20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 AĞUSTOS 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Silahlı saldında öldürülen sendika lideri Şemsi Denizer bugün toprağa veriliyor Çalışanlar yasta• Baştarafı 1. Sayfada gan, ateş ettıkten sonra Denizer'e doğru egildi. De- nizerbu sırada Balık'a u Beniötdürmekiçinkaç pa- raaldın" diye sordu. Bunun ûzerine Denizer'e ye- niden ateş eden Balık, Denizer'in ötdüğüne iyice emin oluncaya kadar olay yerinden aynlmadı. Ba- lık'ın Denizer'in başında beklerken "Şemsi Deni- zer denen adamı ben vurdum. Silahunda da bir mermi var. onu kendime sıkacağun" diye bağırdı- ğı belinildı. Denizer"ın öldüğünden emin olduktan sonra olay yerinden koşarak uzaklaşan Balık, kısa bir süre sonra sılahlanyla birlikte yakalandı. Elin- deki silahı başına dayayarak kendinı vunnak iste- diği bildirilen Balık'ı güvenlik güçlerinin, üzenne atlayarak engellediği öğrenıldi. İki tabanca bulundu Zonguldak Emniyet Müdürlüğü'nde sorgusu sü- ren Balık'ın üzerinden ıki tabanca, bir sustalı ve An- talya'da bir kişiye ait yüksek miktarda senet çıktı- ğı belirtildi. Balık'ı CMUK Yasası'na göre Zongul- dak Barosu avukatlanndan Hikmet Yücd'in savu- nacağı bildirildi. Cinayet olayı ıle ilgili soruşturma- yı da Cumhuriyet Savcısı Önder Kanyılmaz'ın yü- rüttüğü belirtildi. Trabzon'un Of ilçesi Çataldere nüfusuna kayıtlı 1956 doğumlu Balık'ın67 ET 697 plakalı lacKert renkli Şahin marka otomobilinin in- celenmek üzere emniyet müdürlüğû binasının ar- ka kısmında tutulduğu öğrenildi. Zonguldak Valisı ısmet Metin. Zonguldak'ta ika- met eden, ancak bir süredir Antalya'da bulunan Ba- lık'ın sorgusunda 2 Ağustos'ta Zonguldak'a geldi- ğini söylediğini belirtti. Metin şöyle devam ettı: "Bu şahıs bir alacaktan bahsediyor. Bu şahıs da- ha önce 10 suç işlemiş. Kasten adam öldürmek su- çundan Zonguldak Ağır Ceza Mahkemesi'nde 20 yılağırhapiscezasuıa mahkûm ounuş vetahtiye edfl- mişbir Irîmseve4.5 yıl adam öldürmekten eezaevin- de yatnuş. Toplam 7 yıl cezaevinde yamuşlığı var." Görgü tanıİdarının ifadelerine göre, cinayetı iş- leyenin bir kişi olduğu kanaatine vardıklannı ifa- de eden Vali Metin, sanığın ifadelerinin "çelişkiler- le doiu" olduğunu vurguladı. Metin, Denizer'in herhangi birkoruma talebınde bulunmadığını da söz- lerine ekledi. Metin akşam saatlerinde de Tugay Komutan Ve- kilı Jandarma Kurmay Başkanı Yarbay AH Aydın ve ll Emniyet Müdürü MümtazKaraduman'ın da katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi. Olayda 7.65 mm çapmda Astra marka bir tabanca ile 9 mm çapında Star marka tabancalann kullanıldığını açık- ladı. Metin, "Oiayla ilgili şu anda sanıkla birlikte adını açıklamak istemediğim bir kişidaha gözaran- dadır. Olay hazırlık aşamasındadır. Fldeki deliller uzman ekipler tarafindan degerlendiriliyor. Ü ve U dışuıda soruştunma devam ediyor" diye konuştu. Metin. Zonguldaklılan cenaze töreni sırasında sa- kin olmaya çağırdı. Valinin kimliğini açıklamadığı gözaltındaki di- ğer kişinin adının Engin Girgin olduğu ve Zongul- MÜCADELECİ SENDtKACI Eylem için Türk-İş'i zorlamıştı tLHANTAŞÇI ANKARA - Emek hareketinin yükseldiği bir dönemde silahlı saldın sonucu yaşamını yitiren Türk-îş Genel Sekreteri Şemsi Deni- zer, mücadelecı kişihğiyle dikkat çekiyor- du. Denizer. 1991'deki Zonguldak-Ankara yûrüyüşünü "yaşammmyıldnı''. "Jaguar" ola- ymı da "yaşanumn talihsizliğT olarak nite- liyordu. Denizer, 5 Ağustos'ta yapılan Türk-tş Baş- kanlar Kurulu'nun ardından önceki gün baş- layan Genel Maden-lş Sendikası'run 6. Ge- nel Kurulu'na katılmak için Ankara'dan ay- nlmıştı. Karşısında aday olmaması nedeniy- le rahat bir seçim geçireceğini düşûnüyor, bu düşüncesini de çevresiyle paylaşıyordu. Nitekim Türk-lş Genel Başkanı Bayram Me- ral, genel kurul rahat geçeceği için Zongul- dak'a gitmemişti. Işçi ve memur konfederasyonlan ile mes- lek örgütlerinin oluşturduğu Emek Platfor- mn'rtun "frretimden gelen gücün" kullanıl- ması istemı nedeniyk Türk-lş girişimden ay- n düştü. Ancak, bu aynlık Türk-lş'in yöne- timîne de yansıdı ve ayn sesler çıkmaya bas- ladı. Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral, "üretimden gelen gücün kullanümasına ge- rek kalmadtfı" yönündeki açıklamalan ne- deniyle Denizer ile tartışmışlardı. Emek Plat- formu'nun 3 Ağustos'ta DlSK'e bağh Genel- Iş Sendikası'nda yaptığı toplantıya Denizer de katıldı. Ancak katılana kadar geçen süreç biraz tartışmahydı. Çünkü Meral, katıbnama- sı gerektiğini söylüyor. Denizer kahlacağını hem de Şönetim kurulu adtna katılacagını' dile getiriyordu ve öyle de olmuştu. Ancak, Denizer Genel-tş Sendikası'ndan aynkhk- tan kısa bir süre sonra basın kuruluşlannm faksına Türk-lş'e bağh sendikalara "ürethn- den gelen gücün" 6 Ağustos Cuma günü kul- lanılmasının kararlaştınlması çagnsı ulaşn. Bu, sendika çevrelennce. "Meral'in Deni- zer'eatmayaçaltştığıgor olarak degerlendi- rildi. Denizer'in kanldığı EmekPlatformu'nda alınan kararlardan beşincisi, "TBMM Ge- nel Kunılu'nda görüşülme sürecinde talep- lerimizin dikkate alınnıanıası halinde üre- timden gelen gücümuzün kullanümasına ka- rar verilmiştir" oldu Böylece. tarihi belli ol- mayan üretimden gelen gücün ne zaman kul- lanılacağmı daMeral beîirlemiş oldu. Ancak bu karar da bir süre ertelendi. Denizer, liderlikle sendika başkanhğının birbirlerinden farklı olduğunu belirterek, "Detegeyi abrak sendika başkanı otabiflrsi- niz, ama lider olamazsınızrl diyordu. dak'ın Çaycuma ilçesine bağh Filyos beldesinde gö- zaltına alındığı öğrenildi. Aynı kişiyle 25 görüşme Emniyet müdürlüğû, Bahk'ın cep telefonu göriiş- melerini incelemeye alırken cinayet öncesinde ay- nı kişiyle 25 kez görüşme yaptığı ileri sürüldü. Yet- kililer Balık'ın cinayet öncesı görüştüğü bu kişinin kimliğini açıklamadılar. Denizer'in komşulan, ci- nayeti işleyen Balık'ın bir hafta önce Denizer'in evinin önünde bırkaç kez görüldüğünü kaydettiler. Balık'ın üzerinden Antalya'dan bir kişiye ait oldu- ğu belirtilen yüklü miktarda ve çok sayıda senet çıkması üzerine Antah/a ile Zonguldak emniyet mü- dürlülderi irtibata geçti. Antarya Emniyet Müdür- lüğû ekipleri, aldıklan bilgiler doğrultusunda Ba- lık'ın Antarya ilişkilerini araştıımaya başladı. Katil zanlısı Balık'ın, Muğla'nın Fethiye ilçesin- de bir bar restoran işlettiği de ortaya çıktı. Çiçek Pasajı adlı barrestoranı Balık ile birlikte işleten ye- ğeni ve ortağı Cenk Pes- til ile diğer ortak Metin Meşeci de ifadelerinin alınması için Fethiye Em- niyeti'ne götürüldü. Ağabey-kardeş üişkisi Denizer'in adı zaman zaman çeşitli olaylaria yıpransa da Zonguldak'taki Lşçilerin desteğini hiç vitirmedL (AA) Adi hepgündemdeydi ALPERTURGUT Türkiye işçi smıfinın önderlerinden, Türk-tş Genel Sekreteri ve Genel Ma- den-lş Genel Başkanı Şemsi Denizer, ya- şamı boyunca farklı nedenlerle gündem- de kaldı. Denizer, adını kimi zaman Tür- kiye sendikal tarihinin en büyük eylem- lennden biri olan "Ankara yürüyüşü" ile, kimi zaman kullandığı "Jaguar" mar- ka araba ile, kimi zaman da yolsuzlukla- ra kanşmasıyla duyurdu. Karaelmas diyan Zonguldak'm Tür- kiye işçi sınıfina armağanı olan 30 Ka- sım 90-27 Ocak 1991 tarihleri arasında- ki büyük grev ve direniş eylemlerinin mi- man ve önderi, hiç kuşkusuz Genel Ma- den-lş Sendikası (GMİS) Genel Başka- nı Şemsi Denizer idi. Yüzleri kara, yürek- leri aydınlık maden işçileri, Denızer'in yö- netiminde 12 Eylül 1990 günü. Karadon, Dilaver, Asma, Çaydamar, Kandilli, Ar- mutçuk, Kozlu ve Amasra'da ocaklara ınmemiş, 13 Eylül'de de kendilerine ka- tılan yerüstü işçileriyle direnişe katılan- lann sayısını 36 bin kişiye çıkarmışlardı. 30 Kasım 1990'da greve çıkan 48 bin maden işçisi. kentte 36 gün yürüyüş ve mitıngler düzenledi. Ve 3 Ocak 1991 'de, 12 Eylül askeri darbesinin ardından Tür- kiye'de yaşanan ilk büyük toplumsal gös- teri ve eylem olan genel iş bırakma eyle- mi yüzde 95 katıhmla yaşama geçirildi. Türkiye işçi sınıfinın üzerindeki ölü top- rağını atmasının ardından "yeryüzünün lanetfileri". bir gün sonra Zonguldak'tan Ankara'ya doğru yürüyüşe geçti. 280 kilometrelik yola düşen on binler- ce işçi ilk gün Bolu/Devrek'te konakla- dıktan sonra Mengen'e doğru harekete geçti. Askerler ve polisler tarafindan Do- rukhan Tüneli'nde durdurulan on binle- rin, milletvekillerinin araya girmesiyle Mengen'eyürümelerineizınverildı. Ay- nı gün Bolu'da. dönemin Başbakanı Yıl- dınm Akbulut'la görüşen Denizer anlaş- maya varamadı. DenizeT'in "Uzlaşmaan- cak haklann iadesi ileoiur" sözleriy le ha- rekete geçen, iliklere işleyen buz gibi ha- vada kannca sürüleri gibi yol alan işçi- ler, yürüyüşlerinin 112. kilometresinde E-5 Karayolu'na 8 kilometre kala Eski- çağa'da durduruldular. Ertesi gün Mengen'de işçilere yönelik bir konuşma yapan Denizer'in. "Sz Zon- guldak'a; ben, hakkunızı aramaya An- kara'ya gjdeceğim. Bana gûvenin. Suçla- \acaksanız da tek beni suçlayın" sözleri- nin ardından dönüşe geçen on bınlerce emekçi, 5 gün 4 gecelik yürüyüşün ardın- dan, 8 Ocak günü zafer sloganlanyla Zon- guldak'a girdi. Türk-tş'in 6 yıldır genel sekreteri, tüm Zonguldak'ın ahşveriş mer- kezi 14 bin üyeli Maden Koop'un kunı- cusu. GMlS'ın 10 yıldır genel başkanı. Türkiye'nin VValesa'sı, Zonguldakspor Kulübü Başkanı, Insan Haklan Derneği Ödülü sahibi Denizer, yakın dostu AK Bahadırtarafindan hazırlanan 'ŞemsiDe- nizer Konuşuyor: Zonguldak GerçeğT adlı kitapta 'Büyük Yürüyüş'ü tüm aynn- tılanyla anlatiyordu. Sendikaya ait Antalya Karaelmas Ote- li'nin zaranna satışı, SS Maden Koope- ratifi'ne usulsüz 500 milyon lira veril- mesi. grev ve grizu kazalanmn ardından toplanan bağışlann yerine gitmemesi, GMÎS'in paralannın Zonguldakspor'a ve Boğaziçı Konut Yapı Kooperatifı'ne ak- tanlması ve yolsuzluk yapılması, eski ba- kanlardan Cemfl Çiçek'e yayın yoluylaha- karet etmesi, Altınoluk'taki vıllasıyla il- gili yanlış vergi beyanı vermesi. Zongul- dak Yapı Kooperatifi Başkanı olarak Is- tanbul Sanyer'de imar izni olmayan arsa alması gibi çeşitli olaylar ve iddialar ne- deniyle suçlanmış, ancak suçlamalann çoğundan beraat etmiş ve maden işçisi- nın koşulsuz desteğini görmüştü. Medyatik kişiliğiyle dikkat çeken De- nizer. adını, basın organlannda TTK Ka- radon Müessese Müdürü Zafer Erdön- mez'idövmesi, 199rdekendisine2mil- yar liralık Jaguarmakam otosualması. çap- kınlıklan ve gece âlemleriyle duyurmuş- tu. Denizer'in aılesi, ya- kınları ve sendikacılar, dün bütün gün Denizer'ın cesedinin bulundugu Zon- guldak Devlet Hastanesi önündebeklemeyi sürdür- dûler. 15-20 yıl önce mah- kemeye başvurarak "Sa- nbaş" olan soyadını "De- nizer" yapan Şemsi Deni- zer'in İcardeşi VedatSan- baş. katil zanlısı Balık'ı tanıdıklannı, ancak ağabe- yinin korumalığını yap- madığmı söyledi. Daha önce bir ara Zonguldaks- por amigoluğunu yapan eski bir hükümlü olan Ba- lık ile ağabeyi arasında "agabey-kanfcş" ilişkisi olduğunu savunan San- baş, "Dahaöncehusume- te dayah bir şey yoktu. Bu olayabir anlam\eremiyo- rum" dedi. Cenaze bugün Bugün toprağa verile- cek olan Denizer'in cena- zesi. saat 10.30'da Zon- guldak Devlet Hastane- si'nden alınacak ve genel başkanlığını yürüttüğü GMİS Genel Merkezi'ne getirilecek. Buradan da Çaycuma Hatipler Kö- yü'nde toprağa verilecek. Türk-tş Genel Sekrete- ri ve Genel Maden İşçile- ri Sendikası Genel Baş- kanı Şemsi Denizer'in ce- nazesine Emek Platfor- mu'na bağlı tüm sendika ve kuruluşlann genelmer- kez yöneticileri ve genel başkanlan, çevTe illerden işçiler ve maden işçileri başta olmak üzere Zon- guldak halkı katılacak. GMİS Yönetim Kuru- lu'nun da yaptığı açıkla- mada, cinayetin "eti kan- b kiralık katiDer" tarafin- dan işlendiği belirtildi. Açıklamada şöyle denil- di: "Yaşamı boyunca ma- den işçflerinin ekonomikve demokratikmücadetesin- de en ön saflarda yer alan genel başkanınuzDenizer, Zonguldak ve ülkemizi aşarak dünyaişçi emekçi- lerinin önderi olma nokta- sına y ükstlmiştir." ŞÜKRAN SONER Deneyimli sendikacı MuzafTer Saraç, Zonguldak'a gelıp bir işçilerle Şemsi Denizer buluşmasına, sendika binasın- dan mikrofonla seslenen lider ile, yüzü- nübile göremeden sesine arka sokaklar- dan yanıt veren on binlerın diyaloguna tanık olunca, deyim yerinde ise çarpıl- dı... "Böyle şey olamaz, Ankara'ya dönüp durumu Erdal lnönü'ye anlatmalıyım" deyip gitti ve olayın büyüsüne kapılmış olarak hemen geriye döndü. Akşamlan Genel Maden-lş'in karşılaştığı yönetim kurulu üyelerine takılıp duruyordu. "Siz yoksunuz. Sendikanm organlan. karar defterieri yok. Adam on binlerle konuşu- yor. on binlerle karar alıyor." Dünya emek tarihinde. hatta dünya sosyal tarihinde aralıksız. katılan işçi sa- yısı büyüklüğü ile bir benzeri olmayan büyük yürüyüşü. Zonguldak madenci direnışine tanık olmayanlara anlatması çokzor. Zonguldaklılann, madencılenn yaşam ve gelecekleri için karizmatik bır liderle öylesine güçlü bir özdeşleşmesı sözkonusuyduki... 12 Eylül ve Özahzmde işçiler. emek cephesi hep bir şeylerini kaybediyordu. Daha önce yaşanan SEKA ömeği grev- lerde de görülmüştü ki, Ozal emeğin di- reniştni kırmak, grevıni başansız kıl- mak üzere üretilen maddenin dışandan ithali başta. bir dizi önleme başvuruyor- du. Zaten yasaklı 12 Eylül Anayasası, ya- salan düzeninde düz bir grevle başanlı olmak çok zordu. Özal madenlerde da- ha da acımasız bir çıkış yapmış, ücret- leri çok gerıde kalmış işçilerin haklan- nı vermek şöyle dursun, madenlen ka- Kayaıı bir yıMız patacağını da ilan etmişti. Ankara'dan uzakta, Zonguldak grevi- ne kamuoyunun ilgisi nasıl çekilecekti? Grev. her maden ocağında ayn ayn, iş- çilerin büyük katılımı ve dışandan çok sayıda konuk sendika başkanının katılı- mı ile gerçekleştirildi. Sonra hep birlik- te sendikaya gidildiğınde, işçilerin de "bilgi almak üzere" bulunduklan böl- gelerden Genel Maden-lş Merkezi'ne doğru on binerlik gruplar olarak yürü- dükleri, sendikaya sığmadıklan için de Zonguldak kent merkezine taşüklan gö- riildü. Olağan dışı di\alog Başkanın on binlerle konuşabilmesi için sadece Genel Maden-lş Merkezi'nin önüne değil, ara sokaklara uzanan mik- rofon sisteminin kurulması zorunluluğu doğdu. İşçiler görüşme sonunda başkan- larının yüzlerini görmek isteyince, on binlerin sendika binasının önünden se- lamlaşarak geçmeleri gelıştirildi. Bir kentin içinde tam 37 gün aralıksız on bınlerin saatlerce yürüdüğü, başkanlan- nın mikrofondan, onlann hep bir ağız- dan sloganlarla konuştuklan olagandışı bir diyalog oluştu. Zonguldak'ı, büyük madenci, daha doğrusu Zonguldak halkı direnişini ge- lip gören siyasetçiler, sanatçılar, aydın- lar, yabancılar, şaşkınlık, kıskançlık ya da hayranlık içinde olayı kendilerine açıklamaya çalışıyorlardı. Büyük direniş, bir karizmatik liderle özdeşleşmiştı. Grevin ilk günleri için geldiğim Zon- guldak'ta kalakalmış, kış bastuınca ka- zak, kaban satın alır olmuştum. Her sa- bah soğuyan, kararan havaya bakarak, "bugün ne yapacaklar" kaygısı ile ya- taktan çıkıyordum. Onbinlerin üstleri sı- nlsıklam, titremelerini seslerini yüksel- terek yok etmeleri, yeni yaratıcı slogan- larla, başkanlan ile keyifli diyaloglann- da güçlerinı tazelemeleri karşısında dı- renişin giderek ne kadar daha çok güç- lendığinı, büyüdüğünü ızhyordum. Bugünkü kadarolmasa dao zamanda medya sansürü vardı. Zonguldak'taki büyük direnişin Türkiye'ye, Ankara'ya taşınması gerekiyordu. Şemsi Denizer yi- ne bir günlük konuşmasmda, öncesi ol- madan "Ankara'ya gidiyonız" deyiver- di. Işçiden hemen yanıtını aldı. Yüz bin- lerkış ortasında, nasıl, hangi araçlarla An- kara'ya yola çıkabilirlerdi ki? Çok az araç toplanabildi. Son gecesi ona da ya- sak geldi. Yürüyüşe de yasak geldi. Ama ellerinde çıkın yerine naylon ekmek tor- balan, madenciler yola çıkmışlardı bile. Denizer önde, Zonguldak merkezinden on binler. yol boyunca on binlerin katı- lımlan ile yüz binlerolarak kış ortası, kar- da yürüyüş başladı... İlk gece konaklamasında Mengen'de bana da ulaşan, muhalefet liderlerinden gelen mesajlar vardı. "Sakın E- 5'e çdal- masın. Hükümet düşer, biz iktidara ha- za degiliz" diye. tstanbul-Ankara yolu- na çıkışta, iki dağ yamacında askeri araç- larla. teknik donanımla öylesine bir ba- rikat kurulmuştu kı. öndeki yolu kapa- tan karayolu aracını aşmaya kalkacak iş- çiler için kanlı bir çatışma demekti. O aşamaya kadar Özal teslim alınmış, madenlerin kapatıhnası karanndan geri dönûlmüş, Özalizmde uzun bir süreçte yaşanan ücret kayıplannın birkaç yılının birden giderilmesini de getiren sözleş- menin imzalanması noktasına gelinmiş- ti. Bu sözleşmenin bütün ücretlere yan- sımasıyla, madenci direnişi sayesinde. sa- dece onlar değil, ülkedeki bütün işçiler ve kamu çahşanlan uzun yıllann kayıp- lannda önemli iyileşmeler elde ettiler. Özal'ın yükselişinden geriye dönüş, se- çim kaybına uzanan gidiş gerçekleşti. Prestij kaybına uğradı Bu arada toplumsal duygusallığımız içinde, Zonguldak ölçeğınde karizmatik bir liderden, Türkiye'yi kurtaracak, su- lann akışını değiştirecek sol bir siyasal lider yaratmak istedik. "Valesa" aduıı da takınca olanlar oldu. Olmayan mis- yonu yükleyenler ıle, olmayacak suçla- malar ve eleştiriler, saldınlar peş peşe gel- di. Tapanlar ve nefret edenler her yaptı- gına iyilik ve kötülük vehmedenler ara- suıda sıkışıp kalan Şemsi Denızer önce siyasete kaçmaya çahşarak zikzaklar çiz- meye başladı. Sayısız Mercedes ve özel çıkar sağla- mışlar, bunlan ustaca gizleyenler "Jagu- ar" lüks yaşam zaafını iyi değerlendir- diler. Denizer yarattığı beklenhler, umut- lar ölçüsünde tepkıli bir prestij kaybına uğradı. Bence onunla birlikte, bir yıldız olarak parlayıp hızla kayması ile bağlan- tılı, büyük madenci direnişinin, küresel ideolojinin gidişine vurduğu darbenin meyvelerinin toplanmasında da önemli kayıp oldu. Emekten yana gidişte en azından moral değer erozyonu yaşandı. Yine de bugün, yıldız gibi bir parla- yıp kayan lider, büyük madenci direni- şi sayesinde Zonguldak madenlerinde üretim devam ediyor. Özal'ın politika- lan ile yaratılan büyük zararlar tersine çevrilmiş olarak ışletme kârda. Özelleş- tirme, madenleri kapatma, somon balı- ğı yetiştirme tezleri iflasta. Ve bugün Türkiye'de IMF reçeteleri, yeni dünya sömürü düzeni dayatmalan doğrultusunda önemli bir çatışma süre- cindeyız. işçiler tam bilincine varmış olarak, kamu çahşanlan ile emek cep- hesinde bütünleşmiş olarak SSK dayat- masına karşı duruyorlar. Tahkim, özel- leştirmeyı de içıne alan anayasal deği- şiklikleri istemiyorlar. Şemsi Denizer, sendikasının genel kurulunda tek aday. Türk-lş başkanlığı için de adaylığınrn adı geçmiş. Emek cephesi koordinasyo- nunda önemli rol üstlenmiş. Beynine sı- kılan 6 kurşunla öldürülüyor. Cinayetin polisiye araştırmasının sonucunda ne çı- karsa çıksın, sonuçlan üzerinde durmak gerek. Kayan bir yıldızın öldürühtıesi- nin üzerinden emek cephesinin hareke- tıne zarar venlmesine karşı çıkmak ge- rek. Önemli olanı, Şemsi Denizer'in Zon- guldak madenlerinı kapattırmama, işçi- nin hak kayıplannı durdurma, bugün SSK'nin köküne kibrit suyu ekilmesine karşı çıkma, IMF'nin hepsi de emek cep- hesini hedef alan dayatmalanna karşı savaşımda emek cephesinin yanında ve haklı obnası değil mi?.. Bülent Ecev it Denizer'in katledilmesi yoğun tepkiyle karşılandı... 'Karanhk noktalar aydınlatılsın'ANKARA (CumhuriyetBürosu)-Türk-lş Genel Sek- reten ve Genel Maden-lş Sendikası Genel Başkanı Şem- si Denizer'in öldürülmesi. siyasiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerince lanetlenirken, olaydaki karanlık noktalann aydınlatılması ıstendi. Başbakan Bülent Ecevit'in Türk-lş Genel Merkezi'ne yaptığı başsağlığı zıyaretınin ardından açıklama yapan sendika genel başkanı Bayram MeraL hıçbır sorununol- madığını teyit ettiklerinı belirtırken. Türk-lş tarihinde böyle bir amansız saldınya uğranılmadığını söyledi. Meral. "Genel Maden-tş kongresine giderken neşeii ay- nkh. Acı haber bizi şaşkınlığa uğrato. l mmadık bir ha- berdL Katüin 40 mihon için öktürdüğünü söylemesi inan- dıncı değüdir. Neter vardır bUemhorunı. BJBS ve adalet bunu çözecektir" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Süle> man DetnireL Denizer'in men- fur bir cinayete kurban gitmesinden bü>ük üzüntü duy- duğunu belirterek Türkiye'nin değerli bir sendikacıyı kay- bettiğıni söyledi. Başbakan Bülent Ecevit, hain bir saldın sonucu ya- şamını yitiren Denizer'in çok başanlı ve yürekli bir sen- dikacı, gerçek bir işçi önderi olduğunu kaydetti. Başbakan Yardım- cısı Devlet Bahçeli, "Başta maden işçileri ve Türk-tş camiası ol- mak üzere tüm işçi ca- miasmabaşsağlığıdiü- ytmım" dedi TBMM Başkanı Yı»- dınm Akbulut sendi- kacılık yaşamı boyun- ca iç banşa katkıdabu- lunmayı ve hukuk ku- rallanna uygun hare- ket etme>a ilke edinen Denizer'in menfur bir saldın sonucu öldürül- mesini lanetledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ya- şar Okuyan. Denizer'in menfuT bir saldın sonucu vefa- tından üzüntü duyduğunu belirtti. CHP Genel Başkanı Altan Öymen, Denizer'in öldü- rülmesinin Türk sendikacıhğıyla birlikte, Türk ulusu- nun önemli bir kaybı olduğunu söyledi. KİGEM Başkanı, eski DSP Zonguldak Milletvekili Mümtaz Soysal, suikastta Zonguldak'taki bazı maden ocaklannın özelleştirilmesi sonucu oluşan mafyanın et- kisinin bulunabileceğine dikkat çekerek şunlan söyle- di: "Cinayetin 40 milyon liralık alacakla ilgili olduğu id- dialan inandıncı değiL Zonguldak havzasında Türkiye Taşkömürü'nün eskiden beri işlettiği küçük madenlerin bir kısmı kiraya verildi. Kira\a verilen ocaklar TTK'ye kömür sanyorlar. TTK bunlan belli fı> atlarla almakzo- runda. Bunun çeşitli sakıncalan var. En önemlisi işçinin sendikasız olarak çakştınlmasL iş gü\çnligi ve iş güven- cesinin bulunmamasL Ölümlere yol açan güvensizük or- tanu. Denizer özelleştirmenin Zonguldak boyutundaki bu sapık uygulamasına karşı çıkryordu. Karşısında da özelleştirmenin vararüğı mafy alar vardı. Sonışturmanm bu yönde de derînleştirUmesi ve ola\in aydınlatılması ge- reldr." Emek Platformu'nca yapılan açıklamada, "Denızer'e yönelik saldın tüm emekçilere ve emek hareketine kar- şıyapılmış bir saldındır. Saldırryı şiddetle kınıyer, faille- rin bir an önce bulunarak hak errikleri cezaya carptml- masmı sabırstzlıkla bekhyoruz" denildi. TMMOB Başkanı Yavuz Önen. karanlık noktalann aydınlatılmasmı istedi. DÎSK Genel Başkanı Vahdettin Karabay Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirmede, "Tür- kiye'nin gündemi çok kanşık bir gündem. İşçi smmnıbas- kı altına almak istiyoriar. İşçi sınıfinın eylemmin arttığı bir dönemde böy le bir cinayetin işlenmesi dikkat çekkri- dir. Bu cinayet her türiü sorunlan akla getirebilir. Ger- çekler ortaya çıkmadan birtakım iddialarda bulunmak sonımlulukla bağdaş- maz" dedi. TürkKamu-SenGe- nel Başkanı Resul Akay yaptığı açıkla- mada. affın cinayetle- ri teşvik ettiğine dikkat çekerek "Bu cinayet hükümete iyi bir ders olur" dedi. Birleşik Metal-tş Genel Yöne- tim Kurulu açıklama- smda. Türk-lş içinde demokratik taleplerin sözcüsü olarak emek- çi haklanmn savunul- masında ön saflarda mücadele veren ve Türk-tş'siz bir Emek Platformu'nun eksik olacağı düşüncesiyle Türk-lş'in Emek Platformu içinde kalması için çaba gösteren De- nizer'in, emek hareketinin bütünleştiğı bir dönemde öl- dürülmesinin, KemalTürkler'in katledılmesinı ammsat- tığı belirtildi. Hak-tş Başkanı Saürn L'slu,u Zonguldak maden işçi- lerinin haklanmn korunmasında unutulmaz direnişiy le emektarihineadınıyazdıran Şemsi Denizer'eyönelik sal- dm"nın Türkiye'ye ve tüm çahşanlara yönelik bir sal- dın olduğunu söyledi. ÖDP Genel Başkanı l'mk Lras yaptığı açıklamada şunlan söyledi:"Maden işçilerinin 12 Eylül hukukuna ve Ozal liberalizminin yıkıcı politikalanna karşı vermiş olduğu unutulmaz mücadelelerde önemli bir role sahip olan Denizer'in öldürühnesinin ardındaki gerçek kısa sürede açtğa çıkanlmalıdır. Hükümetve diğer vetkili ku- rumlar olayın üzerine gitmek ve sonuçlan kamuoyuna açıklamak durumundadır." FP Genel Başkanı Recai Kutan. ANAP lideri Mesut Yılmaz, DYP Genel Başkanı Tansu Çüler ve İP Genel Başkanı Hasan Yalçm da yaptıklan açıklamalarla sal- dınyı kmadılar. Çe\Te Bakanı Vevû Aytekin, tP, HADEP, DBP; TİSK Genel Başkanı Refik Baydur, TtSK Genel Sekreteri Bü- lent Pirier, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendi- kası (SES), Eğitim-Sen, Birleşik Sağlık-lş, Liman-tş, Bir- leşik Metal-lş, Dev Maden Sen; Türk Eczacılar Birliği, Büro Emekçileri Sendikası, Türkiye Kamu-Sen, tnsan Haklan Derneği temsilcileri TMMOB Maden Mühen- disleri Odası Başkanı Asım KutJuata, Kamu Emekçile- ri Sendikalan Ankara Şubeler Platformu Dönem Söz- cüsü Ahmet Ersun Genç, Maden-Sen Genel Başkanı Ne- şet Demirtaş, Tüm Sosyal-Sen, SES tstanbul Aksaray Şubesi Yönetim Kurulu da birer açıklama yaparak sal- dınyı kmadılar. Bayram Meral
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle