Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
OCAK 2000 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
TURKIYE
Istsanbul
Ecfime
_K 2 Sinop K 4 Adana
PB 2 Samsun K 6 Mersin
Kocaeli _K 3 Trabzon K 7 Diyarbakır
Çanakkale PB 4 Giresun
lzrnir PB 6 Ankara
_K 7 Şanlıurfa
K -3 Mardin
Manisa
AygJın
PB 4 Eskişerıir K -3 Siirt
Denizli
PB 4 Konya K -4 Hakkâri
PB 4 Sıvas K -2 Van
Zooguklak K 3 Antalya PB 8 Kars
Marmara'nin doğusu,
Iç Anadotu'nun kuzey
ve doğusu, Karadeniz,
DoğuAkdenızıteDoğu
ve Guneydoğu Anado-
lu yağışlı ötekı yerter
parçalı bulutlu geçe-
cek. Yağişlar Güney-
doğu Anadotu. Doğu
ve uoğu Karadeniz kı-
yrtarmda yağmur, kar-
la kanşık yağmur ötekı
yerlerde kar şeklınde
olacak.
DIS MERKEZLER
Oslo ÇB -1 Berlin ÇB 2 Moskova ÇB-13
Helsinki ÇB -2 Budapeşte K -1 Aşkabat PB 14
Stockholm ÇB 0 Madrid
Londra ÇB 5 Vıyana
K 10 Astana PB -7
Amsterdam ÇB 3 Belgrad ÇB -3 Bakû
Brüksel
ÇB -1 Taşkent PB 10
PB 6
Pans
B 3 Sofya
ÇB 4 Roma
-4 Bişkek PB 8
8 Tıflis PB 3
Bonn
Münıh
B 3 Atina Y 10 Kahire PB 22
B -1 Zürih ÇB 1 Şam Y 10
Aç* Parçalı bulutlu Bulutlu k
Çok buluthj Yağmurkı
******
Kartı
*
j
^-^'
Sulukar kGökgürCNtüU
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
B Baştarafı 1. Sayfada
B u hazıriık dönemindeki ana öğe; siyaset âle-
minin kendisi dışında ittifak edeceği bir kişinin, bir
liderin çıkmayacağına olan inancıydı.
Ecevft mı? Lise mezunu, anayasal kurallardan
yoksun. Mesut Yılmaz mı? öteki partilerden oy
alması olanaksız, zikzaklı.
Devlet Bahçeli mi? Hafrfçe düşsel âlemde. Tek
başına iktidara geleceğine inanan taze bir lider.
Evirdi çevirdi; "Ben kendim için bir şey istiyor-
seun namerdim" diyemedi.
Amma son bir açıkJamasında, "Ben kimseden
bir talepte bulunmadım" dedi. Geltşmelerin, tar-
tışmalann içinden ustaca sıynlıverdi.
Tribüne çıktı, dudaklannda alaylı kıvnmlar, ma-
çı izliyor.
"Kimseden talepte bulunmadığını... cumhur-
başkanlığına devam etme fikrinin kendisine ait ol-
madığını" söylerken yerden göğe kadar haklıydı.
Haklıydı; çünkü, ince siyasal oyunlarla uzatma-
lı cumhurbaşkanlığı sorununu Ecevit'e "ihale et-
ti".
Cumhurbaşkanlığı konusunda gel-gitlere öyle-
sine sık rastlanıyor ki.. kimi söylemler kimi zaman
"kıvırganlık" suçlanmalanna yol açıyor.
Bu saptamayı örneklemeye pekâlâ Demirel'den
başlanabilir.
Cumhurbaşkanı, "Göreve çağnlırsam, bunu
reddetmekte müşitilatım olduğunu herkes takdir
edecektir" diyor.
Türtü çeşit sorular geliyor insanın aklına. örne-
ğin, TBMM'nin "cumhurbaşkanı olmaya layık bi-
rini bulamadığı için kendisini yeğlediğini söyle-
mekte müşkilat mı" çekiyor?
Yoksa, yerini dolduracak bir siyasetçi olmadığı-
nı ifaöe edememeriin "müşkilatı" ile karşı karşıya
mı?
Ya da "Benden iyisizaten yok" diye dobra dob-
ra konuşamamanın "müşkilatr içinde ıstırap mı
çekiyor?
"Baba", lütfen açıkla! Ne açıklarsan açıkJa; en-
gin deneyiminle, Kafkaslar'dan Balkanlar'a dek
kabul gören "manevi liderlik" havasında söyledi-
ğini Başbakanımız zaten kabul edecek!
Yan cebe atma siyaseti
Baba için fark etmez; daha beş yıl mı olur, uzat-
malı üç yıl mı; her neyse, Mesut Yılmaz'ı ikna et-
mekte Ecevit'in "müşkilat" çekmeyeceğini o çev-
relere yakın gazeteciler söyiüyor.,
u ,v ^uşkusuz; her günyenisi tezgâWanan oyunlan
yansıtan kimi söylemleri anlamakta bizim de
"müşkilatmız" var
örneğin; Ecevit'in uy-
gun yolu bulabilmek için
oylanna gereksindiği
MHR önce Başkanlık Di-
vanı'nı topladı. Sonraki
gün Devlet Bahçeli, gru-
buna cumhurbaşkanı
sorunundaki karan an-
lattı.
Parti sözcüsü Şevket
Bülent Yahnici'den ge-
len açıklamayı kimi ga-
zete "MHP'de Demirel'e
kerhen destek" diye al-
gıladı, kimisi partinin De-
mirel'e yumuşadığını
yazdı.
Yani öyle açıklamalar
ki lastik mübarek. Üzeri-
ne bastıkça degişiyor.
Çektikçe uzuyor.
Karan lider Bahçeli
grupta açık seçik anlatır
diyorduk; o da Yahni-
ci'nin açıklamalannı
aratmadı.
MHP'nin siyasetine
kulislerde söyienegelen
olasılıklar doğrultusunda
biçimsellik vermeye ça-
lıştığı; Bahçeli'nin grup-
taki sözlerinden anlaşılı-
yor:
"Demirel'in görev sü-
resinin uzatılması dahil,
cumhurbaşkanlığı seçi-
minin değişik alternatif-
ler çerçevesinde de
'partiler arası diyaloğun
varlığı' ve samimi, açık
ve net bir uzlaşmanın
şekillenmesini arzula-
maktadır."
Bahçeli'nin uzun ve
ağdalı sözlerinde dişe
dokunur tek cümle, işte
bu!
Şöyle dese herkes an-
layacak: 5+5 olabilir, a-
ma TBMM'den geçme-
si için bütün partilerin
uzlaşması gerek. Çan-
kaya seçimine gelince;
Demirel'e bizde fazla is-
tekyok!
Son görüntü; ANAP,
uzlaşmazlığı MHP'den;
MHR uzlaşmayı ANAP-
tan bekliyor.
"Saba" ne diyor? "(Ve
Çankaya'da kalabilmek
kaygısı içindeyim, ne
unutulmak korkusu!"
Çok: mezar var• Baştarafı 1. Sayfada
talep ediyorum" dedi.
Sanık Gazi Kavan'ın avukatı
Hüseyin Yılmaz da müvekki li hak-
kındaki suç vasfının değişerek
TCK'nin 169. maddesinin uygu-
lanması ihtımalınin kuvvetli oldu-
ğunu belirtti.
Yılmaz, müvekkilinin evinin
bahçesınde arama yapılması ve sı-
ğınak çıkanlmasıyla hiçbır ilgisi
olmadığııu savunarak şöyle konuş-
tu:
"Müvekkttim bunu bütün aşa-
nularda bikiinniş veo tarihte Bur-
sa ilinde bahçe işlerinde işçi olarak
çahşmıştır. Mağdum etinin gideril-
mesi için tutukhı bulunduğu süre-
nin göz önüne almarak tahliyesini
talep ediyorum."
'Çok mezar var'
Savcının, "Örgüt ne zaman
adam kaçırmaya başladı? Sadece
ajan olarak tespit ettiği ekmanlan-
nı mı öMürdü,yoksapara içindeÖJ-
dürdü mü" sorusu üzerine söz alan
Abdulaziz Tunç, örgütûn kaçırma
olaylanna 1995'te başladıgını be-
lirterek şunlan anlattı:
"Örgüt bu tarihtedevlet tarafin-
dan içerisine ajan sokulduğunu tes-
pit etti ve kendi elemanlannı kaç»-
rarak öldürdükten sonra bunlan
bu şekflde gömdü. Örgütün kendi
etemanlannı kaçınp öMürdüğünü
kenditabanına söylemesi mümkün
değfldi veonun için bunlar gjzü tu-
tukhı. Bu dnayetlerin bazılan men-
faat, bazılan örgütten aynlma, ba-
zılan da örgüde çelişkiye düşmeso-
nucu yapılmıştır. Güneydoğu'da bu
tür mezarlar çoktur. ama ben bun-
lann yerini bilmiyonım. Ük yaka-
landığunda bildiğün tüm yerieri
gösterdim."
Orgütün çökertilmesi için çaba
harcadığını belirten Tunç şöyle de-
vam etti:
" Ben laik Türkiye rejünine yöne-
lik ortaya çıkan ve büyük bir tehb-
ke olan Hizbullah örgûtünü haber
verdim. Güçlü ve organize bir gü-
cün devlete karşı örgütlendiği orta-
>a çıkmıştır. Ben mahkeme heyeti-
ne ve güvenlik güçlerine verdiğinı
bflgfleri dilekçelerle de anlatüm.
Yaşasuı Türkiye CumhunyetL."
Sanık Gazi Kavan da suçsuz ol-
duğunu belirterek tahliyesini talep
etti.
Mahkeme heyeti kısa bir aradan
sonra sanık Abdulaziz Tunç'un
Pişmanlık Yasası'ndan yararlandı-
nlması bağlamında Içişleri Bakan-
lığı'na gönderilen yazının cevabı-
nın beklenmesine, tstanbul'da dü-
zenlenen operasyonda yakalanan
Edip Gümüş'ün tanık olarak din-
lenmesine ve duruşmanm ertelen-
mesine karar verdi.
Iddianameye göre, mevcut ana-
yasal dûzeni yıkarak yerine şeriata
dayalı bir Kürt devleti kurmayı
amaçladıklan gerekçesiyle faali-
yetlerde bulunan sanıklann.
TCK'nin 146'ncı maddesi gere-
ğince idamla cezalandınlmalan is-
teniyor.
Karargâhı gösterdi
Hizbullah'ın ilk itirafçısı olan
Abdulaziz Tunç, 1999 yılı ortala-
nnda polise teslim oldu. Tunç, ilk
itiraflannda örgûte nasıl ginüğini,
lran'da nasıl eğitildiğini ve Tûrki-
ye'ye eylem yapmak için gönderil-
me sûrecini anlattı.
Tunç, verdiği ek ifadede de Hiz-
bullah'ın çökertilmesini sağlayan
itıraflan sıraladı. Polis bu itiraflar-
dan yola çıkarak Hizbullah Ilimci-
ler kanadının Mardin'deki ana ka-
raıgâhını ortaya çıkardı. Karargâh-
ta örgütün bilgisayar disketlerin-
deki 20 bin sayfahk arşivi ele ge-
çirildi.
Bu arşivden yola çıkılarak yapı-
lan operasyonlarda 250 terörist ya-
kalandı. Tunç'un deşifre ettiği ka-
rargâhın uzun süre örgüt lideri Hü-
seyin Velioğta tarafından kullanıldı-
ğı belirlendi.
Velioğlu'nun 6 yıl boyunca bu
karargâhta eylem planlan yaparak
uygulattığı belirlendi. Tunç, Veli-
oğlu'nun karargâhmın korunması
için ilk kez burada kendilerine gü-
venlik güçleriyle çatışabilecekleri
emrinin verildiğini, bunun için çok
sayıda silahın da karargâhta hazır
tutulduğunu anlattı.
Orgütün bu karargâhında çalış-
malar yapan diğer teröristin de
Beykoz operasyonunda yakalanan
Edip Gümüş olduğu belirlendi.
Rektör Kemal Alemdaroğlu
'Haymnhk
ötesiyaratıklar'
Metris Cezaevi İBDA-C'nin çifüiği
İstanbul Haber Servbi -
tstanbul Üniversitesi Rek-
törü Prof. Kemal Alemda-
roğlu, son dönemde gün-
demde olan şeriatçı Hizbul-
lah ve İBDA-C üyelerini,
"tnsanhk dışv hayvanhk dı-
şı varaüklar. serseriler" ola-
rak nitelendirdi. Prof.
Alemdaroğlu, TBMM ko-
misyonunda kabul edilen
türban yasağı konusunda da
TBMM den " Bu paçavra ile
Türkiye'de hiçbir kamu ku-
rumuna gjrilemez" karan-
nın çıkmasını beklediğini
belirtti.
Uğur Mumcu'yu anma
etkinliklen kapsamında dü-
zenlenen toplantınm açılış
konuşmasını yapan Prof.
Alemdaroğlu, "Uğur Mum-
cu, savaş verdiği kişilcr tara-
findan kadedikii. Bugün de
bu savası kaybedenleri birer
birer toprakamndan çıkan-
yoruz"
1
dedi. İnsan deneme-
yecek bu güçlerin her fırsat-
ta ortaya çıktıklannı ifade
eden Prof. Alemdaroğlu,
şunlan söyledi: "Bu mec-
zuplar, ulu önder Ata-
türk'ün kurduğuTBMM'ye
bile gjrme cesareti gösterdi.
2000 yılında yaşıyoruz, yo-
ğun kar yağışı nedenhle mil-
lettşine, okuluna gidemiyor.
'Yollara tuz dökmek günah'
diyorlar ve yoflan tuzbunı-
yorlar. Cumhurhet tarihi
boyunca karanlık güçlerin
saldınsına uğradı. Önce
Şeyh Sait isyanı. Menemen
olayı. şimdi de Hizbullah de-
nen yaratıklar ve tBDA-C
denen serserüer, İran uşak-
lan. Soruyorum bunlann
birbirinden ne farkı var?"
İBDA-C'nin elebaşısı Sa-
lih Mirzabeyoğhı'nun üçün-
cü duruşmaya çıkmadığını
ve devletin bu duruma hoş-
görü gösterdiğini savunan
Prof. Alemdaroğlu, "Bunla-
nn Menemen olayından ne
farkı var, Hizbullah sapıkla-
nndan ne farkı var. İnanıyo-
rum ki de\ let geçmişte oldu-
ğu gibi bu serseri güruhunu
ezip tarihin karanüklanna
gömecek ve yoluna devam
edecektir" dedi.
• Baştarafı 1. Sayfada
zabeyoğlu'nun bugünkü
duruşmaya katılmasının
mutlaka sağlanmasını iste-
yen Adalet Bakanlıği, ce-
zaevi yönetimine bu konu-
da talimat verdi. Dört cel-
sedir duruşmaya götürüle-
meyen Mirzabeyoğlu'nu
bugünkü duruşmaya götür-
mek için hazırlık yapan
jandarmanın arama yapmak
istemest üzerine, cezaevinin
B-1 ve B-2 koğuşlannda ka-
lan terör örgütü üyesi 64 tu-
tuklu, dön sabah saat 05.30
sıralannda askerlere saldır-
dı. Bunun üzerine, koğuşla-
ra 2 adet göz yaşartıcı bom-
ba atan jandarma, koğuşlar
etrafında yoğun önlem aldı.
Şeriatçı örgüt üyeleri de iki
koğuş arasındaki boş alanda
şilte ve battaniyeleri ateşe
vererek yangın çıkardı.
Gaziosmanpaşa, Kocasi-
nan, Bayrampaşa ve Fatih
itfaiye ekiplerinin müdaha-
le ettiği yangın, saat 06.25
sıralannda söndürüldü.
Yangının söndürülmesinin
ardından cezaevi önüne ge-
lerek gazetecilere açıklama
yapan ve aralannda İB-
DA./C davası avukatlann-
dan Hasan Ölçer'in de bu-
lunduğu isyancı mahkûm-
lann yakını olan 3'ü kadın
6 kişi gözaltına alındı. Tu-
tuklu ve hükümlü yakınla-
nndan oluşan 21 kişi de
Metris Cezaevi'ne giderken
Esenler Atışalam'nda bin-
dikleri otobüs, polis tarafın-
dan durdurularak gözaltına
alındı.
tstanbul Emniyet Müdürü
Hasan Özdemir de Metris
Cezaevi'ne giderek jandar-
ma yetkilileriyle görüsme
yapü. B-l ve B-2 koğuşun-
da kalan tutuklu ve hüküm-
lülerden 16'sı,saat 12.00 sı-
ralannda jandarmanın göz
yaşartıcı bomba kullanarak
müdahalesi sonucu koğuş
dışına alındı. Atılan bomba-
lardan etkilenen bazı tutuk-
lular cezaevi revirine kaldı-
nldı.Jandarma ekipleri, sa-
at 15.30 itibanyla da 44 tu-
tukluyu koğuşlanndan çı-
kardı1ar. Müdahale sırasın-
da göz yaşartıcı gaz bomba-
lanndan etkilenen 7 tutuklu
da tedavilen için cezaevi dı-
şındaki bir hastaneye sevk
edildi. Cezaevindeki isyan,
jandarmanın müdahalesiy-
le saat 16.45'te sona erdi.
Her iki koğusta kalan ve
aralannda örgüt elebaşısı
Salih Mirzabeyoğlu'nun da
bulunduğu toplam 63 tutuk-
lu ve hükümlü, koğuş dışı-
na alınarak etkisiz hale ge-
GALATASARAY
SCHALKE 04
tirildi. Bu arada, müdahale
sırasında tBDA-C davasm-
dan tutuklu bulunan Sancak
Kartal omuriliğinden kur-
şun yarası aldı. Kartal Hase-
ki Hastanesi'ne kaldınlan
Kartal, akşam saatlerinde
öldü. Müdahale sırasında
yaralanan 9 tutuklu ve hü-
kümlü, Sağmalcılar Devlet
Hastanesi ile Haseki Hasta-
nesi'ne sevk edildi. Bu has-
tanelerde tedavi altına alı-
nan yaralılardan 2'sinin
ameliyata almdığı bildiril-
di. tzset Erd«5 ıse Kartal <
Özel Tip Kapalı Cezaevi'ae
sevk edildi.
Adalet Bakanı Hikmet
SamiTürkde akşam saatle-
rinde yaptığı açıklamada,
Metris Cezaevi'nde başla-
yan olaylann sona erdiğini,
cezaevinde sükûnetin tam
olarak sağlandığını bildirdi
Türk, güvenlik güçleri tara-
fından, 63 tutuklunun etki-
siz hale getirildiğinı belirte-
rek Salih Mirzabeyoğlu ile
birlikte 15 kişinin Kartal
Özel Tip, diğer 25 kişinin
de başka cezaevlerine nak-
ledildiğini kaydetti.
Ogretim üyesi Nur Vergin
'Devrimişairlerdeğil
askerleryapar'
tstanbul HaberServisi-tÜ
Siyasal Bilimler Fakültesi
öğretim üyesi Prof. Nur Ver-
gin, Cumhuriyet Devri-
mi'nin askerler tarafından
yapılmasına yönelik eleştiri-
lere verdiği yanıtta, "Tüm
•Itayaaklarda devrimlerin eli
s8ahtiıtanadamlar, şövalye-
fcr tarafindan yapıknğı yazı-
hdır. Meyhanecfler, şairler ve-
ya tüccar terziler tarafindan
yapdnu; hiçbir devrim yok-
hır" dedi. Galatasaray Üni-
versitesi tletişim Fakültesi
Dekanı Prof. Süheyl Batum
da, cumhuriyet rejimi ile de-
mokrasinin birbirine tercıh
edilemeyeceğini söyledi.
tstanbul Unıversitesı"nin
Uğur Mumcu Araştırmacı
Gazetecilik Vakfı'nın "7.
Adalet ve Demokrasi Hafta-
•" etkinliklen çerçevesinde
düzenledigi "Cumhuri)«ti-
mizin Türk Adaiet Sistemi-
ne \f Demokrasiye Kazan-
dırdıklan" konulu açık otu-
rum, Fen Fakültesi Konfe-
ransSalonu'ndadünyapıldı.
Oturumda, Galatasaray
Üniversitesi lletişim Fakül-
tesi Dekanı Prof. Süheyl Ba-
tum veİÜ N*lq)c4atfe<ü*si
öğretim üyesi Prof. SaitGü-
ran konuşmacı olarak yer
aldı. Prof. Nur Vergin, cum-
huriyetin tepeden inmeci ol-
duğu ve askerler tarafından
yapıldığı eleştirilerine ver-
diği yanıtta, tarihte tüm dev-
rimlerin askerler, eli silah
tutan adamlar tarafından ya-
pıldığını anımsatarak,
"Devrimin askerler tarafin-
dan yapıhnasından > üksün-
memeliyiz. Önemli olan ei
silah tutan adamlann idare-
yi eli kalem tutan adamlara
devTetmesidir ki bu da Tür-
kiye'de çok kısa bir süredc
gerçekleşmiştir
r
' dedi.
Yolsiıztuğa karşı girişiııı
Bugün
1905
• Baştarafı 1. Sayfada
Türkiye'de yaşayan herkesin yakmdığı,
ancak bugüne dek hiçbir ilerleme kaydedi-
lemeyen yolsuzlukla mücadele, yurttaşın
çabasına kaldı. Bu konuda sohbetle başla-
yan hareket, sonunda yaklaşık 2 ay önce
meyvelerini vermeye başladı. Aralannda
öğretim üyeleri, doktorlar ve üniversite öğ-
rencilerinin de bulunduğu yaklaşık 70 kişi
"yolsuzhık vebasına" karşı etkin mücadele
etmek için birlikte harekete geçti. önümüz-
deki ay vakıf haline dönüştüriilmesi planla-
nan hareketle ilgili olarak görüştüğümüz
Mehmet Öztürk, "Bu hareket yobuzluk
yöntemlerinin ve çarelerininbümsel bir ba-
kış açısıyla araşünkuğı ve tırtqddıgı bir dü-
şünce kulübüdür" diye konuştu.
Bu konuda ilk olarak 60-70 kişiden olu-
şan bir araştırma konseyi oluşturmayı dü-
şündüklerini söyleyen Öztürk, "Ayduılan,
yazarlan vegazetecueri de bu hareketin için-
de görmek istijoruz" dedi.
Bugün Türkiye'de her kurumun içine gir-
miş olan yolsuzluğun önlenmesi için ne yap-
tınmlanrun ne de umutlaruun olduğunu söy-
leyen Mehmet Öztürk yeni neslin bu konu-
da bilinçlendirilmesini amaçlıyor. Okullara
"yurttaşBkdera" konulmasuu amaçladıkla-
nnı anlatan Öztürk, sözlerini şöyle sürdür-
dü: "Babası yolsuzluk yapan bir çocuğun
utanmasını ve babasına 'nıye yapıyorsun'
diye sormasını istiyoruz. Gelecek nesle vtr-
gilerin nasıl kullarulacağını iyi denetleyecek
gençfcri yetiştirmeye çalışacagız."'
Bu hareket içinde yer almak isteyen ya da
fikirlerini belirtmek isteyenler 0 216 360
11 34 - 369 20 81 No'lu telefonlan araya-
bilirler.
26 Ocak Çarşamba
Saat: 20:00de
Cumhurbaşkanı soru-
nu çıktığından beri De-
mirel'in "uzatma formü-
lü sol yan cebime" de-
meçleri olmasa...
Bu son cümle inandı-
nct olacak!
Hemen üye olun,
yenilemenizi
son ana nırakmayın!
(0212)355 55 55
www.cine5.com.lr sadece
ın gunıugu saaece i l l l l
Kablohı yaymd», S band» 5. kanaJda. Hemen Arayın: (0212) 355 55 55