yayıkna tehlikesi görülüyor. Er- meni lobisi, sözde soykırımı id- dialannm Avrupa Pariamento- su'nun Türkiye ile ilgili bir rapo- ra eklenmesine çahştı. Ancak Parlamento üyeleri, Ermeni lobi- sinin tüm çabalanna karşın söz- de soykınmı tasanyla ilgili öner- gelerin rapora girmesini engelle- di. Ancak bu tür girişimlerin ile- ride yeniden yaşanması olasılığı bulunuyor. Bu süreçte, Italya Parlamento- su'nun da 24 Ekim'de sözde Er- meni soykınmı iddialanm görü- şeceği bildiriliyor. Fransa'daki Ermeni lobisinin de tetikte bek- lediği, ABD'deki gelişmelere gö- re konuyu yeniden Fransız parla- mentosuna getirebileceği beürti- liyor. Fransa, Ermeni soykınmı konusunu geçen sene iki kere gündeme getirmiş ancak geçire- memişti. Gökalp: İptal ederiz Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp, sözde soy- kınmı tasansının kabul edilmesi durumunda ABD ile tanm ala- nında her türlü ilişkinin gözden geçirileceği uyansmda bulundu. Bakan Gökalp, 16 Ekim Dünya Gıda Günü nedeniyle yapılacak etkinliklere katılmak ve çeşitli te- maslarda bulunmak üzere Türki- ye'ye gelen ABD Tanm Bakanı Yardımcısı James Schroeder ve ABD Büyükelçisi Pearson'ı ma- kamında kabul etti. Kabulde konuşan Gökalp, söz- de Ermeni soykınmı tasansı ko- nusuna değinirken "Bir ülkenin iç seçimi için uluslararası tarihi gerçeklerin sapürüması hiçdeya- kt$ıkabnıyor" dedi. Gökalp şöy- le konuştu: "Umanm ABD mec- lisindeki herkes bu doğrulan geç de olsa görür. Doğrular sapünla- maz. Osmanh zabıtlan herkese açıknr. Hiç Idmsenin tarihi ger- çekleri sapürmaya hakkı yoktur. Bu da özeffikle kastedilen tophı- hıklara yarar getirmez. Olarmza- ranna ohır" dedi. Türkiye, sözde Ermeni soykı- nmı karar tasansuıın ABD Tem- silciler Meclisi Uluslararası lişki- ler Komitesi'nde kabul edüme- sinın ardmdan, Irak ile ilişkileri- ni adım adım geliştiriyor. Irak'a sağlık malzemesı taşıyan sivil bir Türk uçağının uçuşuna izin veren Ankara, bu ülke ile ikinci bir sı- mr kapısı açılması için de hazır- lıklara başladı. Yeni sınır kapısı ile Kürt bölgesinin by-pass edile- rek doğrudan Türkmen bölgesi- ne ulaşmak hedefleniyor. Dışişleri Bakanhğı yetkilileri, yeni sınır kapısının Irak ile van- lacak bir mutabakatla açılabile- ceğini belirtiyorlar. Yetkililerden edinilen bilgüere göre Türkiye, Irak ile ilişkilerini komşu bir ül- ke olarak kapsamlı ve uzun vade- li bir perspektifle değerlendiri- yor. Irak'taki durumun normalleş- mesiyle birükte Türkiye-Irak ti- caretinde hareketlilik beklendi- ğini belirten kaynaklar, bu ticare- tin kolay bir şekilde yürütülebil- mesi için bazı önlemlerin ele alındığını belirtiyorlar. Buçerçe- vede daha önceki yıllarda da üze- rinde durulan ikinci kapımn sağ- layacağı fırsatlar konusunda de- ğerlendirmelerin devam ettiğini kaydeden bir yetkili, "Üd ülke arasında yeni bir suur kapısının açılması konusunda bir mutaba- kata vanhrsa, gayet tabii gereği yapıhr. Ama şu anda böyle bir mutabakab te>it edebüecek du- rumda değiBz" dedi. Arap-Ermeni dostiuğu Ulusal Televizyonu ARMTV'- nin haberine göre, Ermenistan Dev- let Başkanı RobertKocaryan'ın is- teği üzerine yapımına başlanan anıt için geçen gün Suriye ve Lübnan büyükelçilerinin katüımıyla bir tö- ren düzenlendi. Anıtın yapımına Tüm Ermeni Katoükleri kuruluşu destek veriyor. Anıtın, sözde 1915 Ermeni soykınmı sırasında kur- tulan Ermenilerin kendilerine yar- dun eden Araplara şükran duy- gulannı ifade etnğı büdirüdi. Bahçeli: Sorun hafifealınamazANKARA (Gunhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Devfct Bahçeli, sözde Ermeni soykınmı tasansı konusunda Dışiş- leri Bakanlığı başta olmak üzere her kurumun da- hakararh davranması gerektiğini belirterek "Me- seienin geçiştirüecek ya da hafîfe ahnacak bh- ta- rafi yoktur" dedi. Bahçeli, "Sadece Türtdye'de degfl dünyanın hiçbir ülkesinde de böyle bfa- vur- dumduymazhk mazur görülemez" dedi. Bahçe- li, dün partisinin grup toplantısmda, sözde Erme- ni soykınmı tasansı ile Filıstin-Israil çaüşmasını değerlendirdi. Soykınmı iddialannın "ınasal'' olduğunu be- lirten Bahçeli, bu iddialann bulaşıcı hastauk gibi yaygınlastınanaya çalışıldığını savundu. Dışişle- ri Bakanı Ismafl Cem'in "Seçime hazniık yapan 3 senatör tarihi gerçekleri çarprtö diye dünyanm soımgeididenıekdoğnıdeğkMahvokiukdiyeme- yfa" biçünindeki sözlerine tepki gösteren Bahçe- li, "TürkJye'ö^baştoDrşjşleriBalcanhgımızoteıak üzere her kunun bu mesdenin üzerine daha ka- rarhhkla gitmek zorundadır. Soykınm oyununun sahnetenmesi durumunda karşı karşıya kalabüe- ceğhniz sıkıntılann t^hmrntprhnrrin ötesinde bir niteiiğe Hfaşyna» ihtmıal dahüindedir. Meseknm geçistnTİecek ya da hafife ahnacak bir tanm yok- tur" diye konuştu. Türkiye'de tasan konusunda teslimiyetçi tavır geliştirenlere de rastlandığına dikkat çeken Bah- çeli şu görüşleri dile getirdi: "Hiçbir gerekçe, hiç- bir amaç ülkemizin ve Türk miHetinin skflryle oy- nanmasma w dünya kamuoyu önünde mahkûm edömeyeçahşıhnasınadayanakteşkiledemez.Tür- kiye'dedeğü, dünyanuı hiçbirülkesindedeböylebâ* vurdumduymazlık mazur görülemez. Türkiye'de yaşayan her Idşi, her kurum, öncehkle soylanmı masahnm uzunyıDannrde\wn edenseriiveninin ne manaya geküğini iyi alguamakve üzerinedüşeniye- rine getirmek durumandadır. Bu, her insanın için- de yaşadığı ülkeye ve mensubu olduğu miliete say- gı gösterme mecburiyetinin bir gercğkür." Filistin ile Israil arasındaki çatışmaya da dikkat çeken Bahçeli, Ortadoğu'nun Osmanlı'nın uygu- ladığı küresel düzenin çökmesinin ardmdan sû- rekli kaynayan bir kazan haline dönüştüğünü be- lirtti. Bahçeli. hangi kutsal değerin ya da gerek- çenin arkasına sığmırsa sığınsın, fanatizmin ve te- rorizmin yol açtığı toplumsal dramlann kolay iyi- leşemediğine dikkat çekti. Partisine yönelik eleştirilere de değinen Bahçe- li, partisinin duruşu ve söylemlerini kendince eleştirenlerin tek hesabımn "üzüm yemek değil bağcıyı dövmeje çalışmak" olduğunu belirterek "Unutulmasın ki bizler ihtiyaç hBsettiğmnzde ay- m ülkemiz gibi kendi bağnmzı korumasmı da çok ryibüniz" dedi. Paratrafiği belidendi• Baştarafi 1. Sayfada Savcüığı'nca da arandı- ğı için fstanbul'a götü- rülecek. Demirel'in uzatmalı sevgiüsi Esenler'in kendi aleyhine tanıklık yapma- sını engellemek için kıy- dığı nikâhın kanıüar açı- sından önemli olmadığı belirlendı. Esenler, yedek hâkimliğe verdiği ifade- de, eşinden aynhnasının ardından Demirel ile "ya- kın ilişld ve arkadaşhk" içine girdiğini söyledi. Esenler, yurtdışındaki bir bankada ailesi, kendisi ve kızı adına açtıklan bir he- sapta 1 mılyon 200 bin dolar bulunduğunu bil- dirdi. Esenler, bu hesaba, kendisinin ya da Demi- rel'in herhangi bir para yatırmadığını savundu. Esenler'in ifadesine karşın Demirel'in sağ ko- lu Baştürk, bankanın içi- nin boşaltılmasında ızle- nen yöntemleri ve para trafiğini anlattı. Yedek hâkimlik ifadesinde De- mirel ile okul arkadaşı ol- duğunu belirten Baştürk, yurtdışındaki Dina ve Yonni şirketlerine kredi açıhnasında vekâletname aldığını anlattı. Baştürk, bu şirketlerin Isviçre UBS Bank'taki hesap detaylannı Off- Shore Genel Müdürü Ay- kutKarabuhıt'a bıldirdi- ğini söyledi. Baştürk, "Karabuhıt, kredileri şir- ketler adına ts^içre'deki banka hesaplanna gön- derdi. Paraîun yatnğını görünceşirkfderden akn- ğım vekâletname ile Sü- merbank ve îktisat Ban- kası'nda bu şirketler adı- na hesap açtırdım ve şir- ketlerde bu hesaplara pa- ralan gönderdiler. Sü- merbank'taki 25 milyon dolann 10 milyon 200 bin , dolannahissesenediahn- dL Kalan 14 milyon 800 bin dolara ise bankaya e\ konuhnasmdan sonra bloke konuldu" dedi. Egebank'a el konulma- suıın ardından Demi- rel'in talimatıyla tktisat Bankası'ndaki paradan 5 milyon dolar çektıgıni be- lirten Baştürk, "2 milyon dolan şoforü Bekir Özer'e, 2 milyon dolan Ayhan Tatlıgıl'e, 1 milyon 800 bin markı da Erdal Er'e verdün. Kalan 4 mil- yondolarda bankada blo- ke edildi" dedi. Baştürk'ten 2 milyon dolan alan Şabah Ayhan Tatlıgil de paranın Demi- rel'e ulaştınlmasını sağ- ladığını söyledi. Tatlıgil, "Baştürk, îktisat Banka- sı'ndan çektiği 5 milyon dolardan 2 milyon dolan DemireTe vermek üzere bana teslim etti. Ben de bu parayı Denurei'e götüre- rekevme bıraktun" dedi. Yedek hâkimlik sorgu- sunun ardından serbest bırakılan, Yüksel'in itira- zı nedeniyle yeniden tu- tuklanan Finans Müdürü Sevtap Aslan da ikinci sorgusunda para trafiğini anlattı. Aslan'ın, vekâlet- le çekilen paralann bir kısmının Yahya Murat Demirel'e gönderildığı yönündeki ifadelennı doğruladığı kaydedıldi. Bankalara el konulma karannın ardından Ege- bank'tan çuvallarla para- lann çıkanldığını belge- leyen video kasetin de en önemli kanıtlardan oldu- ğuna dikkat çekildi. Demirerin mineret iste- Demirel ve sağ kolu Baştürk'ünavukatlannın, müvekkillerinin tutuklu- luk karanna yaptıklan ıti- raz dün Ankara 2 No'lu DGM'ce görüşüldü. Mahkeme, Demirel ve Baştürk'ün tutukluhık hallerinin devamı yönün- de karar verdi. Sanık avu- katlannın "sonıştunna- da yetkisizfik karan veri- lerek soruşturma dosya- suun Istanbul DGM'ye gönderihnesi" istemi.de "hazuiık sorusturmasın- da yetkisizhk talebinde bulunulamayacağı'' ge- rekçesıyle reddedıldı. Demirel'in şırketleri- nin genel koordinatörlü- ğünü yaptığı belirtilen Mehtap Çelik, hakkında- ki yakalama karan uya- nnca önceki gece Bur- sa'da gözaltma alındı. Ankara'ya getirilen Çe- lik, sağlık kontrolünden geçirilerek emniyette sor- guya alındı. 'Atatürkçü güreşçüeri spordan dışhyotlar" M Baştarafi 1. Sayfada çı gibi davranmak zo- runda. Yoksa o kampta laik bir sporcunun kal- ması mümkün değU" dedi. Kamplarda bazı genç sporculann namaz kılmaya ve şeyhlerin elini öpmeye götürüldü- ğünü iddia eden Koyun- cu, şunlan söyledi: "En etkili tarikatlar Nakşibendiler ve !S urcu- lanh. trtieacı kadrolann başmda da antrenör Ya- kup Topuz, güreşçiler Mehmet Akif Pirim ve Mahmut Demir vardı." Güreş Federasyonu Başkanı Ahmet Ayık'ın demokrat bir insan oldu- ğunu belirten Koyuncu, "Benim güreştiğun dö- nemde ayyuka çıkmışü. MflK takundan 'Atatürk- çüyüm' diyen bir sporcu çıkmaz. Tarikatçı güreş- çilerüIkücüınafyaileUiş- kjde" diye konuştu. iddialanna ilişkin so- rulanmızı yanıtlayan spordan sorumlu Devlet Bakam Flkret Ünlü, 10 yıl önce yaşandığı iddia edilen olaylann günü- müzde de devam ettiği şeklinde yansıtıldığmı söyledi. Ûnlü, "Bugün spor teşküatunızda hiç- bir parti veya tarikann sloganma ve işarctine rasüanamaz. 1-2 sporcu- nun davranışı geneüeşti- rilerek federasyonumu- zun suçlanması yanhşor. Biz spora sızan irticayla mücadele ediyoruzArok hiçbir spor dalında çağ- dışı görüntülere izin ver- meyeceğiz*' dedi. Söz konusu iddialann Güreş Federasyonu Baş- kanlığı seçimleri öncesi gündeme getirildiğine dikkat çeken Ünlü, "10 yıl öncesinde olan olayla- nn günümüzde de de- vam ediyor gibi gösterO- mesi bir yıpratma poüti- kasMhr" diye konuştu. Gençlik ve Spor Ge- nel Müdürü KemalMut- hı ise kendıne irtica fa- aliyetlerine ilişkin bir id- dianın ulaşmadığmı be- lirtti. Sporun irtica ile bir arada yaşamasuıın mümkün olmadığını vurgulayan Mullu. "Taş- rateşkiladanmızdan her ay dü/enli olarak gelen raporlarda irtkai kadro- laşmaya ilişkin bir bilgi benim dönemimde inü- kal etmedi. Ancak. gaze- telerde yer alan iddialan ihbar kabul ederek ge- rekli incelemeyi başlata- - cağım" dedi. Koyuncu'nun. "Irti- caya karşı yapıda ama sert ve kararh adımlar atamadığı için başara- maz" dedığı Güreş Fe- derasyonu Başkanı Ah- met Âyık ise. "İddialar, benim dönemime değil, tsmail Demirci ve Sa- adettin Tantan'ın döne- mine ilişkindir. Ancak Hizbullah'ın üzerine giden Saym Tantan'ın bu tür faaliyetlere göz yumduğuna inanmıyo- rum" dedi. Güreş Milli Takımı Teknik Sonımlusu Saün Bora da, "Alevi ya da Bulgar göçmeni sporcu- lara yönelik bir dışlama söz konusu değü. Herke- sin inancına saygıhyız. Benim dönemime ilişkin iddialar varsa da yüzleş- meye hazuım" dedi. Başkanlığı döneminde irticaya göz yummakla suçlanan Ismail Demirci, "Otoritenin olmadığı yerde her türlü faaliyet olur" dedi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle