Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 EYLÜL 1999 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
17
Ortodonti
liiksii!
Edirne'de bir kamu
kuruluşunda memur...
Oğlunun dişleri üst
çene darlığı nedeniyle
düzensiz çıkıyor.
Edirne Devlet
Hastanesi tedavi için
istanbul'a, Çapa Diş
Hekimliği Fakültesi
Ortodonti Bölümü'ne
sevk ediyor çocuğu.
Fakülte yönetim
kurulu karanyla hasta
kabul edilmediği
bildirilerek
muayene bile
edilmeden
Çapa'dan
Marmara Üniversitesi
Diş Hekimliği
Faküttesi'ne
gönderiliyor memur
çocuğu. Marmara
Unh/esitesi Diş
Hekimliği
Fakültesi'ndekiler
sekiz yıl sonrasına
randevu veriyor dişleri
düzensiz çıkan
çocuğa! Üstüne bir de
ortodonti tedavisinin
lüks olduğunu
söylüyorlar memura...
Memur da soruyor
"Fakülte yönetim
kurulu karan ile hasta
kabul etmemek ne
demektir? Diş
hekimliği fakültelerinin
ortodonti bölümleri
kimlere hizmet eder?
Sekiz yıl sonraya
randevu vermekle,
piyasadaki 2 bin
dolaıiık tedaviye
yönlendirmek mi
amaçlanıyor?"
Bektronik posta: someposta.cwnhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Depremzedeler
örgütleniyormuş...
"Orgüt kurmaktan
tutuklanmasınlar da!"
oğaz Köprüsü açıldığında, yani 1973 yılın-
da dolar 14 lira ve köprüden geçiş ücreti
70 cent karşılığı 10 hraydı. Aradan 26 yıl geç-
ti, köprü yapım masrafını çoktan karşıladı,
para basma makinesi durumuna geldi. Ve geçen haf-
ta bir zam daha yapıldı; geçiş ücreti 2 dolar 20 cent
karşılığı 1 milyon lira oldu.
26 yıl içinde 70 centten 2 dolar 20 cente yüksel-
tilen geçiş ücreti ile köprüde tam bir "Deli Dumrul
Tarifesi" uygulandığı ortaya çıktı.
Böylesine acımasız zamma karşılık vatandaşın
yapabileceği bir tek şey vardı, o da Istanbul'un iki
yakası arasında köprüyü kullanmama eylemine geç-
mek...
Ama olmadı... Halkımız otomobilinden inip bele-
diye otobüsüne ya da vapura binemedi.
Bu durumda söylenecek bir şey kalmadı...
Zam, yapanların yanına kâr kaldı!
Hatta, bu zammın az bile olduğu açıktandı...
••
Kopru zammı
Karayolları Genel Müdüriüğü'nden gelen açıkla-
mada bakın ne diyoriar:
"Yeni geçiş ücretlerinin ABD ve diğer ülkeler ile
karşılaştırıldığında bir hayli düşük seviyede kaldığı
görülmektedir. Şöyle ki;
Boğaziçi Köprüsü (22 kilometre çevre yolu) ile Fa-
tih Sultan Mehmet Köprüsü'nden (37 kilometre çev-
re yolu) alınan geçiş ücreti çevre yollarını da kapsa-
maktadır ve ayrıca her iki köprüde tek yönde ücret
toplanmakta olup, bu ücret iki yönlü geçiş karşılığı
olarak alınmaktadır. Köprülerimizden alınan ücret-
ler dünya emsalleri ile kıyaslandığında aşağıdaki
durum ortaya çıkmaktadır:
örneğin New York'ta Verazono-Narrovvs Köprü-
sü'nde 7 dolar, yine New York'ta Bayonne, George
VVashington, Outerbridge, Goethais köprülerinde
otomobiller için 4 dolar ücret alınmaktadır.
Japonya'da ise 2.5 kilometrelik Meikou-Nishi Köp-
rüsü'nden 410 yen (1 milyon 750 bin lira), 700 met-
relik Sakai-Suidou Köprüsü'nden 310 yen (1 milyon
350 bin lira), 5.5 kilometrelik köprü ve 90 kilomet-
relik otoyol ile Kobe-Naruto Route'den 6 bin 50 yen
(26 milyon lira), 1.6 kilometrelik Ohnaruto Köprü-
sü'nden 1300 yen (5 milyon 500 bin lira) alınmakta-
dır."
Görüldüğü gibi Istanbul'daki köprü geçiş ücret-
leri New York ve Japonya'daki köprü ücretlerinden
düşük! Ne yazık ki, Türkiye'deki ulusal gelir, Ameri-
ka ve Japonya'daki ulusal gelirden de düşük!
Amafarketmez...
Hedefimiz "Küçük Amerika" olmak olduğuna gö-
re, Istanbul'daki köprü geçişlerini New York'taki gi-
bi 7 dolara getirmeliyiz.
Nastl olsa halkımız sesini çıkarmıyor!
SESStZSEDASIZ(!) NURİKURTCEBE
Yüksek Yerilim Hattı
Erdinç UTKU
Fast-food hayatınızı paket mi yapalım, yoksa
burada mı yaşayacaksmız!
Avrupa'da tam ve eşit üye olabilmek
Karadeniz Ereğli Belediyesi, Avrupa
Birtiği'ne bağlı ülkelerin kardeş
kentlerinin oluşturduğu Akdeniz
Amptictyony'sına tam ve eşit üye
olarak kabul edildi... Karadeniz
Ereğli Belediyesi'nin üyeliğe kabulü
için ilk adımı da Yunanistan'ın
Hydra Belediye Başkanı Kostas
Anastapaulos attı. Akdeniz
Amptictyony Dönem Başkanı ve
Yunanistan'ın Nea Halkidona
Belediye Başkanı Nikoe
Popomilroulis, Karadeniz Ereğli
Belediye Başkanı Halil Posbıyık'a
gönderdiği mektupta, üyeleri
arasında ziraat, eğitim ve kültür
alanlarında ekonomik ve sosyal
dayanışmayı sağlayan örgüte
Karadeniz Ereğli'nin tam ve eşit
üyeliğinin kabul edildiğini bildirerek,
bu yıl aralık ayında Ispanya'da
yapılacak genel kurul toplantısına
davet etti. Böylece, dört yıl önce
Cengiz Bektaş ve Andreas
Politakis'in girişimleriyle Karadeniz
Ereğli'de düzenlenen "Türk-Yunan
Dostluk Konferansı" uluslararası
boyutta da ilk meyvesini vermiş
oldu. O konferansta ve sonraki
toplantılarda iki ülkenin
halklan arasında kavga
olmadığı vurgulanmıştı...
Hydra ve Karadeniz Ereğli
kardeş kent ilan edilmiş,
belediye başkanları birbirlerine
kentlerinin anahtarlannı vermişti...
Oansı, insanlan kardeş olan iki
ülkenin politikacılannın başına!
Caziosmanpaşa Belediyesi
Atatürk büstüneyapılan
hakarete tepkiyağıyor
İstanbul Haber Servisi- Fazi-
let Partili (FP) Gaziosmanpaşa Be-
lediyesi'nin Atatürk büstûnü araç-
gereçlerin konulduğu depoya kal-
dırmasına, sivil toplum örgütleri.
siyasi partiler ve yurttaşlar sert
tepki gösterdi. CHP II Başkanı
Mehmet Bölük, yetkililen, bele-
diye başkanı tahammül etse de et-
mese de Atatürk büstünün tekrar
olması gereken yere konulması
konusunda uyardığını belirterek
yasal işlem yapılmasmı istedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)
tstanbul ll Başkanı Mehmet Bö-
lük, FP'li Gaziosmanpaşa Bele-
diyesi'nin bu yaklaşıminın. Ata-
türk'ün düşünce ve ıdeallerine du-
yulan kinin bir sonucu olduğunu
belırtti. Bölük tarafindan yapılan
yazılı açıklamada, beledıyenın
Atatürk'ün büstüne bile taham-
mül gösteremeyip depoya kaldır-
masını üzüntüyle karşıladıkları
belirterek ''Atatürk'ün kurdu-
ğu Türkiye ( umhuriyeti'nin en
öncmli kentinin önemli bir ilçe-
sinde belediye başkanlığı >apıp
Atatürk'ün büstünü kaldırma
cesaretini nereden aldıklarını
çok iyi düşünmeliyiz. Bu yakla-
şım, Sayın Ecevit başbakanlı-
ğındaki mevcut hükümetin şe-
riatçılara gösterdiği hoşgörü-
nün bir sonucu olsa gerek" de-
dı.
Şeriat devleti özlemi içinde olan
bu anlayışın, elde ettiği yetkileri
daima Atatürk ve cumhuriyet düş-
manlığı yönünde kullandığını ıfa-
de eden Bölük. açıklamasında,
"FP'li Gaziosmanpaşa Belediye-
si'ni CHP olarak yaklaşık altı yü-
dır izliyoruz. llçe hukuksuzluğa
teslim olmuş durumda. Kaçak
yapılaşma, yandaşlara çıkar sağ-
lama. şeriat propagandası, ken-
dilerine oy vermeyen semtlere
hizmet götürmeme, yolsuzluk
ve hukuksuzluk almış başını gi-
diyor. Belediye başkanı hizmet
üretmiyor, sadece Atatürk ve
cumhuriyet düşmanlığı yapıyor.
Atatürk büstünün depoya kal-
dınlması da bunun en somut
göstergesidir" dedı. Bölük, yet-
kililen. "Belediye Başkanı ta-
hammül etse de etmese de Ata-
türk büstünün tekrar olması ge-
reken yere konulması" konusun-
da uyardığını belirterek başkan
hakkında yasal işlem yapılmasını
istediklerini vurguladı.
Atatürkçü Düşünce Derneği
(ADD) İstanbul Şube Başkanı BU-
ge Bilgiç ise "Çağdışı bir reji-
mi amaçlayan bir anlayışın, çağ-
daş Türkiye' nin kurucusu büyük
devrimci Mustafa Kemal Ata-
türk'ün büstüne bile tahammül
edememesi şaşılacak bir durum
değildir" diye konuştu. Bilgiç,
"her fırsatta Refah Partisi'nin
devamı olmadığını ve laik cum-
huriyetin yanında olduğunu"
belirten Fazilet Partisı'nın, bu tu-
tumuyla samımi olmadığını orta-
ya koyduğunu söyledi. Bilgiç, Ata-
türk'ün büstüne karşı gösterilen
saygısızhğm. otıun manevi şahsı-
na ve devrim ilkelerine karşı gös-
terilen bir tavır olduğunu vurgu-
layarak yetkililen bu konuda ge-
reğini yapmak üzere göreve ça-
ğırdıklannı bildirdi.
Sivil Toplum Kuruluşlan Birli-
ği (STKB) Dönem Başkanı Bülent
Berkarda dayaptığı açıklamada,
"Bu çirkin davranış, ancak Fa-
zilet Partili bir belediyeden bek-
lenir" dedı.
Işçı Partisi (İP) İstanbul II Baş-
kan Yardımcısı Kamil Dede, FP'h
belediyenin, Atatürk'ün büstünü
depoya kaldırmasının, cesaretleri-
nin ne boyutta olduğunu gösterdi-
ğini ifade etti. Bunun bir başkal-
dın olduğunu belirten Dede,
"Cumhuriyet kuvvetieri birleşe-
rek alçakça hareketlere karşı
gerekeni yapacaknr" diye konuş-
tu.
'Türkiye, inanç
turizmi merkezi'
Eski Avrupa
Parlamentosu Başkanı
Sir Fred Cathenvood,
önceki gece İstanbul
Presbiteryen Kilisesi
Ruhani Kurulu'nca
onuruna verilen yemeğe
karıldı. İstanbul Ceylan
Intercontinental Otel'de
gerçekleştirilen gecede
bir konuşma yapan Sir
Catherwood, Türkiye
2000 inanç turizminde
etkin rol
oynayacaklannı
belirterek tüm
diinyadaki Hıristiyan
camiasının inanç gezileri
programının Türkiye
üzerinden akabileceğini
söyledi. Geceye İlhan
Keskinöz'ün yanı sırsa
kalabalık bir davetli
topluluğu katıldı.
(Fotoğraf: AYKUT
KÜÇUKKAYA)
KtM KÎME DUM DUMA BEHÎÇAK [email protected]
ÇÎZGtLtK KÂMİL MASARACI
HARBÎ SEMtH POROY
# - • • • • • : •
BULUT BEBEK NURAYÇIFTÇİ
"Sallanarak. ^aşsr^aya
alışm"
TARÎHTE BUGÜN MIMTAZARIKAN 23Eylül
ROCKY SAMPlYONf
19SZ 'DE BUSüN, İTM.WW ASlLLI AMERİKAU
8OK£ÖK nooey MARCIANO, DÜNYA ASte-
SİKLET BOKS ŞAMPlYONU OLDU. Sü
UNtANIUI, JERSEY JOE VJAUOTT'u
13.RAUMTT* NAKAVT EDEPEK KAZAN-
D/. 194O'LAeDA,AMeRİKAN OIUHJSUN-
PAYKBN SOKSA 8AŞLAYAN MABClANO,
SİY/L yAŞAMtMDA DA SUtJU SÛ&PÛ&-
MÜŞTV-BOKSLA U&BAÇTtBl VILLAMiA
43 PBOFESYONEL KAR&LAŞMA VAP-
MIŞ, HfÇ gi&MDe yEU/UU£MfŞT/. BU
ARADA, 43 KARŞlUİŞMANIM 43'ÜHÜ
£>£ NAKAVTLA KAZANDlglNf BEÜf&MEK
GEREK. ROaC/kAARClAÜO, BOKSÜ BllZA-
*AMA DEğİNA YfL ÇAA4PİYOAJ KALACAICrttZ.
DÜZ ÇİZGt
UMİT ZtLELt
Hamamın Namusu!.Kepazeliğe bakın;
Tetikçi, ağası bulunduğu koğuştan çıkıyor, yaklaşık
yarım kilometre yürüyor, içinde metale duyarlısı da
bulunan tam 7 adet kapıdan, ve yaklaşık on üç (ra-
kamla 13) şebeke kapısından geçiyor, yönetim bölü-
müne giriyor ve silahını çekip can düşmanını kurşun
yaömuruna tutuyor..
^lnanılmaz değil mi?!..
Yüz milyonlarca dolar bütçeli mafya fılmlerinde bi-
le senarist bu tür bir sahneyi yazmaya utanır, çünkü
seyirci yemez!. Senaryoda olsa yönetmen o bölümü
makaslar, çünkü alay konusu olmaktan korkar!..
Ama, defalarca vurguladığımız gibi, "burası Türki-
ye-.-."
Ulkemizde bu gibi durumlar "adi vaka" olarak ka-
bul edilir. O kadar ki; ertesı gün "bûyûkmeĞya" nın man-
şetlerinde "satanist cinayet" yer aldı. Yedi kışınin öl-
dürüldüğu, "çetelercumhunyeti" Bayrampaşa olayı ise
birinci sayfaların bir köşesınde "lütfen" verildiL Ikinci
gün ise iç sayfalara atılıverdi.
-Halbuki rezilliğin, kokuşmuşluğun katmerlisi olayın
ardından patlak verdi!..
• • •
Sistem, acilen "hamamın namusunu" kurtarmaya so-
yundu!..
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk cezaevindeki
kanlı olayın "yönetimdekizafıyet" ten kaynaklandığını
açıkladı.
-Nedemek, "yönetimdekizafıyet?."
Hukukun normal seyrinde ışlediği, standartlan olan,
çağdaş ülkelerde bu tanım; Adalet Bakanından baş-
layıp Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü'nü, Cumhu-
riyet Başsavcısı'nı, cezaevi savcısını, cezaevi müdü-
rünü kapsar ve "zafıyet" varsa sorumluluk da bu muh-
teremlerindir.
-Ama Türkiye şartlannda bu böyle değildir!.
Tüyler ürpertıci olaydan sonra İstanbul Cumhuriyet
Başsavcısı Ferzan Çitici istifa edıp etmeyeceği soru-
suna bakın ne yanrt veriyor:
-Bu eylem yüzünden bir vicdan sıkıntm olsa istifa
ederim!..
Insan düşünmeden edemiyor; vicdan sıkıntısının
oluşabılmesı için kaç kişinin ölmesı gerekiyordu ya da
cezaevınde kaç tabanca, kaç cep telefonu, kaç kılo
uyuşturucu istifa nedeni sayılabilirdi?!..
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Ali Suat Erto-
sun'un açıklaması ise "hamamın namusu"nun nas»l ko-
runacağı yönünde gayet iyi ıpuçları veriyor:
-Bayrampaşa'da yaşanan olaylar sürpriz değil. Es-
ki Savcı Özdemir döneminde ven'len tavizleryaşanan
olaylann zeminıni hazırladı.
Vah vah, nereden baksanız acıklı. Beyefendi sanki
bir başka ülkede genel müdüri. Hiç sıkılmadan, yaşa-
nanlann sürpriz olmadığını söylüyor ve suçu iki yıl ön-
ce istifa etmiş bir savcıya yüklemekte mahzur görmü-
yor.
Adama sormazlar mı; madem sürpriz değildi, niçin
iki yıl içinde önlem almadınız?. Madem eski savcı Ne-
cati Özdemir böylesine suçluydu, neden hesabını sor-
madınız?. Siz o makamda neyle ıştigal ediyorsunuz?!.
Etkili veyetkılilenmizin bu açıklamalan iki noktayı açık-
lığa kavuşturuyor.
öncelikle; bu olaylarda birinci derece sorumluluğu
bulunan zat-ı devletlülenmiz istifayı bırakın düşünme-
yi, söylenmesini bile hakaret kabut ediyoriar. Dığer bir
deyişle "herahval ve şerait altında dahi" ıstıfanın "de"
halini kullanıyorlar:
-Istifade!..
"Hamamın namusu" nun nasıl kurtarılacağı da böy-
lece netlik kazanıyor. Birkaç gardiyan, belkı cezaevi
müdürü ya da yardımcısının "kellesi" kamuoyunun
önüne atılacak. Sonra aynı hamam aynı tas!..
-Aynen böyle olmazsa şaşarım!..
•••
Bir başka gerçek daha var ki, o iyice vahim;
Ne içeride, ne dışarıda, bu sistem sürdükçe biz bu
çetelerden kurtulamayacağız!.. Olaylar gösteriyor ki;
bunlar içeride de kral, dışanda da kral!.
Tüm Yargı-Sen Genel Başkanı Tekin Yıldız dün
Radyo Cumhuriyet'te, "Sesli Gazete" programında
haykınyordu:
-Cezaevlen mafya cenneti haline gelmiş durumda.
Eroınden silaha kadar her şey kolaylıkla temin edili-
yor. Trilyonlarca liralık rant cezaevinin içinde ve dışın-
da bölüşülüyor. Bu olay da yine infaz koruma memur-
ları kurban edilerek kapatılacak.
Haklı değil mi?. En yetkili ağızlar bile bu gerçekleri
itıraf etmiyor mu?. Tekin Yıldız'ın bir iddiası daha var:
-Cinayetler işlenmeden 15 gün kadar önce, Adalet
Bakanlığı, Içişleri Bakanlığı, emniyet genel müdürlü-
ğü yapmış bir kişı Bayrampaşa Cezaevi'ne ziyarette
bulundu.
Yıldız'ın tarifine Türkiye Cumhuriyeti'nde bir tek ki-
şi uyuyor: Mehmet Ağar.. Sayın milletvekili büyük bir
olasılıkla açıklama yapacak, bu iddiayı yalanlayacak
ya da kimi ziyaret ettiğini kamuoyunun bilgisıne suna-
caktır..
-Bekliyoruz.
Email: [email protected]
Faks ve mesaj: (0212) 287 42 41
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8
1/ "Atasözü"
anlartunda kul-
lanılan yerel bir
sözcük. 2/ Eskı-
denKaragözoy-
natılan kahvele-
re verilen ad...
Gemıleri bağla-
mada kullanı-
lan, üç ya da
dörtkolluhalat.
3/ Adlan sıfat
yapmaktakulla-
nılan bir yapım
eki...Bireyinki-
şisel görünüşünden ba-
gıınsız olan. 4/ Avuç içı...
Divan edebiyatında ga-
zel ve kasidenin ilk bey-
ti. 5/Cennette bulundu- 3
ğunainanılankutsalsu... 4
Nişan. 6/ Dili tutulmuş,
konuşamaz hale gel-
miş... "Soğuk — öptü
beyaz ensesini / Sardı
her uzvunu ince bir sı-
zı" (Yahya Kemal). 7/ 9
Uzak... Büyük ün ka-
zanmış sinema ya da müzik sanatçısı. 8/ Sarp geçit... Bir
cetvel türü. 9/ Harman kalktıktan sonra yerde kalan toz
ve samanla kanşık taneler.
YUKAR1DAN AŞAĞIYA:
1/ Para ve emek harcamadan başkalannın sırtından ge-
çinen kimse. 2/ Eski dilde "pastoral" anJamında kulla-
nılan sözcük... Demiryolu. 3/ Satrançta bir taş... Yurdu-
muzun Batı'daki en uç noktası olan ve Gökçeada'da bu-
lunan burun. 4/ Arap abecesindebirharf... "— seni mat-
kabınan yolayım / Bir kız bana emmi dedi n'eyleyim"
(Karacaoğlan). 5/ Gerçekleştirilmesi zamana bağlı is-
tek... Baryum elementinın sımgesi. 6/ Ayın etkisiyle hu-
yunun değıştiği sanılan kımse... Zehır. 7/ Bir tür kısa
spor ceket... Ali Özgentürk'ün bir fılmi. 8/ Cerrahın
hastaya yaptığı müdahale. 9/ Alev... "Şündi uzun karlık-
larda bir Lapon kızağı / Önünde — geyiği" (Behçet Ne-
catıgıl).