Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 AĞUSTOS 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Silahlı saldında öldürülen sendika lideri Şemsi Denizer bugün toprağa veriliyor
Çalışanlar yasta• Baştarafı 1. Sayfada
gan, ateş ettıkten sonra Denizer'e doğru egildi. De-
nizerbu sırada Balık'a u
Beniötdürmekiçinkaç pa-
raaldın" diye sordu. Bunun ûzerine Denizer'e ye-
niden ateş eden Balık, Denizer'in ötdüğüne iyice
emin oluncaya kadar olay yerinden aynlmadı. Ba-
lık'ın Denizer'in başında beklerken "Şemsi Deni-
zer denen adamı ben vurdum. Silahunda da bir
mermi var. onu kendime sıkacağun" diye bağırdı-
ğı belinildı. Denizer"ın öldüğünden emin olduktan
sonra olay yerinden koşarak uzaklaşan Balık, kısa
bir süre sonra sılahlanyla birlikte yakalandı. Elin-
deki silahı başına dayayarak kendinı vunnak iste-
diği bildirilen Balık'ı güvenlik güçlerinin, üzenne
atlayarak engellediği öğrenıldi.
İki tabanca bulundu
Zonguldak Emniyet Müdürlüğü'nde sorgusu sü-
ren Balık'ın üzerinden ıki tabanca, bir sustalı ve An-
talya'da bir kişiye ait yüksek miktarda senet çıktı-
ğı belirtildi. Balık'ı CMUK Yasası'na göre Zongul-
dak Barosu avukatlanndan Hikmet Yücd'in savu-
nacağı bildirildi. Cinayet olayı ıle ilgili soruşturma-
yı da Cumhuriyet Savcısı Önder Kanyılmaz'ın yü-
rüttüğü belirtildi. Trabzon'un Of ilçesi Çataldere
nüfusuna kayıtlı 1956 doğumlu Balık'ın67 ET 697
plakalı lacKert renkli Şahin marka otomobilinin in-
celenmek üzere emniyet müdürlüğû binasının ar-
ka kısmında tutulduğu öğrenildi.
Zonguldak Valisı ısmet Metin. Zonguldak'ta ika-
met eden, ancak bir süredir Antalya'da bulunan Ba-
lık'ın sorgusunda 2 Ağustos'ta Zonguldak'a geldi-
ğini söylediğini belirtti. Metin şöyle devam ettı:
"Bu şahıs bir alacaktan bahsediyor. Bu şahıs da-
ha önce 10 suç işlemiş. Kasten adam öldürmek su-
çundan Zonguldak Ağır Ceza Mahkemesi'nde 20
yılağırhapiscezasuıa mahkûm ounuş vetahtiye edfl-
mişbir Irîmseve4.5 yıl adam öldürmekten eezaevin-
de yatnuş. Toplam 7 yıl cezaevinde yamuşlığı var."
Görgü tanıİdarının ifadelerine göre, cinayetı iş-
leyenin bir kişi olduğu kanaatine vardıklannı ifa-
de eden Vali Metin, sanığın ifadelerinin "çelişkiler-
le doiu" olduğunu vurguladı. Metin, Denizer'in
herhangi birkoruma talebınde bulunmadığını da söz-
lerine ekledi.
Metin akşam saatlerinde de Tugay Komutan Ve-
kilı Jandarma Kurmay Başkanı Yarbay AH Aydın
ve ll Emniyet Müdürü MümtazKaraduman'ın da
katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi. Olayda
7.65 mm çapmda Astra marka bir tabanca ile 9 mm
çapında Star marka tabancalann kullanıldığını açık-
ladı. Metin, "Oiayla ilgili şu anda sanıkla birlikte
adını açıklamak istemediğim bir kişidaha gözaran-
dadır. Olay hazırlık aşamasındadır. Fldeki deliller
uzman ekipler tarafindan degerlendiriliyor. Ü ve U
dışuıda soruştunma devam ediyor" diye konuştu.
Metin. Zonguldaklılan cenaze töreni sırasında sa-
kin olmaya çağırdı.
Valinin kimliğini açıklamadığı gözaltındaki di-
ğer kişinin adının Engin Girgin olduğu ve Zongul-
MÜCADELECİ SENDtKACI
Eylem için
Türk-İş'i
zorlamıştı
tLHANTAŞÇI
ANKARA - Emek hareketinin yükseldiği
bir dönemde silahlı saldın sonucu yaşamını
yitiren Türk-îş Genel Sekreteri Şemsi Deni-
zer, mücadelecı kişihğiyle dikkat çekiyor-
du. Denizer. 1991'deki Zonguldak-Ankara
yûrüyüşünü "yaşammmyıldnı''. "Jaguar" ola-
ymı da "yaşanumn talihsizliğT olarak nite-
liyordu.
Denizer, 5 Ağustos'ta yapılan Türk-tş Baş-
kanlar Kurulu'nun ardından önceki gün baş-
layan Genel Maden-lş Sendikası'run 6. Ge-
nel Kurulu'na katılmak için Ankara'dan ay-
nlmıştı. Karşısında aday olmaması nedeniy-
le rahat bir seçim geçireceğini düşûnüyor,
bu düşüncesini de çevresiyle paylaşıyordu.
Nitekim Türk-lş Genel Başkanı Bayram Me-
ral, genel kurul rahat geçeceği için Zongul-
dak'a gitmemişti.
Işçi ve memur konfederasyonlan ile mes-
lek örgütlerinin oluşturduğu Emek Platfor-
mn'rtun "frretimden gelen gücün" kullanıl-
ması istemı nedeniyk Türk-lş girişimden ay-
n düştü. Ancak, bu aynlık Türk-lş'in yöne-
timîne de yansıdı ve ayn sesler çıkmaya bas-
ladı. Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral,
"üretimden gelen gücün kullanümasına ge-
rek kalmadtfı" yönündeki açıklamalan ne-
deniyle Denizer ile tartışmışlardı. Emek Plat-
formu'nun 3 Ağustos'ta DlSK'e bağh Genel-
Iş Sendikası'nda yaptığı toplantıya Denizer
de katıldı. Ancak katılana kadar geçen süreç
biraz tartışmahydı. Çünkü Meral, katıbnama-
sı gerektiğini söylüyor. Denizer kahlacağını
hem de Şönetim kurulu adtna katılacagını'
dile getiriyordu ve öyle de olmuştu. Ancak,
Denizer Genel-tş Sendikası'ndan aynkhk-
tan kısa bir süre sonra basın kuruluşlannm
faksına Türk-lş'e bağh sendikalara "ürethn-
den gelen gücün" 6 Ağustos Cuma günü kul-
lanılmasının kararlaştınlması çagnsı ulaşn.
Bu, sendika çevrelennce. "Meral'in Deni-
zer'eatmayaçaltştığıgor olarak degerlendi-
rildi. Denizer'in kanldığı EmekPlatformu'nda
alınan kararlardan beşincisi, "TBMM Ge-
nel Kunılu'nda görüşülme sürecinde talep-
lerimizin dikkate alınnıanıası halinde üre-
timden gelen gücümuzün kullanümasına ka-
rar verilmiştir" oldu Böylece. tarihi belli ol-
mayan üretimden gelen gücün ne zaman kul-
lanılacağmı daMeral beîirlemiş oldu. Ancak
bu karar da bir süre ertelendi.
Denizer, liderlikle sendika başkanhğının
birbirlerinden farklı olduğunu belirterek,
"Detegeyi abrak sendika başkanı otabiflrsi-
niz, ama lider olamazsınızrl
diyordu.
dak'ın Çaycuma ilçesine bağh Filyos beldesinde gö-
zaltına alındığı öğrenildi.
Aynı kişiyle 25 görüşme
Emniyet müdürlüğû, Bahk'ın cep telefonu göriiş-
melerini incelemeye alırken cinayet öncesinde ay-
nı kişiyle 25 kez görüşme yaptığı ileri sürüldü. Yet-
kililer Balık'ın cinayet öncesı görüştüğü bu kişinin
kimliğini açıklamadılar. Denizer'in komşulan, ci-
nayeti işleyen Balık'ın bir hafta önce Denizer'in
evinin önünde bırkaç kez görüldüğünü kaydettiler.
Balık'ın üzerinden Antalya'dan bir kişiye ait oldu-
ğu belirtilen yüklü miktarda ve çok sayıda senet
çıkması üzerine Antah/a ile Zonguldak emniyet mü-
dürlülderi irtibata geçti. Antarya Emniyet Müdür-
lüğû ekipleri, aldıklan bilgiler doğrultusunda Ba-
lık'ın Antarya ilişkilerini araştıımaya başladı.
Katil zanlısı Balık'ın, Muğla'nın Fethiye ilçesin-
de bir bar restoran işlettiği de ortaya çıktı. Çiçek
Pasajı adlı barrestoranı Balık ile birlikte işleten ye-
ğeni ve ortağı Cenk Pes-
til ile diğer ortak Metin
Meşeci de ifadelerinin
alınması için Fethiye Em-
niyeti'ne götürüldü.
Ağabey-kardeş
üişkisi
Denizer'in adı zaman zaman çeşitli olaylaria yıpransa da Zonguldak'taki Lşçilerin desteğini hiç vitirmedL (AA)
Adi hepgündemdeydi
ALPERTURGUT
Türkiye işçi smıfinın önderlerinden,
Türk-tş Genel Sekreteri ve Genel Ma-
den-lş Genel Başkanı Şemsi Denizer, ya-
şamı boyunca farklı nedenlerle gündem-
de kaldı. Denizer, adını kimi zaman Tür-
kiye sendikal tarihinin en büyük eylem-
lennden biri olan "Ankara yürüyüşü"
ile, kimi zaman kullandığı "Jaguar" mar-
ka araba ile, kimi zaman da yolsuzlukla-
ra kanşmasıyla duyurdu.
Karaelmas diyan Zonguldak'm Tür-
kiye işçi sınıfina armağanı olan 30 Ka-
sım 90-27 Ocak 1991 tarihleri arasında-
ki büyük grev ve direniş eylemlerinin mi-
man ve önderi, hiç kuşkusuz Genel Ma-
den-lş Sendikası (GMİS) Genel Başka-
nı Şemsi Denizer idi. Yüzleri kara, yürek-
leri aydınlık maden işçileri, Denızer'in yö-
netiminde 12 Eylül 1990 günü. Karadon,
Dilaver, Asma, Çaydamar, Kandilli, Ar-
mutçuk, Kozlu ve Amasra'da ocaklara
ınmemiş, 13 Eylül'de de kendilerine ka-
tılan yerüstü işçileriyle direnişe katılan-
lann sayısını 36 bin kişiye çıkarmışlardı.
30 Kasım 1990'da greve çıkan 48 bin
maden işçisi. kentte 36 gün yürüyüş ve
mitıngler düzenledi. Ve 3 Ocak 1991 'de,
12 Eylül askeri darbesinin ardından Tür-
kiye'de yaşanan ilk büyük toplumsal gös-
teri ve eylem olan genel iş bırakma eyle-
mi yüzde 95 katıhmla yaşama geçirildi.
Türkiye işçi sınıfinın üzerindeki ölü top-
rağını atmasının ardından "yeryüzünün
lanetfileri". bir gün sonra Zonguldak'tan
Ankara'ya doğru yürüyüşe geçti.
280 kilometrelik yola düşen on binler-
ce işçi ilk gün Bolu/Devrek'te konakla-
dıktan sonra Mengen'e doğru harekete
geçti. Askerler ve polisler tarafindan Do-
rukhan Tüneli'nde durdurulan on binle-
rin, milletvekillerinin araya girmesiyle
Mengen'eyürümelerineizınverildı. Ay-
nı gün Bolu'da. dönemin Başbakanı Yıl-
dınm Akbulut'la görüşen Denizer anlaş-
maya varamadı. DenizeT'in "Uzlaşmaan-
cak haklann iadesi ileoiur" sözleriy le ha-
rekete geçen, iliklere işleyen buz gibi ha-
vada kannca sürüleri gibi yol alan işçi-
ler, yürüyüşlerinin 112. kilometresinde
E-5 Karayolu'na 8 kilometre kala Eski-
çağa'da durduruldular.
Ertesi gün Mengen'de işçilere yönelik
bir konuşma yapan Denizer'in. "Sz Zon-
guldak'a; ben, hakkunızı aramaya An-
kara'ya gjdeceğim. Bana gûvenin. Suçla-
\acaksanız da tek beni suçlayın" sözleri-
nin ardından dönüşe geçen on bınlerce
emekçi, 5 gün 4 gecelik yürüyüşün ardın-
dan, 8 Ocak günü zafer sloganlanyla Zon-
guldak'a girdi. Türk-tş'in 6 yıldır genel
sekreteri, tüm Zonguldak'ın ahşveriş mer-
kezi 14 bin üyeli Maden Koop'un kunı-
cusu. GMlS'ın 10 yıldır genel başkanı.
Türkiye'nin VValesa'sı, Zonguldakspor
Kulübü Başkanı, Insan Haklan Derneği
Ödülü sahibi Denizer, yakın dostu AK
Bahadırtarafindan hazırlanan 'ŞemsiDe-
nizer Konuşuyor: Zonguldak GerçeğT
adlı kitapta 'Büyük Yürüyüş'ü tüm aynn-
tılanyla anlatiyordu.
Sendikaya ait Antalya Karaelmas Ote-
li'nin zaranna satışı, SS Maden Koope-
ratifi'ne usulsüz 500 milyon lira veril-
mesi. grev ve grizu kazalanmn ardından
toplanan bağışlann yerine gitmemesi,
GMÎS'in paralannın Zonguldakspor'a ve
Boğaziçı Konut Yapı Kooperatifı'ne ak-
tanlması ve yolsuzluk yapılması, eski ba-
kanlardan Cemfl Çiçek'e yayın yoluylaha-
karet etmesi, Altınoluk'taki vıllasıyla il-
gili yanlış vergi beyanı vermesi. Zongul-
dak Yapı Kooperatifi Başkanı olarak Is-
tanbul Sanyer'de imar izni olmayan arsa
alması gibi çeşitli olaylar ve iddialar ne-
deniyle suçlanmış, ancak suçlamalann
çoğundan beraat etmiş ve maden işçisi-
nın koşulsuz desteğini görmüştü.
Medyatik kişiliğiyle dikkat çeken De-
nizer. adını, basın organlannda TTK Ka-
radon Müessese Müdürü Zafer Erdön-
mez'idövmesi, 199rdekendisine2mil-
yar liralık Jaguarmakam otosualması. çap-
kınlıklan ve gece âlemleriyle duyurmuş-
tu.
Denizer'in aılesi, ya-
kınları ve sendikacılar,
dün bütün gün Denizer'ın
cesedinin bulundugu Zon-
guldak Devlet Hastanesi
önündebeklemeyi sürdür-
dûler. 15-20 yıl önce mah-
kemeye başvurarak "Sa-
nbaş" olan soyadını "De-
nizer" yapan Şemsi Deni-
zer'in İcardeşi VedatSan-
baş. katil zanlısı Balık'ı
tanıdıklannı, ancak ağabe-
yinin korumalığını yap-
madığmı söyledi. Daha
önce bir ara Zonguldaks-
por amigoluğunu yapan
eski bir hükümlü olan Ba-
lık ile ağabeyi arasında
"agabey-kanfcş" ilişkisi
olduğunu savunan San-
baş, "Dahaöncehusume-
te dayah bir şey yoktu. Bu
olayabir anlam\eremiyo-
rum" dedi.
Cenaze bugün
Bugün toprağa verile-
cek olan Denizer'in cena-
zesi. saat 10.30'da Zon-
guldak Devlet Hastane-
si'nden alınacak ve genel
başkanlığını yürüttüğü
GMİS Genel Merkezi'ne
getirilecek. Buradan da
Çaycuma Hatipler Kö-
yü'nde toprağa verilecek.
Türk-tş Genel Sekrete-
ri ve Genel Maden İşçile-
ri Sendikası Genel Baş-
kanı Şemsi Denizer'in ce-
nazesine Emek Platfor-
mu'na bağlı tüm sendika
ve kuruluşlann genelmer-
kez yöneticileri ve genel
başkanlan, çevTe illerden
işçiler ve maden işçileri
başta olmak üzere Zon-
guldak halkı katılacak.
GMİS Yönetim Kuru-
lu'nun da yaptığı açıkla-
mada, cinayetin "eti kan-
b kiralık katiDer" tarafin-
dan işlendiği belirtildi.
Açıklamada şöyle denil-
di: "Yaşamı boyunca ma-
den işçflerinin ekonomikve
demokratikmücadetesin-
de en ön saflarda yer alan
genel başkanınuzDenizer,
Zonguldak ve ülkemizi
aşarak dünyaişçi emekçi-
lerinin önderi olma nokta-
sına y ükstlmiştir."
ŞÜKRAN SONER
Deneyimli sendikacı MuzafTer Saraç,
Zonguldak'a gelıp bir işçilerle Şemsi
Denizer buluşmasına, sendika binasın-
dan mikrofonla seslenen lider ile, yüzü-
nübile göremeden sesine arka sokaklar-
dan yanıt veren on binlerın diyaloguna
tanık olunca, deyim yerinde ise çarpıl-
dı...
"Böyle şey olamaz, Ankara'ya dönüp
durumu Erdal lnönü'ye anlatmalıyım"
deyip gitti ve olayın büyüsüne kapılmış
olarak hemen geriye döndü. Akşamlan
Genel Maden-lş'in karşılaştığı yönetim
kurulu üyelerine takılıp duruyordu. "Siz
yoksunuz. Sendikanm organlan. karar
defterieri yok. Adam on binlerle konuşu-
yor. on binlerle karar alıyor."
Dünya emek tarihinde. hatta dünya
sosyal tarihinde aralıksız. katılan işçi sa-
yısı büyüklüğü ile bir benzeri olmayan
büyük yürüyüşü. Zonguldak madenci
direnışine tanık olmayanlara anlatması
çokzor. Zonguldaklılann, madencılenn
yaşam ve gelecekleri için karizmatik bır
liderle öylesine güçlü bir özdeşleşmesı
sözkonusuyduki...
12 Eylül ve Özahzmde işçiler. emek
cephesi hep bir şeylerini kaybediyordu.
Daha önce yaşanan SEKA ömeği grev-
lerde de görülmüştü ki, Ozal emeğin di-
reniştni kırmak, grevıni başansız kıl-
mak üzere üretilen maddenin dışandan
ithali başta. bir dizi önleme başvuruyor-
du. Zaten yasaklı 12 Eylül Anayasası, ya-
salan düzeninde düz bir grevle başanlı
olmak çok zordu. Özal madenlerde da-
ha da acımasız bir çıkış yapmış, ücret-
leri çok gerıde kalmış işçilerin haklan-
nı vermek şöyle dursun, madenlen ka-
Kayaıı bir yıMız
patacağını da ilan etmişti.
Ankara'dan uzakta, Zonguldak grevi-
ne kamuoyunun ilgisi nasıl çekilecekti?
Grev. her maden ocağında ayn ayn, iş-
çilerin büyük katılımı ve dışandan çok
sayıda konuk sendika başkanının katılı-
mı ile gerçekleştirildi. Sonra hep birlik-
te sendikaya gidildiğınde, işçilerin de
"bilgi almak üzere" bulunduklan böl-
gelerden Genel Maden-lş Merkezi'ne
doğru on binerlik gruplar olarak yürü-
dükleri, sendikaya sığmadıklan için de
Zonguldak kent merkezine taşüklan gö-
riildü.
Olağan dışı di\alog
Başkanın on binlerle konuşabilmesi
için sadece Genel Maden-lş Merkezi'nin
önüne değil, ara sokaklara uzanan mik-
rofon sisteminin kurulması zorunluluğu
doğdu. İşçiler görüşme sonunda başkan-
larının yüzlerini görmek isteyince, on
binlerin sendika binasının önünden se-
lamlaşarak geçmeleri gelıştirildi. Bir
kentin içinde tam 37 gün aralıksız on
bınlerin saatlerce yürüdüğü, başkanlan-
nın mikrofondan, onlann hep bir ağız-
dan sloganlarla konuştuklan olagandışı
bir diyalog oluştu.
Zonguldak'ı, büyük madenci, daha
doğrusu Zonguldak halkı direnişini ge-
lip gören siyasetçiler, sanatçılar, aydın-
lar, yabancılar, şaşkınlık, kıskançlık ya
da hayranlık içinde olayı kendilerine
açıklamaya çalışıyorlardı. Büyük direniş,
bir karizmatik liderle özdeşleşmiştı.
Grevin ilk günleri için geldiğim Zon-
guldak'ta kalakalmış, kış bastuınca ka-
zak, kaban satın alır olmuştum. Her sa-
bah soğuyan, kararan havaya bakarak,
"bugün ne yapacaklar" kaygısı ile ya-
taktan çıkıyordum. Onbinlerin üstleri sı-
nlsıklam, titremelerini seslerini yüksel-
terek yok etmeleri, yeni yaratıcı slogan-
larla, başkanlan ile keyifli diyaloglann-
da güçlerinı tazelemeleri karşısında dı-
renişin giderek ne kadar daha çok güç-
lendığinı, büyüdüğünü ızhyordum.
Bugünkü kadarolmasa dao zamanda
medya sansürü vardı. Zonguldak'taki
büyük direnişin Türkiye'ye, Ankara'ya
taşınması gerekiyordu. Şemsi Denizer yi-
ne bir günlük konuşmasmda, öncesi ol-
madan "Ankara'ya gidiyonız" deyiver-
di. Işçiden hemen yanıtını aldı. Yüz bin-
lerkış ortasında, nasıl, hangi araçlarla An-
kara'ya yola çıkabilirlerdi ki? Çok az
araç toplanabildi. Son gecesi ona da ya-
sak geldi. Yürüyüşe de yasak geldi. Ama
ellerinde çıkın yerine naylon ekmek tor-
balan, madenciler yola çıkmışlardı bile.
Denizer önde, Zonguldak merkezinden
on binler. yol boyunca on binlerin katı-
lımlan ile yüz binlerolarak kış ortası, kar-
da yürüyüş başladı...
İlk gece konaklamasında Mengen'de
bana da ulaşan, muhalefet liderlerinden
gelen mesajlar vardı. "Sakın E- 5'e çdal-
masın. Hükümet düşer, biz iktidara ha-
za degiliz" diye. tstanbul-Ankara yolu-
na çıkışta, iki dağ yamacında askeri araç-
larla. teknik donanımla öylesine bir ba-
rikat kurulmuştu kı. öndeki yolu kapa-
tan karayolu aracını aşmaya kalkacak iş-
çiler için kanlı bir çatışma demekti.
O aşamaya kadar Özal teslim alınmış,
madenlerin kapatıhnası karanndan geri
dönûlmüş, Özalizmde uzun bir süreçte
yaşanan ücret kayıplannın birkaç yılının
birden giderilmesini de getiren sözleş-
menin imzalanması noktasına gelinmiş-
ti. Bu sözleşmenin bütün ücretlere yan-
sımasıyla, madenci direnişi sayesinde. sa-
dece onlar değil, ülkedeki bütün işçiler
ve kamu çahşanlan uzun yıllann kayıp-
lannda önemli iyileşmeler elde ettiler.
Özal'ın yükselişinden geriye dönüş, se-
çim kaybına uzanan gidiş gerçekleşti.
Prestij kaybına uğradı
Bu arada toplumsal duygusallığımız
içinde, Zonguldak ölçeğınde karizmatik
bir liderden, Türkiye'yi kurtaracak, su-
lann akışını değiştirecek sol bir siyasal
lider yaratmak istedik. "Valesa" aduıı
da takınca olanlar oldu. Olmayan mis-
yonu yükleyenler ıle, olmayacak suçla-
malar ve eleştiriler, saldınlar peş peşe gel-
di. Tapanlar ve nefret edenler her yaptı-
gına iyilik ve kötülük vehmedenler ara-
suıda sıkışıp kalan Şemsi Denızer önce
siyasete kaçmaya çahşarak zikzaklar çiz-
meye başladı.
Sayısız Mercedes ve özel çıkar sağla-
mışlar, bunlan ustaca gizleyenler "Jagu-
ar" lüks yaşam zaafını iyi değerlendir-
diler. Denizer yarattığı beklenhler, umut-
lar ölçüsünde tepkıli bir prestij kaybına
uğradı. Bence onunla birlikte, bir yıldız
olarak parlayıp hızla kayması ile bağlan-
tılı, büyük madenci direnişinin, küresel
ideolojinin gidişine vurduğu darbenin
meyvelerinin toplanmasında da önemli
kayıp oldu. Emekten yana gidişte en
azından moral değer erozyonu yaşandı.
Yine de bugün, yıldız gibi bir parla-
yıp kayan lider, büyük madenci direni-
şi sayesinde Zonguldak madenlerinde
üretim devam ediyor. Özal'ın politika-
lan ile yaratılan büyük zararlar tersine
çevrilmiş olarak ışletme kârda. Özelleş-
tirme, madenleri kapatma, somon balı-
ğı yetiştirme tezleri iflasta.
Ve bugün Türkiye'de IMF reçeteleri,
yeni dünya sömürü düzeni dayatmalan
doğrultusunda önemli bir çatışma süre-
cindeyız. işçiler tam bilincine varmış
olarak, kamu çahşanlan ile emek cep-
hesinde bütünleşmiş olarak SSK dayat-
masına karşı duruyorlar. Tahkim, özel-
leştirmeyı de içıne alan anayasal deği-
şiklikleri istemiyorlar. Şemsi Denizer,
sendikasının genel kurulunda tek aday.
Türk-lş başkanlığı için de adaylığınrn
adı geçmiş. Emek cephesi koordinasyo-
nunda önemli rol üstlenmiş. Beynine sı-
kılan 6 kurşunla öldürülüyor. Cinayetin
polisiye araştırmasının sonucunda ne çı-
karsa çıksın, sonuçlan üzerinde durmak
gerek. Kayan bir yıldızın öldürühtıesi-
nin üzerinden emek cephesinin hareke-
tıne zarar venlmesine karşı çıkmak ge-
rek.
Önemli olanı, Şemsi Denizer'in Zon-
guldak madenlerinı kapattırmama, işçi-
nin hak kayıplannı durdurma, bugün
SSK'nin köküne kibrit suyu ekilmesine
karşı çıkma, IMF'nin hepsi de emek cep-
hesini hedef alan dayatmalanna karşı
savaşımda emek cephesinin yanında ve
haklı obnası değil mi?..
Bülent Ecev it
Denizer'in katledilmesi
yoğun tepkiyle karşılandı...
'Karanhk
noktalar
aydınlatılsın'ANKARA (CumhuriyetBürosu)-Türk-lş Genel Sek-
reten ve Genel Maden-lş Sendikası Genel Başkanı Şem-
si Denizer'in öldürülmesi. siyasiler, sendikalar ve sivil
toplum örgütlerince lanetlenirken, olaydaki karanlık
noktalann aydınlatılması ıstendi.
Başbakan Bülent Ecevit'in Türk-lş Genel Merkezi'ne
yaptığı başsağlığı zıyaretınin ardından açıklama yapan
sendika genel başkanı Bayram MeraL hıçbır sorununol-
madığını teyit ettiklerinı belirtırken. Türk-lş tarihinde
böyle bir amansız saldınya uğranılmadığını söyledi.
Meral. "Genel Maden-tş kongresine giderken neşeii ay-
nkh. Acı haber bizi şaşkınlığa uğrato. l mmadık bir ha-
berdL Katüin 40 mihon için öktürdüğünü söylemesi inan-
dıncı değüdir. Neter vardır bUemhorunı. BJBS ve adalet
bunu çözecektir" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Süle> man DetnireL Denizer'in men-
fur bir cinayete kurban gitmesinden bü>ük üzüntü duy-
duğunu belirterek Türkiye'nin değerli bir sendikacıyı kay-
bettiğıni söyledi.
Başbakan Bülent Ecevit, hain bir saldın sonucu ya-
şamını yitiren Denizer'in çok başanlı ve yürekli bir sen-
dikacı, gerçek bir işçi önderi olduğunu kaydetti.
Başbakan Yardım-
cısı Devlet Bahçeli,
"Başta maden işçileri
ve Türk-tş camiası ol-
mak üzere tüm işçi ca-
miasmabaşsağlığıdiü-
ytmım" dedi
TBMM Başkanı Yı»-
dınm Akbulut sendi-
kacılık yaşamı boyun-
ca iç banşa katkıdabu-
lunmayı ve hukuk ku-
rallanna uygun hare-
ket etme>a ilke edinen
Denizer'in menfur bir
saldın sonucu öldürül-
mesini lanetledi.
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Ya-
şar Okuyan. Denizer'in menfuT bir saldın sonucu vefa-
tından üzüntü duyduğunu belirtti.
CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Denizer'in öldü-
rülmesinin Türk sendikacıhğıyla birlikte, Türk ulusu-
nun önemli bir kaybı olduğunu söyledi.
KİGEM Başkanı, eski DSP Zonguldak Milletvekili
Mümtaz Soysal, suikastta Zonguldak'taki bazı maden
ocaklannın özelleştirilmesi sonucu oluşan mafyanın et-
kisinin bulunabileceğine dikkat çekerek şunlan söyle-
di: "Cinayetin 40 milyon liralık alacakla ilgili olduğu id-
dialan inandıncı değiL Zonguldak havzasında Türkiye
Taşkömürü'nün eskiden beri işlettiği küçük madenlerin
bir kısmı kiraya verildi. Kira\a verilen ocaklar TTK'ye
kömür sanyorlar. TTK bunlan belli fı> atlarla almakzo-
runda. Bunun çeşitli sakıncalan var. En önemlisi işçinin
sendikasız olarak çakştınlmasL iş gü\çnligi ve iş güven-
cesinin bulunmamasL Ölümlere yol açan güvensizük or-
tanu. Denizer özelleştirmenin Zonguldak boyutundaki
bu sapık uygulamasına karşı çıkryordu. Karşısında da
özelleştirmenin vararüğı mafy alar vardı. Sonışturmanm
bu yönde de derînleştirUmesi ve ola\in aydınlatılması ge-
reldr."
Emek Platformu'nca yapılan açıklamada, "Denızer'e
yönelik saldın tüm emekçilere ve emek hareketine kar-
şıyapılmış bir saldındır. Saldırryı şiddetle kınıyer, faille-
rin bir an önce bulunarak hak errikleri cezaya carptml-
masmı sabırstzlıkla bekhyoruz" denildi.
TMMOB Başkanı Yavuz Önen. karanlık noktalann
aydınlatılmasmı istedi. DÎSK Genel Başkanı Vahdettin
Karabay Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirmede, "Tür-
kiye'nin gündemi çok kanşık bir gündem. İşçi smmnıbas-
kı altına almak istiyoriar. İşçi sınıfinın eylemmin arttığı
bir dönemde böy le bir cinayetin işlenmesi dikkat çekkri-
dir. Bu cinayet her türiü sorunlan akla getirebilir. Ger-
çekler ortaya çıkmadan birtakım iddialarda bulunmak
sonımlulukla bağdaş-
maz" dedi.
TürkKamu-SenGe-
nel Başkanı Resul
Akay yaptığı açıkla-
mada. affın cinayetle-
ri teşvik ettiğine dikkat
çekerek "Bu cinayet
hükümete iyi bir ders
olur" dedi. Birleşik
Metal-tş Genel Yöne-
tim Kurulu açıklama-
smda. Türk-lş içinde
demokratik taleplerin
sözcüsü olarak emek-
çi haklanmn savunul-
masında ön saflarda
mücadele veren ve
Türk-tş'siz bir Emek
Platformu'nun eksik olacağı düşüncesiyle Türk-lş'in
Emek Platformu içinde kalması için çaba gösteren De-
nizer'in, emek hareketinin bütünleştiğı bir dönemde öl-
dürülmesinin, KemalTürkler'in katledılmesinı ammsat-
tığı belirtildi.
Hak-tş Başkanı Saürn L'slu,u
Zonguldak maden işçi-
lerinin haklanmn korunmasında unutulmaz direnişiy le
emektarihineadınıyazdıran Şemsi Denizer'eyönelik sal-
dm"nın Türkiye'ye ve tüm çahşanlara yönelik bir sal-
dın olduğunu söyledi.
ÖDP Genel Başkanı l'mk Lras yaptığı açıklamada
şunlan söyledi:"Maden işçilerinin 12 Eylül hukukuna
ve Ozal liberalizminin yıkıcı politikalanna karşı vermiş
olduğu unutulmaz mücadelelerde önemli bir role sahip
olan Denizer'in öldürühnesinin ardındaki gerçek kısa
sürede açtğa çıkanlmalıdır. Hükümetve diğer vetkili ku-
rumlar olayın üzerine gitmek ve sonuçlan kamuoyuna
açıklamak durumundadır."
FP Genel Başkanı Recai Kutan. ANAP lideri Mesut
Yılmaz, DYP Genel Başkanı Tansu Çüler ve İP Genel
Başkanı Hasan Yalçm da yaptıklan açıklamalarla sal-
dınyı kmadılar.
Çe\Te Bakanı Vevû Aytekin, tP, HADEP, DBP; TİSK
Genel Başkanı Refik Baydur, TtSK Genel Sekreteri Bü-
lent Pirier, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendi-
kası (SES), Eğitim-Sen, Birleşik Sağlık-lş, Liman-tş, Bir-
leşik Metal-lş, Dev Maden Sen; Türk Eczacılar Birliği,
Büro Emekçileri Sendikası, Türkiye Kamu-Sen, tnsan
Haklan Derneği temsilcileri TMMOB Maden Mühen-
disleri Odası Başkanı Asım KutJuata, Kamu Emekçile-
ri Sendikalan Ankara Şubeler Platformu Dönem Söz-
cüsü Ahmet Ersun Genç, Maden-Sen Genel Başkanı Ne-
şet Demirtaş, Tüm Sosyal-Sen, SES tstanbul Aksaray
Şubesi Yönetim Kurulu da birer açıklama yaparak sal-
dınyı kmadılar.
Bayram Meral