20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 AĞUSTOS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER İlk 'onursal doktora' Demirel'e • SAMSLN(Cumhuriyrt)- Samsun 19Mayıs Oniversitesi'nin Eğitim Bilimleri Anabilim Dah'nda ilk "Onursal Doktora"' unvanı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e verilecek. Senato kararında "Üniversitemizin kuruluş yasasının çıkanlmasında. merkez kampusumuzun temelinin atılması, üniversitenin gelişiminin her safhasından haberdar olarak sorunlanmızın tespiti ile gerek başbakanlığı gerekse Cumhurbaşkanlığı dönemınde çözüm ûretiminde müstesna katkılan" olduğu için unvanın Demirel'e verildiği belirtildi. Anafartalar Zaferi kutlanıyop • ÇANAKKALE (Cumhuriyet) - Çanakkale Kara Savaşları'nın dönüm noktalanndan bin olan 10 Ağustos Anafartalar Zaferi'nin 84. yıldönümü, bugün Gelibolu Yanmadası Kabatepe Tanıtım Merkezi'nde düzenlenecek törenle kutlanacak. Saat 10.00'daYaralı Asker Anıtı'na çelenklerin konulmasının ardından saygı duruşu ve saygı atışı yapılacak; bunu tstiklal Marşı eşlığinde bayrağın göndere çekilmesi izleyecek. Törende Cklibolu 2. Kolordu Komutanlığı'ndan iki subay. Anafartalar Savaşı'mn gelişimini anlatacak ve bir subay da Çanakkale Şehitleri şiirini okuyacak. Kutlama mesajlannın okunmasını folklor gösterileri izleyecek. Suriye ile i • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye-Suriye 4. Dönem Turizm Karma Komisyon Toplantısı dün yapıldı. Toplantı nedeniyle Türkiye'ye gelen Suriye Turizm Bakanı Dahno Dawoud, dûn Turizm Bakanı Erkan Mumcu'yu ziyaret etti. Mumcu. Türkiye ile Suriye arasında turizm alanında yapılacak işbirliğinin 2 ülke halklannın kaynaşmasmı daha da ileri götüreceğini kaydetti. Suriye Turizm Bakanı Da\voud da toplantıda turizm için geleceğe dönük ne yapılabileceği sorusuna yanıt arayacaklannı belirtti. İki ülkenin olanaklannın nasıl harekete geçirilebileceğini inceleyeceklerini anlatan Davvoud, Türk ve Suriyeli tur operatörleri ve acente temsilcilerinin buluşturulmasını önerdi. Boğaz kontrol ihalesi • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) - Istanbul ve Çanakkale boğazlanmn gemi trafiğinin izlenmesı, kontrolü ve yönlendirilmesi için kurulması planlanan ve daha önce 3 kez ihaleye çıkanlan "Gemi Trafik Yönetim ve Bilgi Sistemieri"nin yapımına yönelik ihalede sona gelindıği bildirildi. Diizeltme • Dünkü sayımızda Yrd. Doç. Dr. Nuray Ekşi'nin "Yurttaşlıktan Çıkarma" başhklı yazısında bir satır atlaması olmuştur. Söz konusu paragraf, "Türk vatandaşlığını sonradan kazanmış kişilerin Türk vatandaşlığindan çıkanlmasına Bakanlar Kurulu tarafından karar verilebilir. Bu kişilerin Türkiye'de bulunan mallan Hazine'ce tasfiye edilir" şeklinde olacaktır. Düzeltıriz. Prof. Yıldınm Uler, Kurtuluş Savaşı'nda bile ihanetin olduğunu vurguluyor ^Tahkime direnmek ödevdir' ŞÜKRAN SONER Yakın Doğu Üniversitesi Hu- kuk Fakültesi Dekanı Prof. Yıkh- rım Uler, anayasa değiştirmenin ciddi bir iş olduğu vurgulaması- nı yaptıktan sonra, 1982 Anaya- sası'nda öncelikle düzeltilmesi. tamamlanması gereken onca ko- nu dururken tahkimin kimin ak- lına geldiği sorusunu yöneltiyor. Sorusunu yine kendisi yanıtlar- ken özetle şöyle diyor: Sanıyorum (mılliyetçi) MHP'nin hazırladığı, Ecevit'in, HikmetSami'nın, Ersümer'in ve diğerlerinin tüm güç ve yetenek- lerini ortayakoyarakkotarmaya ça- lıştıklan değişiklik onlann istek- leri değil. Dostumuz ve müttefi- kimiz (kime karşı müttefik?) ABD'nin bakanlan (sekreterler) yerli yersiz ve uluorta (anayasa- nın değiştirilerek imtiyaz sözleş- melerinde Danıştayımızın yetki- sinin kaldınlması) gerektığini sa- vunuyorlardı. Ülkemizdeki ABD elçileri de, hatta yurt gezilerine çıkıp aynı şeyleri söylüyorlardı. Aynı dilek ve istek, yeni dünya düzeninin mimarlan IMF ve di- ğer uluslararası kuruluşlar ve ulus- lararası şirketlerden de (ÇUŞ) ge- liyordu. Işte imtiyaz sözleşmele- rinde Danıştayımızın devreden çı- kanlmasına olanak verecek ana- yasa degışıkliği önerisi, dost dış güçlerden gelen bu telkinler, tav- siyeler. akıl vermeler sonucunda 'milliyetçi' hükümetimiz tarafın- dan getirildi. Yurttaş adına ve hesabına YDD'ye doğru siyasal seçim ya- pılmış. Anayasa değişikliği öne- risi TBMM'de oylanacak." - Yurttaş adına seçim yapılır, karar alırurken yurttaşın söz ve karar hakkı yok mu? Yurttaş olmak donanım gerek- tiriyor. Bazen pek teknik, uzman- lık konulannda bilgi gerekiyor. Medya anayasa değişikliği öneri- t/lkemizde çağdaş uygarhk düzeyi ile yeni dünya düzenini kanştıranlar var. Çokuluslu şirketler ve global örgütler kendi koşullannı koyup tüm dünyaya dayatıyorlar. Global dayatmalara karşı yurttaşlannı, kendi koşullannı, hukukunu koyarak koruyabilecek örgüt devlettir. sini alkışhyor. Yurttaş bilgiyi ne- reden, kimden alacak? "Enerji açığunız var, karanlık- ta kalacağız" deniyor. Elektrik Mühendisleri ve hatta Devlet Plan- lama TeşkOatı tersini söylüyor. "L luslararası tahkim çağın ge- reğktir,zorunludur" deniyor. Tür- kiye üniversitelerinden anayasa ve idare hukuku profesörleri tah- kimin teslimiyet olacağı yolunda açıklama yapıyorlar. Sermaye Jandarmalıflı Atatürkçü düşüncenin temeli tam bağımsızlık. Atatürkçü Dü- şünce Dernekleri tahkimi kapitü- lasyon olarak değerlendiriyorlar, isyan halindeler. Çağdaş Hukuk- çular Derneği MAI anlaşmasıyla ilgili anayasa değişikliğinin ya- şama geçirilmesi halinde ulus dev- letin tek işlevinin sermayeninjan- darmalığını yapmak olacağını bil- diriyor. Mimarlar Odası anayasa değişikliğinin ülkenin uluslarara- sı yağmaya teslim edılmesi anla- mına geleceğini bildiriyor. lşçi- ler haklannın budanmasına karşı çıkarlarken IMF paketi içindeki tahkimi de karşılanna alıyorlar. Bergamalılartahkime karşı Anka- ra'da yürüdüler... Prof. Yıldınm Uler, tahkime karşı demokratik örgütlerden ge- len tepkilerin bir genel değerlen- dirmesini yaptıktan sonra isyan ve öfkenin, aksine medya yönlen- dirmelerine, beyin yıkanmasına Yasaları Kabul Etmeyeceğiz" kokartlarıyla muayene Hekimler hükümeti hasta ilan etti İZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - lzmir Tabrp Odası Başkanı Soat Kaptaner. uluslararası tahkim ve sosyal güvenlik yasa tasanlanrun kabul edilemez olduğunu belirterek "Yargıda Sevr anlanuna gelen nhıslararası tahkim ile tophımsal birtik ve dayanışmamızı çökertecek sosyal güvenlik yasasını kabul etmeyeceğiz'' dedi. lzmir Tabip Odası'na üye doktorlar, hastalara dağıtılmak üzere hazırladıklan reçetelerde, 57. hükümeti hasta ilan ederek, hükümetin ilacıntn da •bağımsjzhk aştsı" olduğunu vurguladılar. TBMM'den geçirilmek istenen uluslararası tahkim ve sosyal güvenlik yasa tasanlan, tzmir'de doktorlar tarafından pTotesto edildi. SSK Buca Hastanesi'nin polikliniklen önünde dün gerçekleştirilen protesto eyleminde konuşan lzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Suat KaptaneT, sosyal güvenliğe bütçeden 2.5 katrilyon katkı yapan siyasi iktidann, bu katkıyı 'kara defik' oiarak nitelendirdiğini anımsatarak "Devteti babracak dedikleri 2.5 katrilyon, 55 mflyon insanımız için verüiyor. Bu para devleti batınyor da 37 bin aikye vcrifcn 11.5 katrüyonluk iç borç faizi devleti batırmıyor mu?" dedı. Yıllardır devleti yönetenlenn, uyguladıklan IMF önerisi politikalarla devleti iflas noktasına getirdiklerini kaydeden TBMM'den geçirihnek istenen tahkim ve sosval güvenMk tasantaraıı tzmiridoktorlar protestoetti(YUSÜF OZKAN) Kaptaner, şimdi de SSK'nin batınlmak istendiğini ve insanlann özel emeklüik, özel sağlık sigortasına mahkûm edilmeye çahşıldığını söyledi. Kaptaner, hükümetin bununla yetinmeyip. uîusal çıkarlan gözeten Danıştay'ın devTe dışı bırakılması için yoğun çaba harcadığını da anımsattı. karşın dalga dalga yayılmakta ol- duğunu belirtiyor. MHP'nin par- ti disiplinine rağmen, konunun mılliyetçiliğe nasıl sığdınlacağı yolunda huzursuzluğun yaşandı- ğmı, DSP'de bilinen parti başka- nı sultasına karşın milletvekille- rinin öneriyi imzalamakta zorlan- dıklarını anımsatıyor. Tahkim anayasadayeralırsa nekazanıla- cağı sorusuna yanıt anyor... "Tahkim anayasada yer abrsa ne kazanüacağı" sorusuna yanıt ararken önce TMMOB'nin millet- vekillerine gönderdiği açık mek- tuptaki saptamalara bir göz at- makta yarar var: (Türkiye özellikle enerji ala- nmda gelecek kuşaklan da ciddi ipotek altına alacak yeni bir serü- vene doğru sürüklenmek isteni- yor. Bu serüvenin amacı, Türki- ye" yi enerji alanında sömürü ko- ridoruyapmaktır. Özelleştirmey- le enerji altyapısı yabancılaştınl- mak, kamuda olması gereken im- tiyaz hakkı yabancılann eline ge- çirtilerek ulusal bağımsızlığımız, insanlık onurumuz çokuluslu şir- kelerin insafına terk edilmekte, ulusal yargı ortadan kaldınlarak sö- mürge hukukuna teslim edilmeye çalışılmaktadır.) Tahkim ile sermaye akacağı sa- vı da inandıncı değil. Sermayenin pusulası kârdır. Kân gören, ken- dine güvenen sermaye her koşul- da gelir. Doğrudur, tahkim bazı yeni talan projelerine yeşil ışık yakabilir. Kapitülasyonlar bun- dan yararlananlar için çok çekici- dir. Bazı Türk şirketleri şimdiden uluslararası tahkimin avantajla- nndan yararlanabilmek için ya- bancı ortak arayışına girmiştir. Türkiyetatlısu frenklerini unutma- dı. Niye unutsun? Siyanürle altın çıkarma ve Ber- gamahlann savaşımıyla gündeme gelen Eurogold, uluslararası tah- kim yok iken Türkiye'ye geldi, kovuldu, gitmiyor. Eurogold'un beklentlsi Uluslararası tahkim yasasının bir an önce çıkanlmasına yönelik hükümetin çabalan, Bergama'da siyanürle altın madeninin çalıştı- nlmayacağını kesinleştiren yargı kararîanna karşın, çokuluslu Eu- rogold şirketinin hâlâ maden ala- nını terk etmemesinin altında MAI beklentisi yok mu?" Yıldınm Uler'e göre uluslara- rası tahkim uzun süredir kapımı- zı zorluyor. Türkiye'de özel sek- törün kâr getireceğini gördüğü te- mel kamu hizmetlerinden örne- ğin sağlık, eğitim, sosyal sigorta hizmetlerinde özel sektöre dev- retme uygulamalannın sürdüğü- nü, enerjinin de kâr umulan bir kamu hizmeti olduğunu anımsa- tıyor Enerjinin aynı zamanda bir insan hakkı olduğunu, ancak ka- mu hizmeti olmaktan çıkanlmak' istendiğini vurguluyor. "Yabana yannmlann ve yaûnmcılann ko- nınması, kollanması uğruna te- mel kamu hizmetlerinden vazgec- mek, bu hizmetkri \abancılara devretme olanagı yoktur" diyOT. Özetle şöyle devam ediyor: u Türkiye Cumhuriyeti'ni yö- netenkr. başka devtetterle yaptik- lan ikili anlaşmalara tahkim şar- ü koymaktan çekinmrvorlar. An- cak bu şartlar kamu hizmeti ile il- gili alanlarda geçerli olamaz. TC kamu düzeni, kamu hizmeti ile Q- gjli alanlardaTC yönetsel yargısi- nın görevli ve yetkiK olmasını ge- Gericüiğe karşı gençlik kampı ^ S öğrencUerine yönelik düzenlediği kamplar, pflot bölge olarak seçilen İskenderun Uluçmar ve GemMkGençlik Kampı'nda gerçekleştirüryor. Derslerinde başanh olan öğrencflerin 8'er gfiniük devrekr halinde yarartandığı kamplarda, Atatürk ilkeieri ışığmda çağdaş ve laik cumhuriyete inanan gençİer yetiştirilmesi hedeffcni yor. tskenderun Uruçınar Gencük Kam- pı Müdûrii Zeki Yüdız, uyuşturucu ve tütün auşkanoğuun zaraıiannın da anlaoldığı kamp süresince gençlere düşünce üretebilme, sorumluluk duygusu. kendine güven^ insanlık ve doğa se% gisinı aşılama> a çahştıklannı büdirdi. Kamp Eğitim Şefi Dr. Uğur Ozdemir ise günlük 17 saat süreli kampta çocuklann sosyal ve psikolojik özellikleri dikkate ahnarak eğitim verfldiğini bildirdL Her çocuğun en az 5 yeni arkadaş edmroeden. onlann yaşamı- nı paylaşmadan kamptan a\Tjbnasını başarısıznk olarak gördüğün ü belirten Ozdemir, bu yd kampta farklı bir eğitim yöntemi denendiğini de bildirdL (Fotograf: AKIN BODUR) rektirir. Bu konularda verümiş ve verilecek hakem karariaru Türk kamu düzenine aykındır. Türki- ye'de tenfiz edilemez, uygulana- maz." Prof. Uler, yabancjlann dayat- masıyla getirilen anayasa deği- şiklıği önerisine, olabildigince so- ğukkanh, hukuk açısından yakla- şırken göriişlerini şöyle özetliyor: "Kamu hizmetkri ile ilgili im- tiyaz sözleşmekri" deyişi, bence öneriyi hazırlayanlann ikinci sı- nıftaki bir hukuk fakültesi öğren- cisi kadarbile konuya egemen ol- madıklannı gösteriyor. İmtiyaz sözleşmeleri zaten kamu hizmet- leriyle ilgilidir. Kamu hizmeti ile ilgisiz imtiyaz sözleşmesi olmaz. İmtiyaz kamu hizmeti ile ilgili ol- duğu için ciddi bir iştir. tmtiyaz sözleşmeleri Danıştay'ın incele- mesinden geçer. Danıştay, incele- mesinde, kamuyaranna aykın ko- şullara bu arada tahkim koşuluna rastlarsabunlan ayıklar, çıkanr. tş- te bu uygulama istenmiyor. Tahkim bir uyuşmazlığın dev- letin yargı yerlerinde değil de, ha- kemler eliyle çözümlenmesi ko- nusunda taraflann anlaşmalandır. Deviet, uyuşmazlıklan çözmeyi temel bir kamu hizmeti olarak be- nimsemiş ve bu amaçla yargı ör- gütleri oluşturmuştur. Özel hu- kuk uyuşmazlıklannda taraflar iç- tenliklerine (iradelerine) bırakıl- mış konularda hakeme gidebilır- ler. Kamusal ilişkilerde tahkim olmaz. - GlobaUeşmede tahkim kaçı- nılmaz deniyor. Globalleşmenin ve yeni dünya düzeninin yeni oluşmadığını iyi bilmemiz gerekiyor. Osmanlının bildiği imtiyaz sözleşmelerine ye- ni ad uydurup 'yap-işlet-devret' diyerek imtiyaz sözleşmelennin gereklerinden kaçınılmayacağı kesin. Osmanlı döneminde ittifak yapan büyük devletler ve serma- /mtiyaz, bir kamu hizmetinin devri değildir. îdarenin kamu hizmetini devir yetkisi yoktur. Sorumluluğun kamuda 7 ' kalması, hizmetin yürütülüşünü her an denetleme, hizmet karşıhğı bir bedel alınacaksa bunun yurttaşm ödeyebileceği düzeyi aşmamasım sağlama yetkilerinin kamuda kalması demektir. ye bugün uluslararası örgütlerdir. Birleşmiş Milletler, eşitsizliğin egemen olduğu Güvenlik Konse- yi bir yana. Gözden düştüler. Ma- Ii güçlükler içinde zayıflatıldı. Zenginler Birleşmiş Milletler'de hâlâ çok etkili, ama artık işlerini Dünya Bankası, Uluslararası Pa- ra Fonu (IMF), Dünya Ticaret Ör- gütü gibi örgütler aracılığıyla yü- rütüyorlar. Çokuluslu şirketler ve global örgütler kendi koşullannı koyup tüm dünyaya dayatıyorlar. Global dayatmalara karşı der- nekler, vakıflar, odalar, borsalar, yerel yönetimler vs. direnemezİCT. Uluslararası kurallara karşı yurt- taşını birazolsun koruyabilecek ör- güt ulusal devlettir. Ulusal deviet, dayatılan kapitülasyon koşullan- na karşı kendi kurallannı koya- rak direnebilir. Gerçi bizim yetki- liler "konuyu abartmayaurrr di- yorlar. Devletimizin başı da "Dü- yunu Umumiye'yegeridönmeyiz, Kapitülasyon ülkesi olmayız'" dı- yorsa da tahkime karşı çıkmak bir yurttaşlık görevidir. Sonra kurtu- luş çok daha zor olur. Ülkemizde 'çağdaş uygarhk dü- zeyi' ile 'yeni dünya düzeni'ni ka- nştıranlar var. Ama bu ülke; be- nim yaşımda olanlann babalan, da- ha gençlerin dedeleri, 'kurtuluş savaşı' vermiş, kapitülasyonlan yok etmişlerin ülkesidir. Kurtu- luş Savaşı'nda da ihanet vardı. Tahkimcilerin bir bölümünün ay- mazhğı kesin, ama acaba bir bö- lümü de Kurtuluş Savaşı'ndaki hainlerin devamı mı? DUZYAZI ORHAN BİRGİT Tam Bir Skandal! Hükümet, işkenceyi önleme amacı ileTBMM'ye birtasan sunmuştu. Tasarı, işkence yaptığı belir- lenen görevlilere, hatta onları raporları ile koruma- ya kalkışan işbiriikçi hekim ve eczacılara bayağı caydıncı ağır napis cezalan verilmesini öngörüyor- du. Yıllardan beri içimizi sızlatmakla kalmayan, uy- gar dış dünya karşısında başımızı öne eğdirten bu çağ dışı mekanizmanm bizim uygulama alanımız- dan da çıkartılıp atılacağının ilk somut girişimi ola- rak gördüğümüz hükümet tasansını "Bu Kez Ga- liba Samimiyiz" başlıklı bir "Dûzyazı "da övmüş, des- teklemiştik. Cuma günü ellıyedinci hükümetin bu tasansı, TBMM'nin Içişleri Komisyonu'nda görüşülürken, değiştirilip tanınmaz hale getirilmiş. Hem de ta- sannın asıl sahibi olması gereken Içişleri Bakanı SadettinTantan'm "yapmayın, etmeyın"diyedi- renmesine karşın. Diyebilirsiniz ki "birbakanın savunduğu hergö- riışü, milletvekillerinin mutlaka paylaşması diye bir kuralın olmadığını, senin gibi onbeş yıl o paria- mentoda bulunmuş, hatta bakanlık yapmış birisi bilmiyor mu?" Bilmez olur mu? Dahası, getirilen tasannın ko- alisyonu oluşturan partileri hükümet haline geti- ren protokolda yer almış olmasina karşın, millet- vekillerinin kimi aynntılar üzerinde ilgili bakanla yüzde yüz fikir birîiği içerisinde olmamalannı da anlayışla karşılamak gerektiğini de bilir. Ama o fi- kir aynlığı, daha çok parlamento üyesinin, hükü- met üyesinden bu konularda bir adım daha ileri- de olmasını gerektiren durumlarda görülüyorsa il- ginçlik kazanır. Içişleri Komisyonu'nu oluşturan milletvekilleri- nin, çağ dışı bir kurumu hâlâ baş tacı etmeleri gi- bi anlaşılmaz bir olayda değil. Hele o komisyonda bakanlannın sağında ve so- lundaki iskemlelere oturarak, istenilen teknik bil- gileri vermek için yeteriı donanımla gelmiş olan yük- sek bürokratların, hükümet tasannın aleyhinde konuşmalan ne akılla, ne mantıkla, ne de bulun- dukları görevde göstermeleri gereken sağduyu ile açıklanabilir? 7 Ağustos tarihini taşıyan "Hürriyet" gazetesin- de, Emniyet Genel Müdür Vekili Turan Genç'in iş- kence yaptığı yargı önünde kanıtlanan emniyet görevlilerine tasan ile verilmesi göngörülen 8 yıl- lık ağır hapis cezasını kuşa çevirme çabalan ya- zılıyordu. Dr. Genç'in, komisyon üyelerine "Yazık- tır, bunlann çocuklan var; ekmekleriyle oynama- yın" sözleri ile acındırma kulisinde başarılı oldu- ğu, bakanlık müsteşan Yahya Gür'ün de benzer girişimlerinin etkiyle sonuçlandığı yazıldı. Böylece işkencecilere verilecek cezanın üst sı- nın 8'den 6'ya indirilirken alt sınır bugünkü Ceza Yasamızdaki "1" yıl hapis bile çok görülerek "6" aya indiriliverdi. Dahası, tasanda yer alan tanım- lar da "işkence ve zalimane" eylemler ile "gayri insani ve haysiyet kıncı davranışlar" olarak ikiye ayrıldı. Ikincisi için de cezanın üst sınırı"3"y//, alt sınır ise "6" ay olarak belirlendi. Böylece işkenceci bir görevlinin deviet memur- luğundan ihracı önlendi. 6 ay gibi bir "hafjfceza"nın paraya çevrilmesi tecili gibi karmaşalar da caba- sı oldu. Maalesef gazetelerimizde hak ettiği tepkiyi gör- meyen bu komisyon skandalının iki yüzü var. Birinci yüz, öncelikle Içişleri Bakanı Sadeettin Tantan'ı ilgilendiriyor. Kendi bakanhğının müste- şan ve Emniyet Genel Müdür Vekili, bir hükümet tasansı aleyhinde komisyonda nasıl lobi yapabi- liyorlar? Tasannın geri çekilmesi gerektiğini, iş- kence yapan kamu görevlilerine verilecek ceza- nın ağırlığını savunabiliyorlar? Tasarının o görev- lilerin şevklerini kıracağını söylerken neyi amaçlı- yoriar? "O görevlilere yazıktır, çoluk çocuklan var" söz- leri, işkence yüzünden bütün biryaşamlan sönen onca insanımtzı, o arada faraza Manisalı gençle- rimizi kapsamıyor mu? Hem Içişleri Bakanı, hem öyle bir uygar tasan- ya ilk imzayı atmış olan Başbakan Ecevit, bu iki hükümet görevlisinin komisyondaki lobisinin he- sabını sonnayacaklar mı? Gerçi Ecevit, dün bu yazı tamamlanmak üze- reyken "tv" ekranlanna yansıyan bir demecinde kimsenin hükümetin işkenceyi önlemek için ver- diği mücadeleden kuşkusu olmadığını söyleyerek, dolaylı bir biçimde de olsa Içişleri Komisyonu'nda- ki skandalın düzeltileceği müjdesini vermiş oldu. Böylece elliyedinci hükümetin insan hakları konu- sundaki içtenliğini görme olanağı da ortaya çıka- cak. Ama ya o, koskoca hükümetin uygariık girişi- mine tersine kürek çektirmeye kalkışan iki deviet görevlisinin gayretkeşlikleri yanlanna bırakılacak mı? Ve onlaria birlikte işkence ayıbını, bir kedi pisli- ğini örter gibi küçültüp saklamaya çalışan Içişleri Komisyonu'nun DSP'li, ANAP'lı, MHP'li üyelerinin "işkenceci memurfar"\n çoluk çocuklanna acıma oyunlan karşısında, bu üç partinin liderieri birşey- ler söylemeyecekler mi? Faks:0212 677 07 62 E-Mail:ortıan.birgit(o do.net.tr. Yüreği Emekten, Eşitlikten, Özgürlükten Yana, Demokrat|Sosyalist Düşünceye Sahip Olan TMMOB İstanbul İKK Sekreteri, MMO İstanbul Şubesi Y. Yönetim Kurulu Üyesi Endüstri Mühendisi, Dostumuz HÜSEYİN OK u Deniz Kazası Sonucu Kaybettik. Ailesi, Yakınlan, TMMOB ve TMMOB'ye Bağlı MMO Üyelerine Başsağlığı Dileriz. 10.08.1999 Sah Saat 10.00'da MMO İstanbul Şubesi Önünde Tören 10.08.1999 Sah Saat 12.00'de Kartal Cemevi Önünde Tören (Kartal Stadyumu Yanı) Törenin Ardından Yakacık Ortadağ Mezarlığı'nda Toprağa Verilecektir. TMMOB Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yüreği Emekten, Eşitlikten, Özgürlükten Yana, DemokratjSosyalist Düşünceye Sahip Olan TMMOB İstanbul İKK Sekreteri, MMO İstanbul Şubesi Y. Yönetim Kurulu Üyesi Endüstri Mühendisi, Dostumuz HÜSEYİN OK« Deniz Kazası Sonucu Kaybettik. Ailesi, Yakınlan, TMMOB ve TMMOB'ye Bağlı MMO Üyelerine Başsağlığı Dileriz. 10.08.1999 Sah Saat 10.00'da MMO İstanbul Şubesi Önünde Tören 10.08.1999 Sah Saat 12.00'de Kartal Cemevi Önünde Tören (Kartal Stadyumu Yanı) Törenin Ardından Yakacık Ortadağ Mezarlığı'nda Toprağa Verilecektir. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle