Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
256 OCAK 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Eskl Vali Ayaz'a
yengörev
• HaberMerkezi-Eski
bakan ve valilerden
Nevzat Ayaz, Beyoğlu
Güzelleştirme ve
Koruma Derneği
Başkanlığı'na seçıldı.
Beyoğlu Güzelleştinne
ve Koruma Demeği'nin,
olağanüstü genel kurul
toplantısında yönetim
kurulu ise Haluk
öztürkatalay, Akay
Gökçe, Kubilay
Keçelioğlu, Ahmet
Topbaş, Burhan
Karaçam, Imren Aykut,
Mustafa Aksoy, Özalp
Birol, Nizam Hışım ve
Nur Akgerman'dan
oluştu.
Organfzesuç
orgütu
operasyonu
• tstanbul Haber Servisi
- Istanbul Organize
Suçlar ve Silah
Kaçakçıhk Şube
Müdürlüğü'ne bağlı
ekıplerin, Avcılar,
Büyükçekmece ve
Küçükçekmece'de
gerçekleştirdikleri
operasyonlarda, halen
Almanya'da tutuklu
bulunan organize suç
örgütû elebaşısı Sedat
Şahin'in "sağ kolu"
olarak bılinen Şaban
Erdoğan'a bağh 3'ü
kadın 15 kişi gözaltına
alındı.
BaşbakanMdald
yasakbır
• ANKARA (AA)-
Başbakanlık'ta, devlet
bakanüklan katına
gazetecilerin gırmesiyle
ilgilı sınırlama dün
kaldınldı. Ancak,
Başbakanlık
bÜTokrasi.sınin bulunduğu
bölüm için aynı
uygulamanın devam
ettiği bUdirildi. Terör
örgütû Hizbullah
operasyonu çeTçevesinde
Başbakanlık çalışaru
Abdulsamet Yıldız'ın
gözaltına ftliTiînasınin
ardından, gazetecilerin,
Başbakanlık
bûrokrasisinin bulunduğu
bölümlere ginnelerine
sınırlama getirilmışti.
FP'de konuşma
yasağı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bûrosn) -
FP grubunda
toplantılann basına
sızdığı gerekçesiyle
milletvekülerine
"konuşma yasağı"
getirildi. FP grubunun
basına kapalı bölümünde
FP Iğdır Mületveküi Ali
Güner, milletvekillerini
"toplantılarda
konuşulanlan basına
sızdırmamalan "
konusunda uyaran
Malatya Milletvekili
Oğuzhan Asiltürk'ü
eleştirdi. Eski îstanbul
Büyükşehir Belediye
Başkanı Tayyip
Erdoğan'a haksızlık
yapıldığını savunan
Güner, Asiltürk'ü
"nefsane davranmakla"
suçladı.
Koruculara her
ay4trftyon
• ANKARA (AA)-
tçişleri Bakanı Sadettin
Tantan, Türkiye'de
toplam 65 bin 809 geçici
köy korucusu olduğunu
bildirdi. Tantan, yapüğı
açıklamada, koruculara
ödenen maaşın da 60
milyon 425 bin lira ile 64
milyon 625 bin lira
arastnda değiştiğini
kaydetb. Tantan'ın
verdiği bilgiler
doğrultusunda yapılan
hesaplamaya göre, her ay
koruculara 4 trilyon lira
dolaymda maaş
ö<feniyor.
Kutan, 'Tanklan Sincan yerine neden Hizbullah'ın üzerine sürmediler' dedi
FP'den orduya suçlamaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnaz, yü-
rütülen operasyonun uzantılanyla gazete-
miz yazarlan Prof. Dr. Ahmet Taner Kış-
bh ve Uğur Mumcu suikastlannın aydın-
laülacağı ümidini taşıdığını söyledi. MHP
lideri ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bah-
çefi de, "Baa çevreler, ne PKK terörö ne
de HizbuDah terörü karşısmda bırakınız
tavır«hnayı, Jnnamaktan hilfkaçınınışlar-
dff" dedı. FP Genel Başkanı Recai Kutan
da Hizbullah operasyonunu değerlendırir-
ken "Sincan'da 7 kişivi suçlu gören demok-
rasmin balans ayarcıİan,
tanklan Sincan yerine
Hizfoullah katiUerinin
üzerine neden sürmedi-
ler?" sözlenyle orduyu
hedefaldı.
ANAP grubunun dün-
kü toplantısında Hizbul-
lah operasyonu konuşul-
du. ANAP Genel Başka-
nı Yılmaz, bir iki hafta-
dan beri sürdürülen ope-
rasyonlarla ortaya çıkan
gerçeklerin ürpertici ol-
duğunu vurguladı.
'Böyle vahşet
gorulmedr
ieriniyapabümesi mümkün değfl.Yani hü-
dai hâbit gibi kendi kendine ortaya çıkmış,
30'u aşkın insanı sorgulayıp katlettikten
sonra cesederi gömmüş ve devietin emni-
yetinden gizkmiş bir örgüt oiamaz. Bu ör-
gütün mihtanlannındestekgördüğû yerler,
göz yuman çevreler vardır. Bunlar içerde
oiabilir. dışarda olabilir. Arkasında hüku-
metin desteği ve milletin güveni olduğu hal-
de böyle bir örgütle baş edilebUmesi için
Türk emniyetmin ne kantın kaçaklanyla iş-
biıüği yapmaya, ne yurtdışından baa istih-
baratörgütierinmdesteğine ihtayaa vardır.
Bugün ahnan sonuç, emniyet teşküabnın
eseridu-."
ANAP Diyarbakır Milletvekili Sebge-
tuOah Seydaoğlu da yaptığı konuşmada,
geçmişte Hizbullah konusunda açıklama-
larda bulunan emniyet görevlilerinin kıza-
ğa alındığını anımsattı. Seydaoğlu, "lOyd-
dır bu cinayetier işleniyor. Devietin haberi
oimaz mı? Geri adım aülmadan başlanlan
bu operasyon, ucu nereye gjderse gitsin so-
nuçlandınhnahdır. Türkrve Zaire mi, Zu-
lu kabiksi mi. her gün toprak alündan pa-
tates gibi ceset çıkanhyor. Güneydoğu'da
Yıhnaz, " Hizbullah
Arapça kefime anlamıy-
ta ADah'm partisi, taraf-
tan demek. ABah'm par-
tisi, taraflan otmaz. Ku-
ran'a göre Hiytmllah, Al-
lah'ın gösterdiği voidan
giden demek. Ama son
olaylar gösteriyor ki, ba
örgütün yapuklannuı ne
AUah'la, ne lslamiyetk
nTnittan yakmdan flgisi
yok. tçişleri Bakanımızın
knBanffagı ifadeyle söytü-
yorum: Türkiye'de daha
böyle bir vahşet görül-
memiş. Bu örgütün yap-
üğı kadar vahşet yaşan-
manuşür" diye konuştu.
Yıhnaz sözlerini şöy-
le sürdürdü:
"Benim şahsi görüşü-
me göre, devtetin içinde
bazı hainlerle işbiriiği
yapmayan. onlardan
destek almayan, dış des-
tekkre sabip olmayan bir
örgütün, Hizbuİteh'ın
ortaya çıkanhn marifet-
ÇİZMEDEN YUKARI
HfÇBlÇ
İÜŞKİMİZ VOK..&')Z.
SAPECB 'KANLI QA
OLA&UR ,KAHSIZ. O4
halen kayıp 1500 ktşi var. Oiağanüstü Hal
Bölge Vahüği yapnıış 5 kişi. şu anda rnillet-
vekâtiği yapıyorlar. Onlara sorun, cesaret-
feri varsa anlatanlar Hizbuflah 'ı" dıye ko-
nuştu.
MHP Genel Başkanı Bahçeli de, parti-
sınin grup toplantısında, sosyo-ekonomik
krizlerle palazlanan terörün kaynağına iliş-
kin tartışmalann tavır ahnmasmı geciktir-
diğini belirtti.
PKK tartışmalan yapılırken bu örgütün
dış kaynaklanna dikkat çekenlerin eleşti-
rildığini ve meselenin bir yönüyle ele ahn-
maya çalışıldığını kay-
deden Bahçeli, "Bu ka-
dar gûçiü ve yaygın ör-
gütienmeye sahip oian te-
rör örgüderinin dış des-
tekçilerinin oimaması
mümkün değüdir. Hiz-
builah olaynun boyutian
bu gerçeği bir kez daha
ortaya kojmuş buhın-
maktadn-" diye konuş-
tu.
MUSAKART
FP'ninhedefiordu
FP Genel Başkaıu Ku-
tan da dünkü grup top-
lantısında Hizbullah
operasyonunu değerlen-
dırirken "Sincan'da 7 ki-
şhi suçlu gören demok-
rasinin balans ayarcılan,
tanklan Sincan yerine
Hizbullah katfllerimn
üzerine neden sûnnedi-
ler?" sözlenyle orduyu
hedefaldı.
Kutan, cinayet işle-
yenlerin kendileri için
"Hizbullah" ismini kul-
lanmadığını, bunun ba-
sın ve polıs tarafindan
kullanıldığını öne süren
Kutan, Kuran-ı Ke-
rim 'deki Hizbullah'ın bu
vahşetleri yapanlarla il-
gisi olmadığını savundu.
Kutan, "Devlet mi
Hizbullah'a. Hizbullah
mı deviete azdı? Bu so-
nınun cevabı verflmezse,
bukanh terör örgütünün
arkasmdaki esas göç tes-
ph edilip ortaya cıkanl-
mazsa, poüsin şimdiye
kadarki başanlan yarun
kahr diye endişe edi-
yoruz" diye konuştu.
islamcı yazar ismail Nacar, akıl almaz vahşetin ardında yatan gerekceyi açıkladı
'Vahşetin kaynağı sapık din yorumu'
ALİER
İslamcı
yazar ls-
mafl Na-
car, terör
kavramı-
nın bıle
ıfade et-
mekte ye-
tersiz kal-
dığışeriat-
çı terör örgütü Hizbullah'ın işledi-
ği vahşetin kaynağının "dininsiya-
sab^bnhntş sapık yorumu" oldu-
ğunu belirtti. Hizbullah'ın tarih-
teki terörist Banni tarikatıyla ara-
sında büyük benzerlikler bulundu-
ğunu kaydeden Nacar, örgütün
Iran Hızbullahı'ndan çok Müslü-
man Kardeşler'le paralellik gös-
terdiğini savundu.
Tarikatlarla ilgili araştırmala-
nyla bilinen İslamcı yazar Ismaıl
Nacar, Hizbullah vahşetüun kay-
nağında dinin siyasaUaştıhmş sa-
pık yorumununbulunduğunu söy-
ledi. Tarihte tanık olunan en büyük
vahşetlerin din adına yapüdığına
dikkat çeken ismail Nacar, "Ta-
rihte böyfc bir vahşet görmedim.
PKK'de ohnadı, eski Roma'da Se-
zar'lar yapmaz, Vah.pBgm kayna-
ğı sapık din yorumudur. Tarihte
örneğiçok,HaricaerHz Ah \ina-
mazüzerindeyken öMürdükr. Gü-
DÛmüzde Afganistan'da, Ceza-
jir'de tanık olujoruz" dedı
Baünikrie benzerlik
Hizbullah'ın cınayetleri, devle-
te sızmadakı başanlan ve hücre
sistemiyle Selçuldular dönemin-
deki terörist Bauni tarikatıyla bü-
yük benzerük gösterdığıni ifade e-
den Nacar şöyle devam etti:
"Tarihte hücre sistenıini ilkku-
ranHasan Sabbah'dn-.Gizffliğeçok
önem veriyordu. Bmiik Selçukhı
hükümdan Sultan Sencer. kararh
bir bicimde Batmilerin üzerine gj-
dij-or. Bir gün bakıyor ki Saray'da-
Id odasmda bir hânçer yere sap-
lanmış. Hançerin yanma bn-akrian
notta 'Ey Sultan o sert yere sapla-
nan hançer senin yumuşak göğsü-
ne saplanabilirdi. Ayagını denk al*
yazıh. Baamler devlete ba ölçâde
sızmışlar. Sultan Sencer korkuyor.
Hasan Sabbah'a bir temsfld gön-
dern'or. Hasan Sabbah, eicminya-
nmda mflritlermden birini çağn-
yor. 'At kendinı uçurumdan'diyor.
Mürit abyor keodisinL Bir başka-
smı çagnjor. 'Hançen göğsüne
sapla' dhor. tkmci mürit hançeri
göğsüne saphyor. Sabbah eiçi>e
'Git söyle Sultan'a benım böyle
40 bin fedaım var'. BatmSer dev-
leti bövie terörize ettiler."
Müslüm Gündûz olayı nede-
niyle devlet yetkılilerini tarikatla-
ra karşı önlem almalan yönünde
bir kez uyardığtnı anımsatan İs-
mail Nacar, Şü Fatimi devletinin
kurduğu "Darül HOane" adlı tari-
kat okullanndan Hasan Sabbah gi-
bi dine sapık yorumlar getıren te-
röristlenn yetiştığıne dikkat çektı
Hızbullah-devlet ve Hizbullah-
tran ilişkisinin bazı devlet bnim-
leri ve yetkilileriyle sınırh oldu-
ğunu, devletı tümûyle kapsamadı-
ğını savunan Nacar, ancak Hizbul-
lah'ın 15 yıl önce herkesin gözü
önûnde işlediğı cinayetlerin Gü-
neydoğu'dakı bazı devlet yetküile-
rince görmezden gelindiğini sa-
vundu. Nacar, devlet içinde bu
yönde yerleşik bir gelenegın oldu-
ğunu ıfade ederek şunlan söyledi:
"BugeieneğintanıkiarmdaDbf-
ri benim. lise yıDanmda sağ sol
pttıynaa vanh; baa yetkihler din
göreviflerine, tüm Yayma Cemiyet-
leriveÜlküOcaldan'na sempatry-
le bakarlardL Malatya. Elaağ ve
Adrv-aman'da verel yetkihler ko-
münisr tchdit var diyerek bunlara
göz >umarlartü. Ben bunlarm için-
de> dim. büiyorum, farkma varm-
ca da dışma çtkmn."
Türk Hizbuliahı'nın Sünni ol-
duğunu anımsatan ve Hizbullah-
Iran ilişkisinin kaynağında dini
yorumlayıştaki benzerük olmadı-
ğını öne süren Nacar şu görüşleri
savundu "LübnandakiHizbnaah
Şüdir. 1970lerde Löbnan'da Mu-
sa Sadrtarafmdan knruldu. Musa
Sadr örgütü syooizme ve emper-
yafeme karşı kurduğıuuı ftçık>»^'
Sadr, 1978'de Lfljya'ya gkti ve ora-
da kayboMu. tran, Sadr'm Libya
tarafindan öldürüktöğünü düşün-
dü ve bu yüzden Kaddafı ile arası
açtkh. Libya daha sonra Sadr'm
Italya'ya gittiğmi öne sürdü. Anhş-
maıbğm kaynağı Ubya'ıım Arap
miffi>çtçflği anlayışı obbflir. tran
devrimi Tirkiye'yi etkfledi, Hiz-
boflah adı bu etküeşim nedeniyie
kulanıfanaya oaşfauıdı, ancaktnuı
HjzfouHahı ik Türk Hizfoulahmm
dini yorumlayışlan ve eylemleri
farkfa. Dikkatederseniz öidördûk-
leri huanlar Iran yanhsı Idşiler.
Zehra \ akfi'nm başkanı. tran dev-
rimme yakuı.oodan rahatsız değB.
Bu çeiişldye rağmen Hizbuflah B-
deri Velıoglu'nun tran'a gjtme-
smm nedeni, bu ülke tstiJıbaratmm
Türkiye'ye karşı efinde bir koz bu-
hutdurmak istemesidîr.''
'Müslûınan Kardeşler'e
benziyoriar'
BBC Arapça Bölümü muhabin
ve Ortadoğu uzmanı Suriyeh ga-
zetecı Hüsnü MahalM. Hizbullah
vahşetinin Arap ülkelerinde de şok
yarattığını ve iîk gün medyada bi-
rinci haber olarak verildiğıni söy-
ledi. Vahşetin Lübnan'daki Hiz-
bullah'ın tarafindan kınandığmı
anımsatan Mahalü, Türk Hizbul-
iahı'nın, Lübnan'daki Hizbul-
lah'tan daha çok dinci terör örgü-
tü Müslüman Kardeşler'e benze-
diğini, Iran ile ilişkisinin ıse kar-
şıhkh çıkarlara dayandığını savun-
du. Mahallı. Hüseyin Vdioğhı'nun
Müslüman Kardeşler'ın ıdeolojık
kurucusu Hasan El Benne'den
esinlendiğine dikkat çekti.
POLİTİKA GtONLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Kar...
Kar, ağaçlann çıplak dallan üzerinde beyaz bir
gölge gibi oynaşıp duruyor...
îstanbul kara teslim...
önceki gün başlayan kar, on milyonluk büyük
kentte yaşamı allak bullak etti...
Bizim Ibrahim Yıldız, "Gazeteden gece 12'de
çıkbk, sabah 3'te evdeydim" deyip ekledi:
"İkisaatte Dolmabahçe'den birinci köprûnün gi-
rişine gelebildik, oradan bir saatte Kadıköy'e ulaş-
tık..."
Buzlanma Yıldız yokuşundaydı...
Binlerce araç birinci köprûnün Zinciriikuyu ve Yıl-
dız girişinde sıkışıp kalmıştı; Mecidiyeköy-Levent
girişi ise kilitlenmiştı...
Ve dün sabah...
Kar11.3O'dabaşladı...
Trafik düzenliydi; özel araçlar yerini toplu taşıma
araçlanna bırakmıştı...
Türkiye'nin gündeminde ilk sırayı Hizbullah ope-
rasyonlan almıştı, ama Metris Cezaevi'ndeki İBDA-
C koğuşunda yine eylem başlamıştı...
Metris Cezaevi İBDA-C'nin sanki örgüt evi gibiy-
di; örgütün başı Salih Mirzabeyoğlu, DGM savcı-
sının karşısına çıkmamak ıçın dıreniyordu...
Hep soaıyor, nedense birtürlü yanıt alamıyorduk:
"İBDA-Cbu gücü kimlerden alıyor, bir teröristay-
lardır niçin DGM'ye götûrülemiyor?"
Bu sorunun yanıtlanmasını kjmse istemryordu...
Telefonla bazı televizyon kanallanna cezaevinde-
ki eylemleri hakkında bilgi veren, üstelik canlı haber
programlanna katılan İBDA-C militanlan sıkıştk-
lannda yatak-yorgan yakarak güvenlik güçlerine
kafa tutuyorlar, sonra da yönetımle anlaşıp bir süre
sessiz kalmayı yeğliyoriardı...
İBDA-C'nin Metris'tekı her eyleminde kara çarşaf-
lı kadınlar, sakallı, sanklı adamlar cezaevi önünde
toplanıp ellennı havaya kaldırarak ışaret parmakla-
nyla ıçendekı eylemi destekliyorlardı...
Bence burada dikkat çeken önemli bir nokta var-
dı. Polis, kara çarşaflı kadınlara, sakallı sanklı adam-
lara hoşgörüyle yaklaşıyordı...
Oysa, aynı polisın Galatasaray'da gösteri yapan
"Cumartesi Anneleri"ne gösterdiği sert tavn anım-
sıyor, kadınlan, onlara destek veren öğrencıleri, in-
san haklan savunucuiannı nasıl copladıklannı bıli-
yoruz...
•••
îstanbul kara teslim...
Kentin varoşlannda yaşamın acımasızlığı kendini
hissettirirken, 100-200 kilometre ötede de çadır-
larda soğukla mücadele eden insanlar hüznün fo-
toğrafını oluşturuyor...
Kaçışlann amansız yalnızlığı kış bahçelerinde bir
ürpertiyi yansıtıyor; uzun ve koşmacalardan yorul-
muş bedenler belkı de san yaz çiçeklerini anyor...
Yaşam neden bu denli acımasız?
Televizyonlar Batman ve DiyartDakır'dan görüntü-
lerverirken umutsuzluğun doludizgin gıttiği bircoğ-
rafyada ortaçağ karanlığının özlemini duyanlara şaş-
mamak elde değil...
Dünya 2000 yılında...
Türkiye'de ise Hizbullah vahşeti...
Konya'da 12, Istanbul'da 10, Ankara'da 3, Tar-
sus'ta 7, Adana'da 1 ceset çıkmış toprak altından...'
Şimdi de Hizbullah'ın kadın kollan operasyonu
başlamış...
Katillerden Cemal Tutar ve Edip Gümüş tıpkı
bülbül gibi şakıyor...
örgütün Akdeniz sorumlusu Mehmet Emin
Ekinci, işlenen cinayetleri tek tek anlatıp, cesetle-
rin gömüldüğü yerleri gösteriyor...
Haber Merkezi'nde Metris Cezaevi'ndeki İBDA-
C eylemini izliyorum...
Metris'in koğuşlanndan siyah bir duman yükse-
liyor...
Eylem bitti mi, bitmedi mi henüz belli değil!..
Bitse ne olacak, yann bir yenisi daha başlarL
•••
Peki İBDA-C, Islami Hareket ve Hizbullah adlı ya-
sadışı örgütlen kimler koruvup kolladı bugüne dek?
Devlet içinde örgütlü silahlı güç, bazı tarikatlar,
din pazarlamacılan...
Din pazariamacılannın medyadaki uzantılan bu-
gün şaşkınlık içindeler ve ne yazacaklannı bilemi-
yorlar; 28 Şubat sürecine karşı çıkan numaracı cum-
huriyetçiler ise her zamankı gibi sapla samanı ka-
nştınnayı sürdürüyoriar...
Oysa bu ülkede, Sıvas'ta aydınlanmızı, sanatçı-
lanmızı diri diri yakanlan savunanlar, bakan koltû-
ğuna oturup bizlere 'hukuk ve demokrasi' dersi
vermediler mi? Oysa bu ülkede Avrasya Feribo-
tu'nu kaçıran İBDA-C'li teröristlertüm medyamız ta-
rafindan baş tacı edilmedi mi?
Yıllar önce Istanbul'da, Taksim Alanı'nda Bosna
Mitingi'ni bahane edenler yeşil sancak açıp "Hiz-
bullah'a giden yoldayız" diye bağırmadılar mı?
Ne çabuk unutuyoaız.'..
Kar iyice bastırdı...
Içimde tarifsiz bir hüzün!..
hiionetcetinkaya@cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
Mehmet Elkatmış, Eyüp Aşık ve Ufiık Uras, faili meçhul cinayetleri anlattı
^ SıısıırlukHuı diğer yüzü9
AHMET ŞEFtK
TRABZDN - TBMM Susurluk Araştır-
ma Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmtş,
Hizbullah vahşetinin Susuriuk'un başka bir
yüzü olduğunu, Hizbullah'ın PKK'ye karşı
kullamhnak amacıyla bu duruma getınldı-
ğini öne sürdü. ANAP Milletvekili Eyfip
Aşık da devletın arşrvlennde 20 bin faili
meçhul bulunduğunu, oysa bunun ancak
30'unun ortaya çıkanlabıldiğini söyledi.
Trabzon'da Empan Grubu'nca düzenlenen
"Susurlukvc FaiB MeçhıüTer" konulu pane-
le, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ODP)
Genel Başkanı Umk Uras,TBMM Susurluk
Komisyonu Başkanı Mehmet EJkatmtş, es-
ki bakan ve Eyüp Aşık katıldı.
Susurluk'u "derin devietin. resmi ideoloji
gB)i düşünmeyenlere karşı her türlfi hukuk
dışı davranışı" olarak tanımlayan Mehmet
Elkatnuş, Hizbullah ola>ıyla Susuriuk'un
başka bir yüzünün ortaya çıkoğını söyledi.
Susuriuk'un içinde. "önünde düğmemizi
iKldediğımiz, saygryla eğfldiğimiz kişfler bu-
hmduğunu" belirten Elkatmış, Susuriuk'un
çözülememesinin en büyük nedenlennden
birininbu olduğunu iddıaetti. Komisyon ça-
hşmalan sırasında çok iyi niyetli çabalar
Elkatmış: Derin devlet Aşık: Ne iş >-aparlar? Lras: Halk seçim yapmah.
gösterdiklenni, ancak önemli bir noktaya
geldiklennde devlet sırn ya da bankalar ya-
sası gibi baa kısıtlamalarla karşüaştıklannı
vurguladı.
Elkatmış şunlan söyledi: "Susurhık, Uğur
Mumcuvefaü meçhulkomisyonlanDdapar-
çaparçaortaya konulan bflgüer bâinmezbir-
çok şeyi ortava çıkanh. Devletiçmdegizfi bir
örgâtknme oidiığu, bunun kanun tannnadV
gı, öram üsteleri hazırladığı ortava çıkn. Da-
ha önce resmi ideoloji gibi düşünmeyenler
için işliyordu. Sonra ekonomikabnlara d at-
t Türkiye'de kara paratrafiği büyük boynt-
lara ıdaştLBütçeden dahabzta.Geçmişte P-
lOCyekaı^ffizbulah'ıcMiayaçıkanUar.tş-
leri bimıce yok etmeve uğraşıyoriar. Binler-
ceinsan hunharca katledunvr. Yeni haberle-
ri olduğunu sö^üvortar. Oşsa ülkeyiyöneten-
lerin bunlardan haberi varcu. Komisyon ra-
porlarmda 100 savfav-a yakm kson Hizbul-
lah'ın eykmlerine avTÜmışü."
Aşık, insan haklan ve faili meçhuller ko-
mısyonunda çalışüğı dönemde Güneydo-
ğu'ya yaptığı gezılerde Hizbullah olayıyla
karşüaştığını, bu örgütün açık açık eğitım
yaptığının, adam öldürdüğünün saptandığı-
nı, ancakdevlet yetkililerinin budunımuka-
bul etmediklenni söyledi. Hizbullah'ın 10
yıldır adam öldürdüğünü anımsatan Aşık,
"Bunu MTT bihnezse, jandarma, emniyet
bflmezse, ne iş v-aparlar" dıye sordu Aşık,
1993 'te Mumcu cınayeü dolayısıyla kurulan
komisyonda olayın geniş biçımde yer aldı-
ğıru, Hizbullah'ın bugüne kadar devlete baş-
kaldırmadığını. ancak bunun hazırlıklan
içinde olduğunun saptandığını belirtti.
Aşık, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar
bir devlet için tasvip edilecek şeyler değddir.
Susurhık sürecmi şöyle tanımliyonım: 50-80
arası gayıi mflBjdiler. 80-90 aras mffileşti-
ler. 90'dan sonra da özefleştikr. Devletancak
hukukkuraDaniçmdekendini koruyvbOme-
Bdir.Bir ülkedemafya devletin baş edemeye-
ceği düzeye geirse o ülkede en az terör ve ir-
tka kadar tehikeli hak gelmiş otar"
Aşık, "Onlan neden diniemrv'orsumız.
Eğer HizbuBahı tBDA-C'vi dmfcmediyse-
niz bu işi btrakm" dedi. Aşık, Mumcu cina-
yetinin çözühnesinde önlerine engel çıkanl-
dığtnı, ancak Kışlalı cinayetinin çözühnesi
konusunda umutlu olduğunu, baştaorduol-
mak üzere devletın net tavır koyduğunu sa-
vundu. UrakUras da "derin devlet varsa de-
rin halkda vardır'' dedi ve sözün bıttığı nok-
tada bulunulduğunu, halkm bir seçim yap-
ması gereköğııu söyledi.
GÖZLERİN POYRAZ
Cumhuriyet
k ı ı a p I a r ı
Gazetecı-Yazar Hıkmet Çetınkaya'nın ıçindekı fırtınalı
e\Tende gehştırdığı, duygu denızınde dainıttıgı yazılan.
Bir solukta okunacak. kımı zaman bir msan yagmuru
altında. bazan poyraz yelının soğuk savurganlığmda ya da
karanlık bır gecenın yalnızlığında yenıden okunacak, yer
yer okunacak bır kıtap bu kıtap
^ Cumhurtyet Çağ Pazarlama A Ş Türkocağı Cad No.39/41
^ kitap kulûbu (34334)Cağaloğlu-tstanbul Tel (212)514 0196