Katalog

25OCAK20O0SALJ CUMHURİYET SAYFA H A B E R L E R [email protected] 11 Joachim Vergau Alman elçiden veda ANKARA (Cumhuriyet) - Görev süresi dolan Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Hans Joachim Vergau, Başbakan Biileot Ecevif'i ziyaret ettikten sonra gazetecilere Türkçe yapnğı açıklamada, «Türkiye'yeveda edeceğimi düşündükçe yûreğim acryla doluyor. Ancak güçlü Türkiye'nin gekcegine bakmca kalbim sevinçle doluyor" dedi. Vergau, açıklamalanna, "Şapkamı büyûk Türldye için kaJdınyorum" diyerek başladı. Türkıye'de 5 yıl boyunca büyükelçi olarak zor ama değerli bır görev yaptıgını belirten Vergau, "Lüksemburg zirvesi hayatımı epey zoriaşördı. Başbakan'ın bize ve diğer AB ülkelerine nasıl çatüğmı sider de harjrbyorsunuz" diye konuşfu. Büyük saygı duyduğu Ecevit ile içten bir görüşme yaptıklannı belirten Vergau, Helsinki sonuçlannın kendisini çok mutlu ettiğinı bildirdı. Uyum süreci AB heyeti Ankara'da AISfKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Helsinki zirvesinde adaylık statüsünü alan Türkiye ile AB arasında birlik müktesebatına uyum sürecindeki teknik görüşmeler dün Ankara'da başladı. Görüşmeler sonunda AB'nin katılım ortaklığı programı kapsamında Türkiye "ulusal programını* hazırlamış olacak. AB Komisyonu'nun Türkiye Masası Şefı Eric van der Linden, dün Dışışlen Bakanhğı'nda AB dairesı yetkilileriyle bir araya geldi. Linden, Devlet Planlama Teşkilatı ve Hazine yetkilileriyle de görüşecek. Linden'in temaslannın içeriğini, Türkiye'nin AB'nin müktesebatına uyum sürecinde yapması gereken uygulamalar oluşturacak. Rusya Devlet Başkanvekili Putin, Ermeni lider Koçaryan ve Azeri lider Aliyev'i Moskova'da bir araya getirdi Kremlin'de Karabağ zirvesi• Görüşmeye belli bir aşamadan sonra katılan Putin, iki liderin banş yolunda kararlı adımlarla ilerlediğini ve bir anlaşmaya vanlırsa Moskova'nın garantörlüğe hazır olduğunu belirtti. 4 Dış Haberier Servisi - Azerbaycan Devlet Başkaru Havdar Aliyev ve Ermenistan Dev- let Başkaru Robert Koçaryan, Moskova'da Kremlin Sarayı'nda bir araya geldiler. BDT devlet başkanlarrnın bugün yapıla- cak zirve toplantısı için Moskova'da bulunan Aliyev ve Koçaryan, Kremlin'de, DevletBaş- kanlığı ıkametgâhının kütüphanesinde bu- luştular. Karabağ'da banş sürecinin ele alın- dığı görüşmeye Rusya Devlet Başkanvekili VTadimir Putin de belli bir aşamadan sonra arabulucu olarak kaüldı. Vladimir Putin, Azerbaycan ve Ermenis- tan devlet başkanlan arasındaki diyaloğun "olumlu sonuçlanacağınr söyledı. Putin, toplantı sonunda yaptığı açıklamada, iki li- derin banş yolunda kararlı olduğunu ve bir anlaşma olursa Rusya 'nın, bunun uygulanma- sının garantörlüğüne hazır olduğunu belirtti. Vladimir Putin açıklamasında, iki liderin devam eden diyaloglannın olumlu sonuçla- nacagma emin olduğunu dile getirdi ve "Azer- baycanveErmenistan arasmda Karabağ so- runu konusundaki diyalog ohımlu sonuçla- ra varacak; bunun için imkân var. tki lider de anlaşmaya vanna yohında kesin bir fca- rarhhkiçerismde''dedı. Rusya Devlet Başkanvekili Putin, banşa vanlması yolunda bu kararhlığın ortaya kon- masmın "çok önemfi olduğuna" işaret etti. Putin, buna karşın sorunun, her iki ülke için de "haUedflmesiçokzorrubirproMemokhı- ğunu" vurguladı. Demirerden Koçaryan'a mektup Öte yandan Cumhurbaşkanı SüleymanDe- mirel'in, Koçaryan'a bir mektup göndererek Kafkasya îda çözümsüz kalan sorunlann, böl- gede istikrann tesisini ve daha güçlü işbirii- ğiniengellediğinibildirdi. Ermenistan haber ajansı Armenpress'in dün yayımladığı habe- re göre Ermenistan Cumhurbaşkanlığı, mek- tubun içeriği bakkında bir açıklama yaprı. Açıklamaya 8o r e Cumhurbaşkanı Demirel, AGlT îstanbul zirvesinde tartışılan sorunla- nn aciliyetinin sürdüğunü belirterek ''Kafkas- ya'da çözümsüzkalan bazt sorunlar, yaJnızca bölgemizde istikrann tesisini engeüemekle kahnajTp çok taratt ve güçlü bir işbiröğinin gdktiribnesi yönünde kullanılabilecek im- kânhrmda geriplanda kalmasuıa yolaçmak- tadn-"dedi. Çeçen milisler başkentin eninde sonunda Rusların elinegeçeceğini belirtiyor 'Grozni düşse de savaş sürecek' • Eski Rusya Içişleri Bakam Anatoli Kulikov, Moskova yönetiminin, Çeçenistan'daki kayıplan olduğundan çok düşük gösterdiğini öne sürdü. Dış Haberler Servisi - Çeçenis- tan'ın başkenti Grozni'de Rusiarla Çeçenler arasındaki çarpışmalann tüm şiddetiyle sürdüğü bildirildi. Grozni'yi savunan Çeçen milisler, başkentin eninde sonunda düşece- ğini, ancak savaşın devam edeceği- ni ifade ettiler. Grozni'yi savunan Çeçen savaş- çılardan Kavazh, AFP'ye yaptığı açıklamada "Çeldİnıeemri afeam bi- le kentinsoruînhıluğu bana verflen kısnunı savunmaya dev-am edece- ğnn. Ne var ldenindesoaundaGraz- ni'den vazgeçmek zorunda kalaca- ğrz gibi görünüyor. Tabii bu, sava- şmsonaereceği anlaınma getariyor" diye konuştu. ^binŞOOsivilöldü' Üst düzey Çeçen yetkili Movla- di Udugov da sadece Grozni "nın doğusundaki Mikrorayan bölgesin- de Rus bombardımanlan sonucu ölen sivillerin sayısuıın 3 bin 500 olduğunu açıkladı. Çeçen Cumhur- başkanlık Sözcüsü Said Setim Ab- düJmüslümov, AFP'ye telefonla yaptığı açıklamada, Grozni'niniçin- de şiddeth çatışmalann dün sabah erken saatlerde yenıden başladığı- nı kaydetti. Son 48 saatte, 300 Rus Çeçen sığnunaalar, Rus askerferinin kontrolû altmda tnguş Cumrrariyeti'nden geri dönüyoriar. (REUTERS) askeri öldürdüklerini söyleyen Çe- çen sözcü, 24 zırhJı aracın ünha edildiğıni, çatışmalarda sadece 20 kayıp verdiİderini bildirdi. Ruslar ise federal kuvvetlerin son 24 saat içinde 120 Çeçen savaşçı- srnı öldürdüklerini öne sürdüler. Askeri haber ajansı AVN, çatış- malarda 28 Çeçenin tutsak alındı- ğmı kaydetti. Eski Rusya Içişleri Bakam Anatoo Kuükov, Rus bir- lıklerinin Çeçenistan'daki kayıpla- rmm yetkililerce düşük gösterildi- ğinı öne sürdü. 'Ciddi sonuçlan olabflir' Birinci Çeçenistan savaşında, 26 Ocak 1995'ten itibaren Çeçenis- tan'daki Rus birliklerinin komutan- lığını da yapnuş olan Kulikov, Se- vodniya gazetesinde yer alan de- mecinde, kayıplarla ılgılı yapılan çelişkili açıklamalara dikkat çekri. Kulikov, "Bff çaüsmadaörneğin26 kçininöMüğünüsubsytar bana söy- lûyorlar. Ancak aynı gün yetküile- rin açıklamalannda rakam daha düşük gösterflryor" gonışünü sa- vundu. Bunun ciddi sonuçlan ola- bileceğini de vurgulayan Kulikov, "Koouhakkmdabir resmi soruşter- ma yspıursa, üst düzeydeld birçok kisinin keflesi gidebffif" dedi. Demirel 'Son toplantı olacak' demişti.. Ancak Ankara'da da başan sağlanamadı Bakû-Ceyhan'da yine bir soııııç yok ANKARA (CumhuriyetBûrosu)-Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel m Tıflıs'te "Son top- lantı olacak" dediği Ankara görüşmelerinde de başan sağlanamadı. Gürcistan Dışişleri Bakam Iraldi Menagerşvfli toplantılar sona ermeden Ankara'dan aynhrken Türkiye, üç ülkenin şu- batta yeniden bir araya geleceğini açıkladı. Hazarpetrollerinin Bakû-Tiflis-Ceyhan üze- rinden dünya pazarlanna taşınmasıyla ilgili teknik çalışmalarda yine başan elde edileme- di. Boru hatrıyla ilgili geçiş ülkesi anlaşması- nın imzalanması aşamasında Gürcistan, özel- likle geçiş ücreti konusunda sıkı pazarlık ya- pıyor. Gürcistan, 4 konuda Azerbaycan ve Tür- kiye ile anlaşamadı: Geçiş ücreti, çevre riski, güvenlik ve istimlak maliyetinin şirketler kon- sorsiyumunca karşılanması. Geyiş ücreti sorun yaratryor Demirerin Gürcistan ziyareti sırasında, 4 ko- nudan 3'ünde anlaşma sağlandığı, geçiş ücreti- nin ise Ankara'da yapılacak görüşmelerle belir- leneceği kaydediİmişti. Demirel ve Gürcistan Cumhurbaşkanı Eduard Şevardnadze, Anka- ra'dakı toplantının "son" olacağını behrtmişler- di. Ancak Ankara'dakı görüşmelerde başan sağ- lanamadı. Gürcistan, geçiş ücreti konusunda Türkiye, Azerbaycan ve ABD'li temsilci John Woirun istemlenne sıcak bakmadı. Azerbay- can'ın varil başına 3 cent önerdıgi Gürcistan, bu rakamın 20 cent ohnasında ısrar ediyor. Gür- cistan, aynca petrolün yüzde 2-3'lük kısmının kendısıne bırakılmasım istiyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı açıkla- masında ise görüşmelerin tamamlandığı belir- tilerek "Prensipte mutabakat saglanan madde- lerin ninai hale getirflmesi için Gûrcü ve Azeri çahşma gruplannın şubat m ilk günkrinde bir araya gehneleri karariaşOntauşOr" denildi. Türk-Rus llişkilerindeYeni Tehlike Ülketerin ciddi değiştmlerden geçrjği dönemterde dış politikada ve uluslara- rası ilişkitefde yeni fırsatlar çıkar. Yalnız- ca değişimi yaşayan ülke açısından de- ğil, bu ülke ile ilişki içinde olan öteki ül- keier açıstndan da. Rusya, yaton tarihi- nin en ciddi değişimini 1991 'de yaşadı. SovyetJer Birtiği'nin yıkıkjıâı, Boris YeK- sin'in liderliğindeki 'yeni Rusya'ntn dtş politJka ve ilişkilerde belirgin birarayış içi- ne girdiği sırada, yalnızca Batılı ülketer ve Rusya-Batı ilişkileri açısından değil, Türkiye ve Türk-Rus ilişkileri açısından da ciddi yakınlaşma fırsatı doğmuştu. Ancak Türkiye, "Balkanlar'dan Çin Seddi'ne kadar Türk dünyası" tezini, hamasi, duygusal ve çığırtkan yakia- şımlar ileri sürerek (üstüne üstlük bu he- defin gerektirdiği ekonomik-stratejik adımlan atamadan) Rusya'yi ürkütmek- le ve Türk-Rus ilişkilerinde yeni bir gef- ginlikyaratmakla kakjı; daha sessiz, ol- gun, akılcı ve uzun vadeli davranmayı beceremedi. Birçok konuda "rakip" ola- rak gördüğü Rusya ile barikatlann fark- lı yanlannda cepneteşmeyi tercih etti; onunla çtkar mücadelesini yakın etkile- şim, diyalog ve işbiriiği po- litikası içmde sürdürme po- litikasından uzak durdu. Bu, Türkiye'den çok Batılı ül- keterin işine yarayan biryak- laşımdı. Zaten Mosko- va'dan çekilen fotoğrafta da, Ankara'nın bağımsız davranmaktan çok "uzak ülkelerin iradesine göre davrandığı" yargıst vârdı. Rusya'nın kendini aradı- ğı yıllarda (1994'e kadar) Batı, Mosko- va'y'a ilişkilerini geliştirirken "Batt'nın vazgeçilmez parçası ve mûttefiki" An- kara, siyasi alanda kuzey komşusuyla ciddi söğukluk ve gerginlikler yaşadı. Petrol boru hattından boğazlar sorunu- na, S-300 fuzelerinden Kürt ve Çeçen konulanna kadar bir dizi alanda her iki ülkeden de ölçüsüz demeç ve tutum- la; iBşkilen zorlaştırdı. özeHikte 1994-1996 Rus-Çeçen savaşında Türkiye'nin so- runa "uluslararası diplomasi ve içişh- rine kanşmama" ilkelerinl çiğneyerek yaklaştığı izlenimi Moskova'da güçlen- di. (Avrasya feribotunun ve daha sonra da feribotu kaçıranlann kaçınlması gibi olaylan hatırjayalım). Bu arada "Karade- niz Ekonomik İşbiriiği"gibi oldukça par- lak bir bölgesel etkileşim fıkri yeterince değeriendirilemedi. fki ülke arasında son 10-12 yılda gelişen ticari-ekono- mik bağlar, ülke yönetimlerinin ve dışiş- leri bakanlıklannın çabalan, zamanla yu- kandaki sorunlan ciaha sakin birzemin- de "tehlikesiz" hale getirmeye başladı. Bu arada PKK konusunda Rusya'nm tutumunda Türkiye lehine değişmeler ol- du. Başbakan Bülent Ecevtfin geçen kasım ayındaki Moskova gezisi olumlu atmosferi pekiştirdi. Özellikle "Mavi Akım' doöaJgaz anlaşması, iki ülkeyi yakınlaştoacak önemli birbaşlangıç ol- du. Bu arada Rusya'da "Yeltsin döne- m" kspandı; muhtemeten Vladjmir Pu- tln'in öncülük edeceği "yeni dönem" şe- Wll«nmeye başladı. Bu, -yazının başın- da dedigimiz gibi- dış ilişkilerde yeni fır- satlann çıktığı mesajını veriyordu. Başa gelmesinde her ne kadar Bı- zans oyunlan oynanmışsa ve Yeftsin'li son aylarda hakkmda türiü iddia ve söy- tentiler çıkmışsa da, genel olarak "den- geiı birdevletadamı" izlenimi veren Pu- tin'le ve onun yönetimindeki "daha ye- ni Rusya" ile ilişkileri geliştirme yolun- da akılcı davranmanın ve karşılıklı etki- leşimi yaratıcı inisryatiflerte yönlendire- bilmenin önemi büyük. Ne var ki Anka- ra'nın, bir kez daha fırsatı kaçırabilece- ğinin işaretleri ortaya çıkıyor. Beş ay ka- dar önce başlayan Çeçen savaşında "insaniyaktaştrn ve banş yolunda ulus- lararası baskı" ile "diplomasi ve içişle- rine kanşmama" kurallan birbirine ka- nşr/or; özellikle devtetin üst düzey yet- kilileri ve çeşitli kademelerden resrni isimler zaman zaman öl- çüsüz demeçler veriyor. Çeçen savaşı ve Bakû- Ceyhan petrol boru hat- tryla ilgili farklı çaba ve değeriendiriler sürerken Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'in Gürcis- tan'da dile getirdiği "Kaf- kasya paktı" ve özellikle de onunla ilgili yorumlar Ankara-Moskova hattın- da yeni bir sogukluk tehlikesini günde- me getirdi. Kafkasya'da bökjesel bir işbiriiği or- ganizasyonu kuşkusuz olumlu bir fikir. Ama organizasyonun temelinde "reka- bet değilişbiriiği" ve'dışlama değil ge- niş katılım" llkelerinin olması koşuluyla. Dolayısıyte bu ittffak içinde Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan ve Türkiye'nin dışında Rusya ve Iran, hatta yakın böl- geterdeki başka ülketer de AGlT çerçe- vesiyte bineşerekgüçlü bir banş ve eko- nomik işbiriiği unsuru olabilir, olmalıdır. Söz konusurttrfakgffişimJnh "Rusya'yı ve Iran 'ı dışlama çabası "haline gelme- si, bokjede yeni bir gerginliğin doğma- sı anlamına getecektir. Daha şimdiden Rusya basınında çı- kan yazılara bakılırsa, yeni dönemin eşi- ğindeki Rusya'da Türkiye'ye karşı yeni bir "alerji" ortaya çıkmaya ve azgın an- ti-Türk lobilerce kullanılmaya başlan- mıştır bile. Bu düşmanca yaklaşımlar Türtciye'deki Rusya karşrtı benzerieriy- le bir araya getdiğinde, iki komşu dev- tetin birbirinden daha da uzaklaşması, bu arada her iki ülke halkının refah dü- zeyini etkileyecek ekonomik-ticari iliş- kilerin ve bölgesel banşın bundan za- rar alacağı ortadadır. Yunanistan Parlamento Başkan Yardımcısı Zuhuridis: Ocalan üe 4 kez görüştüm RAKIRKÖY1. SULH HUKU HÂKİMLtĞt'NDEN DosyaNo: 1999/759 Mahkememizce verilen 17.11.1999 tarih, 1999/759 esas, 1999/1225 sayılı karar ile Ismail ile Hatice'den ol- ma 1995 doğumlu Tolga Oguzhan'a Sabri oğlu 1959 do- ğumlu Mehmet Emin Oğuzhan vasi tayin edilmiş olup işbu vasi karanna süresinde itiraz edilmediği takdirde hükmün aynen kesinleşeceği tebliğ yerine kaim olınak üzere ilan olunur. 17.11.1999 Basın: 1993 MURATtLEM ATtNA - Yunanistan'la ilişkilerin banş ve dostluk yönünde geliştiği bir dönemde, Stai- us'in politikalanna karşı çıkan millervekille- rinden provoke edici açıklamalar yapılmaya başlandı. Bu çerçevede bugüne kadar Apo ve PKK'ye büyük destek verdığı bılınen ıktidarpartisi PA- SOK Mıllenekılı ve Parlamento Başkan Yar- dımcısı Panayobs Zuhuridts, Öcatan ile dört kez görüştüğünü açıkladı. Apo ve PKK ko- nusunda uzun zamandır yaz- dığı kitabın satışından endişe eden Zuhuridis'in, baskıya gir- meden öncekitaphakkında ba- sm organlanna bilgi sızdınp Türk-Yunan iliklerini baltala- maya çahşması da dikkati çe- ken bir başka nokta oldu. Ki- tabında 1995 yılından itibaren Apo'nun yakalanmaşı süreci- ne kadar PKK lideri ile dört kez görüştüğünü dile getiren Zuhuridis, bugüne kadar bili- nen noktalan ilginç hale geti- rerek ilgi çekmeye çalışıyor. Apo ile ilk kez 1995 yılında Lübnan'da görüştüğünü dile getirenparlamento başkan yardımcısı, bu gö- rüşmeden bir yıl sonra CIA'nın Atina istas- yon şefı tarafindan uyanldığım belirtiyor. C1A istasyon şefı Robert Beckn-'ın kendi- sine yaptığı görüşmeden dolayı ABD'nin ra- hatsızlığım ilettiğini ifade eden Zuhuridis, • Buyü yapılacak genel seçimlerde, parti dışında kalacaklanm anlayan terör destekçisi milletvekilleri, Türk-Yunan ilişkilerini baltalamayı hedefliyorlar. deden Zuhuridis, bu görüşmede yanında giz- li istihbarat örgütü EÎP'in elemanı Kaknde- ridfc ile emekli Amiral Andonb Naksalds'in de bulunduğunu söylüyor. Atina ve Roma görüşmelerinde Ocalan' ın kendilerinden bir dizi istemde bulunduğunu belirten Zuhuridis, bu istemleri şu şekilde sı- ralıyor: Abdullah Ocalan Suriye'ye ait bir uçakla ilk olarak Atina'ya geldiğinde siyasi sığınma hakkı tanınması, iki Yunanlı diplo- matın danışman olarak verümesi ve Kürt so- rununun uluslararası platformlara taşınması. Yunanlı milletveküi, bu istem- lerin Simitis'in baskılan ile reddedildiğıni behrtenbir met- nin Öcalan'a okunduğuna da dikkat çekiyor. Bütün bunlara rağmen Apo'yu geldiği uçak- la Isveç'e gönderebilecekleri konusunda bügılendırdıklerini beürten Zuhuridis, ancak bu- nun başanlamadığını yazıyor. Abdullah Ocalan ile yapük- lan görüşmelerde HADEP ko- nusunu da gündeme getirdık- lerini ifade eden itirafçı millet- vekili, Apo'nun, kendilerini Türkiye'deki genel seçimlerde destekleyen HADEP'in bölge- den birinci parti olarak çıkacağını söylediği- ni belirtiyor. Arina'daki diplomatik çevrele- re göre, Başbakan Kostas Simitis tarafindan partiden dışlanan terör yanhsı bazı milletve- killeri, Türk-Yunan ilişkilerini baltalamak için şimdi itirafçı duruma düştüler. Yapükla- n açıklamalar ile hem iktidar partisi PA- BEYOĞLU 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞl'NDEN DosyaNo: 1999/252 Davacı Ayşe Gül tarafindan davalı Abdullah Gül aleyhine açılan boşanma davasında, Davalı Abdullah Gül'e Cihangir Susam Sok. Ege Pa- las Apt. No: 8 Zemin kat Beyoğlu/lstanbul adresinde tebligat yapılamadığından 30.11 1999 tarihli dunışma- da davalıya ilan yolu ile tebligat yapılmasına karar veril- diğinden. Davalı Abdullah Gül'ün duruşma günü olan 16.2.2000 günü saat 9.30'da duruşmada hazır bulunma- nız veya kendınizi bir vekille temsil ettirmeniz, esasa 10 gün içinde cevap venneniz, HUMK'nun 213/2 madde- si uyannca duruşma günü ve saatınde mahkememizde hazır bulunmadığınız takdirde duruşmalara yokluğu- nuzda devam edüeceği hususu davetiye yerine kaim ol- mak üzere ilanen tebliğ olunur. 27.12.1999 Basın: 2518 Prof. Dr.TARIKZAFERTUNAYANIN ANISINA ÇARŞAMBA TOPLANTILARI TÜRK CEZAEVLERİ'NİN 21. YÛZYILA GtRERKEN REFORM SORUNLARINIH AŞILMASI NASIL ÇÖZÛMLENEBİLİR Konuşmacı MELDATÜRKLER,LLM (Amerika Birleşık Devletlen lnfaz Hukuku üzman Mûşavın) Sunuş EMREÖKTEM (Galaüsaray Ümversitesi Hukuk Fakûhesi Araşürma Görevüsi) 26 Octk 2000 Çarjaob» 17J0-19J8 lARK ZAFER TVSAYA Kölrûr Merkezi (Eski Beyoğhı Evlendirme Dairesi - Tünel) ANMA Neçabukdajeçtı«ibes(l5iseııe Sou hep anyor ve anmjrıc. Bmrik sevgılı otluniE. ^1*501112. djvmız BölfC (Ü) FıHnl Hıtem. (3749). Mamura Cnvosılesı l«ldme Fakühesı son »af öjrracıa T. GUNAY ER'imizi kıybetmemıı 15'ıncıyilımta28 1 2000Cumagünüsaaı 15.30da,Üsküdar Selımryt Çıçekçi Caımi önûnde buluşup mezan başnıa gideregiA Onu ımutmayanlara ve se\enlere duyunmız. Danra Evte Acısı \e Hasretıvle Yajavan StNANERveAİLESf ÇEVREDE GİDİLEBİLECEK EN İ Y İ ADRES: www.cekulvakfi.orq.tr ABD'nin Kürt pohtikalannın da kendisine bir kere daha tekrar edildiğıni belirtiyor. Apo SOK'u hem de Simitis ve Yorgo Papand- yakalanana kadar üç kez daha görüştüğünü reu'yu zor durumda bırakabilmek için söz ko- belirten Zuhuridis, bu görüşmelerin Atina ve nusu açıklamalan yapan milletvekilleri, ilk Roma'da olduğunu dile getinyor. PKK lide- genel seçimlerde lıste dışına itılerek siyasi ha- ri üe Romada kaldığı villada görüştüğünü kay- yatlanmn noktalanacağı bilincindeler. OSMANCIK ASLtYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1987/221 Osmancık ilcesi, Kargı köyünden Kemal Can miras- çısı Atilla Can tarafindan aynı köyden Mustafa Ak ve 35 arkadaşı aleyhine açmış olduğu tapu iptali tescil davası sırasında Kargı köyünden Emrullah oğlu Hikmet, Em- rullah oğlu Tevfık, Emrullah oğlu Hüseyin, Hayrullah zevcesi Fatma ve Ahmet oğlu Ali aramalara rağmen bu- lunamamış olduğundan duruşmanın ve davanın neviin ilan yohı ile bildinlmesine karar verilmiş olduğundan Davahlar aleyhine Kargı köyü 3534 ve 3535 parselle- rin iptali ile davacı adına tesciline dair açılan davanın duruşmasmın 10/02/2000 günü saat: 10.15'de yapılacağı, adı geçen davalılara tebliğ yerine geçmek üzere ilan olunur. 2.11.1999 Basın: 65654 CIEKUI. S£. DOKTORLAR KONUT YAPI KOOPERATtFİ TEKtRDAĞ Mnhatap: Kemal Haraç Konu: Odemelerini yapmaması hakkında Sizin de üyesi olduğunuz Tekirdağ S.S. Doktorlar Ko- nut Yapı Kooperatıfı Yönetim Kurulu olarak 2000 yılı Ocak ayımn 18. gününe kadar ödemeniz gereken aidatla- nnızı-ödemelerinizi süreleri içinde ödememiş olduğunu- zu ve bu tarihe kadar toplam 12.225.000.000.-TL. birik- miş borcunuz olduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Bu borcunuzu gazetede ilanından itibaren 30 gün için- de nakten ve defaten ödemenızi, aksi takdirde yasa ve ko- operatif ana sözleşmesınm gereknrdiği ışlemlerin yapıla- cağmı, ortakhktan çıkanlacagınızı bildiririz. Basm: 2392 FAIİH 2. SULH HUKUK MAHKEMESÎ'NDEN DosyaNo: 1999/564 Diyarbakır Kulp Inkaya Köyü, C.0O27, KSN. 0071 'de nüfusa kayıtlı Vezirköprü Özel Tip Cezaevi'nde hüküm- lü olan Hasan oğlu Mevlüde'den olma 1.2.1965 d-lu hü- kümlü Ikrami Bakay'a, aym yerde nüfusa kayıtlı ana- baba bir kardeşi, 26.7.1977 d.lu Hüseyin Bakay'm vasi tayin edıldiği ve hükümlüye ait malvarlıgı olması halin- de hâkimliğimize bildirmesi ilan olunur. 20.12.1999 Basın: 2424 KADIKÖY AHKÂMIŞAHSİYE DAVALARINA BAKMAKLA GÖREVLt 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 1999/954 Vasi Tay. Mahkememizce verilen 16.12.1999 tarih ve 1999/ 954 esas, 1999/861 karar sayıh üamı ile Îstanbul ili, Kadıköy Uçesi, Rasimpaşa Mah. C: 0019, KSN: 2548'de nüfusa kayıtlı bulunan Ömer ha, Emine'den olma, 1328 doğum- lu davalı-mahcure Safiye Şadiye Önde M.K.'nun 355. maddesi gereğince vesayet alnna ahnarak kendisine aynı nüfusta kayıtlı bulunan kızı Asuman Önde vasi tayin edil- miştir. ilan olunur. 16.12.1999 Basm: 2481